Emsal Mahkeme Kararı Konya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/496 E. 2022/92 K. 03.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
KONYA TÜRK MİLLETİ ADINA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :
HAKİM :
KATİP :
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLLERİ :
DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
KARAR YAZMA TARİHİ :
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİANIN ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı tarafın Konya .İcra Müdürlüğü … E. sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın haksız ve kötü niyetli olduğunu, müvekkilinin davalı site yönetiminin güvenlik işlerini yapan … LTD.ŞTİ’nin yetkilisi olduğunu, müvekkilinin davalı yönetime yapılan iş ve hizmetler karşılığında 31/03/2021 tarihli … nolu 16.500,01-TL tutarlı hizmet bedeli (3 kişi)’ne ilişkin ve 30/04/2021 tarihli … nolu 16.500,01-TL tutarında hizmet bedeli(3 kişi)’ne ilişkin fatura düzenlendiğini, davalı yönetimin icra takibine dayanak olan bu iki faturaya ilişkin icra takibi başlatmadan evvel toplam 33.000,02-TL ödemesini yapmadığını, davalı yönetim aleyhine işbu fatura borçlarına istinaden Konya .İcra Müdürlüğü … E. sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, ancak yapılan icra takibine davalı tarafından itiraz edildiğini ve takibin icra dairesince durdurulduğunu, borçlu site yönetiminin işbu haksız ve kötü niyetli itirazından sonra 16/07/2021 tarihinde müvekkile icra takibine konu alacağına istinaden 5.000,00-TL kısmi ödeme yaptığını, borçlu yönetimin davaya konu itirazında haksız ve art niyetli olduğunu, borçlu site yönetiminin müvekkiline işbu itirazın iptaline konu dosyadan dolayı borcunun halihazırda toplam 28.000,02-TL olduğunu, davalı yönetimin müvekkiline borçlu olduğunun takip dayanağı faturalar ve kısmi ödemesi ile sabit olduğunu, davanın kabulü ile itirazın kısmi iptali ve takibin devamına, asıl alacağın %20′ sinden aşağı olmamak üzere, davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerine bırakılmasını karar verilmesini talep ve dava etmiş, duruşmada da bu beyanlarını tekrar etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ:
Davalı tarafa usulüne uygun olarak davetiye tebliğ edilmiş, davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafından 06.10.2021 tarihinde Konya .Asliye Ticaret Mahkemesinde dava açıldığını, davalı müvekkili site yönetiminin tüketici olduğunu, söz konusu uyuşmazlıkların tüketici mahkemesinde görülmesinin gerektiğini, dava dilekçesinde …’nın … Limited Şirketi yetkilisi olduğu belirtilse de; ne Ticaret Sicil Gazetesinde ne de şirkete dair MERSIS sorgulamasında davacı …’nın yetkili olduğuna dair bir ibare bulunmadığını, …’nın şirket yetkilisi olmadığından taraf sıfatının da olmadığını, davacının sunmuş olduğu 27/12/2022 tarihli dilekçe ekindeki sözleşmeden de görüleceği üzere sözleşmenin … Sitesi ve … LTD Şti. arasında imzalandığını, icra takibinin bu şirket adına değil şirketin yetkilisi olduğu söylenen … adına başlatıldığını, bu sebeple aktif husumet yönünden esasa girilmeden davanın reddinin gerektiğini, davalı taraf ile davacı arasındaki ilişki sonucunda; 31.03.2021 … nolu 16.500,01-TL tutarlı hizmet bedeline ilişkin ve 30.04.2021 … nolu 16.500,01-TL tutarlı hizmet bedeline ilişkin iki adet fatura tanzim edildiğini, davalı müvekkilinin bu fatura borçlarına ilişkin 16.07.2021 tarihinde 5.000,00-TL değerinde kısmî ödeme yaptığını, söz konusu güvenlik hizmetinin taraflar arasında imzalanan sözleşmeye uygun şekilde yerine getirilmediğini, bu sebeple davacının herhangi bir alacak hakkı doğmadığını, davanın reddi ile takibinde haksız ve kötü niyetli olan alacaklı hakkında takip konusu alacağın % 20’sinden az olmamak üzere tazminata mahkûm edilmesine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
ÇEKİŞMELİ HUSUSLAR, TOPLANAN DELİLLER, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; İtirazın iptali davası olup, İ.İ.K.’nun 67. maddesi gereğince yasal bir yıllık süresi içinde açıldığı anlaşılmıştır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın davalı aleyhine Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile yapılan takibe davalının yaptığı itirazın iptalinin gerekip gerekmediği ile takipteki kadar davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı hususunda olduğu anlaşılmıştır.
Konya .İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasının yapılan incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu hakkında yapılan ilamsız takip olduğu, borçlunun süresi içinde asıl alacak dışındaki kalemlere yaptığı itiraz üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği görülmüştür.
Mahkememizce tarafların bildirdikleri deliller toplanmış, Konya .İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyası, dava konusu faturalar, kısmi ödeme dekontu, hizmet sözleşmesi ve tüm belgeler dosya arasına alınmıştır.
İşbu dava yönünden öncelikle mahkememizin görevli olup olmadığı hususu üzerinde durulması gerekmektedir.
6100 sayılı HMK’nın 1.maddesinde; Mahkemelerin görevi, ancak kanunla düzenlenir. Göreve ilişkin kurallar, kamu düzenindendir” hükmüne yer verilmiştir. 01/07/2012 tarihinde yürürlüğe giren 6335 S.Y. ile değişik 6102 sayılı TTK. nun 5.maddesinin 3.fıkrası değiştirilmiş ve “Asliye Ticaret Mahkemesi ile Asliye Hukuk ve diğer Hukuk Mahkemeleri arasındaki ilişki görev ilişkisi olup, bu durumda göreve ilişkin usul hükümleri uygulanır.” hükmü getirilmiştir. Bu düzenleme ile Ticaret Mahkemeleri genel mahkemeler içinde yer alan Asliye Hukuk Mahkemelerinin bir dairesi olmaktan çıkarılmış ihtisas mahkemesi haline getirilmiştir. Diğer yandan 6102 Sayılı TTK.nun 4/1. Maddesinde “Her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın …”denilmek suretiyle bu madde de sayılan taraflar tacir olmasa veya ticari işletmeye ilişkin olmasa da ticaret mahkemelerinde bakılacak davalar sayılmıştır.
Davalı taraf tacir olmayıp, tüketici konumundadır.
Bu nedenle davalısı tüketici olan huzurdaki davada Ticaret Mahkemeleri görevli olmayıp, Tüketici Mahkemeleri görevlidir.
Tüketicinin Korunması Hakkındaki 6502 sayılı ve 7/11/2013 tarihli kanunun;
3/1-k maddesinde tüketici; Ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi,
3/1-i maddesinde satıcı: Kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla tüketiciye mal sunan ya da mal sunanın adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi,
3/1-l maddesinde tüketici işlemi: Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemler “tüketici işlemi” olarak kabul edilmiştir.
Aynı kanunun 73/1 maddesinde ” Tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda” tüketici mahkemelerinin görevli olduğu ifade edilmiş, 83/2 maddesi de “taraflardan birinin tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olması, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemez.” Hükmünü amirdir.
Diğer taraftan tüketici işleminden kaynaklanan bir uyuşmazlığın veya sözleşmenin T.T.K’.nın 4 ve 5.madde hükümleri kapsamında kalan, kanunda özel olarak düzenlenen ve ticari dava sayılan bir sözleşmeden kaynaklanmasının bu açıdan herhangi bir önemi de yoktur. Göreve ilişkin kurallar kamu düzeninden olduğundan (H.M.K. md.1) yargılamanın her aşamasında mahkemece resen gözetilir. (Yargıtay .HD’nin 07/03/2018 tarih ve … Esas … Karar)
Mahkemelerin görevi dava şartlarından olup, yargılamanın her aşamasında re’sen dikkate alınması gerekmektedir. HMK.’nun 1.maddesi uyarınca mahkemelerin görevi kanunla belirlenir. Göreve ilişkin kurallar kamu düzenindendir.
28.11.2013 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan ve 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı “Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun”un (TKHK) 2. maddesinde kanun’un kapsamı “bu Kanun, her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar” şeklinde açıklanmıştır. Kanun’un “tanımlar” başlıklı 3. maddesinin (l) bendinde ise tüketici işlemi, “Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder” biçiminde tanımlanmıştır.
6502 sayılı TKHK’nın 73. maddesi uyarınca tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğacak uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tükecici mahkemesi görevli kılınmıştır. Bunun yanında Kanun’un 83. maddesinde de taraflardan birinin tükecinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenlene olmasının, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu Kanun’un görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemeyeceği belirtilmiştir. Bunun yanında aynı yasanın 83. maddesi uyarınca, eğer taraflardan bir tanesi tüketici ise onun yaptığı işlemler ile ilgili olarak diğer yasalarda bir düzenleme varsa, buna rağmen bu işlemin tüketici işlemi olduğu ve bu yasanın görev ve yetkiye dair olan düzenlemesini engellemeyeceği, belirtilmiştir.
Somut olaya bakıldığında davalı tüketici olup davacıdan özel güvenlik hizmeti almakta bulunduğundan işlem 6502 sayılı Yasanın 3/1. maddesi kapsamında kalan tüketici işlemlerinden kaynaklanmaktadır. 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı “Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun”un yürürlükte olduğu işbu davada Tüketici Mahkemeleri görevlidir.
Yine huzurdaki dava ile emsal olabilecek Yargıtay . H.D.’nin … E., … K. Sayılı ve 14/10/2019 tarihli ilamında özetle;
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, özel güvenlik hizmeti alım sözleşmesinden kaynaklandığına ve davalı … Sitesi söz konusu sözleşmede ticari ve mesleki olmayan amaçlarla hareket eden tüketici konumunda olup, hizmeti sağlayan davacı ise ticari amaçla hareket eden anonim şirket olduğuna göre dava, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kalmaktadır. O halde, görevli mahkeme tüketici mahkemesidir.” Gerekçesi ile yerel mahkeme kararını bozmuştur.
Görev hususu kamu düzeninden olup yargılamanın her aşamasında re’sen nazara alınması icap etmekle mahkememizce yapılan yargılama ve değerlendirme neticesinde açılan davada mahkememiz görevli olmadığından ve Konya Nöbetçi Tüketici Mahkemeleri görevli olduğundan bahisle HMK 114/1-c ve 115/2 maddeleri gereğince USULDEN RED kararı verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Açılan davada mahkememiz görevsiz olduğundan davanın HMK 114/1-c ve 115/2 Maddeleri gereğince USULDEN REDDİNE,
2-HMK nun 20. maddesi gereğince taraflardan birinin, verildiği anda kesin olan kararlarda kararın tebliği tarihinden, süresinde kanun yoluna başvurulmadığından kesinleşen kararlarda kararın kesinleştiği tarihten ve kanun yoluna başvurulan kararlarda da kanun yolu başvurusunun reddi kararının tebliği tarihinden itibaren yasal iki hafta içinde kararı veren mahkemeye başvurarak, dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesini talep etmesi halinde dava dosyasının görevli KONYA NÖBETÇİ TÜKETİCİ MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE.
Belirtilen iki haftalık süre içinde talepte bulunulmaması veya süresinden sonra talepte bulunulması halinde mahkememizce re’sen davanın açılmamış sayılmasına karar (ek karar) verileceğinin taraflarca bilinmesine.
3-H.M.K.’nun 331/2. maddesi gereğince harç, vekâlet ücreti ve yargılama giderlerinin görevli mahkemece bir karara bağlanmasına, görevsizlik kararından sonra dosyanın Konya Nöbetçi Tüketici Mahkemesine gönderilmemesi halinde talep üzerine mahkememizce verilecek ek karar ile yargılama, harç giderleri hususunun karara bağlanmasına,
Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde Konya Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere yapılan yargılama sonunda karar verildi. 03/02/2022

Katip … Hakim …