Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: … Esas – …
TÜRK MİLLETİ ADINA KARAR
T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO :
KARAR NO :
HAKİM :
KATİP :
DAVACI :
VEKİLLERİ:
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Menfi Tespit (Abone Sözleşmesi)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇE YAZIM TARİHİ:
Davacı taraf vekilinin davalı taraf aleyhine açtığı işbu dava üzerine T.C. Ereğli (Konya) . Asliye Hukuk Mahkemesinin 06/07/2022 tarih … Esas … Karar sayılı görevsizlik kararı ve HMK nun 20. maddesindeki iki haftalık yasal süresi içinde başvuruda bulunulması üzerine dava dosyası kararda görevli gösterilen mahkememize gönderilmekle, dava dosyası mahkememizin … Esas sırasına kaydedilmekle, mahkememizce yapılan aleni/açık yargılama sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … tarafından … Mahallesi … Caddesi N: … Ereğli/Konya (… Akaryakıt) adresindeki müvekkilinin abonesi bulunduğu … numaralı tesisatta kiracı tarafından kaçak elektrik kullanıldığını, olması nedeniyle kaçak elektrik kullanımından kaynaklı 169.757,68-TL. kaçak elektrik kullanım faturası oluşturulduğunu, söz konusu fatura müvekkili tarafından ödendiğini, ancak bu faturanın miktarının fahiş olduğunu, bu nedenle de kaçak elektrik fatura miktarının fahiş olarak düzenlenmiş olduğunun ve kaçak bedelinin tespiti ile müvekkilinin borçlu olmadığı miktarın tespitini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, Davacının “Kaçak elektrik enerjisi kullanmadığını haksız ve hukuka aykırı bir şekilde tahakkuk edilen kaçak elektrik kullanım faturasının iptali 1.000,00 TL borçlu olmadığının tespitini talep ettiğini, davacı tarafından eksik harç yatırıldığını, davacıya harcın tamamlattırılması gerektiğini, müvekkili şirketin Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliğinin ilgili maddelerinde belirtilen usullere dayanarak davacı borçlunun kaçak elektrik kullanımına ilişkin 08/12/2021 tarihli 169.757,68 TL bedelli kaçak elektrik faturası tahakkuk ettiğini, fatura bedeli belirli olduğundan menfi tespit davasının kısmi dava olarak açılmasının mümkün olmayıp davanın reddi gerektiğini, kısmi dava açılabilmesi için bu davayı açmada korunmaya değer bir bir hukuki yararın bulunmasının şart olduğunu, davalı müvekkilinin Medaş Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliğine uygun olarak öncelikle kaçak elektrik kullanımına ilişkin tutanak tanzim ettiğini ve davacıya ait … nolu tesisata yine yönetmeliğe uygun şekilde kaçak elektrik kullanımına ilişkin kaçak elektrik faturası düzenlendiğini, ihtilafa konu yapılan tüm işlemlerin mevzuata uygun bir şekilde herhangi bir ihtilafa yer bırakmayacak şekilde davalı müvekkili şirketçe yerine getirildiğini, davacının, dava dilekçesinde … nolu tesisata ilişkin kaçak elektrik kullanımının kiracı tarafından yapıldığı iddiasının gerçeği yansıtmadığını, tüm bu nedenlerle davacı tarafından açılan açıkça hukuka aykırı olan davanın tümüyle reddine, davacının açıkça haksız ve hukuka aykırı olarak iş bu davayı açtığı dikkate alındığında alacağın %20 den aşağı olmamak koşulu ile inkar tazminatına, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
I.DAVANIN NİTELENDİRİLMESİ
Taraflar arasında görülmekte olan davanın; Taraflar arasında akdedilen ticari nitelikteki abonelik sözleşmesinden dolayı davalı tarafından fazla tahakkuk ettirildiği iddia edilen kaçak elektrik kullanım faturasından kaynaklı davacı tarafından dava tarihinden önce ödenen 169.757,68 TL tutarındaki faturadan kaynaklı olarak şimdilik 1.000,00 TL borçlu olmadığının tespiti talepli menfi tespit davası olduğu,
Taraflar arasındaki ihtilafın ise davacı tarafından kaçak elektrik kullanılıp kullanılmadığı, davalı tarafından tahakkuk ettirilen fatura bedelinin yerinde olup olmadığı, davalı tarafından fazla tahakkuk ettirilen bir bedel olup olmadığı, var ise miktarının ne olduğu hususlarında olduğu görüldü.
II.HÜKME EMSAL ALINAN YÜKSEK MAHKEME İLAMLARI
1.T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 24/01/2022 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında;
“Davalı … aleyhine eksik gönderildiği ileri sürülen ve harç ve masraf adı altında yapılan kesinti yönünden eda davası açabilecekken tespit davası açmakta hukuki yararı bulunmadığından, davalı … yönünden açılan davanın hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiş; karar, davacı vekili ile davalılardan … Bankası A.Ş. vekilince temyiz edilmiştir.
…
Somut olayda; bölge adliye mahkemesince, ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak yeniden esas hakkında verilen kararda, davalılardan … T.A.Ş. yönünden hukuki yarar yokluğu nedeniyle ret kararı verilmiş olmakla, AAÜT.’nin 7/2 maddesi uyarınca bu davalı lehine maktu 2.040 TL vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile 9.396,18 TL nispi vekalet ücretine hükmedilmesi usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirir.”
2.T.C. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 18/01/2012 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında;
“Bu düzenlemeden de anlaşılacağı üzere menfi tespit davasında amaç bir hukuki ilişkinin veya bir hakkın gerçekten mevcut olmadığının tespitine yöneliktir.
Başka bir deyişle hukuki bir yarar bulunması koşuluyla sonuçta alacak-borç ilişkisi doğuracak bir durumun olmadığının tespiti amaçlanır.
…
Ancak, borçlu borcunu icra dairesine ödedikten sonra, artık menfi tespit davası açamaz. Bu halde, borçlunun sırf borçlu olmadığının tespitinde, hukuki bir yararı yoktur. Bundan sonra, ödediği paranın geri alınması için bir dava açması söz konusu olur ki, bu da istirdat davasıdır (… , … , … , … , İcra ve İflas Hukuku, s.156- 164). ” denilmiştir.
III.DEĞERLENDİRME VE NETİCE;
HUKUKİ YARAR DAVA ŞARTI YÖNÜNDEN YAPILAN DEĞERLENDİRMEDE;
1.Gerek dava dilekçesinden gerekse de davacı vekilinin 28/02/2023 tarihli duruşmada alınan beyanlarından açıkça taraflar arasında görülmekte olan davanın taraflar arasında akdedilen ticari nitelikteki abonelik sözleşmesinden dolayı davalı tarafından fazla tahakkuk ettirildiği iddia edilen kaçak elektrik kullanım faturasından kaynaklı davacı tarafından dava tarihinden önce ödenen 169.757,68 TL tutarındaki faturadan kaynaklı olarak şimdilik 1.000,00 TL borçlu olmadığının tespiti talepli menfi tespit davası olduğu anlaşılmıştır.
2.Nitekim dosya içerisinde yer alan dava konusu fatura ve bu faturanın ödenip ödenmediğine ilişkin olarak yazılan müzekkeye verilen 10/03/2022 tarihli kurum cevabında dava konusu faturanın 09/12/2021 tarihinde ödendiği ifade edilmiştir. Eldeki davamızın açılış tarihi ise 18/02/2022 tarihi olup fatura bedelinin ödenmesinden yaklaşık 2 ay sonra açılmıştır.
3.Yukarıda detayı verilen T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 24/01/2022 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı ile T.C. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 18/01/2012 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında açıkça ifade edildiği üzere borçlunun menfi tespit davası açmakta korunmaya değer hukuki yararının olması gerektiği, eda davasının açılabileceği durumlarda tespit davası açılmasında hukuki yarar olmadığı, somut olayımızda dava konu fatura bedellerinin ödenmiş olması sebebiyle eda davası açılması gerekirken menfi tespit davası açılmasında hukuki yarar olmadığı değerlendirilmekle davacının davasının 6100 sayılı HMK m. 114/1-h maddesi gereğince hukuki yarar dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmesi hususunda Mahkememizde vicdani kanaat hasıl olmuştur.
TÜRK MİLLETİ ADINA
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Davanın 6100 sayılı HMK m. 114/1-h maddesi gereğince hukuki yarar dava şartı yokluğundan USULDEN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 179,90 TL karar ve ilam harcından dava açılırken alınan 80,70TL peşin harcın mahsubu ile eksik kalan 99,20TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Hazine tarafından karşılanan 400,00TL arabuluculuk giderinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı vekili yararına AAÜT’nin 7/2 maddesine göre hesaplanan 160,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6-6100 Sayılı HMK’nın 323–333. maddeleri gereğince hükmün verilmesinden kesinleşmesine kadar olan dönemde davacının sorumlu olduğu yargılama giderleri de ödendikten sonra var ise karar kesinleştiğinde; Kullanılamayan ve bakiye kalan gider avansının Hukuk Muhakemeleri Kanunun Gider Avansı Tarifesinin 5. Maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra talep eden tarafından hesap numarası bildirilmiş ise iade elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle, talep eden tarafından hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı avanstan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak İADESİNE,
DAİR; Taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın 7201 Sayılı Kanununun 11. Maddesi gereğince taraf vekillerine tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde T.C. Konya Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinden istinaf kanun yoluna müracaat etme hakları açık olmak üzere Türk Milleti adına verilen karar duruşma tutanağına geçirilerek açıkça okunup usulen anlatıldı. 28/02/2023
Katip Hakim