Emsal Mahkeme Kararı Konya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/663 E. 2023/345 K. 16.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: … Esas – …
TÜRK MİLLETİ ADINA KARAR
T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO :
KARAR NO :
HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLLERİ :
DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇE YAZIM TARİHİ:
Davacı taraf vekilinin davalı taraf aleyhine açtığı işbu dava mahkememizin … Esas sırasına kaydedilmekle, mahkememizce yapılan aleni/açık yargılama sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; Müvekkili aleyhine Konya . İcra Dairesi … Esas sayılı dosya ile takipte alacaklı görünen davalı tarafından Örnek-10 takip başlatıldığını, takibin dayanağı 11.09.2020 tanzim, 11.09.2020 vade tarihli 95.000 TL miktarlı bono olduğunu, takibin ise 35.000 TL üzerinden başlatıldığını, müvekkilinin anılan icra takibine dayanak bonodan dolayı davalıya borcu bulunmadığını, müvekkilinin bononun tanzim tarihinde ekonomik olarak zor bir süreçte olduğundan daha önceden tanıdığı davalıdan borç istediğini, davalının da müvekkiline 60.000,00 TL borç verdiğini, ancak davalı müvekkilinin zorda kalmasından faydalanarak, “zaten ihtiyacı var, senedi imzalamak zorunda” düşüncesi ile verdiği miktardan daha fazlasını senet metnine yazarak müvekkiline imzalattığını, müvekkilinin de ekonomik olarak zor bir süreç geçirdiğinden senedi imzalamak zorunda kaldığını, davalının … … Şubesine müvekkilinin ismine 60.000 TL’yi gönderdiğini, müvekkilinin 11.09.2020 tarihinde bu parayı aldığını, 06.10.2020 tarihinde de “… çekilerek … verilen 60bin karşılığı alınan 11/9/20 vadeli 95bin bedelli Konya . Noterliği … ödememe protestolu evrakın kalan 60bininin ödenmesi – Senedi … ver” açıklaması ile … aracılığı ile ödendiğini, bu nedenle davalının takibi 95.000 TL üzerinden değil 35.000TL üzerinden takibe koyduğunu, müvekkilinin davalıdan aldığı borç miktarının 60.000,00TL olduğunu ve ekteki dekontta da yer aldığı üzere ödediğini, bu nedenlerle davanın kabulü ile öncelikle müvekkili hakkında açılan takibin (Konya . İcra Dairesi … E) teminatsız bir şekilde tedbiren durdulmasını, mahkeme aksi kanaatte ise uygun görülecek teminat mukabilinde takibin durdurulmasını, davacının Konya . İcra Dairesi … Esas sayılı takip ve takibe dayanak 11.09.2020 tanzim, 11.09.2021 vade tarihli 95.000 TL tutarlı senet yönünden davalıya borçlu olmadığının tespitini, davalının takip konusu bedelin %20’si oranında kötüniyet tazminatına mahkum edilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile özetle; Davacının borçlu olmadığını ispatlamakla yükümlü olduğunu, müvekkilinin davacıdan alacaklı olduğunun açık olduğunu, davacının müvekkili ile yaptıkları anlaşma gereği tüm süreci yürütmek ve tamamlamak ile görevli olduğunu, ancak gerekli özeni göstermediğini ve işin tamamlanmasının geciktiğini, sürekli müvekkilinden işleri bahane ederek para almasına rağmen gereken hiçbir işi tamamlamadığını, son olarak Enerji Bakanlığı Maden İşleri Genel Müdürlüğü tarafından işletme için gerekli olan ruhsat iptal edildiğini, hal böyle olunca müvekkilinin bu işi birlikte yürütemeyeceklerine karar verdiğini ve davacı ile bir araya gelip aralarında bulunan alacak hesabını yaptıklarını, taraflarca yapılan hesaplamaya göre davacı … müvekkiline toplamda 95.000,00 TL borçlu olduğunun ortaya çıktığını, kaldı ki davacı ile yapılan hesaplamaya bizzat iştirak ettiğini, bu tutarı kabul ettiğini ve ödeyeceğini beyan ettiğini, davacının daha sonra bu tutarı nakit olarak ödeyemeyeceğini söylediğini, bizzat kendisi tarafından tanzim edilen iş bu davaya konu bonoyu müvekkiline verdiğini, alacağının tamamının ödeneceğine inanan müvekkilinin bonoyu kabul ettiğini, ancak davacının 95.000,00 TL tutarındaki bononun yalnızca 60.000,00 TL sini (banka aracılığıyla) ödediğini, müvekkilinin bakiye 35.000,00 TL ödeme yapması gerektiğini söylemişse de davacının ödeme yapmaktan kaçındığını, müvekkiline ödenmeyen 35.000,00 TL bakiye için borçlu aleyhine taraflarınca İstanbul Anadolu . İcra Dairesi … E. Dosyası ile takip başlatıldığını, akabinde davacı/borçlu … yönünden yetkisizlikle dosya tefrik edildiğini ve Konya . İcra Dairesi … E. Sayılı dosyası ile takibe devam edildiğini, kaldı ki borçlu olmadığını iddia eden davacıya 15/11/2021 tarihinde kendisine ödeme/icra emri tebliğ edildiği halde süresi içinde takibe itiraz etmediğini, anılan takibin 23/11/2021 tarihinde kesinleştiğini, bu nedenlerle haksız ve hukuka aykırı ikame edilen davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
I.DAVANIN NİTELENDİRİLMESİ
Taraflar arasında görülmekte olan davanın; Kambiyo senedine mahsus icra takibine konu 95.000,00 TL tutarlı bononun 35.000,00 TL’lik kısmının davacının iradesinin sakatlandığı (aşırı yararlanma) iddiasıyla açılan menfi tespit davası olduğu,
Taraflara arasındaki ihtilafın ise davaya konu senedin 35.000,00 TL’lik kısmı yönüyle davacının iradesinin sakatlanıp sakatlanmadığı, davacının herhangi bir borcu olup olmadığı, var ise miktarının ne olduğu hususlarında olduğu görüldü.
II.HÜKME EMSAL ALINAN YÜKSEK MAHKEME İLAMLARI
1.T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 06/11/2018 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında;
“Ne var ki; davacı vekilince 25/09/2012 tarihli duruşmada temliknameye ilişkin gabin iddasında bulunulmuştur. Bilindiği üzere “hata, hile, gabin” hür türlü delille ispatlanabileceği gibi iptal hakkının kullanılması hiç bir şekle tabi olmayıp, öğrenme tarihinden itibaren 1 yıllık hak düşürücü süre içinde karşı tarafa yöneltilebilecek bir irade açıklaması def’i yahut dava yoluyla kullanılabilir.” denilmiştir.
2.T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 07/12/2015 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında;
“Mahkemece toplanan delillere göre; davacı tarafça asıl alacağa yönelik olarak açılan menfi tespit davasının, yargılama esnasında çek bedellerinin ödenmesi nedeniyle istirdat davasına dönüştüğü, davanın kabulüne yönelik olarak verilen kararın 10/04/2014 tarihinde kesinleştiği, o davada davacının faiz talebinde bulunmadığı, faizin ayrı bir dava konusu yapılabileceği, davacının faiz talebinde haklı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.” denilmiştir.
3.T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 18/02/2016 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında;
” Davacıyı menfi tespit davası açmaya zorlayan takip dayanağı çek bedelinin takipten önce ödendiği gerekçesiyle dava kabul edilmiş olup bu kabul karşısında davalının takibi başlatmakta haksız olduğu gibi kötüniyetli olduğunun da kabulüyle davalı aleyhine tazminata karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle bu konudaki talebin reddi doğru değildir.” denilmiştir.
III.DEĞERLENDİRME VE NETİCE
1.DAVAYA DAYANAK İCRA DOSYASININ İNCELENMESİNDE: T.C. Konya . İcra Dairesinin … Esas sayılı icra dosyasının incelenmesinde davalı/alacaklı … tarafından, davacı/borçlu … hakkında 02/11/2021 tarihinde 35.000,00 TL alacak aslı, 331,39 TL protesto masrafı, 3.149,77 TL takip öncesi işlemiş faiz olmak üzere toplam 38.481,16 TL üzerinden Kambiyo Senetlerine Mahsus (Örnek-10) icra takibine geçildiği anlaşılmıştır.
2.TAKİBE VE DAVAYA DAYANAK BONONUN İNCELENMESİNDE; Dava konusu senedin tanzim tarihinin 11/09/2019 Tarihi, ödeme tarihinin 11/09/2020 tarihi, tanzim yerinin Konya, bedelinin 95.000,00 TL, keşidecisinin davacı … , kefilinin … , lehdar ve hamilinin ise davalı … olduğu, senedin ihdas nedeninin “malen” olarak ifade edildiği ve senedin 6102 Sayılı TTK’nın 776 ve devamı maddeleri gereğince şeklen kambiyo vasfına haiz olduğu anlaşılmıştır.
3.DOSYA İÇERİSİNDE YER ALAN VE DAVALI TARAFINDAN DAVACIYA GÖNDERİLEN Y067575 NOLU DEKONTUN İNCELENMESİNDE; Göndericinin davalı … olduğu, alıcının davacı … olduğu, gönderme tarihinin senedin tanzim tarihi olan 11/09/2019 tarihi olduğu, gönderilen bedelin 60.000,00 TL olduğu, açıklama kısmında “…’ya senet karşılığı ödenen” olarak açıklamada bulunulduğu anlaşılmıştır.
4-DOSYA İÇERİSİNDE YER ALAN DAVACI TARAFINDAN DAVA KONUSU SENEDE İSTİNADEN YAPILAN ÖDEMEYE İLİŞKİN DEKONTUN İNCELENMESİNDE: 06/10/2020 tarihinde 60.000,00 TL bedel üzerinden davalıya havale yapılmak suretiyle ödemenin gerçekleştiği, ödeme açıklamasında “… çekilerek … verilen 60 Bin karşılığı alınan 11/09/2020 vadeli 95.000,00 bedelli Konya . Noterliğinin 15/09/2020-… Ödemem Protestolu evrakın kalan 60.000,00 Binin ödemesi-Senedi …’ya ver” ibaresi olduğu anlaşılmıştır.
5.HAK DÜŞÜRÜCÜ SÜRE AÇISINDAN YAPILAN DEĞERLENDİRMEDE; Eldeki davada aşırı yararlanma iddiasına konu senedin tanzim tarihinin 11/09/2019 tarihi olduğu, ödeme tarihinin ise 11/09/2020 tarihi olduğu, 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanununun 28/2 maddesi gereğince zor durum halinin ortadan kalktığı tarihin “senedin ödenme tarihi” olacağı ve 1 yıllık hak düşürücü sürenin 11/09/2020 tarihinden itibaren başladığı, yukarıda detayı verilen ve davacı tarafından davalıya ödeme olarak gönderilen 06/10/2020 Tarihli ve 60.000,00 TL EFT açıklamasında “…’tan çekilerek …’ya verilen 60 Bin karşılığı alınan 11/09/2020 vadeli 95.000,00 bedelli Konya . Noterliğinin 15/09/2020-… Ödemem Protestolu evrakın kalan 60.000,00 Binin ödemesi-Senedi …’ya ver” ibaresinin davacı tarafından ödemeye şerh düşüldüğü, yine yukarıda künyesi ve detayı verilen T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 06/11/2018 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı gereğince iptal hakkının kullanılmasının hiç bir şekle tabi olmadığı anlaşılmakla, davacının hak düşürücü süreye ilişkin iptal hakkını 06/10/2020 tarihinde EFT açıklamasında ileri sürdüğü, bu sebeple davanın hak düşürücü süre içerisinde açıldığına kanaat edilmiştir.
6.DELİL BAŞLANGICI AÇISINDAN YAPILAN DEĞERLENDİRMEDE: Davacı aşamalardaki beyanlarında davalıdan 60.000,00 TL borç aldığını, bu borcun kendisine EFT olarak gönderildiğini ancak davalının kendisinin zor durumda olmasından faydalanarak 95.000,00 TL’lik senet imzalattığını, 60.000,00 TL’lik borç miktarını da süresinde ödediğini ileri sürmüştür. Mahkememizce yapılan araştırma neticesinde davalı tarafından davacıya gönderilen ve senedin tanzim tarihi ile aynı tarihi taşıyan … nolu dekontun incelenmesinde göndericinin davalı … olduğu, alıcının davacı … olduğu, gönderme tarihinin senedin tanzim tarihi olan 11/09/2019 tarihi olduğu, gönderilen bedelin 60.000,00 TL olduğu, açıklama kısmında “…’ya senet karşılığı ödenen” olarak açıklamada bulunulduğu anlaşılmıştır. 6100 Sayılı Kanunun 202/1-2 maddesi gereğince detayı verilen EFT’nin iddia konusu hukuki işlemin tamamen ispatına yeterli olmamakla birlikte, söz konusu hukuki işlemi muhtemel gösteren ve kendisine karşı ileri sürülen davalı tarafından banka aracılığı ile gönderilmiş bir belge olması sebebiyle Mahkememizce delil başlangıcı olarak kabul edilmiş ve davacı tanıklarının dinlenmesine karar verilmiştir.
7.TANIK ANLATIMLARI:
(a) Tanık … Mahkememizin 20/12/2022 Tarihli Duruşmasında Alınan Yeminli Beyanlarında Özetle; Senedin tanzim edildiği tarihte orada olduğunu, davacının paraya ihtiyacı olduğunu, davalının da 60.000,00 TL para verebileceğini söylediği, bunun üzerine dava konusu senedin tanzim edildiğini, 60.000,00 TL paranın davalı tarafından davacıya bizzat verilip verilmediğinin bilinmediğini, davalının o tarihlerde aracını sergilemesi için davacının galerisine bıraktığını, bu aracın fiyatının 30.000,00-35.000,00 TL civarında olduğunu, davalının 60.000,00 TL vermesine rağmen senede 90.000,00 – 95.000,00 TL yazdığını ifade etmiştir.
(b) Tanık … Mahkememizin 07/03/2023 Tarihli Duruşmasında Alınan Yeminli Beyanlarında Özetle; …’nın, …’den 60.000,00 TL borç para istediğini, bu konuşmalara bizzat şahit olduğunu, bir konuşma esnasında …’in kendisine …’ya 60.000,00 TL verdiğini söylediğini, bu borç dolayısıyla herhangi bir senet düzenlenip düzenlenmediğini bilmediğini ifade etmiştir.
8.İHTİYATİ TEDBİR VE DAVANIN İSTİRDAT DAVASINA DÖNÜŞMESİ AÇISINDAN YAPILAN DEĞERLENDİRMEDE: Davacı tarafından eldeki davanın açıldığı esnada Mahkememizden takibin durdurulması yönünde ihtiyati tedbir kararı talep edilmiş lakin Mahkememizin 30/03/2022 Tarihli Ara Kararı ile 2004 sayılı Kanunun 72/3 maddesi gereğince icra takibinden sonra açılan menfi tespit davalarında tedbir ile takibin durdurulamayacağına karar verilmiştir. Yargılama esnasında dosya içerisinde yer alan 30/03/2022 Tarihli EFT ile davacı tarafından takip konusu borcun faiz ve ferileriyle birlikte ödendiği, yine davalı vekilinin T.C. Konya . İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyasında göndermiş olduğu 30/03/2022 tarihli feragat dilekçesi ile 47.000,00 TL tutarın haricen ödendiği ifade edilmiştir. Dava konusu borcun ödenmesi akabinde davacı vekilinin 07/06/2022 tarihli dilekçesi ile davanın 47.000,00 TL üzerinden istirdat davası olarak devamını talep ettiği ve bu tutar üzerinden (dava dilekçesinde de ifade ettiği üzere) kötüniyet tazminatı talep ettiğini ifade etmiş, ilgili dilekçesinde davacı vekili tarafından istidadı talep edilen 47.000,00 TL açısından ödeme tarihinden itibaren herhangi bir faiz talebi olmamıştır.(Yukarıda detayı verilen T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 07/12/2015 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı da emsal alınarak davacının faiz talebi olmadığından faiz yönüyle bir hüküm tesis edilmemiştir.) Dava konusu bono bedelinin yargılama esnasında davacı tarafından ödenmesi sebebiyle 2004 Sayılı İİK’nın 72/6 maddesi gereğince davaya istirdat davası olarak devam edilmiştir.
9.NETİCE: Yukarıda yapılan açıklamalar, amir kanun hükümleri, banka EFT kayıtları, tanık anlatımları, Yüksek Mahkeme içtihatları ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde davacının nakde ihtiyacı olduğu, bu çerçevede davalıdan 60.000,00 TL borç para istediği, davalının senedin tanzim tarihi ile aynı tarihi taşıyan Y067575 nolu dekont ile davacıya “11/09/2019 tarihinde “…’ya senet karşılığı ödenen” açıklaması ile 60.000,00 TL havale ettiği, gerek söz konusu EFT gerekse de yukarıda detayı verilen tanık anlatımlarından anlaşıldığı üzere davalının 60.000,00 TL göndermesine rağmen davacıdan 95.000,00 TL bedelli dava konusu senedi aldığı, senedin tanzim tarihinin 11/09/2019 tarihi olduğu, ödeme tarihinin ise 11/09/2020 tarihi olduğu, 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanununun 28/2 maddesi gereğince zor durum halinin ortadan kalktığı tarihin “senedin ödenme tarihi” olacağı ve 1 yıllık hak düşürücü sürenin 11/09/2020 tarihinden itibaren başladığı, yukarıda detayı verilen ve davacı tarafından davalıya ödeme olarak gönderilen 06/10/2020 Tarihli ve 60.000,00 TL EFT açıklamasında “…’tan çekilerek …’ya verilen 60 Bin karşılığı alınan 11/09/2020 vadeli 95.000,00 bedelli Konya . Noterliğinin 15/09/2020-… Ödememe Protestolu evrakın kalan 60.000,00 Binin ödemesi-Senedi …’ya ver” ibaresinin davacı tarafından ödemeye şerh düşüldüğü, yine yukarıda künyesi ve detayı verilen T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 06/11/2018 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı gereğince iptal hakkının kullanılmasının hiç bir şekle tabi olmadığı anlaşılmakla, davacının hak düşürücü süreye ilişkin iptal hakkını 06/10/2020 tarihinde EFT açıklamasında ileri sürdüğü, bu sebeple davanın hak düşürücü süre içerisinde açıldığı, tanıklar … ve … yeminli anlatımları, EFT kayıtları ve ödeme dekontu nazara alındığında davalının, davacının nakdi olarak zor durumda olmasından kaynaklanarak 60.000,00 TL borç para vermesine rağmen 95.000,00 TL bedelli senedi tanzime zorladığı, söz konusu senedin 35.000,00 TL’lik kısmı yönüyle davacının, davalıya herhangi bir borcu olmadığı, buna rağmen davalı tarafından senedin icra takibine konu edilerek bedelin tahsil edildiği anlaşılmakla davacı …’nın davasının kabulüne, davacının, T.C. Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasında, takibe dayanak 11/09/2019 Keşide Tarihli 11/09/2020 Ödeme Tarihli 95.000,0 TL tutarlı bono yönüyle(Takibe konan bakiye 35.000,00 TL ile takip öncesi EFT ile yapılan 60.000,00 TL’lik ödeme dahil olmak üzere toplam), alacak aslı ile faiz ve feriyle birlikte davalı(takip alacaklısı) …’e borçlu olmadığının tespitine davacının borçlu olmadığı halde yargılama sırasında (bakiye miktar olan 35.000,00 TL üzerinden başlatılan takip sebebiyle) ödemek zorunda kaldığı toplam 47.000,00 TL’nin 2004 Sayılı Kanunun 72/6 maddesi gereğince istirdaden davalı …’den alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
10.KÖTÜNİYET TAZMİNATI AÇISINDAN YAPILAN DEĞERLENDİRMEDE; Yukarıda detayı verilen T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 18/02/2016 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı da emsal alınarak davalının söz konusu bonoyu alacağı olmadığını bilmesine rağmen icra takibine konu etmesi sebebiyle takipte davalı(alacaklının) haksız ve kötüniyetli olduğuna kanaat edilmekle 2004 Sayılı Kanunun 72/5. Maddesi gereğince T.C. Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyasında davacının haksız olarak ödemek durumunda kaldığı miktar üzerinden %20 oranında hesaplanan 9.400,00 TL kötüniyet tazminatının davalı …’den alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Davacı …’nın davasının KABULÜNE,
2-Davacının, T.C. Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasında, takibe dayanak 11/09/2019 Keşide Tarihli 11/09/2020 Ödeme Tarihli 95.000,0 TL tutarlı bono yönüyle(Takibe konan bakiye 35.000,00 TL ile takip öncesi EFT ile yapılan 60.000,00 TL’lik ödeme dahil olmak üzere toplam), alacak aslı ile faiz ve feriyle birlikte davalı(takip alacaklısı) …’e BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİNE
3-Davacının borçlu olmadığı halde yargılama sırasında (bakiye miktar olan 35.000,00 TL üzerinden başlatılan takip sebebiyle) ödemek zorunda kaldığı toplam 47.000,00 TL’nin 2004 Sayılı Kanunun 72/6 maddesi gereğince istirdaden DAVALI …’DEN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
4-Takipte davalı(alacaklının) haksız ve kötüniyetli olduğuna kanaat edilmekle 2004 Sayılı Kanunun 72/5. Maddesi gereğince; T.C. Konya 3. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyasında davacının haksız olarak ödemek durumunda kaldığı miktar üzerinden %20 oranında hesaplanan 9.400,00 TL kötüniyet tazminatının DAVALI …’DEN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
5-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 3.210,57 TL karar ve ilam harcından dava açılırken alınan 657,17TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 2.553,40TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
6-Davacı tarafından karşılanan 59,30TL başvuru harcı, 657,17 TL peşin harç, 8,50TL vekalet suret harcı, 152,50TL posta ve tebligat gideri olmak üzere toplam ‬‬877,47TL’nin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
7-Davacı vekili yararına AAÜT’ye göre hesaplanan 9.200,00TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
8-6100 Sayılı HMK’nın 323–333. maddeleri gereğince hükmün verilmesinden kesinleşmesine kadar olan dönemde davacının sorumlu olduğu yargılama giderleri de ödendikten sonra var ise karar kesinleştiğinde; Kullanılamayan ve bakiye kalan gider avansının Hukuk Muhakemeleri Kanunun Gider Avansı Tarifesinin 5. Maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra talep eden tarafından hesap numarası bildirilmiş ise iade elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle, talep eden tarafından hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı avanstan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak İADESİNE,
DAİR; Taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın 7201 Sayılı Kanununun 11. Maddesi gereğince taraf vekillerine tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde T.C. Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yoluna müracaat etme hakları açık olmak üzere Türk Milleti adına verilen karar duruşma tutanağına geçirilerek açıkça okunup usulen anlatıldı. 16/05/2023

Katip Hakim