Emsal Mahkeme Kararı Konya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/482 E. 2023/485 K. 12.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: … Esas – …
T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :

DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Genel Kurul Kararının İptali
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
HEYETİMİZCE GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
TALEP :
Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu 27/09/2021 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı kooperatife 2019 yılında üye olduğunu, kooperatif yönetiminin müvekkilinin üye olmasını engellemek istediğini ancak sonuç alamadığını, müvekkilinin Konya ili, … ilçesi, … Mahallesi … ve … parsel sayılı tarlaları patates ekimi yapmak için kiraladığını, tarla için sulama yapmak istediğini ancak davalı kooperatifçe sulamaya izin verilmediğini gerekçe olarak da kot farkı olduğunun gösterildiğini, yapılan görüşmelerin de neticesiz kaldığını, müvekkilinin sulama yapamamasından dolayı zararının olduğunu iş bu dava ile eş zamanlı olarak zarar davası da açıldığını, sonrasında kuru tarım için sulama izni verildiğini, müvekkilinden birliğe sulama parası yatırılmasının istenildiğini, müvekkilinin devletin belirlemiş olduğu sulama ücretini yatırmak istediğini ancak davalı kooperatif başkanınca müvekkiline birliklerinin belirlemiş olduğu bedelin ödenmesinin istenildiğini, müvekkilinin bunu kabul etmemesi üzerine de kooperatif başkanınca müvekkilinin tehdit edildiğini, bu tehditle ilgili de savcılığa suç duyurusunda bulunulduğunu, sonrasında 27/07/2021 tarihli genel kurulun 9 maddesi ile müvekkilinin ana sözleşmenin 11. ve 14. maddeleri gereği sulama bedelinin ödenmedi ve mazeretsiz olarak genel kurul toplantılarına 3 kez katılmadığı gerekçeleriyle müvekkilinin üyelikten çıkarılması kararı alındığını, alınan kararın hukuka aykırı olduğunu, müvekkilinin üyeliğinin tamamlanması ile üyelikten çıkarılma kararı alınan genel kurullar arasında müvekkilinin 3 kez katılmama durumunun söz konusu olmadığını, yine banka dekontları ile sabit olmak üzere sulama ücretlerinin müvekkilince ödendiğini, banka kayıtları ve genel kurul toplantı tutanaklarının mahkememizce celbi ile bu durumun ortaya çıkacağını, müvekkili için alınmış kararın diğer üyelere uygulanmadığını, müvekkiline husumet beslendiğinin ortada olduğunu beyanla davalı kooperatifçe yapılan 27/07/2021 tarihli genel kurulun 9 maddesi ile alınan müvekkilinin üyelikten çıkarılma kararının iptaline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili mahkememize vermiş olduğu 04/03/2022 havale tarihli beyan dilekçesinde özetle; müvekkili kooperatifin üst birliğe üye olmadığını bu nedenle sulama ücretlerini kendisinin belirlediğini, davacı tarafça üst birlik için belirlenen ücretin ödendiğini, bu bedelin müvekkili kooperatifin belirlemiş olduğu bedelden düşük olduğunu, davacının eksik ödeme yaptığını, davacının sulama bedelini tam ödemeyerek ana sözleşmede belirlenen şartlara aykırı hareket ettiğini, müvekkili kooperatifçe eksik ödemeye rağmen mağduriyet yaşanmaması için sulama hizmeti verildiğini buna rağmen davacının borçlarını ifa etmeyerek kusurlu ve kötü niyetli davrandığını, müvekkili kooperatifçe alınan genel kurul kararı ile davacının üyelikten çıkarıldığını beyanla açılan davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Mahkememizce, Seydişehir . Asliye Ceza mahkemesinin … esas sayılı dosyası, Konya . Asliye Ticaret mahkemesinin … esas sayılı dosyası ve Seydişehir C. Başsavcılığının … soruşturma sayılı dosyası, Konya Ticaret Sicil Müdürlüğünden davalı kooperatife ait tüm bilgi ve belgeler ile davaya konu genel kurul tutanakları ile hazirun cetveline ilişkin tüm bilgi ve belgeler, Seydişehir İlçe Tarım Müdürlüğünden davacının 2019 ve 2020 yıllarına ilişkin ÇKS kayıtları, … A.Ş.’den davacının 2019 ve 2020 yıllarındaki ekim alanı ve ürettiği ürünlere ilişkin bilgi ve belgeler celp edilmiş, DSİ Genel Müdürlüğü 4. Bölge Müdürlüğünden, Konya Bölgesi Sulama Kooperatif Birliğinden ve Konya Büyükşehir Belediye Başkanlığından davaya konu tarlaya eş değer bölgelerdeki sulama ücretleri araştırılmış, Seydişehir . Asliye Hukuk Mahkemesinin … talimat dosyası aracılığıyla davalı kooperatif temsilcisinin isticvap şerhli beyanı alınmış, Seydişehir . Asliye Hukuk Mahkemesinin … talimat dosyası aracılığıyla mahallinde tanık dinlenmek suretiyle keşif yapılarak Fen bilirkişisi, Mali Müşavir bilirkişisi ve Ziraat Mühendisi bilirkişisinden heyet raporu, rapora itirazlar değerlendirilerek Seydişehir . Asliye Hukuk Mahkemesinin … talimat dosyası aracılığıyla bilirkişi heyetinden ek rapor alınmıştır.
Fen, Mali Müşavir ve Ziraat Mühendisi bilirkişi heyetince Seydişehir . Asliye Hukuk Mahkemesinin … talimat dosyası aracılığıyla mahkememize sunulan 05/06/2023 havale tarihli ek raporda özetle; “Davalının yasal defterlerin 2019 yılına ait su ücreti tahakkuk kaydının üye olmadan usulsüzce tahakkuk kaydının yapıldığı ve yapılan bu kaydın iddiaları ile uyuşmadığı, ayrıca yönetim kurulu kararındaki alınan su ücretlerine göre yapılan hesaplama ile davalının defter kayıtlarında yaptığı su tahakkuk kaydının örtüşmediği, 2019 yılında yapılan su tahakkuk kaydı (her ne kadar üye olmadan önce yapılsa da) ile ödemelerin örtüştüğü, davalının yasal defterlerin 2020 yılına ait su ücreti tahakkuk kaydının neye göre hesaplandığına dair dosya içerisinde bir belge bulunmadığı, davalının yasal defterlerin 2021 yılına ait su ücreti tahakkuk kaydının diğer ortaklar adına yapıldığı ancak davacı … adına tahakkuk kaydının yapılmadığı, dava konusu yıllara ilişkin dosya içerisinde su ücreti ile ilgili yönetim kurulu kararının sonradan kazandırıldığı ancak bu kararlar ilgili detaylı hesaplamalar yapıldığı, davacı … haricinde diğer borcu olan üye/ortaklar hakkına dosya içerisinde mevcut belgelerden anlaşılacağı üzere ortaklıktan çıkarma işlemi yapılmadığı” kanaatleri bildirilmiştir.
DAVANIN NİTELİĞİ, DEĞERLENDİRİLME VE GEREKÇE :
Dava, kooperatif genel kurul kararının iptali davasıdır.
Davalı Kooperatifin 27/07/2021 tarihinde yapılan genel kurulunun 9. gündem maddesi ile, davalı … kooperatif ana sözleşmesinin 11. maddesi ve 14.maddesi hükümlerine aykırı hareketi sebebiyle ortaklıktan çıkarılmasına oy birliğiyle karar verildiği, bilahare davalı kooperatif tarafından davacı muhatap alınarak düzenlenen Seydişehir Noterliğinin 05/08/2021 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesi ile, sulama ücretinin ödenmemesi ve genel kurul toplantılarına üç kez üst üste mazeretsiz katılmama sebebine dayalı olarak kooperatif üyeliğinden ihraç edildiğinin davacıya bildirildiği, davacı vekilinin ise iş bu davada, müvekkilinin dava konusu genel kurul tarihinde üçüncü kez genel kurula katılma imkanının mümkün olmadığını ve ayrıca müvekkilinin tüm sulama ücretlerini kooperatife ödediğini ileri sürerek, ihraca yönelik söz konusu genel kurul kararının iptalini dava ettiği anlaşılmaktadır.
1163 Sayılı Kooperatifler Kanunu’nun Ortaklıktan Çıkarılma Esasları ve İtiraz Başlıklı 16. Maddesi ; ” Kooperatif ortaklığından çıkarılmayı gerektiren sebepler anasözleşmede açıkça gösterilir. Ortaklar anasözleşmede açıkça gösterilmeyen sebeplerle ortaklıktan çıkarılamazlar.
Ortaklıktan çıkarılmaya yönetim kurulunun teklifi ile genel kurulca karar verilir. Anasözleşme, çıkarılanın genel kurula başvurma hakkı saklı kalmak üzere, bu hususta yönetim kurulunu da yetkili kılabilir.
Çıkarılma kararı gerekçeli olarak tutanağa geçirileceği gibi, ortaklar defterine de yazılır.
Kararın onaylı örneği,çıkarılan ortağa tebliğ edilmek üzere, on gün içinde notere tevdi edilir. Bu ortak tebliğ tarihinden itibaren üç ay içinde itiraz davası açabilir. Tebliğ edilen karar, yönetim kurulunca verilmiş ise ortak, üç aylık süre içinde genel kurula da itiraz edebilir. Bu itiraz, ilk toplanacak genel kurula sunulmak üzere, yönetim kuruluna noter aracılığı ile tebliğ ettirilecek bir yazı ile yapılır. Genel kurula itiraz edildiği takdirde, yönetim kurulunun çıkarma kararı aleyhine itiraz davası açılamaz. İtiraz üzerine genel kurulca verilecek karara karşı itiraz davası hakkı saklıdır.
Üç aylık süre içinde,genel kurula veya mahkemeye başvurmak suretiyle itiraz edilmiyen çıkarılma kararları kesinleşir.
Haklarındaki çıkarma kararı kesinleşmeyen ortakların yerine yeni ortak alınamaz. Bu kişilerin ortaklık hak ve yükümlülükleri, çıkarılma kararı kesinleşinceye kadar devam eder.” hükmünü amirdir.
Dava konusu edilen genel kurul toplantısında, çağrının, mevzuat ve kooperatif ana sözleşmesi hükümlerine göre yöntemince yapıldığı, toplantı ve karar nisaplarına uyulduğu, davanın yasal üç aylık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı, davacının kooperatif üyesi olmakla dava ehliyetini haiz olduğu, Mahkememizce re’sen tespit edilmiştir.
Davaya emsal Yargıtay . Hukuk Dairesinin … esas, … karar sayılı 14/11/2019 tarihli ilamı;
“…Davacı vekili, 18.04.2015 tarihli kooperatif genel kurulunda müvekkilinin ortaklık görevini yerine getirmediğinden bahisle üyelikten çıkarılmasına dair verilen kararın 09.06.2015 tarihli yazı ile müvekkiline 16.06.2015 tebliğ edildiğini, müvekkilinin ortaklıktan çıkarılma gerekçesinin geçerli olmadığını ve soyut ithamlardan ibaret olduğunu, ana sözleşmede gösterilmeyen sebeplerle ortaklıktan çıkarma kararı verilemeyeceğini ileri sürerek üyelikten ihraç kararının iptalini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının kooperatifi zarara uğrattığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davacının 18.04.2015 tarihli genel kurul kararıyla ortaklık görevini yerine getirmediği gerekçesiyle üyeliğine son verildiği, ancak bir üyenin ortaklık görevine son verilebilmesi için ana sözleşmede açıkça gösterilmesi gerektiği ve genel kurul kararı gerekçesinde açıkça belirtilmesi gerektiği halde kanun ve ana sözleşmeye aykırı olarak üyeliğine son verildiği gerekçesiyle ihraca ilişkin genel kurul kararının iptaline karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA,” şeklindedir.
Davalı kooperatif ana sözleşmesinin 11. maddesi;
“Ortakların görevleri Şunlardır.
a) İlgili kanunlar ana sözleşme ve yönetmelik hükümlerine uymak,
b)Kooperatif çıkarlarına ve alınan kararlara aykırı davranışlarda bulunmamak, kooperatifin tüm hizmetlerine yardımcı olmak,
c)Yüklendiği ortaklık paylarını, varsa ek ödamelerini, kredi ve âvanslardan doğan ve vedesi gelen borcunu zamanında ödemek,
d)Kooperatife olan her türlü vacibelerini yerine getirmek,
d)Finansman müesseselerinden kooperatif adına ortakların müteselsil kafaleti ile kredi alınması sonucunda bu teşekküllere karşı doğan borçların yerine getirilmesinde payına düşeni zamanında yerine getirmek,” hükmünü ,
Davalı kooperatif ana sözleşmesinin 13. maddesi ise;
“Ortaklıktan çıkma şartları:
a) 8.madde sayılan ortaklık niteliğini sonradan yitirenler,
b)İmzaladığı taahhütnameye aykırı hareket adenler,
c) 11. Maddede belirtilen görevlerini yerine getirmeyenler,
d) 2 yıl üst üste sulama ücretini ödemeyenler,
e)Ortak alınmış kimsenin ortaklık şartlarına sahip olmadığı kooperatife girdikten sonra meydana çıkmış bulunanlar,
f)Üç defa arka arkaya gönel kurul toplantısına katılmayanlar,
Yönetim kurulu kararıyla kooporatiften çıkarılmaları için gönel kurula teklif edilir.” hükmünü,
Davalı kooperatif ana sözleşmesinin 14. maddesi ise;
“Ortaklıktan çıkarılmaya yönetim kurulunun teklif ile genel kurulca karar verllir.
Ortaklar ana sözleşmede göslerilmeyen sebeplerle ortaklıktan çıkarılmaz.
Kooperatiften çıkarma gerekçeli olarak yönetim kurulu karar defterine ve ortaklar defterine işlenir. Yönetim Kurulunun kendisi hakkında çıkarılma kararı aldığı ortak genel kurulun bu konu ile ilgili olarak alacağı kararda oyunu kullanamaz, ancak karşı görüşü genel kurul tutanağına geçirir.
Genel kurulca verilen çıkarılma kararının onaylı örneği, çıkârılan ortağa ön gün içinde tebliğ edilmek üzere notere verilir. Bu ortak tebliğ tarihinden itibaren üç ay içinde itiraz davası açabilir,
Ortak hakkında genel kurulca verilecek karara karşı ortağın itiraz davası hakkı saklıdır.
Üç aylık süre içinde mahkemeye başvurarak itiraz edilmeyen çıkarılma kararları keşinleşir.
Haklarında çıkarma kararı kesinleşmeyen ortakların, ortaklık hak ve yükümlülükleri çıkarılma kararı kesinleşinceye kadar devam eder.” hükmünü içermektedir.
Görüldüğü üzere davalı kooperatif genel kurulunda işaret edilen ana sözleşmenin 11.maddesinde ortakların görevleri bentler halinde sayılmıştır ve ayrıca ortaklıktan çıkarılma durumları/sebepleri ana sözleşmenin 13. Maddesinde yine bentler halinde sayılmıştır. Dava konusu genel kurulda alınan kararda ise davacı kooperatif ortağının ortaklıktan çıkarılmasına sebep olan durumlar açıkça ve gerekçeli olarak genel kurulun bilgisine sunulmamıştır. Yalnızca ana sözleşmenin 11. ve 13. Maddelerine atıf yapmakla yetinilmiştir.. Yukarıda yer verilen emsal Yargıtay içtihadında belirtildiği üzere, genel kurul kararı ile ortaklıktan ihracın sağlanması için ortaklıktan çıkma sebebi gerekçeli olarak genel kurulun bilgisine ve oylamasına sunulmalıdır. Dava konusu genel kurulda bu şartlar sağlanmadığından ihraca dair genel kurul kararının iptalinin gerektiği sonucuna varılmıştır.
Biran için dava konusu genel kurul kararının şeklen geçerli olduğu varsayımından hareket edilse bile, davacının, davalı kooperatifteki üyeliği davalı kooperatif yöneticisinin talimat yoluyla alınan isticvap beyanında belirtildiği gibi, 02/09/2019 tarihinde başlamıştır. Dava konusu genel kurul ise 2019 ve 2020 yıllarına ilişkin olarak birleştirilerek 27/07/2021 tarihinde yapılmıştır. Dolayısıyla davacı kooperatif üyesinin dava konusu genel kurul tarihinde üçüncü kez genel kurula katılabilme imkanı yoktur. Bu itibarla noter ihtarnamesinde belirtilen üç kez üst üste mazeretsiz genel kurula katılmama sebebiyle ihraç gerekçesi yerinde değildir. Öte yandan kooperatif sulama ücretlerinin ödenmesi konusunda davacı kooperatif tarafından genel kurul tarihinden önce davacıya ihtarname gönderildiği kooperatif tarafından iddia ve ispat edilememiştir. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 11/02/2013 tarih … Esas … Karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere, 1163 sayılı Kooperatifler Kanununun 27. Maddesine göre, parasal yükümlülüklerini yerine getirmeyen ortak hakkında çıkarma kararı verilebilmesi için gerçek borç durumunu yansıtan iki ihtar tebliğ edilmeli, kanun ve ana sözleşmelerde yazılı süreler içerisinde ortak tarafından borç ödenmemelidir. Davalı kooperatif tarafından, davacı hakkında ortaklıktan çıkarılma kararı verilmeden evvel davacıya hangi dönem aidatını ödemediğine ilişkin 1163 sayılı Kooperatifler Kanunun 27.maddesi uyarınca gerçek borç durumunu yansıtan iki adet ihtar gönderilmemiştir. Bu nedenlerle aidatın ödenmemesi sebebiyle davalı kooperatifin davacı hakkında ortaklıktan çıkarma kararı vermesi de hukuka aykırıdır. Kaldı ki Seydişehir . Asliye Hukuk Mahkemesinden talimat yoluyla aldırılan bilirkişi kök ve ek raporlarında tespit edildiği üzere, davalı kooperatifin 2019 ve 2020 yıllarına ilişkin sulama ücretlerinin belirlenmesine dair açık bir yönetim kurulu kararının olmadığı, yönetim kurulu karar defterinin noter onayı görmediği, sulama ücretlerinin neye göre tahakkuk edildiğinin tespit edilemediği, davacı ile birlikte bir kısım kooperatif üyelerinden de sulama ücretlerinin eksik tahsil edildiğinin görüldüğü, buna rağmen sadece davacı hakkında ihraç kararı alındığı, diğer ortaklara yönelik bir ihraç kararının bulunmadığı, hal böyle olmakla davacıya yönelik ihraç kararının Kooperatifler Kanunun 23. maddesinde düzenlenen eşitlik ilkesine de aykırı olduğu sonuç ve kanaatine varılmakla ihraca yönelik genel kurul kararının iptalinin gerekeceği anlaşılmıştır.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-DAVANIN KABULÜ İLE, Davalı kooperatifin 2019-2020 yılına ilişkin 27/07/2021 tarihli genel kurulundaki 9.gündem maddesinin İPTALİNE,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 269,85TL karar ve ilam harcından dava açılırken peşin olarak alınan 59,30TL harcın mahsubu ile bakiye 210,55TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 59,30TL başvuru harcı, 59,30TL peşin harç, 8,50TL vekalet suret harcı, 571,90TL keşif harcı, 829,70TL posta-tebligat gideri ve 3.150,00TL bilirkişi ücretleri olmak üzere toplam 4.678,70TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davalı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı vekili yararına AAÜT’ye göre hesaplanan 9.200,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan gider avansından artan bölümünün karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair; davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 s. HMK’nın 345. maddesi gereğince (2) hafta içerisinde, ilgili BAM Hukuk Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere ve oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.12/07/2023

Başkan Üye Üye Katip