Emsal Mahkeme Kararı Konya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/691 E. 2023/374 K. 23.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA KARAR
T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO :
KARAR NO :
HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – … …
VEKİLİ :
DAVALI : … – … …
VEKİLİ :
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇE YAZIM TARİHİ:

Davacı taraf vekilinin davalı taraf aleyhine açtığı işbu dava mahkememizin … Esas sırasına kaydedilmekle, mahkememizce yapılan aleni/açık yargılama sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; Taraflar arasındaki ticari ilişki çerçevesinde düzenlenen 08.06.2021 tarihli …
nolu faturaya konu müvekkili şirkete ödenmemiş olduğundan Konya . İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ile takibe geçildiğini, borçlu/davalı tarafından icra takibine haksız ve kötü niyetli olarak itiraz edilmesi üzerine icra takibinin durduğunu,
davalı şirketin müvekkili şirkete takibe konu faturaya dayalı 9.485,00 TL borcunun olduğunu ve bu borca ilişkin herhangi bir ödemenin yapılmamış olduğunu ifade ederek yukarıda açıklanan ve re’sen dikkate alınacak nedenlerle davalının Konya . İcra Müdürlüğü … Esas sayılı icra dosyasına ilişkin itirazının iptali ile takibin ferileri ile birlikte devamını, borca haksız olarak itiraz eden davalı/borçlunun % 20 den az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalıya dava dilekçesi ekli meşruhatlı davetiye tebliğ edildiği halde cevap dilekçesi vermemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
I.DAVANIN NİTELENDİRİLMESİ
Taraflar arasında görülmekte olan davanın; Davacı tarafından faturaya dayalı olarak başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali davası olduğu, taraflar arasındaki ihtilafın ise dava ve takibe konu fatura dolayısıyla davacının davalıdan bir alacağı olup olmadığı, var ise miktarı ve davalıdan tahsilini talep edip edemeyeceği hususlarında olduğu görüldü.
II.HÜKME EMSAL ALINAN YÜKSEK MAHKEME İLAMLARI
1.T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 21/06/2018 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında;
“Somut olayda; itirazın alacaklıya tebliğ edilmediği bildirildiğine göre, mahkemece davacı alacaklıya tebliğ yapılmadığından 1 yıllık hak düşürücü sürenin başlamadığı gözetilip, itirazın iptali davasının süresinde açıldığı kabul edilerek, işin esası hakkında yapılacak yargılama sonucunda, hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir.” denilmiştir.
2.T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 18/10/2017 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında;
“Mahkemece, yapılan yargılama ve benimsenen bilirkişi raporlarına göre, faturanın davalının BA-BS formlarında kayıtlı olduğu, davalının fatura bedelini ödediğini yazılı belge ile kanıtlayamadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve özellikle uyuşmazlık konusu faturanın davalı ticari kayıtlarında yer almasının malın teslimine karine teşkil etmesine göre davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün onanmasına, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 18/10/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.” denilmiştir.
3.T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 12/09/2012 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında;
“Dava, davacı tarafından yerine getirilen taşıma nedeniyle bedelinin tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali davası olup, mahkemece davacının alacağını ispat edemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Davacının iddia ettiği alacağa ilişkin faturaların kendi defterlerinde kayıtlı olduğu gibi, açık fatura niteliğindeki bu faturaların davalı defterlerinde de kayıtlı olduğu yargılama sırasında alınan bilirkişi raporu ile sabittir. Bu durumda davacının davalıdan fatura miktarı kadar alacaklı olduğu anlaşılmıştır. Mahkemece bu borcun davalı tarafından ödenip ödenmediği tartışılmadan, alacağın ispat edilemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın bu nedenle davacı yararına bozulması gerekmiştir.” denilmiştir.
4.T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 28/03/2019 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında;
“İstinaf Mahkemesince, alacağın yargılamayı gerektirdiği ve likit olmadığı gerekçesiyle davacının icra inkar tazminat talebinin reddine karar verilmiş ise de dava konusu takip fatura ve cari hesap alacağından kaynaklandığından likit niteliktedir. Bu nedenle yasal olmayan gerekçe ile icra inkar tazminatı isteminin reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın bu yönden davacı yararına bozulması gerekmiştir.” denilmiştir.
5.T.C. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulunun 03/03/2017 Tarih ve … Esas-… Sayılı İlamına göre;
“Taraflarca hazırlama ilkesinin geçerli olduğu davalarda yasa koyucunun taraflara hangi delilin, hangi vakıanın ispatı için gösterildiğini açıkça belirtme, yani somutlaşma külfeti getirdiği, bu düzenlemeye göre de açıkça yemin deliline dayanılmadığı takdirde, tarafın yemin teklif etme hakkının bulunmadığı sonucuna ulaşmak gerekmektedir. Tarafın ‘sair deliller, her türlü delil, ve sair deliller’ gibi ibareleri kullanmış olması yemin deliline açıkça dayanmış olduğu biçiminde yorumlanamaz.” denilmiştir.
III.DEĞERLENDİRME VE NETİCE
1.İCRA DOSYASININ İNCELENMESİ VE HAK DÜŞÜRÜCÜ SÜRE AÇISINDAN YAPILAN DEĞERLENDİRMEDE: Davacı tarafından davalı hakkında T.C. Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyasında 10.178,00 TL tutarındaki fatura dayanak olmak üzere alacak aslı 9.485,00 TL üzerinden (Örnek-7) İlamsız İcra Takibine geçildiği, davalı tarafından 09/02/2022 tarihinde yapılan itiraz üzerine takibin durduğu, borçlu itirazının alacaklıya tebliğ edilmediği gibi eldeki dava tarihi de nazara alındığında yukarıda detayı verilen T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 21/06/2018 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı emsal ilamı doğrultusunda eldeki davanın hak düşürücü süre içerisinde açıldığına kanaat edilerek işin esasına geçilmiştir.
2.TARAFLARIN TİCARİ DEFTERLERİNİN İNCELENMESİ: Her iki tarafın da 6102 Sayılı TTK’nın 16/1 maddesi gereğince özel hukuk tüzel kişisi tacir olması sebebiyle ticari defterlerinin ibrazı sağlanarak alanında uzman bilirkişi marifetiyle incelemesi yapılmış olup 18/04/2023 tarihli bilirkişi raporunda takip konusu faturalara ilişkin olarak gerek davacı gerekse de davalı tarafından BA/BS formlarının ilgili vergi dairesine ibraz edildiği, faturanın her iki tarafın da ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, davacının kendi ticari defterlerine göre davalıdan 9.485,00 TL alacaklı olduğu, davalının kendi ticari defterlerine göre ise davacıya 9.805,02 TL borçlu olduğunun rapor edildiği, söz konusu raporun Yüksek Mahkemenin denetimine elverişli, ayrıntılı, gerekçeli ve yöntemine uygun olarak hazırlandığına kanaat edilmekle hükme esas alınmasına karar verilmiştir.
3.NETİCE: Yukarıda yapılan açıklamalar, amir kanun hükümleri, bilirkişi raporu, Yüksek Mahkeme ilamları ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde taraflar arasında takip ve dava konusu fatura dolayısıyla ticari ilişki hasıl olduğu, davalının faturadan kaynaklı bakiye borcunu ödemediği iddiasıyla davacı tarafından T.C. Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyasında alacak aslı 9.485,00 TL üzerinden (Örnek-7) İlamsız İcra Takibine geçildiği, davalının itiraz üzerine takibin durduğu ve eldeki davanın açıldığı, tarafların incelenen ticari defterleri ve vergi dairesi kayıtlarından faturaya ilişkin BA/BS formlarının bildirildiği ve takip konusu faturanın her iki tarafın da ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, yukarıda detayı verilen T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 18/10/2017 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı da emsal alındığında davacının fatura konusu mal/hizmet edimini yerine getirdiği, yukarıda detayı verilen T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 12/09/2012 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında ifade edildiği üzere bu edime karşılık borcun ödendiğinin ispat külfetinin davalı üzerinde olduğu, davalının kendi ticari defterlerine göre davacıya borçlu olduğunun ve ödemeye ilişkin belgeli ya da belgesiz herhangi bir kaydın olmadığının anlaşıldığı görülmekle davacının davasının kabulü ile T.C. Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyasında davalı(borçlu) tarafından yapılan itirazın iptaline, takibin 9.485,00 TL üzerinden kaldığı yerden aynen devamına, yine yukarıda detayı verilen T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 28/03/2019 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı da emsal alınarak her iki tarafın tacir olması, faturanın her iki taraf ticari defterinde yer alması, alacağın likit olması ve davalı(borçlunun) takibe itirazında haksız olduğu anlaşılmakla 2004 Sayılı Kanunun 67/2. Maddesi gereğince T.C. Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyasında Mahkememizin kabulü ve itirazın iptali davası sonucu tespit edilen asıl borç miktarı üzerinden %20 oranında hesaplanan 1.897,00 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
4.DAVALIYA YEMİN DELİLİ HAKKININ HATIRLATILMASI GEREKİP GEREKMEDİĞİ AÇISINDAN YAPILAN DEĞERLENDİRMEDE: Mahkememizin 25/11/2022 Tarihli ara kararı ile davalının cevap süresinin uzatılması talebinin kabulüne karar verildiği lakin davalı tarafından herhangi bir cevap dilekçesi ibraz edilmemiş olduğu anlaşılmakla 6100 Sayılı Kanunun 128/1 maddesi gereğince davalının, davacı tarafından dava dilekçesinde ileri sürülen vakıaların tamamının inkâr etmiş sayıldığının kabulü ile yargılamaya devam edilmiştir. 6100 Sayılı Kanunun amir hükümleri gereğince yemin deliline basit yargılama usulüne tabi davalarda dava ve cevap dilekçesinde, yazılı yargılama usulüne tabi davalarda ise dava, cevap, cevaba cevap ve ikinci cevap dilekçeleriyle açıkça dayanılmak zorundadır. Yine yukarıda detayı verilen T.C. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulunun 03/03/2017 Tarih ve … Esas-… Sayılı İlamın da ifade edildiği üzere açıkça yemin deliline dayanılmadığı takdirde, tarafın yemin teklif etme hakkının bulunmadığı sonucuna ulaşmak gerekmektedir. Tarafın ‘sair deliller, her türlü delil, ve sair deliller’ gibi ibareleri kullanmış olması yemin deliline açıkça dayanmış olduğu biçiminde yorumlanamaz. Bu açıklamalar çerçevesinde somut olayımız değerlendirildiğinde davalı tarafından yasal süre içerisinde herhangi bir cevap dilekçesi verilmediği ve açıkça yemin deliline dayanılmadığı anlaşılmakla davalıya ödemeye ilişkin olarak yemin teklif etme hakkı hatırlatılmamıştır.
5.DAVALI VEKİLİNİN MAZERETİ HAKKINDA YAPILAN DEĞERLENDİRMEDE: Her ne kadar davalı vekili Mahkememizin 23/05/2023 tarihli karar duruşmasına mazeret bildirmiş ise de davalı vekilinin yine Mahkememizin 28/02/2023 tarihili duruşmasında da mazeret bildirdiği, bu duruşmanın (7) nolu ara kararı gereğince mazeretinin kabul edildiği ve bir sonraki duruşmaya e-duruşma yöntemi ile katılabileceğinin ihtar edildiği, söz konusu ihtara rağmen davalı vekilinin yine mazeret dilekçesi gönderdiği, yargıda hedef süre uygulaması, yargılamanın gelmiş olduğu aşama toplanan deliller neticesinde dosyanın sübuta ermiş olmasının yanı sıra e-duruşma yönetmeliğinin de yürürlüğe girmesi karşısında davalı vekilinin mazeretinin reddine karar verilmiş ve yokluğunda hüküm tesis edilmiştir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Davacının davasının KABULÜ ile
a) T.C. Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyasında davalı(borçlu) tarafından yapılan itirazın İPTALİNE, takibin 9.485,00 TL üzerinden KALDIĞI YERDEN AYNEN DEVAMINA,
b) Davalı(borçlunun) takibe itirazında haksız olduğu anlaşılmakla 2004 Sayılı Kanunun 67/2. Maddesi gereğince; T.C. Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyasında Mahkememizin kabulü ve itirazın iptali davası sonucu tespit edilen asıl borç miktarı üzerinden %20 oranında hesaplanan 1.897,00 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 647,92 TL karar ve ilam harcından dava açılırken alınan 114,56TL peşin harcın ve 47,43TL icra harcının mahsubu ile bakiye 485,93TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Hazine tarafından karşılanan 1.560,00TL arabuluculuk giderinin davalıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından karşılanan 80,70TL başvuru harcı, 114,56 TL peşin harç, 47,43TL icra harcı, 11,50TL vekalet suret harcı, 117,00TL posta ve tebligat gideri, 1.250,00TL bilirkişi ücreti gideri olmak üzere toplam ‬1.621,19‬‬TL’nin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
5-Davacı vekili yararına AAÜT’ye göre hesaplanan 9.200,00TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-6100 Sayılı HMK’nın 323–333. maddeleri gereğince hükmün verilmesinden kesinleşmesine kadar olan dönemde davacının sorumlu olduğu yargılama giderleri de ödendikten sonra var ise karar kesinleştiğinde; Kullanılamayan ve bakiye kalan gider avansının Hukuk Muhakemeleri Kanunun Gider Avansı Tarifesinin 5. Maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra talep eden tarafından hesap numarası bildirilmiş ise iade elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle, talep eden tarafından hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı avanstan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak İADESİNE,
DAİR; Davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda dava değeri yönüyle 6100 Sayılı Kanunun 341/2 maddesi ve 6763 Sayılı Kanunun 44. Maddesiyle eklenen Ek Madde 1 uyarınca her takvim yılı başından itibaren yeniden değerleme oranı uygulanarak 2023 yılı için belirlenen 17.830,00 TL’lik parasal sınır nazara alındığında miktar itibariyle KESİN OLMAK ÜZERE Türk Milleti adına verilen karar duruşma tutanağına geçirilerek açıkça okunup usulen anlatıldı.23/05/2023

Katip … Hakim …