Emsal Mahkeme Kararı Konya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/302 E. 2021/490 K. 18.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. TÜRK MİLLETİ ADINA
KONYA KARAR
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:
KARAR NO:

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI : 1-
VEKİLİ :
DAVALI : 2-
VEKİLİ :
DAVALI : 3-
İHBAR OLUNAN:

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan davanın yapılan yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili 01/09/2020 tarihli dilekçesiyle; davacının davalı …’a ait ve diğer davalı … sevk idaresindeki …plaka sayılı araç içerisinde iken sürücünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu kaza meydana geldiğini, kaza anında davacının ayağının kırıldığını ve kırılan ayağına platin takıldığını, iyileşme süresinin 2 yıl kadar sürdüğünü ve halen davacının ayağını tam anlamıyla kullanamadığını iddia ederek şimdilik 600,00 TL maddi tazminatın ve 50.000,00 TL manevi tazminatın (sigorta şirketi dışındaki davalılardan) temerrüt tarihinden işletilecek faizi ile birlikte tahsilini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmış, taraflara duruşma gününü bildirir davetiye tebliğ edilerek duruşma açılmıştır.
Davalılardan … vekilinin 13/10/2020 tarihli davaya cevap dilekçesinde özetle ; davacının açmış olduğu davanın zamanaşımına uğradığını, meydana gelen kazada müvekkilinin ciddi şekilde yaralandığını, olay esnasında kalbinin durduğunu ve ambulansta şok cihazı ile hayata döndürüldüğünü, davacının kazadan kaynaklanan kalıcı bir hasarının bulunmadığını, müvekkilinin kaza sonrasında davacı ile maddi ve manevi olarak elinden gelen imkanlar çerçevesinde ilgilendiğini, davacının talep etmiş olduğu tazminatın gerçekçi ve geçerli bir dayanağının olmadığını, müvekkilinin maddi durumunun tazminatı karşılayacak durumda olmadığını, müvekkilinin davacıyı herhangi bir bedel karşılığında taşımadığını, hatır taşımacılığı yaparken kazanın meydana geldiğini, iddia ederek davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yüklenilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılardan …’a dava dilekçesi ve ekleri tebliğ edilmiş, davalı süresinde davaya cevap vermemiş, kendisini bir vekil ile de temsil ettirmemiştir.
Davalılardan …A.Ş.’ne dava dilekçesi ve ekleri tebliğ edilmiş , davalı süresinde davaya cevap vermemiş ancak kendisini bir vekil ile temsil ettirmiştir.
…Tıp Fakültesi Hastanesi’nden tedavi evrakları, Cumhuriyet Başsavcılığı’nın …soruşturma numaralı dosyası, SGK kayıtları, Meram İlçe Emniyet , Karatay İlçe Emniyet ve Selçuklu İlçe Emniyet Müdürlüklerinden ilgili evraklar, ….’den ilgili evraklar getirtilmiş, …Tıp Fakültesi Hastanesi Başhekimliği’nden maluliyete ilişkin 3 kişilik heyet raporu, Ankara Adli Tıp Kurumundan kusura ilişkin rapor ve tazminat bilirkişisinden rapor alınmış ve raporların taraflara tebliği sağlanmıştır.
…Tıp Fakültesi Hastanesi Başhekimliğinden maluliyete ilişkin 23/06/2021 tarihli heyet raporu ile ; 11/10/2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerine göre; kişinin toplam kalıcı engel oranının Balthazard Formülüne göre %34 olduğu , kişinin yaşına göre sürekli iş göremezlik oranının %28 olduğunu, 03/08/2013 tarih ve 28727 sayılı Resmi Gazetede Yayımlanan Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerine göre; kişinin toplam kalıcı engel oranının Balthazard Formülüne göre %34 olduğu, kişinin yaşına göre sürekli iş göremezlik oranının %28 olduğunu, mevcut arızasının iyileşme süresinin 9 ayı bulacağını bu süre zarfında kişinin herhangi bir gelir getirecek iste çalışamayacağı, bu sürenin geçici iş göremezlik süresi olarak değerlendirilmesi gerektiği, kişide dosya kapsamında fatura edilmiş SGK tarafından karşılanmayan tedavi masraflarının olmadığını ancak bu tür bir yaralanmada bir takım fatura edilemeyen masrafların olacağını, yaralanmanın ağırlık ölçüsü de dikkate alındığında bu tür giderlerin 4.500,00 TL. olarak değerlendirildiğini, (bu tutarın 1.500,00 TL.si ulaşım gideri, 3.000,00 TL.si refakatçi özel beslenme vs. gideri olarak değerlendirildiği, bu değerlendirme yapılırken yaranın ağırlık ölçüsü kişinin tedavi olduğu merkezle yerleşim yeri gibi unsurların göz önüne alındığını), mevcut arızasının iyileşme süresinin 9 ayı bulacağı, bu sürede % 100 malul sayılacağı, 4 aylık bir süre ile bir başkasının bakımına ihtiyaç duyacağı rapor edilmiştir.
Ankara Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi Başkanlığı’nın 02/08/2021 tarihli raporuna göre ; davalı sürücü …’ın % 100 oranında kusurlu olduğu rapor edilmiştir.
Tazminat Hesaplama Bilirkişisi …18/08/2021 havale tarihli raporuna göre ; davacı …’nın; 13.10.201-13.07.2016 Tarihleri Arası 9 aylık Süre ile Sınırlı Geçici İş Göremezlik Süresinde Uğradığı Maddi Zararının 9.910,88 TL, 14.07.2016-15.08.2073 Tarihleri Arasındaki Süre ile Sınırlı Sürekli İş Göremezlik Devresinde Uğradığı Maddi Zararının 504.085,45 TL, 13.10.2015-13.02.2016 Tarihleri Arası 4 Aylık Süre ile Sınırlı İyileşme Süresinde Bakıcı Giderinden Doğan Maddi Zararının 5.628,11 TL, Fatura Edilemeyen ve Belgeye Bağlanamayan Kaçınılmaz Tedavi Giderlerinden Doğan Maddi Zararının 4.500,00 TL olduğu rapor edilmiştir.
İhbar olunan …A.Ş. vekilinin 08/09/2021 tarihli davaya ve bilirkişi raporuna ilişkin beyan dilekçesinde özetle ; davacının dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı hareket ederek kazaya sebep olduğunu, sigortalı araç sürücüsünün kusursuz olduğunu, bilirkişi raporunun eksik inceleme ürünü olduğunu, poliçe genel şartları uyarınca geçici iş göremezliklerden ve geçici bakıcı giderinden sigorta şirketinin sorumlu olmadığını iddia ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili 31/08/2021 havale tarihli ıslah dilekçesinde ; maddi tazminat taleplerini bilirkişi raporu doğrultusunda, 100,00 TL geçici iş göremezlik tazminat taleplerini 9.910,88 TL’ye, 300,00 TL sürekli iş göremezlik tazminat taleplerini 504.085,45 TL’ye, 100,00 TL bakıcı gideri taleplerini 5.628,11 TL’ye, 100,00 TL belgelendirilemeyen tedavi giderleri taleplerini 4.500,00 TLye yükselttiklerini beyan etmiş dilekçenin tebliği sağlanmıştır.
Davacı vekili 24/09/2021 havale tarihli dilekçesinde; davalı …. tarafından kendilerine 270.000,00 TL ana para ve 25.000,00 TL faiz ödemesi yapıldığını, poliçe limiti kadar ödeme yapılmış olduğundan davanın … yönünden konusuz kaldığını beyan etmiştir.
Dava, “Tazminat” davasıdır.
İncelenen dosya kapsamı ve toplanan deliller bir bütün halinde değerlendirildiğinde; davacının davalı …’a ait ve diğer davalı … sevk idaresindeki …plaka sayılı araç içerisinde iken sürücünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu kaza meydana geldiğini, kaza anında davacının ayağının kırıldığını ve kırılan ayağına platin takıldığını, iyileşme süresinin 2 yıl kadar sürdüğünü ve halen davacının ayağını tam anlamıyla kullanamadığını iddia ederek şimdilik 600,00 TL maddi tazminatın ve 50.000,00 TL manevi tazminatın (sigorta şirketi dışındaki davalılardan) temerrüt tarihinden işletilecek faizi ile birlikte tahsilini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ettiği görülmekle, konunun 6098 sayılı TBK.nun 49.ve devam eden maddelerinde ve KTK. 85.vd.eden maddelerinde düzenlendiği, TBK’nun 49/1. maddesinde; “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.” şeklinde, TBK’nun 51/1. maddesinde;”Hâkim, tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini, durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını göz önüne alarak belirler.” şeklinde, TBK.55/1.maddesinde;”Destekten yoksun kalma zararları ile bedensel zararlar, bu Kanun hükümlerine ve sorumluluk hukuku ilkelerine göre hesaplanır. Kısmen veya tamamen rücu edilemeyen sosyal güvenlik ödemeleri ile ifa amacını taşımayan ödemeler, bu tür zararların belirlenmesinde gözetilemez; zarar veya tazminattan indirilemez. Hesaplanan tazminat, miktar esas alınarak hakkaniyet düşüncesi ile artırılamaz veya azaltılamaz.” şeklinde düzenlemelerin yapıldığı, KTK.85/1.maddesinde;”Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.” şeklinde, KTK. 86/1.maddesinde;”İşleten veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibi, kendisinin veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru bulunmaksızın ve araçtaki bir bozukluk kazayı etkilemiş olmaksızın, kazanın bir mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri geldiğini ispat ederse sorumluluktan kurtulur.” şeklinde,KTK.91/1.maddesinde;”İşletenlerin, bu Kanunun 85 inci maddesinin birinci fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.” şeklinde, KTK.92.maddesinde(6704 S.K. 4. Mad. İle değişiklik öncesi);” Aşağıdaki hususlar, zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamı dışındadırlar.a) İşletenin; bu Kanun uyarınca eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilere karşı yöneltebileceği talepler,b) İşletenin; eşinin, usul ve füruunun, kendisine evlat edinme ilişkisi ile bağlı olanların ve birlikte yaşadığı kardeşlerinin mallarına gelen zararlar nedeniyle ileri sürebilecekleri talepler,c) İşletenin; bu Kanun uyarınca sorumlu tutulmadığı şeye gelen zararlara ilişkin talepler,d) Bu Kanunun 105 inci maddesinin üçüncü fıkrasına göre zorunlu mali sorumluluk sigortasının teminatı altında yapılacak motorlu araç yarışlarındaki veya yarış denemelerindeki kazalardan doğan talepler,e) Motorlu araçta taşınan eşyanın uğrayacağı zararlar,f) Manevi tazminata ilişkin talepler.” şeklinde, KTK’nun 97.maddesinde(6704 S.K. 5. Mad. İle değişiklik öncesi);”Zarar gören, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde doğrudan doğruya sigortacıya karşı talepte bulunabileceği gibi dava da açabilir.” şeklinde, KTK’nun 99.maddesinde(6704 S.K. 6. Mad. İle değişiklik öncesi);” Sigortacılar, hak sahibinin kaza veya zarara ilişkin tespit tutanağını veya bilirkişi raporunu, sigortacının merkez veya kuruluşlarından birine ilettiği tarihten itibaren sekiz iş günü içinde zorunlu mali sorumluluk sigortası sınırları içinde kalan miktarları hak sahibine ödemek zorundadırlar.” şeklinde düzenlemeler yapıldığı anlaşılmıştır.
Bu düzenleme gereği ZMSS Genel Şartlar A.5 (b) maddesi ile yaralının tedavisine başlanmasından maluliyet raporu alınıncaya kadarki süre içindeki;
1-Bakıcı giderleri
2-Çalışma gücünün kısmen veya tamamen azalmasına bağlı giderler (geçici iş göremezlik kayıpları)
3-Sağlık hizmeti giderleri kapsamında sayılarak 6111 sayılı torba Kanunun 59.maddesi ile değişik Karayolları Trafik Kanunu’nun 98.maddesi ile sınırları belirlenen sağlık giderleri teminatı kapsamını genişletmiştir.
Bu nedenle bir kanun maddesinin kapsamı idarenin bir düzenlemesi olan genel şartlar ile genişletmesi ve daraltması düşünülemez.
Böyle bir durum varsa kanuna aykırı genel şart maddesi, tebliğ vs uygulanması kanunun ilgili maddesine aykırılık teşkil eder.(Trafik kazalarından doğan cismani zararlar ve tazmini- Konya barosu yayınları. Shf 7-8 ,Yargıtay üyesi: …)
Yine taraflar arasında düzenlenmiş olan 13/04/2016 tarihli Zorunlu Sigorta Mali/Sorumluluk Sigortası poliçesinin bir anlamda mütemmim cüzü olan eki niteliğindeki genel şartların, hazırlanma ve bağıtlanmada taraf olmayan Sosyal Güvenlik Kurumu’na İdari bir düzenleme ile kanuni düzenlemesinin aksine bir sorumluluk yüklenmesi de düşünülemez.
Bu halde davalı vekilinin geçici iş görmezlik, kaçınılmaz tedavi gideri ve bakıcı giderlerinin sigorta teminatı kapsamı dışında olduğuna ilişkin istinaf itirazları yerinde olmadığı, alınan uzman heyet bilirkişi raporunda da geçici iş göremezlik döneminde de durumun mahiyeti gereği bakıcı ihtiyacının bulunduğu, Yargıtay . Hukuk Dairesinin yerleşik kararları gereğince bu konuda aile bireylerine bir yük yüklenemeyeceğinden bakıcı giderlerinde herhangi bir indirim de yapılması mümkün bulunmadığından davalı vekilinin itirazları yerinde görülmemiştir. KONYA BAM . HD 08/06/2020 TARİH …E, …K, SAYILI İLAMI) sorumlu olmadıklarına yönelik savunmaya itibar edilmemiştir.
Manevi tazminat yönünden yapılan incelemede ise ; kazanın meydana geldiği tarih, tarafların kusur durumu, tarafların ekonomik ve sosyal durumu ile manevi tazminatın amacı göz önünde bulundurularak, davacının manevi tazminat talebinin de kaza tarihinden itibaren kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş ve oluşan vicdani kanaat ile aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Her ne kadar mahkememizin 18/10/2021 tarihli duruşma zaptında 2 nolu ara kararda “Davacının talep etmiş olduğu manevi tazminat açısından 30.00,00 TL’nin (davalı … hariç) diğer davalılardan kaza tarihi olan 13/10/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya VERİLMESİNE, ” şeklinde hüküm kurulmuş ise de ; ” Davacının talep etmiş olduğu manevi tazminat açısından 30.000,00 TL’nin (davalı … hariç) diğer davalılardan kaza tarihi olan 13/10/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya VERİLMESİNE, ” şeklinde düzeltilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan gerekçelerle ;
1-Davacının davasının KISMEN KABUL KISMEN REDDİ İLE;
a)Davacının maddi talepleri bakımından davacının uğramış olduğu sürekli iş görememezlik zararı olan 504.085,45 TL’nin 209.085,45-TL kısmının (sigorta şirketi hariç davacı vekilinin beyanı ve davalı … Şirketinin yapmış olduğu ödemenin mahsubu ile sigorta şirketinin ödediği rakamın sigorta limitini tamamen kapsaması dahilinde başkaca bir sorumluluğu kalmaması nedeniyle) diğer davalılardan kaza tarihi olan 13/10/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
b)Davacının uğramış olduğu geçici iş görememezlik kaybı olan 9.910,88 TL’nin (davalı … hariç) diğer davalılardan kaza tarihi olan 13/10/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
c)Davacının bakıcı gideri olan 5.628,11 TL’nin (davalı … hariç) diğer davalılardan kaza tarihi olan 13/10/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
d)Davacının belgelendirilemeyen tedavi gideri olarak 4.500,00 TL’nin (davalı … hariç) diğer davalılardan kaza tarihi olan 13/10/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
2-Davacının talep etmiş olduğu manevi tazminat açısından 30.000,00 TL’nin (davalı … hariç) diğer davalılardan kaza tarihi olan 13/10/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
3-Maddi tazminat yönünden; Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 15.651,49 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 54,40 TL (peşin alınan 172,83 TL’den manevi tazminat talebi için alınan peşin harcın mahsubundan sonra kalan), 1.788,10 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 1.842,50 TL’nin mahsubu ile bakiye 13.808,99 TL. harcın (davalı … hariç) diğer davalılardan kaza tarihi olan 13/10/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile Hazine’ye irad KAYDINA,
4-Manevi tazminat yönünden; Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 2.049,30 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 118,43 TL’nin (peşin alınan 172,83 TL’den maddi tazminat talebi için alınan peşin harcın mahsubundan sonra kalan) mahsubu ile bakiye 1.930,87 TL harcın (davalı … hariç) diğer davalılardan kaza tarihi olan 13/10/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile Hazine’ye irad KAYDINA,
5-Dava sigorta şirketi açısından konusuz kalması nedeniyle 59,30 TL harcın davalı … şirketinden alınarak Hazine’ye irad KAYDINA,
6-6102 sayılı TTK’nun 5/A maddesi kapsamında arabuluculuğa başvurulduğundan 1.320,00 TL arabulucu ücretinin 6235 sayılı Kanunu 18/A-13.maddesi gereğince davalılardan alınarak Hazine’ye gelir KAYDINA,
7-Davacı tarafından sarfına mecbur kalınan toplam 235,03 TL ilk yargılama harcı ve 1.788,10 TL ıslah harcı olmak üzere toplamı olan 2.023,13 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara VERİLMESİNE,
8-Davacı tarafından sarfına mecbur kalınan 1.836,50 TL bilirkişi- posta gideri ve dosya içerisinde dekontları bulunan maluliyet raporu için ödenen 1.266,00 TL olmak üzere toplam 3.102,50 TL yargılama giderinin kabul red oranına göre hesaplanan 1.400,16 TL’sinin (davalı … hariç) diğer davalılardan kaza tarihi olan 13/10/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya VERİLMESİNE, geri kalan yargılama giderlerinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
9-Davalılar tarafından yapılan bir yargılama gideri bulunmadığından bu hususta hüküm kurulmasına yer OLMADIĞINA,
10-Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca maddi tazminatın kabul edilen kısmı (229.124,44 TL.) üzerinden davacı vekili için 24.488,71 TL. nispi vekalet ücretinin (davalı … hariç) diğer davalılardan kaza tarihi olan 13/10/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
11-Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca maddi tazminatın reddedilen kısmı (295.000,00 TL.) üzerinden davalı … vekili için 24.488,71 TL. vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı …’a VERİLMESİNE,
12-Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca manevi tazminatın kabul edilen kısmı (30.000 TL.) üzerinden davacı vekili için 4.500,00 TL. nispi vekalet ücretinin (davalı … hariç) diğer davalılardan kaza tarihi olan 13/10/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
13-Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca manevi tazminatın reddedilen kısmı (20.000,00 TL) üzerinden davalı … vekili için 24.488,71 TL. Nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı …’a VERİLMESİNE,
14-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın, kararın kesinleşmesi beklenilmeksizin istek halinde davacıya iadesine, karar kesinleşinceye kadar iade alınmaz ise gider avansının artan kısmının 6100 s. HMK.nun 333. maddesine göre karar kesinleştiğinde re’sen davacılara İADESİNE,
Dair ; davacı vekili ile davalı … vekilinin yüzüne karşı, diğer davalı ve ihbar olunanın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 s. HMK’nın 345. maddesi gereğince ( 2 ) hafta içerisinde, ilgili BAM Hukuk Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.25/10/2021

Katip … Hakim …