Emsal Mahkeme Kararı Konya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/678 E. 2023/416 K. 01.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
KONYA TÜRK MİLLETİ ADINA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :
HAKİM : … …
KATİP : … …
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI : … – … …
VEKİLLERİ :
DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
KARAR YAZMA TARİHİ :
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİANIN ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı …’ın sahte olarak alacaklısı …, Borçlusu … olan 25/05/2017 tanzim ve 15/11/2017 vade tarihli 65.000-TL’lik bono senedi düzenlediğini, borçlu kısmına kendi isminin yazılarak iki tane de borçlu kısmına kendi imzasının taklit edildiğini belirterek bu senedin tahsili için davalının … … Şubesine tahsil ve protesto olması için koyduğunu, davalı hakkında Konya Cumhuriyet Başsavcılığına sahte bono senedi düzenlenmek, tahsil ve protesto için bankaya koymak suçlarından şikayetçi olduğunu, savcılıkça yaptırılan bilirkişi incelemesinde eksik evrak ve belgelere göre inceleme yapıldığını ve senetteki … yazısının ve borçlu imzalarının … elinden çıkmış olabileceği şeklinde net ve tatmin edici olmayan rapor alındığını, senet yüzündeki yazıların ve imzaların tamamının kendi elinden çıkmadığını, bu sebeplerle dava konusu 25/05/2017 tanzim ve 15/11/2017 vade tarihli 65.000,00-TL’lik alacaklısı … ve borçlusu … olan bono senedindeki imzanın kendisine ait olmadığını belirterek bu senetten dolayı borcunun olmadığının tespiti ile senedin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiş, duruşmada da bu beyanını tekrarlamıştır.
Dava açıldıktan sonra davalı vekilince söz konusu bono Konya . İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyası ile icra takibine konduğundan dolayı bu defa davacı vekili, 18/06/2019 tarihli ıslah dilekçesi ile dava ve icra takibi konusu 25/05/2017 tanzim ve 15/11/2017 vade tarihli 65.000,00-TL’lik bonodaki imzanın müvekkiline ait olmaması sebebi ile davacı …’in borçlu olmadığının tespiti ile senedin iptaline, bu senede istinaden açılan Konya . İcra Müdürlüğünün … E. sayılı takibin iptaline ve %20’den aşağı olmak üzere kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ:
Davalı tarafa usule uygun olarak davetiye tebliğ edilmiş, davalı ve davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının kötü niyetli olduğunu, davacının müvekkilinin gözü önünde senedi imzaladığını belirterek senetteki imzanın davacıya ait olduğunu, Cumhuriyet Başsavcılığınca aldırılan Erzurum Kriminal Polis Raporunda şikayet konusu senet ve borçlunun imza örneklerinin incelendiğini, raporda borçlu imzaları ile …’in mukayese imzaları ve senet altındaki imzaların arasında benzerliklerinin gözlemlendiğinin ve imzanın davacıya ait olduğunun belirtildiğinden bahisle davanın reddi ile davacının senet bedelinin % 20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, tüm yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
ÇEKİŞMELİ HUSUSLAR, TOPLANAN DELİLLER, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; davacının 25/05/2017 tanzim ve 15/11/2017 vade tarihli 65.000-TL’lik bono’dan dolayı borçlu olmadığının tespiti davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın davacının 25/05/2017 tanzim ve 15/11/2017 vade tarihli 65.000-TL’lik bono’dan dolayı davalıya borçlu olup olmadığı ve bu bonoya istinaden Konya .İcra müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile takibe konulan senetteki imzanın davacıya ait olup olmadığı hususunda olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce tarafların bildirdikleri deliller toplanmış, Konya . İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası, Konya CBS’nin … sor. sayılı dosyası, davacının mukayese imza örnekleri celbedilmiş, takibe konu senetteki imzanın davacıya ait olup olmadığı hususunda İstanbul Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesinden Adli Tıp Raporu alınmıştır.
İstanbul Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesi Raporunda özetle; senetteki imza ile mukayese imzalar arasında farklılıklar bulunduğundan senetteki imzanın kuvvetle muhtemel davacı …’in eli ürünü olmadığı belirlenmiştir. Bonodaki imzanın sahte olması hususu mutlak def’ilerden olup herkese karşı ileri sürülebilecek bir mahiyet taşıdığından, imzanın davacı eli ürünü olmadığının Adli Tıp Kurumu raporu ile tespiti sonucu davacının dava konusu bonodan sebep borçlu olmadığı kanaatine varılmıştır.
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda 25/06/2020 tarih, … Esas ve … Karar sayılı ilamı ile ;Davacının davasının KISMEN KABULÜ İLE;
25/05/2017 tanzim 15/11/2017 vade tarihli ve 65.000,00 Tl bedelli bonodan dolayı Konya .İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasından davalıya BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİNE,
Dava dilekçesinde tazminat talep edilmediğinden ıslah dilekçesi ile bu hususun dile getirilip talepte bulunulması mümkün olmadığından tazminat talebinin REDDİNE,” şeklinde hüküm kurulmuştur.
Mahkememizce verilen hüküm davacı vekili ile davalı vekili tarafından istinaf edilmiş, Konya Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesi’nin 19/09/2022 tarih, … Esas ve … Karar sayılı ilamı ile mahkememizce verilen hükmün kaldırılmasına karar verilmiştir.
Konya Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesi’nin 19/09/2022 tarih, … Esas ve … Karar sayılı bozma ilamında özetle;
“Davacının, davaya konu bonodaki imzanın kendisine ait olmadığından bahisle menfi tespit talebinde bulunduğu, mahkemece Adli Tıp Kurumu’ndan alınan raporda inceleme konusu senetteki imzaların mevcut mukayese imzalarına kıyasla kuvvetle muhtemel …’in (davacı) eli ürünün olmadığı, kanaatini bildirir rapor ile soruşturma safhasında Erzurum Kriminal Polis Laboratuvarından alınan bahse konu isim yazısı ve imzaların … elinden çıkmış olması kuvvetle mümkün ve muhtemel, kanaatini bildirir rapor arasında çelişki bulunduğu ayrıca Yargıtay .Hukuk Dairesinin 18/03/2021 tarih … esas … Karar, 20/01/2021 tarih … esas … karar ve 25/01/2021 tarih … esas … karar sayılı ilamlarında da belirtildiği gibi her iki raporda da kesin kanaat bildirmediğinden, raporun hüküm kurmaya elverişli olmadığı, bu nedenle Güzel Sanatlar Fakültesi Grafoloji Bölümünden seçilecek bilirkişilerden oluşturulacak 3 kişilik bilirkişi heyetiyle imzanın incelenerek, alınacak rapor ile tüm delillerin birlikte değerlendirilerek karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile karar verilmesi usul ve yasaya uygun bulunmadığından davalının istinaf talebinin kabulüne,” şeklinde hüküm kurulmuştur.
Mahkememizce Konya Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesi’nin 19/09/2022 tarih, … Esas ve … Karar sayılı kaldırma ilamı da nazara alınarak İstanbul Nöbetçi Anadolu Asliye Ticaret Mahkemesi’ne talimat yazılarak; Sahtecilik ve Grafoloji alanında uzman 3 kişilik bilirkişi heyetine dosyanın verilerek Erzurum Kriminal Polis Laboratuvarından alınan rapor ile mahkememizin işbu dosyasından alınan raporlar arasındaki çelişkiyi giderir mahiyette ve yine davaya konu bonodaki imzaların davacının eli ürünü olup olmadığı hususunda rapor alınmasına karar verilmiştir.

Bilirkişiler tarafından düzenlenen 27/03/2023 tarihli raporda özetle; Dava konusu senette …’e atfen atılmış borçlu imzalarının karşılaştırma belgelerindeki kişiye ait imzalara kıyasla …’in eli ürünü olmadığı rapor edilmiştir.
Türk Medeni Kanunu’nun 6. maddesi uyarınca, herkes iddiasını ispatla yükümlüdür.
Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 190. maddesine göre; “İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir. Kanuni bir karineye dayanan taraf, sadece karinenin temelini oluşturan vakıaya ilişkin ispat yükü altındadır. Kanunda öngörülen istisnalar dışında, karşı taraf, kanuni karinenin aksini ispat edebilir.” şeklindedir.
Menfi tespit davasında da anılan yasa hükümlerindeki ispat yüküne ilişkin kuralın uygulanması gerekir. Buna göre, menfi tespit davasında ispat yükü kural olarak alacaklı olduğunu iddia eden tarafa yani davalıya düşer. Ancak davalının alacağı senede dayanıyorsa ispat yükü yer değiştirerek senetten dolayı borçlu olmadığını iddia eden davacı tarafa düşer (Yargıtay . Hukuk Dairesinin … Esas … Karar sayılı ilamı).
Davacı yan senetteki imzanın kendisine ait olmadığını ispat etmekle dolaylı olarak da davalıya borçlu bulunmadığını ispat etmiştir. Sunulan rapordan da anlaşılacağı üzere rapor çelişkileri giderir mahiyette kesin kanaat içeren bir rapordur. Dolayısı ile rapordaki belirlemelere göre davaya konu bonodaki imzanın davacının eli ürünü olmadığı işbu rapor ile anlaşılmıştır.
Senede karşı mutlak defiler, senet hamili olan herkese karşı ileri sürülebilir. Gerek doktrinde ve gerekse uygulamada “imzanın sahte olması”, “senet metninde sahtekarlık (tahrifat) yapılmış olması”, “borçlunun borçlanma ehliyetinin bulunmaması”, “senette zorunlu şekil koşullarının bulunmaması”, “imza sahibinin temsil yetkisinin bulunmaması”, “senedin zamanaşımına uğramış bulunması” vb. defiler senedin hükümsüzlüğüne yönelik olup, her hamile (iyiniyetli olsa dahi) karşı ileri sürülebilen mutlak def’i olarak kabul edilmektedir.
Bu nedenledir ki, borçlunun eldeki davada hamil olan alacaklıya karşı bonodaki imzanın kendisine ait olmadığı iddiası mutlak bir def’idir. Dolayısı ile herkese, bu meyanda davalıya karşı da ileriye sürülebilmesi mümkündür.
Mahkememizce yapılan yargılama neticesi dosya kül halinde değerlendirildiğinde; davacı vekilince davalı aleyhine açılan işbu davada, davaya konu alacaklısı …, borçlusu … olan 25/05/2017 tanzim ve 15/11/2017 vade tarihli 65.000 TL’lik senetteki imzanın davacıya ait olup olmadığının tespiti ile senedin iptali talep edilmiştir. Mahkememizce toplanan deliller, alınan adli tıp raporu, grafoloji alanında uzman bilirkişilerden alınan çelişkileri giderir rapor ve tüm dosya kapsamına göre dava konusu 25/05/2017 tanzim 15/11/2017 vade tarihli ve 65.000,00-TL bedelli bonodan dolayı davacının davalıya borçlu olmadığı, dava devam ederken davalı tarafça davacı aleyhine icra takibi yapıldığından ve davacı tarafça 18/06/2019 tarihli ıslah dilekçesi ile dava ve icra takibi konusu 25/05/2017 tanzim ve 15/11/2017 vade tarihli 65.000,00-TL’lik bonodaki imzanın müvekkiline ait olmaması sebebi ile davacı …’in borçlu olmadığının tespiti ile senedin iptaline, bu senede istinaden açılan Konya . İcra Müdürlüğünün … E. sayılı takibin iptaline ve %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiş, davanın devamı esnasında icra takibi açıldığından ve dava konusu bono işbu icra dosyasına konu edildiğinden dolayı Konya .İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasından davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş, davacı vekili tarafından dava dilekçesinde tazminat talep edilmediği, ıslah dilekçesi ile bu hususun ilk defa dile getirildiği anlaşılmakla, dava dilekçesinde talep edilmeyen bir hususun ıslah dilekçesi ile talep edilmesi nedeniyle tazminat talebinin reddine karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davacının davasının KISMEN KABULÜ İLE;
1-)25/05/2017 tanzim 15/11/2017 vade tarihli ve 65.000,00 Tl bedelli bonodan dolayı Konya .İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasından davalıya BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİNE,
2-)Dava dilekçesinde tazminat talep edilmediğinden ıslah dilekçesi ile bu hususun dile getirilip talepte bulunulması mümkün olmadığından tazminat talebinin REDDİNE,
3-)Alınması gereken 4.440,15-TL harçtan, peşin ve ıslah harcı olarak alınan 1.233,53-TL harcın mahsubu ile bakiye 3.206,62-TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-)Davacı tarafından yatırılan 1.110,04-TL peşin harç, 61,75-TL peşin harç, 61,74-TL ıslah harcı, 35,90-TL başvuru harcı, 5,20- TL vekalet harcı, 310,00-TL adli tıp gideri, 3.600,00-TL bilirkişi ücreti, 148,60-TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı, 424,25-TL yazışma ve tebligat gideri olmak üzere toplam 5.757,48-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine
5-)Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 10.400,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-)Taraflarca yatırılan ve dosyada kalan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair; davacı asil ve davacı vekilinin, davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde Konya Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere yapılan yargılama sonunda karar verildi.01/06/2023

Katip … Hakim …