Emsal Mahkeme Kararı Konya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/628 E. 2023/357 K. 17.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: … Esas – …
T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

DAVACILAR: 1-
2-
3-
4-
5-
6-
7-
8-
: 9-
10-
11-
VEKİLLERİ :
DAVALI : 1-
VEKİLİ :
DAVALI : 2-
VEKİLİ :
DAVALI : 3-
VEKİLİ :
MURİSLER : 1-
2-
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :

Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
HEYETİMİZCE GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
TALEP :
Davacılar vekili mahkememize vermiş olduğu 26/09/2022 tarihli dava dilekçesinde özetle; 19/02/2022 tarihinde meydana gelen trafik kazasında … plakalı tur otobüsünün devrilmesi ile meydana gelen trafik kazasında müvekkillerinin murisleri olan … ve …’ın vefat ettiğini, murislerin tur otobüsünde yolcu olduklarını, yakınlarının ölümü ile müvekkillerinin manevi olarak mağdur olduklarını, bu acı olay nedeniyle müvekkillerinin derinden etkilendiklerini, kazanın oluşumunda otobüs şoförünün kural ihlali yaptığı kanaatlerinin olduğunu, davalı sigorta şirketinin kasko poliçesi kapsamında, davalı …’un araç maliki olarak ve diğer davalı şirketin de teşebbüs sahibi işleten olarak sorumluluklarının olduğunu, kaza nedeniyle başlatılan soruşturma sonrasında Konya . Ağır Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dosyası ile açılan davanın halen devam ettiğini, davalı sigorta şirketine yapmış oldukları başvurunun sonuçsuz kaldığını beyanla müvekkillerinden … ve … muris …’ın anne ve babası olduğunu bu müvekkilleri yönünden ayrı ayrı 200.000,00TL olmak üzere 400.000,00TL manevi tazminat taleplerinin olduğunu; müvekkilleri … , … , …, … ve … da muris …’ın kardeşleri olup bu müvekkilleri içinde ayrı ayrı 50.000,00’er TL olmak üzere 250.000,00TL manevi tazminat taleplerinin olduğunu; müvekkilleri … ve …’ın da muris …’ın anne ve babası olduğunu bu müvekkilleri yönünden ayrı ayrı 200.000,00TL olmak üzere 400.000,00TL manevi tazminat taleplerinin olduğunu; müvekkilleri … ve …’ın da muris …’ın kardeşleri olup bu müvekkilleri içinde ayrı ayrı 50.000,00’er TL olmak üzere 100.000,00TL manevi tazminat taleplerinin olduğunu; tüm müvekkilleri için toplamda 1.150.000,00TL manevi tazminat taleplerinin olduğunu, 1.150.000,00TL tazminatın davalı sigorta şirketi yönünden poliçe limiti ile sınırlı olmak kaydıyla temerrüt tarihi olan 20/04/2022 tarihinden işleyecek avans faiziyle birlikte, diğer davalılar yönünden kaza tarihi olan 19/02/2022 tarihinden işleyecek avans faiziyle birlikte tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile müvekkillerine verilmesine, TBK’nun 76.maddesi uyarınca davalılar tarafından müvekkillerine geçici ödeme yapılmasına, İİK’nun 257.maddesi uyarınca da dava kesinleşip sonuçlanıncaya kadar davalılar … ve davalı … Ticaret Limited Şirketi adına kayıtlı taşınır ve taşınmaz malları üzerine ihtiyati haciz konulmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAPLAR:
Davalı sigorta vekili mahkememize vermiş olduğu 02/11/2022 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; 19/02/2022 tarihinde meydana gelen davaya konu trafik kazasında birden fazla ölüm ve yaralanma olduğunu, bir kısım davacıların murisi … yönünden yapılan başvuru sonrası açılan hasar dosyasından davacılara 15/04/2022 tarihinde 5.000,00TL tazminat ödemesi yapıldığını, diğer davacıların murisi … yönünde yapılan başvuru sonrası açılan hasar dosyasından da davacılara 10/06/2022 tarihinde 5.000,00TL tazminat ödemesi yapıldığını, davacıların tazminat taleplerinin fahiş olup kabul etmediklerini, manevi tazminatın kasko sigorta poliçesi kapsamında teminat toplamının 100.000,00TL olduğunu, kaza nedeniyle hali hazırda 17 ayrı başvuru yapıldığını ve başvuruların gelmeye devam ettiğini, tüm bunlar dikkate alınarak tazminat yönünden hüküm kurulması gerektiğini, müvekkili şirketin temerrüde düşmediğini, faiz başlangıcının mahkemece verilecek kararın kesinleşmesinden itibaren yasal faiz olarak hükmedilmesi gerektiğini beyanla öncelikle davanın usulden reddine, fahiş tazminat taleplerinin reddine, temerrüt tarihinin kararın kesinleşme tarihi itibariyle kabul edilerek bu tarih itibariyle yasal faize hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretlerinin diğer taraflar üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Ltd. Şti. vekili mahkememize vermiş olduğu 02/11/2022 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; öncelikle görev yönünden itirazlarının olduğunu, davaya bakmaya görevli olan mahkemelerin Asliye Hukuk Mahkemeleri olup görevsizlik kararı verilmesini, müvekkili şirketin iddia edildiği gibi araç işleteni olmadığını, turu organize eden bilet satan şirket olduğunu, yolcu taşıyan şirket olmadığını, taşıma işinin dava dışı … Taşımacılık şirketinin yaptığını, bu şirketinde aracı diğer davalı …’tan kiraladığını, araç sürücüsünün de yine taşıma işini yapan … Taşımacılık şirketinin sürücüsü olduğunu ve müvekkili şirket ile bir bağının bulunmadığını, müvekkili şirkete husumet yöneltilemeyeceğini, davanın … Taşımacılık şirketine ihbar edilerek davaya dahil edilmesini, kazanın oluşumunda dava dışı araç sürücüsü … kusurlu olduğunu bu nedenle bu kişiye de davanın ihbar edilerek davaya dahil edilmesini, talep edilen tazminat miktarlarının fahiş olup sebepsiz zenginleşmeye yol açacağını, talep edilen temerrüt faizininde haksız olup hükmedilecek tazminatta kanuni faize hükmedilmesi gerektiğini beyanla davanın öncelikle görevsizlik kararı verilmesine, müvekkili yönünden davanın reddine, ilgili kişilere davanın ihbarına, yargılama giderleri ve vekalet ücretlerinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili mahkememize vermiş olduğu 18/10/2022 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; açılan davayı kabul etmediklerini, öncelikle oluşan kazada usul ve esaslara uygun olarak kusur durumunun tespit edilmesini, oluşan kazada yağış ve buzlanma nedeniyle yolun kaygan olduğunu, Karayolları Genel Müdürlüğü tarafından gerekli tedbirlerin alınması gerektiğini ancak ve bu durumla ilgili önlem alınmadığını, Karayolları Genel Müdürlüğünün de kusuru bulunduğunu davanın ihbar edilerek davaya dahil edilmesini, soruşturma dosyasında alınan raporda araç sürücüsünün hız limitlerini aşmadığının tespit edildiğini, yoldaki buzlanma sebebiyle kazanın meydana geldiğini, oluşan kazada emniyet kemeri takılıp takılmadığının da araştırılmasına, yolculara emniyet kemeri takılması yönünde gerekli uyarıların yapıldığını, bu hususta soruşturma dosyasındaki yolcu ifadelerinin mevcut olduğunu, soruşturma dosyasında müvekkili yönünden kovuşturmaya yer olmadığına yönelik karar verildiğini, kaza sonucu tutulan kaza tespit tutanağı ile yetinilmemesi gerektiğini, adli tıp kurumundan kusur durumuna ilişkin rapor aldırılmasını, diğer davalı sigorta şirketinin kasko poliçesi kapsamında manevi tazminattan sorumlu olduğunu, talep edilen tazminat miktarlarının fahiş olup tazminatın zenginleşme aracı olarak kullanılamayacağını, müvekkilinin da araç sahibi olarak kazanın mağdurlarından olduğunu beyanla davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretlerinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Mahkememizce, Konya . Ağır Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dosyası, davalı sigorta şirketinden davaya konu kazaya ilişkin açılan hasar dosyası ve kasko poliçesine ilişkin bilgi ve belgeler, Türkiye Noterler Birliğinden kazaya karışan aracın tescil kayıtları celp edilmiş, davacıların ve davalı …’un sosyal ve ekonomik durumları araştırılmış, Ankara Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinden kusur raporu ve dava dışı Karayolları Genel Müdürlüğüne kusur atfedilip atfedilmeyeceğine ilişkin rapor alınmıştır.
Ankara Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesince düzenlenen 02/03/2023 tarihli rapor ile; “…Sürücü …, sevk ve idaresindeki otobüs ile seyir halinde iken yola gereken dikkatini vermesi, seyrini aracının teknik özelliklerini, hava ve yol şartlarını dikkate alarak sürdürmesi gerekirken bu hususlara riayet etmemesi sonucu olay mahallinde sevk ve idare hatası ile direksiyon hakimiyetini kaybedip yolun sağından yol dışı kalması sonucu meydana gelen kazada asli kusurludur.
Meydana gelen kazanın sürücü …’ın idaresindeki otobüs direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucunda olduğu, bu sebeple başkaca bir kurum, kuruluş, kişi, kişilerin kusurunun olmadığı anlaşılmıştır.
SONUÇ : Yukarıdaki hususlar muvacehesinde, olayda;
Sürücü …’ın %100 (yüzde yüz) oranında kusurlu olduğuna oy birliğiyle karar verilen müşterek rapordur. ” şeklinde kanat bildirilmiştir.
DAVANIN NİTELİĞİ, DEĞERLENDİRİLME VE GEREKÇE :
Dava, ölümle sonuçlanan trafik kazası nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir.
TBK’nın 56. Maddesine göre; Hâkim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir. Ağır bedensel zarar veya ölüm hâlinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir.
Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek, tazminata benzer fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde, bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.06.1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim, bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir. Hakimin, bu takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu, olayın ağırlığı, olay tarihi gibi özellikleri gözetilerek gelişen hukuktaki yaklaşıma da uygun olarak tatmin duygusu yanında caydırıcılık uyandıran oranda manevi tazminatı takdir etmesi gerekir( HGK 23/06/2004, … … )
Somut olayda; tarafların sosyal ve ekonomik durumları, kaza tarihinde paranın satın alma gücü, dosya kapsamına uygun olduğundan hükme esas alınan Ankara Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesince düzenlenen 02/03/2023 tarihli raporunda tespit edilen davaya konu trafik kazasının oluşumundaki tarafların kusur oranları, müteveffalar ile davacılar arasındaki yakınlık derecesi dikkate alınarak davacıların manevi tazminat isteminin aşağıda belirtilen miktarlar kadar kabulü gerekmiştir.
Dava konusu kazadaki müterafik kusur durumu yönünden yapılan değerlendirmede; 6098 sayılı TBK’nın 52. Maddesine göre; Zarar gören, zararı doğuran fiile razı olmuş veya zararın doğmasında ya da artmasında etkili olmuş yahut tazminat yükümlüsünün durumunu ağırlaştırmış ise hâkim, tazminatı indirebilir veya tamamen kaldırabilir. Zarara hafif kusuruyla sebep olan tazminat yükümlüsü, tazminatı ödediğinde yoksulluğa düşecek olur ve hakkaniyet de gerektirirse hâkim, tazminatı indirebilir. Anılan yasal düzenlemede de belirtildiği üzere zarar görenin zararın oluşmasında ya da zararın artmasında bir ihmali varsa bu hususun tazminatın belirlenmesinde dikkate alınması gerekir. Bir başka deyişle zararın oluşumunda zarar görenin de müterafik kusurunun bulunması halinde tazminattan indirim yapılması gerekmektedir. Müterafik kusurun dikkate alınması için bu yönde yapılan bir savunmaya gerek olmayıp Mahkemece müterafik kusurun resen dikkate alınması gerekmektedir. Nitekim bu husus Yargıtay . Hukuk Dairesi’nin … E … K sayılı ilamında da vurgulanmıştır. Ayrıca müterafik kusur indirimi nedeniyle kısmen reddedilen tutar üzerinden davacı aleyhine vekalet ücretine hükmedilmeyeceği noktasında da duraksama bulunmamaktadır.
Somut olayda, kaza tespit tutanağında müteveffaların emniyet kemerinin takılı olup olmamasının belirsiz olarak işaretlenmesi, soruşturma dosyası içerisinde emniyet kemerinin takılı olmadığına dair bir beyan veya belgenin bulunmaması, kaza tutanağında ve sair evrakarda kaza sonrasında müteveffaların araçtan fırlamış şekilde olay yerinde bulunduğu gibi bir tespite de yer verilmemesi nazara alındığında karar altına alınan tazminat miktarında müterafik kusur indirimine gidilmemiştir. Ayrıca somut olayda hatır taşıması indirimi yapılmasını gerektirir bir durum, tespit veya iddia da bulunmamaktadır.
Her ne kadar davalı … Ltd. Şti. vekili araç işleteni olmadıklarını, turu organize eden bilet satan şirket olduklarını yolcu taşıyan şirket olmadıklarını, taşıma işini dava dışı … Taşımacılık şirketinin yaptığını belirterek kendilerine husumet yöneltilemeyeceğini savunmuş ise de, adı geçen davalı şirketin sağlamış olduğu tatil turu hizmetine ulaşım hizmetinin de dahil olduğu, davalı şirketin sağlıklı ve kazasız bir taşıma sorumluluğunu da üzerine aldığı ve olması muhtemel trafik kazalarına ilişkin her türlü tedbiri almakla yükümlü olduğu, ulaşım hizmetinin bir başka şirket eliyle gördürülmesinin davalıyı sorumluluktan kurtaramayacağı sonuç ve kanaatine varılmakla davalının tazminat sorumluluğun olduğu anlaşılmıştır. Nitekim benzer bir olayda Yargıtay . Hukuk Dairesi … Esas ve … Karar sayılı ilamında müşteri servisindeki yaralanma hadisesiyle ilgili mağazanın sorumluluğuna hükmeden ilk derece mahkemesi kararının doğru olduğuna işaret etmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-DAVANIN KABULÜ İLE;
Davacı … için 200.000,00TL,
Davacı … için 200.000,00TL,
Davacı … için 50.000,00TL,
Davacı … için 50.000,00TL,
Davacı … için 50.000,00TL,
Davacı … için 50.000,00TL,
Davacı … için 50.000,00TL,
Davacı … için 200.000,00TL,
Davacı … için 200.000,00TL,
Davacı … için 50.000,00TL,
Davacı … için 50.000,00TL
Olmak üzere toplam 1.150.000,00TL manevi tazminatın davalı S.S … Sigorta Kooperatif için poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere davacılar …, …, …, …, …, … ve … için 20.04.2022 tarihinden itibaren, davacılar …, …, … ve … için 18.06.2022 tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt (avans) faizi ile birlikte; diğer davalılardan ise tüm davacılar için haksız fiilin meydana geldiği tarih olan 19.02.2022 tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt (avans) faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine,
2-Hazine tarafından karşılanan 3.280,00TL arabuluculuk giderlerinin davalı sigorta şirketinden tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 78.556,50TL karar ve ilam harcından dava açılırken alınan 3.927,83TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 74.628,67TL karar ve ilam harcının davalılardan tahsili ile hazineye gelir kaydına, (Davalı Sınırlı Sorumlu … Sigorta Kooperatifinin poliçe limiti dahilinde (100.000,00/1.150.000,00 oranında) 6.489,45TL’den diğer davalılar ile birlikte sorumlu olmak kaydıyla, diğer davalıların tamamından sorumlu olmak kaydıyla),
4-Davacılar tarafından yapılan toplam 887,70TL başvuru harçları, 3.927,83TL peşin harç, 11,50TL vekalet suret harcı, 133,00TL tedbir harcı, 1.578,00TL Adli Tıp Kurumu Fatura bedeli, 414,50TL posta-tebligat ücretleri toplamı olan 6.952,53TL yargılama giderinin davalılardan tahsili ile davacılara verilmesine, (Davalı Sınırlı Sorumlu … Sigorta Kooperatifinin poliçe limiti dahilinde (100.000,00/1.150.000,00 oranında) 604,58TL’den diğer davalılar ile birlikte sorumlu olmak kaydıyla, diğer davalıların tamamından sorumlu olmak kaydıyla),
5-Davacı … vekili yararına AAÜT’ye göre hesaplanan 31.000,00TL vekalet ücretinin davalılardan tahsili ile davacı …’a verilmesine, (Davalı Sınırlı Sorumlu … Sigorta Kooperatifinin poliçe limiti dahilinde azami 16.000,00TL’den sorumlu olabileceğinden (16.000/1.150.000×200.000 oranında) 2.782,61TL’den diğer davalılar ile birlikte sorumlu olmak kaydıyla, diğer davalıların tamamından sorumlu olmak kaydıyla),
6-Davacı … vekili yararına AAÜT’ye göre hesaplanan 31.000,00TL vekalet ücretinin davalılardan tahsili ile davacı …’a verilmesine, (Davalı Sınırlı Sorumlu … Sigorta Kooperatifinin poliçe limiti dahilindeazami 16.000,00TL’den sorumlu olabileceğinden (16.000/1.150.000×200.000 oranında) 2.782,61TL’den diğer davalılar ile birlikte sorumlu olmak kaydıyla, diğer davalıların tamamından sorumlu olmak kaydıyla),
7-Davacı … vekili yararına AAÜT’ye göre hesaplanan 9.200,00TL vekalet ücretinin davalılardan tahsili ile davacı …’a verilmesine, (Davalı Sınırlı Sorumlu … Sigorta Kooperatifinin poliçe limiti dahilindeazami 16.000,00TL’den sorumlu olabileceğinden (16.000/1.150.000×50.000 oranında) 695,65TL’den diğer davalılar ile birlikte sorumlu olmak kaydıyla, diğer davalıların tamamından sorumlu olmak kaydıyla),
8-Davacı … vekili yararına AAÜT’ye göre hesaplanan 9.200,00TL vekalet ücretinin davalılardan tahsili ile davacı …’a verilmesine, (Davalı Sınırlı Sorumlu … Sigorta Kooperatifinin poliçe limiti dahilindeazami 16.000,00TL’den sorumlu olabileceğinden (16.000/1.150.000×50.000 oranında) 695,65TL’den diğer davalılar ile birlikte sorumlu olmak kaydıyla, diğer davalıların tamamından sorumlu olmak kaydıyla),
9-Davacı … vekili yararına AAÜT’ye göre hesaplanan 9.200,00TL vekalet ücretinin davalılardan tahsili ile davacı …’a verilmesine, (Davalı Sınırlı Sorumlu … Sigorta Kooperatifinin poliçe limiti dahilindeazami 16.000,00TL’den sorumlu olabileceğinden (16.000/1.150.000×50.000 oranında) 695,65TL’den diğer davalılar ile birlikte sorumlu olmak kaydıyla, diğer davalıların tamamından sorumlu olmak kaydıyla),
10-Davacı … vekili yararına AAÜT’ye göre hesaplanan 9.200,00TL vekalet ücretinin davalılardan tahsili ile davacı …’a verilmesine, (Davalı Sınırlı Sorumlu … Sigorta Kooperatifinin poliçe limiti dahilindeazami 16.000,00TL’den sorumlu olabileceğinden (16.000/1.150.000×50.000 oranında) 695,65TL’den diğer davalılar ile birlikte sorumlu olmak kaydıyla, diğer davalıların tamamından sorumlu olmak kaydıyla),
11-Davacı … vekili yararına AAÜT’ye göre hesaplanan 9.200,00TL vekalet ücretinin davalılardan tahsili ile davacı …’a verilmesine, (Davalı Sınırlı Sorumlu … Sigorta Kooperatifinin poliçe limiti dahilindeazami 16.000,00TL’den sorumlu olabileceğinden (16.000/1.150.000×50.000 oranında) 695,65TL’den diğer davalılar ile birlikte sorumlu olmak kaydıyla, diğer davalıların tamamından sorumlu olmak kaydıyla),
12-Davacı … vekili yararına AAÜT’ye göre hesaplanan 31.000,00TL vekalet ücretinin davalılardan tahsili ile davacı …’a verilmesine, (Davalı Sınırlı Sorumlu … Sigorta Kooperatifinin poliçe limiti dahilinde azami 16.000,00TL’den sorumlu olabileceğinden (16.000/1.150.000×200.000 oranında) 2.782,61TL’den diğer davalılar ile birlikte sorumlu olmak kaydıyla, diğer davalıların tamamından sorumlu olmak kaydıyla),
13-Davacı … vekili yararına AAÜT’ye göre hesaplanan 31.000,00TL vekalet ücretinin davalılardan tahsili ile davacı …’a verilmesine, (Davalı Sınırlı Sorumlu … Sigorta Kooperatifinin poliçe limiti dahilinde azami 16.000,00TL’den sorumlu olabileceğinden (16.000/1.150.000×200.000 oranında) 2.782,61TL’den diğer davalılar ile birlikte sorumlu olmak kaydıyla, diğer davalıların tamamından sorumlu olmak kaydıyla),
14-Davacı … vekili yararına AAÜT’ye göre hesaplanan 9.200,00TL vekalet ücretinin davalılardan tahsili ile davacı …’a verilmesine, (Davalı Sınırlı Sorumlu … Sigorta Kooperatifinin poliçe limiti dahilindeazami 16.000,00TL’den sorumlu olabileceğinden (16.000/1.150.000×50.000 oranında) 695,65TL’den diğer davalılar ile birlikte sorumlu olmak kaydıyla, diğer davalıların tamamından sorumlu olmak kaydıyla),
15-Davacı … vekili yararına AAÜT’ye göre hesaplanan 9.200,00TL vekalet ücretinin davalılardan tahsili ile davacı …’a verilmesine, (Davalı Sınırlı Sorumlu … Sigorta Kooperatifinin poliçe limiti dahilindeazami 16.000,00TL’den sorumlu olabileceğinden (16.000/1.150.000×50.000 oranında) 695,65TL’den diğer davalılar ile birlikte sorumlu olmak kaydıyla, diğer davalıların tamamından sorumlu olmak kaydıyla),
16-Taraflarca yatırılan gider avansından artan kısmın karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair ; davacılar vekili ve davalı taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 s. HMK’nın 345. maddesi gereğince (2) hafta içerisinde, ilgili BAM Hukuk Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere ve oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 17/05/2023

Başkan Üye Üye Katip