Emsal Mahkeme Kararı Konya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/475 E. 2022/783 K. 20.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: … Esas – 2022/783
YÜCE TÜRK MİLLETİ ADINA KARAR
T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO :
KARAR NO:
HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI : 1-
VEKİLİ :
DAVALI : 2-
DAVA : Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇE YAZIM TARİHİ:

Davacı taraf vekilinin davalılar aleyhine açtığı işbu dava mahkememizin … Esas sırasına kaydedilmekle, mahkememizce yapılan aleni/açık yargılama sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; Müvekkilinin sevk idaresindeki araç ile davalı şirkette … numaralı zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi ile kayıtlı bulunan sigortalı … nün maliki olduğu … plaka numaralı aracın karışmış olduğu trafik kazası sonucu davalının asli kusurlu bulunduğunu, müvekkiline ait … plakalı aracın ise perte çıkartıldığını, meydana gelen trafik kazasında davalı … asli kusurlu bulunması nedeniyle kaza sonrasında kusurlu davalının sigorta şirketi tarafından perte ayrılan araç için müvekkiline aracın emsal değerinin çok altında olan 21.000,00TL ödeme yapıldığını, müvekkilinin aracının piyasa değerini bilmemesi nedeniyle davalı sigorta şirketinin bundan faydalanarak müvekkilinin iyi niyetini suistimal ettiğini, ödeme sonrasında müvekkilinin yaptığı inceleme neticesinde aracınını emsal piyasa değerinin çok altında ödeme yapıldığının tespit ettiğini, davalı sigorta şirketine 30/11/2020 tarihinde yapılan eksik ödemenin tamamlanması için taraflarınca ihtarname çekildiğini, fakat davalı sigorta şirketinin işbu ihtarnameye karşı herhangi bir yanıt vermediğini ve eksik ödemeye ilişkin herhangi bir ödemede yapmadığını, bu nedenlerle davanın belirsiz alacak davası olarak kabulünü, ileride artırılmak üzere şimdilik 100,00TL nin aracın pert olması nedeniyle sigorta şirketi yönünden poliçe limiti ile sınırlı kalmak kaydıyla diğer davalılar yönünden ise kaza tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte ortaklaşa ve zincirleme tahsilini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı sigorta şirketinin cevap dilekçesi ile özetle; Belirsiz alacak davasının menfaat yokluğu nedeni ile reddinin gerektiğini, HMK 6. Madde gereği yetkili mahkemenin davalı tarafın davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri olduğunu, bu nedenle davanın yetki yönünden reddi ile dosyanın yetkili İstanbul Anadolu Asliye Hukuk Mahkemesi ‘ne gönderilmesini talep ettiklerini, müvekkili şirketin sigortalı aracın işletilmesinden dolayı üçüncü şahısların uğradığı zararları tazminle mükellef olduğu araç başına teminat limitinin de 39.000,00 TL olduğunu, müvekkili şirket tarafından davacının aracının pert olarak kabul edildiğini, müvekkili şirketin aracın rayiç bedelinden sovtaj kısmını düşerek kalan bakiye olan hasar için 10.400,00 TL ödeme yaptığını, yapılan ödemenin poliçe limiti kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini beyan ettiklerini, davacının aracının raiç bedelinin 21.000,00 TL olduğunu, sovtaj bedelinin 10.600,00 TL olduğunun tespit edilerek davacıya 10.400,00 TL tazminat ödendiğini, işbu ödeme hususunda davacı ile mutabakatname ibra imzalandığını, haksız ve mesnetsiz talebin reddinin gerektiğini, bu nedenlerle öncelikle davanın yetkili, görevli mahkemenin İstanbul Anadolu Asliye Hukuk Mahkemesi olmasından dolayı ilk itirazlarının değerlendirilmesini, mahkememiz aksi kanaatte ise esas yönünden izah ettikleri talepler ile inceleme yapılarak davanın reddine karar verilmesini, dava açılmasına neden olmadığından yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya tahmili hususunda karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … cevap dilekçesi ile özetle; Olayla ilgili her iki tarafında karşılıklı olarak şikayetçi olmadıklarından dolayı kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiğini, arabuluculukla ilgili herhangi bir bilgisinin olmadığını, davacı tarafla haricen görüşmelerinde … nün şahitliğinde davacıya elden 3.500,00TL ödediğini, davacı … ın bizzat imzaladığı belgeden de görüleceğini, bu konuda … nün şahit olarak dinlenmesini talep ettiğini, ayrıca mahkemece fazlaya dair bir bedel belirlenmesi halinde bu bedelin aracının sigorta şirketinden talep edilmesi gerektiğini, bu nedenlerle davacı ile … nün şahitliğinde imzalı belgeden de görüleceği üzere kendisinden herhangi bir ücret talep edilmesini kabul etmediğini, yargılama gideri ve avukatlık ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesi talep etmiştir.
Davacı vekili 28/11/2022 tarihli dava değerinin artırılması talepli dilekçesi ile özetle; Dava dilekçesinde 100,00 TL olarak talep ettikleri tazminat alacağını 2.500,00TL artırarak toplam 2.600,00TL nin müştereken ve müteselsilen … Sigorta A.Ş. Ve davalı … den temerrüt tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle tahsilini, vekalet ücreti ve yargılama giderinin davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
I.DAVANIN NİTELENDİRİLMESİ
Taraflar arasında görülmekte olan davanın 23/06/2020 tarihinde meydana gelen trafik kazası sebebiyle davacının uğradığını iddia ettiği maddi zararların tazmini amacıyla açılan tazminat davası olduğu, taraflar arasındaki ihtilafın ise 23/06/2020 tarihinde meydana gelen trafik kazasında davacının herhangi bir kusuru olup olmadığı, kaza sebebiyle herhangi bir maddi zararı olup olmadığı, var ise miktarı ve davalılardan tahsil edilip edilemeyeceği noktalarında olduğu anlaşılmıştır.
II.HÜKME ESAS ALINAN YÜKSEK MAHKEME İLAMLARI
1.T.C. Konya Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesinin 10/12/2021 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında;
“Mahkemece, kaza nedeniyle ilgili tüm bilgi ve belgeler celbedilerek kazanın meydana geldiği yerin özellikleri, kazanın meydana geliş şekli ve aracın hangi kısımlarının darbeye maruz kaldığı nazara alınarak sigortalı araçta kaza nedeniyle hangi hasarların meydana geldiği, meydana gelen hasarların tamiri için ne kadar masraf yapılması gerektiğinin tespit edildiği, aracın tamirinin ekonomik olup olmadığının belirlendiği, aracın tamiri ekonomik ise tamir bedelinin, ekonomik değilse aracın kaza tarihi itibariyle ikinci el piyasa rayiç değerinden sovtaj bedelinin mahsubu ile gerçek zarar miktarının hesaplandığı ek rapora göre karar verilmesinde usule aykırılık olmayıp itiraz yersizdir.” denilmiştir.
2.T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 21/06/2021 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında;
“Davacı tarafın, zarardan müteselsilen sorumlu olan davalılardan biriyle yapacağı sulh ve ibra nedenine dayanan davadan feragatten, diğer müteselsil sorumluların yararlanması gereklidir. Ne var ki; belli limitler dahilinde, işletene düşen hukuki sorumluluğu üstlenen trafik sigortacısına verilen ibra ve sigortacı hakkındaki feragatin, işleten bakımından poliçedeki teminat limiti kadar ve sürücü bakımından ise ancak sigortacının fiilen ödediği miktar kadar dikkate alınabileceği gözetilmelidir.
3.T.C. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 12/02/2019 Tarih ve …-… Esas-… Karar sayılı ilamında;
“Gerçek anlamda ibranameden söz edebilmek için tazmin edilecek miktar ile buna karşılık alınan meblağ arasında açık oransızlığın bulunmaması koşuldur. Başka bir anlatımla, açık oransızlığın bulunduğu durumlarda anılan belge ibraname değil, ancak makbuz niteliğindedir. Bu yön ise, ibranamenin verildiği tarih göz önünde tutularak zarar görenin gerçek zararının uzman bilirkişiler aracılığı ile saptanması suretiyle belirleneceği hukuksal gerçeği ortadadır.

Açık oransızlık, edimler arasında bir misline yakın, bir misli veya daha fazla fark bulunmasıdır.
Gerçek anlamda bir ibranameden söz edebilmek için tanzim edilecek tutar ile buna karşılık alınacak tutar arasında açık bir oransızlığın bulunmaması gerekir.
Açık oransızlığın bulunduğu durumda belge ibraname değil, ancak makbuz niteliğindedir.” denilmiştir.
III.DEĞERLENDİRME VE NETİCE
1.KUSUR AÇISINDAN YAPILAN DEĞERLENDİRMEDE; 25/06/2020 tarihinde meydana gelen trafik kazasında dosya içerisinde yer alan Kaza Tespit Tutanağı ve 29/01/2022 Tarihli Adli Trafik Bilirkişisi Kusur Raporundan anlaşıldığı üzere davalı sürücü …’nün asli ve %100 oranında tam kusurlu olduğu, davacı sürücünün ise kazanın meydana gelmesinde herhangi bir kusuru olmadığı rapor edilmiş, söz konusu raporun Yüksek Mahkemenin denetimine elverişli, ayrıntılı, gerekçeli ve yöntemine uygun olarak hazırlandığına kanaat edilmekle hükme esas alınmasına karar verilmiştir.
2.MADDİ ZARARIN HESABI AÇISINDAN YAPILAN DEĞERLENDİRMEDE; Mahkememizce Sigorta Gözetim Merkezi ve davalı sigorta şirketi tarafından hazırlanan hasar dosyası celp edilmiş, dosya alanında uzman bilirkişiye tevdii edilerek yukarıda detayı verilen T.C. Konya Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesinin 10/12/2021 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı çerçevesinde davacıya ait aracın tamirinin ekonomik olduğuna kanaat edilmesi durumunda; meydana gelen hasarlar, değişmesi gereken parçalar, işçilik dahil onarım/parça fiyatları KDV dahil ayrı ayrı gösterilmek suretiyle toplam hasar miktarının hesaplanması, aracın tamirinin ekonomik olmadığına kanaat edilmesi durumunda; Kaza tarihindeki rayiç değeri ile sovtaj değeri nazara alınarak var ise davacının talep edebileceği net maddi zararının hesaplanması hususunda rapor aldırılmış, 07/06/2022 tarihli bilirkişi raporunda davacıya ait aracın tamirinin ekonomik olmadığı, kaza tarihindeki 2. El rayiç değerinin 27.000,00 TL olduğu, aracın hasarlı(pert) sovtaj değerinin 10.500,00 TL olduğu, davacının gerçek zararının ise 16.500,00 TL olduğu rapor edilmiş, söz konusu raporun davalı sigorta şirketi tarafından ödemeye dayanak olmak üzere hazırlatılan eksper raporundaki(aracın hasarlı kısımları, yedek parçalar vs) tespitler ile örtüşmesi ve bu raporun Yüksek Mahkemenin denetimine elverişli olacak biçimde hasar dosyası ile sigorta gözetim merkezinden gelen veriler de değerlendirilerek ayrıntılı, gerekçeli ve yöntemine uygun olarak hazırlandığına kanaat edilmesi sebebiyle hükme esas alınmasına karar verilmiştir.
3.DAVA ÖNCESİNDE DAVACIYA YAPILAN ÖDEMELER; Yukarıda detayı verilen T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 21/06/2021 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı da emsal alındığında müteselsil sorumlular tarafından zarar görene yapılan ödemeler diğer borçluya da sirayet edecek ve borç tutarı kadar borçtan kurtulmasına sebep olacaktır.
Davalı gerçek kişi … aşamalarda alınan beyanlarında davacıya dava öncesinde 3.500,00 TL ödeme yaptığını ve bu ödemeye ilişkin hiç bir borcu kalmadığına dair belgeyi aldığını ifade etmiş, söz konusu belge altında bulunan imzanın davacıya ait olup olmadığı hususunda yapılan isticvap neticesinde Mahkememizin 15/11/2022 tarihli duruşmasında davacı asil davalı …’den 3.500,00 TL aldığını ve belge altındaki imzanın kendisine ait olduğunu ikrar etmiştir.
Dava öncesinde davacı tarafından sigorta şirketine müracaat edilmiş ve sigorta şirketi tarafından davacıya 10.400,00 TL ödeme yapılmış ve akabinde herhangi bir hak ve borcu kalmadığına dair ibraname alınmıştır.
4.İBRA AÇISINDAN YAPILAN DEĞERLENDİRME VE NETİCE; Her ne kadar davacı bakiye zararının kaldığı iddiasıyla eldeki davayı açmış ise de yukarıda detayıyla izah edildiği üzere davacıya ait aracın tamirinin ekonomik olmadığı, kaza tarihindeki 2. El rayiç değerinin 27.000,00 TL olduğu, aracın hasarlı(pert) sovtaj değerinin 10.500,00 TL olduğu, davacının gerçek zararının ise 16.500,00 TL olduğu, davalı gerçek kişi tarafından davacıya 3.500,00 TL ödeme yapıldığı ve akabinde sigorta şirketi tarafından 10.400,00 TL daha ödeme yapıldığı, toplamda bu kaza sebebiyle müşterek ve müteselsil borçlular tarafından davacıya 13.900,00 TL ödeme yapıldığı, yukarıda detayı verilen T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 21/06/2021 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı da emsal alındığında müteselsil borçlular tarafından zarar görene yapılan ödemelerin diğer borçluya da sirayet edeceği ve borç tutarı kadar borçtan kurtulmasına sebep olacağı, her iki davalı tarafından da davacıdan ibranın alındığı ve yukarıda detayı verilen T.C. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 12/02/2019 Tarih ve …-… Esas-… Karar sayılı ilamı gereğince ibraların geçerli olduğu, 2.600,00 TL’lik farkın açık oransızlık olmadığı anlaşılmakla davacının davasının reddine karar verilerek Mahkememizde oluşan vicdani kanaatin tezahürü olarak aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Dava açılırken peşin olarak alınan 59,30 TL ve 42,70 tamamlama harcından alınması gereken 80,70 TL maktu harcın mahsubu ile fazla alınan 21,30 ‬TL karar ve ilam harcının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Hazine tarafından karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına.
5-Davalı sigorta vekili yararına AAÜT’ye göre hesaplanan 2.600,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı sigorta şirketine verilmesine,
6-Davalı tarafından yatırılan gider avansı ve yapılan herhangi bir yargılama gideri bulunmadığından bu hususlarda karar verilmesine yer olmadığına,
7-6100 Sayılı HMK’nın 323–333. maddeleri gereğince hükmün verilmesinden kesinleşmesine kadar olan dönemde davacının sorumlu olduğu yargılama giderleri de ödendikten sonra var ise karar kesinleştiğinde; Kullanılamayan ve bakiye kalan gider avansının Hukuk Muhakemeleri Kanunun Gider Avansı Tarifesinin 5. Maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra talep eden tarafından hesap numarası bildirilmiş ise iade elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle, talep eden tarafından hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı avanstan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak İADESİNE,
DAİR; Davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, diğer davalının yokluğunda dava değeri yönüyle 6100 Sayılı Kanunun 341/2 maddesi ve 6763 Sayılı Kanunun 44. Maddesiyle eklenen Ek Madde 1 uyarınca her takvim yılı başından itibaren yeniden değerleme oranı uygulanarak belirlenen parasal sınır nazara alındığında miktar itibariyle KESİN OLMAK ÜZERE Türk Milleti adına verilen karar duruşma tutanağına geçirilerek açıkça okunup usulen anlatıldı.
20/12/2022

Katip Hakim