Emsal Mahkeme Kararı Konya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1054 E. 2021/544 K. 02.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
KONYA
.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO:

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP: 8

DAVACILAR : 1-
2-
VEKİLİ:
DAVALI :
VEKİLİ:
DAVA: Menfi Tespit
DAVA TARİHİ:
KARAR TARİHİ :
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :

Davacılar vekili tarafından davalı aleyhine mahkememize açılmış bulunan “Menfi Tespit” davasının yapılıp bitirilen açık yargılaması sonunda;
HEYETİMİZCE GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekilinin 29.11.2018 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; Konya .İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı dosyasından davalı banka tarafından, borçlular …. Şti. ile …aleyhine, davacı müvekkillerinin maliki olduğu taşınmaza ilişkin ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla, davacı müvekkilleri(asıl borçlularla zorunlu takip arkadaşlığı bulunmasına rağmen)borçlu olarak gösterilmeksizin icra takibi yapıldığını, takibin kesinleştirildiğini ve davacı müvekkillerine ait taşınmaz için kıymet takdiri işlemlerinin başlatıldığını, ancak icra dosyasında mevcut takip talebi ve ödeme emrinin İİK.150/ı ve 149.madde hükümlerine aykırı olarak düzenlendiğinden Konya .İcra Hukuk Mahkemesi’nin …E.no’lu dosyasından takip talebi, ödeme emri ve icra takibinin iptali talebiyle davacı müvekkilleri tarafından dava açıldığını, davanın halen derdest olduğunu, davaya konu ipotek takibinin, asıl borçluların taksitli ticari kredi borcunun yanı sıra teminat mektubu borçları, çek yaprağı bedeli borçları, kredi kartı borcu v.s.için de yapıldığını, oysa ki müvekkillerinin icra takibine konu sözleşmelerin hiçbirinin tarafı olmadıklarını, sözleşmelerde müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imzalarının da bulunmadığını, sadece 03.05.2017 tarihinde ipoteğe konu taşınmazı satın aldıklarını, bu nedenle asıl borçluların şahsi borçlarından ve yasaya aykırı olarak fazla işletilen faizlerle fer’ilerinden sorumlu tutulabilmelerinin yasal olarak mümkün olmadığını, icra dosya kapsamında yer alan hesap kat ihtarnamelerinde de asıl borçluların şahsi borçları yönünden ayrım gözetilmeksizin tüm borçlardan davacı müvekkillerinin sorumlu tutularak İİK.150/ı maddesine aykırı bir şekilde hesap katı ve bildirim yapıldığını, davacı müvekkillerinin ipoteğe konu taşınmazın satışının yapıldığı tarihte davalı bankadan alınan ödeme planı uyarınca devir tarihi itibariyle borçluların ödemesi gereken borç tutarının 1.629.715,96 TL olduğunu, müvekkillerinin taşınmazı satın aldıktan sonra ödemeleri yapmaya başladıklarını ve 2018 yılı 5.ay taksidi de dahil olmak üzere muhtelif tarihlerde ödemeler yaptıklarını, son ödeme tarihinden kalan borç tutarının 1.185.492,07 TL olduğunu, müvekkillerinin toplamda yapmış oldukları ödeme tutarının 640.564,43 TL olduğunu, ancak icra emrinde talep edilen toplam alacak tutarının 1.594.231,79 TL olduğunu, bu tutarın kat ihtarnamelerinde belirtilen tutarlardan da farklı olduğunu, hesap kat ihtarnamesinin müvekkillerine 28.08.2018 tarihinde gönderildiğini, 31.08.2018 tarihinde tebliğ edildiğini, ancak icra emrinde 26.08.1018 tarihinden itibaren temerrüt faizinin işletildiğini, bu yönden de düzenlenen takip talebinin ve icra emrinin usul ve yasaya aykırı olduğundan bahisle; Müvekkillerinin ve diğer asıl borçluların bugüne kadar yapmış oldukları ödemelerin ödeme tarihleri de dikkate alınarak müvekkillerinin davalı bankaya karşı ödemekle sorumlu tutulabilecekleri (ödemeleri gereken) borç tutarının usul ve yasaya uygun bir şekilde bankacılık hesaplamaları alanında uzman bilirkişi marifetiyle tespitinin yapılmasına ve müvekkillerinin sorumlulukları dahilinde olmayan asıl borçluların şahsi borçlarından(kredi kartı, teminat mektubu, çek yaprağı bedeli, fazladan işletilen faiz tutarları ve fer’ileri v.s.)sadır tespit edilecek alacak kalemlerinden fazlaya dair hakları saklı kalmak üzere şimdilik 5.000,00 TL borçlu olmadıklarının tespitine, davalı banka aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin UYAP sistemi üzerinden dosyamıza sunmuş olduğu 10.01.2019 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili banka aleyhine açılan davayı kabul etmediklerini, takip konusu ipoteğin …ve …Şti. firmasının müvekkili bankaya karşı doğmuş ve doğacak tüm borçlarının/risklerinin teminatını teşkil ettiğini, davacıların şahsi olarak değil, sadece takibe konu ve müvekkili Banka’ya ipotekli …İli, …İlçesi, …Mah. …ada …parsel …blok …kat …bağımsız bölüm numaralı imalathane nitelikli taşınmazı ipotekli olarak devralmaları yani müvekkili Banka’ya ipotekli taşınmazın maliki olmaları sebebi ile sorumluluklarının bulunduğunu, ilgili ipoteğin sadece bir kredi için tesis edilmediğini, iddiaların gerçeği yansıtmadığını, 07.09.2018 tarihinde davacı …ve …tarafından bizzat müraccat edilmek sureti ile yasal takip başlatılarak 500.000,00 TL’sinin 05.10.2018 tarihinde ödenmek sureti ile kalan borcun ise 24 eşit taksite bölünmesi hususunda teklifte bulunulduğunu, davacı tarafça yapılan talep gereği müvekkili Banka tarafından 14.09.2018 tarihinde ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile icra takibinin başlatıldığını, 05.10.2018 tarihinde tekrar müracaat edilerek taşınmazın satışının yapıldığını, 10.000,00 TL kapora alındığı 15 gün içerisinde gelinerek tapu alınacağı belirtilmiş ve 22.10.2018 tarihine kadar ek süre talep edildiğini, müvekkil Banka tarafından borcun ödenmesi veya protokol yapılması hususunda anlaşma yapılması beklenirken, 30.10.2018 tarihinde …tarafından Konya . Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …E. sayılı dava dosyasından konkordato talebinde bulunulduğunu, davacılar …ve …tarafından 01.11.2018 tarihinde Konya . İcra Hukuk Mahkemesi’nin …E. sayılı dava dosyasından Konya . İcra Müdürlüğü’nün …E. sayılı icra dosyasının iptali amacı ile takibin iptali davası açıldığını, 29.11.2018 tarihinde ise iş bu dava açıldığını, davacı tarafın gerek takibin açılmasından önce gerekse de takip açıldıktan sonra tüm süreçten ve aynı zamanda borçtan bilgi sahibi olduklarını, bu aşamada iş bu davanın açılmasının kötüniyetli ve süreci uzatmaya yönelik olduğunu, mevcut durumda zarar görenin sadece müvekkil banka olduğunu, davacılar tarafından yapılan ödemelerin ipotek bedelini karşılamadığını, takip konusu taşınmazın müvekkil Banka’ya 2.900.000,00 TL bedelle ipotekli olduğunu, davacıların sorumlulukları devam ettiğinden bahisle; davacıların tüm talepleri haksız ve mesnetsiz olup; müvekkili Banka aleyhine açılan davanın reddine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
Taraflara usulüne uygun olarak tebligatlar yapılmıştır.
Tarafların bildirmiş oldukları deliller ilgili yerlerden celbedilmiş, Konya .İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı dosyası, Konya . İcra Hukuk Mahkemesi’nin …E. sayılı UYAP dosyası, davaya ve takibe konu taşınmazın satış akit tablosu, ipotek sözleşmesi ve tapu kayıtları, Konya .İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı dosyasına dayanak davalı banka ile asıl borçlular …Şti. ile …arasında imzalanan sözleşmeler ve bu sözleşmelere ilişkin ödeme kayıtları ile ilgili tüm bilgi ve belgelere ilişkin tüm banka kayıtları dosyamız içerisine celbedilmiş ve dosyamızda bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Dosyamız içerisine celbedilen Konya .İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı dosyasının incelenmesine; alacaklısının …Bankası A.Ş., borçlularının …Şirketi, …, …ve …olduğu, 1.450.152,44 TL asıl alacak olmak üzere fer’ileri ile birlikte toplam 1.543.776,79 TL alacaktan kaynaklı ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile icra takibi yapıldığı görülmüştür.
Bankacı bilirkişi …tarafından düzenlenen 10.02.2021 havale tarihli bilirkişi raporunda; Dava konusu gayrimenkulü ipotekli olarak (beyanlar ve rehin haklarının varlığını bilerek ve hukuki sonuçlarını kabul ederek) satın alan …ve …’ın ipotek tutarı (2.900.000,00 TL) ile sınırlı olarak, davalı bankanın dava dışı …Şti. ve …firmalarına kullandırmış olduğu tüm kredilerden sorumlu oldukları, yapmış oldukları hesaplamalara göre 14.09.2018 tarih tarihi itibari ile bu sorumluluk tutarının 1.421.565,91 TL ana para, 69.528,10 TL akdi ve temerrüt faizi, 3.476,38 TL BSMV olmak üzere toplam 1.494.570,39 TL ve 29.11.2018 dava tarihi itibari ile 1.421.565,91 TL ana para 289.397,69 TL akdi ve temerrüt faizi, 14.469,88 TL BSMV olmak üzere toplam 1.725.433,49 TL olduğunun bildirildiği görülmüştür.
Mahkememiz dosyasına davacı tarafından sunulan bilirkişi raporlarına itirazları değerlendirilerek ayrıca Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun İçtihatları doğrultusunda yeniden hesap yapılarak bankacı bilirkişiden ek rapor düzenlenmesinin istenildiği, bankacı bilirkişi …tarafından düzenlenen 25.05.2021 havale tarihli ek bilirkişi raporunda; Dava dosyası ve davalı banka ayıtları üzerinde yapılan incelemeye göre; Davaya konu gayrimenkul ipoteğinin dava dışı borçlular …. Şti. ve …firmalarının tüm borçlarını kapsadığı, 01.09.2018 tarihi itibari ile davacı …ve …’ın mütemerrit olduğu, bu tarihe kadar hesaplanacak faiz oranının bankanın cari hesap şeklinde çalıştırılan kredilere uygulanan en yüksek cari faiz oranı olan yıllık %37 bu tarihten sonra bu oranın 2 katı yıllık %74, kredi kartı borçları için ise TCMB tarafından belirlenen azami akdi faiz oranı yıllık %24,24, temerrüt faizi oranı yıllık %30,24 olmasının gerektiği, dava konusu gayrimenkulü ipotekli olarak(beyanlar ve rehin haklarının varlığını bilerek ve hukuki sonuçlarını kabul ederek)satın alan …ve …’ın ipotek tutarı (2.900.000,00 TL) ile sınırlı olarak, davalı bankanın dava dışı …. Şti. ve …firmalarına kullandırmış olduğu tüm kredilerden sorumlu olduklarının, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun içtihatları doğrultusunda, temerrüt tarihi itibari ile bulunan akdi faiz ve fer’ileri kapitalize edilerek, 01.09.2018 temerrüt tarihi itibari ile 1.421.566,51 TL ana para, 31.918,84 TL akdi faiz, 1.595,94 TL BSMV olmak üzere davacı ipotek borçluları …ve …’ın sorumlu bulundukları asıl alacak tutarı toplam 1.455.081,29 TL olarak hesaplandığını, davacının ipotek borçluları …ve …’ın davalı bankaya, 14.09.2018 takip tarihi itibari ile 1.455.081,29 TL anapara, 38.499,54 TL temerrüt faizi, 1.924,98 TL BSMV olmak üzere toplam 1.495.505,81 TL ve 29.11.2018 dava tarihi itibari ile 1.455.081,30 TL anapara, 225.074,21 TL temerrüt faizi, 11.253,71 TL BSMV olmak üzere toplam 1.691.409,22 TL borçlu bulunduklarının hesap edildiğinin bildirildiği görülmüştür.
Mahkememizin 12.09.2019 tarihli duruşmasının 1 no’lu ara kararı ile; Taraf vekillerine ayrı ayrı harca ilişkin beyanda bulunmaları için, yine aynı celsenin 2 no’lu ara kararı ile; davacının taleplerinin tam olarak somutlaştırılarak beyanda bulunması için süre verildiği,
Davacı vekilinin UYAP sistemi üzerinden mahkememiz dosyasına sunmuş olduğu 26.09.2019 tarihli dilekçesinde; Davacı müvekkilleri aleyhlerine başlatılan icra takibinde belirtilen toplam alacak tutarının hepsinden sorumlu tutulamayacağı için 408.739,72 TL için işbu menfi tespit davasının açıldığını beyan etmiş ve davacı tarafça 19.11.2019 tarihinde eksik harcın mahkememiz veznesine yatırıldığı görülmüştür.
Dava; Kredi sözleşmesinden kaynaklı İİK.72.maddesine dayalı menfi tespit davasıdır.
Tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirildiğinde; Davacıların, Konya .İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı dosyasından davalı banka tarafından, borçlular …. Şti. ile …aleyhine, davacıların maliki olduğu taşınmaza ilişkin ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibi yapıldığını, takibin kesinleştirildiğini ve davacı tarafa ait taşınmaz için kıymet takdiri işlemlerinin başlatıldığını, davaya konu ipotek takibinin, asıl borçluların taksitli ticari kredi borcunun yanı sıra teminat mektubu borçları, çek yaprağı bedeli borçları, kredi kartı borcu v.s.için de yapıldığını, oysa ki davacıların icra takibine konu sözleşmelerin hiçbirinin tarafı olmadıklarını, sözleşmelerde müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imzalarının da bulunmadığını, takip talebinin ve icra emrinin usul ve yasaya aykırı olduğundan bahisle; Davacıların ve diğer asıl borçluların bugüne kadar yapmış oldukları ödemelerin ödeme tarihleri de dikkate alınarak davacıların davalı bankaya karşı ödemekle sorumlu tutulabilecekleri (ödemeleri gereken) borç tutarının usul ve yasaya uygun bir şekilde bankacılık hesaplamaları alanında uzman bilirkişi marifetiyle tespitinin yapılmasına ve davacıların sorumlulukları dahilinde olmayan asıl borçluların şahsi borçlarından(kredi kartı, teminat mektubu, çek yaprağı bedeli, fazladan işletilen faiz tutarları ve fer’ileri v.s.)sadır tespit edilecek alacak kalemlerinden fazlaya dair hakları saklı kalmak üzere şimdilik 5.000,00 TL borçlu olmadıklarının tespitine, davalı banka aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ettiği, davacı vekilinin UYAP sistemi üzerinden mahkememiz dosyasına sunmuş olduğu 26.09.2019 tarihli dilekçesi ile; Müvekkilleri aleyhlerine başlatılan icra takibinde belirtilen toplam alacak tutarının hepsinden sorumlu tutulamayacağı için 408.739,72 TL için işbu menfi tespit davasının açıldığını beyan ettiği ve davacı tarafça 19.11.2019 tarihinde eksik harcın mahkememiz veznesine yatırıldığı, davalı tarafın davanın reddine karar verilmesini talep ettiği, davanın kredi sözleşmesinden kaynaklı İİK.72.maddesine dayalı menfi tespit davası olduğu, İİK.72.maddesinde; “Borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tesbit davası açabilir….” şeklinde düzenleme yapıldığı, davalı …Bankası A.Ş.tarafından davacılar aleyhine Konya .İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı dosyasından 1.450.152,44 TL asıl alacak olmak üzere fer’ileri ile birlikte toplam 1.543.776,79 TL alacaktan kaynaklı ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile icra takibi yapıldığı, tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda bankacı bilirkişi …tarafından düzenlenen 10.02.2021 havale tarihli bilirkişi raporunda; Dava konusu gayrimenkulü ipotekli olarak (beyanlar ve rehin haklarının varlığını bilerek ve hukuki sonuçlarını kabul ederek) satın alan …ve …’ın ipotek tutarı (2.900.000,00 TL) ile sınırlı olarak, davalı bankanın dava dışı …Şti. ve …firmalarına kullandırmış olduğu tüm kredilerden sorumlu oldukları, yapmış oldukları hesaplamalara göre 14.09.2018 tarih tarihi itibari ile bu sorumluluk tutarının 1.421.565,91 TL ana para, 69.528,10 TL akdi ve temerrüt faizi, 3.476,38 TL BSMV olmak üzere toplam 1.494.570,39 TL ve 29.11.2018 dava tarihi itibari ile 1.421.565,91 TL ana para 289.397,69 TL akdi ve temerrüt faizi, 14.469,88 TL BSMV olmak üzere toplam 1.725.433,49 TL olduğunun bildirildiği, mahkememiz dosyasına davacı tarafından sunulan bilirkişi raporlarına itirazları değerlendirilerek ayrıca Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun İçtihatları doğrultusunda yeniden hesap yapılarak bankacı bilirkişiden ek rapor düzenlenmesinin istenildiği, bankacı bilirkişi …tarafından düzenlenen 25.05.2021 havale tarihli ek bilirkişi raporunda; Dava dosyası ve davalı banka ayıtları üzerinde yapılan incelemeye göre; Davaya konu gayrimenkul ipoteğinin dava dışı borçlular …. Şti. ve …firmalarının tüm borçlarını kapsadığı, 01.09.2018 tarihi itibari ile davacı …ve …’ın mütemerrit olduğu, bu tarihe kadar hesaplanacak faiz oranının bankanın cari hesap şeklinde çalıştırılan kredilere uygulanan en yüksek cari faiz oranı olan yıllık %37 bu tarihten sonra bu oranın 2 katı yıllık %74, kredi kartı borçları için ise TCMB tarafından belirlenen azami akdi faiz oranı yıllık %24,24, temerrüt faizi oranı yıllık %30,24 olmasının gerektiği, dava konusu gayrimenkulü ipotekli olarak(beyanlar ve rehin haklarının varlığını bilerek ve hukuki sonuçlarını kabul ederek)satın alan …ve …’ın ipotek tutarı (2.900.000,00 TL) ile sınırlı olarak, davalı bankanın dava dışı …. Şti. ve …firmalarına kullandırmış olduğu tüm kredilerden sorumlu olduklarının, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun içtihatları doğrultusunda, temerrüt tarihi itibari ile bulunan akdi faiz ve fer’ileri kapitalize edilerek, 01.09.2018 temerrüt tarihi itibari ile 1.421.566,51 TL ana para, 31.918,84 TL akdi faiz, 1.595,94 TL BSMV olmak üzere davacı ipotek borçluları …ve …’ın sorumlu bulundukları asıl alacak tutarı toplam 1.455.081,29 TL olarak hesaplandığını, davacının ipotek borçluları …ve …’ın davalı bankaya, 14.09.2018 takip tarihi itibari ile 1.455.081,29 TL anapara, 38.499,54 TL temerrüt faizi, 1.924,98 TL BSMV olmak üzere toplam 1.495.505,81 TL ve 29.11.2018 dava tarihi itibari ile 1.455.081,30 TL anapara, 225.074,21 TL temerrüt faizi, 11.253,71 TL BSMV olmak üzere toplam 1.691.409,22 TL borçlu bulunduklarının hesap edildiğinin bildirildiği, mahkememizce alınan bilirkişi raporunun ve ek raporun ayrıntılı ve denetime elverişli olması nedeniyle hükme esas alındığı, davacıların dava tarihi itibariyle Konya .İcra Müdürlüğünün …Es. sayılı dosyasından takibe konu ipotekten kaynaklı toplam 1.691.409,22 TL borçlarının bulunduğu, davacıların davasını ispat edemediği anlaşılmakla davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 59,30 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 85,39 TL harç ile 6.981,00 TL tamamlama harcı toplamı 7.066,39 TL harçtan mahsubu ile davacılar tarafından fazladan yatırıldığı anlaşılan 7.007,09 TL’nin kararın kesinleşmesi ve talep etmesi halinde davacı tarafa İADESİNE,
3-Davacılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde BIRAKILMASINA,
4-Davalı tarafça yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta hüküm kurulmasına yer OLMADIĞINA,
5-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiklerinden AAÜT’nin 13.maddesine göre hesaplanan 37.061,78 TL vekalet ücretinin davacılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davalıya VERİLMESİNE,
6-Davacı tarafça depo edilip kullanılmayan gider avansının bulunması halinde karar kesinleştiğinde davacı tarafa İADESİNE,
Dair, davacılar vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize veya başka bir yer mahkemesine verilecek dilekçe ile istinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.02/11/2021

Başkan Üye Üye Katip

* Bu evrak UYAP-DYS üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.