Emsal Mahkeme Kararı Konya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/153 E. 2021/588 K. 10.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO :
KARAR NO :
Konya . İcra Dairesi:
HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ:
KARAR TARİHİ:
GEREKÇELİ KARAR TARİHİ:
KARARIN MAHİYETİ: RED

Mahkememizde görülmekte bulunan ” İtirazın iptali” davasının yapılan açık yargılamasının sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili tarafından …A.Ş.ye belli bir miktar para yatırıldığını, …A.Ş.nin tasfiyeye girmesi sonucunda da Müvekkilinin ilgili finans kurumunda mevcut alacağının bakiye kısmının hesabı çıkartılarak Davalı Şirket tarafından …A.Ş. nin müvekkiline olan 67.014,00 USD’nin temliki ve ödenmesi konusunda, Müvekkil Davacı ve Borçlu davalı arasında 03/08/2009 tarihli …protokol nolu “Alacağın temliki, sulh, ibra ve feragat sözleşmesi” başlıklı protokol imzalandığını, taraflar arasında imzalanan protokol gereğince, Davalı tarafından sözleşmenin 4.5. maddesinde belirtilen …’in hesabına dava dilekçemizin ekinde sunulan evraktaki belirtilen tarihlerde toplamda 38.586,00 USD ödeme yapıldığını, Müvekkilinin hesabına yatırılan ödemelerin TL olarak yatırıldığını, bu tarihten sonrâ yapılan şifahi görüşmeler ile ödemelerin yapılmaması sonucunda müvekkili tarafından Davalı Tarafa Konya Noterliğinin 11/10/2016 tarih ve …yevmiye nolu ihtarnamesi ile protokol içeriğine göre, bakiye kalan 28.428,00.USD alacağının ödenmesi ihbaren ihtar edildiğini, davalı Şirket tarafından ihtarnameye rağmen ödeme yapılmaması üzerine alacağın tahsili için Davalı Şirket aleyhine Konya .lcra Müdürlüğünün …esas sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, borçlunun dosya borcuna ve yetkiye itirazı sonucu, tarafımızca Konya .İcra Hukuk Mahkemesinin …esas sayılı dosyasi ile açılan yetki itirazının kaldırılması ile davasının kabulüne karar verildiğini, kararın 31/07/2019 tarihinde kesinleştiğini, yapılan icra takibinde alacağın sebebi olarak taraflar arasındaki 03/08/2009 tarihli sözleşme belirtildiğini ve sözleşmenin bir örneğinin de ödeme emri ekinde gönderildiğini, davalı şirketin icra takip dosyasına yaptığı itirazında; “Takip Alacaklısına muaccel hiçbir borcumuz bulunmamaktadır.” şeklinde beyanda bulunduğunu, davalının yaptığı itirazın hukuktan yoksun olduğunu ve iptalinin gerektiğini, bu nedenle davalı şirketin yapmış olduğu itirazının iptali ile takibin devamı için işbu davayı açtıkları, davanın kabulünü talep ettikleri görülmüştür.
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; Davanın yetkisizlik nedeniyle reddini talep ettikleri, davanın İstanbul Mahkemelerinde açılması gerektiğini, dava konusu alacağın hukuken henüz talep edilebilir nitelikte olmadığını, borcu nakleden …A.Ş’nin tasfiye sürecinin devam ettiğini, takip dayanağı sözleşme niteliğinin borcu devralan müvekkili şirketin eski borcunun alacaklıya karşı haiz olduğu itiraz ve defilerinin davacı tarafa karşı ileri sürebileceğini, aynı zamanda talep edilen faiz oranının yasal dayanağının olmadığını, işlemsiz faiz talebinin yasal dayanağının olmadığını, davanın öncelikle yetki yönünden reddine, daha sonra ise esastan reddine karar verilmesini talep ettikleri görülmüştür.
Mahkememiz dosyasının bilirkişi …tevdi edildiği, bilirkişinin raporunda özetle; “Taraflar arasında akdedilen; 03.08.2009 tarihli, …protokol numaralı ve tanzim yeri İstanbul olan; “ Alacağın Temliki, Sulh, İbra ve Feragat Sözleşmesi” başlıklı sözleşmenin bir Alacağın Temliki Sözleşmesi Olduğu, Davalı şirket vekilinin; işbu sözleşmenin borcun nakli sözleşmesi olduğu, alacağın muaccel olmadığı ve eldeki işbu davanın zamansız açılan bir dava olduğu iddialarının yerinde olmadığı, Davalı şirketin, işbu sözleşme gereği bir kısım edimlerini yerine getirdiği ve bakiye edimlerini de yerine getirmesi gerektiği, Davalı şirketin, davacı tarafa ne kadar ödeme yaptığının dosya kapsamına göre belirlenemediği, işbu tespitin yapılabilmesi için; …Bankası …Şubesindeki davacıya ait banka hesabının 15.05.2010 ila 15.08.2016 tarihleri arası hesap hareketlerinin istenmesi gerektiği kanaatine varılmıştır. ” şeklinde rapor tanzim ettiği görülmüştür.
Aynı bilirkişi ek raporunda özetle; ” – Taraflar arasında akdedilen sözleşmeye göre; davalı şirketin ödemesi gereken miktar 67.014,00 $ (Amerikan Doları) dır. Takip tarihine kadar ödene miktar ise 38.586,27 $ dır. Buna göre davalı şirketin bakiye borcu 28.428,00 $ dır. Davacı tarafından Konya .İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı dosyasında asıl alacak olarak istenen miktar ise 28.428,00 $ dır. Bu nedenle takipte istenen asıl alacak miktarı yerindedir. Davalı şirket tarafından, davacı tarafa 27.07.2016 tarihine kadar yapılan 38.586,27 $ lık ödeme; 30.11.2013 tarihindeki taksitlerin toplamına (14 $ eksik olarak) karşılık gelmektedir. Davalı şirket 30.11.2013 tarihinden itibaren olan taksitleri ödememiştir ” dediği görülmüştür.
Mahkememiz dosyasına kazandırılan bilirkişi raporu taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı ve deliller birlikte değerlendirildiğinde; davacı vekili müvekkili tarafından …A.Ş.ye belli bir miktar para yatırıldığını, …A.Ş.nin tasfiyeye girmesi sonucunda da Müvekkilinin ilgili finans kurumunda mevcut alacağının bakiye kısmının hesabı çıkartılarak Davalı Şirket tarafından …A.Ş. nin müvekkiline olan 67.014,00 USD’nin temliki ve ödenmesi konusunda, Müvekkil Davacı ve Borçlu davalı arasında 03/08/2009 tarihli …protokol nolu “Alacağın temliki, sulh, ibra ve feragat sözleşmesi” başlıklı protokol imzalandığını, taraflar arasında imzalanan protokol gereğince, Davalı tarafından sözleşmenin 4.5. maddesinde belirtilen …’in hesabına dava dilekçemizin ekinde sunulan evraktaki belirtilen tarihlerde toplamda 38.586,00 USD ödeme yapıldığını, Müvekkilinin hesabına yatırılan ödemelerin TL olarak yatırıldığını, bu tarihten sonrâ yapılan şifahi görüşmeler ile ödemelerin yapılmaması sonucunda müvekkili tarafından Davalı Tarafa Konya Noterliğinin 11/10/2016 tarih ve …yevmiye nolu ihtarnamesi ile protokol içeriğine göre, bakiye kalan 28.428,00.USD alacağının ödenmesi ihbaren ihtar edildiğini, davalı Şirket tarafından ihtarnameye rağmen ödeme yapılmaması üzerine alacağın tahsili için Davalı Şirket aleyhine Konya .lcra Müdürlüğünün …esas sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, borçlunun dosya borcuna ve yetkiye itirazı sonucu, tarafımızca Konya .İcra Hukuk Mahkemesinin …esas sayılı dosyasi ile açılan yetki itirazının kaldırılması ile davasının kabulüne karar verildiğini, kararın 31/07/2019 tarihinde kesinleştiğini, yapılan icra takibinde alacağın sebebi olarak taraflar arasındaki 03/08/2009 tarihli sözleşme belirtildiğini ve sözleşmenin bir örneğinin de ödeme emri ekinde gönderildiğini, davalı şirketin icra takip dosyasına yaptığı itirazında; “Takip Alacaklısına muaccel hiçbir borcumuz bulunmamaktadır.” şeklinde beyanda bulunduğunu, davalının yaptığı itirazın hukuktan yoksun olduğunu ve iptalinin gerektiğini, bu nedenle davalı şirketin yapmış olduğu itirazının iptali ile takibin devamı için işbu davayı açtıkları, davanın kabulünü talep ettikleri görülmüş, davalı yan yasal süresi içerisinde cevap dilekçesini ibraz etmiştir.
Mahkememiz iş bu dosyası ile alakalı olarak TBK 183. Maddesinde;” – Kanun, sözleşme veya işin niteliği engel olmadıkça alacaklı, borçlunun rızasını aramaksızın alacağını üçüncü bir kişiye devredebilir. Borçlu, devir yasağı içermeyen yazılı bir borç tanımasına güvenerek alacağı devralmış olan üçüncü kişiye karşı, alacağın devredilemeyeceğinin kararlaştırılmış bulunduğu savunmasını ileri süremez.
” 184. Maddesinde “- Alacağın devrinin geçerliliği, yazılı şekilde yapılmış olmasına bağlıdır. Alacağın devri sözü verme, şekle bağlı değildir. ” 190. Maddesinde ” Devreden, devralana alacak senedi ile elinde bulunan ispatla ilgili diğer belgeleri teslim etmek ve alacağını ileri sürebilmesi için gerekli bilgileri vermekle yükümlüdür. ” 191. Maddesinde ” Alacak, bir edim karşılığında devredilmişse devreden, devir sırasında alacağın varlığını ve borçlunun ödeme gücüne sahip olduğunu garanti etmiş olur. ” 193. Maddesinde ” Devralan garanti ile yükümlü olan devredenden aşağıdaki istemlerde bulunabilir:
1. İfa ettiği karşı edimin faizi ile birlikte geri verilmesini.
2. Devrin sebep olduğu giderleri.
3. Borçluya karşı devraldığı alacağı elde etmek için yaptığı ve sonuçsuz girişimlerin yol açtığı giderleri.
4. Devreden kusursuzluğunu ispat etmedikçe uğradığı diğer zararlarını.
C. Özel hükümlerin saklılığı” ile 194. Maddesinde” Bazı hakların devrine özgü olarak kanunla konulmuş bulunan hükümler saklıdır.
Alacak bir edim karşılığı olmaksızın devredilmiş ya da kanun gereğince başkasına geçmişse, devreden veya önceki alacaklı, alacağın varlığından ve borçlunun ödeme gücünden sorumlu değildir. ” hükümleri bulunmaktadır.
Yine TBK’nın 195 ile 204 maddeleri arasında alacağın temliki maddeleri düzenlenmiştir.
Somut olayda; hukuki ihtilafın davacı yanın, davalı yandan alacak talep edip etmeyeceğidir, davalı yan açısından “BORCUN NAKLİ” söz konusu olup, dava dışı ve Tasfiye Halindeki …Kurumu olan …borcunu üstlenmiştir.
Tasfiye işlemleri sona ermeden, davacının iddia ettiği alacağı ve davalının borcu ortaya çıkmayacaktır.
Toplanan deliller değerlendirildiğinde; somut olayımızda davacının Tasfiye Halindeki …A.Ş den katılma alacağının temlik sözleşmesi ile davalıya temlik edildiği, temlik uyarınca davalının belirlenen vadelerde ödeme yapmayı taahhüt ettiği, ödemelerin yapılmadığı iddiasıyla başlatılan takibin itiraz üzerine durdurulduğu, bu nedenle itirazın iptali talep edilmiş ise de; esas borçlu Tasfiye Halindeki …A.Ş nin Ticaret Sicil Müdürlüğü’nden gelen cevabi yazı da dikkate alındığında henüz tasfiye aşamasında olduğu, tasfiye işlemlerinin tamamlanmamış olduğu anlaşılmakla, ancak tamamlandıktan sonra kar ve zarar hesabının netleşeceği, alacağın muaccel olacağı dikkate alındığında takip ve dava tarihi itibariyle muaccel bir alacak bulunmadığından (her ne kadar alınan bilirkişi raporları davacı yanın alacağı yönünde tespitte bulunmuşsa da; muaccel bir alacak bulunmadığından itibar edilmemiştir) ve ayrıca araflar arasında bir sözleşme olduğu, sözleşmeye dayalı-icra takibi- dava açıldığı, sözleşmenin edimlerinin takip tarihi öncesi ifa edildiği hususunda bilgi-belge olmadığı da değerlendirildiğinde davalı yan kötüniyet tazminatı talep etmişse de şartları oluşmadığından reddine ve tasfiye işlemlerinin tamamlanmamış olduğu anlaşılmakla, Yüksek Yargıtay . HD’nin …E, …K sayılı 2602/2014 tarihli, Yüksek Yargıtay . HD’nin …E, …Karar sayılı 16/06/2014 tarihli ilamlarının da benzer nitelikte olduğu anlaşılmakla davanın reddine mahkememizde oluşan vicdani kanaate göre aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: GEREKÇESİ YUKARIDA AÇIKLANDIĞI ÜZERE
1-Davacının davasının REDDİNE,
2-Davalının Kötüniyet Tazminat talebinin şartları oluşmadığından REDDİNE,
3-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 59,30 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 1.986,70 TL den mahsubu ile fazla yatan 1.927,40 TL harcın davacıya İADESİNE,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerine BIRAKILMASINA,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu hususta karar verilmesine YER OLMADIĞINA,
6-Davacı tarafça depo edilip kullanılmayan gider avansının bulunması halinde karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
7- AAÜT’ye göre hesaplanan 15.001,73 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya VERİLMESİNE,
8-6102 sayılı TTK’nun 5/A maddesi kapsamında arabuluculuğa başvurulduğundan 1.320,00 TL arabulucu ücretinin 6235 sayılı Kanunu 18/A-13.maddesi gereğince davacıdan alınarak Hazine’ye gelir KAYDINA,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde mahkememize veya başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesi’ne verilecek dilekçe ile Konya Bölge Adliye Mahkemesi’ne İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 15/11/2021

Katip … Hakim …

* Bu evrak UYAP-DYS üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.