Emsal Mahkeme Kararı Konya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/532 E. 2021/538 K. 01.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. TÜRK MİLLETİ ADINA
KONYA KARAR
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO :
KARAR NO:

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan davanın yapılan yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili 24/10/2019 tarihli dilekçesiyle; davalı şirket hakkında Konya . İcra Müdürlüğü’nün …sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı şirketin 24/10/2018 tarihinde takibe itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, davalının yapmış olduğu itirazdan 10/06/2019 tarihinde haberdar olduklarını, davacının davalı şirkete alüminyum katlanır sürme ve kompozit panel yapımı yaptığını, davalının davacıya 12.501,51 TL bakiye ödeme yapması gerektiğini ancak ödemeyi yapmadığını, davacının davalıya yapmış olduğu iş karşılığında 10/09/2018 tarihli faturanın mevcut olduğunu, davalı şirketin bu faturayı ticari defterine işlediğini iddia ederek davalının yapmış olduğu itirazın iptaline, takibin devamına, takip konusu alacak miktarı olan 12.501,51 TL ‘nin %20’sinden az olmamak üzere davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasını karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmış, taraflara duruşma gününü bildirir davetiye tebliğ edilerek duruşma açılmıştır.
Davalı vekilinin 11/12/2019 tarihli davaya cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu olaya konu işin ticari iş olmadığını, müvekkil şirketin davacıya borcunun olmadığını, toplam bedelin 22.500,00 TL olduğunu, 13/09/2018 tarihli tahsilat makbuzu ile davacının eşi olan …’a 10.000,00 TL ödeme yapıldığını, …’ın kardeşi …’a da 07/08/2018 tarihinde 10.000,00 TL ödeme yapıldığını, geriye kalan 2.501,51 TL borcun ise davacıya elden ödendiğini iddia ederek davanın reddine, alacağın %20’sinden az olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Konya . İcra Müdürlüğü’nün …sayılı takip dosyası dosyamıza getirtilmiş, Karapınar Adliyesi Asliye Hukuk Mahkemesi’ne talimat yazılarak davalının bildirmiş olduğu tanıkların ifadeleri aldırılmış, Davacı tanığının ifadesi mahkememiz dosyasının duruşmasında alınmış, tarafların ticari defterlerinde bilirkişi incelemesi yapılarak rapor alınmış, raporun taraflara tebliği sağlanmıştır.
Tarafların defter ve belgelerinde inceleme yapan S.M.M.M. bilirkişi …’in 07/12/2020 havale tarihli bilirkişi raporuna göre; Davacı tarafın bilanço usulüne göre kayıtlarını tuttuğu, defterlerin açılış ve kapanış tasdiklerinin zamanında yaptırıldığı, kayıtlarının 6102 sayılı TTK’nun ilgili maddelerine uygun yapıldığı, Davalı tarafın bilanço usulüne göre kayıtlarını tuttuğu, defterlerin açılış ve kapanış tasdiklerinin zamanında yaptırıldığı, kayıtların 6102 sayılı TTK’nun ilgili maddelerine uygun yapıldığı, Davacı şirket ile davalı taraf arasında “eşikli yana kayar sürgülü sistem” yapımı konusunda bir iş ilişkisi olduğu, bu iş ilişkisi çerçevesinde oluşan davacı alacağının dayanağı olan uyuşmazlık dönemine ait faturaların tamamının tacir olan her iki taraf defterlerinde kayıtlı olup birbirini doğruladıklarını, Defter kayıtları ve dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesi neticesinde davalı şirketin davacı tarafa 12.500,24 TL borçlu olduğu, Davalı şirketin davacı tarafa borçlu olması nedeniyle Konya . İcra Dairesi …esas sayılı ilamsız takibe itirazının iptal edilmesi gerektiği, Davacı tarafın Konya . İcra Dairesi …esas sayılı ilamsız takibinin 12.500,24 TL asıl alacak üzerinden devam etmesi gerektiği yönünde görüş beyan etmiştir.
Davanın, İİK.67.maddesine bağlı itirazın iptali davası olduğu görülmüştür.
İncelenen dosya kapsamı ve toplanan deliller bir bütün halinde değerlendirildiğinde; davalı şirket hakkında Konya . İcra Müdürlüğü’nün …sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı şirketin 24/10/2018 tarihinde takibe itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, davalının yapmış olduğu itirazdan 10/06/2019 tarihinde haberdar olduklarını, davacının davalı şirkete alüminyum katlanır sürme ve kompozit panel yapımı yaptığını, davalının davacıya 12.501,51 TL bakiye ödeme yapması gerektiğini ancak ödemeyi yapmadığını, davacının davalıya yapmış olduğu iş karşılığında 10/09/2018 tarihli faturanın mevcut olduğunu, davalı şirketin bu faturayı ticari defterine işlediğini iddia ederek davalının yapmış olduğu itirazın iptaline, takibin devamına, takip konusu alacak miktarı olan 12.501,51 TL ‘nin %20’sinden az olmamak üzere davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasını karar verilmesini talep ettiği görülmekle davanın yasal dayanağını oluşturan İİK.67. maddesinde; “Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir. Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.” şeklinde düzenlemenin yapıldığı görülmektedir.
Dosya kapsamına uygun görülerek her iki tarafın ticari defterlerinde inceleme yapan bilirkişinin raporu ayrıntılı ve denetime açık olması nedeniyle hükme esas alınmıştır.
Dava ve takip konusu faturanın davalı tarafın ticari defterlerinde kayıtlı olması karşısında ödemeyi ispat yükünün davalı tarafa düştüğü, davacı tarafın defterlerinde ödeme kaydının bulunmadığı, davalının ödemeye ilişkin herhangi bir belge ibraz etmediği anlaşılmıştır.
Yapılan incelemelerde davacının iddia ettiği gibi toplamda 22.500,00 TL ‘lik bedelle iş yapıldığı, her iki defterde de 10.000,00 TL’lik kısmının ödendiği, davalının iddia ettiği bakiye 12.500,00 TL’nin 10.000,00 TL’sinin davacının kardeşine ödendiği iddiasının soyut olduğu, ayrıca TTK ve Borçlar kanunu uyarınca yapılan sözleşmenin ancak sözleşmeyi yapan kişileri bağlayacağı, taraflar arasındaki borç ilişkisindeki ödemeye ibranın ancak taraflar arasında ve yazılı şekilde birbirlerini ibra edecek şekilde belirlenebileceği, bu nedenle davalının ödemiş olduğunu iddia ettiği 10.000,00 TL’lik bedelin ifa edildiği, somut delillerle ispatlanamadığı gibi dosya kapsamında incelendiğinde kalan bakiye 2.500,00 TL için de davalının yemin teklif ettiği, davacının edilen yemin teklifini kabul ettiği, mahkememizin 01/11/2021 tarihli celsesinde davacı tarafın davalının yemin teklifini kabul ederek huzurda yemin metinin okuyarak yeminini gerçekleştirmiş olduğundan HMK uyarınca yeminin kesin bir delil olması ve yeminden sonra başkaca bir araştırmaya yer olmadığından her ne kadar bakiye 2.500,00 TL’lik yemin teklif edilse de davacının bu yemini bütün alacağı üzerinden yapmış olduğu , ayrıca bilirkişi raporlarında davacı defterlerinde alacağın sabit davalı defterlerinde de borcun belirli olduğu anlaşıldığından davacının davasının kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Davacı tarafın ticari defter ve belgelerinin usulüne uygun olarak tutulduğu, defter kayıtlarının birbirini doğruladığı, davalı tarafın ise ödeme hususunu yazılı ve kesin delillerle ispat edemediği ve davalının teklifi üzerine davacının yemin ettiği görüldüğünden takip konusu faturadan dolayı takip talebinde yazıldığı gibi 12.501,51 TL borçlu olduğu sonucuna varılarak davacının davasının kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Alacağın miktarı belirli olup bu haliyle likit olduğundan asıl alacak üzerinden İİK.nın 67/2 maddesi uyarınca % 20 oranında icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar vermek gerekmiş oluşan vicdani kanaat ile aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan gerekçelerle ;
1-Davacının davasının KABULÜ ile davalının Konya . İcra Müdürlüğü’nün …E. sayılı takibine yapmış olduğu itirazın İPTALİ ile 12.501,51 TL. üzerinden TAKİBİN DEVAMINA,
2-Hükmedilen 12.501,51 TL.nin % 20’si kadar icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar tarihi itibariyle (ve dava değerinin 12.501,51 TL. olduğunun kabulü ile) alınması gereken 853,98 TL nisbi karar ve ilam harcından peşin alınan 213,50 TL harcın mahsubu ile kalan 640,48 TL. harcın davalıdan alınarak Hazine’ye gelir KAYDINA,
4-6102 sayılı TTK’nun 5/A maddesi kapsamında arabuluculuğa başvurulduğundan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin 6235 sayılı Kanunu 18/A-13.maddesi gereğince davalıdan alınarak Hazine’ye gelir KAYDINA,
5-Davacı tarafından yapılan 264,30 TL ilk yargılama harçları, 750,00 TL bilirkişi ücreti, 179,50 TL tebligat ve posta gideri olmak üzere toplam 1.193,80 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Davalı tarafından yapılan 133,50 TL yargılama giderinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
7-Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davacı vekili için (dava değerinin 12.501,51 TL olduğunun kabulü ile) 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
8-Taraflarca yatırılan gider avansından artan kısmın, kararın kesinleşmesi beklenilmeksizin istek halinde ilgili taraflara iadesine, karar kesinleşinceye kadar iade alınmaz ise gider avansının artan kısmının 6100 s. HMK.nun 333. maddesine göre karar kesinleştiğinde re’sen ilgili taraflara İADESİNE,
Dair ; davacı asil, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 s. HMK’nın 345. maddesi gereğince ( 2 ) hafta içerisinde, ilgili BAM Hukuk Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 01/11/2021

Katip … Hakim …