Emsal Mahkeme Kararı Konya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/611 E. 2023/70 K. 31.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: … Esas – …
YÜCE TÜRK MİLLETİ ADINA KARAR
T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO :
KARAR NO :
HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLLERİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇE YAZIM TARİHİ:

Davacı taraf vekilinin davalı taraf aleyhine açtığı işbu dava mahkememizin … Esas sırasına kaydedilmekle, mahkememizce yapılan aleni/açık yargılama sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; Müvekkili ile davalı arasında cari hesap bulunduğunu, taraflar arasında devam eden ticari ilişki gereği var olan cari hesaptan kaynaklı davalı tarafın müvekkili şirkete ödemediği 12.681,23TL borcun tahsili amacıyla vekaleten T.C. Bakırköy . İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası üzerinden takip başlatılmış ise de karşı taraf borçlu vekilince borca ve ferilerine itiraz edildiğini, ancak itirazın iptaline karar verilmesi gerektiğini, davalı tarafın müvekkili şirkete borçlu olduğuna dair cari hesaba ilişkin evrakları ile karşı tarafın borcun miktarını ve varlığını kabul ettiği mutabakat mektubunun taraflarına bulunduğunu, bu nedenlerle davanın kabulü ile davalı tarafın (icra dosyasında borçlu) T.C.Bakırköy . İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına, asıl alacağa, faize ve her tür ferilerine yapmış olduğu itirazın iptalini, takibin aynen devamına ve takip talebindeki talep edilen faiz oranında faiz işletilmesine, davalının söz konusu takibe kötü niyetle itiraz ederek takibi durdurmuş olması ve müvekkilini mağdur etmiş olması nedeniyle alacağın tamamının %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile müvekkiline ödenmesini, davalı tarafın arabuluculuk faaliyetine katılmaması göz önüne alınarak Arabuluculuk Yasası’nın ilgili maddesi uyarınca yargılama giderleri, harçlar, masraflar ve ücreti vekaletin davalıdan tahsili ile müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalıya dava dilekçesi ekli meşruhatlı davetiye tebliğ edildiği halde cevap dilekçesi vermemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
I.DAVANIN NİTELENDİRİLMESİ
Taraflar arasında görülmekte olan davanın; Taraflar arasındaki açık cari hesap ilişkisi ve 21/12/2017 tarihli Muatabak Mektubuna dayalı olarak davacı tarafından yapılan ilamsız icra takibine davalı tarafından yapılan itirazın iptali davası olduğu,
Taraflar arasındaki ihtilafın ise açık cari hesap ilişkisi ve 21/12/2017 tarihli mutabakat mektubu çerçevesinde davacının herhangi bir alacağı bulunup bulunmadığı ve var ise miktarının ne olduğu hususlarında olduğu görüldü.
II.HÜKME EMSAL ALINAN YÜKSEK MAHKEME İLAMLARI
1.T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 21/06/2018 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında;
“Somut olayda; itirazın alacaklıya tebliğ edilmediği bildirildiğine göre, mahkemece davacı alacaklıya tebliğ yapılmadığından 1 yıllık hak düşürücü sürenin başlamadığı gözetilip, itirazın iptali davasının süresinde açıldığı kabul edilerek, işin esası hakkında yapılacak yargılama sonucunda, hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir.” denilmiştir.
2.T.C. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 28/03/2018 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında;
“6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun (TTK) 89. maddesine göre iki kişinin herhangi bir hukuki sebep veya ilişkiden doğan alacaklarını teker teker ve ayrı ayrı istemekten karşılıklı olarak vazgeçip bunları kalem kalem alacak ve borç şekline çevirerek hesabın kesilmesinden sonra çıkacak artan tutarı isteyebileceklerine ilişkin sözleşme cari hesap sözleşmesi olarak tanımlanmıştır. Aynı maddede cari hesap sözleşmelerinin yazılı yapılmadıkça geçerli olmayacağı belirtilmiştir. Buna göre, taraflar arasında yazılı bir cari hesap sözleşmesi bulunmadıkça TTK’ nın cari hesaba ilişkin hükümleri uygulanamayacaktır.
Açık hesap ilişkisi ise önceki borçlar tahsil edilmemesine rağmen taraflar arasındaki ticari ilişkinin devam etmesi durumudur. Açık hesap ilişkisinde taraflar tek taraflı ya da karşılıklı olarak alacaklarını hesaba kaydedip belirli hesap dönemlerine bağlı kalmaksızın hesaplaşma yaptıklarından, bu ilişkiye TTK’ daki cari hesaba ilişkin hükümleri uygulanamaz.” denilmiştir.
3.T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 25/01/2022 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında;
“Hal böyle olunca, davalının ticari defterlerinin de incelenmesi gerekmektedir. O nedenle HMK.220. uyarınca davalıya ticari defterlerini sunması için ticari defterlerin ibraz edilmemesi halinde davacının ticari defter kayıtlarının davacı lehine delil olarak kabul edileceğinin açıkca belirtilerek sonuçları ayrıntılı olarak belirtilmek suretiyle ihtaratlı kesin süre verilmesi, davalının defterlerini ibraz etmesi veya yerini bildirmesi durumunda bilirkişi marifetiyle inceleme yapılıp sonucuna göre, ibraz etmemesi halinde dosya kapsanıma göre bir karar verilmesi gerekirken, sadece davacı defter ve belgeleri üzerinde yaptırılan incelemeye istinaden düzenlenen rapora göre davacının davasını ispat ettiği gerekçesiyle ve dolayısıyla eksik inceleme ile karar verilmesi doğru olmayıp kanun yararına bozmayı gerektirmiştir.” denilmiştir.
4.T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 23/01/2017 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında;
“Yukarıda yapılan açıklama ve sözü edilen kurallarla birlikte somut olay değerlendirildiğinde; mahkemece taraflara ticari defterlerini sunmaları için süre verilmiş olup davacı defterleri üzerinde yapılan inceleme sonucu alınan bilirkişi raporu ile talep edilen alacağın varlığı kanıtlanmıştır. Davalı defterlerini sunmayarak davacının ticari defter kayıtlarının HMK 222. maddeye göre lehine delil oluşturup oluşturmadığının tam olarak incelenebilmesine engel olduğundan sunulmayan ticari defterlerinde de davacının alacaklı olduğuna dair kayıtların mevcut olduğu halde sunulmadığının ve bunun sonucunda da davacı incelenen defter kayıtlarının davacı lehine delil oluşturduğunun kabulü gerekir. Bu durumda ticari defter kayıtları ile alacağın varlığı ispatlandığı halde davanın reddine karar verilmesi doğru olmamıştır.” denilmiştir.
5.T.C. Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesinin 20/01/2022 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında;
“Faturalar toplamı, ihtarnamede belirlenen tutar ve davalının mutabakat yazısındaki alacak tutarı 13088,01 TL’dir. Davacı tarafından cari hesap alacağına dayalı olarak 13088,01 TL için davalı aleyhine ilamsız icra takibinde bulunulmuştur. İmzası ve varlığı inkar edilmeyen hesap mutabakat yazısı davalı bakımından bağlayıcıdır. Mutabık kalınan meblağı ödediğini ispat yükü davalıda olduğu halde davalı tarafından ödeme belgesi sunulmamıştır. Bu durumda mahkemece davanın kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya uygun olduğu gibi, Yargıtay .H.D. 31/03/2015 Gün ve … Esas … Karar sayılı ilamında; “Dava konusu fatura alacağı, İİK’nın 67/2. maddesi kapsamında likit alacak (borçlusu tarafından bilinebilir) niteliğinde olduğundan davacı yararına icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde talebin reddi doğru görülmemiştir.” biçiminde vurgulandığı üzere davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesi de yerinde bulunduğundan, davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir. ” denilmiştir.
6.T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 18/09/2018 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında;
“Dava, taraflar arasında mal alım sözleşmesinden kaynaklanan bakiye alacağın tahsiline yönelik icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. TTK’nın 1530.maddesi mal tedarik sözleşmesine ilişkin olup olayda uygulama yeri bulunmamaktadır. İcra takip tarihinden önceki dönem için temerrüt faizine hükmedilmesi TBK’nın 117.maddesi koşullarına bağlı olup icra takip tarihinden önce davalıya temerrüt ihtarı gönderilmesi gerekir. Taraflar arasında da sözleşme ile ödeme günü kararlaştırılmadığı için davacı alacaklı icra takip tarihinden önceki dönem için temerrüt faizi talebinde bulunamaz.” denilmiştir.
7.T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 28/03/2019 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında;
“İstinaf Mahkemesince, alacağın yargılamayı gerektirdiği ve likit olmadığı gerekçesiyle davacının icra inkar tazminat talebinin reddine karar verilmiş ise de dava konusu takip fatura ve cari hesap alacağından kaynaklandığından likit niteliktedir. Bu nedenle yasal olmayan gerekçe ile icra inkar tazminatı isteminin reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın bu yönden davacı yararına bozulması gerekmiştir.” denilmiştir.
III.DEĞERLENDİRME VE NETİCE
1.DAVAYA DAYANAK İCRA DOSYASI AÇISINDAN YAPILAN DEĞERLENDİRMEDE; T.C. Bakırköy . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyasın incelenmesinde davacı tarafından 21/12/2017 Tarihli Cari Hesap alacağı dayanak olmak üzere alacak aslı 12.681,23 TL, takip öncesi işlemiş faiz 20,61 TL olmak üzere toplam 12.701,84 TL üzerinden ilamsız icra takibine geçildiği, davalı tarafından yasal süre içerisinde borca ve ferilerine 17/07/2018 tarihinde itiraz edilmesi üzerinde takibin durduğu, borçlu tarafından yapılan itirazın alacaklıya tebliğ edilmediği, yukarıda detayı verilen T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 21/06/2018 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı da emsal alındığında eldeki davanın hak düşürücü süre içerisinde açıldığına kanaat edilmekle işin esasına geçilmiştir.
2.AÇIK CARİ HESAP VE MUTABAKAT METNİ AÇISINDAN YAPILAN DEĞERLENDİRMEDE; Yukarıda detayı verilen T.C. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 28/03/2018 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı da emsal alındığında taraflar arasında açık cari hesap ilişkisi olduğu ve bu açık cari hesap ilişkisi çerçevesinde taraflar arasında akdedildiği iddia edilen 21/12/2017 Tarihli mutabakat metni ibraz edildiği, ilgili mutabakat metninin incelenmesinde açık cari hesap ilişkisinden bakiye alan 12.681,23 TL olduğunun ifade edildiği, mutabakat metni üzerinde davalı şirket kaşesi ve imzasının yer aldığı ancak davalı tarafından yasal süre içerisinde bir cevap dilekçesi ibraz edilmediği, bu sebeple 6100 Sayılı Kanunun 128/1 maddesi gereğince davalının, davacının tüm iddialarını inkar ettiği Mahkememizce kabul edilmiş, mutabakat metni altında bulunan imza da inkar kapsamında değerlendirilerek bu sebeple mutabakat metni Mahkememizce doğrudan hükme esas alınmamıştır.
3.TİCARİ DEFTERLER YÖNÜYLE YAPILAN DEĞERLENDİRMEDE; Mahkememizce yukarıda detayı verilen T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 25/01/2022 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı ile T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 23/01/2017 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı çerçevesinde taraflardan ticari defter ve belgelerini ibraz etmeleri için 17/11/2021 tarihli zabıt ile taraflara şirkete ait ticari defter ile belgelerin bulunduğu yerin açık adresi ve muhatap kişinin kimlik ve iletişim bilgilerini ibraz etmek üzere(Görevlendirilecek bilirkişi tarafından ticari defter ve belgeleri incelemek üzere irtibat kuracağı) 2 haftalık kesin süre verilmiş, kesin süre içerisinde kararın gereğinin yerine getirilmemesi veya ticari defter ve belgelerin ibrazından kaçınılması halinde 6100 Sayılı Kanunun 222/3 maddesi gereğince karşı tarafın kanuna uygun olarak tutulmuş ticari defter ve belgelerindeki kayıtların aleyhine delil olabileceğinin ihtar edilmiş, usulüne uygun yapılan tebliğlere rağmen davalı tarafından ticari defter ve belgelerin ibrazından kaçınılmıştır.
4.BİLİRKİŞİ RAPORU; Mahkememizce taraflarca bildirilen delillerin toplanması akabinde icari İşletme ve Şirketler Muhasebesi alanında uzman bilirkişi tarafından davacının ticari defter ve belgeleri üzerinde inceleme yaptırılmış, 30/12/2022 Havale Tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacının ticari defter ve belgelerinin açılış tasdiklerinin süresinde yapıldığı, muhasebe usul ve prensiplerine uygun olarak tutulduğu, yevmiye defterinin kapanış tasdiklerinin yaptırıldığı, davacının ticari defter ve belgelerinin 6100 Sayılı Kanun gereğince lehine delil niteliği taşıdığı, incelenen kayıtlarda taraflar arasındaki ticari ilişkiye dayanak faturaların ticari defter ve belgelere işlendiği, bu faturalar dolayısıyla davalı tarafından yapılan ödemelerin de yevmiye madde numaraları ile defterlere işlendiği, 2017 yılı kayıtlarında alacak bakiyesinin 12.681,23 TL olduğu, bu tutarın davacı tarafından dosyaya ibraz edilen mutabakat metnindeki tutar ile uyumlu olduğu rapor edilmiştir. Söz konusu raporun Yüksek Mahkemenin denetimine elverişli, ayrıntılı, gerekçeli ve yöntemine uygun olarak hazırlandığı değerlendirilmekle hükme esas alınmasına karar verilmiştir.
5.NETİCE; Yukarıda yapılan açıklamalar, amir kanun hükümleri, icra dosyası, bilirkişi raporu ve Yüksek Mahkeme içtihatları bir bütün olarak değerlendirildiğinde davacı ile davalı arasında açık cari hesap ilişkisinden kaynakla ticari ilişki olduğu, bu ilişki çerçevesinde davalı yanca ödenmediği iddia edilen bakiye alacak dolayısıyla T.C. Bakırköy . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyası ile takibe geçildiği, davalı/borçlu tarafından yapılan itiraz üzerine takibin durduğu ve eldeki davanın açıldığı, yukarıda detayı verilen T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 25/01/2022 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı ile T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 23/01/2017 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı çerçevesinde taraflardan ticari defter ve belgelerini ibraz etmeleri için verilen süreye rağmen davalı tarafından ticari defter ve belgelerin ibraz edilmediği, davacı tarafından ibraz edilen ticari defter ve belgelerin incelenmesinde davacının ticari defter ve belgelerinin açılış tasdiklerinin süresinde yapıldığı, muhasebe usul ve prensiplerine uygun olarak tutulduğu, yevmiye defterinin kapanış tasdiklerinin yaptırıldığı, davacının ticari defter ve belgelerinin 6100 Sayılı Kanun gereğince lehine delil niteliği taşıdığı, incelenen kayıtlarda taraflar arasındaki ticari ilişkiye dayanak faturaların ticari defter ve belgelere işlendiği, bu faturalar dolayısıyla davalı tarafından yapılan ödemelerin de yevmiye madde numaraları ile defterlere işlendiği, 2017 yılı kayıtlarında alacak bakiyesinin 12.681,23 TL olduğunun rapor edildiği, davacının ticari defter ve belgelerine göre bu tutar kadar davalıdan alacaklı olduğu, davalının defterlerini sunmayarak davacının ticari defter kayıtlarının HMK 222. maddeye göre lehine delil oluşturup oluşturmadığının tam olarak incelenebilmesine engel olduğundan davacı incelenen defter kayıtlarının davacı lehine delil oluşturduğunun kabulü gerektiği anlaşılmakla T.C. Bakırköy . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyasında davalı(borçlu) tarafından asıl alacak yönünden yapılan itirazın iptaline, takibin asıl alacak olan 12.681,23 TL üzerinden devamına karar verilmiş ANCAK yukarıda detayı verilen T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 18/09/2018 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı da emsal alınarak davalı/borçlunun icra takibinden önce 6098 Sayılı TBK’nın 117. Maddesi çerçevesinde temerrüde düşürüldüğünün davacı tarafından dosyadaki mevcut delil durumuna göre ispat olunamadığı görülmekle asıl alacağa takip tarihi olan 28/06/2018 tarihinden itibaren ticari avans faizi uygulanmasına, davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine karar verilmiştir. Yukarıda detayı verilen T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 28/03/2019 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı da emsal alınarak tarafların tacir olması, dava konusu alacağın likit olması ve davalı(borçlunun) takibe itirazında haksız olduğu anlaşılmakla 2004 Sayılı Kanunun 67/2. Maddesi gereğince T.C. Bakırköy . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyasında Mahkememizin kabulü ve itirazın iptali davası sonucu tespit edilen asıl borç miktarı üzerinden %20 oranında hesaplanan 2.536,25 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilerek mahkememizde oluşan vicdani kanaatin tezahürü olarak aşağıdaki hükümler tesis edilmiştir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE,
a) T.C. Bakırköy . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyasında davalı(borçlu) tarafından asıl alacak yönünden yapılan itirazın İPTALİNE, takibin asıl alacak olan 12.681,23 TL üzerinden DEVAMINA,
b) Asıl alacağa takip tarihi olan 28/06/2018 tarihinden itibaren ticari avans faizi UYGULANMASINA, davacının fazlaya ilişkin talebinin REDDİNE,
2-Davalı(borçlunun) takibe itirazında haksız olduğu anlaşılmakla 2004 Sayılı Kanunun 67/2. Maddesi gereğince; T.C. Bakırköy . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyasında Mahkememizin kabulü ve itirazın iptali davası sonucu tespit edilen asıl borç miktarı üzerinden %20 oranında hesaplanan 2.536,25 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
3-Alınması gereken 866,25TL harçtan peşin alınan 153,41TL ve icra dairesine yatırılan 63,51TL harcın mahsubu ile bakiye 649,33TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Hazine tarafından karşılanan 1.320,00TL arabuluculuk giderinin haklılık oranına göre 1.317,86TL sinin davalıdan, 2,14TL sinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
5-Davacı tarafından sarfedilen 153,41TL peşin harç, 59,30TL başvuru harcı ve 63,51TL icra harcı olmak üzere toplam 276,22TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından sarfedilen 900,00TL bilirkişi ücreti, 8,50TL vekalet harcı, 123,00TL posta gideri olmak üzere 1.031,50TL yargılama giderinin haklılık oranına (12.681,23/12.701,84) hesaplanan 1.029,83TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, artan bölümün davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafından sarfedilen 11,50TL vekalet harcı giderinin haklılık oranına (20,61/12.701,84) hesaplanan 0,02TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, artan bölümün davalı üzerinde bırakılmasına,
8-Davacı vekili yararına AAÜT’ye göre hesaplanan 9.200,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Davalı vekili yararına AAÜT’ye göre hesaplanan 20,61TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
10-6100 Sayılı HMK’nın 323–333. maddeleri gereğince hükmün verilmesinden kesinleşmesine kadar olan dönemde davacının sorumlu olduğu yargılama giderleri de ödendikten sonra var ise karar kesinleştiğinde; Kullanılamayan ve bakiye kalan gider avansının Hukuk Muhakemeleri Kanunun Gider Avansı Tarifesinin 5. Maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra talep eden tarafından hesap numarası bildirilmiş ise iade elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle, talep eden tarafından hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı avanstan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak İADESİNE,
DAİR; Davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda dava değeri yönüyle 6100 Sayılı Kanunun 341/2 maddesi ve 6763 Sayılı Kanunun 44. Maddesiyle eklenen Ek Madde 1 uyarınca her takvim yılı başından itibaren yeniden değerleme oranı uygulanarak belirlenen parasal sınır nazara alındığında miktar itibariyle KESİN OLMAK ÜZERE Türk Milleti adına verilen karar duruşma tutanağına geçirilerek açıkça okunup usulen anlatıldı.
31/01/2023

Katip Hakim