Emsal Mahkeme Kararı Konya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/299 E. 2023/373 K. 21.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: … Esas – …
T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI : 1-
VEKİLİ :
DAVALI : 2-
VEKİLİ :
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :
KARARIN MAHİYETİ : KISMEN KABUL, KISMEN RED

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin asıl dosya dava dilekçesinden özetle: karşı tarafın maliki bulunduğu … plakalı araç, 26.11.2016 tarihinde meydana gelen kaza neticesinde ağır şekilde yaralanmasına sebebiyet verdiğini, müvekkilleri lehine maddi ve manevi tazminat; hükmedileceğinin muhtemel olduğu, bilindiği üzere, haksız fiilden kaynaklanan tazminat davalarında alacak olay tarihi itibariyle muaccel hale geldiği, davalı sürücünü aracın kayıt maliki olması nedeni ile sorumluluğu olduğu, fakat, davalı araç sürücüsünün, olay yerinde polis turafından saptanamayan bir tanığın beyanları olay nedeniyle savcılıkça başlatılan … sayılı soruşturma dosyası olduğu, bu halde müvekkillerin alacağını semeresiz bırakma amacı ile malvarlığını üçüncü kişilere devri ve temlik etme eğilimi içerisinde olması kuvvetle muhtemel olduğunu, bu sebeple öncelikle davalının kazaya karıştığı … tescil plakalı aracın devrinin önlenmesi amacıyla sayın mahkemenizce ihtiyati tedbir/haciz kararının verilmesini, ayrıca davanın nihai tazmin amacına ulaşamaması tehlikesi mevcut bulunduğundan, davalı adına olan Trafik kayıtlarının uyap sisteminden tespiti ile ayrıca Selçuklu , Karatay ve Meram Tapu Müdürlükleri’ne yazılarak davalıların adına kayıtlı araç / gayrimenkullerinin olması halinde üzerine 3. Kişilere devri ve temlikinin önlenmesi için ihtiyati haciz/ tedbir kararı verilmesine verilmesini talep zorunluluğu doğduğunu, … tescil plakalı aracın devrinin önlenmesi amacıyla sayın mahkemenizce hakkında ihtiyati tedbir/haciz kararının verilmesini, davanın nihai tazmin amacına ulaşamaması tehlikesi mevcut bulunduğundan davalı adına olan Trafik kayıtlarının UYAP ve sair yollarla tespiti ile ayrıca Selçuklu Karatay ve Meram Tapu Müdürlükleri’ne yazılarak davalıların adına kayıtlı araç gayrimenkullerinin olması halinde-üzerine 3. kişilere devri ve temlikinin önlenmesi içi ihtiyati haciz/ tedbir kararı verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinden özetle; davalının tam kusurlu olduğu hususu doğru olmayıp sunacakları delillerle kusur incelemesinin yeniden yaptırılmasını ve davacının kusurunu tespit edilerek kanıtlarımızın incelenmesini ve açılan davanın reddine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
Mahkememiz ara kararı gereğince dosyaya Necmettin Erbakan Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi Hastanesi hekimleri olan Arş. Gör. Dr. …, Prof. Dr. … ve Prof. … tarafından düzenlenen bilirkişi raporundan özetle; 1-Kişinin arızasının Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre; Kalıcı sakatlığının bulunmadığı, 2- 6111 sayılı kanun kapsamında tedavi giderlerinin SaK tarafından karşılandığı, 3-Kişide dosya kapsamında fatura edilmiş tedavi masraflarının olmadığını, ancak bu tür bir yaralanmada bir takım fatura edilemeyen (özel diyet, ulaşım, rehabilitasyon, pansuman, özel hastane muayene farkı gibi vb.) masrafların olacağını; bu harcamaların SGK ödeme kapsamı dışında olduğunu, kaçınılmaz giderlerin ayrı ayrı kaleme alınmaktansa topyekün olarak belirtilmesinin daha bilimsel olacağı anlayışından ötürü yaralanmanın ağırlık ölçüsü de dikkate alındığında bu tür giderlerin tarafımca 5.000,00 TL olarak değerlendirildiğini, bu değerlendirmede aşağıdaki kriterlerin dikkate alındığı, Tedavi sırasında veya sonrasında yapılması zorunlu dolaylı harcamalar: a)Refakatçi, özel bakıcı ve özel beslenme giderleri. b)Yol giderleri (hastanın ve yakınlarının hastanelere, sağlık kurumlarına, doktor muayenehanelerine, fizik tedavi yerlerine gidip gelme yol giderleri). c)Hastanın başka bir şehirde veya yurt dışında tedavisi gerekiyorsa, kendisinin ve yakınlarının (otomobil, otobüs, tren, uçak gibi) taşıt giderleri. / t)Tedavi için gidilen yerde hastanın ve yakınlarının otel, lokanta, ulaşım gibi barınma ve beslenme giderleri. e)Haksız eyleme Uğranıldığı veya kaza geçirildiği sırada, hastanın yakınları uzak bir yerleşim yerinde iseler, onların hastanın tedavi gördüğü kente geliş gidiş ulaşım giderleri ile geldikleri yerde otel, lokanta gibi barınma ve beslenme giderleri. )Hastaneden çıktıktan sonra evde bakımı sürdürülen yaralı İçin eve gelip giden iğneci, pansumancı, fizyoterapist gibi kişilere ödenen ücretler. 9)Hekimlerce gerekli görülmesi durumunda kaplıca, Ilıca, dağ veya deniz kıyısı gibi hava değişim yerlerine ödenen paralar. (Av. …, Tazminat Davalarında Geçici İşgöremezlik Zararları ve Tedavi Giderleri, Legal Yayıncılık, 2004,ilis.) 4-Mevcut arızasının iyileşme süresinin 9(dokuz) ayı bulacağını bu süre zarfında kişinin herhangi bir gelir getirecek işte çalışamayacağını bu sürenin geçici İş görmezlik süresi olarak değerlendirilmesi gerektiğini, şahsın bu süre içerisinde bir başkasının bakımına ihtiyaç duyacağını ve bu sürede 4100 malül sayılacağını, 26.11.2016-30.12.2016 arasında brüt asgari ücret üzerinden (1.647,00/30)x5 -274,50TL 01.01.2017-25.08.2017 arasında brüt asgari ücret üzerinden (1 .777,50/30)x265 -15.701 ,25TL TOPLAM BAKICI GİDERİ: 15.975,75 TL olduğu, İş göremezlik süresi içinde yardımcı kişi kullanılması: Kaza sonucu geçici İş göremezlik kaybına uğrayan kişiler, iyileşme ve mesleki işten kalma süresi içinde kendi işlerini başkalarına yaptırabilirler. Böylece yardımcı kişi kullanmış olurlar. Bu kişilere ücret ödenmiş olabileceği gibi, ücretsiz de çalıştırılmış olabilirler. Genellikle kaza geçirenin yakınları ücretsiz ve karşılıksız yardımcı durumundadırlar. Bunlara bir ücret ödenmemesi, kazaya neden olan kişiden veya diğer tazminat sorumlularından maddi tazminat istenmesine engel değildir. Çünkü yardım karşılıksız yapılmış bile olsa, yakınlar için bir yük ve bir ek külfet oluşturacaktır. Bu külfetin parasal olarak değerlendirilmesi gerekir. (Av. …, Tazminat Davalarında Geçici İş göremezlik Zararları ve Tedavi Giderleri, Legal Yayıncılık, 2004, 40 s.) 9- Kişiye verilecek toplam tedavi masraflarının 20.975,75 TL Olduğunu ve bu miktara 9 (dokuz) ay boyunca kazanç kaybının da eklenmesinin Uygun olacağını, bu hesaplanan giderin SGK tarafından karşılanmayacağını, giderlerin sigorta şirketi veya kusurlu tarafça kusur oranında paylaştırılmasının uygun olacağını bildirir şekilde rapor tanzim ettikleri görülmüştür.
Mahkememiz ara kararı uyarınca dosyaya resen görevlendirilen tazminat hesaplama alanında uzman bilirkişi Av. …’e tevdii ile düzenlenen bilirkişi raporundan özetle; “Verilen bilgi ve belgeler esas alınarak, yapılan değerlendirmeler ve hesaplamaya esas kabuller neticesinde; Davacı …’ın Geçici İş Göremezlik nedeniyle maddi tazminat alacağının bulunmadığı, Sayın Mahkemeniz aksi kanaatte ise, davacının Geçici İş Göremezlik nedeniyle 3.129,76-TL. maddi tazminat alacağı bulunduğu, Davacının Tedavi ve Bakım Gideri nedeniyle 8.373,69-TL maddi tazminat alacağı bulunduğu, Geçici iş göremezlik ile tedavi ve bakım giderlerinden dolayı sigorta şirketinin sorumluluk hukukuna göre sorumluluğunun bulunup bulunmadığı Sayın Mahkemenizin takdirine bırakıldığı” şeklinde rapor tanzim etmiş olduğu görülmüştür.
Mahkememiz ara kararı gereğince dosyanın Ankara Adli Tıp Kurumu’na sevki ile alınan adli tıp raporundan özetle; “Davalı sürücü …’un % 25 (Yüzdeyirmibeş) oranında kusurlu olduğuna, Sürücü …’ın % 75 (Yüzdeyetmişbeş) oranında kusurlu olduğuna oy birliğiyle karar verildiği kanaatini bildirir müşterek rapordur.” şeklinde rapor tanzim edilmiştir.
Mahkememiz ara kararı gereğince dosyanın İstanbul Adli Tıp Kurumu’na sevki ile alınan adli tıp raporundan özetle; “Mevcut tıbbi belgelere göre; … ve … oğlu … doğumlu …’ın 26.11.2016 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanmasının, A) 03/08/2013 tarih, 28727 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği ile bu yönetmelik kapsamında yer almayan bölüm, cetvel ve listeler için, 11/10/2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerine göre değerlendirildiğinde maluliyet oranının %0 (yüzdesıfır) olduğu, B) 30.03.2013 tarih, 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre değerlendirildiğinde; Kişinin tüm vücut engellilik oranının % 0 (yüzdesıfır) olduğu, C) İyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği” şeklinde rapor tanzim etmişlerdir.
Mahkememiz ara kararı uyarınca dosyaya resen görevlendirilen aktüerya alanında uzman bilirkişi Av. … tarafından düzenlenen bilirkişi raporundan özetle; “26.11.2016 günü meydana gelen trafik kazasında yaralanıp 9 ayda iyileşen, bu sürede bakıcıya ihtiyaç duyan ve maluliyeti bulunmayan davacı …’ın; 1-)26.11.2016 — 26.08.2017 Tarihleri Arası 9 aylık Süre ile Sınırlı Geçici İş Göremezlik Süresinde Uğradığı Maddi Zararının ; 2.832,83 TL, 2-)Sürekli İş Göremezlik Devresinde Uğradığı Maddi Zararının ; bulunmadığı, 3-)26.11.2016 — 26.08.2017 Tarihleri Arası 9 Aylık Süre ile Sınırlı İyileşme Süresinde Bakıcı Giderlerinden Doğan Maddi Zararının; 3.962,51 TL, 4-)Fatura Edilemeyen ve Belgeye Bağlanamayan Kaçınılmaz Tedavi Giderlerinden Doğan Maddi Zararının ; 1.250,00 TL, olduğu” şeklinde rapor tanzim etmiş olduğu görülmüştür.
Aynı bilirkişi tarafından düzenlenen bilirkişi ek raporundan özetle; “15.11.2022 tarihli Tazminat Hesaplama Raporu’nda değişiklik ya da yeniden hesaplama yapmayı gerektirir bir hususun veya eksikliğin bulunmadığı, rapordaki kanaat, düşünce ve hesaplamada bir değişikliğin düşünülmediği, raporun teyit edilmesi gerektiği” şeklinde rapor tanzim etmiş olduğu görülmüştür.
Mahkememiz dosyasına sunulan bilirkişi raporları taraflara usulüne uygun şekilde tebliğ edilmiştir.
Davacı vekilinin ıslah dilekçesi sunmuş olduğu, ıslah harcını da Mahkememiz veznesine yatırmış olduğu görülmüştür.
Dava; “Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)” davasıdır.
Tüm dosya kapsamı ve deliller birlikte değerlendirildiğinde; Davacı vekili davalı aleyhine Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davası açmıştır.
Ayrıca konu ile ilgili olarak 6098 sayılı TBK.49.-56.maddeleri ve KTK.85. ve devam eden maddelerinde düzenlendiği TBK.49/1. Maddesinde; “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.” şeklinde, TBK.54.maddesinde; “Bedensel zararlar özellikle şunlardır:1. Tedavi giderleri.2. Kazanç kaybı.3. Çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar.4. Ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar.” şeklinde, TBK’nun 56/1.maddesinde;”Hâkim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir.” şeklinde, (haksız fiil, doktrinde hukuka aykırı zarar verici eylem olarak tanımlanmakta ve unsurları; eylem, hukuka aykırılık, zarar, kusur ve uygun illiyet bağı olarak belirlenmektedir, bu durumda haksız fiilden söz edebilmek için “1) hukuka aykırı bir eylem bulunmalı, 2)eylemden kaynaklı bir zararın olması, 3)zarar veren kişinin kusuru bulunması” ya da yasaca sorumlu olması” zarar ile kusur arasında uygun illiyet bağı bulunması gerekir) KTK.85. maddesinde;”Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar……………….İşleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” şeklinde, KTK’nun 86/1.maddesinde;”İşleten veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibi, kendisinin veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru bulunmaksızın ve araçtaki bir bozukluk kazayı etkilemiş olmaksızın, kazanın bir mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri geldiğini ispat ederse sorumluluktan kurtulur.” şeklinde, KTK’nun 91/1.maddesinde;”İşletenlerin, bu Kanunun 85 inci maddesinin birinci fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.” şeklinde, KTK’nun 92.maddesinde(6704 S.K. 4. Mad. İle değişiklik öncesi);”Aşağıdaki hususlar, zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamı dışındadırlar.a) İşletenin; bu Kanun uyarınca eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilere karşı yöneltebileceği talepler,b) İşletenin; eşinin, usul ve füruunun, kendisine evlat edinme ilişkisi ile bağlı olanların ve birlikte yaşadığı kardeşlerinin mallarına gelen zararlar nedeniyle ileri sürebilecekleri talepler,c) İşletenin; bu Kanun uyarınca sorumlu tutulmadığı şeye gelen zararlara ilişkin talepler, d) Bu Kanunun 105 inci maddesinin üçüncü fıkrasına göre zorunlu mali sorumluluk sigortasının teminatı altında yapılacak motorlu araç yarışlarındaki veya yarış denemelerindeki kazalardan doğan talepler,e) Motorlu araçta taşınan eşyanın uğrayacağı zararlar, f) Manevi tazminata ilişkin talepler.” şeklinde, KTK’nun 97.maddesinde(6704 S.K. 5. Mad. İle değişiklik öncesi);”Zarar gören, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde doğrudan doğruya sigortacıya karşı talepte bulunabileceği gibi dava da açabilir.” şeklinde, KTK’nun 99.maddesinde (6704 S.K. 6. Mad. İle değişiklik öncesi);” Sigortacılar, hak sahibinin kaza veya zarara ilişkin tespit tutanağını veya bilirkişi raporunu, sigortacının merkez veya kuruluşlarından birine ilettiği tarihten itibaren sekiz iş günü içinde zorunlu mali sorumluluk sigortası sınırları içinde kalan miktarları hak sahibine ödemek zorundadırlar.” şeklinde düzenlemeler yapıldığı görülmüştür.
Davacı …’ın davalılar adına açtığı maddi manevi tazminat yönünden ise Mahkememizdeki dosya kapsamına göre değerlendirme yapıldığında; dosyadaki tüm bilgi, belge, deliller ve bilirkişi raporlarına göre ayrıca Yüksek Yargıtay . HD’nin … Esas, … Karar sayılı ilamı, aynı dairenin …, … sayılı ilamları, Konya BAM . HD’nin … E, … K, ve aynı dairenin … Esas, … K, sayılı 28/01/2021 tarihli ilamları, Yargıtay . HD’nin 24/02/2021 tarihli … Esas, … Sayılı ilamı, Yargıtay . HD’nin … Esas, … Karar ile 22/06/2021 tarihli ve Yargıtay . HD’nin … Esas, … K sayılı ilamının da aynı doğrultuda olduğu, ayrıca Yargıtay . HD nin 10/01/2022 tarih, … Esas, … Karar sayılı ilamı “… TRH 2010 adı verilen Ulusal Moralite Tablosu hazırlanmıştır, gerçek zarar hesabı, özü itibariyle varsayımlara dayalı bir hesap olup, gerçeğe en yakın verilerin kullanılması esastır. Bu durumda; Yargıtay daireleri arasında tazminat hesabında birliğin sağlanması açısından ve yine bu tablonun ülkemize özgü ve güncel veriler içerdiği göz önüne alındığında dairemizce de tazminat hesaplarında TRH 2010 tablosuna göre bakiye ömür sürelerinin belirlenmesinin güncel verilere ve ülkemiz gerçeklerine daha uygun olacağına karar verilmiştir…” şeklinde karar verildiği ve Yargıtay HGK’nın 02/12/2021 tarih … , … Karar sayılı ilamında da TRH 2010 tablosunun uygulanacağı yönünde oy birliği ile karar verilmiş olup) emsal kararları da dikkate alındığında,
Mahkememiz ara kararı uyarınca dosyaya resen görevlendirilen aktüerya alanında uzman bilirkişi Av. … tarafından düzenlenen ve hükme esas alınan bilirkişi raporundan özetle; “26.11.2016 günü meydana gelen trafik kazasında yaralanıp 9 ayda iyileşen, bu sürede bakıcıya ihtiyaç duyan ve maluliyeti bulunmayan davacı …’ın; 1-)26.11.2016 — 26.08.2017 Tarihleri Arası 9 aylık Süre ile Sınırlı Geçici İş Göremezlik Süresinde Uğradığı Maddi Zararının ; 2.832,83 TL, 2-)Sürekli İş Göremezlik Devresinde Uğradığı Maddi Zararının ; bulunmadığı, 3-)26.11.2016 — 26.08.2017 Tarihleri Arası 9 Aylık Süre ile Sınırlı İyileşme Süresinde Bakıcı Giderlerinden Doğan Maddi Zararının; 3.962,51 TL, 4-)Fatura Edilemeyen ve Belgeye Bağlanamayan Kaçınılmaz Tedavi Giderlerinden Doğan Maddi Zararının ; 1.250,00TL, olduğu” şeklindeki raporu da dikkate alınarak,
Davalı yan zamanaşımı defi’nde bulunmuşsa da eldeki dava tipik belirsiz alacak davası olduğundan itibar edilmemiştir.
Davacı yan dava dilekçesinde sürekli iş göremezlik talebinde bulunmuşsa da yargılamada sürekli iş göremezlik tazminatının çıkmadığı ancak bakıcı giderinin çıktığı (bakıcı giderinin de dava dilekçesinde talep edilmediği anlaşılmakla kalemlendirme – ıslah dilekçesinde bakıcı giderinin ilk talepte 400,00TL olduğu talep edildiğinden, sürekli iş göremezlik talebinin başlangıçta 400,00TL olduğu dosya kapsamındaki bilgilerin mantıksal sonucudur.) ıslah dilekçesi verildiğinden bu talebinde mahkememizce kabul edilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varıldığı, dolayısıyla 400,00TL sürekli iş göremezlik tazminatı çıkmadığından reddine karar verilerek maddi tazminat yönünden; Davacı …’ın, davalılar …, …’na açtığı maddi tazminat davası nedeniyle; 2.832,83TL Geçici iş göremezlik, 3.962,51TL Bakıcı gideri, 1.250,00TL Kaçınılmaz tedavi gideri zararına bağlı olmak üzere toplam 8.045,34‬‬TL maddi tazminatın … yönünden dava tarihi olan 05/05/2017 tarihi ile … yönünden olay tarihi olan 26/11/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte (… yönünden poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere) davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine dair Mahkememizce oluşan vicdani kanaate göre aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
Dosyada manevi tazminatlar bakımından yapılan incelemede ise; davacı …’ın meydana gelen kaza nedeniyle son derece zor günler yaşadığını, manen zarar gördüğünü, meydana gelen kazanın derin acısı ile birlikte manevi zarara uğradığını, tarafın sosyal ve ekonomik durumları, haksız eylemin ağırlığı, kusur durumu ve diğer hususlar dikkate alınarak aynı zamanda”hükmedilcek bu para, zarara uğrayandan manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır, bir ceza olmadığı gibi mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir, takdir edilecek miktarı mevcut halde elde edilecek tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır” (Yüksek Yargıtay. HD’nin 06/06/1999 Tarih, … . HD’nin 18/06/1998 tarih, 16/89/4951 ), “hükmedilcek bu para, zarara uğrayandan manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır, bir ceza olmadığı gibi mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amcına göre belirlenmelidir, takdir edilecek miktarı mevcut halde elde edilecek tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır” (Yüksek Yargıtay . HD’nin 06/06/1999 Tarih, … ; . HD’nin 18/06/1998 tarih, … ), Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebi ile duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de göz önünde bulundurularak hak ve nesafet çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır, zira TMK’nın 4. Maddesinde kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nesafete göre takdir edeceği öngörülmüştür.( Yüksek Yargıtay . HD’nin 23/02/2015 Tarih … Esas … Karar) anılan emsal kararların da dikkate alınması ve Yüksek Yargıtay . HD’nin 23/02/2015 Tarih … Esas … Karar yine HGK’nın 23/06/2004 tarihli, … sayılı kararında “22.06.1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Hakimin bu takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu, olayın ağırlığı, olay tarihi gibi özellikleri göz önünde tutması ve buna göre manevi tazminat takdir edilmesi gerektiği açıkça ortadadır” şeklinde hüküm geçtiği görülmekle davacıların, davasının kısmen kabul kısmen reddi ile ayrıca anılan emsal kararlar olay tarihi ile karar tarihi arasındaki geçen süre de dikkate alınarak manevi tazminat yönünden; Davacının, davalı … aleyhine açtığı manevi tazminat talebinin kısmen kabul kısmen reddi ile; 2.500,00TL’nin olay tarihi olan 26/11/2016 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine mahkememizde oluşan vicdani kanaate göre aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : GEREKÇESİ YUKARIDA AÇIKLANDIĞI ÜZERE;
1-MADDİ TAZMİNAT YÖNÜNDEN; Davacı …’ın, davalılar …, …’na açtığı maddi tazminat davası nedeniyle; 2.832,83TL Geçici iş göremezlik, 3.962,51TL Bakıcı gideri, 1.250,00TL Kaçınılmaz tedavi gideri zararına bağlı olmak üzere TOPLAM 8.045,34‬‬TL maddi tazminatın … yönünden dava tarihi olan 05/05/2017 tarihi ile … yönünden olay tarihi olan 26/11/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte (… yönünden poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere) davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
2-MANEVİ TAZMİNAT YÖNÜNDEN; Davacının, davalı … aleyhine açtığı manevi tazminat talebinin KISMEN KABUL KISMEN REDDİ İLE; 2.500,00TL’nin olay tarihi olan 26/11/2016 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya VERİLMESİNE, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
3-Maddi tazminat yönünden; Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 549,57-TL karar ve ilam harcından peşin alınan peşin harç 31,40-TL (peşin alınan 37,58-TL’den maddi tazminat talebi için alınan peşin harcın mahsubundan sonra kalan) ile 142,32TL ıslah harcı olmak üzere toplam 173,72‬TL’nin mahsubu ile bakiye 375,85‬‬-‬TL harcın davalılardan (… yönünden poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere) müştereken müteselsilen alınarak HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
4-Maddi tazminat yönünden; davacılar tarafından yapılan; 73,58-TL ilk yargılama harcı, 142,32-TL Islah Harcı, olmak üzere toplam 215,9‬0-TL harcın (… yönünden poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere) davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara VERİLMESİNE,
5-Maddi tazminat yönünden; davacılar tarafından yapılan sarfına mecbur kalınan; bilirkişi ücretleri, tebligat, posta ve diğer masraflar, olmak üzere toplam 5.581,20-TL yargılama giderinin davalılardan (… yönünden poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere) müştereken müteselsilen alınarak davacılara VERİLMESİNE,
6-Maddi tazminat yönünden davalılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerilerine BIRAKILMASINA,
7-Davacılar kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden maddi tazminat yönünden kabul edilen miktar üzerinden A.A.Ü.T göre hesaplanan 8.045,34-TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken müteselsilen alınarak davacılara VERİLMESİNE,
8-Davalılar kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden maddi tazminat yönünden A.A.Ü.T göre hesaplanan 400,00-TL (sürekli iş göremezlik tazminatı çıkmadığından talep edilen miktarın reddine karar verildiğinden) vekalet ücretinin davalılardan müştereken müteselsilen alınarak davacılara VERİLMESİNE,
9-Manevi tazminat yönünden; Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 170,77-TL karar ve ilam harcından peşin alınan 6,18-TL(maddi tazminatta mahsup edilen peşin harç düşüldükten sonra) harcın mahsubu ile bakiye 164,59‬-TL harcın davalı …’dan tahsili ile hazineye irad KAYDINA,
10-Davacı tarafından dava başında yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
11-Davalı … tarafından manevi tazminata yönelik yapılan yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine YER OLMADIĞINA,
12-Davacılar kendilerini vekille temsil ettirdiklerinden manevi tazminat yönünden kabul edilen miktar üzerinden AAÜT’ne göre hesaplanan 2.500,00-TL vekalet ücretlarinin davalı …’dan alınarak davacılara VERİLMESİNE,
13-Davalı … kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T göre vekalet ücreti manevi tazminat yönünden hesaplanan 2.500,00TL’nin davacıdan alınarak davalı …’a VERİLMESİNE,
14-Davacı tarafça dava başında depo edilen gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa İADESİNE,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekillerinin yokluğunda, bağımsız ve tarafsız Konya . Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından maddi tazminat yönünden KESİN olmak üzere, manevi tazminat yönünden gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde mahkememize veya başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesi’ne verilecek dilekçe ile Konya Bölge Adliye Mahkemesi’ne İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.21/06/2023

Katip Hakim