Emsal Mahkeme Kararı Konya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/838 E. 2021/758 K. 21.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
KONYA
.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİKARAR
ESAS NO :
KARAR NO :

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE
KATİP :

DAVACILAR : 1-
2-
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ:
BİRLEŞEN KONYA .ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’NİN E.-… K. SAYILI DOSYA;
DAVACILAR : 1-
2-
VEKİLİ :
DAVALILAR: 1-
VEKİLİ :
2-
3-
VEKİLİ :
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ:
BİRLEŞEN KONYA .ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’NİN E.-K. SAYILI DOSYA;
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALILAR: 1-
2-
VEKİLİ :
3-
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ:
KARAR TARİHİ:
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :
Davacılar vekili tarafından davalılar aleyhine açılmış bulunan “Tazminat” davasının yapılan açık yargılaması sonucunda;
HEYETİMİZCE GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili 31.12.2015 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; 28.11.2012 tarihinde … …Yolu 20.km’de …dışındaki davacıların desteği olan … idaresindeki …plaka no’lu araca dava dışı … yönetimindeki … plaka no’lu tırın arkadan vurması sonucunda maddi hasarlı, yaralamalı ve ölümlü trafik kazasının meydana geldiğini, bu kaza sonucunda destek …’in olay yerinde vefat ettiğini, davacılardan kardeşi olan … ise ağır yaralandığını, kazaya karışan …plaka no’lu aracın kaza tarihi itibariyle geçerli … poliçe numaralı trafik (ZMMS) sigortalısı davalı … A.Ş.tarafından yapıldığından teminat limitleri ile sigorta şirketinin sorumluluğunun söz konusu olduğundan bahisle; davanın kabulü ile 6100 sayılı HMK.’nın 107.maddesi uyarınca belirlenecek destekten yoksun kalma tazminatında ve geçici iş göremezlik tazminatında müddeabihi artırma hakları saklı kalarak şimdilik; davacılardan eş …, çocuk … ile çocuk … için 500,00’er TL destekten yoksun kalma tazminatı, davacılardan … için ise 500,00 TL geçici iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplamda 2.000,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı …Anonim Şirketi(Eski Ünvanı: … A.Ş.)vekili 09.02.2016 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; Davacıların murisinin ve davacı … araçta bulunma nedeninin açıklanmasının gerektiğini, olayın iş kazası olması durumunda görevli mahkemenin İş Mahkemeleri olup, dava dilekçesinin görev yönünden reddinin gerektiğini, müvekkili şirket aleyhine açılan davanın husumet yönünden reddine karar verilmesini, dava dilekçesinin içeriğinden kazanın 28.11.2012 tarihinde meydana geldiğinin anlaşıldığını, kazanın üzerinden 3 yılı aşkın zaman geçtiğini, KTK.109.maddesi gereği zamanaşımının 2 yıl olduğunu, davanın zamanaşımı nedeniyle reddinin gerektiğini, davacılardan … için açılan geçici iş göremezlik tazminatıtalepli davanın reddinin gerektiğini, sigortalı araç sürücüsünün kusuru bulunmadığını, davacının kabulünde olup, bu hususta uyuşmazlığın bulunmadığını, bu dava yönünden sigortalı araç sürücüsünün kusursuz olduğundan davanın reddinin gerektiğini, müvekkili şirketinin sorumluluğunun sigortalısının kusuru ve poliçesindeki teminat ile sınırlı olduğunu, kazanın dava dışı … plakalı aracın müvekkili şirkete sigortalı araca arkadan çarpması sonucu gerçekleştiğini, kazanın meydana gelmesinde sigortalı araç sürücüsünün kusurunun bulunmadığını, geçici iş gücü kaybının teminat dışında olduğunu, dava dilekçesinde talep edilen tazminat miktarlarının fahiş olduğunu, kabul edilemeyeceğinden bahisle davanın reddine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
Mahkememiz dosyası ile birleşen Konya .Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …Esas – … Karar sayılı dava dosyasında davacılar vekili 28.08.2017 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; 28/11/2012 tarihinde meydaha gelen … idaresindeki …plakalı araç ile davalı …’nin idaresindeki … plakalı tırın karıştığı trafik kazasında …’in olay yerinde vefat ettiğini, kaza tespit tutanaklarında müteveffanın kusurlu gösterildiğini, kazaya karışan …plakalı aracın … AŞ ne ZMMS ile sigortalı olduğunu, kazada yaralının …adına da Konya .Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …Esas sayılı dosyası ile dava açıldığını, mahkemece ek dava açılmak üzere süre verildiğini, sigorta şirketine yapılan başvuruya rağmen ödeme yapılmadığını, diğer davalı …ın ise kazaya karışan aracın maliki olduğunu, kaza tarihinde müteveffa ve kardeşi …’in çiftçi olarak geçimlerini sağladıklarını, davacıların müteveffanın desteğinden yoksun kaldıklarını, tüm bu nedenlerle fazlaya ilişkin tüm talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla kazaya karışan …plakalı aracın kaydına tedbir konulmasını, Konya . Asliye Ticaret Mahkemesi dosyası ile işbu dava dosyasının birleştirilmesini, maddi tazminat davalarının kabulü ile davacı eş … için şimdilik 500,00TL destekten yoksun kalma tazminatına, çocuk …için şimdilik 500,0TL destekten yoksun kalma tazminatına, çocuk … için şimdilik 500,00TL destekten yoksun kalma tazminatına, davacılardan …için şimdilik 500,00TL geçici iş göremezlik tazminatına hükmedilmesini, manevi tazminat davalarının kabulü ile davacı eş …için şimdilik 10.000,00TL , çocuk …için şimdilik 7.500,00TL , çocuk … için şimdilik 7.500,00TL ve davacı …için şimdilik 5.000,00TL manevi tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkememiz dosyası ile birleşen Konya .Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …Esas – … Karar sayılı dava dosyasında davalılar …, … vekilinin UYAP sistemi üzerinden mahkememiz dosyasına sunmuş olduğu 06.10.2017 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Müvekkilleri açısından talepler ve dolayısıyla açılan davanın “zamanaşımına” uğradığını, sürücü …’nin kusursuz olduğu ve bu gerekçeyle beraat ettiğinin Yargıtay denetiminden geçerek kesinleşen Konya .Ağır Ceza mahkemesinin dosyası ile sabit olduğunu, bu gerekçe ile müvekkilleri hakkındaki davanın reddine karar verilmesinin gerektiğini, Ceza Mahkemesi Kararının mahkemeniz açısından “kesin hüküm” niteliğinde olduğunu, 28/11/2012 tarihinde meydana gelen trafik kazasında; sürücü müvekkili …’nin bir ihmali veya kusurunun bulunmadığını, araç sahibi müvekkili …ve sürücüsü … açısından davanın, “kusursuzluk” nedeniyle reddine karar verilmesini talep ettiklerini, davayı kesinlikle kabul etmemek kaydıyla; Maddi ve manevi tazminat taleplerinin, abartılı ve fahiş olduğunu, manevi tazminata ilişkin fazlaya ilişkin hakların saklı tutulmasının mümkün olmadığını, manevi tazminatın, bir bütün olduğunu, parçalanamayacağını, acının dönemsel hissedilmesinin mümkün olmadığını, olayın, ticari bir olay olmadığını, trafik kazası olduğunu, istenecek faiz oranının yasal faiz olmasının gerektiğinden bahisle; Açılan davanın reddine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
Mahkememiz dosyası ile birleşen Konya .Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …Esas – … Karar sayılı dava dosyasında davalılar …, … vekilinin UYAP sistemi üzerinden mahkememiz dosyasına sunmuş olduğu 10.10.2017 tarihli cevap dilekçesinde özetle; İş bu yargılamaya konu mezkur olayın gerçekleşmesine sebebiyet verdiği iddia olunan … plaka sayılı aracın müvekkili şirket tarafından, Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi ile sigortalandığını, ancak, aracın söz konusu poliçe teminatı altına alınmış olmasının, teminatın tamamen ve otomatik olarak ödeneceği anlamına gelmediğini, müvekkili şirketin, 2918 sayılı kanuna göre, işletene düşen hukuki sorumluluğunun zorunlu sigorta limitleri dahilinde teminle mükellef olduğunu, işletenin sorumluluğunun bulunmadığı hallerde, müvekkili şirketin sorumluluğundan bahsedilmesinin mümkün olmadığını, davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte, mezkur olayda, müvekkili şirketin sorumluluğunun varlığı kanaatine varılmış olsa dahi, davacı taraf, vefat eden …’nin desteğinden yoksun kalıp kalmadığını, desteğinden yoksun kalmış ise bunun miktarının ne kadar olduğunu ispat etmek zorunda olduğundan bahisle; Haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olan davanın reddine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
Mahkememiz dosyası ile birleşen Konya .Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas – … Karar sayılı dava dosyasında davacı vekili 06.11.2020 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; 28/11/2012 tarihinde meydana gelen trafik kazasında yaralanan müvekkilinin geçici iş göremezlik süresinde uğradığı maddi zararı, artan maluliyeti nedeni ile uğradığı maddi zararı, tedavi ve iyileşme süresinde uğradığı bakıcı gideri zararı ile belgeye bağlanmayan kaçınılmaz tedavi giderlerinden doğan maddi zararı olmak üzere şimdilik 91.277,12 TL Destekten Yoksun Kalma Tazminatının kaza tarihinde itibaren işleyecek ticari reeskont faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsiline, davacının şimdilik 50.000,00 TL manevi tazminatın sadece davalılar … ve … kaza tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte bu davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, bu dava ile Konya .Asliye Ticaret Mahkemesinin …esas sayılı dosyasında hukuki ve fiili irtibat bulunduğunu bildirerek birleştirme karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkememiz dosyası ile birleşen Konya .Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …Esas – … Karar sayılı dava dosyasına ilişkin olarak davalılar …, … vekili mahkememizin 09.03.2021 tarihli duruşmasındaki beyanında; Daha önceden diğer mahkememiz dosyası ile birleşen Konya .Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …Esas – … Karar sayılı dava dosyasına sunmuş oldukları cevap dilekçelerini tekrar ettiklerini, mahkememiz dosyası ile birleşen Konya .Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …Esas – … Karar sayılı dava dosyasına sunmuş oldukları cevap ve itirazlarının bu dosya için geçerli olduğunu beyan etmiştir.
Mahkememiz dosyası ile birleşen Konya .Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …Esas – … Karar sayılı dava dosyasına ait dava dilekçesinin bu dosya davalısı … Anonim Şirketi(Eski Ünvanı:… A.Ş.)’ne usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, ancak davalı şirketin davaya karşı herhangi bir cevap vermediği ve kendisini vekil ile de temsil ettirmediği anlaşılmıştır.
Dilekçeler aşaması tamamlanmış, taraflara duruşma gününü bildirir davetiye tebliğ edilerek duruşma açılmıştır.
Tarafların bildirmiş oldukları delilleri ilgili yerlerden dosyamız içerisine celbedilmiş, Konya .Ağır Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı UYAP dosyası, SGK kayıtları, davacı …ait hastane tedavi kayıtları, kazaya karışan araçlara ait trafik kayıtları, poliçe ve hasar dosyası, müteveffa …’in çiftçi kayıtları ve almış olduğu desteklemeler, müteveffa …’in ve davacı …ile ilgili kira sözleşmesi, davacılardan …ile vefat eden …’in kaza tarihi itibariyle …ayrıca kaza tarihinden dava tarihine kadar vergiye esas kazancının ve aylık ve yıllık geliri ile kazançlarına ilişkin iş ve mesleklerinin ne olduğu konusunda ilgili vergi dairesi kayıtları dosyamız içerisine celbedilmiş, davacıların, müteveffa …’in ve birleşen dosya davalılarının mali ve sosyal durum araştırmaları ilgili kollukça yaptırılmış, tanık beyanları alınmış ve mahkememiz dosyasında bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Mahkememizin 08.09.2016 tarihli duruşmasında dinlenen davacı tanığı …beyanında; Ben bir kısım davacıların murisi olan …’i ve davacıları komşum olması itibariyle tanırım. … sağlığında kardeşi …ile birlikte çifçilik yapardı. Kendilerinin 400-500 dönüm arazileri vardı. Arazi kiralaması da yapıyorlardı. Yıllık 700 dönüme yakın araziyi 2 kardeş birlikte işliyordu. Ben aynı zamanda mahalle azasıyım. Çiftçi Kayıt Sistemi için dosya hazırlandığında bize de onaya geliyor. Çiftçi Kayıt Sistemi’ye göre araziler …adına kayıtlı görünüyordu. Ayrıca gene her iki kardeş hayvancılık da yapıyordu. Kazanın olduğu 2012 yılında tahminen 30-40 civarında büyükbaş hayvanları da vardı. Onun dışında başka bir gelirleri yoktu. Ben … ile kardeşi …yıllık 200.000-300.000 TL. kazandıklarını tahmin ediyorum. Masraflar çıkmadan elde ettikleri kazanç olduğunu düşünüyorum. Kesin bilemem, demiştir.
Mahkememizin 08.09.2016 tarihli duruşmasında dinlenen davacı tanığı … beyanında; Ben davacıları ve kazada vefat eden …’i köylümüz, komşumuz olması itibariyle tanırım. Kaza öncesi … ve kardeşi …birlikte çiftçilik ve hayvanclıık yaparlardı. Başka bir gelirleri yoktu. Ortalama 700-800 dönüm tarla işlerlerdi. Bu tarlaların bir kısmı kendi tarlaları bir kısmı ise kiraladıkları tarlalar olurdu. Yıllık hayvancılıkla birlikte 2 kardeş 300.000-400.000 TL. civarında kazanırlardı. Bu bedelin içerisinde masraflarda vardır. Net kazanç değildir. Çiftçi Kayıt Sistemi’ne hangi kardeşin kayıtlı olduğunu bilemiyorum. 50-60 civarında büyük baş hayvanları, 800-1000 civarında küçükbaş hayvanları olurdu ve 2 kardeş birlikte tarım ve hayvancılık yapardı, demiştir.
Mahkememizin 08.09.2016 tarihli duruşmasında dinlenen davacı tanığı …beyanında; Ben davacıları köylüm olması itibariyle tanırım. … kazada vefat etmeden önce kardeşi …ile birlikte tarım ve hayvancılık yaparlardı. Kiraladıkları tarlalar ile birlikte kendi tarlaları dahil yıllık 700-800 dönüm tarla eker, 600 civarında küçükbaş hayvan, 8-10 civarında büyükbaş hayvan bulundururlardı. Her 2 kardeşin ortak yıllık 300.000 TL. civarında kazancı olurdu. Bunun içerisinde masrafta vardır. Net kazanç değildir. Bunun dışında başka bir gelirleri yoktur.Masraf olarak kazancın yarısı gider tahmit ediyorum, demiştir.
Mahkememiz dosyasının mahkememizce re’sen seçilen Adli Tıp Uzmanı Uz.Dr….tevdi edilerek; Dava konusu trafik kazası sebebiyle, 1/9/2013 tarihinde yürürlüğe giren Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği hükümlerine göre, davacının mesleğine ilişkin (çiftçi) meslek grubu esas alınmak suretiyle ; Davacı …geçici ve/veya sürekli iş gücü kaybının bulunup bulunmadığı ? ve varsa oranının ne olduğu ?, davacının iyileşme süresinin ne kadar olabileceği ? hususunda rapor düzenlenmesinin istenildiği; Adli Tıp Uzmanı Uz.Dr….tarafından düzenlenen 26.04.2016 havale tarihli bilirkişi raporunda; davacı …yaralanmasının kalıcı sakatlık niteliğinde olmadığı, davacı ….’in yaş ve emsallerine göre geçici iş göremezlik süresinin 3,5 ay olduğunun bildirildiği görülmüştür.
Mahkememiz dosyasının Adli Tıp Kurumu Ankara Grup Başkanlığı Trafik İhtisas Dairesi Başkanlığı’na gönderilerek; Dava konusu kazaya ilişkin olarak, kazaya karışan tarafların kusur oranlarının ne olduğuna dair dosyadaki (Ceza Mahkemesi’nden gelen) CD’de incelenmek suretiyle rapor düzenlenmesinin istenildiği, Adli Tıp Kurumu Ankara Adli Tıp Grup Başkanlığı Ankara Trafik İhtisas Dairesi Başkanlığı’nın 21.10.2016 tarih ve … /… sayılı raporunda; 1.Halde; kamyonet tarla yolundan yola giriş yapmış ise; sürücü …’nin kusursuz olduğu, sürücü …’in %90 (yüzde doksan) oranında kusurlu olduğu, yolcu ….’in kendisinin yaralanması olayında %10 (yüzde on) oranında kusurlu olduğu, 2.Halde; kamyonet tarla yolundan yola giriş yapmayıp seyir halinde ise; sürücü …’nin %90 (yüzde doksan) oranında kusurlu olduğu, sürücü …’in kendinin ölümü olayında kendi adına %10 (yüzde on) oranında kusurlu olduğu, yolcu ….’in kendisinin yaralanması olayında kendi adına %10 (yüzde on) oranında kusurlu olduğunun bildirildiği görülmüştür.
Mahkememiz dosyasının mahkememizce re’sen seçilen Hukukçu-Hesap bilirkişisi … tevdi edilerek; Davacılardan ….’in işgücü zararına, diğer davacıların destek zararına ilişkin rapor tanzim edilmesinin istenildiği; Hukukçu-Hesap bilirkişisi … tarafından düzenlenen 12.01.2017 tarihli bilirkişi ön raporunda; Davacı …. ile müteveffa …’in gelir durumuna yönelik olarak Ziraat Mühendisi bilirkişi tarafından bedeni ve fikri olarak katkılarının tespiti halinde Yargıtay denetimine elverişli ve sağlıklı bir rapor tanzim edilebileceğinin bildirildiği görülmüştür.
Mahkememizin 26.01.2017 tarihli duruşmasının 1 no’lu ara kararında; “Konya . Ağır Ceza Mahkemesi’nin … E. … K. sayılı kesinleşen ilamına ilişkin dosyada alınan adli tıp kusur raporu ile mahkememizdeki kusur raporu arasında çelişki olmayıp, ceza mahkemesi tarafından da davalı sigorta şirketine sigortalı araç sürcüsünün kusurlu, ceza davasının sanığının kusursuz olduğunun kabulü ile karar verildiği, ceza mahkemesinin kusura ve beraat kararına ilişkin tespit ve kararlarının hukuk mahkemesi açısından bağlayıcı olmadığı anlaşıldığından, talimat masrafları rapora itiraz eden davalı sigorta şirketi tarafından karşılanmak üzere dosyanın İstanbul Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilerek, dosyanın İTÜ Trafik Kürsüsinden seçilecek 3 kişilik bilirkişi heyetine tevdi edilmek suretiyle, dava konusu kazaya karışan tarafların kusur oranlarına dair rapor tanzim ettirilmesinin istenilmesine” karar verildiği, ara karar gereğince dosyanın İstanbul Nöbetçi Asliye Ticaret Mahemesine gönderildiği, İ.T.Ü.Makine Fakültesi Doç.Dr…. , İ.T.Ü.Makine Fakültesi Doç.Dr. … , İ.T.Ü.Makine Fakültesi Uzm.Yük.Müh. … bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen 08.07.2017 tarihli bilirkişi heyet raporunda; Kazanın oluşumunda …plaka numaralı kamyonet sürücüsü ….’in %75 oranında kusurlu olduğu, … plaka numaralı çekici sürücüsü …’nin kazada %25 oranında kusurlu olduğunun bildirildiği görülmüştür.
Mahkememiz dosyasının mahkememizce re’sen seçilen ziraat bilirkişisi Ziraat Mühendisi … tevdi edilerek; Davacıların desteği …’in sağlığında tarım ve hayvancılıkla geçindiğine dair tanık beyanları ile Tarım İl Müdürlüğü’nün çiftçi kayıt sistemine ilişkin cevabi yazıları gözönünde bulundurularak, …’in kaza tarihi itibariyle masraflar çıktıktan sonra aylık ve yıllık ortalama net kazancının ne kadar olabileceği hususunda rapor tanzim edilmesinin istenildiği, Ziraat Bilirkişisi Ziraat Mühendisi … tarafından düzenlenen 09.11.2017 havale tarihli bilirkişi raporunda; Müteveffa … ve birlikte Karatay Belediyesi’nden ortak kiralama yaparak üretim yaptıkları kardeşi ….’in 866.157 m2 araziden elde ettikleri toplam net gelirin 272.206,31 TL olarak hesap edildiğini, ara kararda …’e ait elde edebileceği net gelir istendiğinden toplam gelirin yarısı yani 136.103,15 TL …’in 2012 yılı net elde edebileceği gleir olarak hesap edildiğini, aylık gelirin ise 136.103,00 TL / 12 ay = 11.341,92 TL olduğunun bildirildiği görülmüştür.
Mahkememiz dosyasının yeniden ziraat bilirkişisi Ziraat Mühendisi … tevdi edilerek; Rapora dayanak teşkil eden ilgili yıllara ilişkin tarım istatistik cetvellerinin rapora eklenmesinin, cetvellere göre raporda maddi hata varsa düzeltilmesinin, tarafların rapora itirazların da cevaplandırılarak ek rapor tanzim edilmesinin istenildiği, ziraat bilirkişisi Ziraat Mühendisi … tarafından düzenlenen 19.01.2018 havale tarihli ek bilirkişi raporunda; Davaya konu rapor dosya içerisindeki kayıtların incelenmesi sonucu hazırlandığını, dosya içerisinde ve tapu sicil müdürlüğü kayıtlarında davacılar üzerinde herhangi bir tarım arazisi kaydının olmadığı Karatay Belediye tarafından mahkemeye yazılan yazılarda ise kiralık araziler üzerinde tarımsal üretim yapılarak zirai gelir elde edildiğinin anlaşıldığını, kiralanan tarım arazilerinden zirai gelir hesaplanırken kira kontratında yazan bilgilerin, İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü’nün çiftçi kayıt sistemi kayıtları ve burada yazan ürünler üzerinden gelir hesaplaması yapıldığını, ortama verim ve ortalama maliyetlerin ise İl Tarım Müdürlüğü verileri yine aynı şekilde çiftçinin alışkanlıkları kullandığı üretim ekipmanlarının dikkate alınarak hesaplandığının bildirildiği görülmüştür.
Konya İl Tarım Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak; 2012 yılı için … Belediyesi … Mahallesinde genel olarak hangi ürünlerin ziraatının (üretiminin) yapıldığının, bu ürünlere göre 2012 yılı için dekar başına maliyet, gelir, kiralama bedeli ile kazancı gösteren tarım istatistik cetvellerinden bir suretin eklenmesinin istenildiği,
Konya İl Tarım Müdürlüğünden gelen müzekkere cevabı ile dosyamızın mahkememizce re’sen seçilen ziraat bilirkişisi Ziraat Mühendisi … tevdi edilerek; davacıların desteğinin vefat tarihi itibariyle aylık ve yıllık (masraflar çıktıktan sonra) net kazancına ilişkin rapor tanzim edilmesinin istenildiği, ziraat bilirkişisi Ziraat Mühendisi … tarafından düzenlenen 18.04.2018 havale tarihli bilirkişi raporunda; Davacı ….’in dosya içerisindeki bilgi belgelerden tarımsal faaliyet yürütülen taşınmazın yüzölçümü, üretim deseni mevkileri, tanık beyanları, yürütüldüğü belirtilen tarımsal faaliyet çeşitliliği, iklim ve bölgede uygulanmakta olan geleneksel tarım yöntemleri ve 26.04.2016 tarihli bilirkişi hekim raporunda belirtilen hususlar ve süreler dikkate alındığında olay tarihinden itibaren 3,5 ay süreyle davacının tam malul sayılacağından tarımsal faaliyetleri yürütemeyeceğinden bu süre içerisinde bu işleri yapabilecek kabileyetleri olan birinin bu işleri yapmasının gerektiği, bunun içinde toplam 8.650,00 TL ödenmesi gerektiği, müteveffa …’in 28.11.2012 tarihindeki kazada hayatını kaybetmesi nedeniyle, geride bıraktıklarının tarımsal faaliyetten elde ettiği net gelirden mahrum olacağı gözönüne alınırsa; 2012 yılı birim fiyatlarına göre mahrum kalınacak yıllık net gelir miktarının hesaplanması; Müteveffa …’in geriye dönük belgelerden(kira kontratı, ÇKS, tanık beyanları, makbuzlar v.b.) tarımsal faaliyet kardeşi ile beraber ortak olarak yaptıkları anlaşıldığından 2012 yılı birim fiyatları dikkate alındığında elde edilen toplam 232.959,57 TL net gelirinin 1/2’si olan 116.479,79 TL net gelirden mahrum kalacağının bildirildiği görülmüştür.
Davalıların ziraat bilirkişisi raporlarına yönelik itirazları doğrultusunda daha önce rapor tanzim eden ziraat bilirkişisi ziraat mühendisi … ve ziraat bilirkişisi ziraat mühendisi … dosyanın tevdi edilerek; Davacılardan …. yönünden 28/11/2012 kaza tarihinden itibaren geçici iş göremezlik süresi olan 3,5 aylık dönemdeki tarımsal faaliyetine ilişkin olarak, muris ve destek … yönünden ise, her iki bilirkişinin vefat tarihi itibariyle belirledikleri ortalama kazancın elde edilmesine yönelik olarak; Davacı …. ile destek …’in bu tarım (çiftçilik) faaliyetlerine ilişkin olarak şahsi katkılarının bedelinin ne kadar olduğuna, özellikle bu kişiler yerine başkalarının çalıştırılması halinde ödenmesi gereken ücretin ne kadar olduğuna ve bu şekilde …. ile …’in bedensel ve kişisel katkılarından dolayı gelirlerinin ne kadar olduğuna, …. yönünden kaza tarihi ile geçici iş gücü kaybı yaşadığı 3,5 aylık dönemdeki, tarımsal faaliyet dönemi gözönünde bulundurularak, bu dönemin tarımsal açıdan pasif bir dönem (kazanç elde edilmesine esas alınamaycak bir dönem) olarak kabul edilip edilemeyeceğine, bu dönemde de tarım ve ziraatla uğraşanların bedensel ve kişisel katkılarının olup olmadığına dair ek rapor düzenlemelerinin istenildiği,
Ziraat bilirkişisi ziraat mühendisi … ve ziraat bilirkişisi ziraat mühendisi … tarafından düzenlenen 11.06.2018 havale tarihli bilirkişi heyet ek raporunda; Yıllık tarımsal faaliyet dönemi gözönüne alındığında; Müteveffa …’in yerine bu işleri yapabilecek birinin, alınması gereken riskler ve üretim sezonuna göre yapılması gereken işlerle ilgili acil karar verme yetisi olmamakla beraber bu faaliyetleri yürütebilecek bir kişi için 2012 yılı için aylık ortalama 2.400,00 TL ücret ödenmesinin gerektiği, bu durumda yıllık 2.400,00 TL x 12 =28.800,00 TL ücret ödenmesinin gerektiğinin bildirildiği görülmüştür.
Mahkememiz dosyasının aktüerya – hesap bilirkişisi … tevdi edilerek; Davacılardan …, …ve … yönünden, destekleri …’in kazancı yönünden 11.06.2018 tarihli ek ropar ve dava konusu kazadaki kusur yönünden mahkememizin 04.05.2018 tarihli duruşmadaki 1 nolu ara kararındaki kabul göz önünde bulundurularak davacıların destek zararı yönünden rapor tanzim edilmesinin istenildiği, Aktüerya – Hesap bilirkişisi … tarafından düzenlenen 12.04.2019 tarihli bilirkişi raporunda; Müteveffa …’in vefatı nedeniyle; Birleşen dava yönünden %25 kusur oranı nazara alınarak davalı araç maliki ve sürücüsünün tazmin yükümlülüğünün … için 187.948,22 TL, … için 47.959,00 TL, … için 43.787,29 TL olduğunun, davalı sigorta şirketinin poliçe limiti olan 225.000,00 TL gözönünde bulundurularak tazmin yükümlülüğünün ise davacı …için 151.194,77 TL, davacı … için 38.580,58 TL, davacı … için 35.224,65 TL olduğunun, esas dava yönünden; davalı sigorta şirketinin %75 kusur oranı ve poliçe limiti olan 225.000,00 TL nazara alınarak tazmin yükümlülüğünün ise; davacı … için 151.194,77 TL, davacı … için 38.580,58 TL, davacı … için 35.224,65 TL olduğunun tespit edildiğinin bildirildiği görülmüştür.
Mahkememiz dosyasının aktüerya bilirkişisine yeniden tevdi edilerek 2020 yılındaki asgari ücret değişiklikleri ve müteveffanın hayatta bulunması halinde anne ve babasına da pay ayrılarak ve ayrılmayarak alternatifli ek rapor düzenlenmesinin istenildiği, aktüerya – hesap bilirkişisi … tarafından düzenlenen 02.07.2020 tarihli bilirkişi ek raporunda; Müteveffa …’in vefatı nedeniyle;1)Alternatifli olarak; anne ve babaya pay ayrılmaksızın; Birleşen dava yönünden; % 25 Kusur oranı nazara alınarak davalı araç maliki ve sürücünün tazmin yükümlüğünün; … için; 252.228,30TL, …. için; 52.914,69TL, … için;48.115,12TL olduğunun, davalı sigorta şirketinin poliçe limiti olan 225.000,00TL gözönünde bulundurularak tazmin yükümlülüğünün ise; Davacı … için; 160.651,28TL, davacı … için;33.702,85TL, davacı … için;30.645,87TL olduğunun, esas dava yönünden; davalı sigorta şirketinin % 75 Kusur oranı ve poliçe limiti olan 225.000,00TL nazara alınarak tazmin yükümlülüğünün ise; Davacı … için; 160.651,28TL, davacı … için;33.702,85TL, davacı … için;30.645,87TL olduğunun,2) Alternatifli olarak; anne ve babaya da pay ayrılması halinde;Birleşen dava yönünden; % 25 Kusur oranı nazara alınarak davalı araç maliki ve sürücünün tazmin yükümlüğünün; … için;219.757,33TL, … . için;39.514,60TL, … için;36.086,34TL olduğunun, davalı sigorta şirketinin poliçe limiti olan 225.000,00TL gözönünde bulundurularak tazmin yükümlülüğünün ise; Davacı … için; 123.913,85TL, davacı … için;22.280,97TL, davacı … için; 20.347,89TL olduğunun, esas dava yönünden; davalı sigorta şirketinin % 75 Kusur oranı ve poliçe limiti olan 225.000,00TL nazara alınarak tazmin yükümlülüğünün ise; Davacı … için;123.913,85TL, davacı … için;22.281,16TL, davacı … için;20.347,88TL olduğunun bildirildiği görülmüştür.
Mahkememiz dosyasının aktüerya bilirkişisine tevdii edilerek; Davacı tarafın itirazları ve Yargıtay . Hukuk Dairesinin … , … Karar sayılı ilamı ve yerleşik Yargıtay uygulamaları da dikkate alınmak suretiyle ek rapor düzenlenmesinin istenildiği, aktüerya – hesap bilirkişisi … tarafından düzenlenen 04.11.2020 tarihli bilirkişi ek raporunda; müteveffa …’in vefatı nedeniyle; 1)Alternatifli olarak; anne ve babaya pay ayrılmaksızın; Birleşen dava yönünden; % 25 Kusur oranı nazara alınarak davalı araç maliki ve sürücünün tazmin yükümlüğünün; … için;252.228,30TL,… için;52.914,69TL, … için;48.115,12 TL olduğu, davalı sigorta şirketinin poliçe limiti olan 225.000,00TL gözönünde bulundurularak tazmin yükümlülüğünün ise; Davacı … için; 160.651,28TL, davacı … için; 33.702,85TL, davacı … için; 30.645,87 TL olduğunun, esas dava yönünden; davalı sigorta şirketinin % 75 Kusur oranı ve poliçe limiti olan 225.000,00TL nazara alınarak tazmin yükümlülüğünün ise; Davacı … için; 160.651,28TL, davacı … . için;33.702,85TL, davacı … için; 30.645,87 TL, 2)Alternatifli olarak; anne ve babaya da pay ayrılması halinde; Birleşen dava yönünden; % 25 Kusur oranı nazara alınarak davalı araç maliki ve sürücünün tazmin yükümlüğünün; … için;222.514,82TL, … . için;39.514,60 TL, … için;36.086,34 TL olduğunun, davalı sigorta şirketinin poliçe limiti olan 225.000,00TL gözönünde bulundurularak tazmin yükümlülüğünün ise; Davacı … için;126.702,96TL, davacı … . için; 22.500,15 TL, davacı … için; 20.548,05TL olduğunun, esas dava yönünden; davalı sigorta şirketinin % 75 Kusur oranı ve poliçe limiti olan 225.000,00 TL gözönünde bulundurularak tazmin yükümlülüğünün ise; Davacı … için;126.702,96TL, davacı … . için;22.500,34TL, davacı … için;20.548,04TL olduğunun bildirildiği görülmüştür.
Mahkememiz dosyasının aktüerya bilirkişisine yeniden tevdi edilerek 2021 asgari ücret artışları ve birleşen dosya dikkate alınarak ek rapor düzenlenmesinin istenildiği, aktüerya – hesap bilirkişisi … tarafından düzenlenen 14.09.2021 tarihli bilirkişi ek raporunda; Müteveffa …’in vefatı nedeniyle; Birleşen dava yönünden; % 25 Kusur oranı nazara alınarak davalı araç maliki ve sürücünün tazmin yükümlüğünün; … için;265.414,82TL, … . için;44.977,33TL, … için;40.809,94 TL olduğunun, davalı sigorta şirketinin poliçe limiti olan 225.000,00TL gözönünde bulundurularak tazmin yükümlülüğünün ise; Davacı … için; 128.971,37TL, davacı … . için; 21.855,55TL, davacı … için; 19.830,52TL olduğunun, esas dava yönünden; davalı sigorta şirketinin % 75 Kusur oranı ve Poliçe limiti olan 225.000,00TL gözönünde bulundurularak tazmin yükümlülüğünün ise; Davacı … için; 128.971,37 TL, davacı … . için; 21.855,56 TL, davacı … için; 19.830,52 TL olduğunun tespit edildiğinin bildirildiği görülmüştür.
Mahkememiz dosyasının resen seçilecek aktüerya bilirkişisi … tevdi edilerek davacılardan …. için geçici iş göremezlik zararı ve diğer davacılar için destekten yoksun kalma zararlarına yönelik güncel Yargıtay içtihatları dikkate alınmak ve tarafların kusur oranları %75, %25 ve müteveffanın %100 kusur durumuna göre ve ayrıca sigorta şirketlerinin teminat limitini geçmesi halinde hak sahiplerine yapılacak garameten paylaşım konusunda rapor düzenlenmesinin istenildiği; … tarafından düzenlenen 03.12.2021 tarihli bilirkişi raporunda; Davacı …. için 3,5 aylık geçici iş göremezlik maddi zararının 7.785,00 TL olduğu, müteveffa …’in %100 kusurlu olduğu duruma göre; davalı … sigortanın sorumlu olduğu, davacı ….’in geçici iş göremezlik maddi zararının 7.785,00 TL olduğu, müteveffa …’in %75 kusurlu olduğu duruma göre; …plakalı araç sürücüsü müteveffa …’in %75 oranında kusurlu, … plakalı çekici sürücüsü …’nin %25 oranında kusurlu olmasına göre; Davalı … sigortanın sorumlu olduğu miktarın 5.838,75 TL, davalı … Sigorta, davalı …ve davalı …’nin müştereken ve müteselsilen sorumlu oldukları miktarın 1.946,25 TL olduğunun, davacılar …, …, … ve … için destekten yoksun kalma tazminat hesabının; müteveffa …’in %100 kusurlu olduğu duruma göre; davalı … sigortanın sorumlu olduğu destekten yoksun kalma maddi zararı garame hesabı yapılmak suretiyle, eşi … için 133.959,71 TL, babası … için 52.221,34 TL, oğlu … için 19.120,48 TL, oğlu … için 17.268,32 TL olmak üzere toplam 222.569,84 TL olduğunun, …plakalı araç sürücüsü müteveffa …’in %75 oranında kusurlu, … plakalı çekici sürücüsü …’nin %25 oranında kusurlu olmasına göre;Davalı … sigortanın sorumlu olduğu miktarın garame hesabı yapılmak suretiyle; eşi … için 133.959,71 TL, babası … için 52.221,34 TL, oğlu … için 19.120,48 TL, oğlu … için 17.268,32 TL olmak üzere toplam 222.569,84 TL olduğunun, davalı … Sigorta, davalı …ve davalı …’nin müştereken ve müteselsilen sorumlu oldukları miktar garame hesabı yapılmak suretiyle; eşi … için 133.959,71 TL, babası … için 52.221,34 TL, oğlu … için 19.120,48 TL, oğlu … için 17.268,32 TL olmak üzere toplam 222.569,84 TL olduğunun, davalı …ve davalı …’nin müştereken ve müteselsilen sorumlu oldukları miktarın eşi … için 308.610,40 TL, babası … için 120.305,19 TL, oğlu … için 44.048,90 TL, oğlu … için 39.781,98 TL olmak üzere toplam 512.746,47 TL olduğunun bildirildiği görülmüştür.
Davacı tarafın davayı ıslah ettiği ve 02.08.2019 tarihinde ıslah harcını mahkemeler veznesine yatırdığı görülmüştür.
Dava ve birleşen davalarda; trafik kazasından kaynaklı tazminat istemine ilişkindir.
Tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirildiğinde; Davacıların, 28.11.2012 tarihinde … …Yolu 20.km’de …dışındaki davacıların desteği olan … idaresindeki …plaka no’lu araca dava dışı … yönetimindeki … plaka no’lu tırın arkadan vurması sonucunda maddi hasarlı, yaralamalı ve ölümlü trafik kazasının meydana geldiğini, bu kaza sonucunda destek …’in olay yerinde vefat ettiğini, davacılardan kardeşi olan ….’in ise ağır yaralandığını, kazaya karışan …plaka no’lu aracın kaza tarihi itibariyle geçerli … poliçe numaralı trafik (ZMMS) sigortalısı davalı … A.Ş.tarafından yapıldığından teminat limitleri ile sigorta şirketinin sorumluluğunun söz konusu olduğundan bahisle; davanın kabulü ile 6100 sayılı HMK.’nın 107.maddesi uyarınca belirlenecek destekten yoksun kalma tazminatında ve geçici iş göremezlik tazminatında müddeabihi artırma hakları saklı kalarak şimdilik; davacılardan eş …, çocuk … ile çocuk … için 500,00’er TL destekten yoksun kalma tazminatı, davacılardan …. için ise 500,00 TL geçici iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplamda 2.000,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava ettiği, davalı tarafın davanın davanın reddine karar verilmesini talep ettiği,
Mahkememiz dosyası ile birleşen Konya .Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …Esas – … Karar sayılı dava dosyasında davacıların; 28/11/2012 tarihinde meydaha gelen … idaresindeki …plakalı araç ile davalı …’nin idaresindeki … plakalı tırın karıştığı trafik kazasında …’in olay yerinde vefat ettiğini, kaza tespit tutanaklarında müteveffanın kusurlu gösterildiğini, kazaya karışan …plakalı aracın … AŞ ne ZMMS ile sigortalı olduğunu, kazada yaralının …. adına da Konya .Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …Esas sayılı dosyası ile dava açıldığını, mahkemece ek dava açılmak üzere süre verildiğini, sigorta şirketine yapılan başvuruya rağmen ödeme yapılmadığını, diğer davalı …’ın ise kazaya karışan aracın maliki olduğunu, kaza tarihinde müteveffa ve kardeşi …’in çiftçi olarak geçimlerini sağladıklarını, davacıların müteveffanın desteğinden yoksun kaldıklarını, tüm bu nedenlerle fazlaya ilişkin tüm talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla kazaya karışan …plakalı aracın kaydına tedbir konulmasını, Konya . Asliye Ticaret Mahkemesi dosyası ile işbu dava dosyasının birleştirilmesini, maddi tazminat davalarının kabulü ile davacı eş …için şimdilik 500,00TL destekten yoksun kalma tazminatına, çocuk …için şimdilik 500,0TL destekten yoksun kalma tazminatına, çocuk … için şimdilik 500,00TL destekten yoksun kalma tazminatına, davacılardan …için şimdilik 500,00TL geçici iş göremezlik tazminatına hükmedilmesini, manevi tazminat davalarının kabulü ile davacı eş …için şimdilik 10.000,00TL , çocuk …için şimdilik 7.500,00TL , çocuk … için şimdilik 7.500,00TL ve davacı …için şimdilik 5.000,00TL manevi tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava ettiği, birleşen dosya davalılarının davanın reddine karar verilmesini talep ettikleri,
Mahkememiz dosyası ile birleşen Konya .Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …Esas – … Karar sayılı dava dosyasında; Davacının, 28/11/2012 tarihinde meydana gelen trafik kazasında yaralandığını, geçici iş göremezlik süresinde uğradığı maddi zararı, artan maluliyeti nedeni ile uğradığı maddi zararı, tedavi ve iyileşme süresinde uğradığı bakıcı gideri zararı ile belgeye bağlanmayan kaçınılmaz tedavi giderlerinden doğan maddi zararı olmak üzere şimdilik 91.277,12 TL Destekten Yoksun Kalma Tazminatının kaza tarihinde itibaren işleyecek ticari reeskont faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsiline, davacının şimdilik 50.000,00 TL manevi tazminatın sadece davalılar … ve … kaza tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte bu davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, bu dava ile Konya .Asliye Ticaret Mahkemesinin …esas sayılı dosyasında hukuki ve fiili irtibat bulunduğunu bildirerek birleştirme karar verilmesini talep ve dava ettiği, birleşen dosyanın davalılarından …ve …’nin davanın reddine karar verilmesini talep ettikleri, diğer davalı … Sigorta Anonim Şirketi(Eski Ünvanı:… Sigorta A.Ş.)’nin davaya karşı herhangi bir cevap vermediği ve kendisini vekil ile de temsil ettirmediği,
Kaza ve dava tarihi itibariyle 2918 sayılı KTK’nunun da 6704 Sayılı Kanun ile yapılan değişikliklerin yürürlükte bulunmadığı, bu nedenle yapılan yasal değişiklik öncesi ve 12/8/2003 tarih ve 25197 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları hükümlerinin uygulanması gerektiği, konunun 6098 sayılı TBK.nun 49.ve devam eden maddelerinde ve KTK.85. vd.eden maddelerinde düzenlendiği, TBK’nun 49/1.maddesinde;”Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.” şeklinde, TBK’nun 51/1. maddesinde;”Hâkim, tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini, durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını göz önüne alarak belirler.” şeklinde, TBK.nun 53.maddesinde;”Ölüm hâlinde uğranılan zararlar özellikle şunlardır:1. Cenaze giderleri.2. Ölüm hemen gerçekleşmemişse tedavi giderleri ile çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar.3. Ölenin desteğinden yoksun kalan kişilerin bu sebeple uğradıkları kayıplar.” şeklinde, TBK.nun 55/1.maddesinde;”Destekten yoksun kalma zararları ile bedensel zararlar, bu Kanun hükümlerine ve sorumluluk hukuku ilkelerine göre hesaplanır. Kısmen veya tamamen rücu edilemeyen sosyal güvenlik ödemeleri ile ifa amacını taşımayan ödemeler, bu tür zararların belirlenmesinde gözetilemez; zarar veya tazminattan indirilemez. Hesaplanan tazminat, miktar esas alınarak hakkaniyet düşüncesi ile artırılamaz veya azaltılamaz.” şeklinde düzenlemelerin yapıldığı, 2918 sayılı KTK.nun 85/1.maddesinde;”Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.” şeklinde, KTK.nun 86/1.maddesinde;”İşleten veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibi, kendisinin veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru bulunmaksızın ve araçtaki bir bozukluk kazayı etkilemiş olmaksızın, kazanın bir mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri geldiğini ispat ederse sorumluluktan kurtulur.” şeklinde, KTK.nun 91/1.maddesinde;”İşletenlerin, bu Kanunun 85 inci maddesinin birinci fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.” şeklinde, KTK’nun 92.maddesinde(6704 S.K. 4. Mad. İle değişiklik öncesi);”Aşağıdaki hususlar, zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamı dışındadırlar.a) İşletenin; bu Kanun uyarınca eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilere karşı yöneltebileceği talepler,b) İşletenin; eşinin, usul ve füruunun, kendisine evlat edinme ilişkisi ile bağlı olanların ve birlikte yaşadığı kardeşlerinin mallarına gelen zararlar nedeniyle ileri sürebilecekleri talepler,c) İşletenin; bu Kanun uyarınca sorumlu tutulmadığı şeye gelen zararlara ilişkin talepler, d) Bu Kanunun 105 inci maddesinin üçüncü fıkrasına göre zorunlu mali sorumluluk sigortasının teminatı altında yapılacak motorlu araç yarışlarındaki veya yarış denemelerindeki kazalardan doğan talepler,e) Motorlu araçta taşınan eşyanın uğrayacağı zararlar, f) Manevi tazminata ilişkin talepler.” şeklinde, KTK’nun 97.maddesinde(6704 S.K. 5. Mad. İle değişiklik öncesi);”Zarar gören, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde doğrudan doğruya sigortacıya karşı talepte bulunabileceği gibi dava da açabilir.” şeklinde, KTK’nun 99.maddesinde(6704 S.K. 6. Mad. İle değişiklik öncesi);” Sigortacılar, hak sahibinin kaza veya zarara ilişkin tespit tutanağını veya bilirkişi raporunu, sigortacının merkez veya kuruluşlarından birine ilettiği tarihten itibaren sekiz iş günü içinde zorunlu mali sorumluluk sigortası sınırları içinde kalan miktarları hak sahibine ödemek zorundadırlar.” şeklinde düzenlemelerin yapıldığı,
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 16.06.2020 tarih ve … Es. … Kar.sayılı içtihadında; ” Hâl böyle olunca; aracı kullanan işletenin tam kusuruyla meydana gelen kazada, işletenin ölümü nedeniyle talep edilen destek zararının, ölenin değil, üçüncü kişi durumundaki destek tazminatı isteklilerinin zararı olduğu kabul edilmelidir. Burada üzerinde durulması gereken diğer bir husus da; tam kusurlu olduğu kabul edilen işletenin bu kusurunun, işletenin kendi zorunlu trafik sigortacısı aleyhine açılan davanın davacıları olan, üçüncü kişi durumundaki destekten yoksun kalanlara karşı ileri sürülüp sürülemeyeceğidir. Bilindiği üzere, kural olarak zarar gören, sürücünün trafik kazasının oluşmasında kusurlu bulunması durumunda 6098 sayılı TBK’nın 49.(818 sayılı BK’nın 41.) maddesine göre sürücüye, 2918 sayılı KTK’nın 85/1 maddesi hükmünce de motorlu araç işletenine karşı dava açabilecektir. Sürücü ile araç işletenin sorumluluğu BK md 51 anlamında dayanışmalıdır. Kural bu olmakla birlikte, dava açanların sıfatı, davanın hukuksal niteliği ve dayanağı, kusur durumunun davaya etkisinin belirlenmesinde etkilidir. Destekten yoksun kalma tazminatına dayanak teşkil eden hak, salt miras yoluyla geçen bir hak olsa idi doğrudan işleten üzerinde doğup ondan mirasçılarına intikal edeceğinden, bu yöndeki savunmalar ölenin desteğinden yoksun kalanlara karşı ileri sürülebilecekti. Oysa yukarıda da açıklandığı üzere, destekten yoksun kalma tazminatına konu davacıların zararı, desteklerinin ölümü nedeniyle destekten yoksun kalan sıfatıyla doğrudan kendileri üzerinde doğan zarardır. Bu zarardan doğan hak desteğe ait olmadığına göre, onun kusurunun bu hakka etkili olması da düşünülemez. Şu hâle göre; işletenin ve şoförün, ister kendi kusuru ister bir başkasının kusuru ile olsun salt ölmüş olması, destekten yoksun kalanlar üzerinde doğrudan zarar doğurup; bu zarar gerek Kanun gerek poliçe kapsamıyla teminat dışı bırakılmamış olmakla, davacıların hakkına, desteklerinin kusurunun olması etkili bir unsur olarak kabul edilemeyeceğinden, destekten yoksunluk zararından kaynaklanan hakkın sigortacıdan talep edilmesi olanaklıdır. Eldeki davada da; kazanın meydana gelmesinde tamamen kusurlu olan davacıların sürücü olan destekleri vefat etmiş; davacılar, destekten yoksun kalan sıfatıyla, desteğin kendi zorunlu mali sorumluluk sigortacısını hasım göstererek, destekten yoksun kalmaya dayalı tazminat isteminde bulunmuşlardır. Davacıların uğradıkları zarara bağlı olarak talep ettikleri hak, miras yoluyla geçen bir hak olmayıp, bilimsel ve yargısal içtihatlarda kabul edildiği üzere destekten yoksun kalanın şahsında doğrudan doğruya oluşan, asli ve bağımsız bir haktır. Sonuç itibariyle: davacının ölenin mirasçısı sıfatıyla değil, destekten yoksun kalan üçüncü kişi sıfatıyla dava açtığı, ölüm nedeniyle doğrudan davacı üzerinde doğan destekten yoksunluk zararının oluşumundaki kusurun davacıya yansıtılamayacağı, dolayısıyla araç sürücüsünün tam kusurlu olmasının, desteğinden yoksun kalan davacıyı etkilemeyeceğine, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu ve Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’na göre, aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacısı davalı sigorta şirketi, işletenin üçüncü kişilere verdiği zararları teminat altına aldığına ve olayda işleten veya sürücü tam kusurlu olsalar bile, destekten yoksun kalan davacının da zarar gören üçüncü kişi konumunda bulunduğundan, davalı sigorta şirketinin sorumlu olacağına karar vermek gerekir.” şeklinde kabul edildiği görülmüştür.
28.11.2012 tarihinde … …Yolu 20.km’de …dışındaki davacıların desteği olan … idaresindeki …plaka no’lu araca dava dışı birleşen davaların davalısı … yönetimindeki … plaka no’lu tırın arkadan vurması sonucunda maddi hasarlı, yaralamalı ve ölümlü trafik kazasının meydana geldiği, bu kaza sonucunda destek …’in olay yerinde vefat ettiği, davacılardan kardeşi olan ….’in ise ağır yaralandığı, kazaya karışan …plaka no’lu aracın davalı …Anonim Şirketi(Eski Ünvanı: … A.Ş.) sigorta şirketine 27.09.2012 başlangıç – 27.09.2013 bitiş tarih ve … numara ile 310 Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik)Sigorta Poliçesi ile sigortalı olduğu görülmüştür.
Mahkememiz dosyasının mahkememizce Adli Tıp Kurumu Ankara Grup Başkanlığı Trafik İhtisas Dairesi Başkanlığı’na gönderilerek; tarafların kusur oranlarına ilişkin rapor düzenlendiği, yine dosyanın İstanbul Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilerek, dosyanın İTÜ Trafik Kürsüsinden seçilecek 3 kişilik bilirkişi heyetine tevdi edilmek suretiyle, tarafların kusur oranlarına ilişkin rapor düzenlendiği, mahkememizce re’sen seçilen ziraat bilirkişisi Ziraat Mühendisi … tevdi edilerek müteveffa … ve davacı ….’in aylık ne kadar geliri olabileceğine dair rapor düzenlendiği, mahkememizce re’sen seçilen Hukukçu-Hesap bilirkişisi … tevdi edilerek; davacıların maddi zararlarına yönelik rapor düzenlendiği, mahkememiz dosyasının resen seçilecek aktüerya bilirkişisi … tevdi edilerek davacılardan …. için geçici iş göremezlik zararı ve diğer davacılar için destekten yoksun kalma zararlarına yönelik güncel Yargıtay içtihatları dikkate alınmak ve tarafların kusur oranları %75, %25 ve müteveffanın %100 kusur durumuna göre ve ayrıca sigorta şirketlerinin teminat limitini geçmesi halinde hak sahiplerine yapılacak garameten paylaşım konusunda rapor düzenlenmesinin istenildiği; Av.Arb…. tarafından düzenlenen 03.12.2021 tarihli bilirkişi raporunda; Davacı …. için 3,5 aylık geçici iş göremezlik maddi zararının 7.785,00 TL olduğu, müteveffa …’in %100 kusurlu olduğu duruma göre; davalı … sigortanın sorumlu olduğu, davacı ….’in geçici iş göremezlik maddi zararının 7.785,00 TL olduğu, müteveffa …’in %75 kusurlu olduğu duruma göre; …plakalı araç sürücüsü müteveffa …’in %75 oranında kusurlu, … plakalı çekici sürücüsü …’nin %25 oranında kusurlu olmasına göre; Davalı … sigortanın sorumlu olduğu miktarın 5.838,75 TL, davalı … Sigorta, davalı …ve davalı …’nin müştereken ve müteselsilen sorumlu oldukları miktarın 1.946,25 TL olduğunun, davacılar …, …, … ve … için destekten yoksun kalma tazminat hesabının; müteveffa …’in %100 kusurlu olduğu duruma göre; davalı … sigortanın sorumlu olduğu destekten yoksun kalma maddi zararı garame hesabı yapılmak suretiyle, eşi … için 133.959,71 TL, babası … için 52.221,34 TL, oğlu … için 19.120,48 TL, oğlu … için 17.268,32 TL olmak üzere toplam 222.569,84 TL olduğunun, …plakalı araç sürücüsü müteveffa …’in %75 oranında kusurlu, … plakalı çekici sürücüsü …’nin %25 oranında kusurlu olmasına göre;Davalı … sigortanın sorumlu olduğu miktarın garame hesabı yapılmak suretiyle; eşi … için 133.959,71 TL, babası … için 52.221,34 TL, oğlu … için 19.120,48 TL, oğlu … için 17.268,32 TL olmak üzere toplam 222.569,84 TL olduğunun, davalı … Sigorta, davalı …ve davalı …’nin müştereken ve müteselsilen sorumlu oldukları miktar garame hesabı yapılmak suretiyle; eşi … için 133.959,71 TL, babası … için 52.221,34 TL, oğlu … için 19.120,48 TL, oğlu … için 17.268,32 TL olmak üzere toplam 222.569,84 TL olduğunun, davalı …ve davalı …’nin müştereken ve müteselsilen sorumlu oldukları miktarın eşi … için 308.610,40 TL, babası … için 120.305,19 TL, oğlu … için 44.048,90 TL, oğlu … için 39.781,98 TL olmak üzere toplam 512.746,47 TL olduğunun bildirildiği görülmüştür.
Davacılar vekilinin mahkememizin 21.12.2021 tarihli duruşmasında; Dava dilekçesi, birleşen dosyanın dava dilekçesi ve talep artırım dilekçemiz doğrultusunda davamızın kabulüne karar verilmesini, ayrıca ana davadan davalı … A.Ş.(Yeni unvanı … Sigorta)’nin kendi sorumlulukları kapsamında zararlarını dava sırasında poliçe limitiyle sınırlı olmak üzere taraflarına ödendiği, bu davalı yönünden açmış oldukları ana davalarından feragat ettiklerini, yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin bulunmadığını, birleşen dosyalar üzerindeki taleplerinin devam ettiğini, birleşen dosyalar yönünden davaların kabulüne karar verilmesini talep ettiği, aynı celse ana davanın davalısı …A.Ş.(Eski Ünvanı: … A.Ş.)vekili; Poliçe limitinin davacılara ödendiğini, davacılar vekilinin feragatine bir diyeceklerinin bulunmadığını, kendilerinin de davacılardan yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin bulunmadığını beyan ettiği görülmüştür.
Mahkememizce tarafların kusur oranları yönünden yapılan değerlendirmede;
Konya Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesi’nin 04/02/2020 tarih ve … Es. … Kar. Sayılı ilamında; “6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu Madde 49- Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür. Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlaka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar veren de, bu zararı gidermekle yükümlüdür. Düzenlemesi mevcuttur. Haksız fiil sorumluluğunun ortaya çıkabilmesi için gerekli olan ikinci koşul, zarara sebebiyet veren hukuka aykırı fiilin, fail tarafından kusurlu olarak yapılmış olmasıdır. Kusur, hukuk düzeninin kurallarının bilerek ve isteyerek yada ihmal sebebiyle ihlal edilmesi gerekecektir.Kusurun kanunlarımızda tanımı yapılmamıştır. Uygulama ve öğretide kabul görmüş tanıma göre; kusur, hukuk düzenince kınanabilen davranıştır. Kınamanın nedeni, başka türlü davranma olanağı varken ve zorunlu iken, bu şekilde davranılmayarak, bu tarzdan sapılmış olmasıdır. Kısacası; kusur, genel tanımıyla, hukuk düzeni tarafından bir davranış tarzının kınanması olup; bu kınama, o davranışın belirli koşullar altında bireylerden beklenen ortalama hareket tarzından sapmış olmasından kaynaklanır. Ceza davasında hükme dayanak yapılan maddi olgularla ve özellikle eylemin hukuka aykırılığını ve failini belirleyen, mahkumiyet kararının bu yönlerinin hukuk hakimini bağlayacağı, kusurun takdiri ve zararın miktarını tayini hususundaki kararın hukuk hakimini bağlamayacağı hususlarının doktrinde ve Yargıtay’ın yerleşik uygulamalarında kabul edilmekte olduğu, bunun yanında, maddi olayları ve yasak eylemlerin varlığını saptayan ceza mahkemesi kararının, taraflar yönünden kesin delil niteliğini taşıdığı, (YHGK’nın 23.01.1985 gün ve … esas, … karar sayılı ilamı) ceza mahkemesinin, uyuşmazlık konusu olayın tespitine; diğer bir söyleyişle, olayın varlığına ve sanık tarafından işlendiğine ilişkin maddi olgular hakkındaki kesinleşmiş saptamasının, aynı konudaki hukuk mahkemesinde de kesin hüküm oluşturacağı, bunun nedeninin, ceza yargılamasındaki ispat araçları bakımından ceza hakiminin hukuk hakiminden çok daha elverişli bir konumda olmasından kaynaklandığı, (… , Hukuk Davalarında Kesin Hüküm, 1965, s. 22 vd; … , Borçlar Kanunu Şerhi, C. 1, S. 844; YHGK’nın 28.03.2012 gün ve … esas, … karar sayılı ilamı) böylece, kural olarak hukuk hakiminin ceza yasasındaki hükümlerle ve ceza hakiminin kararıyla bağlı tutulmadığı, ancak ceza yargılamasındaki mahkumiyet kararı, kusurun takdiri ve zarar tutarının saptanması konusunda hukuk hakimini bağlamaz ise de; mahkumiyet kararı, eylemin haksızlığını ve sanık tarafından işlendiği hususları hukuk hakimini bağlayıcı niteliktedir.6098 sayılı TBK’nun 74. maddesi gereğince hukuk hakimi, ceza mahkemesince belirlenen kusur durumu, ceza hukukunun sorumlulukla ilgili hükümleri ve beraat kararı ile bağlı değil ise de; ceza mahkemesinde belirlenen maddi vakıa ile bağlıdır…..Görüldüğü üzere, ceza mahkemesinde davalı olayda tamamen kusurlu olduğuna dair ve yine olayın meydana gelmesinde müteveffanın el frenini çekmesi nedeni ile meydana gelmediği,böyle bir olayın vukubulmadığı olgusunun maddi vakıa olarak tespit edilmiş ve olayda tamamen davalının kusurlu olduğunu dair maddi vakıa kesinleşmiş olup hukuk hakimi kesinleşen maddi vakıa ile bağlıdır. Bu durumda mahkemece, kesinleşen maddi vakıaya göre davalı %100 oranında kusurlu olduğunun kabulü ile sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken müteveffanın fren sistemine müdahale etmesi nedeniyle % 50 kusurlu olduğu belirtilerek indirim yapılmak suretiyle yazılı olduğu biçimde hüküm kurulması doğru görülmemiş ve davacının istinaf itirazlarının yerinde olduğu anlaşılmıştır.” şeklinde kabul edildiği görülmüştür.
Dava konusu 28.11.2012 tarihli trafik kazası nedeniyle Konya . Ağır Ceza Mahkemesi’nin … Es. … Kar. Sayılı dosyasında ceza davası görüldüğü, mahkemece Ankara Adli Tıp Grup Başkanlığının 25/07/2013 tarihli raporunda düzenlenen tarafların kusur oranlarından 1 alternatifin( yani müteveffa …’in %100 kusurunun varlığı) üzerinden değerlendirme yapılarak … plakalı aracın sürücüsü …’nin meydana gelen kazada kusurunun bulunmaması nedeniyle beraatine karar verildiği, verilen kararın 02/05/2016 tarihinde kesinleştiği, yine aynı olaya ilişkin Konya . Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Es. … Kar. Sayılı dosyasından görülen dava sırasında bu dosyadan alınan alınan kusur raporları ve Ağır Ceza Mahkemesinden alınan rapor ve karar değerlendirilmek suretiyle müteveffa …’in % 100 kusurlu kabul edilerek davanın kısmen kabulüne karar verildiği, verilen kararın Ankara Bölge Adliye Mahkemesi .Hukuk Dairesinin 25/09/2020 tarih ve … Es. … Kar. Sayılı ilamı ile istinaf talebinin esastan reddine karar verilerek kesinleştiği, yine mahkememizce Adli Tıp Kurumu Ankara Adli Tıp Grup Başkanlığı Ankara Trafik İhtisas Dairesi Başkanlığı’nın 21.10.2016 tarih ve … /… sayılı raporunda 2.Halde; kamyonet tarla yolundan yola giriş yapmayıp seyir halinde ise; sürücü …’nin %90 (yüzde doksan) oranında kusurlu olduğu, sürücü …’in kendinin ölümü olayında kendi adına %10 (yüzde on) oranında kusurlu olduğu, davacı ….’in emniyet kemeri takmadığından %10 oranında kusurlu olduğunun belirtildiği, emniyet kemerinin müterafik kusur değerlendirmesinde dikkate alındığında aslında Adli Tıp raporunun Ağır Ceza Mahkemesince hükme esas alınan kusur oranı ile Konya . Asliye Ticaret Mahkemesinin hükme esas aldığı kusur oranı arasında çelişki bulunmadığı, mahkememizce de ceza mahkemesinde tespit edilen maddi vakıanın hukuk mahkemesini bağlayacağı ve bahsedilen kusur raporları arasında esasen çelişki bulunmaması hususları birlikte değerlendirilerek …plakalı aracın sürücüsü müteveffa …’in %100 kusurlu olduğu, … plakalı aracın sürücüsü birleşen dosyaların davalısı …’nin kusurunun bulunmadığı kabul edilmiştir.
Yargıtay . Hukuk Dairesi’nin 23/06/2021 tarih ve … Es. … Kar. Sayılı ilamında; “Dava, çift taraflı trafik kazasından kaynaklanan cismani zarara dayalı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Davacı vekili, müvekkilinin meydana gelen kazada yaralandığını açıklayıp geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatı talebinde bulunmuş, tazminatın belirlenmesi amacı ile bilirkişiden rapor alınmış, alınan raporda davacının kaza tarihinden sonraki muhtemel yaşam süresi belirlenmesinde 1931 tarihli PMF yaşam tablosu dikkate alınarak hesaplama yapılmış, mahkemece bu rapor hükme esas alınmıştır. Gerçek zarar miktarı; hak sahibinin olay tarihindeki bakiye ömrü esas alınarak aktif ve pasif dönemde elde edeceği kazançlar toplamından oluşmaktadır. Hak sahiplerinin bakiye ömürleri daha önceki yıllarda Fransa’dan alınan 1931 tarihli “PMF” cetvelleri ile saptanmakta ise de; Başbakanlık Hazine Müsteşarlığı, Hacettepe Üniversitesi Fen Fakültesi Aktüerya Bilimleri Bölümü, BNB Danışmanlık, Marmara Üniversitesi ve Başkent Üniversitesi’nin çalışmalarıyla “TRH 2010” adı verilen “Ulusal Mortalite Tablosu” hazırlanmış olup, gerçek zarar hesabı özü itibariyle varsayımlara dayalı bir hesap olup, gerçeğe en yakın verilerin kullanılması esastır. Bu durumda diğer kurumlar ile Yargıtay Daireleri arasında tazminat hesabında birliğin sağlanması açısından ve yine bu tablonun ülkemize özgü ve güncel verileri içermesi de göz önüne alındığında, Dairemizce de tazminat hesaplarında bakiye ömrün belirlenmesinde TRH 2010 tablosunun esas alınmasının güncellenen ülke gerçeklerine daha uygun olacağına karar verilmiştir. Buna göre davacının muhtemel bakiye yaşam süresinin TRH 2010 Yaşam Tablosu’na göre belirlenmesi suretiyle tazminat miktarının hesaplanması için bilirkişiden ek rapor alınarak oluşacak sonuca göre karar verilmek üzere kararın bozulmasına karar vermek gerekmiştir.” şeklinde kabul edildiği ve yüksek mahkemenin bu kararının artık uygulama halini aldığı, Yargıtay . Hukuk Dairesi’nin istikrar kazanan uygulamaları doğrultusunda Aktüerya bilirkişisi … tarafından düzenlenen 03/12/2021 tarihli “TRH 2010” adı verilen “Ulusal Mortalite Tablosu” ile %100 kusur oranı üzerinden hazırlanan aktüerya raporu ayrıntılı ve denetime elverişli olması nedeniyle mahkememizce hükme esas kabul edilmiştir.
Davacı tarafın ana davadan feragat ettiğini bildirdiği, dava dilekçesinin ekindeki vekaletnamede davacılar vekilinin davadan feragat yetkisinin bulunduğu, davadan feragatın 6100 sayılı HMK.307 ve devam eden maddelerinde düzenlendiği, 6100 sayılı HMK.nun 310.maddesi gereğince davadan feragatın hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabileceği, HMK.309/2.maddesi gereğince davadan feragatın hüküm ifade etmesi için karşı tarafın kabulüne bağlı olmadığı, HMK.30.maddesi gereğince hakimin yargılamayı makul süre içerisinde ve düzenli bir biçimde yürütmek ve gereksiz gider yapılmamasını sağlamakla yükümlü olduğu anlaşılmakla feragat nedeni ile ana davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
Mahkememiz dosyası ile birleşen Konya .Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …Esas – … Karar sayılı davasında ve yine mahkememiz dosyası ile birleşen Konya .Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …Esas – … Karar sayılı davasında ise; Davaya konu 28.11.2012 tarihinde gerçekleşen kazada bu dosyaların davalıları yönünden … plakalı aracın sürücüsü …’nin herhangi bir kusurunun bulunmadığı, dolayısıyla birleşen dosyaların davalılarının tazminat sorumluluklarının bulunmadığı, mahkememiz dosyası ile birleşen Konya .Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …Esas – … Karar sayılı dava dosyası davacıları ve yine mahkememiz dosyası ile birleşen Konya .Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …Esas – … Karar sayılı dava dosyası davacısının maddi manevi tazminat talep hakları bulunmadığı anlaşılmakla dosyamız ile birleşen her iki davanın reddine karar vermek gerekmiş olup aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacılar tarafından açılan davanın feragat nedeniyle REDDİNE,
2-MAHKEMEMİZ DOSYASI İLE BİRLEŞEN KONYA .ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’NİN 11/09/2017 TARİH VE …ES…. KAR. SAYILI DOSYASINDA;
3-Davacıların maddi tazminat taleplerinin REDDİNE,
4-Davacıların manevi tazminat taleplerinin REDDİNE,
5-MAHKEMEMİZ DOSYASI İLE BİRLEŞEN KONYA .ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’NİN 16/11/2020 TARİH VE …ES…. KAR. SAYILI DOSYASINDA;
6-Davacının maddi tazminat talebinin REDDİNE,
7-Davacının manevi tazminat talebinin REDDİNE,
8-Ana davada; Harçlar Kanunu 22.maddesi gereğince alınması gereken 39,53 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 27,70 TL harç ile bu dosya için yatırılan 783,82 TL (1.739,67 TL ıslah harcı mahsubundan sonra kalan)ıslah harcı olmak üzere toplam 811,52 TL harçtan mahsubu ile davacılar tarafından fazladan yatırıldığı anlaşılan 771,99 TL harcın kararın kesinleşmesi ve talep halinde davacılara İADESİNE,
9-Ana davada; Tarafların yargılama gideri ve vekalet ücreti talepleri bulunmadığından bu konuda hüküm kurulmasına YER OLMADIĞINA,
10-Ana davada;Karar kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansı bulunması halinde ilgilisine İADESİNE,
11-Mahkememiz dosyası ile birleşen Konya .Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 11.09.2017 tarih ve …Esas – … Karar sayılı dosyasında;
a)Maddi tazminat yönünden;Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 59,30 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 31,40 TL (peşin alınan 109,30 TL’den manevi tazminat talebi için alınan peşin harcın mahsubundan sonra kalan), bu dosya için yatırılan 955,85 TL (1.739,67 TL ıslah harcı mahsubundan sonra kalan)ıslah harcı olmak üzere toplam 987,25 TL harçtan mahsubu ile davacılar tarafından fazladan yatırıldığı anlaşılan 927,95 TL harcın kararın kesinleşmesi ve talep halinde davacılara İADESİNE,
b-Manevi tazminat yönünden; Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 59,30 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 77,90 TL harçtan (peşin alınan 109,30 TL’den maddi tazminat talebi için alınan peşin harcın mahsubundan sonra kalan) mahsubu ile davacılar tarafından fazladan yatırıldığı anlaşılan 18,60 TL harcın kararın kesinleşmesi ve talep halinde davacılara İADESİNE,
12-Mahkememiz dosyası ile birleşen Konya .Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 11.09.2017 tarih ve …Esas – … Karar sayılı dosyasında;
a)Davacılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde BIRAKILMASINA,
b)Davalı tarafça yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer OLMADIĞINA,
13-Mahkememiz dosyası ile birleşen Konya .Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 11.09.2017 tarih ve …Esas – … Karar sayılı dosyasında;
a)Davalılar kendilerini vekil ile temsil ettirdiklerinden maddi tazminat yönünden reddedilen miktar üzerinden AAÜT’ne göre hesaplanan 21.606,38 TL’nin davacı …’den, 7.034,67 TL’nin davacı …’den, 6.492,35 TL’nin davacı …’den, 2.162,50 TL’nin davacı ….’den tahsili ile davalılara VERİLMESİNE,
b)Davalılardan …ve … kendilerini vekil ile temsil ettirdiklerinden manevi tazminat yönünden reddedilen miktar üzerinden AAÜT’ne göre hesaplanan 5.100,00 TL’nin davacı …’den, 5.100,00 TL’nin davacı …’den, 5.100,00 TL’nin davacı …’den, 5.000,00 TL’nin davacı ….’den tahsili ile davalılar …ve …’ye VERİLMESİNE,
14-Mahkememiz dosyası ile birleşen Konya .Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 11.09.2017 tarih ve …Esas – … Karar sayılı dosyasında; Karar kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansı bulunması halinde ilgilisine İADESİNE,
15-Mahkememiz dosyası ile birleşen Konya .Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 16.11.2020 tarih ve …Esas – … Karar sayılı dosyasında;
a)Maddi tazminat yönünden;Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 59,30 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 311,76 TL harçtan mahsubu ile davacı tarafça fazladan yatırıldığı anlaşılan 252,46 TL harcın kararın kesinleşmesi ve talep halinde davacı … ‘e İADESİNE,
b)Manevi tazminat yönünden; Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 59,30 TL karar ve ilam harcının davacı … ‘den tahsili ile hazineye irad KAYDINA,
c)Mahkememiz dosyası ile birleşen Konya .Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 16.11.2020 tarih ve …Esas – … Karar sayılı dosyasında;6102 sayılı TTK’nun 5/A maddesi kapsamında arabuluculuğa başvurulduğundan 1.360,00 TL arabulucu ücretinin 6235 sayılı Kanunu 18/A-13.maddesi gereğince davacı … ‘den alınarak Hazine’ye gelir KAYDINA,
16-Mahkememiz dosyası ile birleşen Konya .Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 16.11.2020 tarih ve …Esas – … Karar sayılı dosyasında;
a)Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
b)Davalı tarafça yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer OLMADIĞINA,
17-Mahkememiz dosyası ile birleşen Konya .Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 16.11.2020 tarih ve …Esas – … Karar sayılı dosyasında;
a)Davalılar …ve … kendilerini vekil ile temsil ettirdiklerinden maddi tazminat yönünden reddedilen miktar üzerinden AAÜT’ne göre hesaplanan 12.621,33 TL vekalet ücretinin davacı … ‘den tahsili ile davalılar …ve …’ye VERİLMESİNE,
b)Davalılar …ve … kendilerini vekil ile temsil ettirdiklerinden manevi tazminat yönünden reddedilen miktar üzerinden AAÜT’ne göre hesaplanan 7.300,00 TL vekalet ücretinin davacı … ‘den tahsili ile davalılar …ve …’ye VERİLMESİNE,
c)Davalı … Anonim Şirketi -(Eski Ünvanı:… Sigorta A.Ş.) bu dosyada kendisini vekil ile temsil ettirmediğinden bu konuda hüküm kurulmasına yer OLMADIĞINA,
18-Mahkememiz dosyası ile birleşen Konya .Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 16.11.2020 tarih ve …Esas – … Karar sayılı dosyasında; Karar kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansı bulunması halinde ilgilisine İADESİNE,
Dair, Davacılar-birleşen Konya .Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …Esas … Karar sayılı dava dosyası ile birleşen Konya .Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …Esas sayılı dosyası davacılar vekilinin, davalı (…) …A.Ş. vekilinin, Mahkememiz dosyası ile birleşen, Konya .Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …Esas … Karar sayılı dava dosyası ile Konya .Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …Esas sayılı dosyası davalıları …, … vekilinin ve Mahkememiz dosyası ile birleşen Konya .Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …Esas … Karar sayılı dava dosyası ile birleşen Konya .Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …Esas sayılı dosyası davalısı (… Sigorta) … A.Ş.vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize veya başka bir yer mahkemesine verilecek dilekçe ile istinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.21/12/2021

Başkan Üye Üye Katip

* Bu evrak UYAP-DYS üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.