Emsal Mahkeme Kararı Konya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/518 E. 2022/289 K. 21.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: … Esas – …
T.C.
KONYA TÜRK MİLLETİ ADINA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :
HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLLERİ:
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
KARAR YAZMA TARİHİ :
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİANIN ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 03/05/2021 tarih ve saat 14.30’da … ili, … ilçesi, … Caddesi üzerinde park halinde bulunan müvekkiline ait … plakalı araca, aynı cadde üzerinde seyir halinde bulunan ve göbekten drift atarak hızlı bir şekilde seyir eden davalı sigorta şirketinin sigortalısı … plakalı araç sürücüsü … , direksiyon hakimiyetini kaybederek müvekkilinin park halinde bulunan aracına çarptığını ve bu şekilde maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, iş bu kazaya neden olan davalı sigorta şirketinin sigortalısı … plakalı araç sürücüsünün %100 kusurlu olduğunu, söz konusu kaza nedeniyle müvekkili … aracında toplamda 32.166,37 TL değerinde zarar meydana geldiğini ve ilgili araçta değer kaybı oluştuğunu, ancak aradan geçen süreye ve başvurulara rağmen sigorta şirketi tarafından değer kaybına ilişkin iş bu zararın giderilmediğini, davalı şirkete 13/08/2021 tarihli başvuru yapıldığını ancak davalı tarafından herhangi bir şekilde talebe olumlu yanıt verilmediğini, davalı sigorta şirketinden müvekkili … aracında oluşan değer kaybından kaynaklı zararlarının giderilmesi için arabuluculuğa başvuru yapıldığını, ancak arabuluculuk faaliyetleri çerçevesinde de davalı taraf ile herhangi bir anlaşma sağlanamadığını, müvekkilinin aracında meydana gelen değer kaybından doğan zararlara ilişkin olarak şimdilik 100,00 TL ‘nin temerrüt tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tazminine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline, karar verilmesini talep ve dava etmiş, duruşmada da bu beyanlarını tekrar etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ:
Davalı tarafa usulüne uygun olarak davetiye tebliğ edilmiş, davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının davasını Konya Asliye Ticaret Mahkemesinde açtığını, davaya bakmaya müvekkili şirketin yargı çevresinde bulunduğu İstanbul Anadolu Mahkemelerinin yetkili olduğunu, bu sebeple davanın yetkisizlikten reddinin gerektiğini, HMK 121.maddesine göre davacı tarafın dava dilekçesi ile birlikte delillerini kendilerine tebliğ etmesinin zorunlu olduğunu, bu nedenle deliller tebliğ edilmeden açılan davanın usulden reddinin gerektiğini, davacı tarafın davadan önce başvuru yapmak ve gerekli belgeleri müvekkili şirkete ibraz etmek zorunda olduğunu, bu işlem yapılmadan açılan davanın da usulden reddinin gerektiğini, davacı tarafın kasko sigortacısına 32.166,37 TL araç hasarı ödendiğini, müvekkili şirketin sorumluluğunun bakiye poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, kazanın hiçbir şüpheye yer vermeyecek şekilde iddia edildiği gibi meydana geldiğinin ispatının gerektiğini, davacı tarafın iddiasını belgeleriyle ispatla yükümlü olduğunu, maddi vakanın ispatı halinde müvekkili şirketin, davacının gerçek zararını tazminle sorumlu olduğunu, davacı tarafından istenen meblağın fahiş olduğunu, söz konusu olayın haksız fiilden kaynaklandığını, müvekkili şirketin sorumluluğunun poliçe sebebiyle değil haksız fiil sebebiyle olduğunu, taraflar arasında ticari bir ilişki mevcut olmadığını, bu sebeple davacı tarafın ancak dava tarihinden itibaren yasal faiz talep edebileceğini, açıklanan nedenlerle davanın reddi ile yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
ÇEKİŞMELİ HUSUSLAR, TOPLANAN DELİLLER, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Huzurda açılan dava; 03/05/2021 tarihinde meydana gelen kaza nedeniyle davacıya ait araçta oluşan araç değer kaybının tazmini davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın 03/05/2021 tarihinde park halinde bulunan davacıya ait … plakalı araca … plakalı araç sürücüsü … çarpması nedeni ile davacıya ait araçta meydana gelen araç değer kaybının tazmini hususunda olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce tarafların bildirdikleri deliller toplanmış, kazaya karışan araçlara ait trafik kayıtları ve belgeler, sigorta şirketine ait poliçe ve hasar dosyası, yapılan ödemeye ilişkin belgeler, trafik kazası tespit tutanağı, Türkiye Reasürans Şirketler Birliğine ve Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezine yazılan müzekkere cevapları, kazaya uğrayan araca ilişkin fotoğraflar ile tüm bilgi ve belgeler dosya arasına alınmıştır.
Akabinde dosya Adli Trafik Bilirkişisi ile Makine Mühendisi bilirkişiye verilerek kazadaki tarafların kusur durumu ve davacı aracındaki değer düşüklüğünün belirlenmesi için rapor alınmasına karar verilmiştir.
Sunulan 09/02/2022 tarihli heyet raporunda özetle; Kusur yönünden yapılan değerlendirmede; davalı sigortacıya sigortalı … Plakalı otomobil sürücüsü … bu kazanın oluşumunda 2918 sayılı KTK nun asli kurallardan kod no: 84/g denk gelen (Şeride tecavüz etme) ve Madde-56/1-a (Şerit izleme ve değiştirme kurallarına riayet etmemek) ve Madde-52/1-b (Hızlarını, kullandıkları aracın yük ve teknik özelliğine, görüş, yol, hava ve trafik durumunun getirdiği şartlara uydurmamak,) kurallarını ihlalden Asli kusurlu olup % 100 oranında KUSURLU olduğu, davacı … plakalı otomobil sürücüsü … ise bu kazanın oluşumunda her hangi bir kural ihlali bulunmadığı, hasar değer kaybı bakımından ise; 03.05,2021 tarihinde … plakalı aracın, davacıya ait … plakalı araca park halindeyken, sol arka tarafından çarpması sonucu, … plakalı aracın arka tamponu, sol arka çamurluğu değiştirilerek tamir edildiği için ve davacının, arka tamponu ve sol arka çamurluğu’nun orijinali bozulduğu için, … plakalı araçta 12.0000 TL değer kaybı olacağı ifade edilmiştir.
Davacı vekili 22/03/2022 tarihli dilekçesi ile bidayette 100,00-TL olarak belirlediği talebini bakiye poliçe limiti tutarında 10.833,63-TL’ye artırmış ve harcını da ikmal etmiştir.
Açılan davada davalı sigorta şirketi vekili yetki itirazında bulunmuş ise de yapılan yetki itirazının reddi gerekmiştir. 6100 sayılı HMK’nın genel yetkiyi düzenleyen 6. maddesinin birinci fıkrasına göre; “Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir.” Yine aynı Kanunun 16. maddesinde ise, “Haksız fiilden doğan davalarda, haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi de yetkilidir hükmü yer almaktadır. Her ne kadar davalı sigortacı vekili cevap dilekçesinde yetki itirazında bulunmuş ise de kazanın meydana geldiği ve zarar gören davacının yerleşim yerinin Konya olması nedeniyle yetki itirazının reddine karar vermek gerekmiştir.
Davacı vekili kaza nedeniyle araçta oluşan değer kaybını talep etmiştir. Davaya konu olan kazada davacıya ait araç hasara uğramıştır. Bu tür kazalarda aracın kaza sonrası onarıldıktan sonra mübadele ( rayiç ) değerinin, olaydan önceki mübadele değerinden az olacağının kabulü gerekir. Çünkü araç tamamen onarılmış olsa bile bu aracın tahribatın izlerini taşıyacağı aşikardır. Aracın onarılmış durumdaki değeri, ne kadar iyi onarılmış olursa olsun, kural olarak aynı nitelikteki hiç hasara uğramayan araç değerinden daha düşük olacaktır. Bu da aracın cari değerini düşürecektir.
Zararı tazminle yükümlü olan kimse, tazmin borcunu doğuran eylemin meydana gelmesinden önceki durumu iadeye mecburdur. Kural olarak; araçtaki değer kaybı belirlenirken, aracın markası, yaşı, modeli ve hasar gören kısımları dikkate alınarak aracın kaza tarihinden önceki ikinci el satış değerinin tespiti ile aracın tamir edildikten sonraki ikinci el satış değeri arasındaki fark değer kaybını gösterir. Bilirkişi tarafından yapılan hesaplama da emsal Yargıtay içtihatlarına uygun olarak bahsi geçen şekilde yapılmış ve hükme mesnet alınmıştır. Ayrıca kusur belirlemesi de kaza tespit tutanağı ile uyumludur.
Davacı vekili müvekkiline ait araçta meydana gelen değer kaybının ticari faizi ile birlikte ödenmesini talep etmiş ise de sigortalı araç hususi araç olup bu nedenle yasal faize hükmetmek gerekmiştir. Yine davalı sigorta bakımından temerrüt sigortacının kendisine talebin ulaştığını bildirdiği 17/08/2021 tarihinden itibaren 8 iş gününün sonu olan 31/08/2021 tarihinde gerçekleşeceğinden dolayı bu tarihten itibaren faize hükmetmek gerekmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama ve değerlendirme neticesinde dosya kül halinde değerlendirildiğinde davacı vekilince davalı aleyhine açılan işbu davada, 03/05/2021 tarihinde park halinde bulunan davacıya ait … plakalı araca … plakalı araç sürücüsü … çarpması nedeni ile davacıya ait araçta meydana gelen araç değer kaybının tazmini talep edilmiş olup, alınan heyet raporuna göre davacı aracında 12.000,00-TL tutarında araç değer kaybı belirlenmiş, ancak davacı vekilince bakiye poliçe limiti olan 10.833,63-TL tutarında talep artırımı yapılmakla 10.833,63-TL araç değer kaybının kabulüne ilişkin olarak aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davacının davasının talep arttırım dilekçeside nazara alınmak suretiyle KABULÜ İLE;
1-)Araç değer kaybı olan 10.833,63-TL nin davalının sorumluluğu poliçe limiti ile sınırlı olmak kayıt ve şartı ve temerrüt tarihi olan 31.08.2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-)Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 740,05-TL karar ve ilam harcından, dava açılırken alınan 59,30-TL peşin harç ile yargılama sırasında alınan 183,31-TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 242,61-TL’nin mahsubu ile bakiye 497,44-TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-)Hazine tarafından karşılanan 1.320,00-TL arabuluculuk giderinin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-)Davacı tarafından yapılan 59,30-TL başvuru harcı, 59,30-TL peşin harç, 8,50-TL vekalet suret harcı, 183,31-TL tamamlama harcı,1.300,00-TL bilirkişi ücreti, 43,90-TL posta ve tebligat gideri olmak üzere toplam 1.654,31-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-)Davalı tarafından sarfedilen yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-)Davacı vekili yararına AAÜT’ye göre hesaplanan 5.100,00-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-)Taraflarca yatırılan gider avansından artan kısmın karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde Konya Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere yapılan yargılama sonunda karar verildi. 21/04/2022

Katip Hakim