Emsal Mahkeme Kararı Konya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/775 E. 2023/459 K. 04.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA KARAR
T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO :
KARAR NO:
HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – … …
VEKİLLERİ:
DAVALI : … – … …

DAVA : Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇE
YAZIM TARİHİ :
Davacı taraf vekilinin davalı taraf aleyhine açtığı işbu dava mahkememizin … Esas sırasına kaydedilmekle, mahkememizce yapılan aleni/açık yargılama sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; Davacı müvekkili şirket sektörde haklı bir yer ve itibar edinecek kadar uzun bir süredir yurt dışı ve yurt içi menşeli her türlü spor ekipmanın satışı ve pazarlamasına her türlü açık, kapalı spor tesislerinin işletmeciliğine sporla ilgili tesislerin alt yapı ve üst yapılarını oluşturulmasına dönük faaliyet alanlarında toplum sağlığını da gözeten hizmetler sunmakta olduğunu, 2006 yılından bu yana sektörün en güçlü markalarından … ’nin Türkiye, Türkmenistan ve KKTC distribütörlüğünü yapan müvekkili şirket … distribütörleri arasında son 5 yıldır dünyada ilk 5’te yer alırken, 2016 yılında da ilk 3’e girdiğini, müvekkili şirketin 2008 yılında Türk Olimpiyat Takımı’nın ve Türkiye Voleybol Federasyonu resmi ekipman tedarikçisi olduğunu, bu özellikleriyle Türkiye’de sporun gelişmesinde katkı sağladığını, müvekkili şirketin spor cihazları alım satımına dair ticari ilişkileri çerçevesinde davalı borçlu firma ile 11.09.2015 tarihinde satış sözleşmesi imzaladığını, işbu sözleşme ile müvekkili şirketin davalı borçluya sözleşme konusu ürünlerin satımını, eksiksiz ve noksansız olarak teslim edip montajını yapmayı üstlendiğini ve söz konusu sözleşmeden doğan yükümlülüklerinin tamamını gereği gibi ve eksiksiz olarak yerine getirdiğini, bunun akabinde müvekkili şirketin ifasını gerçekleştirdiği edimlerin karşılığı olan faturaları davalı borçlu firmaya gönderdiğini, taraflar arasında münakid sözleşmede açıkça kararlaştırılmış olmasına rağmen davalı borçlunun muaccel bedellere istinaden müvekkili şirket tarafından kesilen fatura bedellerinden 368,25 USD + 282,73 TL’lik kısmını ödemediğini, kaldı ki davalı borçlunun usulüne uygun şekilde imza karşılığı tebellüğ etmiş olduğu faturaya hiçbir surette itiraz da etmediğini, bu faturaları kabul ettiğini, işbu ödenmemiş fatura bedellerinin yanında işbu davanın konusunu oluşturan başkaca bir hususun da davalı borçlunun basiretli tacir yükümlülüğünü yerine getirmeyerek teslim almış olduğu spor malzemelerinin kullanım kılavuzlarını okumadığıı ve olağan hayatın akışına aykırı olarak işbu spor malzemelerini çalıştırmak için sanayi elektrik bağlantısını kullandığını, bunun sonucunda da davalı borçlunun satın almış olduğu spor malzemelerinden birkaçında kullanıcı hatasından kaynaklanan arızalar meydana geldiğini, ürünlerinde arıza meydana gelen davalı borçlunun müvekkili şirket ile iletişime geçmiş ve ürünlerin tamirini talep ettiğini, müvekkili şirketin müşteri memnuniyetini sağlamak amacıyla derhal bir ekip görevlendirdiğini ve arızalanan ürünleri tamir edip gerekli parça değişimlerini gerçekleştirdiğini, işbu değiştirilen parçaların yer aldığı gizli ayıbın mevcut olmadığının tespit edildiği ve arızanın kaynağının kullanıcı hatasından kaynakladığının tespit edilmiş olduğu servis, bakım ve onarım formu’nu sunduklarını, müvekkili şirketin yapmış olduğu tamiratın ve parça değişimlerinin ürün hatasından değil kullanıcı hatasından kaynaklı olduğunu tespit ettiği için yapmış olduğu işlemler için davalı borçluya gerçekleştirdiği işlemlerin karşılığı olan 3.248,95-USD bedelli faturayı gönderdiğini, ancak işbu fatura da davalı borçlu tarafından ödenmediğini, müvekkili şirket tarafından davalı borçlu şirkete bu borcu yazılı ve sözlü olarak hatırlattığını, davalı borçlu firmanın sürekli olarak haksız ve mesnetsiz iddialar ileri sürdüğünü, gelinen gün itibariyle söz konusu bakiyeyi kapatmadığını, bu nedenlerle fazlaya ilişkin tüm haklarını saklı tutarak müvekkili şirket bünyesinde işbu dava konusu olay sebebiyle doğabilecek zarar kalemlerine ilişkin talep hakları saklı kalmak kaydıyla, müvekkili şirket’in satış sözleşmesi kaynaklı 368,25 USD + 282,73 TL alacağının vade tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile davalıdan tahsilini, müvekkili şirketin davaya konu spor aletlerinde gerçekleştirdiği tamirat sebebiyle 3.248,95-USD onarım bedelinin vade tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini,her türlü zarar, ziyan talebi dahil fazlaya ilişkin dava ve talep haklarının saklı tutulmasını, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalıya dava dilekçesi ekli meşruhatlı davetiye tebliğ edildiği halde cevap dilekçesi vermemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
I.DAVANIN NİTELENDİRİLMESİ
Taraflar arasında görülmekte olan davanın; Taraflar arasında akdedildiği iddia edilen 11/09/2015 tarihli satış sözleşmesinden kalan bakiye alacak ise bu sözleşme kapsamında davalıya satılan ürünlerin servis, bakım ve onarım kapsamında verilen hizmet bedelinden kaynaklı alacak davası olduğu,
Taraflar arasındaki ihtilafın ise 11/09/2015 tarihli sözleşme dolayısıyla tarafların edimlerini yerine getirip getirmediği, davacının bu sözleşme ve bu sözleşmeye konu servis, bakım ve onarım hizmetleri kapsamında davalıdan herhangi bir alacağı olup olmadığı, var ise miktarı ve davalıdan tahsilini talep edip edemeyeceği hususunda olduğu görüldü.
II.HÜKME EMSAL ALINAN YÜKSEK MAHKEME İLAMLARI
1.T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 25/01/2022 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında;
“Hal böyle olunca, davalının ticari defterlerinin de incelenmesi gerekmektedir. O nedenle HMK.220. uyarınca davalıya ticari defterlerini sunması için ticari defterlerin ibraz edilmemesi halinde davacının ticari defter kayıtlarının davacı lehine delil olarak kabul edileceğinin açıkca belirtilerek sonuçları ayrıntılı olarak belirtilmek suretiyle ihtaratlı kesin süre verilmesi, davalının defterlerini ibraz etmesi veya yerini bildirmesi durumunda bilirkişi marifetiyle inceleme yapılıp sonucuna göre, ibraz etmemesi halinde dosya kapsanıma göre bir karar verilmesi gerekirken, sadece davacı defter ve belgeleri üzerinde yaptırılan incelemeye istinaden düzenlenen rapora göre davacının davasını ispat ettiği gerekçesiyle ve dolayısıyla eksik inceleme ile karar verilmesi doğru olmayıp kanun yararına bozmayı gerektirmiştir.” denilmiştir.
2.T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 23/01/2017 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında;
“Yukarıda yapılan açıklama ve sözü edilen kurallarla birlikte somut olay değerlendirildiğinde; mahkemece taraflara ticari defterlerini sunmaları için süre verilmiş olup davacı defterleri üzerinde yapılan inceleme sonucu alınan bilirkişi raporu ile talep edilen alacağın varlığı kanıtlanmıştır. Davalı defterlerini sunmayarak davacının ticari defter kayıtlarının HMK 222. maddeye göre lehine delil oluşturup oluşturmadığının tam olarak incelenebilmesine engel olduğundan sunulmayan ticari defterlerinde de davacının alacaklı olduğuna dair kayıtların mevcut olduğu halde sunulmadığının ve bunun sonucunda da davacı incelenen defter kayıtlarının davacı lehine delil oluşturduğunun kabulü gerekir. Bu durumda ticari defter kayıtları ile alacağın varlığı ispatlandığı halde davanın reddine karar verilmesi doğru olmamıştır.” denilmiştir.
3.T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 13/03/2023 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında;
“Temyizen incelenen kararda; dava dilekçesinde talep edilmeyen cezai şart alacağının ayrı bir davanın konusunu teşkil edeceğinin ve davacı vekilinin cezai şart talebinin hukuken ıslah olarak kabul edilemeyeceği, buna bağlı olarak davalı lehine vekalet ücreti takdir edilmediği, konusuz kalan talep yönünden araçların yıllık kira bedeli üzerinden davacı lehine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedildiği anlaşılmakla, davalı tarafın temyiz itirazının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.” denilmiştir.
III.DEĞERLENDİRME VE NETİCE
1.DAVACI TALEBİNİN NETLEŞTİRİLMESİ: Dava dilekçesinin netice ve talep kısmının incelenmesinde “Fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla taraflar arasında akdedilen satış sözleşmesinden kaynaklı olarak 368,25 USD + 282,73 TL alacak ile davaya konu spor aletlerinde gerçekleştirdiği tamirat sebebiyle 3.248,95-USD onarım bedeli” talep edildiği, dava dilekçesinin 2. Sayfasında sözleşmeden kaynaklanan ve tamirata ilişkin olarak alacaklara dayanak olmak üzere dava dilekçesi ekinde ibraz edilen fatura ve sevk irsaliyelerinin keşide edildiğinin ifade edildiği anlaşılmıştır.
2.TİCARİ DEFTERLER YÖNÜYLE YAPILAN DEĞERLENDİRMEDE; Mahkememizce yukarıda detayı verilen T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 25/01/2022 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı ile T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 23/01/2017 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı çerçevesinde taraflardan ticari defter ve belgelerini ibraz etmeleri için 30/11/2022, 16/01/2023 ve 21/03/2023 tarihli zabıtlar ile taraflara şirkete ait ticari defter ile belgelerin bulunduğu yerin açık adresi ve muhatap kişinin kimlik ve iletişim bilgilerini ibraz etmek üzere(Görevlendirilecek bilirkişi tarafından ticari defter ve belgeleri incelemek üzere irtibat kuracağı) 2 haftalık kesin süre verilmiş, kesin süre içerisinde kararın gereğinin yerine getirilmemesi veya ticari defter ve belgelerin ibrazından kaçınılması halinde 6100 Sayılı Kanunun 222/3 maddesi gereğince karşı tarafın kanuna uygun olarak tutulmuş ticari defter ve belgelerindeki kayıtların aleyhine delil olabileceğinin ihtar edilmiş, usulüne uygun yapılan tebliğlere rağmen davalı tarafından ticari defter ve belgelerin ibrazından kaçınılmıştır.
3.BİLİRKİŞİ RAPORU; Mahkememizce taraflarca bildirilen delillerin toplanması akabinde Ticari İşletme ve Şirketler Muhasebesi alanında uzman bilirkişi tarafından davacının ticari defter ve belgeleri üzerinde inceleme yaptırılmış, 08/03/2023 Tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacının ticari defter ve belgelerinin açılış tasdiklerinin süresinde yapıldığı, muhasebe usul ve prensiplerine uygun olarak tutulduğu, yevmiye defterinin kapanış tasdiklerinin yaptırıldığı, davacının ticari defter ve belgelerinin 6100 Sayılı Kanun gereğince lehine delil niteliği taşıdığı, incelenen kayıtlarda davacının davalıdan alacaklı olduğu LAKİN söz konusu alacağın taraflar arasında akdedilen satış sözleşmesine ve davaya konu faturalardan kaynaklanmadığı, alacağın taraflar arasındaki cari hesaptan kaynaklanan ve dava konusu edilmeyen başkaca faturalara ilişkin olduğu rapor edilmiştir. Söz konusu raporun Yüksek Mahkemenin denetimine elverişli, ayrıntılı, gerekçeli ve yöntemine uygun olarak hazırlandığı değerlendirilmekle hükme esas alınmasına karar verilmiştir.
4.NETİCE: Yukarıda yapılan açıklamalar, amir kanun hükümleri, taraf delilleri, faturalar, sevk irsaliyeleri, taraflar arasında akdedilen sözleşme, bilirkişi raporu, Yüksek Mahkeme ilamları ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde her ne kadar davacı tarafından 11/09/2015 Tarihli satış sözleşmesi dayanak olmak üzere satış sözleşmesinden kaynaklı olarak 368,25 USD + 282,73 TL alacak ile davaya konu spor aletlerinde gerçekleştirdiği tamirat sebebiyle 3.248,95-USD onarım bedelinin tahsili amacıyla eldeki dava açılmış ise de 08/03/2023 Tarihli bilirkişi raporunda ifade edildiği üzere davacının ticari defter ve belgelerinin incelenmesi neticesinde davalıdan alacaklı olduğu belirtilmiş ise de söz konusu alacağın taraflar arasında akdedilen satış sözleşmesine ve davacı tarafından dava dilekçesinde belirtmiş olduğu ve ekinde ibraz ettiği davaya konu faturalardan kaynaklanmadığı, alacağın taraflar arasındaki cari hesaptan kaynaklanan ve dava konusu edilmeyen başkaca faturalara ilişkin olduğu, yukarıda detayı verilen 3.T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 13/03/2023 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı da emsal alındığında dava dilekçesinde talep ve dava konusu edilmeyen(ya da davanın 6100 Sayılı Kanunun 180/1 maddesi gereğince davanın tamamen ıslahı yoluyla talep edilmeyen) başkaca faturalardan kaynaklanan alacağın başka bir dava konusu olduğuna kanaat edilmekle davacının davasının reddine karar verilmiş ve mahkememizde oluşan vicdani kanaatin tezahürü olarak aşağıdaki hükümler tesis edilmiştir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Dava açılırken peşin olarak alınan 1.155,68 TL harçtan alınması gereken 179,90 TL maktu harcın mahsubu ile fazla alınan ‬975,78‬TL karar ve ilam harcının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Hazine tarafından karşılanan 1.320,00 TL arabulculuk ücretinin davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına.
5-Davalı tarafından yatırılan gider avansı ve yapılan herhangi bir yargılama gideri bulunmadığından bu hususlarda karar verilmesine yer olmadığına,
6-6100 Sayılı HMK’nın 323–333. maddeleri gereğince hükmün verilmesinden kesinleşmesine kadar olan dönemde davacının sorumlu olduğu yargılama giderleri de ödendikten sonra var ise karar kesinleştiğinde; Kullanılamayan ve bakiye kalan gider avansının Hukuk Muhakemeleri Kanunun Gider Avansı Tarifesinin 5. Maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra talep eden tarafından hesap numarası bildirilmiş ise iade elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle, talep eden tarafından hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı avanstan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak İADESİNE,
DAİR; Davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda kararın 7201 Sayılı Kanununun 11. Maddesi gereğince taraf vekillerine tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde T.C. KONYA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 5. HUKUK DAİRESİ NEZDİNDE İSTİNAF KANUN YOLUNA müracaat etme hakları açık olmak üzere Türk Milleti adına verilen karar duruşma tutanağına geçirilerek açıkça okunup usulen anlatıldı. 04/07/2023

Katip … Hakim …