Emsal Mahkeme Kararı Konya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/637 E. 2021/559 K. 03.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO :
KARAR NO:

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLLERİ:
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇELİ KARAR TARİHİ:
KARARIN MAHİYETİ : KABUL

Mahkememizde görülmekte bulunan ” Tazminat ” davasının yapılan açık yargılamasının sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 23.01.2011 günü saat 20.55 sıralarında sigortalı araç sürücüsü … idaresindeki … plakalı otomobil ile sürücü … yönetimindeki … plaka sayılı otomobilin sağ yan orta kısmına çarpması sonucu meydana gelen trafik kazasında, Konya Numune Hastanesi tarafından düzenlenmiş 14.05.2012 tarih ve … nolu Sağlık Kurulu Raporuna göre “hidrosefali, kafa travması sekeli, tetraplejik, organik beyin sendromu, gastrosistomi” bulguları oluşacak şekilde ve ağır derecede yaralanan, gerekli ameliyat ve tedavileri, Konya Numune Hastanesi, Necmettin Erbakan Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi Hastanesi ve Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesinde yapılan, ancak yaralanmasına bağlı olarak beyin ve beden fonksiyonlarını yitiren, konuşma yeteneğini kaybeden ve kendine bakım aktivitelerini yerine getiremeyecek derecede yatalak durumda kalması nedeni ile Konya . Sulh Hukuk Mahkemesi’nin … Esas ve … Karar sayılı ilamı ile kendisine vasi tayin edilerek kısıtlanan … 11.06.2017 günü vefat ettiğini, kazaya karışan … plaka sayılı otomobil, 19.08.2011 bitiş tarihli ve … nolu Karayolları Trafik Kanunu Zorunlu Mali Sorumluluk Trafik Sigorta Poliçesi ile sigortalandığından, trafik sigorta poliçesinin Sakatlık ve Ölüm Teminatı Klozu’ndan doğan sorumluluğa bağlı olarak Konya . Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas ve … Karar sayılı dosyasında … plakalı araç sürücüsü … %20 oranında, sürücü … ise %80 oranında kusurlu olduğunun belirlendiğini, … sürekli iş göremezliğinden doğan maddi zararının 180.334,90 TL olduğu tespit edilerek davanın kabulüne karar verildiği, müvekkilinin eşi … vefatı nedeni ile destekten yoksun kaldığını uğradığı destekten yoksun kalma zararının tazmini için eldeki davanın açılması gerektiğini, müvekkilinin eşinin Konya İl Emniyet Müdürlüğü’nde komiser olarak çalışmakta ve kazanç elde ettiğini, müvekkilinin ise 20.03.1976 doğumlu olup ev hanımı olduğunu, gelir getiren bir işi ve bağımsız bir kazancının olmadığını, kaza tarihi itibari ile Zorunlu Mali Sorumluluk Trafik Sigortası Poliçesi Ölüm ve Sakatlık Klozu kişi başına teminat limitinin 200.000,006 olduğunu, Konya . Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas ve … Karar dosyasında hükme esas alınan Bilirkişi Raporu’nda sürekli iş göremezlikten doğan maddi zararın 180.334,90t olarak hesaplandığı ve bu miktarın tahsiline karar verildiğini, müteveffanın destek … yönetimindeki … plaka sayılı otomobilin Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortacısı … A.Ş. aleyhine Konya . Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas ve … Karar sayılı dosyasında 3. kişi sıfatı ile açılan destekten yoksun kalma tazminat davasında hükme esas alınan Adli Tıp Kurumu raporuna göre müteveffanın 23.01.2011 tarihinde maruz kaldığı araç içi trafik kazasına bağlı yaralanması ile ölümü arasında illiyet bağı bulunduğunun tespit edildiğini, sigortaya başvuru yapmalarına rağmen, 16.10.2019 tarihli yazı ile başkaca bir ödeme yapılmayacağının bildirildiğini, Hukuk Uyuşmazlıklarında Dava Şartı Arabuluculuk Son Oturum Anlaşamama Tutanağına göre anlaşmanın sağlanamadığını, bu nedenle açmış oldukları destekten yoksun kalma davasının kabulünü talep ettikleri görülmüştür.
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; Zamanaşımı itirazında bulunduklarını, yeni düzenlemeye göre zarar görenlerin doğrudan dava açma hakkının ortadan kaldırıldığını, dava öncesinde sigorta kuruluşuna başvuru zorunluluğunun getirildiğini, vefat 2011 yılında meydana gelen kaza arasında arasında bir bağ olmadığını, davacıların elde edilen kazanımlarının belirlenerek hükmedilecek tazminattan indirilmesi gerektiğini, davacının haklı olduğunun kabulü mümkünse bile müvekkili şirketin faizden sorumlu olmayacağını, tazminat hesabı yapılırken dosyanın alanında uzman bilirkişilere tevdi edilmesi gerektiğini, kaza esnasında da davacının emniyet kemerinin takılı olup olmadığının tespitinin gerektiğini, davaya konu trafik kazası sonrasında müvekkili şirket tarafından ödeme yapıldığını, açılan davanın reddini talep ettikleri görülmüştür.
Mahkememizce verilen ara karar uyarınca dosyanın Aktüeryal Hesaplama Uzmanı Av. … tevdi edildiği, bilirkişinin raporunda özetle; Müteveffa destek … , 23.01.2011 tarihinde meydana gelen trafik kazasından mütevellit 11.06.2017 tarihinde vefatı nedeniyle; davacı … talep edebileceği destekten yoksun kalma tazminatının 144.228,98 TL olarak hesaplandığ,ı Davalı sigorta şirketinin sorumlu olduğu bakiye teminat limiti 19.665,10 TL olduğu, Hükmedilecek tazminata, 16.10.2019 (davacı vekili tarafından yapılan başvuru davalı sigorta şirketine 30.09.2019 tarihinde tebliğ edilmiştir) tarihinden itibaren, sigortalı aracın hususi araç olması nazara alınarak yasal faiz işletilmesi gerektiği bildirilmiştir.
Mahkememiz dosyasına kazandırılan bilirkişi raporu taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir.
Davacı vekilinin harç makbuzu ekli 23/08/2021 tarihli talep artırım dilekçesi sunduğu görülmüştür.
Tüm dosya kapsamı ve deliller birlikte değerlendirildiğinde; Davacı vekili davalı aleyhine Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davası açmış, davalı yan yasal süresi içerisinde cevap dilekçesini ibraz etmiştir.
konunun 6098 sayılı TBK.49.-56.maddeleri ve KTK.85. ve devam eden maddelerinde düzenlendiği TBK.49/1. Maddesinde; “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.” şeklinde, TBK.54.maddesinde; “Bedensel zararlar özellikle şunlardır:1. Tedavi giderleri.2. Kazanç kaybı.3. Çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar.4. Ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar.” şeklinde, KTK.85. Maddesinde; “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar……………….İşleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” şeklinde, KTK’nun 86/1.maddesinde;”İşleten veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibi, kendisinin veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru bulunmaksızın ve araçtaki bir bozukluk kazayı etkilemiş olmaksızın, kazanın bir mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri geldiğini ispat ederse sorumluluktan kurtulur.” şeklinde, KTK’nun 91/1.maddesinde;”İşletenlerin, bu Kanunun 85 inci maddesinin birinci fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.” şeklinde, KTK’nun 92.maddesinde;”Aşağıdaki hususlar, zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamı dışındadırlar.a) İşletenin; bu Kanun uyarınca eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilere karşı yöneltebileceği talepler,b) İşletenin; eşinin, usul ve füruunun, kendisine evlat edinme ilişkisi ile bağlı olanların ve birlikte yaşadığı kardeşlerinin mallarına gelen zararlar nedeniyle ileri sürebilecekleri talepler,c) İşletenin; bu Kanun uyarınca sorumlu tutulmadığı şeye gelen zararlara ilişkin talepler, d) Bu Kanunun 105 inci maddesinin üçüncü fıkrasına göre zorunlu mali sorumluluk sigortasının teminatı altında yapılacak motorlu araç yarışlarındaki veya yarış denemelerindeki kazalardan doğan talepler,e) Motorlu araçta taşınan eşyanın uğrayacağı zararlar, f) Manevi tazminata ilişkin talepler.” şeklinde, KTK’nun 97.maddesinde(6704 S.K. 5. Mad. İle değişiklik öncesi);”Zarar gören, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde doğrudan doğruya sigortacıya karşı talepte bulunabileceği gibi dava da açabilir.” şeklinde, KTK’nun 99.maddesinde(6704 S.K. 6. Mad. İle değişiklik öncesi );”Sigortacılar, hak sahibinin kaza veya zarara ilişkin tespit tutanağını veya bilirkişi raporunu, sigortacının merkez veya kuruluşlarından birine ilettiği tarihten itibaren sekiz iş günü içinde zorunlu mali sorumluluk sigortası sınırları içinde kalan miktarları hak sahibine ödemek zorundadırlar.” şeklinde düzenlemeler yapıldığı, Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın A-1. maddesinde de, sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin edeceğinin düzenlendiği görülmüştür.
23.01.2011 günü davalı sigortalı araç tarafından sigortalanan … idaresindeki … plakalı otomobil ile sürücü … yönetimindeki … plaka sayılı aracın sağ yan orta kısmına çarpması sonucu trafik kazası meydana geldiği görülmüştür.
Ayrıca konu ile ilgili olarak 6098 sayılı TBK.49.-56.maddeleri ve KTK.85. ve devam eden maddelerinde düzenlendiği TBK.49/1. Maddesinde; “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.” şeklinde, TBK.54.maddesinde; “Bedensel zararlar özellikle şunlardır:1. Tedavi giderleri.2. Kazanç kaybı.3. Çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar.4. Ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar.” şeklinde, TBK’nun 56/1.maddesinde;”Hâkim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir.” şeklinde, (haksız fiil, doktrinde hukuka aykırı zarar verici eylem olarak tanımlanmakta ve unsurları; eylem, hukuka aykırılık, zarar, kusur ve uygun illiyet bağı olarak belirlenmektedir, bu durumda haksız fiilden söz edebilmek için “1) hukuka aykırı bir eylem bulunmalı, 2)eylemden kaynaklı bir zararın olması, 3)zarar veren kişinin kusuru bulunması” ya da yasaca sorumlu olması” zarar ile kusur arasında uygun illiyet bağı bulunması gerekir) KTK.85. maddesinde;”Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar……………….İşleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” şeklinde, KTK’nun 86/1.maddesinde;”İşleten veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibi, kendisinin veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru bulunmaksızın ve araçtaki bir bozukluk kazayı etkilemiş olmaksızın, kazanın bir mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri geldiğini ispat ederse sorumluluktan kurtulur.” şeklinde, KTK’nun 91/1.maddesinde;”İşletenlerin, bu Kanunun 85 inci maddesinin birinci fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.” şeklinde, KTK’nun 92.maddesinde(6704 S.K. 4. Mad. İle değişiklik öncesi);”Aşağıdaki hususlar, zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamı dışındadırlar.a) İşletenin; bu Kanun uyarınca eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilere karşı yöneltebileceği talepler,b) İşletenin; eşinin, usul ve füruunun, kendisine evlat edinme ilişkisi ile bağlı olanların ve birlikte yaşadığı kardeşlerinin mallarına gelen zararlar nedeniyle ileri sürebilecekleri talepler,c) İşletenin; bu Kanun uyarınca sorumlu tutulmadığı şeye gelen zararlara ilişkin talepler, d) Bu Kanunun 105 inci maddesinin üçüncü fıkrasına göre zorunlu mali sorumluluk sigortasının teminatı altında yapılacak motorlu araç yarışlarındaki veya yarış denemelerindeki kazalardan doğan talepler,e) Motorlu araçta taşınan eşyanın uğrayacağı zararlar, f) Manevi tazminata ilişkin talepler.” şeklinde, KTK’nun 97.maddesinde(6704 S.K. 5. Mad. İle değişiklik öncesi);”Zarar gören, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde doğrudan doğruya sigortacıya karşı talepte bulunabileceği gibi dava da açabilir.” şeklinde, KTK’nun 99.maddesinde(6704 S.K. 6. Mad. İle değişiklik öncesi);” Sigortacılar, hak sahibinin kaza veya zarara ilişkin tespit tutanağını veya bilirkişi raporunu, sigortacının merkez veya kuruluşlarından birine ilettiği tarihten itibaren sekiz iş günü içinde zorunlu mali sorumluluk sigortası sınırları içinde kalan miktarları hak sahibine ödemek zorundadırlar.” şeklinde düzenlemeler yapıldığı, görülmüştür.
Davacı vekilinin mahkememizin 31/03/2021 tarihli duruşmasında “Uyuşmazlık tespitine ilişkin bir diyeceğimiz yoktur. Davalı tarafla sulh olmamız mümkün değildir, dilekçemizde belirttiğimiz delillerin toplanmasını, tahkikata geçilmesini talep ederiz, İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesi’nin talimat mahkemesi olarak aynı konuya ilişkin kusura yönelik rapor alınmıştır, bu raporda karara esasa alınmıştır bu karar da kesinleşmiştir buradaki kusur oranını biz dekabul ediyoruz, bu nedenle kusura yönelik rapor alınmaması kanaatindeyiz” dediği görülmüştür.
Mahkememiz dosyasına kazandırılan bilirkişi raporunda; Müteveffa destek Celalettin Taşletimur’un, 23.01.2011 tarihinde meydana gelen trafik kazasından mütevellit 11.06.2017 tarihinde vefatı nedeniyle; davacı … talep edebileceği destekten yoksun kalma tazminatının 144.228,98 TL olarak hesaplandığ,ı Davalı sigorta şirketinin sorumlu olduğu bakiye teminat limiti 19.665,10 TL olduğu, Hükmedilecek tazminata, 16.10.2019 (davacı vekili tarafından yapılan başvuru davalı sigorta şirketine 30.09.2019 tarihinde tebliğ edilmiştir) tarihinden itibaren, sigortalı aracın hususi araç olması nazara alınarak yasal faiz işletilmesi gerektiği bildirilmiştir.
Mahkememiz dosyasına kazandırılan bilirkişi raporunun (davacı vekilinin talebi üzerine kusur raporu alınmamıştır) hukuka, oluşa ve dosya kapsamına uygunluğu ve Yargıtay . HD’nin 24/02/2021 tarihli … Esas, … Sayılı ilamı, Yargıtay . HD’nin … Esas, … Karar ile 22/06/2021 tarihli ve Yargıtay . HD’nin … Esas, … K sayılı ilamının da aynı doğrultuda olduğu anlaşıldığından (TR 2010 Yaşam tablosu uygulanması gerektiği konusundaki emsal kararlar) davacının davasının kabulü ile, 19.665,10 TL destekten yoksun kalma tazminatının 16/10/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte (poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere) davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, ayrıca olay tarihinin 23.01.2011 dava tarihi ise 26/11/2019 olduğu anlaşılmış olup, TCK 85,66,67 ile KTK109. Maddeleri ve TBK 72. Maddesi dikkate alındığında zamanaşımı define itibar edilmeyerek aynı zamanda davacı vekili AAÜT’nin 16/2 . Maddesi uyarınca ücreti vekalet talep etmiş ise de Konya BAM . HD’nin … Esas, … K, 30/09/2020 tarihli emsal kararı da dikkate alındığında mahkememizde oluşan vicdani kanaate göre aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: GEREKÇESİ YUKARIDA AÇIKLANDIĞI ÜZERE
Davacının davasının KABULÜ İLE;
1-19.665,10 TL destekten yoksun kalma tazminatının 16/10/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte (poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere) davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
2- Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 1.343 TL karar ve ilam harcından 44,40 TL peşin harç ve 68 TL tamamlama harcı toplamı 112,40 TL’nin mahsubu ile bakiye 1.230,60 TL harcın davalı … Anonim Şirketi’nden tahsili ile hazineye irad KAYDINA,
3-Davacı tarafından sarfına mecbur kalınan toplam 95,20 TL ilk yargılama harcı ve 68 TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 163,20 TL’nin davalı … Anonim Şirketi’nden tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
4-Davacı tarafından sarfına mecbur kalınan 784,00 TL yargılama giderinin davalı … Anonim Şirketi’nden alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer OLMADIĞINA,
6-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T.’ne göre hesaplanan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
7- Davacı yanın AAÜT’nin 16/2. Maddesi gereğince vekalet ücreti talebinin REDDİNE,
8-6102 sayılı TTK’nun 5/A maddesi kapsamında arabuluculuğa başvurulduğundan 1.320,00 TL arabulucu ücretinin 6235 sayılı Kanunu 18/A-13.maddesi gereğince davalıdan alınarak Hazine’ye gelir KAYDINA,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde mahkememize veya başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesi’ne verilecek dilekçe ile Konya Bölge Adliye Mahkemesi’ne İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 01/12/2021

Katip Hakim

* Bu evrak UYAP-DYS üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.