Emsal Mahkeme Kararı Konya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/32 E. 2023/180 K. 16.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO :
KARAR NO :

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLİ :

DAVALI :

DAHİLİ DAVALI :
İHBAR OLUNAN : … – … …
VEKİLİ :
DAVA : Tapu İptali Ve Tescil (Satın Almaya Dayalı)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :

Mahkememizde görülmekte olan davanın dosya üzerinden yapılan incelemesi sonunda,
HEYETİMİZCE GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
TALEP :
Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu 12/01/2023 tarihli dava dilekçesinde özetle; Dava dışı … Hayvancılık şirketinin Kuveyt uyruklu müvekkili ile Suriye uyruklu olup daha sonra Türk vatandaşı olan … tarafından 2017 tarihinde kurulduğunu, 2017 yılı Ağustos ayında Konya ili, … ilçesinde 100 dönümlük bir arazi satın alındığını, bu satın alınan çiftliğin tapusunun davalı şirket adına çıkarıldığını, şirketin … tarafından yönetildiğini, müvekkilinin 2019 yılına kadar düzenli bir şekilde ödeme aldığını, … çiftliğin yanında bulunan … mahallesi, … ada, … parselde kayıtlı 19.232 m2’lik arazinin alınması halinde büyük karı getirileceği ve çiftlik içinde kullanılacağı vaadiyle müvekkilini ikna ettiğini, müvekkilinin arazinin satın alınarak şirket adına tapusunun çıkarılması için 1.450.000,00TL’yi o günkü dolar kuru ile … banka havalesi ile gönderdiğini sonrasında arazinin … kendi adına tescil edildiğinin öğrenildiğini, müvekkilinin pandemi döneminde uçuşların da iptal edilmesi nedeniyle Türkiye’ye gelemediğini, bilgi istediği dönemlerde de sürekli oyalandığını, müvekkilinin görevlendirdiği muhasebecinin incelemelerine göre birçok usulsüz işlem yapıldığının tespit edildiğini, … müvekkilini dolandırarak birçok eylemde bulunduğunu, … Hayvancılık şirketini de bu işlerde paravan olarak kullandığını, … hakkında Adana C. Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulduğunu ve … soruşturma dosyası ile açılan soruşturmanın halen devam ettiğini, … Hayvancılık şirketinin feshi için Adana . Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyası ile açılan davanında halen derdest olduğunu, şirketin kaynaklarının ve sermayesinin kullanılarak gayrimenkuller alındığını ve bu gayrimenkullerin tapularının … kendi adına çıkarıldığını, şirketin mal varlığının zimmetine geçirildiği ve şirketin bu şekilde boşaltıldığını beyanla öncelikle tedbir kararı verilerek Konya ili, … ilçesi, … Mahallesi, … ada, … parselde kayıtlı 19.232 m2 yüzölçümlü taşınmazın 3.kişilere devrinin önlenmesi için tedbir konulmasını, davalı adına kayıtlı olan bu taşınmazın müvekkili adına kayıt ve tescilinin yapılmasını bu mümkün olmazsa taşınmazın rayiç bedelinin tespiti ile yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsilini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu 19/01/2023 havale tarihli talep dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde davalı olarak gösterilen şirketin tensip tutanağı düzenlendikten sonra öğrenildiği kadarıyla …ne devredildiğini bu nedenle bu şirketinde dosyada davalı olarak gösterilmesini, yine dava konusu taşınmazı hileli yollarla kendi şirketi adına tescil eden … TC kimlik numaralı …’ye de davanın ihbar edilmesini talep etmiştir.
Davalıya, dahili davalıya ve ihbar olunan usulünce yapılan tebligatlara rağmen dosyaya cevap dilekçesi sunulmadığı anlaşılmıştır.
DELİLLER:
Mahkememizce, Ereğli Tapu Müdürlüğünden davaya konu taşınmazın önceki tüm maliklerini de gösterir şekilde tapu kayıtları, Anada C. Başsavcılığının … soruşturma dosyası, Adana . Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyası, Ticaret Sicil Müdürlüklerinden davalı ve dahili davalı şirketlerin, dava dışı … Hayvancılık şirketinin kayıtları celp edilmiş, ticaret sicil müdürlüğünden ve vergi dairesi müdürlüğünden davacının tacir olup olmadığına ilişkin araştırma yapılmıştır.
DAVANIN NİTELİĞİ, DEĞERLENDİRİLME VE GEREKÇE :
Dava, tapu iptali ve tescili davasıdır.
Dava tarafları için çıkarılan tebligatların tebliğ edildiği, yazılan müzekkerelere cevapların geldiği ve dosyanın ön inceleme safhasına ulaştığı anlaşılmakla; gelinen aşamada iş bu davada mahkememizin görevli olup olmadığının üzerinde durulması gerekmiştir.
6100 sayılı HMK’nın 1. maddesinde: Mahkemelerin görevi, ancak kanunla düzenlenir. Göreve ilişkin kurallar, kamu düzenindendir” hükmüne yer verilmiştir. Aynı yerdeki farklı mahkemeler arasındaki ilişki görev ilişkisi olup, mahkemelerce görev hususu resen nazara alınır. HMK nun 114. maddesi gereğince mahkemenin görevli olması hususu dava şartlarındandır. HMK nun 115. maddesi gereğince de mahkemenin görevli olması ile ilgili dava şartındaki noksanlığın sonradan giderilmesi mümkün değildir. Mahkemenin görevsizliği halinde de davanın usulden reddi ile mahkemenin görevsizliğine karar verilmelidir.
TTK nun 5. maddesinde de ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi kurumundan hareket ederek asliye ticaret mahkemelerinin görevli olduğu dava ve işler düzenlenmiştir. TTK nun 5. maddesine göre; Asliye ticaret mahkemeleri tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevlidir. Yine özel kanunlardan doğan özel hükümler uyarınca ticaret mahkemesinde görülecek diğer dava ve işlere asliye ticaret mahkemesinde bakmakla görevlidir.
TTK nun 4. maddesinde ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi kurumu düzenlenmiştir. TTK nun 4. maddesine göre; Her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılır. Yine tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın; TTK ndan, TMK nun 962–969. maddelerinden, TBK nun 202, 203, 444, 447, 487–501, 515–519, 532–545, 547–554, 555–560 ve 561–580. maddelerinden, fikrî mülkiyet hukukuna dair mevzuattan, borsa, sergi, panayır ve pazarlar ile antrepo ve ticarete özgü diğer yerlere ilişkin özel hükümlerden ve bankalara, diğer kredi kuruluşlarına, finansal kurumlara ve ödünç para verme işlerine ilişkin düzenlemelerden doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılır. Ancak, herhangi bir ticari işletmeyi ilgilendirmeyen havale, vedia ve fikir ve sanat eserlerine ilişkin haklardan doğan davalar bundan istisnadır.
Bir davaya asliye ticaret mahkemesinin bakmakla görevli olabilmesi için görülecek dava veya işin; 1-Ya her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davası olması, 2-Ya da TTK’nda düzenlenen bir konudan doğan hukuk davası olması, 3-veyahut TTK 4/1. maddenin (b), (c), (d), (e), (f) bentlerinde sayılan konulardan doğan hukuk davası olması, 4-Yahut da diğer özel kanunlardan doğan hukuk davası olması gerekmektedir.
Somut olayda; davacı taraf, davalı şirket adına kayıtlı … ili … İlçesi … Mahallesi … ada … parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile adına tescilini bu mümkün olmadığı takdirde taşınmaz bedelinin davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Mahkememizce düzenlenen 16/01/2023 tarihli tensip tutanağının 8/c maddesi ile davacı vekiline: “Dava dilekçesinin anlatım kısmında … davalı olarak bahsedildiği halde, dilekçe başlığında davalı olarak göstermeyişlerini neyle açıkladıklarını, adı geçen kişiye doğrudan husumet yöneltip yöneltmediklerini, husumet yöneltiyor iseler adı geçen kişinin açık kimlik ve adres bilgilerini bildirmek ve ayrıca dosya arasına alınan ticaret sicili kayıtlarına göre davalı şirketin …’ne devrolduğu anlaşıldığından davada husumet eksikliğinin olup olmadığını açıklamak üzere iki haftalık kesin süre verilmesine, aksi halde mevcut dosya durumuna göre değerlendirme yapılacağı” ihtaratı yapılmış;
Davacı vekili dosyaya gönderdiği 19/01/2023 tarihli dilekçesi ile: “dava konusunun …’ne devri sebebiyle davalı olarak uyap üzerinde kaydedilmesini, Dava konusu taşınmazı hileli işlemlerle kendi şirketi adına tescil eden … ‘ye davanın ihbar edilmesini” talep etmiştir.
Yargıtay . Hukuk Dairesi’nin … Esas, … Karar Sayılı kararı: “Dosya içeriği ve toplanan delillerden, davacı ile eşi ve dava dışı … ve eşinin %25’er pay ile ..Ticaret LTD Şirketine ortak oldukları, 16.12.2013 tarihli hisse devri protokolü ile davacı ve eşinin şirket hisseleri ile davacının maliki olduğu çekişme konusu 66 parsel sayılı taşınmazın davalıya devrinin kararlaştırıldığı ve bu doğrultuda 17.12.2013 tarihinde taşınmazın davalıya temlik edildiği anlaşılmaktadır.
İddianın ileri sürülüş biçimi ve dava dilekçesinin içeriği birlikte değerlendirildiğinde; davacının taşınmazı satma iradesi bulunmadığı halde, dava dışı ortaklar ile davalının işbirliği içinde hareket etmesi sonucu aldatıldığı ve öncesi şirkete ait olmayan çekişme konusu taşınmazın davalıya temlikinin geçersiz olduğu iddiasıyla aldatma (hile) hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğinde bulunulduğu tartışmasızdır.
 Mahkemece her ne kadar dava, ticari şirket hisse devri protokolünden kaynaklanan taşınmaz devrinin hileli olduğu sebebine dayalı tapu iptal ve tescil istemi olarak nitelendirilmiş ise de, yukarıda açıklandığı üzere, davacının, adına kayıtlı taşınmazın davalıya devrinin hileli olduğu iddiasına dayandığı, bu nedenle davanın genel hükümlere göre çözülmesi gerektiği karşısında, asliye ticaret mahkemelerinin görevli olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş olması doğru değildir.
Hal böyle olunca; tarafların bildirecekleri tüm delillerin toplanması, tüm delillerin birlikte irdelenmesi ve hasıl olacak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yetinilerek yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.” şeklindedir.
İş bu dosyada davalı şirket ile dahili davalı şirket tacir ise de, Ticaret Sicil Müdürlüklerinden ve Vergi Dairesi Müdürlüklerinden dosyaya gelen yazı cevaplarından anlaşıldığı üzere, davacı taraf tacir değildir.
Davacının, şirket ortaklığı hakkına dayalı olarak ortağı olduğu şirkete veya onun yöneticisine yönelik bir davası da söz konusu değildir. Husumet, hali hazırda dava konusu taşınmazın maliki olan ve davacının ortaklık ilişkisinin bulunmadığı şirketlere yöneltmiştir.
Davadaki talep, tapu iptali ya da tescil; bu mümkün olmazsa taşınmazın bedelinin tahsilidir. Dolayısıyla şirket ortaklığı hukukunu ilgilendirir bir husus da yoktur. Sözün özü dava taraflarının her ikisi tacir olmadığı gibi, ortada TTK’nda düzenlenen bir konudan doğan uyuşmazlık da yoktur.
Hal böyle olmakla HSK Genel Kurulu’nun 08.07.2021 tarihli ve 31535 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan ve 01.09.2021 tarihinden itibaren uygulanmasına karar verilen 07.07.2021 tarih ve 608 Karar numaralı kararı uyarınca
yargı çevremiz içerisinde bulunan ve HMK’nun 12. Maddesine istinaden kesin yetkili konumda bulunan (Emsal Yargıtay . H.D. … E. … K.) Ereğli Asliye Hukuk Mahkemesi’nin iş bu davaya bakmaya görevli olduğu anlaşılmakla aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın mahkememizin görevli olmaması nedeniyle HMK nun 114/1-c maddesi ve HMK nun 115/2. maddesi gereğince USULDEN REDDİNE,
2-HMK nun 20. maddesi gereğince taraflardan birinin, verildiği anda kesin olan kararlarda kararın tebliği tarihinden, süresinde kanun yoluna başvurulmadığından kesinleşen kararlarda kararın kesinleştiği tarihten ve kanun yoluna başvurulan kararlarda da kanun yolu başvurusunun reddi kararının tebliği tarihinden itibaren yasal iki hafta içinde kararı veren mahkemeye başvurarak, dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesini talep etmesi halinde dava dosyasının görevli EREĞLİ (KONYA) NÖBETÇİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE,
3-Belirtilen iki haftalık süre içinde talepte bulunulmaması veya süresinden sonra talepte bulunulması halinde mahkememizce re’sen davanın açılmamış sayılmasına karar (ek karar) verileceğinin taraflarca bilinmesine, HMK 331/2. maddesi uyarınca davanın açılmamış sayılması hakkında karar verilmesi halinde talep halinde yargılama giderleri konusunda karar tayin olunmasına,
4-Harç, yargılama giderleri ve sair hususların görevli mahkemece karara bağlanmasına,
5-İş bu karar duruşma yapılmaksızın evrak üzerinden yapılan inceleme sonunda verildiğinden ve talep olmadan gerekçeli karar tebliğe çıkarılamayacağından varsa gider avansından harca yapılarak davanın 16/03/2023 tarihinde karara bağlandığı ve talep halinde gerekçeli kararın tebliğe çıkarılabileceği hususlarının tüm taraflara tebliğine,
Dair; tarafların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 s. HMK’nın 345. maddesi gereğince (2) hafta içerisinde, ilgili BAM Hukuk Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere ve oy birliğiyle dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu karar verildi.16/03/2023

Başkan … Üye … Üye … Katip …