Emsal Mahkeme Kararı Konya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/63 E. 2022/785 K. 20.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: … Esas – …
YÜCE TÜRK MİLLETİ ADINA KARAR
T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO :
KARAR NO:

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI : 1-
VEKİLİ :
DAVALILAR : 2-
3-
4-

DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇE YAZIM TARİHİ:
Davacı taraf vekilinin davalılar aleyhine açtığı işbu dava üzerine Konya . Asliye Hukuk Mahkemesinin 11/07/2018 tarih … Esas … Karar sayılı görevsizlik kararı ve HMK nun 20. maddesindeki iki haftalık yasal süresi içinde başvuruda bulunulması üzerine dava dosyası kararda görevli gösterilen mahkememize gönderilmekle, dava dosyası mahkememizin … Esas sırasına kaydedilmekle, mahkememizce yapılan aleni/açık yargılama sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili kurumun 233 sayılı KHK uyarınca kurulmuş bir kamu iktisadi teşebbüsü olduğunu, bina ve eklentilerinin güvenliğinin sağlanmasının ihale yöntemiyle özel güvenlik şirketlerinden satın alındığını, özel güvenlik hizmetinde, ihale edilen her bir yüklenici firma ihale konusu hizmeti yürütmek üzere çalıştıracağı işçileri kendilerinin belirlediğini, firmalarla yapılan sözleşmeler gereği işe alma ve işten çıkarma yetkileri ile bundan doğacak sorumluluğun bu firmalara ait bulunduğunu, işin doğası gereği ihale makamı olan müvekkil kurumun hizmet alımı için ihaleye çıkarak, söz konusu güvenlik işini ihale usulü gereği en uygun teklifi veren firmaya bıraktığını, bu firmanın da kendi çalıştırdığı işçileri ile bu hizmeti verdiğini, kendi işçileri açısından doğacak sorumlulukların da bu firma tarafından yerine getirilmesi gerektiğinin açık olduğunu, dava dışı … adlı güvenlik işçisinin müvekkili kurumun güvenlik işlerini üstlenen davalı şirketlerin bünyesinde 01/11/2009 tarihinde işe girdiğini ve 04/05/2017 tarihinde çalıştığı iş yerinin tasfiyesi nedeniyle yüklenici firmaya iadesinin yapıldığını, bunun üzerine …’nin çalışmış olduğu 7 yıl 5 ay 18 günlük hizmetinin karşılığı olarak 130,82-TL damga vergisi de dahil olmak üzere toplam 17.235,22-TL kıdem tazminatının kendisine müvekkili kurum tarafından ödendiğini, dava dışı …’nin müvekkili idare bünyesinde ihale ile güvenlik hizmetlerinde bulunan davalı şirketler bünyesinde çalışan bir işçi olduğunu, söz konusu şirketler ile müvekkili kurum arasında imzalanan sözleşme ve şartnamelerin ilgili maddeleri, 4875 sayılı İş Kanunun 2/6. maddesi ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 162-168 maddeleri uyarınca müvekkili kurum tarafından …’ye ödenen bedelin davalı şirketler tarafından müvekkili kuruma ödenmesi gerektiğini, müvekkili kurumun ihale yapan bir kamu kuruluşu olması ve …’nin müvekkili kurumun değil de davalı şirketlerin işçisi olduğunu, müvekkili kurum tarafından ödenen miktarın davalılardan tahsili gerektiğini belirterek fazlaya ilişkin hak ve talepleri saklı kalmak kaydıyla müvekkili kurum tarafından ödenen 17.235,22-TL’nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalı şirketlerden ilgili dönemlere ilişkin sorumlulukları oranında tahsilini, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalı taraflara yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … …. Tic. Ltd Şti-… Hiz. Ltd. Şti. vekili cevap dilekçesi ile özetle; Dava dışı işçiye davacı idarenin ödeme yaptığını, ödeme sonucu taraflarına rücu davası açtığını, açılan iş bu davanın hukuka aykırı olduğundan davanın reddinin gerektiğini, müvekkili şirket ile davacı arasında imzalanan hizmet sözleşmelerinde yetkili yerin belirlenmiş ve yetkili yer sözleşmesi yapıldığını, buna göre taraflar arasında çıkacak herhangi bir uyuşmazlıkta yetkili yerin ANKARA mahkemeleri olarak belirlendiğini, yetkisiz yerde açılan iş bu davanın yetkisizlik nedeniyle reddine karar verilmesini talep ettiklerini, iş ortaklıkları adi ortaklık olup dava ehliyeti olmadığını, bu nedenle dava ehliyeti olmayan müvekkillerine karşı iş bu davanın reddinin gerektiğini, müvekkili şirketin davacıdan ihale ile iş aldığını, ihaleyi kazanan müvekkili şirketin mevcut işçilerle çalışmaya devam ettiklerini, ancak davacının ihaleye çıktığı işçi sayısını zaman içerisinde düşürmek olduğunu, mesela 200 işçi ile ihale ettiği iş başladıktan bir müddet sonra depolarını kapattığını, depolarını kapatınca işçilerin açıkta kaldığını, 200 işçi ile başlayan işin 100 işçiye kadar düştüğünü, davacı tarafın deponun kapanacağını taraflarına bir gün önceden bildirerek işçilere bilgi verme, tutanak tutma, ihbar önelleri v.s için müvekkili şirketin zamanıda kalmadığını, kaldı ki ilk başta ihale ettikleri sayıyı depoları kapatarak azaltmaları sonucu işçileri size iade ettik işten çıkartmadık yönünde ki beyanlarının hakkın kötüye kullanılması olduğunu, taraflarına hiç bir ihtarda bulunmayan davacının davasının dürüstlük ve iyiniyet kurallarına aykırı olduğundan reddinin gerektiğini, bunun yanı sıra müvekkili şirketin ve davacı arasında imzalanan sözleşmelerin yada teknik ve idari şartnamelerin hiç birisinde asıl işverenin işçilik alacakları yönüyle müvekkilinin şirkete rücu edebileceği yönünde bir düzenleme bulunmadığını, ayrıca müvekkili şirketin ihale ile iş aldığını ve ihale şartnamesinde yazmayan hiç bir kalemi işçilere ödemesinin mümkün olmadığını, ihale makamı kıdem tazminatı yönünden müvekkili şirkete herhangi bir ödeme yapmadığını, bu nedenle söz konusu alacağın ihale makamı olan davacı tarafından ödenmesi gerektiğini, aksi durum ihale şartnamesine de aykırılık oluşturduğunu, davacının kusurundan kaynaklanan davalarda müvekkiline rücu imkanı bulunmadığını, davacının ödediği vergileri de talep ettiğini, oysa ki davacının ödediği verginin müvekkili şirketi ilgilendirmediğini, iş bu dava sonunda haklı çıkmaları şartıyla vergi dairesinden geri ödenmesi yada mahsubu için talepte bulunabileceklerini, kaldı ki ödenen verginin iadesinin talep edileceği görevli mahkemenin de huzurda ki mahkeme olmadığını, ayrıca alacakların zamanaşımına uğramış olduğundan rücu imkanı bulunmadığını, bu nedenlerle haksız ve hukuka aykırı davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine, karar verilmesini her türlü haklarının saklı kalmak kaydıyla talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
I.DAVANIN NİTELENDİRİLMESİ
Taraflar arasında görülmekte olan davanın; Hizmet alım sözleşmelerinden kaynaklı olarak davacının dava dışı işçilere ödemiş olduğu toplam kıdem tazminatı tutarı olan 18.999,84 TL’nin altişverenlere karşı rücusune ilişkin açılan tazminat davası olduğu, taraflar arasındaki ihtilafın ise dava dışı işçilerin rücu edilebilir gerçek kıdem tazminatı miktarının ne olduğu, bu çerçevede davalıların hizmet süresine bağlı olarak ödemekle yükümlü olduğu bir kıdem tazminatı olup olmadığı, var ise miktarı hususlarında olduğu anlaşılmıştır.
II.HÜKME EMSAL ALINAN YÜKSEK MAHKEME İLAMLARI
1.T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesinin 26/05/2017 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında;
“233 sayılı Kamu İktisadi Teşebbüsleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname’nin 2/1. maddesi uyarınca ise “teşebbüs” olarak adlandırılan Kamu İktisadi Kuruluşları, aynı Kararname’nin 4/2. maddesi uyarınca söz konusu kanun hükmünde kararname ile saklı tutulan haller dışında özel hukuk hükümlerine tabidir. Bir bağlamda, dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6102 sayılı TTK’nın 16/1.maddesi uyarınca, kendi kuruluş kanunları gereğince özel hukuk hükümleri dairesinde yönetilmek veya ticari şekilde işletilmek üzere kamu tüzel kişileri tarafından kurulan kurum ve kuruluşlar tacir sayılır.
Somut olayda, dava tarihi itibariyle yürürlükte olan 6102 sayılı TTK’nın 4. maddesi uyarınca, bu hükümde sayılan mutlak ticari davaların yanısıra her iki tarafın da ticari işletmesi ile ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava sayılır. Mezkur Yasa’nın 5/1. maddesi uyarınca, aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine ve tutarına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemeleri tüm ticari davalara bakmakla görevlidir. Bu durumda mahkemece, tarafların tacir oldukları ve TTK’nın 4. maddesi uyarınca davanın nispi ticari dava olduğu, buna göre de ticaret mahkemesinin görevli olduğu gözetilerek uyuşmazlığın esasının incelenmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır.” denilmiştir.
2.T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 25/01/2021 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında;
“Hizmet alım sözleşmeleri; ihale şartları ile belirlenen işin sözleşmede kararlaştırılan bedel ile yapılmasının üstlenildiği sözleşmelerdir. Bu sözleşme türünde yüklenicinin edimi, hizmetin kendi işçisi ile yerine getirilmesi, işverenin edimi ise sözleşme bedelinin ödenmesidir. Sözleşme kapsamında yapılması gereken iş yüklenici işçisi tarafından yerine getirilecektir. İş aktinin yüklenici ile işçi arasında yapıldığı hususu ihtilaflı değildir. SGK kayıtları da bu hususu doğrulamaktadır. Hizmet alımı tip sözleşmelerinde işverenin, yüklenici tarafından çalıştırılan işçinin ücretinin ödenmesi, sosyal haklarının takibi gibi denetim dışında işçiye karşı bir sorumluluğu yoktur. İşveren ile yüklenicinin İş Kanunu’na göre işçiye karşı müteselsilen sorumlu olmasına rağmen rücu ilişkisinde taraflar arasında imzalanan sözleşmenin uygulanması sözleşme hukukunun en temel ilkelerindendir.” denilmiştir. (Benzer Yönde Bkz. T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 26/01/2021 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı)
3.T.C. Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesinin 15/04/2021 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında;
“Taraflar arasında düzenlenen hizmet alım sözleşmesinin eki niteliğindeki Teknik Şartnamelerde sözleşme hukuku kapsamında dava dışı işçiye ödenen kıdem tazminatlarından davalıların sorumlu olmayacağına yönelik açık düzenleme karşısında,davalının bu itirazı konusunda, eksik belgeler getirtilerek bilirkişiden ek rapor alınıp, sözleşme ve şartname hükümlerine göre, davalıların davaya konu ödenen kıdem tazminatı ve fer’ilerinden hangi dönem itibariyle sorumlu olup olmadığının tespiti ile yeniden hesaplamaları yaptırılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekir. Davalıların bu yöne ilişkin istinaf istemi yerindedir. (T.C. YARGITAY . Hukuk Dairesinin ESAS NO : … -KARAR NO : … sayılı emsal içtihadı da bu yöndedir.)” denilmiştir.
III.DEĞERLENDİRME VE NETİCE
1.GÖREV HUSUSUNDA VE DAVACININ TACİR OLUP OLMADIĞI HUSUSUNDA YAPILAN DEĞERLENDİRMEDE; Yukarıda detayı verilen T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesinin 26/05/2017 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı da emsal alındığında davacı TMO’nun 233 sayılı Kamu İktisadi Teşebbüsleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname’nin 2/1. ila 4/2. maddesi ve 6102 sayılı TTK’nın 16/1.maddesi uyarınca tacir olduğu, yine davalıların da adı geçen kanun gereğince özel hukuk tüzel kişisi tacir olduğu ve eldeki davanın da 6102 sayılı TTK’nın 4. maddesi uyarınca Nispi Ticari davaya vücut verdiği anlaşılmakla Mahkememizin görevli olduğu anlaşılmıştır.
2.BİLİRKİŞİ İNCELEMESİ, TARAFLAR ARASINDA AKDEDİLEN HİZMET SÖZLEŞMESİ VE EKLERİNİN İNCELENMESİNDE; Mahkememizce dava dışı işçilere ödenen kıdem tazminatları, dayanak bilgi ve belgeler ile taraflar arasında akdedilen hizmet sözleşmesi, teknik şartname vs tüm bilgi ve belgeler celp edilmiş dosya alanında uzman bilirkişiye tevdii edilmiş, davacı işçilerin çalışmış oldukları dönemler nazara alınarak 29/08/2022 tarihli bilirkişi raporunda hesaplamalar yapılmıştır.
3.TEKNİK ŞARTNAMELERİN MAHKEMEMİZCE DEĞERLENDİRİLMESİNDE; Dosya içerisinde CD ortamında ibraz edilen dava konusu Hizmet Alım Sözleşmelerine ilişkin teknik şartnameler her bir dönem için olmak üzere ayrı ayrı fiziken yazdırılarak dosyamız arasına alınmış;
04/08/2011-31/12/2011 döneminden 01/01/2014-31/12/2015 dönemine ait Teknik Şartnamelerin incelenmesinde özetle;
*Yüklenicinin Sorumluluk Esasları Başlıklı 15/5-6 maddelerinde ilgili mevzuat hükümleri gereğince istihdam edilen personellerin işvereninin “Yüklenici” olduğu, ilgili mevzuatlardan doğacak bütün borç ve yükümlülüklerin “Yükleniciye” ait olduğu ve “Yüklenici” tarafından yerine getirileceği,
*Yüklenicinin Yükümlülükleri Başlıklı 18/5. Maddesinde ise “Yüklenicinin” yürürlükteki İş Kanunu ve Sosyal Güvenlik Mevzuatı hükümlerine göre çalıştıracağı personelin her türlü özlük haklarını karşılamak zorundadır. Mevzuata göre işçi alınması, çıkarılması, işçi haklarının ödenmesi ve sair konularda tüm yetki “yükleniciye” aittir denilmiştir.
01/01/2016-15/03/2016 döneminden 01/11/2016-20/02/2017 dönemine ait Teknik Şartnamelerin incelenmesinde özetle;
*Yüklenicinin Sorumluluk Esasları Başlıklı 14/5-6 maddelerinde ilgili mevzuat hükümleri gereğince istihdam edilen personellerin işvereninin “Yüklenici” olduğu, ilgili mevzuatlardan doğacak (kıdem tazminatı hariç olmak üzere)bütün borç ve yükümlülüklerin “Yükleniciye” ait olduğu ve “Yüklenici” tarafından yerine getirileceği,
*Yüklenicinin Yükümlülükleri Başlıklı 17/5. Maddesinde ise “Yüklenicinin” yürürlükteki İş Kanunu ve Sosyal Güvenlik Mevzuatı hükümlerine göre çalıştıracağı personelin her türlü özlük haklarını karşılamak zorundadır. Mevzuata göre işçi alınması, çıkarılması, işçi haklarının ödenmesi ve sair konularda(kıdem tazminatı hariç olmak üzere) tüm yetki “yükleniciye” aittir denilmiştir.
Dosya içeriisnde yer alan teknik şartnameler ve sözleşmelerin akdedildiği tarih ile 30/09/2022 Tarihli Ek Raporun 3. Sayfasında yer alan tabloda tarafların sorumlu olabilecekleri tutarların sözleşme tarihlerine göre ayrı ayrı belirlenmiş olması ve kıdem tazminatının rücu edilip edilmeyeceği hususunun ise hukuki değerlendirme kapsamında kalması sebebiyle yeniden rapor aldırılmamış, 29/08/2022 tarihli bilirkişi raporundaki hesaplamalar nazara alınarak Mahkememizce değerlendirme yapılmıştır.
4.NETİCE; Yukarıda 3 nolu başlık altında ayrıntılı olarak ifade edildiği üzere taraflar arasında akdedilen hizmet sözleşmesi ve bu sözleşmelerin eki mahiyetinde yer alan teknik şartnameler gereğince 04/08/2011-31/12/2011 döneminden 01/01/2014-31/12/2015 dönemine ait Teknik Şartnamelerde davacı … ile davalı şirketler arasındaki iç ilişkide istihdam edilen personellerin tüm haklarından davalıların sorumlu olduğu açıkça düzenlendiğinden yukarıda detayı verilen T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 25/01/2021 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı ile T.C. Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesinin 15/04/2021 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı da emsal alınarak davacının bu dönemler yönüyle dava dışı işçilere ödemiş olduğu kıdem tazminatlarını davalılara rücu edebileceğine kanaat edilmekle bu döneme yönelik taleplerinin ayrı ayrı kısmen kabulüne karar verilmiştir. LAKİN;
Yukarıda 3 nolu başlık altında ayrıntılı olarak ifade edildiği üzere taraflar arasında akdedilen hizmet sözleşmesi ve bu sözleşmelerin eki mahiyetinde yer alan teknik şartnameler gereğince 01/01/2016-15/03/2016 döneminden 01/11/2016-20/02/2017 dönemine ait Teknik Şartnamelerinde ise … ile davalı şirketler arasındaki iç ilişkide istihdam edilen personellerin kıdem tazminatlarından davalı şirketlerin açıkça sorumlu olmayacağının kararlaştırıldığı, rücu ilişkisinde taraflar arasında imzalanan sözleşmenin uygulanmasının sözleşme hukukunun en temel ilkelerinden olduğu, davacının yukarıda izah edildiği üzere tacir konumunda bulunduğu, 6102 Sayılı TTK’nın 18/2 maddesi gereğince ticaretine ait bütün faaliyetlerinde basiretli bir iş adamı gibi hareket etmekle mükellef olduğu, 04/08/2011-31/12/2011 döneminden 01/01/2014-31/12/2015 dönemine ait Teknik Şartnamelerde kıdem tazminatı yönüyle bir istisna mevcut değilken 01/01/2016-15/03/2016 döneminden 01/11/2016-20/02/2017 dönemine ait Teknik Şartnamelerinde “Kıdem Tazminatının” açıkça istisna tutulduğu, tacir olan davacının bu tercihinin bilinçli olduğu, yukarıda detayı verilen T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 25/01/2021 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı ile T.C. Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesinin 15/04/2021 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı da emsal alınarak davacının bu dönemler yönüyle dava dışı işçilere ödemiş olduğu kıdem tazminatlarını davalılara rücu edemeyeceğine kanaat getirilmekle bu dönemlere ilişkin taleplerinin ayrı ayrı reddine karar verilmiştir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Davacının davasının KISMEN KABULÜ İLE;
a-2.693,20 TL’nin(01/11/2009-31/12/2009 tarihleri arası 384,70 TL ile 01/01/2011-31/12/2011 tarihleri arası 2.308,50 TL olmak üzere toplam=2.693,20 TL) dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …. Dan. San. Tic. Ltd. Şti’den alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
b- 2.308,50 TL’nin(01/01/2010-31/12/2010 tarihleri arası) dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …. Ltd. Şti’den alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
c- 4.617,00 TL’nin (01/01/2012-31/12/2013 tarihleri arası) dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … …. Tic. Ltd. Şti-… Hiz. Ltd. Şti-…. Tic. Ltd. Şti(… İş Ortaklığı, … İş Ortaklığı, … İş Ortaklığı) adi ortaklığından müştereken ve müteselsilen alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
ç-4.617,00 TL’nin (01/01/2014-31/12/2015 tarihleri arası) dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … …. Tic. Ltd. Şti-… Hiz. Ltd. Şti adi ortaklığından müştereken ve müteselsilen alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
d- Davacının … …. Tic. Ltd. Şti-… Hiz. Ltd. Şti yönüyle fazlaya ilişkin talebinin REDDİNE,
2-)Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken ‬972,44TL karar ve ilam harcından, dava açılırken alınan 294,34TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 678,10TL nin davalılardan alınarak hazineye gelir kaydına, ( Davalı …. Dan. San. Tic. Ltd. Şti’nin 128,27TL’den sorumlu olduğuna, davalı …. Ltd. Şti.’nin 109,95TL’den sorumlu olduğuna, davalılar … …. Tic. Ltd. Şti-… Hiz. Ltd. Şti-…. Tic. Ltd. Şti’nin (… İş Ortaklığı, … İş Ortaklığı, … İş Ortaklığı) 219,94TL’den sorumlu olduğuna, davalılar … …. Tic. Ltd. Şti-… Hiz. Ltd. Şti adi ortaklığının 219,94TL’den sorumlu olduğuna,)
3-)Davacı tarafından yapılan 294,34TL peşin harç, 35,90TL başvuru harcı toplamı olan 330,24‬-TL’nin davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine, ( Davalı …. Dan. San. Tic. Ltd. Şti’nin 62,47TL’den sorumlu olduğuna, davalı …. Ltd. Şti.’nin 53,55TL’den sorumlu olduğuna, davalılar … …. Tic. Ltd. Şti-… Hiz. Ltd. Şti-…. Tic. Ltd. Şti’nin (… İş Ortaklığı, … İş Ortaklığı, … İş Ortaklığı) 107,11TL’den sorumlu olduğuna, davalılar … …. Tic. Ltd. Şti-… Hiz. Ltd. Şti adi ortaklığının 107,11TL’den sorumlu olduğuna,)
4-)Davacı tarafından sarfedilen 649,55-TL posta ve tebligat gideri, 750,00TL bilirkişi ücreti gideri olmak üzere toplam 1.399,55-TL yargılama giderinden davanın haklılık oranına (14.235,70/17.235,22) göre hesaplanan 1.155,98-TL’nin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, fazlasının davacı üzerinde bırakılmasına, ( Davalı …. Dan. San. Tic. Ltd. Şti’nin 218,70TL’den sorumlu olduğuna, davalı …. Ltd. Şti.’nin 187,46TL’den sorumlu olduğuna, davalılar … …. Tic. Ltd. Şti-… Hiz. Ltd. Şti-…. Tic. Ltd. Şti’nin (… İş Ortaklığı, … İş Ortaklığı, … İş Ortaklığı) 374,91TL’den sorumlu olduğuna, davalılar … …. Tic. Ltd. Şti-… Hiz. Ltd. Şti adi ortaklığının 374,91TL’den sorumlu olduğuna,)
5-)Davalılar … …. Tic. Ltd. Şti-… Hiz. Ltd. Şti-…. Tic. Ltd. Şti’nin (… İş Ortaklığı, … İş Ortaklığı, … İş Ortaklığı) tarafından sarfedilen 25,60TL vekalet harcı giderinin haklılık oranına göre (2.999,52/17.235,22) hesaplanan 4,46TL’nin davacıdan alınarak bu davalılara verilmesine,
6-)Davacı vekili yararına AAÜT’ye göre hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, ( Davalı …. Dan. San. Tic. Ltd. Şti’nin 1.740,52TL’den sorumlu olduğuna, davalı …. Ltd. Şti.’nin 1.491,90TL’den sorumlu olduğuna, davalılar … …. Tic. Ltd. Şti-… Hiz. Ltd. Şti-…. Tic. Ltd. Şti’nin (… İş Ortaklığı, … İş Ortaklığı, … İş Ortaklığı) 2.983,79TL’den sorumlu olduğuna, davalılar … …. Tic. Ltd. Şti-… Hiz. Ltd. Şti adi ortaklığının 2.983,79TL’den sorumlu olduğuna,)
7-)Davalılar … …. Tic. Ltd. Şti-… Hiz. Ltd. Şti vekili yararına AAÜT’ye göre hesaplanan 2.999,52TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalılara verilmesine,
😎 Taraflarca yatırılan gider avansından artan bölümün karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
9-)6100 Sayılı HMK’nın 323–333. maddeleri gereğince hükmün verilmesinden kesinleşmesine kadar olan dönemde davacının sorumlu olduğu yargılama giderleri de ödendikten sonra var ise karar kesinleştiğinde; Kullanılamayan ve bakiye kalan gider avansının Hukuk Muhakemeleri Kanunun Gider Avansı Tarifesinin 5. Maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra talep eden tarafından hesap numarası bildirilmiş ise iade elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle, talep eden tarafından hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı avanstan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak İADESİNE,
DAİR; Davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda;
DAVALILAR UFUK VE AKSARAY YÖNÜYLE her bir davalı yönüyle kabul edilen dava değeri yönüyle 6100 Sayılı Kanunun 341/2 maddesi ve 6763 Sayılı Kanunun 44. Maddesiyle eklenen Ek Madde 1 uyarınca her takvim yılı başından itibaren yeniden değerleme oranı uygulanarak belirlenen parasal sınır nazara alındığında miktar itibariyle KESİN OLMAK ÜZERE,
DİĞER DAVALILAR VE DAVACI AÇISINDAN REDDEDİLEN KISIM YÖNÜYLE kararın 7201 Sayılı Kanununun 11. Maddesi gereğince taraf vekillerine tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde T.C. Konya Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinden istinaf kanun yoluna müracaat etme hakları açık olmak üzere Türk Milleti adına verilen karar duruşma tutanağına geçirilerek açıkça okunup usulen anlatıldı.20/12/2022

Katip Hakim