Emsal Mahkeme Kararı Konya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/6 E. 2022/423 K. 16.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: … Esas – …
T.C.
KONYA TÜRK MİLLETİ ADINA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :
HAKİM :
KATİP :
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
KARAR YAZMA TARİHİ :
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİANIN ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin 13/02/2020 tarihinde saat 23.00 sularında sevk ve idaresindeki … plakalı motorsikletle seyir halindeyken, … plakalı tırın gerekli dikkat ve özeni göstermeksizin kendisine göre yolun karşı tarafında bulunan otoparka dönüşü esnasında müvekkiline çarpması sonucunda çift taraflı maddi hasarlı ve yaralanmalı trafik kazası meydana geldiğini, davalı sigorta şirketi tarafından … poliçe numarası ile ZMMS yapılan … plakalı aracın dava dışı sürücüsü …’ın işbu kazanın meydana gelmesinde tam ve tek kusurlu olduğunu, müvekkilinin meydana gelen kazada kusurunun bulunmadığını, müvekkilinin dava konusu trafik kazası sonucu BTM ile giderilemeyecek şekilde yaralandığını, vücudunda çok sayıda kesi, lezyon, abrazyon ve fraktür (kırık) meydana geldiğini, müvekkilinin bahse konu trafik kazasından sonra uzun bir süre ayağa kalkamadığını, yatağa bağlı olarak yaşadığını, bu süreçte bir başkasının bakım ve yardımına muhtaç kaldığını, müvekkilinin SGK tarafından karşılanmayan birçok tedavi gideriyle birlikte yol, konaklama gibi birçok yan masrafı da olduğunu, kaza sonrası ameliyat olan müvekkilimizin vücudunun çeşitli yerlerine platin takıldığını, yüzünde sabit iz kaldığını, köprücük kemiğinde kayma olduğunu, neredeyse vücudunun tamamının hasar gördüğünü, kaza sebebiyle çenesinin de zarar gördüğünü ve halen yemek yemekte dahi zorlandığını, henüz 20 yaşında olan müvekkilinde kaza sebebiyle maluliyet meydana geldiğini ve tüm hayatını etkileyecek şekilde maddi zarara uğradığını, trafik kazası sebebiyle müvekkilinin vücudunda kalıcı sakatlık meydana geldiğini, mevcut deliller ve maddi durum da gözetilmek suretiyle davacıya 6098 sayılı TBK 76. Md. gereğince 10.000 TL geçici ödeme yapılmasını talep ettiklerini, açılan davanın kabulü ile tahkikat sonucunda davacı …’nun maddi zararının (geçici iş göremezlik, sürekli iş göremezlik, bakıcılık gideri ve SGK tarafından karşılanmayan ve belgeye de bağlanması da mümkün olmayan kaçınılmaz iyileştirme ve tedavi giderleri sebebiyle doğan maddi tazminatın) değerinin tam ve kesin olarak belirlenebilmesinin mümkün olduğu anda HMK 107. madde gereğince arttırılmak üzere fazlaya ilişkin her türlü hakları saklı kalmak üzere şimdilik 50,00 TL geçici iş göremezlik tazminatı, 50,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatı, 50,00 TL bakıcı gideri ve 50,00 TL SGK tarafından karşılanmayan ve belgeye de bağlanması mümkün olmayan kaçınılmaz iyileştirme giderleri kalemi için olmak üzere asgari 200,00 (ikiyüz) TL maddi tazminatın, davalı sigorta şirketinin temerrüt tarihi olan 11.08.2020 tarihinden itibaren işleyecek en yüksek avans faizi ile birlikte davalı … Sigorta Şirketi’nden tahsili ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı yana yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiş duruşmada da bu beyanlarını tekrar etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ:
Davalı tarafa usulüne uygun olarak davetiye tebliğ edilmiş, davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; … plakalı aracın, davalı sigortacı şirket tarafından tanzim edilen, 05.04.2019/2020 vadeli … poliçe no’lu zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası meblağ sigortası olmayıp zarar sigortası olduğundan, davacı tarafın uğradığını iddia ettiği zararları aynı zamanda ispat etmesinin gerekli olduğunu, davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte, müvekkili şirketin sorumluluğu trafik poliçesindeki limitler ve sigortalının kusuru ile sınırlı olduğunu, kaza neticesinde zararın oluşmasında davacının ağır kusurunun olduğunu, davacının kask ve kolluk gibi diğer koruyucu teçhizatları kullanmadan motosiklet ile seyahat etmekte olup bu tutumu neticesinde maluliyetin ortaya çıktığını, bu hususun zarar ile kaza arasındaki illiyet bağını kopardığını, bu nedenle davanın reddinin gerektiğini, ayrıca davacının müterafık kusurunun da dikkate alınması gerektiğini, kaza tespit tutanağında, meydana gelen kazada davacı tarafın motosiklet sürmeye yeterli ehliyet belgesinin olmadığının açıkça tespit edildiğini, davacı taraf yeterli ehliyet belgesi olmadan araç kullandığından davaya konu kazanın oluşumuna sebebiyet verdiğini, davacı yanın kazaya ilişkin maluliyet iddialarının değerlendirilebilmesi için Adli Tıp Kurumuna sevk edilerek maluliyet durumu ve maluliyetin kaza ile illiyeti hakkında rapor alınmasını talep ettiklerini, sigortalı araç sürücüsünün kusurunun tespiti halinde ortaya çıkan zarardan kaynaklanan tazminatın hesaplanması için dosyanın aktüer siciline kayıtlı aktüerya uzmanına gönderilmesini talep ettiklerini, aktüer hesabı yapılırken kullanılan yaşam tablosuna göre bakiye ömür, bilinen dönem, aktif ve pasif dönemin ayrı ayrı ve denetime elverişli biçimde hesaplanmasının gerektiğini, 25.02.2011 tarihinde Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 13.02.2011 tarih 6111 sayılı yasanın 59. Maddesi ile 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun değişen 98. Maddesindeki Trafik kazalarındaki acil sağlık hizmet bedellerinin Sosyal Güvenlik Kurumundan karşılanacağı hükmü nedeni ile tedavi masraflarından SGK’nın sorumlu olduğunu, açılan davanın reddi ile mahkeme masraf ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
ÇEKİŞMELİ HUSUSLAR, TOPLANAN DELİLLER, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Huzurda açılan dava; cismani zarar nedeniyle açılan maddi tazminat davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın 13/02/2020 tarihli trafik kazası neticesinde yaralanan davacının davalı sigorta şirketi tarafından sigortalanan … plakalı araç sürücüsünün kusurundan sebep davalıdan maddi tazminat talebi hususunda olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce tarafların bildirdikleri deliller toplanmış, trafik kayıtları ve belgeler, sigorta şirketine ait poliçe ve hasar dosyaları, sosyal ekonomik durum araştırması, SGK kayıtları, hastane belgeleri, Konya CBS … sor sayılı dosyası ve bu dosyaya istinaden açılan Konya . Asliye Ceza Mahkemesinin … E. Sayılı dosyası ve tüm belgeler celbedilmiştir.
Mahkememizce davacı yana bidayette mevcut delil durumu da nazara alınarak 6098 sayılı TBK’nun 76. maddesi gereğince talep gibi 10.000,00-TL geçici ödeme yapılmasına karar verilmiştir.
Dosya tarafların kusur durumunun belirlenmesi için Ankara ATK Trafik İhtisas Dairesi Başkanlığına gönderilerek rapor alınmıştır. Sunulan 07/10/2021 tarihli raporda özetle; Davacı sürücü …’nun %15 oranında kusurlu olduğu, davalıya sigortalı araç sürücüsü dava dışı …’ın %85 oranında kusurlu olduğu belirlenmiştir. Sunulan işbu rapor olayla ilgili ceza dosyası olan Konya . Asliye Ceza Mahkemesinin … E. Sayılı dosyasına sunulan rapor ile de ayniyet teşkil etmekte olup bu nedenle hükme esas alınmıştır.
Akabinde dosya maluliyet raporu için Necmettin Erbakan Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi Adli Tıp A.B.D.’na gönderilmiş olup sunulan rapora göre; Davacının kalıcı sakatlığının ( Sürekli iş göremezlik ) % 18 oranında olduğu, iyileşme süresinin 9 ayı bulacağı, bu sürenin geçici iş göremezlik süresi olarak değerlendirilmesi gerektiği, ayrıca bu 9 aylık sürenin 4 ayında davacının başkasının yardımına ihtiyaç duyacağı, belgelendirilemeyen tedavi giderinin ise 6.000 TL olduğu ifade edilmiştir.
Akabinde dosya davalı vekilinin cevap dilekçesinde kask ve koruyucu ekipman kullanılmamasının zararı artırdığı ve bu nedenle müterafik kusur indirimi yapılması gerektiği itirazı göz önüne alınarak bu hususun değerlendirilmesi için Necmettin Erbakan Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi Adli Tıp A.B.D.’na gönderilmiş olup sunulan rapora göre; Motosiklet kazalarında sürücülerin kask kullanımının, baş, boyun ve yüz bölgesi yaralanmalarında koruyucu görev üstlendiği, bu koruyucu ekipmanların kullanılmamasının baş ve boyun bölgelerindeki yaralanmaları arttırdığı, dizlik ve benzeri koruyucu ekipman kullanımının diz bölgesi yaralanmalarında koruyucu görev üstlendiği, kurumumuzda düzenlenen 29.12.2021 tarihli raporun sonuç kısmında, sağ omuz ve sol femur kemiği bölgelerinde yaralanma sonucu oluşan muayene bulguları neticesinde değerlendirildiği, şahsın dizinde oluşan eklem hareket kısıtlılığının sebebinin doğrudan diz bölgesi yaralanması neticesinde oluşmadığı, femur(uyluk) kemiğinde oluşan kırık neticesinde kısıtlılığın oluştuğu, davaya konu kazada koruyucu ekipman (dizlik) ve kask kullanımının söz konusu yaralanma bölgelerini direkt koruyucu nitelikte olmadıkları, yaralanma ağırlığı üzerinde net bir etkilerinin olmadığı ifade edilmiştir.
Maluliyet raporu sonrası aktüerya bilirkişisinden tazminat hesap raporu alınmıştır. Sunulan 14/02/2022 tarihli raporda özetle;
Davacı …’nun 13.02.2020 tarihinde geçirdiği trafik kazası nedeniyle uğradığı geçici iş göremezlik maddi zararı 16.509,64-TL, sürekli iş göremezlik maddi zararı 344.425,39-TL, bakıcı gideri maddi zararı 10.006,20-TL, tedavi gideri maddi zararı 5.100,00-TL olarak hesaplanmıştır. Davalı yanca yapılan ve poliçe düzenleme tarihinde geçerli olan KTK ZMS Sigorta Poliçesinin şahıs başı Sakatlanma ve Ölüm Teminat Limitinin 360.000,00-TL, şahıs başı Sağlık Giderleri Teminat Limitinin ise 360.000,00-TL olduğu görülmüş, kaza tarihinde ise bu limitlerin 410.000,00-TL olduğu anlaşılmıştır.
Davacı vekili 27/05/2022 tarihli talep artırım dilekçesi ile bidayette talep etmiş olduğu 50,00 TL geçici iş göremezlik tazminatı, 50,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatı, 50,00 TL bakıcı gideri ve 50,00 TL SGK tarafından karşılanmayan ve belgeye de bağlanması mümkün olmayan kaçınılmaz iyileştirme giderleri kalemi için olmak üzere asgari 200,00 (ikiyüz) TL maddi tazminat tutarını 364.235,40 TL ye iblağ etmiş, karar celsesinde ise sehven toplama hatası yapıldığını beyanla doğru rakamın 364.435,40 TL olduğunu ifade etmiştir.
6111 Sayılı Kanun gereği yasanın yayımlandığı tarihten önce ve sonra meydana gelen tüm trafik kazaları nedeni ile sunulan belgeli sağlık hizmet bedelleri Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacaktır. Bu nedenle davacının dava konusu tedavi giderlerinden belgeli/faturalı sağlık giderlerinin tümünden Sosyal Güvenlik Kurumu, belgesiz/paramedikal giderlerden ise davalı sorumludur. Yargıtay . Hukuk Dairesinin emsal ilamlarında da aynı hususta benzer mahiyette değerlendirmelerde bulunulmuştur. Dolayısı ile davalı belgelenemeyen kaçınılmaz tedavi giderlerinden ve de bilirkişi hekim raporu ile bakıcıya ihtiyaç olduğunun belirlenmesi neticesi bakıcıya ödenmesi gereken bedellerden ve dahi geçici iş göremezlik bedelinden sorumlu olacaktır.
Cismani zarara uğrayan kişi; yaralanması nedeniyle sürekli iş göremezlik (Maluliyet) zararını isteyebilecektir. Geçici iş göremezlik zararı olarak belirlenen sürenin sonundan başlayarak muhtemel yaşam tablosuna göre belirlenecek süre için maluliyet zararı hesabı yapılmaktadır. Maluliyet hali “gelişen durum” olarak kabul edilmektedir. Kişi maluliyet olmadan önceki işinde çalışmaya devam etmesi bu zararın olmadığına işaret etmez, maluliyetten kasıt EFOR KAYBIDIR. Alınan Adli Tıp Raporuyla davacının %18 oranında MALÜL olduğu, iyileşme süresinin 9 ayı bulacağı belirlenmiştir.
Davalı sigorta şirketine davadan önce yapılan başvuru 27/07/2020 tarihinde tebliğ edilmiş olup 11/08/2020 tarihi itibarı ile talep gibi temerrüt olgusu gerçekleşmiştir. Davalıya sigortalı aracın kullanım amacı ticari olduğundan dolayı da avans faizine hükmedilmek gerekmiştir.
Her ne kadar davalı vekili tarafından kask ve koruyucu ekipman kullanılmaması nedeniyle hükmedilecek tazminattan müterafik kusur indirilmesi talebi dile getirilmiş ise de; Necmettin Erbakan Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi Adli Tıp A.B.D. Ek raporuna göre davaya konu kazada koruyucu ekipman (dizlik) ve kask kullanımının söz konusu yaralanma bölgelerini direkt koruyucu nitelikte olmadıkları, yaralanma ağırlığı üzerinde net bir etkilerinin olmadığının ifade edilmesi nedeniyle müterafik kusur indirimi yapılmamıştır.
Mahkememizce davacı yana bidayette mevcut delil durumu da nazara alınarak 6098 sayılı TBK’nun 76. maddesi gereğince talep gibi 10.000,00-TL geçici ödeme yapılmasına karar verilmiş ve söz konusu bedel icra marifetiyle davacıya ödendiğinden dolayı söz konusu miktar aktüerya raporu ile belirlenen toplam 376.041,15-TL’den tenzil edilerek davacının toplam tazminat miktarının 366.041,15-TL olduğu anlaşılmış, ancak davacı vekili talep artırım ve son celsedeki beyanları nazara alınarak ve taleple de bağlı kalınmak suretiyle 364.435,40-TL’ye hükmedilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama ve değerlendirme neticesinde dosya kül halinde değerlendirildiğinde, dosyadaki tüm bilgi ve belgeler, alınan raporlar mucibince açılan davanın talep artırım dilekçesi de ( son celsedeki beyanlar da ) nazara alınmak suretiyle kabülüne dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davacının davasının taleple de bağlı kalınmak suretiyle KABULÜ İLE;
1-) 364.435,40-TL tazminatın davalının sorumluluğu poliçe limiti ile sınırlı olmak kayıt ve şartı ile temerrüt tarihi olan 11/08/2020 tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-)Alınması gereken 24.894,58-TL harçtan peşin alınan 59,30-TL harç ile 1.244,05-TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 1.303,35-TL harcın mahsubu ile bakiye 23.591,23-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-)Hazine tarafından karşılanan 1.360,00-TL arabuluculuk giderinin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-)Davacı tarafından yapılan 59,30-TL başvuru harcı, 59,30-TL peşin harç, 8,50-TL vekalet harcı, 1.244,05-TL tamamlama harcı, 700,00-TL bilirkişi ücreti ve 723,00-TL ATK faturası, 974,00-TL NEÜ ATK faturası, 343,95-TL posta – tebligat gideri olmak üzere toplam 4.112,10-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-)Davacı vekili yararına AAÜT’ye göre hesaplanan 33.960,48-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-)Davacı tarafından yatırılan ve dosyada artan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı,davalı vekilinin yokluğunda kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde Konya Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere yapılan yargılama sonunda karar verildi. 16/06/2022

Katip Hakim