Emsal Mahkeme Kararı Konya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/553 E. 2021/535 K. 04.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
KONYA TÜRK MİLLETİ ADINA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO:
KARAR NO:

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :

DAVALI : 1-
VEKİLİ :

DAVALILAR : 2-
3-
VEKİLİ :
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ:
GEREKÇE YAZIM TARİHİ: 02/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
TALEP :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 13/09/2019 tarihinde …plakalı araç ile …plakalı aracın çarpışması neticesinde …plakalı aracın içinde yolcu olarak bulunan kusursuz müvekkil ağır şekilde yaralanmış müvekkil sakat kalmış davalı … şirketi kazaya neden olan …plakalı aracın ZMMS sigortacısı, davalı … …plakalı aracın sahibi ve şöförü, davalı …Şti …plakalı aracın işleteni olduğu, kaza tespit tutanağına göre meydana gelen kazanın oluşumunda müvekkilin hiçbir kusuru olmadığını tüm kusurun kırmızı ışık ihlali yapan …plakalı araç şöförü olan …’a ait olduğunu, dava konusuyla ilgili olarak arabuluculuğa gidildiğini, fakat anlaşma sağlanamadığını, davalı şirkete başvuru yapıldığını, ancak 15 gün içinde cevap verilmediğini, müvekkilinin uğradığı maddi zararların karşı tarafça karşılanmadığını, tüm bu nedenlerle resen ve nazara alınacak nedenlerle sürekli iş göremezlik tazminatı alacağı için 1.000,00 TL, geçici iş göremezlik tazminat alacağı için 1.000,00TL, geçici iş göremezlik dönemi bakıcı ihtiyacı için 1.000,00TL, fatura edilemeyen ve SGK tarafından karşılanamayan tedavi gideri tazminatı için 100 TL olmak üzere 3.100 TL belirsiz alacak davası, maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile 50. 000,00TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 13/09/2019 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi davalı … şirketi olan … A.Ş. Dışındaki davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAPLAR:
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı yan, müvekkil sigorta şirketine Trafik Sigortası Genel Şartları’nda bildirilen usule aykırı ve Trafik Sigortası Genel Şartları ekinde başvuru için istenilen zorunlu evraklar olmaksızın başvuruda bulunup ; doğrudan dava yoluna başvurduğundan, huzurdaki davanın dava şartı noksanlığı nedeniyle usulden reddi gerektiği, davacı yanca müvekkil sigorta şirketine usulüne uygun başvuru yapılmadığından huzurdaki davanın öncelikle dava şartı yoksunluğu sebebiyle reddine, kazaya karışan …plakalı araç, vadeli, …numaralı Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi ile müvekkil şirkete sigortalı olduğu, ZMMS trafik sigorta poliçeleri kusur oranında sorumluluğu havi poliçeler olup, mezkur kazanın oluşumunda sigortalı araç sürücüsünün kusuru bulunmadığından müvekkil şirketin de sorumluluğu bulunmadığı, Sigortacı, poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin edeceği, müvekkil şirket yönünden temerrüt tarihinden davanın reddine, haksız ve hukuki mesnetten yoksun davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar …Şirketi ve … vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı taraf dava dilekçesinde; 13.09.2019 tarihinde müvekkillerden … tarafından kullanılan …plaka sayılı araç ile sürücülüğünü dava dışı …yapmış olduğu …plakalı aracın çarpışması sonucu meydana gelen çift taraflı yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazası nedeniyle, …plakalı araçta yolcu olan müvekkil … için 3.100 TL Maddi ve 50.000 TL Manevi tazminat talep ettiği, davacı tarafından müvekkil şirket aleyhine ikame edilen iş bu dava yetkisiz mahkemede açıldığı, müvekkil şirketin yasal ikametgahının …Mah. …Blv. …Petrol Lpg İstasyonu No:…./Diyarbakır olduğu, HMK’un 6/1. maddesine göre genel yetki kuralları işletilmeli ve davanın müvekkil şirketin yasal ikametgahı olan Diyarbakır Asliye Hukuk(Ticaret) Mahkemelerinde görülmesi gerektiği, diğer davalı müvekkil … aleyhine açılan iş bu dava da yetkisiz mahkemede açıldığı müvekkilin yasal ikametgahı; …Mah. …Cad. …Sok. …Koop. …Blok Giriş Kat:…No:… …/Diyarbakır’dır. HMK’un 6/1. maddesine göre genel yetki kuralları işletilmeli ve davanın müvekkil şirketin yasal ikametgahı olan Diyarbakır Asliye Hukuk(Ticaret) Mahkemelerinde görülmesi gerektiği, müvekkillerden …’un kullanmış olduğu …plakalı araç; 15.03.2019-15.03.2020 tarihleri arasında geçerli olmak üzere …Sigorta A.Ş.’nin …nolu Genişletilmiş Kasko Sigorta Poliçesi ve …A.Ş’nin 17.04.2019-17.04.2020 tarihleri arasında geçerli olmak üzere …nolu İhtiyari Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi ile maddi, manevi tazminat, mahkeme giderleri ve vekalet ücretlerini karşılamaya yönelik olarak teminat altına alınmış, davacı dava dilekçesinde: sürekli iş göremezlik tazminatı olarak 1.000 TL, geçici iş göremezlik tazminatı olarak 1.000 TL, geçici iş göremezlik dönem bakıcı ihtiyacı için 1.000 TL ile fatura edilemeyen ve SGK tarafından karşılanamayan tedavi giderleri tazminatı için 100 TL olmak üzere 3.100 TL tazminat talebinde bulunmuş davacının talep etmiş olduğu, davacının taleplerinin kanıtlanması gerektiğinden davacının talep ettiği tazminatların somut delillerle kanıtlanamamış olması karşısında davanın reddine karar verilmesini talep ettikleri, tüm bu nedenlerle kaza ile iddia edilen manevi zarar arasında nedensellik bağı bulunmadığından davanın reddine, haksız ve hukuki mesnetten yoksun davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Açılan dava Akşehir . Asliye Hukuk Mahkemesi’nin …E. sırasına kaydedilmiş, (Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla) Akşehir . Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 09/09/2021 gün ve …E. …K. sayılı kararı ile bu davaya Konya Asliye Ticaret Mahkemelerinin bakması gerektiği gerekçesiyle, dosyanın Konya Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmesine karar verilmiş, karar taraflara tebliğ edilmiş, kesinleşme şerhi yazılarak Konya Hukuk Mahkemeleri Tevzi Bürosu’na gönderilmiş ve tevzi sonucu Mahkememizin … E. sırasına kaydedilmiştir.
Hâkimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulu’nun 07/07/2021 gün ve 608 s. kararı ile, “Konya Asliye Ticaret Mahkemelerinin yargı çevresinin Konya ilinin mülki sınırları olarak belirlenmesine ve iş bu kararın 01.09.2021 tarihinden itibaren uygulanmasına” karar verilmiştir.
Yargıtay HGK’nun 04/04/2019 gün ve …E. …K. sayılı emsal içtihadı; “Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 136. ve 142’nci maddelerinde mahkemelerin kuruluşu, görev ve yetkileri, işleyişleri ve yargılama usullerinin kanunla düzenleneceği hükme bağlanmıştır. Mahkemelerin görevi kıyas veya yorum ile genişletilemez ya da değiştirilemez. Kanunda açıklık bulunmayan durumlarda görev genel mahkemelere aittir (5.12.1977 tarihli, …E., …K. sayılı İçtihatları Birleştirme Kararı)…
Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın “Kanunî hâkim güvencesi” başlığını taşıyan 37’nci maddesi; “Hiç kimse kanunen tabi olduğu mahkemeden başka bir merci önüne çıkarılamaz.” hükmünü öngörmektedir.
Bilimsel çevrelerde ve uygulamada, kanunî hâkim güvencesi, uyuşmazlığı yargılayacak ve çözecek olan mahkemenin o uyuşmazlığın doğmasından önce kanunen belli olması olarak kabul edilmektedir. 1982 tarihli Anayasa’yı kabul eden Danışma Meclisi’nin Anayasa Komisyonu’nun gerekçesinde “…bu suretle davanın olaydan sonra çıkarılacak bir kanunla yaratılan bir mahkeme önüne getirilmesi yasaklanmakta, yani kişiye yahut olaya göre kişiyi yahut olayı göz önünde tutarak mahkeme kurma imkânı ortadan kaldırılmaktadır. Bu ise tarafsız yargı merciinin ilk gereğidir.” denilmektedir (…: Türk Anayasa Hukuku, Ankara 2005, 8. Baskı, s: 118-119).
Dikkat edilecek olursa Anayasa’daki bu düzenleme hukuk ya da ceza davaları yönünden herhangi bir ayrım gözetmemiş ve uyuşmazlığın doğduğu tarihte bu uyuşmazlığı çözecek olan mahkemenin belli olması durumunda yargılama yapacak veya yargılamaya devam edecek mahkemeyi gösteren yasal bir düzenleme yapılmadığı takdirde davanın, mutlaka bu mahkeme tarafından çözüme kavuşturulması öngörülmüştür.
Bu açıklamalardan da anlaşılacağı üzere; uyuşmazlık konusunu teşkil eden her hukuki olay, meydana geldiği tarihteki yasal düzenlemelere tabidir ve olayın meydana geldiği zamanda mevcut olan mahkemeler tarafından çözümlenmelidir.
O hâlde yeni bir mahkeme kurulurken o mahkemenin kuruluş yasasında zaman bakımından faaliyete geçme gününden önceki uyuşmazlıklara bakacak mahkemelerle ilgili özel bir düzenleme bulunmadığı taktirde her uyuşmazlık, meydana geldiği tarihte bu işe bakacak olan mahkemece çözümlenecektir. Başka bir anlatımla her dava açıldığı koşullara göre görülüp sonuçlandırılacaktır.
Dava konusu edilen hukuki uyuşmazlığın meydana geldiği tarihte yürürlükte olan yasalara göre kurulmuş bulunan mahkemelerin uyuşmazlığı çözmesi ana kural olmakla birlikte bazen yasal düzenlemelerle böyle bir uyuşmazlığın çözümü yeni kurulan mahkemelere de verilebilmektedir.
4787 Sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanunun geçici 1. maddesi; “Aile Mahkemesi kurulan yerlerde bu mahkemeler faaliyete geçtiğinde, yargı çevresinde ve görev alanına giren sonuçlanmamış dava ve işler, yetkili ve görevli aile mahkemelerine devredilir.” hükmünü içerdiğinden, bu yasal düzenlemeye istinaden diğer mahkemeler, Aile Mahkemelerinin görev alanına giren dava ve işleri bu mahkemelere devretmiştir.
Nitekim aynı hususlar Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 18.05.2011 tarihli ve …E., …K. sayılı kararında da vurgulanmıştır.
Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun (HSYK) 24.03.2005 tarihli ve …sayılı kararında fikri ve sınai haklar hukuk mahkemeleri konusunda İstanbul ve Ankara’da kurulup, faaliyete geçirilen fikri ve sınai haklar hukuk mahkemelerinin, 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu ile 551 sayılı Patent Haklarının Korunması, 554 sayılı Endüstriyel Tasarımların Korunması, 555 sayılı Coğrafi İşaretlerin Korunması, 556 sayılı Markaların Korunması Hakkında Kanun Hükmündeki Kararnamelerinden kaynaklanan hukuk davaları için ihtisas mahkemeleri olarak belirlenmesine, yargı çevrelerinin ise kuruldukları yerin mülki hudutları olarak tespit edilmesine; fikri ve sınai haklar hukuk mahkemesi kurulmayan yerlerde, yukarıda zikredilen Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerden kaynaklanan hukuk davaları için; bir asliye hukuk mahkemesi olan yerlerde bu mahkemenin, ikiden fazla asliye hukuk mahkemesi bulunan yerlerde ise 3 numaralı asliye hukuk mahkemesinin yetkilendirilmesine, ilgili mahkemelerin yargı çevrelerinin ise adli yargı adalet komisyonlarının merkez ve mülhakatları olan ilçeleri kapsayacak şekilde belirlenmesine karar verilmiştir. Halihazırda açılmış davaların yeni kurulan mahkemeye devredileceğine ilişkin bir düzenleme mevcut değildir.
O hâlde, yeni bir mahkemenin faaliyete geçirildiği tarihten önce derdest bulunan davaların, istek üzerine veya doğrudan doğruya görevsizlik ya da gönderme kararı ile yeni kurulan mahkemeye gönderilmesine olanak bulunmamaktadır.
Açıklanan bu hukuki ve maddi olgular karşısında somut olay irdelendiğinde; yukarıda da ifade edildiği üzere, taraflar arasındaki uyuşmazlığı yargılayacak ve çözecek olan mahkeme, uyuşmazlığın doğmasından önce kanunen belli olan Manisa 1. Asliye Hukuk Mahkemesi olup, dava tarihinden sonra kurulan ve faaliyete geçirilen Manisa 3. Asliye Hukuk Mahkemesince davaya bakılması olanaklı değildir.
Hâl böyle olunca yerel mahkemenin Manisa 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu yönündeki direnme kararında hukuka aykırılık bulunmamaktadır.” şeklindedir.
HSK’nın 07/07/2021 gün ve 608 s. kararında 01/09/2021 tarihinden önce açılan davaların da, Konya Asliye Ticaret Mahkemelerine gönderileceğine ilişkin bir düzenleme bulunmamaktadır. Bu yönde herhangi bir yasal düzenleme de yoktur. 01/09/2021 tarihinden önce açılan ve derdest olan davaların gönderme kararı ile Konya Asliye Ticaret Mahkemelerine gönderilmesi, yukarıda yazılı Yargıtay HGK emsal içtihadında belirtilen tabii hakim ilkesine de aykırıdır.
Bu nedenle eldeki uyuşmazlığın çözümünde (Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla) Akşehir 1. Asliye Hukuk Mahkemelerinin görevli olduğu kabul edildiğinden ve Akşehir Asliye Hukuk Mahkemesince verilen karar görevsizlik kararı mahiyetinde olmayıp teknik anlamda gönderme/aktarma mahiyetinde bir karar olduğundan mahkememizce ilk görevsizlik kararı verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın mahkememizin görevli olmaması nedeniyle HMK nun 114/1-c maddesi ve HMK nun 115/2. maddesi gereğince USULDEN REDDİNE,
2-HMK nun 20. maddesi gereğince taraflardan birinin, verildiği anda kesin olan kararlarda kararın tebliği tarihinden, süresinde kanun yoluna başvurulmadığından kesinleşen kararlarda kararın kesinleştiği tarihten ve kanun yoluna başvurulan kararlarda da kanun yolu başvurusunun reddi kararının tebliği tarihinden itibaren yasal iki hafta içinde kararı veren mahkemeye başvurarak, dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesini talep etmesi halinde dava dosyasının görevli AKŞEHİR ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE,
3-Belirtilen iki haftalık süre içinde talepte bulunulmaması veya süresinden sonra talepte bulunulması halinde mahkememizce re’sen davanın açılmamış sayılmasına karar (ek karar) verileceğinin taraflarca bilinmesine, HMK 331/2. maddesi uyarınca davanın açılmamış sayılması hakkında karar verilmesi halinde talep halinde yargılama giderleri konusunda karar tayin olunmasına,
4-Harç ve yargılama giderleri hususunun görevli mahkemece karara bağlanmasına,
Dair ; tarafların yokluğunda dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 s. HMK’nın 345. maddesi gereğince ( 2 ) hafta içerisinde, ilgili BAM Hukuk Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.04/11/2021

Katip … Hakim …