Emsal Mahkeme Kararı Konya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/16 E. 2022/730 K. 01.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
KONYA TÜRK MİLLETİ ADINA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :
HAKİM : … …
KATİP : … …
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLLERİ :
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
KARAR YAZMA TARİHİ :
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali(Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİANIN ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı hakkında Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile faturaya dayalı olarak başlatılan ilamsız icra takibine davalının itirazı nedeniyle takibin durdurulduğunu, müvekkili tarafından davalı yana dayanak faturaya istinaden gerekli hizmet verilmesine rağmen borcun ödenmediğini, davalının faturaya rağmen borca ve ferilerine itirazda bulunduğunu, itirazın haksız olduğunu beyan ederek haksız itirazın iptali ile takibin devamına ve %20 oranında icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ:
Davalı tarafa usulüne uygun olarak davetiye tebliğ edilmiş olup, davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Taraflar arasında akdi bir ilişki olmadığını, takibe dayanak yapılan faturadan dolayı müvekkilinin borçlu olmadığını, faturada yazılı malların müvekkiline teslim edilmediğini beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava ilk olarak Konya . Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası ile açılmış olup, mahkemece yapılan yargılama sonucunda 21/03/2019 tarih, … Esas ve … Karar sayılı ilamı ile davanın reddine karar verilmiş olup, verilen karar davacı vekilince istinaf edilmekle Konya Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesi’nin 29/09/2021 tarih, … Esas ve … Karar sayılı ilamı ile davada Asliye Ticaret Mahkemelerinin görevli olması nedeniyle karar kaldırılarak ; Konya . Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sırasına kaydının yapıldığı, mahkemece dosya üzerinden görevsizlik kararı verilerek dosyanın mahkememizin … Esas sırasına kaydının yapıldığı anlaşılmıştır.
ÇEKİŞMELİ HUSUSLAR, TOPLANAN DELİLLER, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; İtirazın iptali davası olup, İ.İ.K.’nun 67. maddesi gereğince yasal bir yıllık süre içinde açıldığı anlaşılmıştır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın davalının Konya . İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptalinin gerekip gerekmediği ve davacının takipteki kadar davalıdan alacaklı olup olmadığı hususunda olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce tarafların bildirdikleri deliller toplanmış, Konya . İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası incelenmek üzere celbedilmiş, taraflara ait BA-BS formları, ticari defter ve kayıtlar, takibe konu fatura ve tüm belgeler dosya arasına alınmıştır.
Konya . İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyasının yapılan incelenmesinde; Davacı-alacaklı tarafından tarafından davalı-borçlu aleyhine yapılan ilamsız takip olduğu, talebin alacaklı şirket tarafından davalıya düzenlenmiş olan 18/05/2016 tarihli … nolu ve 10.015,90 TL bedelli faturadan dolayı 10.015,90 TL’lik alacak olduğu anlaşılmıştır.
Kaldırma kararı öncesi sunulan 14/01/2019 tarihli SMMM bilirkişi raporunda özetle; Dava konusu faturanın incelenmesinde faturayı düzenleyenin imzasının üst kısımda yani genel kabul görmüş ticari örfe göre açık fatura olduğu, yalnız faturadaki ürünlerin davalı … Bayram’a teslim edildiğini gösterir bir belgenin dosya kapsamında bulunmadığı, davalı … … dava konusu faturadan haberdar olduğu Konya . İcra Dosyasına 31.08.2017 tarihinde yapmış olduğu itirazda KDV karşılığında fatura aldığını beyan ettiği, dosya kapsamında ilgili faturanın ve içeriğindeki tutarların ödendiğine dair herhangi bir belgenin olmadığı tespit ve kanaatine varıldığı ifade edilmiştir.
Kaldırma kararı sonrasında ise tarafların fatura tarihi olan 2016 yılına ait BA-BS formları ilgili vergi dairelerinden celbedilmiştir.
Akabinde dosya SMMM bilirkişisine tevdi edilip rapor alınmıştır.
Sunulan 18/05/2022 tarihli raporda özetle; Tarafların 2016 ve 2017 yılları ticari defter kayıtları incelenerek raporda ayrıntılı olarak sunulmuş olan dökümler, tespitler ve açıklamalar doğrultusunda; Taraflar arasında davacı şirket satıcı, davalı da alıcı olmak üzere 2016 yılında gerçekleşmiş bir ticari ilişkinin olduğu, davacı şirketin ticari defterlerinde davalı ile olan alışverişin davalıya fatura düzenlendiğinde davalı borçlandırılmak, tahsilat yapıldığında ya da mal iadesi dolayısıyla iade faturası geldiğinde de davalı alacaklandırılmak suretiyle açık hesap şeklinde izlenmiş olduğu, davacı şirketin ticari defter kayıtlarına göre; davalıdan icra takip tarihi olan 18.08.2017 tarihinde takip ve dava konusu fatura bedeli olan 10.015,90-TL alacaklı görünmekte olduğu ve bu tutarın şüpheli alacaklar hesabına aktarılmak suretiyle karşılık ayrılmış olduğu, davacı şirketin Konya . İcra Dairesi’nin … sayılı dosyası ile davalıdan talep etmiş olduğu asıl alacak tutarının da 10.015,90-TL olduğu, davalının 2016 yılında işletme defteri tutmuş olduğu, gelirler ve giderler kısımlarından oluşan işletme defterine sadece ticari işletmenin gelir ve gider belgeleri kaydedilmekte olup, işletme defterinde cari hesap oluşturulması mümkün olmadığından işletmenin alış ve satışlarının peşin ya da veresiye olduğu hususlarında tutulan işletme defterinden herhangi bir tespitin yapılabilmesinin mümkün olmadığı, takibe ve davaya konu edilen 18.05.2016 tarihli ve … nolu faturanın davalının 2016 yılı işletme defterinde KDV dahil toplam 10.015,90-TL mal alışı olarak kayıtlı olduğu, ancak yukarıda da belirtildiği üzere bu faturanın bedelinin ödenip ödenmediği, başka bir deyişle davacı şirketin bu faturadan dolayı davalıdan alacağının olup olmadığı hususunda işletme defteri kayıtlarından bir tespit yapabilmenin mümkün olmadığı, davalının 2017 yılında bilanço esasına göre defter tuttuğu görülmekle birlikte davalının 2017 yılı ticari defterlerinde davacı şirket ile ilgili herhangi bir kaydın olmadığı, davacı şirketin incelenen ticari defterlerinin açılış tasdiklerinin süresinde yaptırıldığı, defterlerin muhasebe usul ve prensiplerine göre tutulduğu, yevmiye defterlerinin kapanış tasdiklerinin de olduğu ve süresinde yaptırıldığı, davalının incelenen ticari defterlerinin açılış tasdiklerinin süresinde yaptırıldığı, defterlerin muhasebe usul ve prensiplerine uygun olarak tutulmuş olduğu, 2017 yılı yevmiye defterinin kapanış tasdikinin de olduğu ve süresinde yaptırıldığı, davacı şirketin davalıya 2016/Mayıs ayında düzenlemiş olduğu takip ve dava konusu faturanın davacı şirket tarafından Mayıs/2016 ayına ait Bs formu (Mal ve hizmet satışlarına ilişkin bildirim) ile bildirilmiş olduğu, davalı 2016 yılında işletme defteri tutmuş olduğundan (bilanço esasına göre defter tutmamış olduğundan) takip ve dava konusu faturayı Ba formu ile bildirme zorunluluğunun olmadığı rapor edilmiştir.
Dolayısı ile davacının takip ve davaya konu faturayı defterlerine kayıt etmiş olması, faturaya ilişkin BS formunun da ilgili vergi dairesine gönderilmiş olması, davacı defterlerinin usulüne uygun tutulup delil kabiliyetini haiz bulunması, davalının da davaya konu faturayı ticari defterlerine işlemiş olması ve fakat ödemeye ilişkin bir belgenin de sunulmamış ve kanıtlanmamış olması nazara alındığında davacının davasını ispatladığı kanaatine varılmıştır. Ancak davalı yan cevap dilekçesinde yemin deliline de dayanmıştır.
Bunun üzerine davalı vekiline yemin delili hatırlatılmış, davalı vekili yemin metnini hazırlayarak dosyaya sunmuş, yemin metni davacı şirket yetkilisine ihtaratlı bir şekilde tebliğ edilmiştir. Ancak davacı şirket yetkilisi duruşmaya gelmemiş ve yemini eda etmemiştir.
Yemin hususu Hukuk Muhakemeleri Kanununun 225 vd. maddelerinde düzenlenmiştir.
MADDE 225- (1)” Yeminin konusu, davanın çözümü bakımından önem taşıyan, çekişmeli olan ve kişinin kendisinden kaynaklanan vakıalardır. Bir kimsenin bir hususu bilmesi onun kendisinden kaynaklanan vakıa sayılır.
MADDE 228- (1) Yemin teklif edilen kimse, duruşmada bizzat hazır bulunmadığı takdirde, kendisine yemin için bir davetiye çıkarılır.
(2) Yemin davetiyesine, yemine konu hususlar hakkında sorulacak sorular ile geçerli bir özrü olmaksızın yemin için tayin olunan gün ve saatte mahkemeye bizzat gelmediği veya gelip de yemini iade etmediği yahut yemini eda etmekten kaçındığı takdirde, yemin konusu vakıaları ikrar etmiş sayılacağı yazılır.
MADDE 229- (1) Yemin için davet edilen kimse, tayin edilen gün ve saatte mahkemede geçerli bir özrü olmaksızın bizzat hazır bulunmaz yahut hazır bulunup da yemini iade etmez ya da yemini eda etmekten kaçınırsa yemin konusu vakıaları ikrar etmiş sayılır.” Hükmünü amirdir.
Davacı şirket yetkilisine ihtaratlı bir şekilde yemin metni tebliğ edilmesine rağmen davacı şirket yetkilisi duruşmaya gelmemiş ve yemini eda etmemiştir.
Davalı taraf davacı aleyhine %20’den az olmamak üzere tazminata hükmedilmesini talep etmiştir.
İcra ve İflas Kanunu’nun 67. maddesinde; Madde 67 – (Değişik: 18/2/1965-538/37 md.)
(Değişik birinci fıkra: 17/7/2003-4949/15 md.) “Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.
(Değişik: 9/11/1988-3494/1 md.) Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.” Hükmünü amirdir. Her ne kadar davalı taraf %20’den az olmamak üzere tazminata hükmedilmesini talep etmiş ise de şartları bulunmadığından ve davacının kötüniyetli olarak hareket ettiği ispatlanmadığından bu talebin reddi gerekmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama ve değerlendirmede, davacı vekilince davalı aleyhine açılan işbu davada davalının Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasına yaptığı itirazların iptali, takibin devamı ve % 20 tazminat talep edilmiş olup, alınan raporlar ve dosya kül halinde değerlendirildiğinde, davacının takipteki kadar davalıdan alacaklı bulunduğu kanaatine varılmış, ancak davalı yanın yemin teklifi üzerine davacı şirket yetkilisi duruşmaya gelerek yemini eda etmediğinden dolayı yemin konusu vakıaları ikrar etmiş sayıldığından dolayı davanın reddine ilişkin olarak aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-)Davacının davasının REDDİNE,
2-)Şartları oluşmadığından davalı vekilinin tazminat talebinin reddine,
3-)Peşin alınan 120,96 TL harçtan alınması gereken 80,70-TL’nin mahsubu ile fazla alınan 40,26-TL’nin kararın kesinleşmesi ve talep halinde davacıya iadesine,
4-)Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinden bırakılmasına,
5-)Yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
6-)Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 9.200,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Dair; davalı vekilinin yüzüne karşı, davacının yokluğunda kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde Konya Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere yapılan yargılama sonunda karar verildi. 01/12/2022

Katip … Hakim …