Emsal Mahkeme Kararı Konya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/453 E. 2023/201 K. 21.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: … Esas – …
TÜRK MİLLETİ ADINA KARAR
T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO :
KARAR NO :
HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇE YAZIM TARİHİ:

Davacı taraf vekilinin davalı taraf aleyhine açtığı işbu dava mahkememizin … Esas sırasına kaydedilmekle, mahkememizce yapılan aleni/açık yargılama sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; Müvekkilinin eşi olan … nün 05.07.2021 tarihinde … sigorta nezdinde zorunlu mali sigorta poliçesi bulunan … plakalı araç ile kazaya karıştığını ve bu kaza neticesinde hayatını kaybettiğini, söz konusu kaza da sigortalı sürücü Osman Arıkan ın 2918 sayılı K.T.K göre aracın hızını kavşaklara yaklaşırken ve tepe üstlerine yaklaşırken hızını azaltmamak kuralını ihlal ettiği tespit edildiğini, müvekkilinin eşinin ölümüne sebep olan kazada … plakalı aracın zorunlu mali sorumluluk sigortası ile … poliçe no ile sigortalandığını, sorumluluk sigortasının özelliği gereği ölüm halinde sigorta şirketi poliçede belirtilen limitler dahilin de maktulün yakınlarına tazminat ödemek zorunda olduğunu, kazada vefat eden … nün desteğinden mahrum kalan müvekkili … nün 17.08.2021 tarihinde poliçe limitleri dahilinde maddi tazminat talepli başvuruda bulunduğunu, bu başvurunun sigorta şirketi tarafından kabul edilmediğini, bütün saydığımız nedenlerden dolayı nitekim nüfus kaydına göre ölenin eşi olan müvekkilinin bahse konu olay nedeniyle destekten yoksun kaldığı da dikkate alındığında, müvekkilinin mahrum kaldığı destek oranında tazminat talebinde bulunabileceği, yine müvekkilinin yaşı ve ekonomik durumu itibariyle ölenin maddi ve manevi desteğine her zaman ihtiyaç duyacağı, kaldı ki uygulamada söz konusu desteğin para veya maddi katkıdan ibaret olmayıp, çeşitli hizmet ve yardımların(bayram ziyaretleri gibi haller de dahil) da bu kapsamda değerlendirileceğinin gözetilerek, ölenin kaza tarihi olan 05.07.2021 tarihinden itibaren hesaplanıp tespit edilecek tazminat miktarının bu aşamada taraflarınca bilinmesinin mümkün olmadığından, bu nedenlerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalması kaydı ile şimdilik 5.000 TL’nin 05.07.2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı sigorta şirketinden tahsiline karar verilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile özetle; Davanın yetkisiz mahkemede ikame edildiğini, usule ilişkin itirazları kabul edilmemesi halinde müvekkili sigorta şirketine sigortalı araç sürücüsünün kusursuz olduğunu, müvekkilinin hiçbir şekilde sorumluluğu kalmadığından işbu davanın esastan reddinin gerektiğini, tazminata hükmedilmesi halinde, uyuşmazlığa konu kazada başvuranın müterafik kusuru bulunması nedeniyle tazminattan indirim yapılmasını talep ettiklerini, bu nedenlerle yetki itirazları doğrultusunda davanın yetkili İstanbul Anadolu mahkemelerine gönderilmesini, kabul edilmemesi halinde sigortalı araç sürücüsünün kusursuz olduğundan ve sigorta şirketinin sorumluluğu bulunmadığından davanın reddini, mahkememiz aksi kanaatte ise sorumluluğa esas kusur oranlarının tespit edilebilmesi için konusunda uzman bilirkişi aracılığıyla inceleme yaptırılmasını, her halukarda tazminat hesabının ZMS Sigortası Genel Şartları A.5/ç maddesi ve ekinde yer alan esaslara göre yapılmasını, müteveffanın müterafik kusurunun tespiti ve kusur indiriminin yapılmasını, her durumda muaccel bir alacak oluşmadığı için müvekkili şirketin temerrüde düşmediği dikkate alınarak yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmamasını talep etmiştir.
Davacı vekilinin 17/02/2023 tarihli talep artırım dilekçesi ile özetle; Hesap bilirkişinin raporunda müvekkili için destekten yoksun kalma tazminat miktarını 56.082,40 olarak hesaplandığını, destekten yoksun kalma tazminatına ilişkin 5.000.00 TL’lik taleplerini, 51.082,40 TL artırarak 56.082,40 TL’ye yükselttiklerini, 56.082.40 TL destekten yoksun kalma tazminatının 05.07.2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile müvekkiline ödenmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
I.DAVANIN NİTELENDİRİLMESİ
Taraflar arasında görülmekte olan davanın; 05/07/2021 tarihinde meydana gelen trafik kazası neticesinde hayatını kaybeden …’nün desteğinden yoksun kaldığı iddiasıyla eşi olan davacı tarafından açılan maddi tazminat davası olduğu,
Taraflar arasındaki ihtilafın ise dava konusu kazanın meydana gelmesinde davalı sigorta şirketi tarafından sigortalanan araç sürücüsüne atfı mümkün bir kusur olup olmadığı, davacının uğradığını iddia ettiği bir maddi zararı olup olmadığı, var ise miktarı ve davalıdan tahsilinin talep edilip edilemeyeceği hususunda olduğu görüldü.
II.HÜKME EMSAL ALINAN YÜKSEK MAHKEME İLAMLARI
1.T.C. Konya Bölge Adliye Mahkemesinin 27/03/2023 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında;
“AYM ‘ce verilen iptal kararı sonrası düzenlenecek aktüerya raporlarına ilişkin olarak 01/06/2015 tarihli genel şartlar ile getirilen TRH 2010 ve 1,8 teknik faizin ve bu genel şartlarla belirlenen vergilendirilmiş belgeli gelir, olmadığı takdirde asgari ücretin kazanç olarak nazara alınacağı düzenlemesinin uygulanma ihtimali kalmadığı gözetilerek ;
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun … Esas,… K sayılı kararı ve Yargıtay . Hukuk ve Hukuk dairesinin yerleşik içtihatları gereği, Population Masculine Et – Feminine (PMF 1931) Tablosu esas alınarak davacının veya müteveffanın muhtemel yaşam süresinin belirlenmesi; davacının veya müteveffanın muhtemel gelirinin her yıl için % 10 artırılıp % 10 iskonto edilmesi ile belirlenecek peşin değeri esas alınıp işleyecek dönem tazminat hesabı yapılması , davacının veya müteveffanın asgari ücret üstünde kazancı olduğunun iddia edilmesi durumunda kaza tarihindeki gelirine dair delillerini ibrazının sağlanması, varsa; ilgili meslek odaları ve meslek kuruluşlarından,vergi dairesinden ,işyerinden kaza tarihindeki sürekli ve net kazanç durumunun sorulması, geriye doğru maaş bordrosu ve sosyal güvenlik kayıtlarının getirtilmesi, davacının veya müteveffanın kaza tarihinde fiili olarak çalışmadığının belirlenmesi halinde asgari ücretin gözönüne alınacağının düşünülmesi gerekmektedir.
Bu halde mahkemece AYM verilen iptal kararı doğrultusunda TRH 2010 a göre karar verilmesi yanlış olup itirazlar yerindedir.” denilmiştir.
2.T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 18/01/2022 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında;
“Zararın meydana gelmesinde veya artmasında mağdurunda kusurunun bulunması halinde söz konusu olan müterafik kusur 6098 sayılı TBK’nın 52.maddesinde düzenlenmiştir. Mağdurun kusurunun zararın meydana gelmesinde başlıca etken olması halinde zarar verenin sorumluluğunun kalkması söz konusu olabileceği gibi belirlenen kusura göre zarar ve ziyandan indirim yapılmasını da gerektirebilir. Müterafik kusura ilişkin savunma bir defi olmadığından mahkemece bu yönde bir savunma olmasa dahi resen araştırılması ve tartışılması gerekmektedir.” denilmiştir.
3.T.C. Konya Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesinin 07/02/2022 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında;
” Davalı tarafın müterafik kusur yönünden yaptığı itirazlar bakımından ise; dosya içerisinde bulunan kaza tespit tutanağına göre, kask ve ekipmanların takılı olup olmadığı “belirsiz” olarak işaretlenmiştir. davacının kaskının takılı olmadığına dair dosya kapsamında herhangi bir delil olmayıp, takılı olmadığının ispatı davalı sigorta şirketinin üzerindedir. Davalı tarafça, yargılama aşamasında sunulmuş herhangi bir delil bulunmadığından,aslolan kask ve güvenlik ekipmanı takılması olup, bu hususun aksinin davalı tarafça da ispatlanamadığından indirim uygulanmaması kararı yerinde olup istinaflar yersizdir.” denilmiştir.
III.DEĞERLENDİRME VE NETİCE
1.HAK SAHİPLİĞİ AÇISINDAN YAPILAN DEĞERLENDİRMEDE; Dosya içerisinde yer alan T.C. Cihanbeyli Sulh Hukuk Mahkemesinin 13/07/2021 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı veraset ilamı ve nüfus kayıt örneği gereğince davacı …’nün, müteveffa … eşi ve mirasçısı olduğu ve dolayısıyla müteveffanın desteğinden yoksun kalan kişilerden olması sebebiyle hak sahibi olduğuna kanaat edilmiş ve işin esasına geçilmiştir.
2.KUSUR AÇISINDAN YAPILAN DEĞERLENDİRMEDE; Mahkememizce aldırılan T.C. Adalet Bakanlığı Adli Tıp Kurumu Ankara Trafik İhtisas Dairesinin 27/10/2022 Tarihli Kusur raporunda kazanın meydana gelmesinde müteveffanın %80 oranında asli kusurlu olduğu, davalı tarafından sigortalanan araç sürücüsünün ise %20 oranında tali kusurlu olduğu rapor edilmiş, söz konusu raporun 05/07/2021 tarihindeki kaza tespit tutanağındaki tespitler ile örtüşmesi, ilgili ATK raporunun Yüksek Mahkemenin denetimine elverişli, ayrıntılı, gerekçeli ve yöntemine uygun olarak hazırlandığına kanaat edilmekle hükme esas alınmasına karar verilmiştir.
3.AKTÜERYA BİLİRKİŞİ RAPORU: Mahkememizce yukarıda detayı verilen T.C. Konya Bölge Adliye Mahkemesinin 27/03/2023 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı çerçevesinde kusur oranı 27/10/2022 Tarihli ATK kusur raporu, Muhtemel Yaşam Süresi Population Masculine Et – Feminine (PMF 1931) Tablosu, Müteveffanın muhtemel gelirinin her yıl için % 10 artırılıp % 10 iskonto edilmesi ile belirlenecek peşin değeri esas alınıp işleyecek dönem tazminat hesabı yapılarak, var ise müteveffa desteğin kanunen destek olarak kabul edildiği dava açmış veya açmamış olan hak sahiplerine pay ayrılmak, var ise müteveffanın Yüksek Öğrenimine devam etmeyen kız çocukları için 22 yaş, erkek çocukları için 18 yaşa kadar destek olacağı varsayılarak, var ise müteveffanın Yükseköğrenime devam eden kız veya erkek çocukları için 25 yaşa kadar destek olacağı varsayılarak, var ise eşin evlenme ihtimali nazara alınarak, var ise sigorta şirketi tarafından dava konusu kalem başlığı altında davacılara veya dava dışı hak sahiplerine yapılan ödemeler nazara alınarak hesaplama yapılmak suretiyle Aktüerya bilirkişisinden rapor aldırılmış, 12/01/2023 tarihli bilirkişi raporunda davacının maddi zararının 56.082,40 TL olduğu rapor edilmiş, söz konusu raporun Yüksek Mahkemenin denetimine elverişli, ayrıntılı, gerekçeli ve yöntemine uygun olarak hazırlandığına kanaat edilmekle hükme esas alınmasına karar verilmiştir.
4.MÜTERAFİK KUSUR AÇISINDAN YAPILAN DEĞERLENDİRMEDE; Her ne kadar dosyamız arasına alınan T.C. Konya . Ağır Ceza Mahkemesinin … Esas sayılı ceza dosyasının 29/04/2022 Tarihli duruşmasında dava dışı sigortalı araç sürücüsü “müteveffanın kemerinin takılı olmadığını gördüm” şeklinde beyanda bulunmuş ise de 05/07/2021 tarihli kaza tespit tutanağının incelenmesinde müteveffanın kask ve ekipmanların takılı olup olmadığının “belirsiz” olarak işaretlendiği, müteveffanın kaskının veya koruyucu ekipmalarının takılı olmadığına dair dosya kapsamında suç şüphesi altında bulunan sigortalı araç sürücüsünün ceza dosyasında vermiş olduğu soyut beyanları dışında herhangi bir delil olmadığı, bu hususun aksinin ispatının davalı üzerinde olduğu, davalı yanca yargılama aşamasında sunulmuş herhangi bir delil bulunmadığından, aslolan kask ve güvenlik ekipmanı takılması olup, bu hususun aksinin davalı tarafça da ispatlanamadığından yukarıda detayı verilen T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 18/01/2022 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı ile T.C. Konya Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesinin 07/02/2022 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı çerçevesinde müterafik kusur indirimi yapılmasızın hesaplama yapılmıştır.
5.NETİCE: 05/07/2021 tarihinde meydana gelen trafik kazası neticesinde müteveffa … hayatını kaybettiği, davacı … ise müteveffanın eşi olduğu ve eldeki maddi tazminat davasını açtığı, 27/10/2022 tarihli ATK raporunda kazanın meydana gelmesinde sigortalı araç sürücüsünün %20 oranında tali kusurlu olduğunun rapor edildiği, bu rapor üzerinden aldırılan 12/01/2023 tarihli Aktüerya bilirkişi raporunda davacının maddi zararının 56.082,40 TL olduğu anlaşılmakla davacı …’nün davasının bu tutar üzerinden kabulü ile davacının 05/07/2021 tarihinde meydana gelen trafik kazası sebebiyle mahrum kaldığı 56.082,40 TL destekten yoksun kalma maddi zararının davalı … Sigorta A.Ş’den kaza tarihinde geçerli poliçe teminat limitleri ile sınırlı olmak üzere temerrüt tarihi olan 02/03/2022 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili davacıya verilmesine dair aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Davacı …’nün davasının KABULÜ İLE; Davacının 05/07/2021 tarihinde meydana gelen trafik kazası sebebiyle mahrum kaldığı 56.082,40 TL destekten yoksun kalma maddi zararının davalı … Sigorta A.Ş’den kaza tarihinde geçerli poliçe teminat limitleri ile sınırlı olmak üzere temerrüt tarihi olan 02/03/2022 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili DAVACIYA VERİLMESİNE,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 3.830,99 TL karar ve ilam harcından dava açılırken alınan 85,39TL peşin harcın ve 900,00 TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 2.845,60TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Hazine tarafından karşılanan 1.560,00TL arabuluculuk giderinin davalıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından karşılanan 80,70TL başvuru harcı, 85,39 TL peşin harç, 11,50TL vekalet suret harcı, 900,00TL ıslah harcı, 187,50TL posta ve tebligat gideri, 750,00TL bilirkişi ücreti gideri, 1.560,00TL Adli Tıp gideri olmak üzere toplam ‬3.575,09‬TL’nin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
5-Davacı vekili yararına AAÜT’ye göre hesaplanan 9.200,00TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-6100 Sayılı HMK’nın 323–333. maddeleri gereğince hükmün verilmesinden kesinleşmesine kadar olan dönemde davacının sorumlu olduğu yargılama giderleri de ödendikten sonra var ise karar kesinleştiğinde; Kullanılamayan ve bakiye kalan gider avansının Hukuk Muhakemeleri Kanunun Gider Avansı Tarifesinin 5. Maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra talep eden tarafından hesap numarası bildirilmiş ise iade elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle, talep eden tarafından hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı avanstan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak İADESİNE,
DAİR; Davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda kararın 7201 Sayılı Kanununun 11. Maddesi gereğince taraf vekillerine tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde T.C. Konya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yoluna müracaat etme hakları açık olmak üzere Türk Milleti adına verilen karar duruşma tutanağına geçirilerek açıkça okunup usulen anlatıldı. 21/03/2023

Katip Hakim