Emsal Mahkeme Kararı Konya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/694 E. 2023/543 K. 21.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
KONYA TÜRK MİLLETİ ADINA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO:

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLLERİ:
DAVALI : … – …
VEKİLİ :
İHBAR OLUNANLAR : 1- … -…
2- … -…
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
KARAR YAZMA TARİHİ :
Davacı taraf vekilinin davalı taraf aleyhine açtığı işbu dava mahkememizin … Esas sırasına kaydedilmiş, mahkememizde yapılan açık yargılama sonunda, mahkememizin 15/09/2020 Tarih, … Esas ve … Karar sayılı kararında belirtilen nedenlerle davanın kabulün ilişkin istinaf kanun yolu açık olan bu kararımıza karşı davalının istinaf kanun yoluna başvurması üzerine Konya Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesinin 14/10/2022 tarih … Esas … Karar sayılı ilamı ile kararımızın kaldırılmasına ve dosyasının mahkememize gönderilmesine kesin olarak karar verilmesi üzerine mahkememize gelen dava dosyası mahkememizin … Esas sırasına kaydedilmekle, mahkememizce yapılan aleni/açık yargılama sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin davalı borçlu hakkında davaya konu Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasından icra takibi başlattığını, davalının icra takibine itiraz etmesi sebebi ile işbu davayı açtıklarını, takibe dayanak belgeden de açıkça anlaşılacağı üzere davalının, müvekkile ait olmayan müvekkil şirket tarafından keşide edilmeyen 20/01/2018 keşide tarihli ve 75.000,00-TL bedelli çek ile ilgili olarak ilgili bankanın keşide günü haberdar etmesi sonucu durumu öğrendiklerini, ancak çekin takas odasından sorgulanması sebebi ile dava açma imkanının o anda mümkün olmaması sebebi ile çekteki imzanın şirket yetkilisine ait olmamasına rağmen, bankalar nezdindeki ticari itibarı ve sicilinin bozulmaması adına ihtirazı kayıt düşerek ileride yasal hakları sakla kalmak kaydı ile hesabını müsait hale getirerek dava konusu çekin davalı borçlu tarafından haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olarak tahsil edildiğini, bu nedenle davalının sebepsiz zenginleştiğini, dava konusu belge ile sabit olduğu üzere müvekkili şirket yetkilisi tarafından keşide edilmeyen imzası ona ait olmayan bir çek sebebi ile haksız yere ödeme yapmak zorunda kaldığını ileri sürerek davalının Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına vaki haksız ve kötü niyetli itirazının iptaline ve takibin devamına, davalının takip konusu alacağın en az %20’si oranında icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı tarafa usulüne uygun tebligat yapılmış, davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu çekin dava dışı … A.Ş lehine düzenlendiğini, … Madencilik’in … Yapı’ya, … Yapı’nın da müvekkili şirkete ciro ettiğini, müvekkili şirket ile davacı şirket arasında doğrudan bir ticari ilişki bulunmadığını, davacının sözkonusu çeki kendi arzusu ile ödediğini, çekin herhangi bir icra takibine konu edilmediğini, davacının sözkonusu çekin yetkili olmayan bir kişide neden bulunduğunu açıklaması gerektiğini, çek ödendiğinden kambiyo senedinden kaynaklanan hakların kullanılması imkanınn kalmadığını, davacının çeki ödeyerek yetkisiz temsilciye icazet verdiğini, TBK m. 46/1’e göre; “Bir kimse yetkisi olmadığı hâlde temsilci olarak bir hukuki işlem yaparsa, bu işlem ancak onadığı takdirde temsil olunanı bağlar.” hükmünün sarih olduğunu, davacının kendi hür arzu ve iradesi ile ödemede bulunarak yetkisiz olduğunu iddia ettiği temsilcisinin yaptığı işlemi kabul ettiğini, dolayısıyla davacının davasının haksız olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
ÇEKİŞMELİ HUSUSLAR, TOPLANAN DELİLLER, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; davacının müvekkili tarafından keşide edilmeyen ve imzası kendisine ait olmayan 20/01/2018 keşide tarihli 75.000-TL’lik çekten dolayı davalıya ödemek zorunda kaldığı bedelin icra takibine konulması ve takibe davalının itiraz etmesi nedeniyle açılan itirazın iptali davası olup, davanın İ.İ.K.’nun 67. maddesi gereğince yasal bir yıllık süresi içinde açıldığı anlaşılmıştır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın … Bankası … Şubesinden verilen 20/01/2018 keşide tarihli, 75.000,00-TL bedelli çekteki imzanın davalı şirket yetkilisine ait olup olmadığı, çek bedelinin ödenmesi nedeniyle ödenen bedelin istirdatının gerekip gerekmediği, buna dayalı olarak davacı tarafından davalı hakkında Konya .İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında yapılan takibe davalının yaptığı itirazının iptalinin gerekip gerekmediği hususunda olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce tarafların bildirdikleri deliller toplanmış, Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyası, davacı şirket yetkilisinin mukayese imza örnekleri celbedilmiş, tatbike medar imza örnekleri alınmış, davalı hamilden önceki cirantalara dava ihbar edilmiş, takibe konu çekteki imzanın davacı şirket yetkilisine ait olup olmadığı hususunda İstanbul Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesinden Adli Tıp Raporu alınmıştır.
İstanbul Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesi Raporunda özetle; Çekteki keşideci imzası ile davacı şirket yetkilisi … mukayese imzaları arasında tersim biçimi, işleklik derecesi, alışkanlıklar, istif, eğim, doğrultu, seyir, hız ve baskı derecesi bakımından farklılıklar saptandığından söz konusu imzanın mevcut mukayese imzalarına kıyasla davacı şirket yetkilisi … eli ürünü olmadığı yönünde kanaat belirtilmiştir.
Mahkememizin 15/09/2020 Tarih, … Esas ve … Karar sayılı kararında belirtilen nedenlerle davanın kabulüne ilişkin istinaf kanun yolu açık olarak verilen kararımıza karşı davalı vekilinin istinaf kanun yoluna başvurması üzerine Konya Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesinin 14/10/2022 tarih … Esas … Karar sayılı ilamında özetle;
“…Türk Borçlar Kanunu’nun 46. vd. maddelerine göre bir kimse yetkisi olmadığı hâlde temsilci olarak bir hukuki işlem yaparsa, bu işlem ancak onadığı takdirde temsil olunanı bağlar. Onama açık olabileceği gibi örtülü de olabilir. Mahkemece davalı tarafın davacı tarafça çekte imzası bulunan kişiye icazet verildiği yönündeki savunması üzerinde durularak, davacıdan çeki düzenleyen kişi hakkında yapmış bir şikayet olup olmadığı sorulup varsa ilgili dosya getirtildikten sonra dava konusu çekin verildiği banka kayıtları ile davacı şirketin ticari defter ve belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak, davacıya ait ticari defterlerde uyuşmazlık konusu çeke ilişkin herhangi bir kayıt bulunup bulunmadığı, davacının çek düzenlenmesi hususunda üçüncü bir kişiye yetki verip vermediği, çek düzenleyen kişi tarafından daha önceden düzenlenen ve davacı tarafça ödenen başka çekler bulunup bulunmadığı, çeki düzenleyen kişi tarafından yapılıp davacı şirket kayıtlarına intikal eden başkaca ticari işlemler bulunup bulunmadığı tespit edildikten sonra oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır.” şeklinde hüküm kurulmuştur.
KALDIRMA SONRASI YARGILAMANIN ÇERÇEVESİ AÇISINDAN YAPILAN DEĞERLENDİRMEDE: Mahkememizce yukarıda detayı ve künyesi belirtilen kaldırma ilamına konu edilen hususlarla sınırlı olmak üzere değerlendirme yapılmış olup, istinaf konusu edilen ve istinaf incelemesi neticesinde kaldırmaya konu edilmeyen ya da ilk hüküm gereğince istinaf kanun yoluna taşınmayan sebeple yönüyle yeniden bir inceleme ya da değerlendirme yapılmamıştır.
Mahkememizce kaldırma ilamı nazara alınarak; davacı vekiline çeki düzenleyen kişi hakkında kaldırma ilamında belirtildiği şekilde herhangi bir şikayet olup olmadığı yönünde beyanda bulunmak üzere süre verildiği,25.01.2023 tarihli davacı vekili tarafından sunulan dilekçede çekten önceden haberdar olunmaması sebebi ile ibraz tarihinden önce müvekkili tarafından herhangi bir şikayetin yapılmadığının, ihtirazı kayıtla ödenen çekin bedelinin tahsili için yasal süreci başlattıklarının bildirildiği görülmüştür.
Mahkememizce dava konusu çekin verildiği Vakıfbank Gazipaşa Şubesi’ne müzekkere yazılarak; söz konusu çek ve çek karnesinin verilmesine ilişkin tüm kayıt ve belgeler, çek karnesinin kime verildiği, imza sirküleri ve bankadaki tüm belgeler dosyamız arasına celp edilmiştir.
Mahkememizce Antalya Ticaret Sicil Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak; davacı şirketin 2017 yılından itibaren temsiline yetkili kişilerin kimler olduğu, buna ilişkin bilgi, belge, imza sirküleri ile davacı şirketin 2017 yılından itibaren ticari mümessil yada ticari vekil olarak herhangi birisine yetki verip vermediğine ilişkin bilgi ve belgeler dosyamız arasına celp edilmiştir.
Akabinde davacı tarafın ticari defterleri üzerinde SMMM bilirkişisi marifeti ile inceleme yaptırılarak; davaya konu uyuşmazlık konusu 20/01/2018 tarih ve 75.000,00-TL bedelli çeke ilişkin defterlerde herhangi bir kayıt olup olmadığı, davacının çek düzenlenmesi hususunda 3. Bir kişiye yetki verip vermediği, çek düzenleyen kişi tarafından daha önceden düzenlenen ve davacı tarafça ödenen başka çekler bulunup bulunmadığı, çekin düzenleyen kişi tarafından yapılıp davacı şirket kayıtlarına intikal eden başkaca ticari işten bulunup bulunmadığı hususunda ve ayrıca ticari defterlerin usulüne uygun tutulup tutulmadığı hususunda rapor tanzim ettirilmiştir.
Davacı tarafın ticari defteri incelenerek düzenlenen 05/04/2023 tarihli SMMM bilirkişi raporunda özetle;
Davacının inceleme için sunulan 2017-2018 yılına ait ticari defterlerinin açılış ve kapanış onaylarının zamanında ve usule uygun bir şekilde yerine getirilmek suretiyle mevcut olduğu, ayrıca yevmiye defterinin kapanış onayına ilişkin olarak, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun kapanış tasdiki ile ilgili hükümlerinin gereği, usule uygun olarak yerine getirildiği, bu bakımdan ticari defterler ile defter kayıtlarının sahibinin lehine delil vasfına haiz olduğu, davacının ticari defterlerinde davaya konu uyuşmazlık konusu 20/01/2018 tarih ve 75.000,00-TL bedelli çekin lehtarına verildiğine ilişkin veyahut herhangi bir cari hesaba borç veya alacak tahakkuk edecek herhangi bir muhasebe kaydına rastlanmadığı, davacının ticari defterlerinde davalı ile davacı arasında ticari ilişki olduğu dair herhangi bir muhasebe kaydına rastlanmadığı rapor edilmiştir.
… … Şubesinin mahkememiz dosyasına sunulan 08/02/2023 Tarihli cevabi yazı ekinde 26/07/2017 tarihinde çek karnesi alındı makbuzunda … ‘den … ‘a kadar çeklerin davacı şirkete verildiği anlaşılmakla; … ‘den … ‘a kadar diğer çeklerin davacı defterlerinde kayıtlı olup olmadığı, söz konusu çeklerden sebep ödeme yapılıp yapılmadığı, 2017 ve 2018 yılı defterlerinde … San. Tic. A.Ş. ile davacı arasında herhangi bir ticari ilişki olup olmadığı ve ticari ilişki var ise ne tutarda bir ilişkinin davacı defterlerinde kayıtlı olduğu hususunda ek rapor tanzimi için dosya yeniden bilirkişiye tevdii edilmiş, bilirkişi tarafından sunulan 18.07.2023 tarihli ek raporda özetle; Kök raporda; Davacının inceleme için sunulan 2017 – 2018 yılına ait ticari defterlerinin açılış ve kapanış onaylarının zamanında ve usule uygun bir şekilde yerine getirilmek suretiyle mevcut olduğu ayrıca yevmiye defterinin kapanış onayına ilişkin olarak, 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun kapanış tasdiki ile ilgili hükümlerinin gereği, usule uygun olarak yerine getirildiği tespit edilmiş olduğu, bu bakımdan ticari defterler ile defter kayıtlarının sahibinin lehine delil vasfına haiz olduğu hususunun belirtildiği, davaya konu 20/01/2018 Tarihli,… seri nolu ve 75.000,00- TL bedelli çekin ve … … Şubesi tarafından mahkeme dosyasına sunulan 08/02/2023 tarihli cevabi yazı ekindeki 26/07/2017 tarihinde çek karnesi alındı makbuzundaki … ‘den … ‘a kadar çeklerin çeklerin davacı defterlerinde ilgili muhasebe hesaplarında kaydının olmadığının tespit edildiği, ayrıca bu çeklere istinaden herhangi bir yapılan bir ödeme kaydına rastlanılmadığı, 2017 ve 2018 yılı defterlerinde davacı … firmasının … firmasına 14.09.2018 tarih ve … nolu belge ile ticari ilişkinin meyana geldiğinin anlaşıldığı, defter kayıtlarına göre davacının düzenlediği fatura ile … firmasının davacı firmaya borçlu durumda olduğu ve herhangi bir ödeme kaydına rastlanmadığı rapor edilmiştir.
Tüm bu hususlar doğrultusunda Yüksek Mahkemenin denetimine ve Mahkememizin denetimine uygun, gerekçeli, ayrıntılı , yöntemine uygun olarak hazırlanan bilirkişi raporu ve ek raporda belirtildiği üzere; davacı şirketin 2017 – 2018 yılına ait ticari defterlerinin açılış ve kapanış onaylarının zamanında ve usule uygun bir şekilde yerine getirilmek suretiyle mevcut olduğu ,ayrıca yevmiye defterinin kapanış onayına ilişkin olarak, 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun kapanış tasdiki ile ilgili hükümlerinin gereği, usule uygun olarak yerine getirildiği tespit edilmiş olmakla bu bakımdan ticari defterler ile defter kayıtlarının sahibinin lehine delil vasfına haiz olduğuna Mahkememizce de kanaat edilmiştir. Kök raporda davacının ticari defterlerinde davaya konu uyuşmazlık konusu 20/01/2018 tarih ve 75.000,00-TL bedelli çekin lehtarına verildiğine ilişkin veyahut herhangi bir cari hesaba borç veya alacak tahakkuk edecek herhangi bir muhasebe kaydına rastlanmadığının belirtildiği, ek raporda da dava konusu çekin ve … … Şubesinin 08/02/2023 Tarihli cevabi yazı ekinde 26/07/2017 tarihinde çek karnesi alındı makbuzunda … ‘den … ‘a kadar çeklerin davacı defterlerinde ilgili muhasebe kayıtlarında kaydının tespit edilmediğinin bildirildiği, ayrıca ek raporda davacı … firması ile … firması arasında 14.09.2018 tarih ve … nolu belge ile ticari ilişkinin meydana geldiğinin , defter kayıtlarına göre davacının düzenlediği fatura ile … firmasının davacı firmaya borçlu durumda olduğu ve herhangi bir ödeme kaydına rastlanmadığının rapor edildiği görülmektedir. Tüm bu hususlar doğrultusunda kaldırma kararı öncesinde Mahkememizce aldırılan ATK Fizik İhtisas Dairesinin raporu ile davaya konu çek üzerindeki imzanın davacı şirket yetkilisine ait olmadığının tespit edildiği, her ne kadar davalı taraf davacı tarafça çekte imzası bulunan kişiye icazet verildiği yönünde savunmada bulunmuş ise de dosya arasına celp edilen belgeler ve alınan bilirkişi kök ve ek raporlarının bu savunmayı destekler mahiyette olmadığı görülmekle bu yöndeki davalı savunmasına Mahkememizce itibar edilmemiş, davacıya ait ticari defterlerde uyuşmazlık konusu çeke ilişkin herhangi bir kaydın bulunmadığı, davacının çek düzenlenmesi hususunda üçüncü bir kişiye yetki vermediği, çek düzenleyen kişi tarafından daha önceden düzenlenen ve davacı tarafça ödenen başka çeklerin bulunmadığı, çeki düzenleyen kişi tarafından yapılıp davacı şirket kayıtlarına intikal eden başkaca ticari işlemlerin bulunmadığı celp edilen yazılan ve aldırılan raporlar ile tespit edildiğinden davacının açmış olduğu haklı davasının kabulüne karar verilmiştir.
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesi talep edilmişse de burada davalı hamil olup 3. Şahıs konumundadır. Arada başka cirantalar da bulunduğundan dolayı imzanın sahte olduğunu bilmesi ya da bilebilmesi mümkün değildir. Bu nedenle şartları oluşmadığından davacının feri nitelikteki icra inkar tazminatı talebinin reddi ile aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davacının davasının KABULÜ ile;
1-)Davalının Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin aynen devamına, asıl alacak olan 75.000,00 TL’ye takip tarihinden itibaren değişen oranlarda ticari avans faizi yürütülmesine,
2-)Davacının feri nitelikteki icra inkar tazminatı talebinin şartları oluşmadığından REDDİNE,
3-) Alınması gereken 5.123,25-TL harçtan, peşin olarak alınan 1.280,82-TL harcın mahsubu ile bakiye 3.842,43-TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-) Davacı tarafından yapılan 35,90-TL başvuru harcı, 5,20-TL vekalet harcı, 1.280,82-TL peşin harç, 1.200,00-TL bilirkişi raporu gideri, 1.174,70-TL yazışma ve tebligat gideri olmak üzere toplam 3.696,62-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-)Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 17.900,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-)Davalı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
7-)Dosyada artan gider avansının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair; davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde Konya Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere yapılan yargılama sonunda karar verildi. 21/09/2023

Katip … Hakim …