Emsal Mahkeme Kararı Konya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/374 E. 2022/490 K. 18.07.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: … Esas – …
T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
DAVA : Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :

Mahkememizde görülmekte olan Şirketin İhyası davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
HEYETİMİZCE GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
TALEP :
Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu 13/05/2022 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkili bankanın alacağının tahsili için başlatılan Konya . İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında kıymet takdiri ve diğer işlemlerin tebliği aşamasında … Tic. Ltd. Şti’nin terkin edildiğinin öğrenildiğini, icra dosyasından alınan yetki kararı ile iş bu davayı açtıklarını, şirketin ticaret sicilindeki terkin işleminin iptali ve ihya edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretlerinin karşı taraflara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı Konya Ticaret Sicil Müdürlüğünce mahkememize verilen 03/06/2022 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; davaya konu … Tic. Ltd. Şti’nin terkin işleminin yapılmadan önce ihtarlı davetiyelerin tebliğ edildiği, sicil gazetesinde ilan edilmek suretiyle TTK’nun geçici 7. maddesi kapsamında şirketin 22/05/2015 tarihinde resen terkin terkin edildiği, müdürlüklerinin terkin işleminde kusurunun bulunmadığı, terkin tarihi ile dava tarihi arasında geçen sürenin TTK’nun 7/15 maddesi uyarınca öngörülen 5 yıllık hak düşürücü süreden sonra açıldığı, ek tasfiyeye karar verme konusunda takdirin mahkememizde olduğu, müdürlüklerinin usulen ve yasa gereğince yasal hasım durumunda davalı olduğu, müdürlüklerinin dava açılmasına sebebiyet vermediğinden yargılama giderleri ve vekalet ücretlerinden sorumluluğunun olmadığı bildirilmiştir.
DAVANIN NİTELİĞİ, DELİLLER, DEĞERLENDİRİLME VE GEREKÇE :
Dava, ticaret sicilinden terkin olunan şirketin ihyasına ilişkindir.
Davacı vekili, dava konusu şirketin tarafı olduğu Konya . İcra Müdürlüğünün … esas sayılı icra takibi dosyasında temsil edilmesi için eldeki davayı açmıştır.
Mahkememizce talebe konu icra dosyası, dava konusu şirketin ticaret sicil dosyası örneği, şirketin terkinine ilişkin kayıt ve belgeler ile dosya arasındaki tüm kayıt ve belgeler celp edilip incelenmiştir.
Konya Ticaret Sicil Müdürlüğünün dosyamıza gönderdiği 03/06/2022 tarihli yazı cevabında görüleceği üzere, davaya konu şirketin 22/05/2015 tarihinde ilgili Ticaret Sicil Müdürlüğünce ticaret sicilinden resen terkin edildiği (silindiği) anlaşılmıştır.
Dava tarihi itibariyle … Tic. Ltd. Şti hakkında davacının başlattığı icra takibi derdest olup; davayı açmakta davacının hukuki yararının bulunduğu anlaşılmıştır.
6102 Sayılı Türk Ticaret Kanununun limited şirketler ile ilgili tasfiye başlıklı 643. maddesi; “(1)Tasfiye usulü ile tasfiyede şirket organlarının yetkileri hakkında anonim şirketlere ilişkin hükümler uygulanır.” hükmünü amirdir.
6102 Sayılı Türk Ticaret Kanununun anonim şirketler ile ilgili ek tasfiye başlıklı 547. maddesi; “(1)Tasfiyenin kapanmasından sonra ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğu anlaşılırsa, son tasfiye memurları, yönetim kurulu üyeleri, pay sahipleri veya alacaklılar, şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesinden, bu ek işlemler sonuçlandırılıncaya kadar, şirketin yeniden tescilini isteyebilirler. (2)Mahkeme istemin yerinde olduğuna kanaat getirirse, şirketin ek tasfiye için yeniden tesciline karar verir ve bu işlemlerini yapmaları için son tasfiye memurlarını veya yeni bir veya birkaç kişiyi tasfiye memuru olarak atayarak tescil ve ilan ettirir.” hükmünü amirdir.
6102 Sayılı Türk Ticaret Kanununun GEÇİCİ 7. maddesi;
“(1)1/7/2015 tarihine kadar aşağıdaki hâlleri tespit edilen ya da bildirilen anonim ve limited şirketler ile kooperatiflerin tasfiyeleri ve ticaret sicilinden kayıtlarının silinmesi, ilgili kanunlardaki tasfiye usulüne uyulmaksızın bu madde uyarınca yapılır.
(2)Davacı veya davalı sıfatıyla devam eden davaları bulunan şirket veya kooperatiflere bu madde hükümleri uygulanmaz.
(15)…………….Ticaret sicilinden kaydı silinen şirket veya kooperatifin alacaklıları ile hukuki menfaatleri bulunanlar haklı sebeplere dayanarak silinme tarihinden itibaren beş yıl içinde mahkemeye başvurarak şirket veya kooperatifin ihyasını isteyebilir.” hükmünü amirdir.
Davalı Ticaret Sicil Müdürlüğü tarafından davanın 6102 sayılı TTK’nun geçici 7/15 maddesinde öngörülen 5 yıllık süreden sonra açıldığı belirtilerek davanın süreden reddi talep edilmiştir.
Davalının hak düşürücüsü süreye yönelik itirazı bakımından emsal alınan Konya Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesinin 10/09/2020 tarih ve … Esas … Karar sayılı kararında; “………..Şirketin tüzel kişiliği, ticaret sicilinden silinmesi (terkini) ile sona erer. Tüzel kişiliğin sona ermesi için de, tasfiye işlemlerinin eksiksiz tamamlanması gerekir. Şayet, tasfiye işlemleri gerektiği gibi tamamlanmamış ve tasfiyesi gereken hususlar eksik bırakılmışsa, tüzel kişilik ticaret sicilinden silinse bile, şirketin tüzel kişiliğinin sona erdiğinin kabulü olanaksızdır. Bir tüzel kişiliğin son bulmasını ifade eden fesih ve tasfiye işlemi, aynı zamanda Borçlar Hukukuna ilişkin bir hukuki işlem olup, bu karar ve işlemin hataya dayanması karşısında gerçek anlamda bir tasfiye işleminden söz edilemez. Hataya veya kasta dayalı, şeklen gerçekleşmiş bir tasfiyenin kaldırılmasının gerek o işlemi gerçekleştirenlerce, gerekse bundan zarar görenlerce istenebilmesi Borçlar Hukuku’nun temel kurallarından biridir. Bu tür davalarda somut olayda olduğu gibi husumet tasfiyesiz re’sen terkin işlemini yapan yasal hasım Ticaret Sicil Memurluğu’na yöneltilmelidir. İlk derece mahkemesince davanın TTK geçici 7.maddesi uyarınca re’sen terkin olunan şirketin ihyası olarak kabulü ile tasfiye edilmeksizin unvanı silinen şirket veya kooperatiflerin ortaya çıkabilecek mal varlığının, unvana ilişkin kaydın silindiği tarihten itibaren 10 yıl sonra hazineye intikal edeceği hususu gözetilmeksizin şirketin ihyasına ilişkin hak düşürücü süre yönünden ek tasfiye talebine ilişkin davanın reddine karar verilmesinde hukuka uygunluk bulunmadığından, davacının istinaf talebinin kabulüne, HMK’nın 353/1.a.3 maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın re’sen terkin olunan şirketin tasfiye olunmayan, 10 yıl sonra hazineye intikal edecek araçların ek tasfiyesi talebi yönüyle uyuşmazlığın çözümünde etkili olabilecek ölçüde önemli delillerin toplanması veya değerlendirilmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine…..” şeklinde karar verilmiştir.
Davaya konu şirketin yasal yükümlülüklerini yerine getirmemesi nedeniyle davalı Konya Ticaret Sicili Müdürlüğü tarafından TTK nun geçici 7. Maddesine göre, 22/05/2015 tarihinde ticaret sicilinden yasa gereği tasfiyesiz ve re’sen terkin edildiği (silindiği), işbu davanın yukarıda emsal alınan istinaf kararında belirtildiği gibi hak düşürücü süre içinde açıldığı anlaşılmıştır.
TTK ve tüm mevzuatımız gereğince şirket veya kooperatifin veya tüzel kişiliklerin tasfiye ve sicilden terkin işlemleri sırasında tüm mal varlığı değerlerinin, tüm aktif ve pasiflerinin, tüm hak ve alacakları ile borçlarının, tüm icra takiplerinin ve davalarının vs. (tüm maddi ve manevi hak ve borçlarının) nazara alınması gerekmektedir. Belirtilen nedenlerle TTK nun geçici 7. maddesi gereğince davaya konu şirketin bilinen veya bilinmeyen tüm aktif ve pasiflerinin eksiksiz tasfiyeye tabi tutulabilmesi ve eksik tasfiyenin tamamlanabilmesi için (bu ara şirket adına kayıtlı taşıtların da tasfiyesi gerektiğinden) şirketin ticaret sicilindeki terkin kaydının silinmesine ve ihyasına ilişkin aşağıdaki hükmün kurulması gerekmiştir.
Yargıtay . Hukuk Dairesi’nin … E. … K. Sayılı kararında da belirtildiği üzere, ticaret sicilinden terkin edilmiş olan bir şirket hakkında görülen bir davada veya icra takibinde ilgili şirketin o davada veya icra takibinde temsili için açılan ihya davalarında tasfiye memuru atanması gerekli olmadığından Mahkememizce tasfiye memuru atanması yoluna gidilmemiştir.
TTK’nin geçici 7/4-a maddesi, “Kapsam dâhilindeki şirket ve kooperatiflerin ticaret sicilindeki kayıtlı son adreslerine ve sicil kayıtlarına göre şirket veya kooperatifi temsil ve ilzama yetkilendirilmiş kişilere bir ihtar yollanır. Yapılacak ihtar, ilan edilmek üzere Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi Müdürlüğüne aynı gün gönderilir. İlan, ihtarın ulaşmadığı durumlarda, ilan tarihinden itibaren otuzuncu günün akşamı itibarıyla, 11/2/1959 tarihli ve 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre yapılmış tebligat yerine geçer. Ayrıca anılan ilan, bildirici niteliği haiz olarak ilgili ticaret ve sanayi odası veya ticaret, sanayi ya da deniz ticaret odasının internet sitesinde aynen yayımlanır.” hükmünü amirdir.
Davalı Ticaret Sicil Müdürlüğü tarafından terkin işlemi öncesinde ilgili şirkete veya yöneticilerine bir ihtaratta bulunulmadığı, bulunulduysa bile bunun yazılan müzekkereye rağmen dosyaya ibraz olunmadığı anlaşıldığından davanın açılmasında davalı Ticaret Sicil Müdürlüğünün kusuru bulunduğundan aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücreti takdirine gidilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davasının KABULÜ ile, Konya Ticaret Sicil Müdürlüğünde kayıtlı iken terkin edilen, … TİC. LTD. ŞTİ.’nin Konya . İcra Dairesinin … esas sayılı takip dosyası ile sınırlı olmak üzere İHYASINA ve Konya Ticaret Sicil Müdürlüğü’ne yeniden TESCİLİNE,
2-Kararın Konya Ticaret Sicil Müdürlüğü’nce TESCİL VE İLANINA,
3-Karar kesinleştiğinde, karardan bir suretin re’sen Konya Ticaret Sicil Müdürlüğüne gönderilmesine,
4-Harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
5-Davacı tarafından yapılan 80,70TL başvuru harcı, 80,70TL peşin harç, 11,50TL vekalet suret harcı ve 82,25TL posta ve tebligat ücreti olmak üzere toplam 255,15TL yargılama giderinin davalı Ticaret Sicil Memurluğu’ndan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davacı vekili yararına AAÜT’ye göre hesaplanan 5.100,00TL vekalet ücretinin davalı Ticaret Sicil Memurluğu’ndan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Taraflarca yatırılan gider avansından artan kısmın karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair ; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 s. HMK’nın 345. maddesi gereğince (2) hafta içerisinde, ilgili BAM Hukuk Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere ve oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 18/07/2022

Başkan Üye Üye Katip