Emsal Mahkeme Kararı Konya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/308 E. 2022/51 K. 24.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. TÜRK MİLLETİ ADINA
KONYA KARAR
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO :
KARAR NO :

ÜYE :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLLERİ :
DAVALI :
VEKİLLERİ :
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan davanın yapılan yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili 17/04/2017 tarihli dilekçesiyle; Davalı aleyhine satılıp teslim edilen 20.100 litre kolonya bazının bedeli olan parayı tahsil etmek amacıyla 20/05/2003 tarihinde Gaziantep . İcra Müdürlüğü’nün … esası ile icra takibi başlatıldığını, davalının takibe itiraz ederek durdurduğunu, davalı hakkında itirazın iptali davası açıldığını, Gaziantep . Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 17.12.2003 tarih … Esas, … Karar sayılı ilamı ile kabul kararı verildiğini, davalı tarafından temyiz edildiğini, Yargıtay .Hukuk Dairesi’nce kararın bozulduğunu, Gaziantep . Asliye Hukuk Mahkemesinin bozma kararına uyarak yetkisizlik kararı verdiğini ve dava dosyasını Konya Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderdiğini, Konya . Asliye Ticaret Mahkemesi’nin , yapılan yargılama sonunda … Esas, … Karar sayılı , 27.09.2006 tarihli kararı ile davanın kısmen kabulüne karar verildiği, taraflarca kararın temyiz edildiği, Yargıtay .Hukuk Dairesi’nce, İİK md.50’ye göre, takibin yapıldığı icra dairesinin yetkisiz olduğunun kabul edilmesi durumunda, davanın dava şartı yokluğundan reddine karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle davalı yararına bozulduğunu, Konya . Asliye Ticaret Mahkemesinin bozma kararına uyarak, … Esas, … Karar sayılı 27.07.2011 tarihli kararı ile , dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verildiğini ve hükmün temyiz edilmediğini, Davalı aleyhine 07.12.2012 tarihinde Gaziantep’te açılıp Konya’ya gönderilen ilamsız takibin, Konya . İcra Dairesi’nin … Esasına kaydedildiğini, , borçluya ödeme emri tebliğ edilemediğinden sürüncemede kalan takibin yenilendiğini, borçlu Konya . İcra Dairesi’nin … Esas numarasını alan ilamsız takipte, 08.04.2016 tarihinde önce borca ve takibe itiraz ettiğini sonra zamanaşımı definde bulunduğunu, borçlunun itirazının 18/04/2016 tarihinde tebliğ edildiğini, davacının alacağının ve dava hakkının zamanaşımına uğramadığını, 16.12.2002 tarihinde alacağın muaccel olmasıyla başlayan zamanaşımının, Gaziantep . İcra Müdürlüğünde 20.05.2003 tarihinde yapılan 1. takiple kesilmiş ve süresi 10 yıl olan ikinci bir zamanaşımı süresi işlemeye başladığını, yargılama sürecinin, Konya . Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas, … Karar sayılı 27.07.2011 tarihli kararı ile , dava şartı yokluğundan davanın reddine karar vermesi ve bunun kesinleşmesi ile sonuçlandığını, beyan ederek davalının, Konya . İcra Dairesi’nin … esasına kayıtlı takipte, zamanaşımı def’inin ve borca itirazının iptaline ,takibin devamına, davacı alacaklı lehine, takibe konu alacağın tamamı üzerinden %20’i oranında icra inkâr tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkememizin 25/03/2021 tarihli 13. Celsesinde davacının duruşma saatinden haberdar olmasına rağmen duruşmaya gelmeyerek davanın takip edilmediği , davalının ise duruşmada davayı takip etmediklerini bildirdiği, takip edilmeyen davanın 6100 sayılı HMK’nın 150/1. Maddesi uyarınca yenileninceye kadar 3 ay süre ile işlemden kaldırılmasına karar verildiği görülmüştür.
Yenilenen davanın 24/01/2022 tarihli 16. Celsesinde duruşma saatinin 09:30 olduğu, davacının duruşmaya gelmediği, davalının ise duruşmada davayı takip etmediklerini bildirdikleri bu nedenle taraflarca davanın takip edilmediği anlaşılmış, davacı tarafından davalı aleyhine açılan ve basit yargılama usulüne tabi olan davanın 2. Kez takipsiz bırakılması nedeniyle 6100 sayılı HMK’nın 150 ve 320/4 maddesi uyarınca açılmamış sayılmasına kararı verildiği görülmüştür.
Tüm dosya kapsamı ve deliller birlikte değerlendirildiğinde; Davacı vekilinin davalı aleyhine İtirazın İptali davası açtığı görülmüştür.
Mahkememiz dosyasının 25/03/2021 tarihli 13. celsesinde davacı tarafından takip edilmemesi nedeniyle HMK 150/1. maddesi gereğince dosyanın yenileninceye kadar 3 ay süreyle işlemden kaldırılmasına karar verildiği, yine mahkememizin 24/01/2022 tarihli celsesinde davacının veya davacı vekilinin davayı takip etmediği görülmüştür, bu haliyle 6100 sayılı HMK’nın 320/4 (Basit yargılama usulüne tabi davalarda, işlemden kaldırılmasına karar verilmiş olan dosya, yenilenmesinden sonra takipsiz bırakılırsa, dava açılmamış sayılır.) hükmü gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş, basit yargılama usulüne görülen davalarda ikinci kez yenileme dilekçesi verilemeyeceği de dikkate alınarak Yüksek Yargıtay . H.D’nin … Esas, … Karar sayılı ilamının da aynı doğrultuda olduğu anlaşılmakla, yine 6100 sayılı HMK’nın 22/07/2020 tarihli 7251 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanuna göre eldeki davanın basit yargılamaya tabi olduğu, usul hükümlerinin derhal uygulanması ilkesi gereği iş bu davanın değerinin 500.000,00 TL nin altında kaldığı ve basit yargılama usulüne tabi olduğu, 25/03/2021 tarihinde davanın takipsiz bırakıldığı anlaşılmakla, 24/01/2022 tarihinde de dosya takipsiz bırakıldığı anlaşılmıştır.
Dosya incelendiğinde takipsiz bırakılan 16.celse olduğu , davamızın taraf teşkilinin sağlanması için davacı tarafa daha önceden ticaret sicilden terkin edilen şirketin yeniden ihyası için süre verildiği ancak davacının söz konusu ihya işlemini yerine getirmediği birçok celseyi takip etmeyerek duruşmayı tehir ettiği dosyanın düşürüldüğü 24/01/2022 tarihli celseden bir önceki celsede kendisine ihtarat yapıldığı ve bu nedenle 16.celseye yetki belgesiyle başka bir vekili görevlendirdiği, yetkilendirilen avukatın mahkememizin bekletici mesele yaptığı dosyanın kesinleşmesinde çok kısa kaldığını bu nedenle beklenmesini istemesine rağmen bir sonraki celseye de davacının yine mazeret gönderdiği, dosyamızın … esas sayılı olduğu dikkate alındığında süreç olarak dosyanın sürüncemede kaldığı davalı vekilinin de mazeretlerin geçersiz olduğu sadece davayı uzatmaya yönelik olduğu bu nedenle davayı da takip etmediklerini bildirdiklerinden davamızın henüz taraf teşkil aşamasında olduğu ve davacı şirketin halen ihya edilmemiş olduğu bu nedenle taraf teşkili sağlanamadığından ve dosyanın davacı vekilince sürekli tehir edildiğinden ve gönderilen mazeretin resmi olarak raporlanmadığı dikkate alınıp davalının da mazerete itiraz ettiği de dikkate alınarak dosya düşürülerek davanın açılmamasına karar verilerek mahkememizde oluşan vicdani kanaate göre aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: GEREKÇESİ YUKARIDA AÇIKLANDIĞI ÜZERE
1-Taraflarca davanın takip edilmemesi nedeniyle ve 6100 sayılı HMK’nın 320/4 maddesi gereğince DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 80,70 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 1.286,56 TL harçtan mahsubu ile davacı tarafça fazladan yatırıldığı anlaşılan 1.205,86 TL harcın kararın kesinleşmesi ve talep halinde davacıya İADESİNE,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davalı tarafça yapılan yargılama gideri olmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer OLMADIĞINA,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT’ne göre hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
6-Davacı tarafından dava başında yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
Dair ; davalı vekilinin yüzüne karşı davacı vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 s. HMK’nın 345. maddesi gereğince ( 2 ) hafta içerisinde, ilgili BAM Hukuk Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 24/01/2022

Katip … Hakim …