Emsal Mahkeme Kararı Konya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/790 E. 2023/468 K. 06.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: … Esas – …
T.C.
KONYA TÜRK MİLLETİ ADINA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :
HAKİM :
KATİP :
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALILAR : 1-)
VEKİLİ :
: 2-)
3-)
VEKİLİ :
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
KARAR YAZMA TARİHİ :
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİANIN ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkiline ait olan ve müvekkilinin eşi …’ın sevk ve idaresinde olan … Plaka sayılı … 3008 marka aracının 16/09/2022 günü saat 09:15 sularında … Mah. … Cad. (Çift Şeritli Yol) istikametinden gelerek … Sok. istikametine doğru seyretmekte iken davalı …’e ait olan sürücü belgesi bulunmayan ve alkollü halde araç kullanan kardeşi …’in sevk ve idaresindeki … Plaka sayılı … Partner marka aracın … Cad. İstikametinden gelerek … Caddesi’ni takiben … Caddesi istikametinde ilerlerken … Sok. Kavşağında aşırı hız sebebiyle direksiyon hakimiyetini kaybederek önce sola doğru savrulduğunu, savrulmanın etkisiyle yolun ortasında bulunan refüje çıkarak refüj üzerinde yer alan yön levhasına çarptığını, sonrasında da aynı yolun karşı istikametinden gelmekte olan ve müvekkiline ait olan ve eşi …’ın sevk ve idaresinde bulunan araca çarparak maddi hasar oluşmasına sebebiyet verdiğini, kaza sonucunda herhangi bir yaralanma ve ölüm olayının gerçekleşmediğini, davalı kusurlu araç sürücüsü …’in kavşağa yaklaşırken hızını azaltmadığını ve aksine hızını artırarak direksiyon hakimiyetini kaybettiğini ve kazaya sebep olduğunu, kaza tespit tutanağında …’in tam kusurlu olduğunu, müvekkilinin herhangi bir kusurunun bulunmadığını, kusurlu tarafa ait aracın sigorta şirketi olan … Sigorta AŞ’ye araçta oluşan hasarın giderilmesi için başvuru yapıldığını, müvekkili ve karşı taraf sigorta şirketi ile 21/10/2022 tarihinde yapılan ibranameye göre aracın rayiç bedelinin 305.000,00-TL olduğu, aracın hasarlı durumdaki değerinin ise 218.999,00-TL olduğu ve sigortalı tarafın %100 kusurlu olması hasebiyle aradaki 86.001,00-TL’de sigorta şirketi tarafından karşılanacağının kararlaştırıldığını, diğer davalılar araç sahibi … ve araç sürücüsü …’in ise müvekkiline tek kuruş dahi ödemede bulunmadıklarını, müvekkilinin aracının tamamen orjinal olduğunu, belirlenen bedelin düşük olduğunu, 2918 sayılı KTK 111. Maddenin; ” Bu Kanunla öngörülen hukuki sorumluluğu kaldıran veya daraltan anlaşmalar geçersizdir. Tazminat miktarlarına ilişkin olup da,yetersiz veya fahiş olduğu açıkça belli olan anlaşmalar veya uzlaşmalar yapıldıkları tarihten başlayarak iki yıl içinde iptal edilebilir.” hükmünü amir olduğunu, bu nedenle ibra sözleşmesinin iptal edilerek bakiye zararı talep ettiklerini, emsal Yargıtay İçtihatlarına göre de hukuki sorumluluğu kaldıran işlemlerin geçersiz olduğunu ve yapılan ödemelerin makbuz hüviyetinde olduğunu ve iptalinin istenebileceğini, bu nedenlerle 6100 sayılı HMK’nın 107. Maddesi uyarınca şimdilik 65.000,00-TL’nin müvekkili ile davalı … Sigorta AŞ arasında imzalanan ibranamenin iptali ile davalı sigorta şirketinin sigorta sözleşmesinde üstlendiği kısmından taraflarına ödediği kısmın mahsup edilerek kalan tutarın taraflarına ödenmesini, kalan maddi tazminat taleplerinin kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ile …’den tahsilini, yargılama gideri ile vekalet ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ:
Davalı taraflara usulüne uygun olarak davetiye tebliğ edilmiş, davalı sigorta vekili cevap dilekçesinde özetle; Uyuşmazlığa konu kazanın müvekkili şirkete ihbar edilmesi üzerine müvekkili tarafından … Ltd. Şti. … Ltd. Şti.’nin Eksper olarak atandığını, görevlendirilen eksper tarafından yapılan incelemeler neticesinde araçta değiştirilmesi ve onarılması gereken parçalar ve işçilik ücretine ilişkin hesaplama ile araçtaki hasar bedelinin 222.168,41-TL olduğunun tespit edildiğini, aracın rayiç bedeli göz önüne alındığı takdirde onarımının ekonomik olmaması üzerine söz konusu aracın ağır hasar kayıtlı olarak işlem görmesi gerektiğinin takdir olunduğunu, durumdan başvuranın haberdar edilmesi üzerine başvuran ile aracın piyasa rayiç bedelinin 305.000,00-TL kabul edilmesi ile yine eksper tarafından alınan fiyat teklifleri doğrultusunda aracın bedelinin 218.999,00-TL olacağı hususunda mutabakat sağlandığını, davacı ile yapılan mutabakatname sonucu talep edilen hasar bedelinin ödendiğini, müvekkili şirketin dava konusu kaza nedeniyle tüm borçlarından ibra edildiğinden müvekkilinin sorumluluğunun sona erdiğini, kabul anlamına gelmemek kaydıyla araç rayiç bedelinin usulüne uygun ve gerekçeli olarak belirlendiğini ve davacının taleplerinin miktar yönünden de kabulünün mümkün olmadığını, müvekkili sigorta şirketinin sorumluluğunun sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında olduğunu, başvuruya konu kaza sonrası başvuran tarafın zararının karşılandığından müvekkili sigorta şirketinin temerrüde düşmediğini, davacının faiz taleplerinin yerinde olmadığını, bu nedenlerle yapılan ödemeler ile başvuranın zararının karşılanmış olması nedeniyle haksız ve hukuka aykırı davanın reddini, araç rayiç değerinin kaza tarihi verilerine göre bilirkişi tarafından değerlendirilmesi gerektiğini, her durumda olası tazminat hesaplanmasının ZMMS Genel Şartlara göre yapılmasını, bu nedenle davanın reddi ile yargılama gideri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar … ve … vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının davasının süresinde açılmadığını, zamanaşımı itirazlarının bulunduğunu, davalı sürücünün alkollü olduğu iddiasına ve kusur oranına itiraz ettiklerini, davacıya değer kaybı bedeline ilişkin davalı sigorta şirketi tarafından ödeme yapıldığını ve davacı tarafından ibraname imzalandığını, dava konusu aracın kaza tarihinden önceki 2. el değeri ile kazadan sonraki onarılmış haldeki 2. el değeri arasındaki farkın tespitinin yapılması gerektiğini, yine aracın hasar görmüş parçaları, aracın yaşı ve modeli gibi 2. el değerini belirleyecek özelliklere dikkat edilmesi gerektiğini, dava konusu aracın 11 yaşında olduğunu ve daha öncesinde defalarca kaza geçmişinin olduğunu, dava konusu aracın 29/05/2017 tarihinde Muğla’da, 07/05/2015 tarihinde İzmir’de, 21/04/2014 tarihinde İzmir’de, 24/05/2013 tarihinde İzmir’de olmak üzere bir çok kazaya karıştığını, özellikle 29/05/2017 tarihinde Muğla’da gerçekleşen kaza sebebi ile aracın “Ağır Hasar” kaydı aldığını ve hasar durumunun pert çekme belgeli olduğunu, dava konusu kazaya baktığımızda da önceki kazaları gibi aynı yerden hasar gördüğünü, yani müvekkili ile yapmış olduğu kazada aldığı hasar bölümü ile daha önceki kazalarındaki aldığı hasar bölümünün aynı olduğunu, bu nedenlerle davanın reddini, yargılama gideri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde yapılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
ÇEKİŞMELİ HUSUSLAR, TOPLANAN DELİLLER, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Huzurda açılan dava; 16/09/2022 tarihinde meydana gelen trafik kazası nedeniyle davacıya ait araç için sigorta şirketi tarafından ödenip yeterli olmayan bakiye pert bedelinin tazmini davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; 16/09/2022 tarihinde davacıya ait ve davacının eşi … idaresindeki … Plakalı araca, davalı …’e ait sürücü belgesi bulunmayan ve alkollü araç kullandığı iddia edilen davalı … idaresindeki … Plakalı aracın direksiyon hakimiyetini kaybederek karşı şeride geçmesi ve davacı aracına çarpmasından dolayı araçta maddi hasar meydana gelmesinden sebep davalı sigorta şirketince aracın perte ayrıldığı ve davacıya ödenen pert bedelinin yeterli olmadığından sebep bakiye pert bedelinin tazmini hususunda olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce tarafların bildirdikleri deliller toplanmış, kazaya karışan araçlara ait trafik kayıtları ve belgeler, sigorta şirketine ait poliçe ve hasar dosyası, trafik kazası tespit tutanağı, Türkiye Reasürans Şirketler Birliğine ve Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezine yazılan müzekkere cevapları, kazaya uğrayan araca ilişkin fotoğraflar, bu dosya için düzenlenen kusur raporu ile makine mühendisi raporu ve tüm bilgi ve belgeler dosya arasına alınmıştır.
Yapılan yargılama neticesi dosya adli trafik bilirkişisi ile makine mühendisi bilirkişiye verilerek; dava konusu kazada tarafların kusur durumu ve davacının taleplerinin belirlenmesi için rapor alınmasına karar verilmiştir.
Sunulan 18/04/2023 tarihli bilirkişi heyet raporunda özetle;
Kusur Yönüyle; … Plakalı Kamyonet Sürücüsü …’in bu kazanın oluşumunda 2918 sayılı K.T.K’nın Madde-56/1-A (Şerit izleme ve değiştirme kurallarına uymamak.) ve madde 52/1-b (Sürücüler Hızlarını, kullandıkları aracın yük ve teknik özelliğine, görüş, yol, hava ve trafik durumunun getirdiği şartlara uydurmak zorundadırlar.) Asli-Tali kural ihlali olup % 100 (yüzde yüz) oranında kural ihlalinin olduğu, … Plakalı Otomobil Sürücüsü …’ın ise karıştığı bu kazada her hangi bir kural ihalelinde bulunmadığı, park halinde olan … plakalı otomobilin ise karıştığı bu kazada her hangi bir kural ihlalinde bulunmadığı rapor edilmiştir.
Hasar Yönüyle; Davaya konu olan ve bakiye pert bedeli talep edilen … Plakalı aracın kaza tarihi olan Eylül/2022 tarihinde piyasa rayiç değerinin 325.000,00-TL olduğu, davaya konu araçta ve dava konusu trafik kazası sonucunda meydana gelen toplam hasar miktarının 325.000,00-218.999,00 = 106.001,00-TL olacağı, kural ihlali oranına göre davacının … Plakalı aracın sigorta şirketi ve davalılardan talep edeceği miktarın ; %100 x 106.001,00 TL =106.001,00-TL olacağı, davaya konu aracın perte çıkmasından dolayı değer kaybının olmayacağı, sigorta şirketinin poliçe limiti dahilinde sorumlu olduğu, sigorta şirketinden talep edeceği miktarın araç başına 100.000,00-TL limitten 86.001,00-TL miktarı 03/11/2022 tarihinde davacıya ödemede bulunduğu kalan 100.000,00-TL – 86.001,00 =13.999,00 TL miktardan sorumlu olacağı, kural ihlali oranına göre davacının davalı … ve … ‘den talep edeceği miktarın; 106.001,00 -100.000,00 = 6.001,00 TL olacağı rapor edilmiştir.
Taraflarca her ne kadar bilirkişi raporuna itiraz edilmiş ise de; dosyaya sunulan bilirkişi raporundaki kusur oranı ile kaza tespit tutanağının uyumlu olduğu anlaşıldığından ve yapılan tespit ve değerlendirmeler hükme yeterli görüldüğünden yeniden rapor ya da ek rapor aldırılmasına gerek duyulmamıştır.
Açılan davada davacı vekili bakiye pert bedelinin tazminini talep etmiştir. Davacı ile sigorta şirketi arasında bir miktar ödeme yapılarak ibraname düzenlenmiş ise de; 2918 sayılı KTK 111. Maddesi;”Bu Kanunla öngörülen hukuki sorumluluğu kaldıran veya daraltan anlaşmalar geçersizdir. Tazminat miktarlarına ilişkin olup da,yetersiz veya fahiş olduğu açıkça belli olan anlaşmalar veya uzlaşmalar yapıldıkları tarihten başlayarak iki yıl içinde iptal edilebilir.” hükmünü amir olduğu, emsal Yargıtay içtihatlarına göre de bu mahiyetteki ibranamelerin makbuz hüviyetinde olduğu ve yapıldıkları tarihten itibaren iki yıl içerisinde iptalinin mümkün olduğu, yapılan ibranameye göre 03/11/2022 tarihinde kısmi ödemenin yapıldığı, işbu davanın ise 05/12/2022 tarihinde süresinde açıldığı anlaşılmıştır.
Bilirkişi heyet raporunda talep edilebilecek bakiye bedelin 325.000,00-218.999,00 = 106.001,00-TL olacağı başka bir ifade ile daha evvel sigorta şirketince ödenen 86.001,00-TL göz önünde bulundurulduğunda 20.000,00-TL olacağı belirlendikten sonra bu bedelin sigorta şirketinin araç başına 100.000,00-TL limitten 86.001,00-TL miktarı 03/11/2022 tarihinde davacıya ödemede bulunduğu kalan 100.000,00-TL – 86.001,00 =13.999,00 TL miktarından sorumlu olacağı, kural ihlali oranına göre davacının davalı … ve … ‘den talep edeceği miktarın; 106.001,00 -100.000,00 = 6.001,00 TL olacağı ifade edilmiştir. Ancak davacı vekili bakiye pert bedelinin tamamını davalılardan talep etmiştir. Yani sigorta şirketinden arta kalan kısmı sigorta şirketi dışındaki davalılardan talep etmemiş, totalini tüm davalılardan talep etmiştir. Bu nedenle kararda 20.000,00-TL bakiye pert bedelinin, bakiye poliçe limiti tutarındaki 13.999,00 TL’sinin sigorta şirketinde alınmak kaydı ile tüm davalılardan tahsiline karar verilmiştir.
Davalı sigorta şirketi bakımından temerrüt kısmi ödemenin yapıldığı 03/11/2022 tarihi, diğer davalılar bakımından ise kaza tarihi olan 16/09/2022 tarihi olarak nazara alınmıştır.
Davalı şahıslar vekili zamanaşımı itirazında bulunmuş ise de; Kaza 16/09/2022 tarihinde meydana gelmiş, huzurdaki dava ise 05/12/2022 tarihinde açılmıştır.
Türk Borçlar Kanunu’nun zamanaşımının düzenlendiği 72. maddesi,
MADDE 72- “Tazminat istemi, zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yılın ve her hâlde fiilin işlendiği tarihten başlayarak on yılın geçmesiyle zamanaşımına uğrar. Ancak, tazminat ceza kanunlarının daha uzun bir zamanaşımı öngördüğü cezayı gerektiren bir fiilden doğmuşsa, bu zamanaşımı uygulanır.” Hükmünü amirdir.
Öte yandan 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun Madde 109. maddesi; “Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler, zarar görenin, zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yıl ve herhalde, kaza gününden başlayarak on yıl içinde zamanaşımına uğrar.
Dava, cezayı gerektiren bir fiilden doğar ve ceza kanunu bu fiil için daha uzun bir zaman aşımı süresi öngörmüş bulunursa, bu süre, maddi tazminat talepleri için de geçerlidir.” Hükmünü amir olup, huzurdaki davada kaza tarihi 16/09/2022 tarihi, davanın açılış tarihi ise 05/12/2022 tarihi olup olağan zamanaşımı süresi olan iki yıllık süre dahi açılan davada geçmemiş olup bu nedenle zamanaşımı itirazı nazara alınmamıştır.
Az yukarıda da ifade edildiği üzere yine ibranamenin iptali için açılacak davalar bakımından da yapılan ibranameye göre 03/11/2022 tarihinde kısmi ödemenin yapıldığı, işbu davanın ise 05/12/2022 tarihinde süresinde açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce yapılan yargılama ve değerlendirme neticesinde dosya kül halinde incelendiğinde davacı vekilince davalılar aleyhine açılan işbu davada 16/09/2022 tarihinde davacıya ait ve davacının eşi … idaresindeki … Plakalı araca, davalı …’e ait sürücü belgesi bulunmayan ve alkollü araç kullandığı iddia edilen davalı … idaresindeki … Plakalı aracın direksiyon hakimiyetini kaybederek karşı şeride geçmesi ve davacı aracına çarpmasından dolayı araçta maddi hasar meydana gelmesinden sebep davalı sigorta şirketince aracın perte ayrıldığı ve davacıya ödenen pert bedelinin yeterli olmadığından sebep bakiye pert bedelinin tazmini talep edilmiş olup, alınan heyet raporu ve dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde bakiye pert bedelinin 20.000,00-TL olduğu, sigorta şirketinin bakiye poliçe limitinin 13.999,00 TL olduğu ve bu miktardan sorumlu olacağı, diğer davalıların ise 20.000,00-TL’nin tamamından sorumlu olacağı kanaati ile davanın kısmen kabul, kısmen reddine ilişkin olarak aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davacının davasının KISMEN KABULU İLE;
1-)20.000,00-TL bakiye pert bedelinin davalı sigorta şirketinin sorumluluğu poliçe limiti ile sınır olmak kayıt ve şartı ile temerrüt tarihi olan 03/11/2022 tarihinden itibaren ve söz konusu bedelin 13.999,00-TL’sinden (bakiye poliçe limiti bu miktar kadar olduğundan dolayı) diğer davalılar bakımından ise kaza tarihi olan 16/09/2022 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-)Alınması gereken 1.366,20-TL harçtan, peşin olarak alınan 1.110,04-TL harcın mahsubu ile bakiye 256,16-TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye gelir kaydına, (davalı sigorta şirketinin haklılık oranına göre (13.999/20.000) hesaplanan 179,30-TL’den diğer davalılar ile birlikte sorumlu olduğuna, diğer davalıların tamamından sorumlu olduğuna)
3-)Hazine tarafından karşılanan 3.200,00-TL arabuluculuk giderinin davanın haklılık oranına göre (13.999/65.000) belirlenen 689,18-TL’sinin davalı sigorta şirketinden, 2.510,82-TL’sinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-)Davacı tarafından yapılan 80,70-TL başvuru harcı, 1.110,04-TL peşin harç olmak üzere toplam 1.190,74-TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, (davalı sigorta şirketinin haklılık oranına göre (13.999/20.000) hesaplanan 833,46-TL’den diğer davalılar ile birlikte sorumlu olduğuna, diğer davalıların tamamından sorumlu olduğuna)
5-)Davacı tarafından sarfedilen 2.400,00-TL bilirkişi ücreti, 11,50-TL vekalet suret harcı, 200,00-TL yazışma ve tebligat gideri olmak üzere toplam 2.611,50-TL yargılama giderinin (20.000/65.000,00) haklılık oranına göre hesaplanan 803,54-TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına, (davalı sigorta şirketinin haklılık oranına göre) hesaplanan 562,44-TL’den diğer davalılar ile birlikte sorumlu olduğuna, diğer davalıların tamamından sorumlu olduğuna)
6-)Davalı sigorta şirketi tarafından sarfedilen 11,50-TL vekalet harcı giderinin haklılık oranına (51.001/65.000) göre hesaplanan 9,02-TL’nin davacıdan alınarak davalı sigorta şirketine verilmesine, bakiyesinin davalı sigorta üzerinde bırakılmasına,
7-)Davalılar … ve … tarafından sarfedilen 11,50-TL vekalet harcı giderinin haklılık oranına (45.000/65.000) göre hesaplanan 7,96-TL’nin davacıdan alınarak davalılar … ve …’e verilmesine, bakiyesinin davalılar … ve … üzerinde bırakılmasına,
8-)Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden dolayı karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak alınarak davacıya verilmesine,
9-)Davalılar kendisini vekille temsil ettirdiğinden dolayı karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 9.200,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
10-)Dosyada artan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair; davacı vekili ile davalılar … ve … vekilinin yüzüne karşı, kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde Konya Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere yapılan yargılama sonunda karar verildi. 06/07/2023

Katip Hakim