Emsal Mahkeme Kararı Konya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/710 E. 2022/748 K. 06.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: … Esas – …
T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Ticari Şirket (Olağanüstü Genel Kurul İstemli)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :

Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
HEYETİMİZCE GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
TALEP :
Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu 02/11/2022 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; davalı … TARIM A.Ş.’nin Konya Ticaret Sicil Müdürlüğünde kayıtlı bir anonim şirket olduğunu, sermayesinin 90.000.000,00TL olup beheri 100,00TL’den 900.000 paya ayrıldığını, bu paylardan 639.000 payının müvekkili şirkete ait olduğunu, kalan 261.000 payının da …’e ait olduğunu, şirketin en son yapılan 02/03/2022 tarihli genel kurul toplantı tutanaklarının dava dilekçesi ekinde sunulduğunu, şirketin %71 hissesinin Romanya merkezli müvekkil şirkete ait olduğunu, şirketin yönetim kurulunun iki üyeden oluşup her ikisininde münferiden temsil yetkisinin bulunduğunu, yönetim kurulu başkanı olan …’ın sürekli yurt dışına gidip gelmesinden dolayı şirketin yönetiminin diğer yönetim kurulu üyesi olan … tarafından yapıldığını, müvekkili şirket tarafından haricen öğrenildiğine göre; şirketin kötü yönetildiğini, …’in şahsi menfaat sağladığını, şirket kaynaklarının suistimal edildiğini, defter ve kayıtlarda usulsüzlük yapıldığını, şirketin borçlandırılmak suretiyle sermayesinin eritildiğini, son olarak edinilen bilgiye göre de şirket araçlarının … tarafından elden çıkarma ve mal edinme gayretine girildiğini, bu usulsüzlüklerden tespit edilebilenlerin bazılarının; banka hesabından nakit çekilerek kasa hesabına kaydedilen nakit paraların fiilen mevcut olmadığını, şirket paralarının şahsi menfaat için kullanıldığını, …’in sahibi olduğu şirkete satılan araç bedellerinin şirket banka hesaplarından çekildiğini, yine …’in sahibi olduğu şirketle davaya konu şirketin fiili bir ticari ilişkisi olmamasına rağmen yüksek tutarlı para transferler işlemlerinin olduğunu, fiilen mevcut olmayan ticari malların stok beyanlarında olduğunu, haricen öğrenilen 17/10/2022 tarihli günlük kasa raporunda şirketin banka hesabına şirkete ait … plakalı araç için kaparo açıklamasıyla 2.000,00TL para girişi olduğunu bu durumunda şirket aracının satılması çabasına girişildiğinin göstergesi olduğunu, müvekkili şirketin defalarca genel kurul çağrısı talep etmesine rağmen genel kurul toplantı çağrısı yapılmadığını, şirkette bugüne kadar hiçbir suretle kar payı dağıtımı yapılmadığını, kar payı dağıtılmak üzere karar alınması için yapılması gereken genel kurulun bir türlü yapılmadığını bu nedenle Konya 10. Noterliğinin 11/10/2022 tarih … yevmiye numaralı ekli ihtarla yönetim kurulunun toplanarak ihtarla belirtilen genel kurul gündem maddeleri görüşmek üzere genel kurulun toplantıya çağrılmasının istenildiğini, noter ihtarının yöneticilere tebliğ edildiğini, tebliğe rağmen 7 iş günü içinde toplantı yapılmadığını, ihtara cevap verilmediğini beyanla öncelikle şirket yetkilisi …’in tutumu ve kötü yönetimi nedeniyle şirkete ait taşınır, taşınmaz tüm malları ile şirket değerleri üzerine satış ve devrin önlenmesi için tedbir konulmasını bunun mümkün olmaması halinde ise şirkete mahkememizce yönetici kayyımı atanarak yapılacak işlemlerin atanacak yönetici kayyımın onayına tabi tutulmasına karar verilmesini, TTK’nun 412.maddesi uyarınca mahkememizce genel kurulun toplantıya çağrılmak, gündemi düzenlemek ve kanun hükümleri uyarınca çağrı yapmak üzere şirkete kayyım atanmasını, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili mahkememize vermiş olduğu 27/11/2022 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin genel kurulunun usul ve esaslara uygun olarak 02/03/2022 tarihinde yapıldığını, genel kurulda alınan karar gereğince yönetim kurulu başkanlığına … seçildiğini, diğer yöneticisinin ise … olduğunu, …’ın davacı şirketin de tüzel kişi temsilcisi ve yönetim kurulu başkanı olduğunu, tarafları ve konusu aynı olarak Konya . Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyası ile açılan davanın mahkemece dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verildiğini, şirketin olağanüstü genel kurulunun toplanamama sebebinin başkan … olduğunu, genel kurul kararı almak üzere yönetim kurulunu toplantıya çağırma yetkisinin de başkana ait olduğunu, yöneticilerin ancak teklif vermeye yetkili olduğunu, yönetici olan …’in noter ihtarı ile başkan …’a yönetim kurulunu toplantıya çağırmasını teklif ettiğini ancak başkan …’ın yönetim kurulunu toplantıya çağırmadığını, görevini yapmadığını, bunun yerine Konya . Asliye Ticaret Mahkemesinde dava yoluna gittiğini ancak davanın reddine karar verildiğini, red kararının gerekçesinde belirlenen eksiklikleri göz ardı ederek noter ihtarı yaptığını ancak yönetim kurulunu yine toplayamadığını, yönetim kurulu üyesi …’i toplantıya çağırmadığını, yetkili olmasına rağmen toplantıya çağıramayan …’ın kayyım atanması talebinde bulunmasının reddine karar verilmesi gerektiğini, TTK’nun 411 ve 412 maddeleri uyarınca usule uygun olmayan talep hakkında dava şartı yokluğundan usulden ret kararı verilmesi gerektiğini, davacının iş bu davayı açmakta hukuki yararının da bulunmadığını, davacının yönetim kuruluna ilişkin sunmuş olduğu tutanakların asılsız olup hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, davacının mahkeme aracılığıyla toplantıya çağırabilmek için gerekçe yaratma çabası içinde olduğunu, davacının müvekkili şirkete sermaye borcunu ifa etmediğini, sermaye borcunu ödemekten kaçınmak amacıyla huzurdaki davayı açtığını, davanın dosya üzerinden değil duruşmalı görülmesi gerektiğini beyanla öncelikle davanın usulden reddine, aksi kanaat olursa davanın duruşmalı yapılmasına, yönetim kurulu başkan ve üyesinin isticvabı ile mahkemece dinlenilmelerine, … Bankası … Şubesi yetkililerinin isticvabı ile mahkemece dinlenilmelerine, şirket kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına, davanın esastan reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasını talep etmiştir.
DAVANIN NİTELİĞİ, DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
Dava, anonim şirket genel kurulunu olağanüstü toplantıya çağrı izni davasıdır.
Davacı vekili, davalı … Tarım A.Ş için genel kurul çağrı kararı alınmak üzere defaatle yönetim kurulu toplantısı yapılmak istenmişse de genel kurul çağrısının yapılamadığını, davalı şirket yöneticilerine çekilen Konya . Noterliğinin 11/10/2022 tarih ve … yevmiye sayılı ihtarnamesindeki çağrı isteğinin de karşılık görmediğini belirterek, olağanüstü genel kurul toplantısına çağrı izni verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili ise, öncelikle hukuki yarar ve dava ön koşulu dava şartı eksikliğinden davanın reddini, bu talepleri mümkün görülmez ise davacının iddialarının asılsız olması sebebiyle davanın esastan reddini savunmuştur.
Mahkememizce, taraf vekillerinin dilekçeleri ve ekli belgeleri ile Konya Ticaret Sicili Müdürlüğünden celp edilen; davalı şirketin yetkili temsilcilerinin kimlik bilgileri, şirketin ana sözleşmesi, şirketin genel kurul toplantı tutanakları, genel kurullara katılımları gösterir hazirun cetvelleri ve ortakların pay durumunu gösterir bilgi ve belgeler ile Konya . Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyası celp edilmekle incelenmiştir.
Konya Ticaret Sicil Müdürlüğünün yazı cevabından anlaşıldığı üzere, davalı şirketin merkez adresi … ili … ilçesinde bulunmakta olup, iş bu davaya bakmaya mahkememizin kesin yetkili olduğu resen tespit edilmiştir. Aynı yazı cevabından anlaşıldığı üzere, davalı şirket iki ortaklı olup, davacı, davalı şirkette 639/1000 oranında, dava dışı … ise 261/1000 oranında pay sahibidir. Dava tarihi itibariyle, dava dışı …, yönetim kurulu başkan vekili olarak münferiden; … ise yönetim kurulu başkanı olarak yine münferiden davalı şirketi temsille yetkilidir.
Konya . Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 28/09/2022 tarih ve … Esas, … Karar sayılı kararı ile, davacının davalı şirket hakkında açmış olduğu olağanüstü genel kurula çağrı izni davasının hukuki yarar ve dava ön şartı eksikliğinden reddedildiği, kararın kesin olarak verildiği anlaşılmıştır. Söz konusu karar usulen verilen bir karar olduğundan ve davacı bu karar tarihinden sonra gelişen vakıalara dayandığından kesin hükümden söz edilemeyeceği anlaşılmıştır.
Dava taraflarının iddia ve savunmaları gözetildiğinde, mahkememizce duruşma açılması zaruri görülmediğinden; inceleme dosya üzerinden yapılmıştır.
Anonim şirketlerde genel kurula çağrı usul ve yöntemi TTK’nun 410 ila 412. maddelerinde düzenlenmiştir.
TTK’nun 410. Maddesi: “Genel kurul, süresi dolmuş olsa bile, yönetim kurulu tarafından toplantıya çağrılabilir. Tasfiye memurları da, görevleri ile ilgili konular için, genel kurulu toplantıya çağırabilirler. Yönetim kurulunun, devamlı olarak toplanamaması, toplantı nisabının oluşmasına imkân bulunmaması veya mevcut olmaması durumlarında, mahkemenin izniyle, tek bir pay sahibi genel kurulu toplantıya çağırabilir. Mahkemenin kararı kesindir.” hükmünü içermektedir.
TTK’nun 411. maddesi: ” Sermayenin en az onda birini, halka açık şirketlerde yirmide birini oluşturan pay sahipleri, yönetim kurulundan, yazılı olarak gerektirici sebepleri ve gündemi belirterek, genel kurulu toplantıya çağırmasını veya genel kurul zaten toplanacak ise, karara bağlanmasını istedikleri konuları gündeme koymasını isteyebilirler. Esas sözleşmeyle, çağrı hakkı daha az sayıda paya sahip pay sahiplerine tanınabilir. Gündeme madde konulması istemi, çağrı ilanının Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinde yayımlanmasına ilişkin ilan ücretinin yatırılması tarihinden önce yönetim kuruluna ulaşmış olmalıdır. Çağrı ve gündeme madde konulması istemi noter aracılığıyla yapılır. Yönetim kurulu çağrıyı kabul ettiği takdirde, genel kurul en geç kırkbeş gün içinde yapılacak şekilde toplantıya çağrılır; aksi hâlde çağrı istem sahiplerince yapılır. ” hükmünü içermektedir.
TTK’nun 412. maddesi: “Pay sahiplerinin çağrı veya gündeme madde konulmasına ilişkin istemleri yönetim kurulu tarafından reddedildiği veya isteme yedi iş günü içinde olumlu cevap verilmediği takdirde, aynı pay sahiplerinin başvurusu üzerine, genel kurulun toplantıya çağrılmasına şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesi karar verebilir. Mahkeme toplantıya gerek görürse, gündemi düzenlemek ve Kanun hükümleri uyarınca çağrıyı yapmak üzere bir kayyım atar. Kararında, kayyımın, görevlerini ve toplantı için gerekli belgeleri hazırlamaya ilişkin yetkilerini gösterir. Zorunluluk olmadıkça mahkeme dosya üzerinde inceleme yaparak karar verir. Karar kesindir.” hükmünü içermektedir.
Davacı tarafından, davalı şirket ile şirket yöneticileri … ve … muhatap alınarak keşide edilen Konya . Noterliğinin 11/10/2022 tarih ve … yevmiye sayılı ihtarnamesinde ;
“1-Açılış ve yoklama, 2-Toplantı Başkanlığının oluşturulması, 3-Toplantı tutanağının imzalanması hususunda Toplantı Başkanlığına yetki verilmesi, 4-Yönetim kurulu üyelerinin görevlerine son verilmesi, 5-Yeni Yönetim Kurulu Üyelerinin Seçilmesi, 6-Kar payı dağıtılması konusunun görüşülmesi, 7-Türk Ticaret Kanunu’nun 395. ve 396. maddeleri gereğince yönetim kurulu üyelerine izin verilmesinin görüşülmesi, 8-Dilek ve temenniler ile kapanış.”
Gündemleriyle olağanüstü genel kurul toplantısı yapılmasının yönetim kurulundan talep edildiği görülmektedir. Bahse konu ihtarnamenin 16/10/2022 tarihinde muhataplarına tebliğ edildiği, dava tarihine kadar aradan geçin süre zarfında genel kurul toplantısının yapılmadığı anlaşılmaktadır.
Yukarıda yer verilen TTK’nun 410. Maddesi uyarınca, anonim şirketlerde genel kurul toplantısı çağrısı yapmaya asıl yetkili organ yönetim kuruludur. Davalı şirketin esas sözleşmesinde de aksi yönde bir hüküm bulunmamaktadır. Bir başka deyişle, davalı şirket açısından, tek başına başkan veya bir diğer yönetim kurulu üyesinin genel kurul çağrısı yapmaya ehliyeti yoktur. Davalı vekili her ne kadar yönetim kurulu başkanı …’ın münferit olarak genel kurulu toplama yetkisi olduğunu belirtmiş ise de, yönetim kurulu başkanının çağrı yetkisi limited şirketler için geçerli olup (TTK 624/2); davalı şirket anonim şirket olduğundan bu savunma Mahkememizde kabul görmemiştir.
Nitekim konuya İlişkin emsal Yargıtay . Hukuk Dairesi’nin … Esas, … Karar sayılı kararı; 6102 sayılı Yasa’nın 617/3. maddesinin atfıyla uygulanması gereken 410. maddeye göre anonim şirket genel kurul çağrısı kaideten yönetim kurulu tarafından yapılır. Görev süresi sona ermiş olsa bile yönetim kurulu genel kurulu çağrı yetkisine haizdir. Tek bir pay sahibi veya azlığın genel kurulu toplantıya ne surette çağırabileceği aynı Yasa’nın 410/2 ve 411. maddelerinde düzenlenmiştir. Ayrıca TTK’nın 416. maddesine göre de bütün pay sahipleri veya temsilcileri hazır bulunmak ve itiraz olmamak koşuluyla çağrıya ilişkin hükümlere uyulmaksızında genel kurul toplanabilir.
Somut olayda toplantıya çağrı hususunda müdürler kurulu tarafından herhangi bir karar alınmadığı hususu tartışmasızdır. Her ne kadar diğer müdür, davacı müdür ile toplanamadıklarını ve bu nedenle çağrının kendisi tarafından yapıldığını savunmuş ise de TTK’nın 410/2. maddesinde böyle bir durumda çağrının ne şekilde yapılabileceği düzenlenmiş olup bu prosedüre uyulmadığı da dosya kapsamıyla sabittir. Bu durumda çağrıya yetkili organın genel kurul toplantısı yapılmasına yönelik bir kararı olmadan yetkisi bulunmayan bir müdür tarafından yapılan çağrı ile toplantının yapıldığını, toplantı esnasında davacı ortak müdürün bu şekilde toplantı yapılamayacağına ilişkin itirazda bulunduğu, bu itirazını muhalefet şerhi olarak tutanağa derc ettirdiği anlaşıldığından bu toplantıda alınan tüm kararlar batıl olup mahkemece bu nedenle alınan kararların butlanına karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir…” şeklindedir.
Tarafların dilekçeleri ekinde sunduğu ihtarnameler incelendiğinde; davacı şirket yetkilisi … tarafından keşide edilen Konya . Noterliği’nin 28/09/2022 tarih ve … yevmiye sayılı, aynı noterliğin 04/10/2022 tarih ve … yevmiye sayılı, aynı noterliğin 10/10/2022 tarih ve … yevmiye sayılı ihtarnameleri ile, davalı …’in yönetim kurulu toplantısına davet edildiği; davalı … tarafından keşide edilen Konya . Noterliğinin 29/07/2022 tarih ve … yevmiye sayılı, aynı noterliğin 03/10/2022 tarih ve … ve … yevmiye sayılı, aynı noterliğin 19/10/2022 tarih ve … ve … yevmiye sayılı cevabi ihtarnameler ile de, toplantı çağrısının usulsüz yapılması ve toplantı için belirlenen tarihlerde şirkete ait bazı defter ve evrakların … tarafından hazır edilmemesi sebebiyle toplantıların gerçekleştirilemediği şeklinde cevap verildiği anlaşılmaktadır.
Sözü edilen ihtarname içerikleri ile taraflarca dosyaya sunulan tek taraflı olarak tutulan tutanaklarda görüldüğü üzere, dava taraflarının, yönetim kurulu toplantısı yapılması için birbirlerini karşılıklı olarak ihtar ettikleri, kendilerine gelen ihtarnamelere karşı ise olumsuz cevabi ihtarname düzenledikleri, toplantı günü olarak belirlenen günlerde ise gerektiği gibi toplanılamamasının karşı yanın kusurundan ileri geldiğini iddia ettikleri ve nihayetinde yapılan davetlere rağmen yönetim kurulunun bir türlü toplanamadığı, tarafların bu konuda çekişmeye ve çıkmaza girdikleri, gelinen durum itibariyle, davalının savunmasının aksine, davacının davayı açmakta hukuki yararının olduğu anlaşılmaktadır.
6102 Sayılı yeni Ticaret Kanununun getirdiği yeniliklerden birisi de bazı koşullarda münferit pay sahibine de genel kurulu toplantıya çağırma yetkisi tanımış olmasıdır. TKK 410. maddenin 2. fıkrasına göre, çağrı konusunda asıl yetkili olan yönetim kurulunun devamlı olarak toplanamaması, toplantı nisabının sağlanmasının olanaksız olması veya hiç mevcut olmaması hallerinde, tek bir pay sahibi mahkemeye başvurarak ’un toplanmasına karar verilmesini isteyebilir.
Yasada pay sahibinin hangi koşullarda genel kurulu toplantıya çağırma yetkisine sahip olacağı belirtilmiş, bu yetkinin nasıl kullanılacağı düzenlenmemiştir. Bu yetki de aynen azlığın genel kurulu çağrı yetkisi gibi mahkeme aracılığıyla kullanılacağına göre, bu konuda TTK 412. maddeden örnekleme yolu ile yararlanılabilir. Pay sahibi başvurusunda, öncelikle çağrı hakkının varlığını, yani yönetim kurulunun devamlı olarak toplanamadığını ve toplantı nisabının oluşmasına olanak bulmadığını kanıtlamalı, ayrıca gündemi ve gerekçelerini belirtmelidir. (… / … / … Ortaklıklar Hukuku I, 14. Bası, 2019, sf. 543)
Bu itibarla, davalı şirket yöneticilerinin içinde bulunduğu çekişmeli durum sebebiyle yönetim kurulunun devamlı olarak toplanamadığı ve bu sebeple genel kurul çağrısının yapılamadığı, davalı şirket yöneticilerine çekilen Konya . Noterliğinin 11/10/2022 tarih ve … yevmiye sayılı olağanüstü genel kurul toplantısı yapılması talepli ihtarname 16/10/2022 tarihinde muhataplarına tebliğ edildiği halde dava tarihine kadar aradan geçin süre zarfında genel kurul toplantısının yapılamadığı anlaşılmakla, TTK’nun 410-412. maddelerinde belirtilen şartların gerçekleştiği vicdani kanısına varılmıştır.
Davalı vekili cevap dilekçesinde ayrıca, davacı tarafından belirtilen gündem maddeleri ile genel kurul toplantısı yapılmasını gerektirir bir hal olmadığını belirterek davanın esasının da temelsiz olduğunu savunmuştur.
Mahkemenin, genel kurulun toplantıya çağrı sebeplerinin gerektirici nitelikte olup olmadığını araştırma ve değerlendirme yapma yetkisi yoktur, çünkü bu durumda işin esasına girilmesi zorunluluğu söz konusu olur. Bu nedenle, mahkeme azınlığın, genel kurulun toplantıya çağrılmasına ilişkin istemini TTK m. 411 hükmü uyarınca ve yönetim kuruluna noter vasıtasıyla yapmış ve reddedilmiş veya yanıt verilememiş olduğunu tespit ettikten sonra, azınlık tarafından ileri sürülen sebepleri dikkate alarak, bunların genel kurul toplantısı için gerektirici olup olmadığı hususunda bir inceleme yaparak karar verebilir. Ancak, anonim şirkete tebligatın yapılması kanımca zorunlu olmalı ve tebligatı alan yönetim kurulunun konu hakkında söyleyeceklerini yazılı olarak bir aylık süre içinde mahkemeye vermemesi halinde, mahkeme evrak üzerinden inceleme yaparak kararını vermelidir. Yönetim kurulunun cevap vermesi halinde ise, toplantı yapılmamasına ilişkin ileri sürülen iddiaları dikkate alarak duruşma yapılıp yapılmamasına veya evrak üzerinden inceleme yapılarak karar verilmesine hükmeder. (Prof. Dr. … , Şirketler Hukuku Şerhi, Ankara, 2018, 3. Cilt, sayfa 2834)
Yukarıda alıntılanan doktrin görüşünde de ifade edildiği üzere, Mahkememizin iş bu dosyada, genel kurul toplantısına çağrı sebeplerinin gerektirici nitelikte olup olmadığını araştırma ve değerlendirme yetkisinin olmadığı, davacının talep ettiği gündem maddelerinin TTK ve şirket esas sözleşmesine göre genel kurulda tartışılabilecek, hakkında karar alınabilecek mahiyette gündemler olduğu anlaşılmakla, izah edilen sebeplerle davanın kabulü yönünde aşağıdaki şekilde hüküm tesisi gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-DAVANIN KABULÜ İLE;
-Açılış ve yoklama,
-Toplantı Başkanlığının oluşturulması,
-Toplantı tutanağının imzalanması hususunda Toplantı Başkanlığına yetki verilmesi,
-Yönetim kurulu üyelerinin görevlerine son verilmesi,
-Yeni Yönetim Kurulu Üyelerinin Seçilmesi,
-Kar payı dağıtılması konusunun görüşülmesi,
-Türk Ticaret Kanunu’nun 395. ve 396. maddeleri gereğince yönetim kurulu üyelerine izin verilmesinin görüşülmesi,
-Dilek ve temenniler ile kapanış.
Hususlarında gündemi belirlemek ve davalı şirketin genel kurulunu toplantıya çağırmak ve her türlü belgeleri toplamak ve hazırlamak üzere, resen tayin edilecek bir şirketler muhasebesi uzmanı bilirkişinin kayyım olarak atanmasına, kayyım için 7.500 TL ücret takdirine,
2-Harç peşin alındığından yeniden karar harcı alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından yapılan 46 TL tebligat ve posta gideri ile, 80,70 TL başvuru harcı ve 11,50 vekalet harcı yargılama giderlerinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı vekili yararına AAÜT’ye göre hesaplanan 9.200 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
6-İş bu karar dosya üzerinden verildiğinden ve talep olmaksızın karar tebliğe çıkarılamayacağından dosyanın 06/12/2022 tarihinde karara bağlandığının ve talep halinde taraflara tebliğe çıkarılabileceğinin bilgi mahiyetinde dava taraflarına bildirilmesine,
Dair; dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu TTK’nun 412. maddesi gereğince KESİN olarak oy birliği ile karar verildi. 06/12/2022

Başkan Üye Üye Katip