Emsal Mahkeme Kararı Konya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/345 E. 2021/510 K. 20.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO:
KARAR NO:

HAKİM :
KATİP :

DAVACILAR : 1-
2-
3-
VEKİLİ :
DAVALILAR : 1-
2-
3-
4-
5-
VEKİLİ :
DAVALI : 6-
VEKİLİ :
DAVALI : 7-
VASİ :
MÜTEVEFFA :

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ:
GEREKÇELİ KARAR TARİHİ:
KARARIN MAHİYETİ : KISMEN KABUL

Mahkememizde görülmekte bulunan ” Tazminat ” davasının yapılan açık yargılamasının sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 02.03.2017 tarihinde meydana gelen trafik kazasında, kaza tarıhinde zorunlu trafik sigortası bulunmayan davalı-sürücü …sevk ve idaresindeki …plakalı aracın tek taraflı kazası nelicesinde araçta sağ koltukta oturan müvekkilleri …ve …kızı, …kardeşi olan …vefat ettiğini, olay neticesinde tutulan kaza tespit tutanağında sürücü …Araçların hızlarını kavşaklara yaklaşırken azaltmamak maddesini ihlal ettiğinden tam kusurlu olduğu tespit edildiğini, kaza anında davalı sürücü …0.69 promil alkollü olduğu tespit edildiğini, ayrıca …plakalı aracın Zorunlu Trafik Sigortasının olmadığı ve aracın zorunlu muayenesinin en son 25.02.2012 tarihinde yapıldığını, davalının trafiğe çıkışı müsait olmayan bir aracı trafikte kullanması ve davalı araç sürücüsünün alkollü bir şekilde aracı kullanması sonucu davalıların böylesine acı bir olaya sebep olduklarını, konuya ilişkin olarak Konya C. Başsavcılığı …Sor. numarası ile şüpheli …hakkında “taksirle ölüme neden olma” suçundan soruşturmanın devam ettiğini, …in 4 kız kardeşten en küçüğü olduğunu, kaza neticesinde müvekkilleri …ve …çocuklarını, diğer müvekkil …ise kardeşini kaybettiklerini, olayın aile üzerinde hem maddi hem de manevi açıdan büyük bir yıkıma sebebiyet verdiğini, …in ailesine ve kardeşi …hem maddi hem de manevi olarak büyük desteği olduğunu, fakat kaza nedeniyle …ani ölümünün anne, babası ve kardeşlerini hem maddi anlamda hem de manevi anlamda büyük bir çöküntüye uğrattığını, kazadan sonra aracın Zorunlu Trafik Sigortasının olmaması nedeniyle …yapılan başvuruda müvekkil …ve …41.998.00-TLlik ödeme yapıldığını, müvekkil …için herhangi bir ödeme yapılmadığını, müteveffanın …başvurusu neticesinde yaptığı iş ile yine …başvurusu neticesinde aynı işi yapan ablası müvekkil …olan desteği bulunduğunu, …ait vergi levhası olduğunu, tüm bunların …sunulduğunu ancak taleplerinin kabul görmediğini, …in de kardeşinin vefatı nedeniyle destekten yoksun kaldığının açık olduğunu, iki kız kardeşin …birlikte başvurarak ve “..” adı altında birlikte aynı işi yaparak işlerini büyüttüklerini, müvekkillerinden …in halen aynı işi yaptığını ve aynı zamanda Selçuk Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü. Rekreasyon bölümünde Yüksek Jisans eğitiminin devam ettiğini, müvekkili …in çoğu zamanını eğitimine harcadığı için işlerin çoğunu müteveffanın hallettiğini, müvekkilinin daha ilerde tüm işleri kardeşine devrederek eğitim hayatına devam etme düşüncesi olduğunu, fakat müvekkil, kardeşi …vefatı nelicesinde en büyük destekçisi olan kardeşinin desteğinden yoksun kaldığını, tüm müvekkillerinin aile olarak yaşam şartları kazadan sonra maddi ve manevi açıdan ciddi anlamda zora girdiğini, bu nedenlerle iş bu davayı açtıklarını, açmış oldukları maddi ve manevi tazminat davasının kabulünü talep ettikleri görülmüştür.
Davalı …vekilinin cevap dilekçesinde özetle; 26.04.2016 tarihinde KTK’da değişiklik yapıldığını ve müvekkili kuruma dava açılmadan önce gerekli belgelerle başvuru yapılması şartının getirildiğini, davacının dava tarihinden önce başvuru yaptığını, müvekkili kurum tarafından ödeme yapıldığını ve müvekkili kurumun davacı tarafından ibra edildiğini, bu nedenle ek tazminat için başvuru yapılamayacağını, işbu davanın usulden reddini talep ettiklerini, …yönetmeliği’nin 15. maddesi uyarınca davacıya yapılan ödeme ile hesap borçtan ve yükümlülükten kurtulduklarını, davacı tarafından imzalanan ibranamenin geçerli olduğunu ve borcun ortadan kalktığını, müvekkili kurumun zorunlu mali mesuliyet sigortası teminat limitleri ve kusur oranı ile sınırlı sorumlu olduğunu, bu nedenle, kusur yönünden ATK tarafından inceleme yapılmasını talep ettiklerini, davacının maddi zararı ancak aktüeryal inceleme sonucu tespit edilebileceğini, yapılacak hesaplamada yetiştirme giderleri dahil her türlü denkleştirme sebeplerinin göz önüne alınması gerektiğini, davacı …yönünden davanın reddinin gerektiğini, kardeş için ölenin destekliğinden söz edilmesinin söz konusu olmayacağını, müteveffanın araçta hatır için taşındığını, tazminatta bu durumun göz önüne alınması gerektiğini, ayrıca dava tarihinden itibaren yasal temerrüt faizinin işletilmesi gerektiğini, açılan davanın reddini talep ettikleri görülmüştür.
Davalı Müteveffa …varisleri vekilinin cevap dilekçesinde özetle;kazada taksirle ölüme sebebiyet veren …müvekkillerinden …eski eşi olduğunu, olay tarihinde …un aracı müvekkillerinden hastaneye gideceğinden bahisle aldığını, davanın müvekkilleri açısından reddinin gerektiğini, davacılardan …tazminat isteme hakkının bulunmayacağını, davacıların tamamının sağlıklı olarak kendi adına iş yaptıklarını ve sağlığında müteveffanın bakım ve gözetimine muhtaç olmadıklarını, davacıların refah içinde olduğunu ve destek kaybının bulunmadığını, olay günü müteveffanın ve …un bilikte gece eğlencesine çıktıklarını, sürücü ile birlikte alkol aldıklarını ve müteveffanın sürücü …nin alkollü olduğunu bilmesine rağmen sürdüğü arabaya bindiğini, bu durumda müterafik kusurun daha ağır olduğunu, müteveffa ile sürücünün arkadaş olduklarını, bu nedenle hatır taşıması indiriminin uygulanması gerektiğini, talep edilen tazminat miktarını müvekkillerinin ödeme imkanının bulunmadığını, müvekkillerinin böyle bir tazminatı ödemesi durumunda ciddi anlamda yoksullaşacağını, müvekkilleri açısından davanın reddini talep ettikleri görülmüştür.
Davalı …cevap dilekçesinde özetle; olay günü eski eşine ait arabayı kendisinin kullandığını, daha sonra müteveffa ile yemek yeyip alkol aldıklarını, aracı dönerken de müteveffanın kullanmak istediğini ancak kendisinin izin vermediğini, müteveffanın aracına bilerek ve isteyerek bindiğini, tazminatta indirim yapılmasını talep ettiği görülmüştür.
Mahkememizce verilen ara karar uyarınca SED araştırmalarının dosyamıza kazandırıldığı görüldü.
Mahkememiz ara kararına göre dosyanın kusur oranının tespiti için ATK ya gönderildiği, kurum tarafından düzenlenen oransal kusur raporunda özetle; davalı sürücü …un %100 oranında tam kusurlu olduğunun bildirildiği görüldü.
Ankara . Asliye Ticaret Mahkemesi’ne talimat yazıldığı, dosyanın bilirkişi Yrd. Doç. Dr. …tevdi edildiği, bilirkişinin raporunda özetle; davacı baba …için 17.216,13 TL, davacı anne …için 22.892,52 TL olarak hesap yapıldığı bildirilmiştir.
Mahkememizce verilen ara karar uyarınca dosyanın Aktüeryal Hesaplama Bilirkişisi Av. …dosyanın tevdi edildiği, bilirkişinin raporunda özetle; …destekten yoksun kalma tazminatının 23.854,87 TL, …destekten yoksun kalma tazminatının ise 34.120,74 TL olduğunun bildirildiği görülmüştür.
Aynı bilirkişinin ek raporunda özetle; …destekten yoksun kalma tazminatının 40.951,90 TL, …destekten yoksun kalma tazminatının ise 51.729,70 TL olduğunun bildirildiği görülmüştür.
Aynı bilirkişinin 2.ek raporunda özetle; …destekten yoksun kalma tazminatının 54.202,10 TL, …destekten yoksun kalma tazminatının ise 91.378,13 TL olduğunun bildirildiği görülmüştür.
Mahkememiz dosyasına kazandırılan bilirkişi raporları taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı ve deliller birlikte değerlendirildiğinde; davacı vekili davalılar aleyhine Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davası açmış, tüm davalılar yasal süresi içerisinde cevap dilekçesini ibraz etmiştir.
Konunun 6098 sayılı TBK.49.-56.maddeleri ve KTK.85. ve devam eden maddelerinde düzenlendiği TBK.49/1. Maddesinde; “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.” şeklinde, TBK.54.maddesinde; “Bedensel zararlar özellikle şunlardır:1. Tedavi giderleri.2. Kazanç kaybı.3. Çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar.4. Ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar.” şeklinde, KTK.85. Maddesinde; “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar……………….İşleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” şeklinde, KTK’nun 86/1.maddesinde;”İşleten veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibi, kendisinin veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru bulunmaksızın ve araçtaki bir bozukluk kazayı etkilemiş olmaksızın, kazanın bir mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri geldiğini ispat ederse sorumluluktan kurtulur.” şeklinde, KTK’nun 91/1.maddesinde;”İşletenlerin, bu Kanunun 85 inci maddesinin birinci fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.” şeklinde, KTK’nun 92.maddesinde;”Aşağıdaki hususlar, zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamı dışındadırlar.a) İşletenin; bu Kanun uyarınca eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilere karşı yöneltebileceği talepler,b) İşletenin; eşinin, usul ve füruunun, kendisine evlat edinme ilişkisi ile bağlı olanların ve birlikte yaşadığı kardeşlerinin mallarına gelen zararlar nedeniyle ileri sürebilecekleri talepler,c) İşletenin; bu Kanun uyarınca sorumlu tutulmadığı şeye gelen zararlara ilişkin talepler, d) Bu Kanunun 105 inci maddesinin üçüncü fıkrasına göre zorunlu mali sorumluluk sigortasının teminatı altında yapılacak motorlu araç yarışlarındaki veya yarış denemelerindeki kazalardan doğan talepler,e) Motorlu araçta taşınan eşyanın uğrayacağı zararlar, f) Manevi tazminata ilişkin talepler.” şeklinde, KTK’nun 97.maddesinde(6704 S.K. 5. Mad. İle değişiklik öncesi);”Zarar gören, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde doğrudan doğruya sigortacıya karşı talepte bulunabileceği gibi dava da açabilir.” şeklinde, KTK’nun 99.maddesinde(6704 S.K. 6. Mad. İle değişiklik öncesi );”Sigortacılar, hak sahibinin kaza veya zarara ilişkin tespit tutanağını veya bilirkişi raporunu, sigortacının merkez veya kuruluşlarından birine ilettiği tarihten itibaren sekiz iş günü içinde zorunlu mali sorumluluk sigortası sınırları içinde kalan miktarları hak sahibine ödemek zorundadırlar.” şeklinde düzenlemeler yapıldığı, Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın A-1. maddesinde de, sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin edeceğinin düzenlendiği görülmüştür.
02.03.2017 tarihinde meydana gelen trafik kazasında, kaza tarihinde zorunlu trafik sigortası bulunmayan davalı-sürücü …sevk ve idaresindeki …plakalı aracın tek taraflı kazası nelicesinde araçta sağ koltukta oturan …ve …kızı, …kardeşi olan …vefat ettiği ayrıca …plakalı aracın Zorunlu Trafik Sigortasının olmadığı ve aracın zorunlu muayenesinin en son 25.02.2012 tarihinde yapıldığı tespit edilmiştir, ayrıca konu ile ilgili olarak 6098 sayılı TBK.49.-56.maddeleri ve KTK.85. ve devam eden maddelerinde düzenlendiği TBK.49/1. Maddesinde; “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.” şeklinde, TBK.54.maddesinde; “Bedensel zararlar özellikle şunlardır:1. Tedavi giderleri.2. Kazanç kaybı.3. Çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar.4. Ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar.” şeklinde, TBK’nun 56/1.maddesinde;”Hâkim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir.” şeklinde, (haksız fiil, doktrinde hukuka aykırı zarar verici eylem olarak tanımlanmakta ve unsurları; eylem, hukuka aykırılık, zarar, kusur ve uygun illiyet bağı olarak belirlenmektedir, bu durumda haksız fiilden söz edebilmek için “1) hukuka aykırı bir eylem bulunmalı, 2)eylemden kaynaklı bir zararın olması, 3)zarar veren kişinin kusuru bulunması” ya da yasaca sorumlu olması” zarar ile kusur arasında uygun illiyet bağı bulunması gerekir) KTK.85. maddesinde;”Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar……………….İşleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” şeklinde, KTK’nun 86/1.maddesinde;”İşleten veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibi, kendisinin veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru bulunmaksızın ve araçtaki bir bozukluk kazayı etkilemiş olmaksızın, kazanın bir mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri geldiğini ispat ederse sorumluluktan kurtulur.” şeklinde, KTK’nun 91/1.maddesinde;”İşletenlerin, bu Kanunun 85 inci maddesinin birinci fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.” şeklinde, KTK’nun 92.maddesinde(6704 S.K. 4. Mad. İle değişiklik öncesi);”Aşağıdaki hususlar, zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamı dışındadırlar.a) İşletenin; bu Kanun uyarınca eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilere karşı yöneltebileceği talepler,b) İşletenin; eşinin, usul ve füruunun, kendisine evlat edinme ilişkisi ile bağlı olanların ve birlikte yaşadığı kardeşlerinin mallarına gelen zararlar nedeniyle ileri sürebilecekleri talepler,c) İşletenin; bu Kanun uyarınca sorumlu tutulmadığı şeye gelen zararlara ilişkin talepler, d) Bu Kanunun 105 inci maddesinin üçüncü fıkrasına göre zorunlu mali sorumluluk sigortasının teminatı altında yapılacak motorlu araç yarışlarındaki veya yarış denemelerindeki kazalardan doğan talepler,e) Motorlu araçta taşınan eşyanın uğrayacağı zararlar, f) Manevi tazminata ilişkin talepler.” şeklinde, KTK’nun 97.maddesinde(6704 S.K. 5. Mad. İle değişiklik öncesi);”Zarar gören, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde doğrudan doğruya sigortacıya karşı talepte bulunabileceği gibi dava da açabilir.” şeklinde, KTK’nun 99.maddesinde(6704 S.K. 6. Mad. İle değişiklik öncesi);” Sigortacılar, hak sahibinin kaza veya zarara ilişkin tespit tutanağını veya bilirkişi raporunu, sigortacının merkez veya kuruluşlarından birine ilettiği tarihten itibaren sekiz iş günü içinde zorunlu mali sorumluluk sigortası sınırları içinde kalan miktarları hak sahibine ödemek zorundadırlar.” şeklinde düzenlemeler yapıldığı, görülmüştür.
Mahkememiz dosyasına kazandırılan bilirkişi raporlarında sırasıyla; Oransal kusur durumuna göre davalı sürücü …%100 oranında kusurlu olduğu, …destekten yoksun kalma tazminatının 54.202,10 TL, …destekten yoksun kalma tazminatının ise 91.378,13 TL olduğunun bildirilmiştir.
Mahkememiz dosyasının ayrıntılı incelenmesi neticesinde Konya . Asliyle Ceza Mahkemesi’nin 09/11/2017 tarihli duruşmasında beyanda bulunan …” doğrudur bana aittir, eski eşime ait olan araba ile kız arkadaşımı alıp dışarı çıktık, yemek yedik, birlikte alkol aldık, sonrasında bu olay olmuş. Ben böyle olmasını istemezdim.” dediği görülmüştür.
Birlikte kusur yönünden ise; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun “tazminatın belirlenmesi” başlıklı 51. maddesinde; hakimin, tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini, durumun gereğine ve özellikle kusurun ağırlığına göre belirleyeceği belirtilmiş; “tazminatın indirilmesi” başlıklı 52. maddesinde ise; zarar gören taraf, zararı doğuran fiile razı olduğu veya zararın doğmasında ya da artmasında etkili olduğu yahut tazminat yükümlüsünün durumunu ağırlaştırdığı takdirde hakimin, tazminatı indirebileceği veya tamamen kaldırabileceği açıklanmıştır.
Buna göre, zarar görenin zarar katılması veya zararın artmasına sebep olduğu hallerde zarar görenin, zararı önleyici ya da azaltıcı tedbirleri almamasında müterafik kusurunun bulunduğunun kabulü gerekir. Müterafik kusur; aynı şartlar altındaki makul, dürüst ve ortalama bir kişinin, kendi menfaati icabı, zarara uğramamak için kaçınacağı veya kaçınması gereken bir davranış tarzını ifade etmektedir. (… Borçlar Hukuku Genel Hükümler. Y. 2015. S. 582) Zararın doğumu ya da artmasına yol açan fiil, zarar görenin davranışlarından ileri gelmişse müterafik (ortak) kusurdan söz edilir. (…, Borçlar Hukuku Genel Hükümler. Y. 2012, s.418)
Yukarıda da açıklamalar dikkate alındığından davacının müterafik kusuru nedeniyle tazminattan indirim yapılabilmesi için zararın bu nedenle artması zarar ile mağdurun eylemi arasında uygun illiyet bağının bulunması gerekir.
Bu durumda, ilk derece mahkemesince soruşturma eldeki dosya irdelenerek davacının kaskın ve koruyucu ekipman takılı olup olmadığı, takılı değil ise bu durumun davacının yaralanmasında etkili olup olmadığı araştırılarak…
Konya Bam . Hd 08/06/2020 Tarih …E, …K, Sayılı İlamı )
Hatır taşıması yönünden ise yapılan incelemede; “2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 87. Maddesine göre “Yaralanan veya ölen kişi, hatır için karşılıksız taşınmakta ise veya motorlu araç, yaralanan veya ölen kişiye hatır için karşılıksız verilmiş bulunuyorsa, işletenin veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibinin sorumluluğu ve motorlu aracın maliki ile işleteni arasındaki ilişkide araca gelen zararlardan dolayı sorumluluk, genel hükümlere tabidir.” esası kabul edilmiştir. Hatır için taşımanın söz konusu olabilmesi için, işletenin taşımak üzere araca aldığı yolcudan karşı edim alabilecekken yolcunun hatırı için veya iyilik yapma düşüncesi ile karşı edimi almayıp yolcuyu bedelsiz taşıması gerekmektedir.
Yani hatır için taşımada, taşımanın karşılıksız olması veya alınan karşılığın önemsiz olması gerekir. Taşıma, işletenin veya sürücünün değil taşınanın yararına olmalıdır. Ancak taşımada işletenin veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin bir çıkarı veya yararının bulunması halinde hatır taşımasından sözedilemeyecektir. Hatır taşımaları bir menfaat karşılığı olmadığından, bu gibi taşımalarda 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun “tazminat miktarının tayini” başlıklı 51. maddesinde; hakimin, tazminatın türü ve kapsamının derecesini, durum ve mevkiinin gereğine ve hatanın ağırlığına göre belirleyeceği belirtilmiş, BK.nın 51. maddesi uyarınca tazminattan uygun bir indirim yapılması, gerek öğretide gerekse Yargıtay içtihatlarında benimsenmiş ve yerleşmiş bulunmaktadır.
Hatır taşımasından sözedebilmek için, ölenin veya malul kalan kişinin karşılıksız taşınmış olması ve taşımanın taşınanın yararına olması gerekir. Bu bakımdan hatır taşıma ilişkisinin değerlendirilmesinde, taşımanın kimin çıkar ve yararına olduğunun saptanması önemlidir. Yarar ekonomik olabileceği gibi, ortak toplumsal değerleri de ilgilendirebilir.
Hatır taşımaları bir menfaat karşığı olmadığı cihetle bu gibi taşımalarda tazminattan uygun bir indirim yapılması gerek öğretide gerekse Yargıtay İçtihatlarında benimsenmiş ve yerleşmiş bulunmaktadır. Hakim tazminattan mutlaka indirim yapmak zorunda değilse de indirim yaptığı takdirde indirim oranını objektif ölçüler içinde takdir etmek zorundadır. Yapılacak hatır indiriminden de sadece hatır için taşıyan tarafın yararlanması gerekmektedir. Hatır taşıması ile ilgisi bulunmayan diğer araç sürücüsü, maliki ve sigortacısı olan davalılar hatır indiriminden yararlanamaz”. ( Konya BAM . HD’nin …Esas, …Karar 30/03/2021 tarihli kararı)
Mahkememiz dosyasına kazandırılan bilirkişi raporlarının oluşa ve hukuka uygunluğu değerlendirildiğinde davacıların maddi tazminat taleplerinin kısmen kabul kısmen reddi ile;
Somut olayımızda; Mahkememiz dosyasında bulunan deliller ve ifade tutanakları ile ceza dosyası kapsamı incelendiğinde; Davalı …un ceza dosyasında, kız arkadaşı ile birlikte alkol aldıklarını ve kız arkadaşı olduğunu beyanı karşısında hatır taşıması define itibar edilmiş olup, alkollü olduğunu bildiği kişinin kullandığı araca binmesi de birlikte kusur olduğunun kabulü ile Yargıtay . HD’nin …Esas, …K. Sayılı ilamı dikkate alındığında ayrı ayrı indirime gidilmekle, yine diğer taraftan hatır ve birlikte kusur nedeniyle indirimden kaynaklı yüksek mahkeme kararları da dikkate alınarak davalı yararına vekalet ücretine hükmedilmedilmeyerek davacı …destekten yoksun kalma tazminatı olarak 54.202,10 TL üzerinden 6098 Sayılı TBK’nın 52/1 maddesi gereğince takdiren %20 oranında müterafik kusur indirimi ile 43.361,68 TL nin ve TBK 51. Maddesi gereğince takdiren %20 oranında hatır taşıması indirimi ile toplam 34.689,35 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen yasal faizi ile birlikte davacıya verilmesine, (…yönünden poliçe limiti ile sınırlı olmak ve faiz başlangıç tarihinin 02/05/2017 tarihi ve diğer davalılar yönünden kaza tarihi olan 02/03/2017 olması kaydıyla) , davacı …destekten yoksun kalma tazminatı olarak 91.378,13 TL üzerinden 6098 Sayılı TBK’nın 52/1 maddesi gereğince takdiren %20 oranında müterafik kusur indirimi ile 73.102,51 TL nin ve TBK 51. Maddesi gereğince takdiren %20 oranında hatır taşıması indirimi ile toplam 58.482,00 TL’nin davalılardan yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen alınıp davacıya verilmesine, (…yönünden poliçe limiti ile sınırlı olmak ve faiz başlangıç tarihinin 02/05/2017 tarihi ve diğer davalılar yönünden kaza tarihi olan 02/03/2017 olması kaydıyla), fazlaya ilişkin istemin reddine dair mahkememizde oluşan vicdani kanaate göre karar verilmiştir.
Ayrıca manevi tazminat bakımından ise davacı …ile …kızları …yaşamını yitirmesi nedeniyle zor günler geçirdiklerini ve evlatlarını kaybetmenin derin acısı ile birlikte manevi zarara uğradıklarını, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, haksız eylemin ağırlığı, kusur durumu ve diğer hususlar dikkate alınarak aynı zamanda”hükmedilcek bu para, zarara uğrayandan manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır, bir ceza olmadığı gibi mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amcına göre belirlenmelidir, takdir edilecek miktarı mevcut halde elde edilecek tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır” (Yüksek Yargıtay . HD’nin 06/06/1999 Tarih, …; . HD’nin 18/06/1998 tarih, …), “hükmedilcek bu para, zarara uğrayandan manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır, bir ceza olmadığı gibi mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amcına göre belirlenmelidir, takdir edilecek miktarı mevcut halde elde edilecek tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır” (Yüksek Yargıtay . HD’nin 06/06/1999 Tarih, …; . HD’nin 18/06/1998 tarih, …), Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebi ile duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de göz önünde bulundurularak hak ve nesafet çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır, zira TMK’nın 4. Maddesinde kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nesafete göre takdir edeceği öngörülmüştür.( Yüksek Yargıtay . HD’nin 23/02/2015 Tarih …Esas …Karar) anılan emsal kararların da dikkate alınması ve Yüksek Yargıtay . HD’nin 23/02/2015 Tarih …Esas …Karar yine HGK’nın 23/06/2004 tarihli, …sayılı kararında “22.06.1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Hakimin bu takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu, olayın ağırlığı, olay tarihi gibi özellikleri göz önünde tutması ve buna göre manevi tazminat takdir edilmesi gerektiği açıkça ortadadır” şeklinde hüküm geçtiği, anılan emsal kararların da dikkate alınması ve kaza tarihi ile karar tarihi arasında geçen süre de dikkate alınarak manevi tazminatlar bakımından davanın kısmen kabul kısmen reddine karar vermek gerekmiş olup, ayrıca anılan emsal kararlar olay tarihi ile karar tarihi arasındaki geçen süre de dikkate alınarak manevi tazminatlar bakımından mahkememizde oluşan vicdani kanaate göre aşağıdaki gibi hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: GEREKÇESİ YUKARIDA AÇIKLANDIĞI ÜZERE
Davacının davasının KISMEN KABUL KISMEN REDDİ İLE;
1-Maddi tazminatlar yönünden;
A-Davacı ……destekten yoksun kalma tazminatı olarak 54.202,10 TL üzerinden 6098 Sayılı TBK’nın 52/1 maddesi gereğince takdiren %20 oranında müterafik kusur indirimi ile 43.361,68 TL nin ve TBK 51. Maddesi gereğince takdiren %20 oranında hatır taşıması indirimi ile toplam 34.689,35 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen yasal faizi ile birlikte davacıya VERİLMESİNE, (…yönünden poliçe limiti ile sınırlı olmak ve faiz başlangıç tarihinin 02/05/2017 tarihi ve diğer davalılar yönünden kaza tarihi olan 02/03/2017 olması kaydıyla)
B-Davacı …destekten yoksun kalma tazminatı olarak 91.378,13 TL üzerinden 6098 Sayılı TBK’nın 52/1 maddesi gereğince takdiren %20 oranında müterafik kusur indirimi ile 73.102,51 TL nin ve TBK 51. Maddesi gereğince takdiren %20 oranında hatır taşıması indirimi ile toplam 58.482,00 TL’nin davalılardan yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen alınıp davacıya VERİLMESİNE, (…yönünden poliçe limiti ile sınırlı olmak ve faiz başlangıç tarihinin 02/05/2017 tarihi ve diğer davalılar yönünden kaza tarihi olan 02/03/2017 olması kaydıyla), fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
2-Manevi tazminatlar yönünden;
A-Davacı ……için 25.000,00 TL’nin kaza tarihi olan 02/03/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar …, …, …, …, …, …tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
B-Davacı …için 25.000,00 TL nin kaza tarihi olan 02/03/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar …, …, …, …, …, …tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
C-……için 12.500,00 TL’nin kaza tarihi olan 02/03/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar …, …, …, …, …, …tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
3- Maddi tazminat yönünden; Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 6.364,53 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 427,97 TL’nin mahsubu ile bakiye 5.936,56 TL harcın davalılar …, …, …, …, …, …ve …müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irad KAYDINA,
4- Manevi tazminat yönünden; Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 4.235,22 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 272 (54,40*5) TL’nin mahsubu ile bakiye 3.963,22 TL harcın davalılar …, …, …, …, …, …müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irad KAYDINA,
5- Maddi tazminat yönünden; Davacı tarafından sarfına mecbur kalınan 2.967,60 TL yargılama gideri ile 137,00 TL ıslah harcı ve 515,67 TL ilk yargılama gideri toplamı olan 3.620,27 TL’nin davalılar …, …, …, …, …, …ve …müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
6- Manevi tazminat yönünden; yapılan bir yargılama gideri bulunmadığından bu konuda hüküm kurulmasına YER OLMADIĞINA,
7- Davacı tarafından dava başında yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
8- Davacı ……kendisini vekille temsil ettirdiğinden maddi tazminat yönünden kabul edilen miktar üzerinden AAÜT’ye göre hesaplanan 5.203,40 TL vekalet ücretinin davalılar …, …, …, …, …, …ve …müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE,
9- Davacı …kendisini vekille temsil ettirdiğinden maddi tazminat yönünden kabul edilen miktar üzerinden AAÜT’ye göre hesaplanan 7.882,66 TL vekalet ücretinin davalılar …, …, …, …, …, …ve …müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE,
10- Davacı ……kendisini vekille temsil ettirdiğinden manevi tazminat yönünden kabul edilen miktar üzerinden AAÜT’ye göre hesaplanan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalılar …, …, …, …, …, …müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE,
11- Davacı …kendisini vekille temsil ettirdiğinden manevi tazminat yönünden kabul edilen miktar üzerinden AAÜT’ye göre hesaplanan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalılar …, …, …, …, …, …müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE,
12- Davacı ……kendisini vekille temsil ettirdiğinden manevi tazminat yönünden kabul edilen miktar üzerinden AAÜT’ye göre hesaplanan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalılar …, …, …, …, …, …müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE,
13-Davalılar …, …, …, …, … yararına birlikte kusur ve hatır taşımasına ilişkin indirimi nedeniyle vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı ve davalı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde mahkememize veya başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesi’ne verilecek dilekçe ile Konya Bölge Adliye Mahkemesi’ne İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 17/11/2021

Katip Hakim

* Bu evrak UYAP-DYS üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.