Emsal Mahkeme Kararı Konya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/647 E. 2022/587 K. 05.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: … Esas – …
YÜCE TÜRK MİLLETİ ADINA KARAR
T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO :
KARAR NO:
HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇE YAZIM TARİHİ:

Mahkememizin … Esas sayılı dosyasından 04/10/2022 tarihli duruşmada verilen ara karar gereğince; davalı … yönünden dava tefrik edilerek mahkememizin … Esas sırasına kaydedilmekle, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; Müvekkilinin davalı … tarafından kullanılmakta olan motosikletin 09.03.2021 tarihinde kendisine çarpması neticesinde yaralandığını ve bu yaralanma neticesinde ciddi sağlık problemleri yaşamış ve yaşamaya devam ettiğini, müvekkilinin olay günü … tarafından evine bırakıldığını ve aynı günün gecesinde ağrılarının dinmemesi ve dayanılmaz hale gelmesinden dolayı hastane acil servisine başvurduğunu, acil serviste başlayan tedavisi ile birlikte bahse konu trafik kazası neticesinde müvekkilinin ameliyat edilmek durumunda kaldığını, gerçekleşen ameliyat ile müvekkilininin bacağına platin takıldığını, ameliyatın ardından bir süre geçmesi ile birlikte gerçekleşen trafik kazası dolayısıyla müvekkilinin akciğerine emboli (pıhtı) attığını ve bunun üzerine müvekkilinin hastaneye kaldırıldığını ve uzun bir süre hastanede yatmak durumunda kaldığını, ayrıca hastaneye kaldırıldığında hayati tehlikesi bulunduğundan bir müddet yoğun bakım ünitesinde tedavi edildiğini, akabinde hastanede yoğun bakım ve bakım servislerinde tedavisinin sağlandıktan sonra taburcu olmuşsa da müvekkilinin bacağındaki aksama ve ağrı ile diğer sağlık problemlerinin dinmediğini, ayrıca hastane kayıtlarında emboli atma olarak bilinen müvekkilinin hayati tehlike geçirmesine sebebiyet veren rahatsızlığın trafik kazasına bağlı olduğunun yer aldığını, diğer yandan gerçekleşen trafik kazası dolayısıyla müvekkilinin hastanede tedavi olmuşsa da kalıcı mahiyetteki bacağındaki aksamadan dolayı artık koşamadığını ve merdiven çıkamadığını, hayati tehlike geçirmiş olmasının hastane süreçlerinde yaşadığı zorlukların yarattığı psikiyatrik problemler dolayısıyla trafik kazasına bağlı olarak psikiyatri servisinde tedavisinin devam ettiğini, netice itibariyle gerçekleşen trafik kazası dolayısıyla müvekkilinde geçici ve kalıcı maluliyet durumu hasıl olduğundan bu oranların ve sürelerin hesaplanması neticesinde belirlenecek maddi zararın giderilmesi gerektiğini, diğer yandan tedavi süresince bakıcı ihtiyacının doğmuş olması ve tedavi/sağlık masraflarının da ayrıca talep edildiğini, maddi tazminat kalemlerine ilişkin taleplerinin davalı … ile birlikte diğer davalı …’ndan müştereken ve müteselsilen talep edildiğini, bilindiği üzere …,14 Haziran 2007 tarih, 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 14 üncü maddesiyle Türkiye Sigorta ve Reasürans Şirketleri bünyesinde kurulduğunu, Sigortacılık Kanunu’nun geçici 1 inci maddesi ile Karayolu Trafik Garanti Sigortası Hesabı’nın tüm sorumlulukları, varlıkları, alacakları ve yükümlülükleriyle birlikte …’na devir olduğunu, … zorunlu sigortaların sağladığı teminatlara ilişkin olarak; sigortalının belirlenememesi, rizikonun meydana geldiği tarihte geçerli sigortanın bulunmaması veya çalınmış veya gasp edilmiş araçlarla kazaya sebebiyet verilmesi durumlarında, kazalarda zarar gören kişilerin, sigorta güvencesinden yoksun kalmaları nedeniyle uğrayacakları bedeni zararların giderilmesi amacıyla kurulduğunu, bu nedenlerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, haklı davalarının kabulü ile öncelikle müvekkilinin taleplerinin güvence altına alınması amacıyla ihtiyati haciz kararı verilmesini, aksi halde ihtiyati tedbir kararı verilmesini, geçici ve kalıcı iş göremezlik, tedavi ve sağlık giderleri, bakıcı giderleri ve diğer tüm maddi zararlarının tazmini adına şimdilik 5.000TL’nin (HMK m.107, belirsiz alacak) kaza tarihinden itibaren yürütülecek avans faizi aksi halde yasal faiziyle davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini, müvekkilin yaşadığı manevi elemin tahfifi amacıyla 250.000,00-TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi aksi halde yasal faizi ile davalı …’dan tahsilini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılara tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile özetle; Davacının usulüne uygun bir başvurusu bulunmadığını, dava şartı yokluğundan davanın usulden reddinin gerektiğini, müvekkili …’nın mesuliyetinin kusur oranı ve teminat limitleriyle sınırlı olduğunu, davacının kazanın meydana gelmesinde %100 kusurlu olduğunu, müvekkili …’nın sorumluluğu bulunmadığını, davacı tarafın kazanın iddia ettiği şekilde meydana geldiğini ispat etmesi gerektiğini, davacıya zarar veren aracın davacı taraf …’nın da ifadesinde beyan ettiği üzere elektrikli bisiklet olup sigorta sözleşmesine konu edilebilecek araçlardan olmadığını, davacıya zarar veren aracın geçerli bir sigorta poliçesi bulunup bulunmadığının araştırılması gerektiğini, ayrıca mevcutsa yapılan ödemeler ile yapılan temliklerin mahkememizce dikkate alınması gerektiğini, maluliyet oranı tespitinin kaza tarihinde yürülükte olan mevzuat hükümlerine göre yapılması gerektiğini, müvekkilinin sorumluluğu yönünden iddia edilen kusurlu hali ve kusur oranını kabul etmediğini, geçici iş göremezlik zararı, geçici bakıcı gideri, rapor /cenaze ve defin / ulaşım / yemek giderlerinin tazmini yönündeki taleplerin teminat dışında olduğunu, müvekkili … başvuru tarihinde temerrüde düşmediğini, davanın haksız fiilden kaynaklı tazminat istemine ilişkin olduğunu, davacının avans faizi talebinin haksız olduğunu, müvekkili … ticari şirket olmadığını, bu nedenlerle davacının haksız davasının öncelikle zamanaşımı ve dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine mahkememiz aksi kanaatte ise esastan reddi ile vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
I.DAVANIN NİTELENDİRİLMESİ
Taraflar arasında görülmekte olan davanın; 09/03/2021 tarihinde meydana geldiği iddia edilen trafik kazası sebebiyle davacının uğradığı iddia edilen cismani zararlar ile manevi zararların tazmini talepli aılan tazminat davası olduğu, taraflar arasındaki ihtilafın ise meydana gelen kazanın trafik kazası olup olmadığı, kazaya sebebiyet veren aracın 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunumuzun 3. Maddesinde ifade edilen araçlardan olup olmadığı ve adı geçen kanunumuzun “Motorsuz Taşıtlar ve Motorlu Bisiklet” başlıklı 103/1. Maddesinde ifade edilen araçlardan olup olmadığı, meydana gelen kazada davcıya atfı mümkün bir kusuru olup olmadığı, davacının meydana gelen kaza sebebiyle maddi ve manevi bir zararı olup olmadığı, zararı var ise miktarının ne olduğu ve davalılardan talep edip edemeyeceği hususlarında olduğu görüldü.
II.HÜKME EMSAL ALINAN YÜKSEK MAHKEME İLAMLI
1.T.C. Konya Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesinin 28/01/2020 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında;
“2918 sayılı KTK’nın 97.maddesinde, 6704 Sayılı Kanunun 5.maddesi ile yapılan değişiklik neticesinde, 97.maddenin eski metninde, zarar görenin zorunlu mali sorumluluk sigortasında ön görülen sınırlar içinde doğrudan doğruya sigortacıya karşı talepte bulunabileceği gibi, dava açabilme hakkı mevcut iken 6704 Sayılı Kanunun 5.maddesi ile yapılan değişiklik sonucunda madde hükmü “Zarar görenin Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortasında öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerekir. Sigorta kuruluşunun başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması halinde, zarar gören dava açabilir veya 5684 Sayılı Kanun çerçevesinde tahkime başvurabilir” denilmiştir.
Yukarıda maddede yapılan değişiklikle, zarar gören hak sahipleri ZMMS sigortacısına veya poliçenin olmaması durumunda bu sorumluluğu üstlenen … yasa gereği karşı artık doğrudan dava açamayacaklardır. Öncelikle sigortacıya veya … tazminatın ödenmesi için genel şartlarda belirtilen belgeler ile yazılı olarak başvuracaklar ve yazılı başvurudan itibaren 15 gün içinde kendilerine cevap verilmez ya da verilen cevap hak sahibinin talebini karşılamaz ise, hak sahibi tazminat için dava açabileceği gibi tahkime de başvurabileceklerdir. Bu hali ile trafik kazaları nedeniyle zarara uğrayanlar sigortaya davadan açmadan önce mutlaka sigortacıya veya … yazılı başvuruda bulunmak zorundadırlar. Dava açabilmeleri için yazılı başvurudan itibaren 15 günlük sürenin dolmuş olması gerekmektedir. Bu sebeplerle davadan önce yazılı başvuruda bulunmak ve başvurudan itibaren 15 günlük sürenin geçmesi ZMMS sigortacısına ve … tazminat davası açılmasının ön şartıdır. Bu husus anılan maddenin değişiklik gerekçesinde vurgulanmıştır.” denilmiştir.
III.DEĞERLENDİRME VE NETİCE
1.Yukarıda detayı verilen ve hükme emsal alınan T.C. Konya Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesinin 28/01/2020 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında da ifade edildiği üzere zarar gören hak sahiplerinin dava açmadan önce poliçe var ise ZMMS sigortacısına, poliçenin olmaması durumunda bu sorumluluğu üstlenen … yasa gereği tazminatın ödenmesi için genel şartlarda belirtilen belgeler ile yazılı olarak başvurması, yazılı başvurudan itibaren 15 gün içinde kendilerine cevap verilmez ya da verilen cevap hak sahibinin talebini karşılamaz ise, hak sahibi tarafından tazminat davasının açılması gerekmektedir.
2.Eldeki davada davacı vekili tarafından davalılardan … usulüne uygun olarak yapmış olduğu başvuruna ilişkin evrakları ibraz etmemesi üzerine Mahkememizin … Esas sayılı dosyasının 04/10/2022 tarihli duruşmasında … dava öncesi bir başvurularının olup olmadığı sorulmuş, davacı vekili alınan beyanında ” Dava açmadan önce … yapmış olduğumuz bir başvuru yoktur, zira sigorta şirketi olmadığı için herhangi bir başvuruda bulunmadık” şeklinde beyanda bulunmuştur. Bunun üzerine aynı tarihli duruşmasının 1 nolu ara kararı gereğince davalı … yönüyle açılan davanın tefrikine karar verilmiş ve tefrik edilen dosya Mahkememizin … Sayılı Esasına kaydedilmiştir.
3.Yukarıda yapılan açıklamalar, amir kanun hükmü, Yüksek Mahkeme ilamı ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde; Davacı tarafından dava açılmadan önce … yasa gereği tazminatın ödenmesi için genel şartlarda belirtilen belgeler ile yazılı olarak usulüne uygun başvuru yapılmadığı ve bu başvurunun dava şartı olduğu anlaşılmakla davanın 6100 sayılı HMK m. 114/2 maddesi delaletiyle 2918 Sayılı Kanunun 97/1 maddesi gereğince dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilerek Mahkememizde oluşan vicdani kanaatin tezahürü olarak aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Davanın 6100 sayılı HMK m. 114/2 maddesi delaletiyle 2918 Sayılı Kanunun 97/1 maddesi gereğince dava şartı yokluğundan USULDEN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70-TL başvuru harcı, 80,70TL peşin harç olmak üzere toplam 161,40TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacının yapmış olduğu yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı vekili yararına AAÜT’nin 7/2 maddesine göre hesaplanan 800,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-İş bu karar duruşma yapılmaksızın evrak üzerinden yapılan inceleme sonunda verildiğinden ve talep olmadan gerekçeli karar tebliğe çıkarılamayacağından varsa gider avansından harcama yapılarak davanın 05/10/2022 tarihinde karara bağlandığı ve talep halinde gerekçeli kararın tebliğe çıkarılabileceği hususlarının taraflara tebliğine.
6-6100 Sayılı HMK’nın 323–333. maddeleri gereğince hükmün verilmesinden kesinleşmesine kadar olan dönemde davacının sorumlu olduğu yargılama giderleri de ödendikten sonra var ise karar kesinleştiğinde; Kullanılamayan ve bakiye kalan gider avansının Hukuk Muhakemeleri Kanunun Gider Avansı Tarifesinin 5. Maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra talep eden tarafından hesap numarası bildirilmiş ise iade elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle, talep eden tarafından hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı avanstan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak İADESİNE,
DAİR; Tarafların yokluğunda, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde T.C. Konya Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinden istinaf kanun yoluna müracaat etme hakları açık olmak üzere Türk Milleti adına verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 05/10/2022

Katip Hakim