Emsal Mahkeme Kararı Konya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/114 E. 2023/34 K. 12.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
KONYA TÜRK MİLLETİ ADINA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :
HAKİM : … …
KATİP : … …
DAVACI : … –
VEKİLİ :
DAVALI : … – …
VEKİLİ :
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
KARAR YAZMA TARİHİ :
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalının müvekkili kooperatifinin üyesi olduğunu, davalının Haziran 2010-Aralık 2011 aylarına ait (19 aylık) aidat borçlarını ödememesi üzerine Konya . İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası üzerinden giriştikleri icra takibine davalının haksız ve kötü niyetli olarak itiraz etmesi nedeniyle icra takibi durduğundan ve davalının itirazında tercihli üyelik iddiasında bulunduğundan ve Kooperatifler Kanunu, Ana Sözleşme, Yerleşik Yargıtay kararları ile kooperatif genel kurul kararları karşısında davacının tercihli üye olmayıp normal üyelerden bir üye olup aidat ödeme sorumluluğu olduğundan bahisle davalının icra takibine yönelik itirazının iptali ile takibin devamına ve davalının %20 oranından az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkumiyetine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ:
Davalı tarafa usulüne uygun olarak davetiye tebliğ edilmiş, davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkiline karşı benzer bir davanın Konya . Sulh Hukuk Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında görüldüğünü, davacının davasının kabulüne karar verildiğini ve kararı temyiz ettiklerini, dosyanın halen Yargıtayda olduğunu, müvekkilinin tercihli üye olması nedeniyle aidat ödeme sorumluluğunun olmadığından bahisle davanın görev ve esas yönünden reddine ve davacının haksız takip tazminatına mahkumiyetine karar verilmesini talep etmiştir.
ÇEKİŞMELİ HUSUSLAR, TOPLANAN DELİLLER, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Huzurda açılan dava; kooperatif üyeliği nedeniyle ödenmeyen aidat borcunun tahsili için başlatılmış icra takibine yönelik itirazın iptali davasıdır.
Mahkememizce; icra dosyası, tercihli üyelikle ilgili değişik kişilerle davacı kooperatif arasındaki değişik dava dosyaları, kooperatife ait sicil dosyası örneği, genel kurul karar örnekleri, taraf vekillerinin sundukları dilekçeler ve üyelikle ilgili belgelerin örnekleri ile dosya arasındaki tüm kayıt ve belgeler tek tek incelenmiştir.
Muhasebeci bilirkişi … 06/12/2012 tarihli bilirkişi raporu ve 31/01/2013 tarihli ek rapor temin edilerek incelenmiştir. Yine bir başka muhasebeci bilirkişi … 20/11/2013 tarihli bilirkişi raporu ve 12/02/2014 tarihli ek bilirkişi raporu temin edilerek incelenmiştir.
Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacının davalı aleyhine 09/01/2012 tarihinde Haziran 2010 ayından Aralık 2011 ayına kadar 2010 ayları için aylık 300,00 TL den 2011 yılı ayları için aylık 375,00 TL den ve her bir aya yasal faiz uygulanmak suretiyle 19 ay için toplam 7.035,08 TL üzerinden ve asıl alacak miktarlarına takip tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmak suretiyle icra takibine giriştiği, davalıya 09/07/2012 tarihinde ödeme emrinin tebliği üzerine davalı vekilinin yasal itiraz süresi içerisinde 10/07/2012 tarihinde borca ve ferilerine itiraz ederek icra takibini durduğu ve davacının da yasal bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde 24/07/2012 tarihinde işbu itirazın iptali davasını açtığı anlaşılmıştır.
Taraflar arasındaki çekişme; davalının tercihli üye olup olmadığı ve bu bağlamda aidat ödeme sorumluluğu olup olmadığı noktasındadır.
Davalının tercihli üye olup olmadığının tüm mevzuat, kooperatif genel kurul kararları ve emsal uygulamalar nazara alınarak uzun uzun tartışılması ve bir karara bağlanması gerekir ise de eldeki davamızda buna hiç gerek yoktur. Çünkü;
Dosya örneği dosyamız arasında olan ve kesinleştirme şerhli ve onaylı gerekçeli kararı dosyamız arasında olan Konya . Sulh Hukuk Mahkemesinin 29/12/2011 tarih … Esas … Karar sayılı kararına göre; 31 Mart 2010 tarihine kadar davalı kooperatif üyesinin toplam 30.000,00 TL aidat ödemesi gerekirken bunun 28.000,00 TL ödemesi bakiye 2.000,00 TL aidat borcunun olması ve ayrıca Nisan ve Mayıs 2010 aylarına ait aylık 300,00 ‘er TL aidat borcunu ödememesi nedeniyle toplam 2.600,00 TL asıl alacak olmak üzere ferileri ile birlikte toplam 2.936,67 TL nin davalıdan tahsili için Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası üzerinden davacının davalı aleyhine giriştiği icra takibine davalının itiraz etmesi sonucu açılmış olan işbu itirazın iptali davası ile davalının itirazının iptali ile 2.600,00 TL asıl alacağa 11/06/2010 tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmak suretiyle takibe devam edilmek üzere davalının itirazının iptaline karar verildiği, işbu karara karşı davalının başvurduğu temyiz başvurusunun Yargıtay . Hukuk Dairesinin 31/10/2012 tarih … Esas 2012/6306 Karar sayılı kararı ile süre yönünden temyiz talebinin reddine karar verildiği ve kararın 16/01/2013 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
Konya . Sulh Hukuk Mahkemesinin 29/12/2011 tarih … Esas … Karar sayılı kesinleşmiş kararına göre davalı … tercihli üye değildir ve diğer normal üyeler gibi kooperatif genel kurullarının belirlediği aidatları kooperatife ödemekle sorumludur. Kesin hüküm, kesin delildir. Kesin hüküm tarafları bağlar.
Kesin hüküm gereği davalının, aidat ödeme sorumlusu olduğu açık ve kesinleşmiş olduğundan davalı artık eldeki davada tercihli üyelik savunmasında bulunamaz. Bulunsa bile kesin hüküm nedeniyle mahkememizce bu savunması nazara alınamaz. Tüm bu nedenlerle davalı takip konusu edilen aidatları ödemekle sorumludur.
Kesin hüküm nedeniyle bir kısım üyelerin açtıkları benzer veya genel kurul iptali vs. ile ilgili davaların sonucunu beklemek eldeki davamızda sonuca etkili olmadığından (kesin hükmün varlığı karşısında) o dosyaların sonuçlarını beklemeye gerek görülmemiştir.
Davalı, aidat sorumlusu olup icra takibine konu Aralık 2011 ayı aidatının son ödeme tarihinden itibaren 30 gün geçmeden bu ay da dahil edilerek 09/01/2012 tarihinde bu ay hakkında icra takibinde bulunulması doğru değildir. Aralık 2011 ayı aidatı yönünden alacak muaccel değildir. Bu ayla ilgili asıl alacak olarak istenen 375,00 TL ve bu aya ilişkin olarak istenen 0,75 TL birikmiş yasal faiz toplamı olan 375,75 TL ile ilgili talebin reddine Haziran 2010-Kasım 2011 ayları (toplam 18 ay) karşılığı olan toplam 6.225,00 TL asıl alacak ile her bir aya aidatın son ödeme tarihinden takip tarihine kadar işletilmiş ve hesaplanmış olan toplam 434,33 TL birikmiş yasal faiz olmak üzere toplam 6.659,33 TL’den ve asıl alacağa takipten itibaren işletilecek yasal faizden davalı davacıya karşı sorumlu olduğundan (davalı aidat sorumlusu olup tercihli üye/ortak olmadığından) davacının davasının kısmen kabulüne kısmen reddine ilişkin olarak mahkememizce … E., … K. Sayılı ilam ile 13/03/2014 tarihinde karar verilmiştir.
Yukarıda bahsi geçen kararın davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay . H.D.’nin … E., … K. Sayılı ve 26/10/2015 tarihli ilamı ile karar bozulmuştur.
Bozma ilamında özetle;
“Dava, aidat alacağının tahsili amacıyla başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Davalı yan, kooperatife peşin ödemeli ortak olduğunu savunarak davanın reddini istemiş, mahkemece, davalı hakkındaki aidat alacağının tahsiline ilişkin itirazın iptali davasının kesinleştiği ve davalının peşin ödemeli ortak kabul edilmeyeceğine ilişkin kesin hüküm teşkil edeceği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Gerek davalı vekilinin temyize cevap dilekçesi ve gerekse de Dairemize intikal eden benzer dosyalardan peşin ödemeli ortaklığa esas olan 30.06.2000 tarihli genel kurulun iptali için Konya . Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasıyla dava açıldığı anlaşılmıştır. İptal davasındaki iddialar arasında, genel kurulun yoklukla malül olduğuna ilişkin iddialar da bulunmaktadır. Bunun yanında, yüklenici … ile kooperatif yönetim kurulu üyeleri hakkında nitelikli dolandırıcılık, zimmet, resmi belgede sahtecilik ve kooperatifler kanunu hükümlerine aykırılık nedeniyle açılan kamu davasının da Konya . Ağır Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında görülmeye devam edildiği ve 30.06.2000 tarihli genel kuruldaki bakanlık temsilcisi aleyhine de kamu davası açıldığı anlaşılmaktadır.
Anılan davalar, dava konusu dosya ile sıkı irtibat halinde olup, genel kurul kararının iptaline karar verilmesi halinde sonraki genel kurullarda, aidat alınmasına ilişkin alınan kararlar geçerli olacak ve alınan kararların kazanılmış haklara aykırılık teşkil ettiğinden söz edilemeyecektir. Aksi halde, aynı durumda olan tüm ortakların durumu gözönüne alınarak, yüklenicinin yaptığı imalatın miktarı ile bu imalat karşılığı sattığı dairelerin karşılaştırılması gerekecektir. Bu nedenle, genel kurul iptali davasının sonucunun beklenmesi ve ceza davalarının son haliyle getirtilerek incelenmesinden sonra bir karar verilmesi gerektiğinden, eksik incelemeye dayalı kararın davalı yararına bozulması gerekmiştir.” gerekçesi ile verilen karar bozulmuştur.
Bozma kararına karşı davacı vekilince tashihi karar yoluna başvurulmuş ancak bu talep Yargıtay . H.D.’nin … E., … K. Sayılı ve 28/01 tarihli ilamı ile tashihi karar talebi reddedilmiştir.
Bozma sonrasında dosya … E. Sayılı numarayı almış ve mahkememizce direnme kararı verilmiştir. Direnme kararında özetle; Mahkememizin 13/03/2014 tarih ve … Esas … Karar sayılı gerekçeli kararında da belirtildiği gibi;
Taraflar arasındaki çekişme; davalının tercihli üye olup olmadığı ve bu bağlamda aidat ödeme sorumluluğu olup olmadığı noktasındadır.
Davalının tercihli üye olup olmadığının tüm mevzuat, kooperatif genel kurul kararları ve emsal uygulamalar nazara alınarak uzun uzun tartışılması ve bir karara bağlanması gerekir ise de eldeki davamızda buna hiç gerek yoktur. Çünkü;
Dosya örneği dosyamız arasında olan ve kesinleştirme şerhli ve onaylı gerekçeli kararı dosyamız arasında olan Konya . Sulh Hukuk Mahkemesinin 29/12/2011 tarih … Esas … Karar sayılı kararına göre; 31 Mart 2010 tarihine kadar davalı kooperatif üyesinin toplam 30.000,00 TL aidat ödemesi gerekirken bunun 28.000,00 TL ödemesi bakiye 2.000,00 TL aidat borcunun olması ve ayrıca Nisan ve Mayıs 2010 aylarına ait aylık 300,00 ‘er TL aidat borcunu ödememesi nedeniyle toplam 2.600,00 TL asıl alacak olmak üzere ferileri ile birlikte toplam 2.936,67 TL nin davalıdan tahsili için Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası üzerinden davacının davalı aleyhine giriştiği icra takibine davalının itiraz etmesi sonucu açılmış olan işbu itirazın iptali davası ile davalının itirazının iptali ile 2.600,00 TL asıl alacağa 11/06/2010 tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmak suretiyle takibe devam edilmek üzere davalının itirazının iptaline karar verildiği, işbu karara karşı davalının başvurduğu temyiz başvurusunun Yargıtay . Hukuk Dairesinin 31/10/2012 tarih … Esas … Karar sayılı kararı ile süre yönünden temyiz talebinin reddine karar verildiği ve kararın 16/01/2013 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
Konya . Sulh Hukuk Mahkemesinin 29/12/2011 tarih … Esas … Karar sayılı kesinleşmiş kararına göre davalı … tercihli üye değildir ve diğer normal üyeler gibi kooperatif genel kurullarının belirlediği aidatları kooperatife ödemekle sorumludur. Kesin hüküm, kesin delildir. Kesin hüküm tarafları ebediyen bağlar. Kesin hüküm aynı zamanda dava şartıdır da. Kesin hüküm öncelikle ve her aşamada mahkemelerce hem de resen nazara alınır. Kesin hüküm asla görmezden gelinemez. Kesin hüküm gereği davalının, aidat ödeme sorumlusu olduğu açık ve kesinleşmiş olduğundan davalı artık eldeki davada tercihli üyelik savunmasında bulunamaz. Bulunsa bile kesin hüküm nedeniyle mahkememizce bu savunması nazara alınamaz. Tüm bu nedenlerle davalı takip konusu edilen aidatları ödemekle sorumludur.
Her ne kadar bozma ilamında; “…Anılan davalar, dava konusu dosya ile sıkı irtibat halinde olup, genel kurul kararının iptaline karar verilmesi halinde sonraki genel kurullarda, aidat alınmasına ilişkin alınan kararlar geçerli olacak ve alınan kararların kazanılmış haklara aykırılık teşkil ettiğinden söz edilemeyecektir. Aksi halde, aynı durumda olan tüm ortakların durumu gözönüne alınarak, yüklenicinin yaptığı imalatın miktarı ile bu imalat karşılığı sattığı dairelerin karşılaştırılması gerekecektir. Bu nedenle, genel kurul iptali davasının sonucunun beklenmesi ve ceza davalarının son haliyle getirtilerek incelenmesinden sonra bir karar verilmesi gerektiğinden, eksik incelemeye dayalı kararın davalı yararına bozulması gerekmiştir. Bozma nedenine göre, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.” denilerek kararımız bozulmuş ise de; kesin hüküm nedeniyle bir kısım kooperatif üyelerinin ve hatta davacının açtıkları benzer veya genel kurul iptali vs. ile ilgili davaların veya ceza dava dosya veya dosyalarının sonucunu beklemek vs. eldeki davamızda sonuca etkili olmadığından (kesin hükmün varlığı karşısında) o dosyaların sonuçlarını beklemeye gerek görülmemiş ve bozma ilamına üstünlük tanınmamıştır. Denilerek ve direnilme suretiyle mahkememizin 13/03/2014 tarih ve … Esas … Karar sayılı kararındaki şekilde bozma sonrası … E., … K. Sayılı ve 18/04/2016 tarihli ilamı ile direnme kararı verilmiştir.
Direnme kararının davalı vekilince temyizi üzerine dosya Yargıtay Hukuk Genel Kurulunca incelenmiş ve … E., … K. Sayılı ve 18/11/2021 tarihli ilamı ile direnme kararı bozulmuştur. Bozma ilamında özetle;
“Konya . Asliye Ticaret Mahkemesinin … E. sayılı davası ile Konya . Asliye Ticaret Mahkemesinin … E. sayılı davasında verilecek karar, davalının aidat ödeme yükümlülüğünün varlığı ya da yokluğu konusunda hüküm içereceğinden şüphesiz eldeki davanın sonucunu etkileyecektir. Mahkemece anılan davalar bekletici sorun yapılmadan ve Konya . Ağır Ceza Mahkemesinin … E., sayılı ceza davasındaki mahkûmiyet kararının bağlayıcı olduğu da dikkate alınmadan Konya 3. Sulh Hukuk Mahkemesinin … E. sayılı davasında ödenmesi istenen aidat dönemleri farklı olmasına rağmen, bu davada verilen kararın davalının peşin ödemeli ortak kabul edilmeyeceğine ilişkin kesin hüküm teşkil ettiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmesi doğru olmamıştır.
Bu durumda mahkemece genel kurul kararlarının iptaline yönelik davaların HMK’nın 165. maddesi uyarınca bekletici sorun yapılması gerektiği gibi ceza mahkemesinde tespit edilen maddi olaylar ile özellikle “fiilin hukuka aykırılığı” konusunun vurgulandığı mahkûmiyet kararının mülga BK’nın 53. maddesindeki hüküm gereğince hukuk hâkimini bağlayacağı gözetilerek bu davalarda verilen kararların kesinleşmesinin beklenmesi, kararların kesinleşmesi hâlinde ise, kesinleşen hususlar da nazara alınarak eldeki davanın değerlendirilip hasıl olacak sonuca göre hüküm kurulması gereklidir.
Hâl böyle olunca, direnme kararının Özel Daire bozma kararında ve yukarıda açıklanan ilave gerekçe ve nedenlerle bozulması gerekmiştir.” denilmek suretiyle verilen direnme kararı bozulmuştur.
En son bozma kararı sonrası dosya … . Sayılı numarayı almış; Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun … esas, … karar sayılı ve 18/11/2021 tarihli bozma ilamına uyulmuş ve;
Konya . ATM … esas sayılı dosyasına müzekkere yazılarak mahkemece verilen karar ve derecattan geçmiş ise Yargıtay ilamları ve kesinleşme suretini havi ilamın bir suretin gönderilmesinin istenmesine,
Konya . ATM … esas sayılı dosyasına müzekkere yazılarak mahkemece verilen karar ve derecattan geçmiş ise Yargıtay ilamları ve kesinleşme suretini havi ilamın bir suretin gönderilmesinin istenmesine,
Konya . Ağır Ceza Mahkemesine müzekkere yazılarak … esas ve yine Konya . Ağır Ceza Mahkemesi … Esas sayılı dosyalarında verilen karar ve derecattan geçmiş ise Yargıtay ilamları ve kesinleşme suretini havi ilamın bir suretin gönderilmesinin istenmesine şeklinde ara kararlar kurulmuştur.
Konya . ATM … esas sayılı dosyasının yapılan incelemesinde; Davacı kooperatif tarafından davalılar Çevre Şehircilik Bakanlığı İl Müdürlüğü, Konya Ticaret Sicil Müdürlüğü ve … Tic.Ltd.Şti. aleyhine açılan 30/06/2000 tarihli genel kurul kararının iptali talepli dava olduğu, davanın davacının aktif dava ehliyeti, davalıların ise pasif dava ehliyeti bulunmaması nedeniyle reddedildiği, kararın davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine Yargıtay . Hukuk Dairesinin 04/02/2015 tarih … Esas … Karar sayılı kararı ile onanarak kesinleştiği anlaşılmıştır.
Konya . ATM … esas sayılı dosyasının yapılan incelemesinde; Dosyamız davalısı … ve başkaca davacılar tarafından davalı kooperatif aleyhine açılmış 05/05/2013 tarihli genel kurul kararının 4 ve 7. Maddelerin iptaline ilişkin olduğu ve davanın kabul edildiği, istinaf ve Yargıtay denetiminden geçerek kesinleştiği anlaşılmıştır.
Konya . Ağır Ceza Mahkemesi … Esas sayılı dosyasının yapılan incelemesinde ise; Aralarında davacı kooperatifinde bulunduğu ve katılan olduğu muhtelif kişilerce şikayetçi olunan ve aralarında yüklenici … ve kooperatif yönetim kurulu üyelerinin ve de başkaca sanıkların bulunduğu davada, nitelikli dolandırıcılık, nitelikli zimmete azmettirme, nitelikli zimmet, zincirleme sahtecilik suçlarından dava açıldığı, sanıkların muhtelif cezalara çarptırıldığı ve kararın kesinleştiği anlaşılmıştır.
Yine dosyada mevcut olup davacı kooperatif tarafından başka bir davalıya karşı açılan ve Konya . Asliye Hukuk Mahkemesinin … E. Sayılı dosyası için alınan raporda; …’ın 48 daire için hak ediş tutarından çok fazla miktardaki daireyi ( 150 daireyi ) sattığının rapor edildiği anlaşılmıştır.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 74. maddesi uyarınca hukuk hâkimi, ceza mahkemesinin beraat kararı ile bağlı değil ise de hem ilmi, hem de kökleşmiş yargı kararlarında ceza mahkemesince belirlenen maddi olgunun hukuk hakimini bağlayacağı kabul edilmektedir. ( Kaldı ki ceza dosyasında … ve muhtelif sanıklar hakkında davacı kooperatif ile ilgili yapmış oldukları işlemlerden dolayı mahkumiyet kararları verilmiştir.) Her ne kadar Konya . ATM … esas sayılı dosyası ve Konya. ATM … esas sayılı dosyası kapsamına göre davalının peşin bedelli üye olduğu bir an için düşünülse bile Konya . Ağır Ceza Mahkemesi … Esas sayılı dosyasındaki maddi olgular da nazara alındığında davalının peşin bedelli üye olarak kabul edilemeyeceği ve normal bir üye olduğu değerlendirilmek suretiyle davanın kısmen kabul kısmen reddine ilişkin olarak aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davacının davasının KISMEN KABULÜ İLE;
1-)Davalının Konya . İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın 6.225,00-TL asıl alacak ve 434,33-TL işlemiş faiz olmak üzere 6.659,33-TL üzerinden iptali ile TAKİBİN DEVAMINA, asıl alacak olan 6.225,00-TL’ye takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
2-)Kabul edilen miktarın %20’si olan 1.331,87-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-)Reddedilen kısım bakımından davalı vekilinin şartları oluşmadığından kötü niyet tazminatı talebinin REDDİNE,
4-)Alınması gereken 454,90-TL harçtan peşin alınan 69,40-TL, icra dosyasına yatırılan 35,17-TL olmak üzere toplam 104,57-TL harcın mahsubu ile bakiye 350,33-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
5-)Davacı tarafından sarfedilen 21,15-TL başvuru harcı, 69,40-TL peşin harç, 35,17-TL icra dosyasına yatırılan harç olmak üzere toplam 125,72-TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-)Davacı tarafından yapılan 500,00-TL bilirkişi ücreti, 3,30-TL vekalet suret harcı ve 205,50-TL yazışma gideri olmak üzere toplam 708,80-TL yargılama giderinden 6.659,33/7.035,08 haklılık oranına göre hesaplanan 670,94-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-)Davalı tarafından yapılan 123,60-TL temyiz yoluna başvurma harcı, 143,50-TL temyiz yoluna başvurma harcı, 3,30-TL vekalet suret harcı, 102,20-TL yazışma gideri olmak üzere toplam 372,60-TL yargılama giderinin 375,75/7.035,08 haklılık oranına göre hesaplanan 19,90-TL’nin davacıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin davalı üzerinde bırakılmasına,
8-)Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 6.659,33-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-)Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 375,75-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
10-)Dosyada kalan gider avansının yatırana iadesine,
Dair; davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, miktar itibari ile kesin olmak üzere yapılan yargılama sonunda karar verildi. 12/01/2023

Katip .. Hakim …