Emsal Mahkeme Kararı Konya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/631 E. 2022/489 K. 20.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
KONYA
.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

DAVACILAR: 1-
2-
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Kooperatif (Genel Kurulun Yenilenmesi Talepli)
DAVA TARİHİ :
BİRLEŞEN MAHKEMEMİZİN … ESAS … KARAR SAYILI DOSYASI
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI : … – …
VEKİLİ :
DAVA : Kooperatif Üyeliğinden İhraç Kararının İptali
DAVA TARİHİ :
BİRLEŞEN MAHKEMEMİZİN … ESAS … KARAR SAYILI DOSYASI
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Kooperatif Üyeliğinden İhraç Kararının İptali
DAVA TARİHİ :
BİRLEŞEN KONYA .ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ …-… E-K SY. DOSYA
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Kooperatif Genel Kurul Kararının İptali
DAVA TARİHİ :
BİRLEŞEN KONYA .ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ …-… E-K SY. DOSYA
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Kooperatif Genel Kurul Kararının İptali
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :
Davacılar tarafından davalı aleyhine açılmış bulunan yukarıda belirtilen davaların yapılıp bitirilen açık yargılaması sonucunda;
HEYETİMİZCE GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili 23.07.2018 tevzi tarihli dava dilekçesinde özetle; Davacılar gibi davalı kooperatiften peşin ödeme ile mesken ve üyelik satın alan toplamda 48 kişinin bulunduğunu, davalı Kooperatif Genel Kurulunun 30.06.2000 yılı Genel Kurulunda kendisine yetki verilen … Ltd. Şti.’nden peşin ödeme ve başkaca bir ödeme yapmayacakları taahhüdü ile mesken ve üyelik satın aldıklarını, yine davalı kooperatifte normal üyelerin A-tipi ve peşin ödemeli üyelerin B-tipi üyeler olarak kayıt edildiklerini, davalı …’nin 23 Haziran 2018 tarihinde Genel Kurulu’nu yaptığını, ancak bu genel kurula ilişkin davetiyede belirtildiği gibi genel kurulun başlayacağı saatin 09:00 olması gerekirken şu anki yönetime muhalif olan ve peşin ödemeli ortak oldukları çeşitli yargı kararlarınca sabit olan B-tipi üyelerin sayısının kendi taraflarından fazla olduğunu gören yönetimin, genel kurula üye toplamak için genel kurulun başlama saatini bir saat kırk beş dakika çeşitli bahanelerle toplamak için genel kurulun başlama saatini bir saat kırk beş dakika çeşitli bahanelerle ertelediğini ve bu arada çoğunluğun B-tipi üye karşıtlarında olduğundan emin olduklarını, Genel Kurulda B-tipi üyelere karşı sağlanan bu çoğunluğun haksız bir şekilde sağlandığını, zira kooperatifin kurulduğu andan itibaren şuana kadar yapılan genel kurulları ve kooperatifin ana sözleşmesi incelendiğinde usulsüz üye kaydının yapıldığının ortaya çıkacağını, B-tipi üyelerin davalı kooperatife peşin ödemeli üyelerden olduğunu, Genel Kurullarda oy haklarının bulunduğunu, davalı kooperatifteki haklarının sistemli bir şekilde yok edilen B – tipi üyelerin son olarak 23.06.2018 tarihli genel kurulda oylarının eksik kullandırılarak yine bir haksızlığa uğrayarak mağdur olduklarını, haksız bir şekilde toplanan ve gündem maddelerinin haksız bir şekilde oylanan 23.06.2018 tarihli … Yapı Kooperatifi’nin Genel Kurulu’nun iptal edilerek yokluğunun tespitinin gerektiği için işbu davayı açmanın hasıl olduğundan bahisle; Davanın kabul edilerek 23.06.2018 tarihli … Yapı Kooperatifi’nin 2017 Genel Kurulunun iptal edilerek yokluğunun tespiti kararı ve 2017 Genel Kurulu’nun yenilenmesi kararı verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili 02.08.2018 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Doğru olmayan, yasal dayanağı bulunmayan, hayali birtakım senoryalara dayalı olup delillere dayanmayan davayı kabul etmediklerini, Konut Yapı Kooperatiflerinin genel kurul kararlarının iptalini, kimlerin, hangi sebeplere dayanarak, ne kadar süre içinde isteyebilecekleri hususunun, 1163 sayılı yasa’nın 53.maddesinde düzenlendiğini, aynı hususun Tip Anasözleşmelerinin 38.maddelerinde yazılı olduğunu ve yine yasa gereği, her iki hükümün tam olarak uyumlu olduğunu, davacıların 53.maddesisende yazılı hususlarından birinin (Üç adet ortaklığı bulunduğunu ileri sürdükleri davacı …’na sadece bir oy kullandırıldığı) argümanı, ikincisinin ise (adını dahi bildirmeksizin bir takım hayali kişileri, katılmak için geldikleri halde, toplantıya kabul edilmedikleri …vb)yönündeki temelsiz iddialar olduğunu, geldi halde toplantıya alınmayan tek kişinin, ölen eski ortak …’nın eşi olduğunu, ortaklık sıfatı kalmadığından Üyeler Listesinde …’nın yada kendisini ona nisbet ederek katılmayı isteyen mirasçı/mirasçılarının toplantıya kabulüne yasal dayanak bulunmadığını, haksız işgalci …’nın 2015 yılında vefat ettiğini, mirasçılarının, ölümünü takip eden üç aylık süre içinde başvurmadıklarını, müvekkili yönetiminin, mirasçıların uyarmak gibi bir görevinin de bulunmadığı halde, Noter’den ihtarname gönderip yasal şartlarını yerine getirip aralarında seçecekleri Tereke Temsilcisinin süresinde başvurması halinde, ortaklığa kabul edeceğini resmen tebliğ ettirmiş ise de; başvuran olmadığından 02.11.2015 günlü (150/19)sayılı kararı ile ortaklık sıfatının kalmadığı hususunun (Anasözleşme/Md.16.)tespit edildiğini ve yine anasözleşme’nin 15.md.hükmü gereği 8.500,00 TL birikmiş, kooperatife olan kesinleşmiş büyük miktardaki borçlarına mahsup edilerek, yasal defterlerinin buna göre düzenlenmesi için muhasebeye talimat verildiğini,davacıların dayanaksız ve sanal diğer iddialarının doğru olabilmesi durumunda, Bakanlık Temsilcisinin toplantının başlamasına izin vermemesi, rapor tutup oradan ayrılmasının gerekeceğini, oysa Genel Kurul Toplantı Tutanağı, Genel Kurula Katılacak Ortaklar Listesi ve Bakanlık Temsilcisi raporu suretlerinin getirtilmesiyle sabit olacağı üzere iptal sebebi olarak gösterilenlerin tümünün uydurma olduğunu, toplantının geç başlamasının söz konusu olmadığını, tek tek kimlik yoklaması ve çok sayıdaki ihtarnamelerin, doğrulanmak üzere incelenmesi sebebiyle olağan bir gecikme olmuş ise de, bu durumun tüm genel kurul toplantıları için kaçınılmaz olduğunu, atıf yaptıkları asıl gecikmenin on beş dakikayı geçmediğini, yasanın 53.maddesinde gösterilmeyen sebeplerle iptal davasının açılamayacağını, davacıların gösterdikleri iptal sebeplerinin ise, yasal dayanaktan yoksun olduğunu, dayanak gösterilen iptal sebeplerinin ayrıca yasa/anasözleşmenin kamu düzeninden olan emredici nitelikteki hükümlerine de aykırı olması sebebiyle davanın reddine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
Mahkememiz dosyası ile birleşen mahkememizin … E. – … K.sayılı dosyada davacı vekili 28.08.2018 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin, 19/10/2004 tarihli “Sözleşme” başlıklı belge ile davalı …… Konut Yapı Kooperatifi’ne peşin ödeme sureti ile B tipi üye olduğunu, davalı kooperatifin 30/06/2000 tarihli genel kurulunda peşin aidat ödemek sureti ile üye olunabileceğinin karar altına alındığını, bu üyelerin kooperatife B tipi üye olarak kabulüne karar verildiğini, müvekkilinin 19/10/2004 tarihli sözleşme gereğince üzerine düşen mükellefiyetlerini bihakkın yerine getirdiğini, 15.500,00 TL’yi nakden ve defaten kooperatife ödediğni, yine davalı kooperatifin 19/10/2004 tarihli yönetim kurulu kararında müvekkili …’in tüm sorumluluklarının yapımcı firma tarafından karşılanacağının da karar altına alındığını, davalı kooperatif tarafından müvekkili ve müvekkili konumunda bulunan diğer B tipi üyeler aleyhine icra takibine başlanıldığını, “aidat alacağı”adı altında bir takım ödemelerde bulunmalarının talep edildiğini, oysa halen yürürlükte olan 30/06/2000 tarihli Genel Kurul kararında B tipi üyelerin kat farkı, elektrik, su ve doğalgaz sayaç ve katılım payları dışında bir ödemede bulunmayacaklarını belirttiklerini, bu nedenle de davalı kooperatif tarafından talep edilen aidat alacakları, mesnetsiz ve kooperatif genel kurul kararına aykırı olduğundan, müvekkilinin hukuken kooperatife herhangi bir borcunun bulunmadığını, ayrıca kooperatif genil kurul kararında, müvekkilinin borcunun neden kaynaklandığı, toplam borç miktarı gibi temel hususlar hiçbir şekilde belirtilmeden, usulsüzce ihraç kararı verildiğini, davalı kooperatifin 23/06/2018 tarih ve 6 nolu ihraç kararının yasaya ve usule aykırı olduğunun bir diğer göstergesinin de genel kurul kararından sonra 18/07/2018 tarihinde müvekkiline tebliğ edilen Konya .Noterliği’nin bila tarihli … yevmiye numaralı ihtarnamesi olduğunu, davalı kooperatif tarafından müvekkiline keşide edilen ihtarnamenin, Yargıtay’ın müstekar hale gelmiş içtihatları ile sabit olduğu üzere usulüne uygun olarak gönderilmiş ihtarname olmadığını, davalı kooperatifin 23/06/2018 tarih ve 6 no’lu ihraca ilişkin genel kurul kararı yasaya ve usule aykırı olduğundan iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkememiz dosyası ile birleşen mahkememizin … E. – … K.sayılı dosyada davalı vekili 20.09.2018 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; Davacının henüz ortaklıktan çıkarılmadan, yani kendisine henüz çıkarma kararı gönderilmemişken, şartları oluşmadan dava açtığından davasının usulen reddine karar verilmesinin gerektiğini, ancak Genel Kurul Kararını yok sayamacaklarını münhasıran, çıkarmaya dair Genel Kurul Kararının haklılığının tartışılması yöntemiyle de davaya bakılabileceği değerlendirildiği takdirde olayın tümünün değerlendirilmesinin gerekeceği düşüncesinde olduklarını, davacının aleyhinde, müvekkili kooperatifin genel kurulunda kesinleşmiş borçlarını ödemediği takdirde şeklinde şart koşularak da olsa, bu takdirde ortaklıktan çıkarılacağının dahi dava sebebi olabileceği değerlendirildiği takdirde ise zorunlu olarak davaya Genel Kurul İptali davası olarak bakılması gerekeceğini, davacının davasının yasal dayanaktan yoksun olduktan başka ve ayrıca, hakkaniyet ilkelerine de aykırı olduğundan davanın öncelikle usulden reddine, aksi düşünce ile genel kurul kararının iptali davası olarak bakılabileceği değerelnedirmesiyle esasa geçildiği takdirde ise, sabit olamayacak davanın esastan reddine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
Mahkememiz dosyası ile birleşen mahkememizin … E. – … K.sayılı dosyada davacı vekili 17.10.2018 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin, davacı kooperatife üye olduğunu, ancak üyeliğinin normal üyelik değil B Tipi üyelik olduğunu, davalı kooperatifin 30.06.2000 tarihinde yapılan 1999 yılı olağan genel kurul toplantısında sabit fiyatlı üyelik konusunda karar alındığını, buna göre kooperatif inşaatının yapım ve yürütülmesi işi … Müh. İnş. Ltd. Şti’ne verildiği, … Ltd. Şti’ne yapım karşılığında kooperatif üyeliği verileceği ve şirketin bu üyelikleri üçüncü kişilere devir edebileceği, bu şekilde üyelik devirlerinde devir alanların B tipi üyeler olarak kayıt edileceği, B tipi üyelerin kat farkı, elektrik, su ve doğalgaz sayaç ve katılım payları dışında herhangi bir ödemede bulunmayacaklarına sonuçta bütün üyelerin eşit olarak ödemede bulunacaklarına karar verildiğini, 04.06.2004 tarihli müvekkilinin devralan davalı kooperatifin müteahhit şirket(… Müh.İnş.Ltd.Şti) aracılığıyla devreden taraf olduğu sözleşmeye göre müvekkilinin kooperatiften 3 adet daire satın aldığını, ancak sözkonusu kooperatifin o zamanlar resmi olarak ferdileşmeye gitmediği için satın alınan dairelerin kağıt üzerinde hisse olarak gösterildiğini, bu genel kurulun hala geçerli ve yürürlükte olan bir genel kurul olduğunu, devir konusu dairelere ilişkin peşin ödemeli hisseleri, davalı kooperatiften kat farkı dışında başkaca herhangi bir ücret ödenmeyeceği şartıyla satın alan müvekkilinden, davalı kooperatifin aidat istemesi, buna ilişkin icra takibi yapması, dava açması ve hatta kooperatif ortaklığından çıkarmak istemesinin hakkaniyete aykırı olduğunu, bir kimsenin kooperatife sabit fiyatla üye kabul edilebilmesi için genel kurul kararına ihtiyaç bulunduğunu, Kooperatifler Kanunu m.46/6’ya göre genel kurul kararı olmaksızın bir kimsenin sabit fiyatla kooperatife üye olmasının mümkün olmadığını, kooperatifin sabit veya peşin bedelli üye kaydı tesis edeceğinde bu konuda genel kurul kararı almasının zorunlu olduğunu, sözkonusu olayda … Müh.İnş.Ltd.Şti.’ne satış yapma yetkisi verenin kooperatif genel kurulu olduğunu, davalı kooperatifin müvekkiline birinci temerrüd ihtarnamesi ve ortaklıktan çıkarılmaya ilişkin ihtarname ile ortaklıktan çıkarıldığını tebliğ ettiğini, bu ihtarnamelerde ortaklıktan çıkarılma sebebinin temelinin davalı kooperatife ilişkin aidat borcunu oluşturduğunu, ancak müvekkilinin davalı kooperatife herhangi bir aidat borcu bulunmadığını, bu sebeple bu ihtarnamelere itiraz ettiklerini ve kabul etmediklerini, tamamen iyiniyetli olan müvekkiline, kooperatif yönetimlerinin yaptığı hataların ve yanlışlıkların sorumluluğunu yüklemenin hakkaniyete aykırı olacağını, herhangi bir aidat ödeme yükümlülüğü olmayan müvekkili hakkında sırf aidat ödemiyor diye ortaklıktan çıkarma kararı alınması hukuka aykırı olduğunu, bu ortaklıktan çıkarma kararının iptalinin gerektiğini, bu konuda genel kurul kararının iptali davası açtıklarını, bu davanın ise Konya .Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında görüldüğünden bahisle davalarınınn kabul edilmesine ve davalı Kooperatifin aldığı ortaklıktan çıkarma kararının iptal edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkememiz dosyası ile birleşen mahkememizin … E. – … K.sayılı dosyada davalı vekili 29.11.2018 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; Davacıyı, müvekkilinin Genel Kurulu 23/06/2018 günlü (2017 yılı Yıllık Olağan) toplandısında (6.gündem maddesinde)ortaklıktan çıkardığını, müvekkilinin yönetim kurulu çıkarmadığını, davacının, diğer davacı emsali … ile birlikte, anılan Genel Kurul Kararının 6.maddesindeki, kendilerinin ortaklıktan çıkarılmalarına dair kararın iptaline karar verilmesi talep ve dava ettiğini, davaya, mahkememizin … esas sayılı numaralı dosyası ile bakıldığını, aynı konuda ikinci davayı açmış olmas ısebebiyle reddine karar verilmesini, aksi düşüncede olunduğu takdirde ise, işbu davanın, mahkemenizin … Esas numaralı dava ile birleştirilmesine karar verilmesini, müvekkili Kooperatif Genel Kurlu’nun, davacıyı icra takip dosyalarında usulüne göre kesinleştirilmiş borçlarını, ayrıca, noterden de ihtar edildiği halde ödemediği, evinde yapılan hacizlerde, borçlarını ödemeye yetecek malı/geliri bulunmadığı, tapuda ve araç sicilinde adına kayıtlı taşınmaz mal ve araç bulunmadığı gerekçesiyle ortaklıktan çıkarıldığını ve daha önemlisi, davacının kesinleşmiş borçlarının tamamı, aidat borcu değil, müvekkili kooperatifin biri dubleks(Büyük Tip), diğeri ikisinin normal(Küçük Tip) olmak üzere, toplam üç adet meskenini haksız işgal ederek, on bir yıl boyunca haksız işgalini sürdürmüş olmasından kaynaklanan ecrimisil asıl borcu ile bunların fer’ileri ve yargı /icra giderlerinden oluştuğunu, birinci temerrüd ihtarnamesinin Konya .Noterliği’nin 18/12/2017 günlü … yevmiye numaralı, ikinci temerrüd ihtarnamesinin Konya .Noterliği’nin 04/06/2018 günlü … yevmiye numaralı Genel Kurulun 23/06/2018’de yapılan toplantısında, davacının kesinleşmiş aidat borçlarını ödemediği takdirde, çıkarılmasına karar verilmesi, çıkarma kararının davacıya tebliği 13/07/2018 günlü (8)sayılı Yönetim Kurulu Kararının, Konya .Noterliğinden 13/07/2018 günlü … yevmiye numaralı evrakla tamamlandığından bahisle davanın öncelikle, aynı konudaki ikinci dava olması sebebiyle reddine, aksi düşüncede olunması durumunda tam olarak aynı konudaki aynı delillere dayalı tahkikatı yapılacak olan mahkememizin … Esas davada birleştirilmesine, bu takdirde de esastan reddine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
Mahkememiz dosyası ile birleşen mahkememizin … E. – … K.sayılı dosyada davacı vekili 17.10.2018 tevzi tarihli dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin davalı kooperatifin üyelerinden olduğunu, müvekkilinin tüm aidat ve ödentileri ödediğini, müvekkilinin hiçbir aidat sorumluluğu olmadığı ve tercihli üye olduğu halde davalı kooperatifin müvekkiline ihtarnameler göndererek davalı kooperatif tarafından yapılan 23/06/2018 tarihli genel kurulun 6. gündem maddesi ile müvekkili ve 6 arkadaşı hakkında kooperatif ortaklığından çıkarma kararı verildiğini oysa müvekkilinin tercihli üye olması nedeniyle aidat ödeme sorumluluğu olmadığından bahisle sözü geçen genel kurul kararının müvekkili hakkındaki ortaklıktan çıkarma kısmının iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememiz dosyası ile birleşen mahkememizin … E. – … K.sayılı dosyada davalı vekili16.03.2019 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Mükerrer davanın reddine karar verilmesini, davacı …’in emsali birkaç kişi ile birlikte müvekkili Kooperatifin 23.06.2018 günlü (2017 Yılı Yıllık Olağan ) Genel kurul Toplantısında, 6.Gündem Maddesinde, yeterli oyçokluğu ile alınan kararla, (kesinleşmiş borçlarını ödemedikleri için ) ortaklıktan çıkarıldıklarını ve buna karşılık davacının mahkememizin … Esas numaralı “Ortaklıktan Çıkarma Kararının İptali / Ortaklığın Tesbiti” davasını 23.07.2018’de açtığını, dava sürerken davacının tam olarak aynı konudaki işbu davayı, ikinci kere açtığını, her iki davanın konusu ve çıkarma sebeplerinin aynı olduğunu, müvekkilinin Yönetim Kurulu’nun, davacı ile emsali beş arkadaşının kesinleşmiş borçlarını ödememekte ısrar etmeleri üzerine, herbirine birinci/ikinci ödeme muhtıralarını tebliğ ettirdikten sonra, durumu değerlendirip uygun göreceği kararı alması için, konuyu 23.06.2018 günlü Genel Kurul’un gündemine aldığını, görüşülüp tartışıldıktan sonra, Genel Kurul’un davacı ile beş arkadaşını, kesinleşmiş aidat borçlarını ödemedikleri için ortaklıktan çıkardıklarını, müvekkili Yönetim Kurulu’nun davacıya Konya .Noterliği’nden … yevmiye numaralı ihtarnameyi göndererek söz konusu Genel Kurul kararıyla ortaklıktan çıkarıldığını tebliğ ettirdiğini, anılan tebliğden önce, davacının, zaten, aynı çıkarma kararının iptalini talep / dava etmiş bulunduğundan, yeniden dava açmasına gerek olmadığını, aynı konuda açılan ikinci davanın reddine karar verilmesinin gerektiğini, davacının çıkarılma sebebinin, … numaralı çıkarılmanın tebliği muhtırasında, Konya .İcra Müdürlüğünün … – ve … numaralı ve yine Konya. İcra Müdürlüğünün … numaralı takip dosyalarında kesinleştikleri halde ödemediği borçlarını ödememekte ısrar ettiğinden kaynaklandığını, müvekkili Kooperatifin, alacaklarını, takip hukuku yönünden de kesinleştirdikten sonra, ortaklıktan çıkarmayı değil, kesinleşmiş alacaklarını tahsil etmek istemiş ise de, davacının, ifaya ve infaza yarar malı / gelirinin bulunmadığı anlaşıldığından, zorunlu olarak , ortaklıktan çıkarılması yoluna gidildiğinden bahisle; Sabit olamayacak işbu davanın öncelikle mükerrer dava olduğu için, daha sonra ise esastan reddine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
Mahkememiz dosyası ile birleşen mahkememizin … E. – … K.sayılı dosyada davacı vekili 24.09.2018 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin parasını ödeyerek iki adet daireyi davalı kooperatiften satın aldığını, müvekkilinin tercihli üye olması nedeniyle aidat ödeme yükümlülüğünün olmadığını, buna rağmen davalı kooperatifin müvekkilinden parasal taleplerde bulunduğunu, yapılan son genel kurulda da parasal yükümlülüklerini yerine getirmediğinden bahisle müvekkili ve bir kısım üyelerin kooperatif üyeliğinden/ortaklığından ihraçlarına karar verildiğini, verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğundan bahisle genel kurulca verilen üyelikten ihraç kararının iptaline karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Mahkememiz dosyası ile birleşen mahkememizin … E. – … K.sayılı dosyada davalı vekili 01.10.2018 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; Davacının hukuken tercihli üye olmadığını, tıpkı diğer üyeler gibi normal üye olduğunu, davacının aidat ve ödenti borçlarını yerine getirmemesi nedeniyle 23/06/2018 tarihli genel kurulun 6. maddesi ile davacı ile birlikte toplam 7 üyenin ortaklıktan ihraçlarına karar verildiğini, kararın yokluğunu veya iptalini gerektirir bir durumun olmadığını, aynı genel kurul kararına karşı başka üyelerin de benzer şekilde başka mahkemelerde iptal davaları açtıklarını, işbu davaların hepsinin birleştirilmesi gerektiğinden bahisle işbu davanın Konya . Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine ve neticeten de davanın reddine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmış, taraflara duruşma gününü bildirir davetiyeler tebliğ edilerek duruşma açılmıştır.
Tarafların bildirmiş oldukları delilleri, Çevre ve Şehirciliki Bakanlığı İl Müdürlüğü’nden davalı kooperatifin kuruluşundan bu güne kadarki tüm genel kurul kararları, özellikle iptali istenen davalı kooperatif tarafından 23.06.2018 tarihinde gerçekleştirildiği belirtilen genel kurul toplantısının tüm dayanak belgeleri ile birlikte bütün evrakların(üyelere yapılan tebligat, hazirun cetveli, toplantı tutanakları v.b.)imza sirküleri, yetki belgeleri, kooperatif üye listesinin ve kooperatif ana sözleşmesinin onaylı suretleri, davaya ve takibe konu icra dosyaları , taraflarca bildirilen noterlik evrakları ilgili yerlerden dosyamız içerisine celbedilmiş, tanık beyanları alınmış ve dosyamızda bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Mahkememizin 15.12.2020 tarihli duruşması sırasında dinlenen mahkememiz dosyası ile birleşen yine mahkememizin … esas … karar sayılı dosyanın davacısı … tanığı … beyanında; … , …, … yetkilileri ve …’ten sadece … ile uzaktan akrabalığım vardır, diğerleri ile herhangi bir akrabalığım yoktur, davacı … kooperatife peşin para vererek hiçbir para ödememek şartıyla altı ay içinde teslim edilmek şartıyla aldılar ancak daha sonra teslim edilmedi. Sonra kendileri kooperatifte zemin kata yazıldıkları için zemin kata oturdular elektrik su aboneliklerini yaptırdılar, daha sonra da çıkartıldılar, şu an mağdur durumdadırlar, peşin almalarına rağmen halen para istemektedirler, demiştir.
Mahkememizin 15.12.2020 tarihli duruşması sırasında dinlenen mahkememiz dosyası ile birleşen yine mahkememizin … esas … karar sayılı dosyanın davacısı … tanığı … beyanında; … , …, … yetkilileri ve … ile herhangi bir akrabalığım yoktur, bu kooperatife davacı … parasını peşin vererek üye oldu, kaldı ki parası yetmedi 4.000 TL’sini de ben verdim, davacı …’in aylık ödeyeceği herhangi bir para yoktur, demiştir.
Mahkememizin 27.04.2021 tarihli duruşması sırasında dinlenen davacı tanığı … beyanında; Benim babam … davalı kooperatifin üyesidir, 23/06/2018 tarihli davalı kooperatifin genel kurul toplantısına onun adına katıldım, … ve …’i davalı kooperatif üyeliğinden dolayı tanırım, sıkıntıları olduğunu biliyorum, davalı kooperatifin belirtilen tarihteki genel kurul toplantı tarihi ve saati kooperatif üyesi olan babama tebliğ edilmedi, başkalarından duyduğumuz üzere toplantıya babamın adına ben katıldım, babam davalı kooperatifin peşin bedelli üyesidir, davacılarda bildiğim kadarıyla peşin bedelli üye olduklarını söylediler. Resmi ilanda sat 09:00 da toplantının yapılacağı bildirildiğinden 09:00’dan sonra ilgililerin peşin bedelli üyeleri toplantı salonuna almayacağı korkusuyla 08:30-09:00 arası ben toplantı salonundaydım, diğer peşin bedelli üyelerden de tanıdıklarım oradalardı, kapının girişine hazirun listesinin asılacağını düşünüyorduk, çünkü daha önceki toplantılarda benzer şekilde kapının girişine asılmıştı ancak saat 09:00 da hazirun listesinin asılmadığını gördük, toplantı başlamamıştı, hatta bir kısım üyeler resmi görevliye saat 09:00 da hazirun listesinin hazır olmadığına ilişkin tutanak tutmasını istedikler, ancak bunu resmi görevli kabul etmedi, yine kooperatif belgelerinde eksiklik var diye bir takım konuşmalar oldu, zaten kooperatifte gruplaşma olduğundan dolayı sinir harbi yaşandı ancak 3 tane yönetici toplantı salonundaydı, sürekli telefonlarla görüşüyorlardı, zaman zaman bizlerle tartışıyorlardı, saat 09:00 da toplantı başlamadı, saat 10:00 gibi hazirun listesi kapıya asıldı, saat 11:00 gibi de toplantı başladı, bir kısım peşin bedelli üyelerin ihracına karar verildi, bildiğim kadarıyla davacılar da bu kişilerdendir, ben red oyu verdim, ihraç kararı verilen üyeler karara itiraz ettiler, itirazlar tutanağa geçirildi, toplantı sırasında da bir kısım tartışma yaşandı, ancak şiddete dönüşmedi, davalı taraf genel kurulu yönetimi elden kaybetmemek maksadıyla yaklaşık 2 saat geç başladı, en azından ben bu şekilde düşünüyorum, diğer taraftan yönetimi elde ederek kooperatiften en az zararla ne şekilde kurtulacaklarını kararlaştırabileceklerini düşündüklerinden kendi aralarında konuşan doğal bir grup oluştu, ancak seçim sonucu yine eski yönetim tekrardan göreve geldi, ben daha önceden sadece 2017’de bir toplantıya katılmıştım, böyle bir gecikme o toplantıda yaşanmadı, daha sonra 2019 ve 2020’deki toplantılara da katıldım, bunlarda da geç başlama gibi bir durum oluşmadı bildiklerim bundan ibarettir, demiştir.
Mahkememizin 27.04.2021 tarihli duruşması sırasında dinlenen davacı tanığı … beyanında; Davacı …’nu tanırım davalı kooperatifin üyesidir, davacı … benim eşim olur, oda davalı kooperatifin üyesidir, kooperatif toplantılarına bezen eşim bazen ben katılırım, 23/06/2018 tarihli genel kurul toplantısında eşimle birlikte bende vardım, genel kurul toplantı tarihi eşime adresimiz bilinmesine rağmen tebliğ edilmedi, başka adrese tebliğ gönderilmiş, biz genel kurul toplantısı tarihini diğer kooperatif üyesi olan görüştüğümüz kişilerden öğrendik, kooperatif toplantı günü saat 09:00’da yapılacağı bildirilmesine rağmen saat 11:00’a kadar toplantı başlamadı bekledik, toplantı saatinde B tipi üyeler çoğunlukta olduğunu diğer taraf yani mevcut olan yönetim gördü, toplantıyı başlatmadılar, herkes telefonlarına sarıldı, yaklaşık 2 saat kadar toplantıya katılmayan diğer tarafın üyelerinin katılımı beklenildi ve çoğunluğu sağladık, daha sonra toplantı saat 11:00 gibi yapılmaya başlandı, toplantı sırasında normal şeyler konuşuldu, ihraç kararları konuşuldu ve eşimin de bulunduğu birkaç kişinin ihracına karar verildi, bu kararlara biz itiraz ettik, diğer ihraç kararı verilenlerde itiraz etti, bu itirazlarımız tutanaklara geçirildi, benim eşim B tipi kooperatif üyesidir, bu kooperatife üye olmak için 2007 yılında … bulunan dairemizi satarak davalı kooperatife üye olduk, ancak şuan yeniden aidat ödememiz istenmektedir, o evler bizim paramızla yapıldı, bedelini peşin verdik, satmış olduğumuz dairenin parasını davalı kooperatife ödedik, demiştir.
Mahkememiz dosyasının konusunda uzman Yeminli Mali Müşavir bilirkişisi … tevdii edilerek davalı kooperatifin defterlerinde inceleme yapılarak bilirkişi rapor düzenlenmesinin istenildiği, Yeminli Mali Müşavir … tarafından düzenlenen 28.05.2022 tarihli bilirkişi raporunda; Davaların ortak özelliğinin davalı Kooperatifin 23.06.2018 tarihli 2017 yılına ilişkin olağan genel kurul toplantısında alınan ortaklıktan çıkarma kararlarına ilişkin davalar olduğunu, davacıların B-Tipi üye olan kişiler olup, davalı tarafın … olduğunu, toplantı evraklarına ve bakanlık temsilci raporuna göre toplantıya ilişkin tebliğ ve usul şartlarında bir sorun olmadığının, davacıların toplantının tebliği ile ilgili de bir şikayet iletmediğinin, toplantının gününde ve makul süresinde (toplantı saatinden biraz daha gecikmeli de olsa) yapıldığının, davacıların hukuka ve mevzuata aykırı olarak iddia ettiği hususlardan birisinin de; Çıkarılan üyelerden bazılarının birden fazla hissesi olduğu ve buna göre de oylama yapılırken “bir oy” kullandırıldığı ve eksik/hatalı oylama yapıldığı yönündeki iddialar olduğunu, buna ilişkin incelemeler sonucunda; Kooperatifler Kanunu m. 48 uyarınca her ortağın yalnız bir oya sahip olduğunun, oy hakkında mutlak eşitliğin geçerli olduğunu, ortağın sahip olduğu hisse sayısının oy hakkında önem taşımadığının, bir ortağın kaç hisseye sahip olursa olsun, yalnızca bir oya sahip olduğunu, kooperatifi diğer ortaklıklardan ayıran en büyük farklardan birinin bu olduğunu, kaç hisseye sahip olursa olsun, her ortağın bir oya sahip olduğunu, dolayısıyla incelemeleri sonucu bu tür iddiaların geçerli olmadığının, toplantıda yapılan uygulamanın kanuna ve mevzuata uygun olduğunun, davacı üyelerin en önemli talebinin ise, 23.06.2018 tarihli 2017 yılı Genel Kurulunun 6.maddesinde geçen ortaklıktan çıkarılma kararının iptaline yönelik olduğunun, sözkonusu kararın genel kuruldan sonra uygulamaya geçirildiğinin ve noter aracılığı ile ortaklara bildirildiğinin, buna ilişkin incelemeleri neticesinde; Konya .Asliye Ticaret Mahkemesi … E. ve … K. Sayılı Kararında bu şekilde davacılar gibi kooperatife ortak (üye) olanların (içlerinde davacı … de vardır) hukuken artık B-Tipi üye sayılması gerektiği sonucuna varıldının ve bu mahkeme kararının ise; Yargıtay .Hukuk Dairesi’nin … E. ve … K. Sayılı kararı ile onandığının, sözkonusu bu Yargıtay ilamı için “karar düzeltme” istenmişse de, sözkonusu karar düzeltme de 31.05.2018 tarihinde (… E.- … K.) reddedildiğinin, dolayısıyla bu yargı kararlarına bakıldığında davacıların da B-Tipi üye olduklarına ilişkin bir tereddütün bulunmadığının, sonuçta Yargıtay’ın bu kararları herkesi bağlayıcı nitelikte olduğunun, buna benzer bir sonuç ise yine Yargıtay .Hukuk Dairesi’nin … E. ve … K. Sayılı kararı ile verildiğini, buna göre sözkonusu bu yargı kararları ve yargı ilamları huzurdaki davada yer alan 23.06.2018 tarihli genel kurulda alınan 6.madde ortaklıktan çıkarılma maddesine de doğrudan etki ettiğinin, zira, sözkonusu maddenin yani davacıların çıkarılma gerekçesine bakıldığında “yıllardır aidat borçlarını ödemedikleri” gerekçesine dayandığının, davacılar da yukarıdaki yargı kararlarında olduğu gibi peşin ödemeli üye olduklarını ve diğer üyeler gibi aidat ödeme yükümlülüklerinin olmadığını ve buna göre borçlarının da olmadığını beyan ettiklerini, ekte bir sureti verilen …’ e gönderilen noter temerrüt ihtarnamesine göre, davalı kooperatifin davacılardan aidat ödemesi talep ettiğini, diğer davacı üyelere gönderilen ihtarnamelerin de bu şekilde olduğunun, davalı kooperatifin davacıları aidat yönünden borçlandırdığının, davacıların B-Tipi üye oldukları dikkate alındığında diğer normal üyeler gibi aidat ödemesi yapmayacakları ve bu ödemelerini yapmadıkları ve borçlandıkları için de üyelikten çıkarılamayacakları yönünde kanaatinin oluştuğunu, buna göre davalı kooperatifin davacılara ilişkin tüm borçlandırmaları ayrı ayrı ibraz etmesi, borç türlerini detaylı olarak sunması ve bu borçların içinde aidat borçlarına ilişkin borçların çıkarılarak ve varsa ecrimisil, kat farkı, elektrik, su, doğalgaz, sayaç ve katılım payları gibi borçları üye ve daire bazında listeleyerek sunmasının gerektiğini, davacıların beyanlarında kooperatife borçları olmadığının beyan bildirildiğini, sözkonusu borçlandırmaların aidat borçlandırmasından kaynaklı borçlandırmaların ise eğer, 23.06.2018 tarihli genel kurulun 6.maddesinde borçlarını ödemedikleri gerekçesi ile üyelikten çıkarılmalarının; kanundaki eşitlik prensibine, hukuka, üyelerin geçmişte yaptığı sözleşmelere, kooperatifin geçmiş genel kurullarına uygun olmadığı yönünde kanaatinin oluştuğunun, davalı kooperatifin mahkemeye ve dolayısıyla davacı taraflara 23.06.2018 tarihli genel kurulun 6.maddesinde “üyelikten çıkarmaya” gerekçe olarak gösterdiği borçların hangi borçlardan kaynaklandığını, borçların tek tek niteliğini ve kaynağını da belirterek ibraz etmesi, borçların üye bazında ve daire bazında ibraz edilmesi ve mahkemenin de bu doğrultuda sonuca gitmesinde fayda olacağının, ibraz edilen borçlandırmaların niteliğine göre de 23.06.2018 tarihli genel kurulun 6.maddesindeki ortaklıktan çıkarılma maddesinin iptaline yönelik değerlendirmelerin yapılabileceğinin, sözkonusu davaların uzun yıllardır süren sıralı ve çok dosyalı davalar olduğundan, iş bu davayı etkileyebilecek başka bir yargılama, Yargıtay kararı veya ceza davası olup olmadığı ve bu tür yargılamalar var ise nihai sonucu tarafından bilinmediğinden dosyadaki mevcut dosya içerikleri, bilgi ve delillere göre iş bu kanaatine varıldığının bildirildiği görülmüştür.
Dava; davalı kooperatifin 23.06.2018 tarihli toplantısında 2017 yılına ilişkin olağan genel kurulunda alınan genel kurul kararlarının iptali ile davalı kooperatifin 23.06.2018 tarihli toplantısında 2017 yılına ilişkin olağan genel kurulunda alınan genel kurul kararlarının davalı kooperatifin B tipi üyesi olan üyeleri yönünden yoklukla malul(mutlak butlanla batıl) olduğunun tespiti, birleşen dosyalar yönünden davalı kooperatifin 23.06.2018 tarihli toplantısında 2017 yılına ilişkin olağan genel kurulunda 6 nolu kararla alınan üyelikten ihraç kararının iptali istemine ilişkindir.
Tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirildiğinde; Davacılar … ve …’in, ana davada davalı kooperatifin 23.06.2018 tarihli toplantısında 2017 yılına ilişkin olağan genel kurulunda alınan genel kurul kararının iptali ile davalı kooperatifin 23.06.2018 tarihli toplantısında 2017 yılına ilişkin olağan genel kurulunda alınan genel kurul kararlarının davalı kooperatifin B tipi üyesi olan üyeleri yönünden yoklukla malul(mutlak butlanla batıl) olduğunun tespitine karar verilmesini talep ve dava ettiği, davalının ana davada davanın reddine karar verilmesini talep ettiği, mahkememiz dosyası ile birleşen dava dosyalarında davacıların; Birleşen dosya davalı kooperatif üyeliğinden ihraçlarına ilişkin davalı …… Konut Yapı Kooperatifi’nin 23/06/2018 tarihli toplantısında 2017 yılına ilişkin olağan genel kurulunda alınan 6 nolu genel kurul kararının iptaline karar verilmesini talep ettikleri, mahkememiz dosyası ile birleşen dava dosyalarında davalının davanın reddine karar verilmesini talep ettikleri görülmüştür.
Ana dava yönünden yapılan değerlendirmede;
1163 Sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 45.maddesinde;”Genel kurul olağan ve gerektiğinde olağanüstü olarak toplanır. Olağan toplantının her hesap devresi sonundan itibaren 6 ay içinde ve en az yılda bir defa yapılması zorunludur. (Ek cümle: 18/6/2017-7033/9 md.) Ancak, usul ve esasları ilgili Bakanlıkça yapılacak düzenlemede gösterilmek üzere; kooperatif üst kuruluşuna ortak olunması ve genel kurul toplantısının gündemine konuyla ilgili madde konulması şartıyla, olağan genel kurul toplantıları en fazla üç hesap dönemini kapsayacak şekilde ve birleştirilerek yapılabilir. Genel kurul, anasözleşmede gösterilen şekil ve surette toplantıya çağrılır. Toplantı nisabı anasözleşmede gösterilir. Ancak yapı kooperatiflerinin genel kurul toplantılarında ortakların en az 1/4’ünün şahsen veya temsilen hazır bulunmaları şarttır. Genel kurul toplantı tarihi, yeri ve gündemi toplantıdan en az 15 gün önce ilgili bakanlığa ve mülki idare amirliğine yazılı olarak bildirilir. Genel kurulun sevk ve idaresi, ortaklar veya üst kuruluş temsilcileri arasında seçilen başkan ve üyeler tarafından sağlanır.” şeklinde, KK’nun 46.maddesinde; “Toplantı çağrısına ve ilana gündem yazılır. Anasözleşmenin değiştirilmesi bahis konusu ise, yapılacak ilanda değiştirilecek maddelerin numaralarının yazılması ile yetinilir. Dörtten az olmamak üzere ortakların en az 1/10’u tarafından genel kurul toplantısından en az 20 gün önce yazılı olarak bildirilecek hususların gündeme konulması zorunludur. Gümdemde olmayan hususlar gürüşülemez. Ancak, kooperatife kayıtlı ortakların en az 1/10’unun gündem maddelerinin görüşülmesine geçilmeden önce yazılı teklifte bulunmaları halinde, hesap tetkik komisyonunun seçilmesi, bilanço incelemesinin ve ibranın geriye bırakılması, çıkan veya çıkarılan ortaklar hakkında karar alınması, genel kurulun yeni bir toplantıya çağrılması ve kanun, anasözleşme ve iyiniyet esasları ile genel kurul kararlarına aykırı olduğu ileri sürülen yönetim kurulu kararlarının iptali, yönetim kurulu üyeleri ile denetçilerin azli ve yerlerine yenilerinin seçilmesi ile ilgili hususlar, genel kurula katılanların yarıdan bir fazlasının kabulü ile gündeme alınır.” şeklinde, KK’nun 51.maddesinde; “Kanun veya anasözleşmede aykırı hüküm bulunmadıkça Genel Kurul kararlarında ve seçimlerde oyların yarıdan bir fazlasına itibar olunur. Kooperatifin dağılması veya diğer bir kooperatifle birleşmesi ve anasözleşmenin değiştirilmesi kararlarında fiilen kullanılan oyların 2/3 ü çoğunluğu gereklidir. Anasözleşme, bu kararların alınması için oy çoğunluğu hakkında daha ağır hükümler koyabilir.” şeklinde, yine KK’nun 53.maddesinde; “Aşağıda yazılı kimseler kanuna, anasözleşme hükümlerine ve iyi niyet esaslarına aykırı olduğu iddiası ile Genel Kurul kararları aleyhine, toplantıyı kovalıyan günden başlamak üzere bir ay içinde, kooperatif merkezinin bulunduğu yerdeki mahkemeye başvurabilirler.1. Toplantıda hazır bulunup da kararlara aykırı kalarak keyfiyeti tutanağa geçirten veya oyunu kullanmasına haksız olarak müsaade edilmiyen yahut toplantıya çağrının usulü dairesinde yapılmadığını veyahut gündemin gereği gibi ilan veya tebliğ edilmediğini yahut da Genel Kurul toplantısına katılmaya yetkili olmıyan kimselerin karara katılmış bulunduklarını iddia eden pay sahipleri;2. Yönetim Kurulu; 3. Kararların yerine getirilmesi Yönetim Kurulu üyeleri ile denetçilerin şahsi sorumluluklarını mucip olduğu takdirde bunların her biri; Bozma davasının açıldığı ve duruşmanın yapılacağı gün, Yönetim Kurulu tarafından usulen ilan olunur. Birinci fıkrada yazılı bir aylık hak düşüren sürenin sona ermesinden önce duruşmaya başlanılamaz. Birden fazla bozma davası açıldığı takdirde, davalar birleştirilerek görülür. Mahkeme, kooperatifin isteği üzerine muhtemel zararlarına karşı davacıların teminat göstermesine karar verebilir. Teminatın mahiyet ve miktarını belirtmek mahkemeye aittir. Bir kararın bozulması bütün ortaklar için hüküm ifade eder.” şeklinde düzenleme yapıldığı,
Yargıtay .Hukuk Dairesi’nin 06/05/2014 tarih ve … Es. … Kar. Sayılı ilamında;”… 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 53. maddesi uyarınca, genel kurulda alınan kararların, oyunu kullanmasına haksız yere izin verilmemesi, çağrılmama, çağrının usulsüzlüğü, gündemin gereği gibi ilan veya tebliğ edilmemesi veya toplantıya ve karara yetkili olmayan kimselerin iştirak etmesi iddiaları dışında, yasa, anasözleşme ve afaki iyiniyet kurallarına aykırılık halleri ileri sürülerek iptalleri isteminde bulunabilmek için, toplantıya katılan üyenin red oyu vermesi ve karara muhalif kalarak keyfiyeti zapta geçirmesi ve davanın bu iddiaların tümü bakımından toplantıyı izleyen bir ayın içinde açılması gerekmektedir. Aynı madde hükmü uyarınca, genel kurulda alınan kararların, yasaya, anasözleşmeye ve iyi niyet kurallarına aykırı olduğu iddiasıyla, toplantıda bulunan ortaklar red oyu kullanıp, alınan kararlara muhalif kalarak, keyfiyeti tutanağa geçirdikten sonra kararın iptali için toplantıyı kovalıyan günden başlamak üzere bir ay içinde dava açabilir. …Dairemizin yerleşik uygulamasına göre, 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 45/2. ve anasözleşmenin 28. maddesi emredici nitelikte ise de, aynı Yasanın 53. maddesinde çağrıda usulsüzlük halinin genel kurula bu nedenle katılamayan ortaklara bu toplantıda alınan kararların iptali davası açma hakkı verildiğine göre, kanun koyucunun çağrıda usulsüzlük halinde bunun müeyyidesini yokluk olarak kabul etmediği anlaşılmaktadır… Çağrının usulsüzlüğünü iddia eden taraf, genel kurul toplantısında alınan kararların yasaya, anasözleşmeye veya iyiniyet kurallarına aykırılık iddialarından birine ya da hepsine dayanması ve iddiasını ispat etmesi zorunludur. Çağrıdaki usulsüzlük, alınan kararların salt bu nedenle iptali ya da yokluğu sonucunu doğurmamaktadır. …. 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 45/2. maddesi, “Genel kurul sözleşmede gösterilen şekil ve surette toplantıya çağrılır. Toplantı nisabı sözleşmede gösterilir. Ancak yapı kooperatiflerinin genel kurul toplantısında ortakların en az 1/4′ ünün şahsen veya temsilen hazır bulunmaları şarttır.” hükmünü; aynı Kanun’un 51/1. maddesi ise “Kanun veya anasözleşmede aykırı hüküm bulunmadıkça, genel kurul kararlarında ve seçimlerde oyların yarıdan bir fazlasına itibar olunur” hükmünü; anasözleşmenin 33. maddesinin 1. fıkrası, “Genel kurulun toplanabilmesi ve gündemdeki konuları görüşebilmesi için, kooperatife kayıtlı ortakların en az 1/4’ünün şahsen veya temsilen toplantıda hazır bulunması şarttır. İlk ve müteakip toplantılarda aynı nisap aranır” hükmünü; 2. fıkrada ise “Genel kurulda kararlar, ortakların en az 1/4’nün hazır olması şartıyla oylama sırasındaki mevcudun yarıdan fazlasının oyu ile alınır” hükmünü içermektedir. Anılan hükümler emredici nitelikte olup, bu hükümlere aykırılık teşkil eden genel kurul kararları, yok hükmünde olup, bu kararlar baştan beri hüküm ifade etmezler ve bunların yok hükmünde olduğunun tespiti için açılacak davalarda genel kurulda muhalefette bulunmuş olma şartı aranmayacağı gibi, bir aylık hak düşürücü süre içinde açılmış olmaları da dinlenmeleri yönünden zorunlu değildir. Toplantıya katılan bir üyenin çağrı usulsüzlüğüne dayanmasının TMK’nın 2. maddesindeki iyiniyet kurallarına aykırı olduğunun ve salt bu çağrı usulsüzlüğüne dayanan böyle bir davacının süresinde açması gereken iptal davasının toplantı ve karar nisabı bulunmak kaydıyla reddi gerektiği de gözetilmelidir..” şeklinde kabul edildiği,
Yargıtay . HD.nin 11/09/2015 tarih ve … Es. … Kar. sayılı ilamında; “1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 23. maddesi uyarınca ortaklar, hak ve yükümlülüklerde eşit konumdadır. Yönetim kurulu bu ilkenin dışına çıkmak istediği takdirde, bu hususu, genel kurul gündemine alarak, genel kurulun tartışmasına açıkça sunması gerekmekte veya genel kurulun yapılan uygulamayı açıkça ya da zımnen benimsemesi icap etmektedir. Bu nedenle, sabit ve peşin bedel ödemek suretiyle ortaklığa alınmadaki bu usule uyulmamışsa, böyle bir ortağın (devam eden inşaatların finansmanına katılımı için) üyelik aidat yükümlülüğü devam eder. Açıklanan usule uyulmuşsa, ortaklığa alınmadaki bu farklılık, ortaklığa alındıktan sonra üyelik aidatı istenmesini mümkün kılmaz ise de, Kooperatif’in amacına ulaşıncaya kadar yapılan genel yönetim ve alt yapı giderlerinden ortağın sorumluluğu devam eder. Genel kurulca açık yetki verilmedikçe ya da benimsenmedikçe, 1163 sayılı Kanun’un 23. maddesine aykırı şekilde yönetim kurulunun diğer ortaklardan farklı statüde ortaklığa kabul kararı vermesine veya akçalı konularda bir ortağı farklı statüde konumlandırmasına geçerli hukuki sonuç bağlanamaz.” şeklinde kabul edildiği anlaşılmıştır.
Mahkememiz dosyasının konusunda uzman Yeminli Mali Müşavir bilirkişisi … tevdii edilerek davalı kooperatifin defterlerinde inceleme yapılarak bilirkişi rapor düzenlenmesinin istenildiği, Yeminli Mali Müşavir … tarafından düzenlenen 28.05.2022 tarihli bilirkişi raporunda; Davaların ortak özelliğinin davalı Kooperatifin 23.06.2018 tarihli 2017 yılına ilişkin olağan genel kurul toplantısında alınan ortaklıktan çıkarma kararlarına ilişkin davalar olduğunu, davacıların B-Tipi üye olan kişiler olup, davalı tarafın … olduğunu, toplantı evraklarına ve bakanlık temsilci raporuna göre toplantıya ilişkin tebliğ ve usul şartlarında bir sorun olmadığının, davacıların toplantının tebliği ile ilgili de bir şikayet iletmediğinin, toplantının gününde ve makul süresinde (toplantı saatinden biraz daha gecikmeli de olsa) yapıldığının, davacıların hukuka ve mevzuata aykırı olarak iddia ettiği hususlardan birisinin de; Çıkarılan üyelerden bazılarının birden fazla hissesi olduğu ve buna göre de oylama yapılırken “bir oy” kullandırıldığı ve eksik/hatalı oylama yapıldığı yönündeki iddialar olduğunu, buna ilişkin incelemeler sonucunda; Kooperatifler Kanunu m. 48 uyarınca her ortağın yalnız bir oya sahip olduğunun, oy hakkında mutlak eşitliğin geçerli olduğunu, ortağın sahip olduğu hisse sayısının oy hakkında önem taşımadığının, bir ortağın kaç hisseye sahip olursa olsun, yalnızca bir oya sahip olduğunu, kooperatifi diğer ortaklıklardan ayıran en büyük farklardan birinin bu olduğunu, kaç hisseye sahip olursa olsun, her ortağın bir oya sahip olduğunu, dolayısıyla incelemeleri sonucu bu tür iddiaların geçerli olmadığının, toplantıda yapılan uygulamanın kanuna ve mevzuata uygun olduğunun, davacı üyelerin en önemli talebinin ise, 23.06.2018 tarihli 2017 yılı Genel Kurulunun 6.maddesinde geçen ortaklıktan çıkarılma kararının iptaline yönelik olduğunun, sözkonusu kararın genel kuruldan sonra uygulamaya geçirildiğinin ve noter aracılığı ile ortaklara bildirildiğinin, buna ilişkin incelemeleri neticesinde; Konya .Asliye Ticaret Mahkemesi … E. ve … K. Sayılı Kararında bu şekilde davacılar gibi kooperatife ortak (üye) olanların (içlerinde davacı … de vardır) hukuken artık B-Tipi üye sayılması gerektiği sonucuna varıldının ve bu mahkeme kararının ise; Yargıtay .Hukuk Dairesi’nin … E. ve … K. Sayılı kararı ile onandığının, sözkonusu bu Yargıtay ilamı için “karar düzeltme” istenmişse de, sözkonusu karar düzeltme de 31.05.2018 tarihinde (… E.- … K.) reddedildiğinin, dolayısıyla bu yargı kararlarına bakıldığında davacıların da B-Tipi üye olduklarına ilişkin bir tereddütün bulunmadığının, sonuçta Yargıtay’ın bu kararları herkesi bağlayıcı nitelikte olduğunun, buna benzer bir sonuç ise yine Yargıtay .Hukuk Dairesi’nin … E. ve … K. Sayılı kararı ile verildiğini, buna göre sözkonusu bu yargı kararları ve yargı ilamları huzurdaki davada yer alan 23.06.2018 tarihli genel kurulda alınan 6.madde ortaklıktan çıkarılma maddesine de doğrudan etki ettiğinin, zira, sözkonusu maddenin yani davacıların çıkarılma gerekçesine bakıldığında “yıllardır aidat borçlarını ödemedikleri” gerekçesine dayandığının, davacılar da yukarıdaki yargı kararlarında olduğu gibi peşin ödemeli üye olduklarını ve diğer üyeler gibi aidat ödeme yükümlülüklerinin olmadığını ve buna göre borçlarının da olmadığını beyan ettiklerini, ekte bir sureti verilen …’ e gönderilen noter temerrüt ihtarnamesine göre, davalı kooperatifin davacılardan aidat ödemesi talep ettiğini, diğer davacı üyelere gönderilen ihtarnamelerin de bu şekilde olduğunun, davalı kooperatifin davacıları aidat yönünden borçlandırdığının, davacıların B-Tipi üye oldukları dikkate alındığında diğer normal üyeler gibi aidat ödemesi yapmayacakları ve bu ödemelerini yapmadıkları ve borçlandıkları için de üyelikten çıkarılamayacakları yönünde kanaatinin oluştuğunu, buna göre davalı kooperatifin davacılara ilişkin tüm borçlandırmaları ayrı ayrı ibraz etmesi, borç türlerini detaylı olarak sunması ve bu borçların içinde aidat borçlarına ilişkin borçların çıkarılarak ve varsa ecrimisil, kat farkı, elektrik, su, doğalgaz, sayaç ve katılım payları gibi borçları üye ve daire bazında listeleyerek sunmasının gerektiğini, davacıların beyanlarında kooperatife borçları olmadığının beyan bildirildiğini, sözkonusu borçlandırmaların aidat borçlandırmasından kaynaklı borçlandırmaların ise eğer, 23.06.2018 tarihli genel kurulun 6.maddesinde borçlarını ödemedikleri gerekçesi ile üyelikten çıkarılmalarının; kanundaki eşitlik prensibine, hukuka, üyelerin geçmişte yaptığı sözleşmelere, kooperatifin geçmiş genel kurullarına uygun olmadığı yönünde kanaatinin oluştuğunun, davalı kooperatifin mahkemeye ve dolayısıyla davacı taraflara 23.06.2018 tarihli genel kurulun 6.maddesinde “üyelikten çıkarmaya” gerekçe olarak gösterdiği borçların hangi borçlardan kaynaklandığını, borçların tek tek niteliğini ve kaynağını da belirterek ibraz etmesi, borçların üye bazında ve daire bazında ibraz edilmesi ve mahkemenin de bu doğrultuda sonuca gitmesinde fayda olacağının, ibraz edilen borçlandırmaların niteliğine göre de 23.06.2018 tarihli genel kurulun 6.maddesindeki ortaklıktan çıkarılma maddesinin iptaline yönelik değerlendirmelerin yapılabileceğinin, sözkonusu davaların uzun yıllardır süren sıralı ve çok dosyalı davalar olduğundan, iş bu davayı etkileyebilecek başka bir yargılama, Yargıtay kararı veya ceza davası olup olmadığı ve bu tür yargılamalar var ise nihai sonucu tarafından bilinmediğinden dosyadaki mevcut dosya içerikleri, bilgi ve delillere göre iş bu kanaatine varıldığının bildirildiği, mahkememizce bilirkişi raporlarının ayrıntılı ve denetime açık olması nedeniyle hükme esas alınmıştır.
Konya . Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E. sayılı dosyasından bir kısım üye tarafından 30/06/2000 tarihli genel kurul kararının iptaline ilişkin dava açıldığı, mahkemece verilen kararın istinaf aşamasında olduğu, yine bir kısım üyelerin açtığı 30/06/2000 tarihli genel kurul kararının iptaline ilişkin Konya . Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E. … K. sayılı davasında, kazanılmış hakları etkilemeye yönelik davanın reddine dair hüküm kurulup, bu kararın Yargıtay denetiminden geçerek kesinleşmesi, Konya . Asliye Ticaret Mahkemesi’nde açılan … E. sayılı davasının beklenmesine karar verilmesi halinde, … E. sayılı davanın ret ile sonuçlanması ve bu kez başka bir üye ya da üyeler tarafından aynı konuda yeni bir dava açılması halinde de yeni açılacak davaların da sonucunun beklenmesinin gerekeceği, bunun da yıllarca bu davaların sonucunun beklenmesi sonucunu doğuracağı bu nedenle mahkememizce Konya . Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E. sayılı davasının sonucunun beklenilmesi gerekmediği kanaatine varılmıştır.
Davalı kooperatifin 30/06/2000 tarihli genel kurulunda kooperatif inşaatının yapım ve yürütülmesi işinin … Müh. İnş. Ltd. Şti’ye verildiği, kooperatifin borcunu ödeyememesi halinde inşaat yapım işi karşılığında bu şirkete kooperatif üyeliği verileceği, bu üyelikler şirket tarafından 3. Kişilere devredilirse şirketten üyelik devralanların B tipi üye olarak kooperatife kaydedilecekleri, B tip üyelerin kat farkı, elektrik, su ve doğalgaz sayaç ve katılım payları dışında bir ödemede bulunmayacaklarının kararlaştırıldığı, 28/06/2002 tarihli olağan genel kurulunda daha önceki genel kurulda belirtilen B tipi üyeliklerin davacı şirkete verilmesinin uygun olduğunun kararlaştırıldığı, bu davacıların üyeliklerinin dava dışı ve 30/06/2000 tarihli genel kurulda adı geçen … Müh. İnş. Emlak Dış Tic. Ltd. Şti’nden devraldıkları, davalı kooperatifin B tipi üyesi oldukları, daha sonra genel kurul kararıyla peşin bedelli üye olan davacıların kazanılmış hakkını ihlal eder şekilde karar alınamayacağı, böyle bir karar alınmış olsa dahi davacılar yönünden yok hükmünde olduğu, (Yargıtay . Hukuk Dairesi’nin 29/06/2015 tarih ve … Es. … Kar. Sayılı ilamı benzer doğrultudadır.), (Davalı kooperatif genel kurul kararına ilişkin açılan benzer davada Konya . Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 30/10/2019 tarih ve … Es. … Kar. Sayılı ilamı ile verilen kararın istinafı üzerine Konya Bölge Adliye Mahkemesi’nin 27/02/2020 tarih ve … Es…. Kar. Sayılı ilamı ile verilen karar Yargıtay .Hukuk Dairesi’nin 01/06/2021 tarih ve … Es…. Kar. Sayılı ilamı ile onanmış olup benzer mahiyettedir.) bu nedenle 23.06.2018 tarihli toplantısında 2017 yılına ilişkin olağan genel kurulunda alınan 6 nolu genel kurul kararının davalı kooperatifin B tipi üyesi olan üyeleri yönünden yoklukla malül (mutlak butlanla batıl) olduğu, genel kurulda alınan diğer kararların yeterli nisapla oy çokluğu ile alındığı, butlan sebeplerinin olmadığı, kooperatif genel kurul toplantısının kooperatifin ilgili organları tarafından kararlaştırılıp yapılacağı, mahkemece genel kurul toplantısının yenilenmesine karar verilemeyeceği kanaatine varılmıştır.
Birleşen diğer dosyalar yönünden yapılan değerlendirmede;
1163 sayılı Kooperatifler Kanunu 16.maddesinde; “Kooperatif ortaklığından çıkarılmayı gerektiren sebepler anasözleşmede açıkça gösterilir. Ortaklar anasözleşmede açıkça gösterilmeyen sebeplerle ortaklıktan çıkarılamazlar. Ortaklıktan çıkarılmaya yönetim kurulunun teklifi ile genel kurulca karar verilir. Anasözleşme, çıkarılanın genel kurula başvurma hakkı saklı kalmak üzere, bu hususta yönetim kurulunu da yetkili kılabilir. Çıkarılma kararı gerekçeli olarak tutanağa geçirileceği gibi, ortaklar defterine de yazılır. Kararın onaylı örneği, çıkarılan ortağa tebliğ edilmek üzere, on gün içinde notere tevdi edilir. Bu ortak tebliğ tarihinden itibaren üç ay içinde itiraz davası açabilir. Tebliğ edilen karar, yönetim kurulunca verilmiş ise ortak, üç aylık süre içinde genel kurula da itiraz edebilir. Bu itiraz, ilk toplanacak genel kurula sunulmak üzere, yönetim kuruluna noter aracılığı ile tebliğ ettirilecek bir yazı ile yapılır. Genel kurula itiraz edildiği takdirde, yönetim kurulunun çıkarma kararı aleyhine itiraz davası açılamaz. İtiraz üzerine genel kurulca verilecek karara karşı itiraz davası hakkı saklıdır. Üç aylık süre içinde, genel kurula veya mahkemeye başvurmak suretiyle itiraz edilmiyen çıkarılma kararları”Kooperatif ortaklığından çıkarılmayı gerektiren sebepler anasözleşmede açıkça gösterilir. Ortaklar anasözleşmede açıkça gösterilmeyen sebeplerle ortaklıktan çıkarılamazlar. Ortaklıktan çıkarılmaya yönetim kurulunun teklifi ile genel kurulca karar verilir. Anasözleşme, çıkarılanın genel kurula başvurma hakkı saklı kalmak üzere, bu hususta yönetim kurulunu da yetkili kılabilir. Çıkarılma kararı gerekçeli olarak tutanağa geçirileceği gibi, ortaklar defterine de yazılır. Kararın onaylı örneği, çıkarılan ortağa tebliğ edilmek üzere, on gün içinde notere tevdi edilir. Bu ortak tebliğ tarihinden itibaren üç ay içinde itiraz davası açabilir. Tebliğ edilen karar, yönetim kurulunca verilmiş ise ortak, üç aylık süre içinde genel kurula da itiraz edebilir. Bu itiraz, ilk toplanacak genel kurula sunulmak üzere, yönetim kuruluna noter aracılığı ile tebliğ ettirilecek bir yazı ile yapılır. Genel kurula itiraz edildiği takdirde, yönetim kurulunun çıkarma kararı aleyhine itiraz davası açılamaz. İtiraz üzerine genel kurulca verilecek karara karşı itiraz davası hakkı saklıdır. Üç aylık süre içinde, genel kurula veya mahkemeye başvurmak suretiyle itiraz edilmiyen çıkarılma kararları kesinleşir. Haklarındaki çıkarma kararı kesinleşmeyen ortakların yerine yeni ortak alınamaz. Bu kişilerin ortaklık hak ve yükümlülükleri, çıkarılma kararı kesinleşinceye kadar devam eder.” şeklinde, Kooperatifler Kanunu 27.maddesinde; “Ortakların yüklendikleri paylar için ödiyebilecekleri para tutarını anasözleşme belirtir. Kooperatif, sermaye yüklemlerinde borçlu veya sair ödemelerle yükümlü bulunan ortaklarından elden yazılı olarak veya taahhütlü mektupla, bu husus mümkün olmazsa ilanla ve münasip bir süre belirterek yükümlerini yerine getirmelerini ister. İlk isteğe uymıyan ve ikinci istemeden sonra da bir ay içinde yükümlerini yerine getirmiyenlerin ortaklığı kendiliğinden düşer. Ortaklığın düşmesi alakalının, anasözleşme veya diğer suretlerle doğmuş borçlarının yok olmasını gerektirmez.” şeklinde düzenlemelerin yapıldığı,
Yargıtay . Hukuk Dairesinin 14/03/2016 tarih ve … Es. … Kar. Sayılı ilamında; “….1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 27. ve davalı kooperatif anasözleşmesinin 14/2. maddelerinde parasal yükümlülüklerini yerine getirmeyen kooperatif üyelerinin ihracı prosedürü düzenlenmiş olup, bu tür davalarda, mahkemece öncelikle, aidat borcunun ödenmesi için üyeye iki ihtarın gönderilip gönderilmediği ve bu ihtarların usulüne uygun olarak tebliğ edilip edilmediği, ilk ihtarnamenin ödemesi 30 gün geciktirilmiş borcu içerip içermediği, böyle bir borcun ödenmesi için birinci ihtarda 10 gün, ikinci ihtarda 1 aylık sürenin verilip verilmediği, bu süre içerisinde ödememe halinde müeyyidenin ne olduğunun ve ödenmesi istenen borcun miktarının ve neye ilişkin olduğunun açık ve anlaşılır olarak belirtilip belirtilmediği tespit edilmelidir. Tüm bu aşamalarda bir eksiklik bulunmaması halinde ihtarlarda istenen borcun gerçek borç olup olmadığının belirlenmesi gerekmektedir. Davalı kooperatifin anasözleşmesinin 14/2. maddesi parasal yükümlülüklerini 30 gün geciktiren ortakların noter aracılığıyla yapılacak ihtarı takip eden 10 gün içinde bu yükümlülükleri yerine getirmemeleri halinde ikinci kez ihtar edileceği, ikinci ihtarı takip eden bir ay içerisinde yükümlülükleri yerine getirmeyenlerin ihraç edileceği düzenlenmiştir. Somut olayda, 06.12.2012 tarihli birinci ihtarnamede, 30.11.2012 tarihi itibariyle belirlenen borcun ödenmesi istenmiş olup, ihtarname 30.11.2012 tarihinden itibaren işlemeye başlayan anasözleşmenin 14/2. maddesindeki otuz günlük sürenin dolmasından sonra keşide edilmiş olmadığından, bu ihtarname ihraç kararına dayanak alınamaz. Bu durumda mahkemece, ilk ihtarnamenin şekli bakımdan incelenmesinde, ödemesi 30 gün geciktirilmemiş aidat borcunun yer aldığı ihtara dayalı olarak davacının ihracına karar verilemeyeceği gerekçesi ile yetinilerek davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, şekli nedenlerden sonra incelenmesine sıra gelen, ihtarnamelerin gerçek borcu yansıtmadığı yönündeki gerekçeye de dayanılması bu aşamada yerinde olmamış ise de, karar sonucu itibariyle doğru olduğundan, HUMK’nın 438/son maddesi uyarınca gerekçesi kısmen değiştirilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.” şeklinde,
Yargıtay . Hukuk Dairesi’nin 02/06/2022 tarih ve … Es. … Kar. Sayılı ilamında; “…Kooperatif ortağının, parasal yükümlülüklere uymadığı gerekçesi ile ihracı 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 27.maddesinde düzenlenmiştir. Buna göre, borcu olan ortağa ihraç ihtarını da içerir iki ihtar gönderilmesi verilen sürelerde borcun ödenmemesi ve ihtarlarda istenilen borcun muaccel olması gereklidir. ….Somut olayda, 03.03.2015 tarihinde keşide edilen birinci ihtarnamede davacının sözleşmeye göre ödemesi gereken satış bedeli taksitlerini zamanında ödemeyerek sözleşmeye aykırı davrandığından bahisle, Ekim 2014 ayında 400,00 TL, Kasım 2014’te 575,00 TL, Aralık 2014’te 575,00 TL, Ocak 2015’te 575,00 TL, Şubatta 575,00 TL olmak üzere toplam 2.700,00 TL borcun ödenmesi istenmiştir. Yapı kooperatifleri tip anasözleşmesinin 14/2 maddesinde, parasal yükümlülüklerini 30 gün geciktiren ortaklara ihtarname gönderilmesi gerektiği öngörülmüştür. Davalı kooperatifçe davacıya hitaben çıkarılan 03.03.2015 tarihli ilk ihtarnamede 2015 Şubat ayı borcu da dahil edilmiş olup, anılan hükme aykırı olarak, muaccel olmayan aidat borcunun yer aldığı bu ihtarnameye dayanılarak ihraç kararı verilemez. Bu nedenle ilk ihtar usul ve yasaya uygun olmadığından buna dayanılarak alınan ihraç kararı da hukuka aykırıdır. Anılan gerekçe ile davanın kabulü ile ihraç kararının iptaline karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçelerle davanın reddine karar verilmesi doğru olmamış, kararın bozulması uygun görülmüştür.” şeklinde kabul edilmiştir.
Mahkememizin birleşen … Es…. Kar. Sayılı dosyasının davacısı … ile mahkememiz dosyası ile birleşen Konya .Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Es…. Kar. Sayılı dosyasının davacısı … aynı zamanda ana dava dosyasından da dava açmış iseler de her iki davanın sebepleri ile konusunun farklı olması, her iki davanın da kanunda farklı şekilde düzenlenmesi karşısında bu davacıların birleşen davayı açmalarında hukuki yararlarının bulunduğu, davalı kooperatifin derdestlik itirazının yerinde olmadığı kanaatine varılmıştır.
Birleşen Mahkememizin … Es. … Kar. Sayılı dosyasından; davacı …’e davalı kooperatifçe Konya . Noterliği’nin 18/12/2017 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesi ile 1. İhtarnamenin gönderildiği, 21/12/2017 tarihinde davacıya tebliğ edildiği, ihtarnamenin 7. Maddesinde 01/11/2015-30/11/2017 tarihli aidatın ve bir kısım ecrimisil miktarlarının ödenmesinin istenildiği, 10 günlük süre verildiği, Konya . Noterliği’nin 04/06/2018 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesi ile 2. İhtarnamenin gönderildiği, davacıya ihtarnamenin 18/07/2018 tarihinde tebliğ edildiği, 1 aylık süre verildiği,
Birleşen mahkememizin … Es. … Kar.sayılı dosyasından; davacı …’na davalı kooperatifçe Konya. Noterliği’nin 18/12/2017 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesi ile 1. İhtarnamenin gönderildiği, 21/12/2017 tarihinde davacıya tebliğ edildiği, ihtarnamenin 8. Maddesinde 01/11/2016-30/11/2017 tarihli aidatın ve bir kısım ecrimisil miktarlarının ödenmesinin istenildiği, 10 günlük süre verildiği, Konya . Noterliği’nin 04/06/2018 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesi ile 2. İhtarnamenin gönderildiği, davacıya ihtarnamenin 28/06/2018 tarihinde tebliğ edildiği, 1 aylık süre verildiği,
Birleşen Konya .Asliye Ticaret Mahkemesinin … Es. … Kar. Sayılı dosyasından; davacı …’e davalı kooperatifçe Konya . Noterliği’nin 18/12/2017 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesi ile 1. İhtarnamenin gönderildiği, 25/12/2017 tarihinde davacıya tebliğ edildiği, ihtarnamenin 6. Maddesinde 01/11/2015-30/11/2017 tarihli aidatın ve bir kısım ecrimisil miktarlarının ödenmesinin istenildiği, 10 günlük süre verildiği, Konya . Noterliği’nin 04/06/2018 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesi ile 2. İhtarnamenin gönderildiği, davacıya ihtarnamenin 06/06/2018 tarihinde tebliğ edildiği, 1 aylık süre verildiği,
Birleşen Konya .Asliye Ticaret Mahkemesinin … Es. … Kar. sayılı dosyasından; davacı …’e davalı kooperatifçe Konya . Noterliği’nin 30/11/2017 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesi ile 1. İhtarnamenin gönderildiği, 04/12/2017 tarihinde davacıya tebliğ edildiği, ihtarnamenin 3. Maddesinde Mayıs-Kasım 2017 tarihli aidatın ve bir kısım ecrimisil miktarlarının ödenmesinin istenildiği, 10 günlük süre verildiği, Konya . Noterliği’nin 27/02/2018 tarih ve … yevmiye nolu ve 04/06/2018 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesi ile 2. İhtarnamenin gönderildiği, davacıya ihtarnamenin 01/03/2018 ve 06/06/2018 tarihinde tebliğ edildiği, 30 günlük ve 1 aylık süre verildiği,
Tüm davacılar yönünden birinci ihtarnamede 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 27. ve davalı kooperatif anasözleşmesinin 14/2. Maddelerinde düzenlenen 30 günlük gecikmiş aidat şartının yerine getirilmediği gibi, bir kısım tebligatların usulsüz olduğu, yine 1 ve 2. İhtarnamelerin bir biri ile uyumlu olmadığı gibi 2 ihtarnamede belirtilen süreler dolmadan 23/06/2018 tarihli genel kurul kararı ile ihraç kararı verildiği, davalı kooperatif’in 23/06/2018 tarihli toplantısında 2017 yılına ilişkin olağan genel kurulunda alınan 6 nolu genel kurul kararının usulsüz olduğu anlaşılmakla ana davanın kısmen kabulüne, birleşen davaların kabulüne karar vermek gerekmiş olup aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
DAVANIN KISMEN KABUL KISMEN REDDİ İLE;
1- Davalı kooperatifin 23/06/2018 tarihli toplantısında 2017 yılına ilişkin olağan genel kurulunda alınan 6 nolu genel kurul kararının davalı kooperatifin B tipi üyesi olan üyeleri yönünden yoklukla malül (mutlak butlanla batıl) olduğunun TESPİTİNE,
2-Davacıların fazlaya ilişkin taleplerinin REDDİNE,
3- MAHKEMEMİZ DOSYASI İLE BİRLEŞEN MAHKEMEMİZİN 12/03/2019 TARİH VE … ES…. KAR. SAYILI DOSYASINDAN AÇILAN DAVANIN KABULÜ İLE;
4-Davacı …’in davalı kooperatif üyeliğinden ihracına ilişkin davalı …Konut Yapı Kooperatifi’nin 23/06/2018 tarihli toplantısında 2017 yılına ilişkin olağan genel kurulunda alınan 6 nolu genel kurul kararının İPTALİNE,
5- MAHKEMEMİZ DOSYASI İLE BİRLEŞEN MAHKEMEMİZİN 21/05/2019 TARİH VE … ES…. KAR. SAYILI DOSYASINDAN AÇILAN DAVANIN KABULÜ İLE;
6-Davacı …’nun davalı kooperatif üyeliğinden ihracına ilişkin davalı …Konut Yapı Kooperatifi’nin 23/06/2018 tarihli toplantısında 2017 yılına ilişkin olağan genel kurulunda alınan 6 nolu genel kurul kararının İPTALİNE,
7-MAHKEMEMİZ DOSYASI İLE BİRLEŞENKONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’NİN 18/10/2018 TARİH VE … ES…. KAR. SAYILI DOSYASINDAN AÇILAN DAVANIN KABULÜ İLE;
8-Davacı …’in davalı kooperatif üyeliğinden ihracına ilişkin davalı …Konut Yapı Kooperatifi’nin 23/06/2018 tarihli toplantısında 2017 yılına ilişkin olağan genel kurulunda alınan 6 nolu genel kurul kararının İPTALİNE,
9-MAHKEMEMİZ DOSYASI İLE BİRLEŞENKONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’NİN 17/10/2018 TARİH VE … ES…. KAR. SAYILI DOSYASINDAN AÇILAN DAVANIN KABULÜ İLE;
10-Davacı …’ün davalı kooperatif üyeliğinden ihracına ilişkin davalı …Konut Yapı Kooperatifi’nin 23/06/2018 tarihli toplantısında 2017 yılına ilişkin olağan genel kurulunda alınan 6 nolu genel kurul kararının İPTALİNE,
11-Ana davada; Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 80,70 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 35,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 44,80 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad KAYDINA,
12-Mahkememiz dosyası ile birleşen mahkememizin 12.03.2019 tarih ve … Es.-… Kar. sayılı dosyasından; Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 80,70 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 35,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 44,80 TL harcın mahkememiz dosyası ile birleşen mahkememizin 12.03.2019 tarih ve … Es.-… Kar. sayılı dosyası davalısından alınarak hazineye irad KAYDINA,
13-Mahkememiz dosyası ile birleşen mahkememizin 21.05.2019 tarih ve … Es.-… Kar. sayılı dosyasından; Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 80,70 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 35,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 44,80 TL harcın mahkememiz dosyası ile birleşen mahkememizin 21.05.2019 tarih ve … Es.-… Kar. sayılı dosyası davalısından alınarak hazineye irad KAYDINA,
14-Mahkememiz dosyası ile birleşen Konya . Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 18.10.2018 tarih ve … Es.-… Kar. sayılı dosyasından; Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 80,70 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 35,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 44,80 TL harcın mahkememiz dosyası ile birleşen Konya . Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 18.10.2018 tarih ve … Es.-… Kar. sayılı dosyası davalısından alınarak hazineye irad KAYDINA,
15-Mahkememiz dosyası ile birleşen Konya . Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 17.10.2018 tarih ve … Es.-… Kar. sayılı dosyasından; Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 80,70 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 35,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 44,80 TL harcın mahkememiz dosyası ile birleşen Konya . Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 17.10.2018 tarih ve … Es.-… Kar. sayılı dosyası davalısından alınarak hazineye irad KAYDINA,
16-Ana davada; Davacı tarafça sarfına mecbur kalınan 77,00 TL ilk yargılama harcının davalıdan alınarak davacılara VERİLMESİNE,
17-Ana davada; Davacı tarafça sarfına mecbur kalınan 500,00 TL bilirkişi ücreti ile 220,50 TL tebligat ve posta gideri olmak üzere toplam 720,50 TL yargılama giderinin kabul ve reddedilen kısımlar dikkate alınmak ve hakkaniyet gereği takdiren yarı oranında olan 360,25 TL’sinin davalıdan alınarak davacılara VERİLMESİNE, geri kalan yargılama giderinin davacılar üzerinde BIRAKILMASINA,
18-Ana davada; Davalı tarafından yapılan yargılama giderleri bulunmadığından bu konuda hüküm kurulmasına YER OLMADIĞINA,
19-Mahkememiz dosyası ile birleşen mahkememizin 12.03.2019 tarih ve … Es.-… Kar. sayılı dosyasından; Davacı … tarafından sarfına mecbur kalınan 179,00 TL tebligat ve posta gideri ile (Birleşen dosya davacısı tarafından karşılanmasına karar verilen ve mahkememizin … Esas (ana dava) sayılı dosyasına yatırılan ve mahkememizin … Esas (ana dava) sayılı dosyası üzerinden UYAP sistemi üzerinden reddiyatı yapılan 500,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 679,00 TL yargılama giderinin mahkememiz dosyası ile birleşen mahkememizin 12.03.2019 tarih ve … Es.-… Kar. sayılı dosyası davalısından alınarak davacıya VERİLMESİNE,
20-Mahkememiz dosyası ile birleşen mahkememizin 21.05.2019 tarih ve … Es.-… Kar. sayılı dosyasından; Davacı … tarafından sarfına mecbur kalınan 114,70 TL tebligat ve posta gideri ile (Birleşen dosya davacısı tarafından karşılanmasına karar verilen ve mahkememizin … Esas (ana dava) sayılı dosyasına yatırılan ve mahkememizin … Esas (ana dava) sayılı dosyası üzerinden UYAP sistemi üzerinden reddiyatı yapılan 500,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 614,70 TL yargılama giderinin mahkememiz dosyası ile birleşen mahkememizin 21.05.2019 tarih ve … Es.-… Kar. sayılı dosyası davalısından alınarak davacıya VERİLMESİNE,
21-Mahkememiz dosyası ile birleşen Konya . Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 18.10.2018 tarih ve … Es…. Kar. sayılı dosyasından; Davacı … tarafından sarfına mecbur kalınan 16,50 TL tebligat ve posta gideri ile (Birleşen dosya davacısı tarafından karşılanmasına karar verilen ve mahkememizin … Esas (ana dava) sayılı dosyasına yatırılan ve mahkememizin … Esas (ana dava) sayılı dosyası üzerinden UYAP sistemi üzerinden reddiyatı yapılan 500,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 516,50 TL yargılama giderinin mahkememiz dosyası ile birleşen mahkememizin 18.10.2018 tarih ve … Es.-… Kar. sayılı dosyası davalısından alınarak davacıya VERİLMESİNE,
22-Mahkememiz dosyası ile birleşen Konya . Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 17.10.2018 tarih ve … Es.-… Kar. sayılı dosyasından; Davacı … tarafından sarfına mecbur kalınan 179,50 TL tebligat ve posta gideri ile (Birleşen dosya davacısı tarafından karşılanmasına karar verilen ve mahkememizin … Esas (ana dava) sayılı dosyasına yatırılan ve mahkememizin … Esas (ana dava) sayılı dosyası üzerinden UYAP sistemi üzerinden reddiyatı yapılan 500,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 679,50 TL yargılama giderinin mahkememiz dosyası ile birleşen mahkememizin 17.10.2018 tarih ve … Es.-… Kar. sayılı dosyası davalısından alınarak davacıya VERİLMESİNE,
23-Ana davada; Davalı kooperatifin 23/06/2018 tarihli toplantısında 2017 yılına ilişkin olağan genel kurulunda alınan 6 nolu genel kurul kararının davalı kooperatifin B tipi üyesi olan üyeleri yönünden yoklukla malül (mutlak butlanla batıl) olduğunun tespitine karar verildiğinden ve davacılar kendilerini vekil ile temsil ettirdiklerinden AAÜT.’ne göre hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacılara VERİLMESİNE,
24-Ana davada; Davacıların fazlaya ilişkin taleplerinin reddine karar verildiğinden ve davalı kooperatif kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT.’ne göre hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davalıya VERİLMESİNE,
25-Mahkememiz dosyası ile birleşen mahkememizin 12.03.2019 tarih ve … Es.-… Kar. sayılı dosyasından; Davacı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT.’ne göre hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin mahkememiz dosyası ile birleşen mahkememizin 12.03.2019 tarih ve … Es.-… Kar. sayılı dosyası davalısından alınarak davacı …’e VERİLMESİNE,
26-Mahkememiz dosyası ile birleşen mahkememizin 21.05.2019 tarih ve … Es.-… Kar. sayılı dosyasından; Davacı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT.’ne göre hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin mahkememiz dosyası ile birleşen mahkememizin 21.05.2019 tarih ve … Es.-… Kar. sayılı dosyası davalısından alınarak davacı …’na VERİLMESİNE,
27-Mahkememiz dosyası ile birleşen Konya . Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 18.10.2018 tarih ve … Es.-… Kar. sayılı dosyasından; Davacı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT.’ne göre hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin mahkememiz dosyası ile birleşen mahkememizin 18.10.2018 tarih ve … Es.-… Kar. sayılı dosyası davalısından alınarak alınarak davacı …’e VERİLMESİNE,
28-Mahkememiz dosyası ile birleşen Konya . Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 17.10.2018 tarih ve … Es.-… Kar. sayılı dosyasından; Davacı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT.’ne göre hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin mahkememiz dosyası ile birleşen mahkememizin 17.10.2018 tarih ve … Es.-… Kar. sayılı dosyası davalısından alınarak davacı …’e VERİLMESİNE,
29-Ana davada; Karar kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansı bulunması halinde ilgilisine İADESİNE,
30-Mahkememiz dosyası ile birleşen mahkememizin 12.03.2019 tarih ve … Es.-… Kar. sayılı dosyasından; Karar kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansı bulunması halinde ilgilisine İADESİNE,
31-Mahkememiz dosyası ile birleşen mahkememizin 21.05.2019 tarih ve … Es.-… Kar. sayılı dosyasından; Karar kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansı bulunması halinde ilgilisine İADESİNE,
32-Mahkememiz dosyası ile birleşen Konya . Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 18.10.2018 tarih ve … Es.-… Kar. sayılı dosyasından; Karar kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansı bulunması halinde ilgilisine İADESİNE,
33-Mahkememiz dosyası ile birleşen Konya . Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 17.10.2018 tarih ve … Es.-… Kar. sayılı dosyasından; Karar kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansı bulunması halinde ilgilisine İADESİNE,
Dair, Mahkememiz dosyası ile birleşen yine mahkememizin … Esas … Karar sayılı dosyanın davacısı … vekili, mahkememiz dosyası ile birleşen Konya .Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas … Karar sayılı dava dosyası davacısı … vekilinin, Mahkememiz dosyası ile birleşen yine mahkememizin … Esas … Karar sayılı dosyanın davacısı … vekilinin, Konya .Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas … Karar sayılı dosyanın davacısı … vekilinin ve Davalı-birleşen dosyaların davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize veya başka bir yer mahkemesine verilecek dilekçe ile istinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 20.09.2022

Başkan … Üye … Üye … Katip …

* Bu evrak UYAP-DYS üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.