Emsal Mahkeme Kararı Konya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/775 E. 2022/618 K. 18.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: … Esas – …
YÜCE TÜRK MİLLETİ ADINA KARAR
T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO :
KARAR NO :
HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :

Davacı taraf vekilinin davalı taraf aleyhine açtığı işbu dava mahkememizin … Esas sırasına kaydedilmekle, mahkememizce yapılan aleni/açık yargılama sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; Davalı yanın taraflarınca Konya . İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyası kapsamında başlatılan icra takibine karşı borcu bulunmadığından bahisle itiraz ederek takibin durmasına sebep olması nedeniyle haksız itirazın iptali için işbu davanın ikame edilmesinin zaruretinin hasıl olduğunu, müvekkili firma tarafından 2019 Ekim tarihine dek uzun yıllar temizlik, danışmanlık ve benzeri hizmetlere ilişkin personel temini hizmeti sağlandığını, verilen bu hizmetin davalı tarafın aldığı hizmete ilişkin aylarca bedel ödememesi akabinde de hizmetin sunulduğunu “… mah. … sk. … Plaza Kadıköy/İSTANBUL adresindeki … PLAZA adresinden ayrılmış olması nedeniyle sonlandığını, davalı tarafın iş akdinin feshinden önceki son yılda ödemelerini geciktirmeye başlattığını, bu nedenle davalı tarafa ilk aşamada 21.06.2019 tarihinde ihtarname gönderildiğini, ödemelerin yapılmasının istendiğini, ancak ihtarnamenin gönderilmesi akabinde aylardır ödeme yapmayan davalı tarafın kısmi ödeme yaptığını, devam eden süreçte ödemeler yapılmamaya devam edildiğini, işbu nedenle 19.09.2019 tarihinde ikinci ihtarname gönderildiğini ve ödemelerin yapılmasının istenildiğini, ancak davalı tarafın ödemeleri hiçbir şekilde gerçekleştirmediğini, davalı tarafın hiçbir şekilde ödeme gerçekleştirmediğini, bu nedenle Konya . İcra Müdürlüğü nezdinde icra takibi başlatıldığını, davalı tarafça haksız ve kötü niyetle itiraz edilmiş olması nedeniyle mezkur takibin durduğunu, akabinde taraflarınca arabuluculuk sürecine başvurulduğunu, davalı taraf ile arabuluculuk sürecinde de hiçbir şekilde uzlaşmaya varılamadığından işbu davanın ikame edildiğini, davalı tarafın tüm bu süreçte dürüstlük kuralına açıkça aykırı davrandığını, daimi olarak tabiri caizse müvekkili firmayı oyaladığını, oysaki davalı tarafa işbu davaya konu tüm faturaların hukuka uygun bir şekilde tebliğ edildiğini ve faturalara ilişkin hiçbir şekilde bir itiraz söz konusu dahi olmadığını, bu nedenlerle davanın kabulü ile borçlunun itirazının iptalini, Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası üzerinden takibin devamını, haksız itiraz eden borçlu aleyhine alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına ve %20 den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleriyle vekâlet ücretinin de davalıya tahmiline karar verilmesi tahmil etmiştir.
Davalıya dava dilekçesi ekli meşruhatlı davetiye tebliğ edildiği halde cevap dilekçesi vermemiştir. Davalıya duruşma günü de tebliğ edildiği halde geçerli bir özür bildirmeksizin duruşmalara da katılmamıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
I.DAVANIN NİTELENDİRİLMESİ
Taraflar arasında görülmekte olan davanın davacı tarafından faturaya dayalı olarak başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali davası olduğu, taraflar arasındaki ihtilafın ise icra takibine dayanak faturalar dolayısıyla davacının herhangi bir alacağı olup olmadığı, var ise miktarı ve davalıdan talep edip edemeyeceği hususlarında olduğu tespit edilmiştir.
II.HÜKME EMSAL ALINAN YÜKSEK MAHKEME İLAMLARI
1.T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 21/06/2018 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında;
“Somut olayda; itirazın alacaklıya tebliğ edilmediği bildirildiğine göre, mahkemece davacı alacaklıya tebliğ yapılmadığından 1 yıllık hak düşürücü sürenin başlamadığı gözetilip, itirazın iptali davasının süresinde açıldığı kabul edilerek, işin esası hakkında yapılacak yargılama sonucunda, hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir.” denilmiştir.
2.T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 25/01/2022 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında;
“Hal böyle olunca, davalının ticari defterlerinin de incelenmesi gerekmektedir. O nedenle HMK.220. uyarınca davalıya ticari defterlerini sunması için ticari defterlerin ibraz edilmemesi halinde davacının ticari defter kayıtlarının davacı lehine delil olarak kabul edileceğinin açıkca belirtilerek sonuçları ayrıntılı olarak belirtilmek suretiyle ihtaratlı kesin süre verilmesi, davalının defterlerini ibraz etmesi veya yerini bildirmesi durumunda bilirkişi marifetiyle inceleme yapılıp sonucuna göre, ibraz etmemesi halinde dosya kapsanıma göre bir karar verilmesi gerekirken, sadece davacı defter ve belgeleri üzerinde yaptırılan incelemeye istinaden düzenlenen rapora göre davacının davasını ispat ettiği gerekçesiyle ve dolayısıyla eksik inceleme ile karar verilmesi doğru olmayıp kanun yararına bozmayı gerektirmiştir.” denilmiştir. (Benzer yönde bkz. T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 23/01/2017 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı)
3.T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 03/04/2019 Tarih ve … Esas-… Karar Sayılı İlamında;
“Davacı fatura tarihi ile takip tarihine kadar işlemiş faiz de talep edilmiş, mahkemece ”davacının davasının kabulü ile Antalya . İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası üzerinden takip edilen 53.000,00 TL asıl alacak ve işlemiş faiz ve diğer alacaklar yönünden yapılan itirazın iptaline, takibin devamına” denilmek suretiyle 17.661,34 TL işlemiş işlemiş faiz alacağı yönünden de dava kabul edilmiştir. Fatura düzenlenmesi borçluyu temerrüde düşürücü nitelikte bir işlem olmadığından fatura tarihi faize başlangıç yapılamaz. Takip öncesi temerrüt faizi talep edilebilmesi için borçlunun alacak miktarını gösterir ve ödeme talebini içerir bir ihtarla temerrüde düşürülmesi (TBK. m. 117/1) ya da borcun ödeneceği günün tarafların anlaşmasıyla kesin olarak belirlenmesi (TBK. m. 117/2) gerekir. Somut olayda icra takibinden önce alacak miktarı gösterilmek ve ödenmesi talep edilmek suretiyle borçlu temerrüde düşürülmediğinden ve kararlaştırılmış kesin vade bulunmadığından temerrüt, icra takibinin başlatıldığı tarihte oluşmuştur. Mahkemece fatura tarihinin temerrüde esas alınarak ve faize başlangıç yapılarak fatura tarihi ile takip tarihi arasındaki işlemiş faiz alacağı yönünden davanın kabulü doğru olmamıştır. İcra takibinden önce temerrüdün varlığı kanıtlanamadığından takip öncesine ait işlemiş faiz alacağına ilişkin itirazın iptâli talebinin reddi gerekir.O halde mahkemece, açıklanan husus gözetilmek suretiyle yapılacak hesaba göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.” denilmiştir.
4.T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 19/04/2022 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında;
“Dava rücuen alacak davası olup, davacı tacirdir. TTK’nın 19/2 maddesinde düzenlenen “Taraflardan yalnız biri için ticari iş niteliğinde olan sözleşmeler, kanunda aksine hüküm bulunmadıkça, diğeri için de ticari iş sayılır” hükmü uyarınca davacının ticari faiz isteme hakkına sahip olduğu, bununla birlikte davacı dava dilekçesinde tahsil talebinde bulunurken talep ettiği üzere talebiyle bağlı kalınarak avans faiz oranından daha az oranda olan reeskont oranında faiz istemekte haklı olduğuna göre, mahkemece kabul edilen alacağa ödeme tarihinden itibaren reeskont faizi uygulanması gerekirken, yasal faiz uygulanması isabetli olmamıştır. Bu nedenlerle kararın bozulması gerekirse de, yapılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesi kararının kaldırılarak, yerel mahkeme hükmünün faiz türüne yönelik olarak değiştirilmek suretiyle HMK’nın 370/2 maddesi gereğince düzeltilerek onanması gerekmiştir.” denilmiştir.
III.DEĞERLENDİRME VE NETİCE
1.Davaya dayanak T.C. Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyasının incelenmesinde özetle; Davacı tarafından dayanak faturalar eklenmek suretiyle 6.806,14 TL asıl alacak ve 873,57 TL takip öncesi işlemiş faiz olmak üzere 7.679,71 TL üzerinden ilamsız icra takibine geçildiği, davalı tarafından 10/08/2020 tarihinde yasal süre içerisinde yapılan itiraz üzerine takibin durduğu, davalı tarafından yapılan itirazın davacıya tebliğ edilmediği ve yukarıda detayı verilen T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 21/06/2018 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı da emsal alındığında eldeki davanın hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
2.Mahkememizce tarafların belirtmiş olduğu deliller celp edilmiş, davaya dayanak hizmet sözleşmesi ve faturalar dosyamız arasına alınmış, Mahkememizin 31/12/2021 Tarihli Tensip Zaptının 10/b maddesi ile ön inceleme duruşmasının yapıldığı 31/05/2022 Tarihli duruşmasının 3/b maddesi ile davalıya “bilirkişi incelemesine esas olmak üzere davalı şirkete ait ticari defter ile belgelerin bulunduğu yerin açık adresi ve muhatap kişinin kimlik ve iletişim bilgilerini ibraz etmek üzere(Görevlendirilecek bilirkişi tarafından ticari defter ve belgeleri incelemek üzere irtibat kuracağı) 2 haftalık kesin süre verilmesine, kesin süre içerisinde kararın gereğinin yerine getirilmemesi veya ticari defter ve belgelerin ibrazından kaçınılması halinde 6100 Sayılı Kanunun 222/3 maddesi gereğince davacı tarafın kanuna uygun olarak tutulmuş ticari defter ve belgelerindeki kayıtların aleyhine delil olabileceği” ihtar edilmiş, usulüne uygun davetiyelere rağmen davalı tarafından ara kararın gereği yerine getirilmemiş, yukarıda detayı verilen T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 25/01/2022 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı ile T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 23/01/2017 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı da emsal alınarak davacının ibraz ettiği deliller ile ticari defterleri üzerinde inceleme yapılmış ve dosyadaki mevcut delil durumu nazara alınarak tarafların haklılığı değerlendirilmiştir.
3.Mahkememizce dosya Ticari İşletme ve Şirketler Muhasebesi alanında uzman bilirkişiye tevdi edilerek davacının ticari defter ve belgelerinin yerinde incelenerek 6100 Sayılı Kanunun 222/2 maddesi gereğince davacının ticari defterlerini eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutup tutmadığı, açılış ve kapanış onaylarını yaptırıp yaptırmadığı, davaya konu fatura dolayısıyla ticari defter ve belgelerinde herhangi bir kayıt bulunup bulunmadığı, bu faturalara ilişkin iade faturası düzenlenip düzenlenmediği, dava konusu faturaların tebliğ ve deftere kayıt tarihleri ve varsa davalı tarafından ödeme yapıldığına ilişkin herhangi bir kayıt bulunup bulunmadığı, davacının incelenen ticari defterlerinin birbirini doğrulayıp doğrulamadığı hususunda rapor aldırılmış, 12/09/2022 Tarihli Bilirkişi Raporunda özetle; Davacının ticari defter ve belgelerinin kanuna ve muhasebe usul ve prensiplerine uygun olarak tutulduğu, açılış ve kapanış tasdiklerinin yapıldığı, taraflar arasında 2019 yılından beri devam eden cari ilişki olduğu, davacı tarafından toplamda 21.443,21 TL’lik hizmet faturası kesildiği, davalı tarafından ise bu tutarın 14.636,99 TL’sinin banka aracılığı ise davacıya ödendiği, davacının bakiye kalan alacak miktarının ise 6.806,22 TL olduğu rapor edilmiş, söz konusu raporun Yüksek Mahkemenin denetimine elverişli, ayrıntılı, gerekçeli ve yöntemine uygun olarak hazırlanması sebebiyle hükme esas alınmasına karar verilmiştir.
4.Yukarıda yapılan açıklamalar, ilgili icra dosyası, bilirkişi raporu, Yüksek Mahkeme içtihatları ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde; 01/01/2019 Tarihli Temizlik ve Danışma Hizmetleri Sözleşmesinden kaynaklı olarak taraflar arasında ticari ilişki hasıl olduğu, bu ilişki sebebiyle davacı tarafından toplamda 21.443,21 TL’lik hizmet faturası kesildiği, davalı tarafından ise bu tutarın 14.636,99 TL’sinin banka aracılığı ise davacıya ödendiği, davacının bakiye 6.806,22 TL alacağı kaldığı lakin asıl alacak miktarı olarak 6.806,14 TL üzerinden takibe geçildiği, taleple bağlı kalınarak T.C. Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyasında davalı(borçlu) tarafından asıl alacak yönünden yapılan itirazın iptaline, takibin asıl alacak olan 6.806,14 TL üzerinden devamına karar verilmesi hususunda Mahkememizde vicdani kanaat hasıl olmuş ve yine her ne kadar davacı tarafından icra takibinde işlemiş faiz alacağı da talep edilmiş ise de yukarıda detayı verilen T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 03/04/2019 Tarih ve … Esas-… Karar Sayılı İlamı da emsal alındığında davacının takip öncesinde dava konusu faturalar dolayısıyla temerrüde düşürülmediği, ihtarnamelerde belirtilen faturaların dava konusu faturalar olmadığı anlaşılmakla yine yukarıda detayı verilen T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 19/04/2022 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı çerçevesinde takip talebindeki faizin niteliği de nazara alınarak asıl alacağa 04/08/2020 tarihinden itibaren ticari avans faizi uygulanmasına, davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine karar verilmesi hususunda mahkememizde vicdani kanaat hasıl olmuştur.
5.Tarafların 6102 Sayılı TTK’nın 16/1 maddesi gereğince özel hukuk tüzel kişisi tacir olduğu, davalı(borçlunun) takibe itirazında haksız olduğu ve dava konusu alacağın likit de olduğu anlaşılmakla 2004 Sayılı Kanunun 67/2. Maddesi gereğince T.C. Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyasında Mahkememizin kabulü ve itirazın iptali davası sonucu tespit edilen asıl borç miktarı üzerinden %20 oranında hesaplanan 1.361,22 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilerek Mahkememizde oluşan vicdani kanaatin tezahürü olarak aşağıdaki hükümler tesis edilmiştir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE,
a) T.C. Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyasında davalı(borçlu) tarafından asıl alacak yönünden yapılan itirazın İPTALİNE, takibin asıl alacak olan 6.806,14 TL üzerinden DEVAMINA,
b) Asıl alacağa 04/08/2020 tarihinden itibaren ticari avans faizi UYGULANMASINA, davacının fazlaya ilişkin talebinin REDDİNE,
2-Davalı(borçlunun) takibe itirazında haksız olduğu anlaşılmakla 2004 Sayılı Kanunun 67/2. Maddesi gereğince; T.C. Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyasında Mahkememizin kabulü ve itirazın iptali davası sonucu tespit edilen asıl borç miktarı üzerinden %20 oranında hesaplanan 1.361,22 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
3-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 464,93 TL karar ve ilam harcından dava açılırken alınan 77,84TL peşin harcın ve icra dairesine yatırılan 38,40TL harcın mahsubu ile bakiye 348,69TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Hazine tarafından karşılanan 1.320,00TL arabuluculuk giderinin davalıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydına,
5-Davacı tarafından karşılanan 59,30TL başvuru harcı, 77,84 TL peşin harç, 8,50TL vekalet suret harcı, 38,40TL icra harcı, 105,00TL posta ve tebligat gideri olmak üzere toplam 289,04TL’nin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
6-Davacı vekili yararına AAÜT’ye göre hesaplanan 6.806,14TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-6100 Sayılı HMK’nın 323–333. maddeleri gereğince hükmün verilmesinden kesinleşmesine kadar olan dönemde davacının sorumlu olduğu yargılama giderleri de ödendikten sonra var ise karar kesinleştiğinde; Kullanılamayan ve bakiye kalan gider avansının Hukuk Muhakemeleri Kanunun Gider Avansı Tarifesinin 5. Maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra talep eden tarafından hesap numarası bildirilmiş ise iade elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle, talep eden tarafından hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı avanstan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak İADESİNE,
DAİR; davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda, dava değeri yönüyle 6100 Sayılı Kanunun 341/2 maddesi ve 6763 Sayılı Kanunun 44. Maddesiyle eklenen Ek Madde 1 uyarınca her takvim yılı başından itibaren yeniden değerleme oranı uygulanarak belirlenen parasal sınır nazara alındığında miktar itibariyle KESİN OLMAK ÜZERE Türk Milleti adına verilen karar duruşma tutanağına geçirilerek açıkça okunup usulen anlatıldı.18/10/2022

Katip Hakim