Emsal Mahkeme Kararı Konya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/496 E. 2023/791 K. 21.12.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: … Esas – …
T.C.
KONYA TÜRK MİLLETİ ADINA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
KARAR YAZMA TARİHİ:

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin Konya Asliye Hukuk Mahkemesine sunmuş olduğu dava dilekçesinde özetle; şirketin petrol istasyonu işlettiğini, …’un sorumlu müdür, …, … ve …’nın pompacı olarak çalıştığını, yapılan incelemede istasyonda bulunan 4 nolu mazot pompasının diyafram ünitesi sökülmek suretiyle birileri tarafından bozulduğunu, bundan dolayı resmi kayıtlara geçmeden fazla akaryakıt verildiğinin, söz konusu mazotun değerinin 60.515,83 YTL olduğunun, bazı araçların aynı gün içerisinde istasyona yanaşıp defalarca mazot aldığının tespit edildiğini, davalıların organize olarak belirli bir teknik kullanarak benzini haricen sattıklarını ve zarara uğramasına sebebiyet verdiklerini, ilgililer hakkında ceza mahkemesinde kamu davası açıldığını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 60.515,83 TL alacağın kanuni faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş vekili (… İsviçre Sigorta) cevabi yazısında özetle; ,davacı iş yerinin akaryakıt sigorta poliçesi ile sigorta edildiğini, davaya konu 18.07.2007 tarihinde meydana gelen hasar sebebiyle şirketlerine yapılan başvuru sonrası şirketlerinde … numaralı dosyanın açıldığını, herhangi bir ödemenin yapılmadığını, davanın kabulü anlamına gelmemekle birlikte dava konusu olayın hırsızlık değil emniyeti suistimal olduğunu, sorumlunun iş yerinde çalışan müdür ve pompacıların olduğunu, davacının talep ettiği miktarın fahiş olduğunu, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Konya . Asliye Hukuk Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında 08.09.2021 tarihli ara karar ile davanın davalı sigorta yönünden tefrik edilerek ayrı esasa kaydına karar verildiği, tefrik sonrasında dosyanın Konya .Asliye Hukuk Mahkemesinin … Esasına kaydedildiği, Konya .Asliye Hukuk Mahkemesinin … Esas, … Karar sayılı 08.09.2021 tarihli ilamı ile görevsizlik kararı verilerek dosyanın Mahkememize tevzi edildiği , Mahkememizin iş bu … Esas sayılı sırasına kaydedilerek yargılamaya devam olunmuştur.
ÇEKİŞMELİ HUSUSLAR, TOPLANAN DELİLLER, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Huzurdaki dava , akaryakıt sigorta poliçesinden kaynaklı olarak açılan alacak davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; davacı şirketin akaryakıt istasyonunda 2007 yılı içerisinde eksik motorin bulunup bulunmadığı, akaryakıt pompasının bozuk olup olmadığı , bozuk ise fazla verilen akaryakıt olup olmadığı , davacı şirketin bu nedenle zarara uğrayıp uğramadığı, motorin açığı var ise diğer davalı gerçek şahısların buna sebep olup olmadığı , davalı sigorta şirketinin poliçe dahilinde davacı şirketin uğradığı zarardan sorumlu olup olmayacağı, olmuş ise ne miktarda sorumlu olduğu hususlarında olduğu görüldü.
Mahkememizce tarafların bildirdikleri deliller toplanmış, Konya . İş Mahkemesine, Konya . Asliye Hukuk Mahkemesine ve Konya . Asliye Ceza Mahkemesine müzekkere yazılarak cevabi yazılar dosya arasına alınmış, Konya . Sulh Hukuk Mahkemesinin … Değişik iş sayılı dosyası dosya arasına alınmış, davalı sigorta şirketine müzekkere yazılarak hasar dosyası dosya arasına alınmıştır.
Ababinde Mahkememizce dosya sigorta uzmanı , makina mühendisi ve nitelikli hesaplamalar uzmanından oluşturulan bilirkişi heyetine tevdii edilmiş, sunulan 28/04/2023 tarihli bilirkişi heyet raporunda özetle; Davaya konu akaryakıt istasyonunda 01/01/2007 – 20/07/2007 dönemlerine ait motorin miktarının eksik olduğunun tespiti çalışmasında eksiklikler olduğu, envanter kayıtlarında 01/01/2007 tarihinde devir olarak kabul edilen 87.941,26 litre açılış motorin miktarlarını depolayabilecek tank kapasitesinin olmadığı, motorin stok tank kapasitesinden fazla miktarlarda gözüken açılış yakıt miktarlarının fiili olarak tank içerisinde olmadığı, önceki dönemlerden gelen kaydi stok ve fiili stok arasında farkların olduğu ya da farklı bir durum varsa da bunun tespiti esnasında belirtilmediği , dolayısıyla bahsedilen 26.311 litre eksik motorinin daha önceki dönemlerde olmuş olabileceği bahsedilen zararın belirtilen dönemlerde oluştuğunun kesin tespit edilemeyeceği, zararın oluşmasında çalışanlar …, …, …, …’ın etkisi olduğu demenin mümkün olmayacağı, dava dosyasında istasyonda hangi tarihte, hangi vardiyalarda, hangi kişilerin birlikte çalıştığı bilgilerinin olmadığı, davalı pompacılardan başka çalışanlarında o dönemlerde çalıştığının görüldüğü, direkt bu kişilere suç isnat etmek için istasyon çalışma vardiya çizelgesi bilgilerinin olması gerektiği, olaya konu 4 numaralı akaryakıt pompasının servis hizmeti verilen 04/07/2007 tarihinden önce arızalı olduğunun kabul edilmesi gerektiği, arızalı pompa ile yapılan satışlarda ekranda gözükmeyen miktarın bedelinin müşteriden tahsil edilip işyerine ödemenin mümkün olabileceği, kabule göre eğer o dönemde motorin açığı meydana gelmişse bu işi direkt davalı çalışanlar yapmıştır denemeyeceği istasyonda o dönemde farklı çalışanlarında olduğu, akaryakıt pompasında aynı plakalı araca hem kurşunsuz benzin hem de motorin vermenin teknik olarak mümkün olmadığı, yazar kasa fişlerinde yakıt verilen araç plakasının pompacı tarafından manuel girildiği ,pompacı ya da müşterinin keyfiyet ve isteğine göre girilen plakaların değişebileceği, akaryakıt pompalarında pompa satışına dışarıdan müdahale edilerek pompa ayarlarının bozulmaması için resmi kurum memurları tarafından pompa ekipmanları üzerinde mühürleme işlemi yapıldığı, mühür sökme – takma işleminin sadece yetkili servis ve resmi kurum memurunda olduğu, keşifli inceleme raporlarında pompanın üzerindeki mühürleme işleminde oynama – bozulma yapılıp yapılamadığı bilgisinin olmadığı, yapılan poliçe incelemesinde; poliçede Emniyet Suistimal Teminatının 5.000,00 olduğu, bu davada Mahkememizce Emniyeti Suistimal olduğuna hükmedilmesi durumunda … Sigorta A.Ş.’den istenebilecek teminatın 5.000,00 TL olabileceğini bildirir şekilde tespitlerin yapıldığı görülmektedir.
Mahkememizce 07/09/2023 tarihli duruşma ara kararında taraf vekillerinin itirazlarını kapsar mahiyette ek rapor alınması için dosyanın bilirkişi heyetine yeniden tevdiine yönelik ara karar kurulduğu, bilirkişi heyetinin mahkememize sunduğu 18/10/2023 tarihli ek raporda da 28/04/2023 tarihli kök raporlarında belirtilen hususlarla aynı kanaatte olduklarını bildirir şekilde tespitlere yer verildiği görülmektedir. Bilirkişi heyetinin kök ve ek raporunun Yüksek Mahkemenin denetimine elverişli, ayrıntılı , gerekçeli ve yöntemine uygun olarak hazırlandığı değerlendirilmekle Mahkememizce hükme esas alınmıştır.
Mahkememizce çözüme kavuşturulması gereken hususlar dava dışı şirket çalışanları olan …’, …, … ve …’nın davacı şirketin akarkayıt istasyonunda eksik akaryakıt sebebi ile zarara uğramasına sebep olup olmadıkları , davalı sigorta şirketinin poliçe kapsamında dava dışı şahısların eylemlerinden ötürü sorumlu olup olmayacağı , sorumlu olacak ise ne miktarda sorumlu olduğu hususlarıdır.
Davacı şirketin petrol istasyonunu, … Sigorta A.Ş ‘ye, … numaralı poliçe ile,16.03.2007 başlangıç, 16.03.2008 bitiş tarihli olarak akarkayıt sigorta poliçesi ile sigortalattırdığı ve teminat altına aldığı, dava konusu olayın olduğu tarih itibariyle poliçenin aktif olduğu bu nedenle sigorta şirketinin bu poliçenin taahhütlerinden poliçe klozları ve teminatları ile sınırlı olmak üzere sorumlu olduğu, akar yakıt poliçesinin, bina, emtia, demirbaş, kasa, cam, tabela camı, komşuluk sorumluluğu, pompacının cebindeki para hırsızlık teminatı, tank delinmesi, ferdi kaza, çevre kirliliği, işletme mesleki sorumluluk, temeller, makine kırılması, emniyeti suiistimal, elektronik cihaz teminatlarını limitler dahilinde sağlayan bir poliçe olduğu görülmektedir. Poliçe mutlak manada hırsızlık teminatı sağlamamakta, poliçenin genel şartlar muhteviyatından anlaşılacağı üzere “pompacı üstündeki para hırsızlık, üç kişiler tarafından silahla tehdit veya tecavüz veya zor kullanmak suretiyle vaki olacak gasp ve hırsızlık neticesinde oluşacak zararları poliçede belirtilen bedeli aşmamak kaydıyla, kişi ve olay ayrımı yapmadan temin eder ” dendiği, somut olayda dava dışı gerçek şahıslaırn tamamının davacı şirkete sosyal güvenlik akdiyle bağlı oldukları için 3.kişi sayılamayacaklarından bu poliçede bu klozdan dolayı sigorta şirketinden tazminat talep edilemeyeceği kanaatine varılmıştır. Bu durumda davacı şirketin tazminat talep edebileceği teminatın emniyeti suistimal teminatı olduğu, poliçede ve yangın poliçesi genel şartlarında “Sigorta şirketi akaryakıt istasyonunda bordrolu çalışanların vazifelerini görmeleri esnasında kasıt veya kötü niyetli birhareketle sigortalının para vs. kıymetli evrakını veya parayla ölçülebilen mallarını çalmak, zimmetine geçirmek, hile ve dolandırıcılık veya sahtekarlık yoluyla bunlara sahip olmak suretiyle yapacağı emniyeti suüstimal halleri neticesinde sigortalının uğrayacağı zararı sigorta bedelleri bölümünde belirtilen şahıs başına ve /veya poliçe süresince toplam kıymete kadar temin eder ” denilerek bu tür davranışlardan doğan zararların teminat altına alındığı görülmektedir. Bu halde davacının Emniyeti suistimal teminatından faydalanıp faydalanmayacağının belirlenmesi gerekmektedir. Dava konusu olaya ilişkin dava dışı şirket çalışanları olan …, …, … ve … hakkında hizmet nedeni ile güveni kötüye kullanma suçundan dolayı yargılama yapıldığı, Konya . Asliye Ceza Mahkemesinin … Esas, … Karar sayılı 21.05.2019 tarihli ilamı ile sanıkların üzerlerine atılı suçtan dolayı beraatlerine karar verildiği, söz konusu kararın Yargıtay . Ceza Dairesinin … Esas, … sayılı 19.04.2021 tarihli ilamı ile kesinleştiği görülmektedir. Ayrıca hükme esas alınan bilirkişi heyet raporunda da;……bahsedilen 26.311 litre eksik motorinin daha önceki dönemlerde olmuş olabileceği bahsedilen zararın belirtilen dönemlerde oluştuğunun kesin tespit edilemeyeceği, zararın oluşmasında çalışanlar …, …, …, …’ın etkisi olduğu demenin mümkün olmayacağı, dava dosyasında istasyonda hangi tarihte, hangi vardiyalarda, hangi kişilerin birlikte çalıştığı bilgilerinin olmadığı, davalı pompacılardan başka çalışanlarında o dönemlerde çalıştığının görüldüğü, direkt bu kişilere suç isnat etmek için istasyon çalışma vardiya çizelgesi bilgilerinin olması gerektiği, olaya konu 4 numaralı akaryakıt pompasının servis hizmeti verilen 04/07/2007 tarihinden önce arızalı olduğunun kabul edilmesi gerektiği, arızalı pompa ile yapılan satışlarda ekranda gözükmeyen miktarın bedelinin müşteriden tahsil edilip işyerine ödemenin mümkün olabileceği, kabule göre eğer o dönemde motorin açığı meydana gelmişse bu işi direkt davalı çalışanlar yapmıştır denemeyeceği istasyonda o dönemde farklı çalışanlarında olduğu, akaryakıt pompasında aynı plakalı araca hem kurşunsuz benzin hem de motorin vermenin teknik olarak mümkün olmadığı, yazar kasa fişlerinde yakıt verilen araç plakasının pompacı tarafından manuel girildiği ,pompacı ya da müşterinin keyfiyet ve isteğine göre girilen plakaların değişebileceği, akaryakıt pompalarında pompa satışına dışarıdan müdahale edilerek pompa ayarlarının bozulmaması için resmi kurum memurları tarafından pompa ekipmanları üzerinde mühürleme işlemi yapıldığı, mühür sökme – takma işleminin sadece yetkili servis ve resmi kurum memurunda olduğu, keşifli inceleme raporlarında pompanın üzerindeki mühürleme işleminde oynama – bozulma yapılıp yapılamadığı bilgisinin olmadığı, “şeklinde tespitlere yer verildiği görülmekle hem söz konusu tespitler hem kesinleşen ceza mahkemesi kararı uyarınca somut dava dosyasında dava dışı şirket çalışanlarının emniyeti suistimal ettikleri sabit olmadığından davalı sigorta şirketinin söz konusu kloz uyarınca da sorumlu olmayacağı değerlendirilmekle davacının açmış olduğu alacak davasının reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Açılan davanın REDDİNE,
Davanın tefrik edilerek mahkememize gönderildiği ve yeniden harç alınmadığı anlaşılmakla; alınması gereken 269,85TL başvurma harcı ve 269,85 TL peşin harç olmak üzere toplam 539,70TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafından sarf edilen 25,60 TL vekalet suret harcı yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden dolayı karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 17.900,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Dosyada artan gider avansının karar kesinleştiğinde HMK’nun 333.maddesi uyarınca ilgili taraflara iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde Konya Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere yapılan yargılama sonunda karar verildi. 21/12/2023

Katip Hakim