Emsal Mahkeme Kararı Konya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/425 E. 2022/407 K. 14.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
YÜCE TÜRK MİLLETİ ADINA KARAR
T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – … …
VEKİLLERİ :
DAVALI : … – … …
VEKİLİ :
DAVA : Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇE YAZIM TARİHİ:

Davacı taraf vekilinin davalı taraf aleyhine açtığı işbu dava mahkememizin … Esas sırasına kaydedilmekle, mahkememizce yapılan aleni/açık yargılama sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; Müvekillerinin babası/eşi otobüs şoförü … in 04.04.2019 tarihi saat 06:15 sularında Afyonkarahisar Dazkırı ilçesinden Çardak ilçesi Denizli istikametine doğru … plakalı otobüsle seyri sırasında aracın sağında bulunan beton su kanalına düşerek sürüklenmesi sonucu meydana gelen tek taraflı kazada vefat ettiğini, bahse konu kaza nedeniyle Çardak Cumhuriyet Savcılığınca yürütülen soruşturma neticesinde … Sr. … numaralı karar ile kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiğini, yurtiçi ve uluslararası yolcu taşımacılığı kapsamında seyahat eden yolcuları, sürücüleri ve yardımcılarını, taşımacılık hizmetinin başlangıcından bitimine kadar geçen seyahat süresi içinde, duraklamalar da dahil olmak üzere, maruz kalacakları her türlü kazaların neticelerine karşı teminat altına alan 25 Mart 2004 tarihli Karayolu Yolcu Taşımacılığı Zorunlu Koltuk Ferdi Kaza Sigortası Genel Şartları A.3. Kapsama Giren Teminat Türlerinden ölüm halini “Ölüm Teminatı” başlığı ile şu şekilde düzenlendiğini, “Bu sigorta ile teminat altına alınan bir kaza, sigortalının kaza tarihinden itibaren iki yıl içinde ölümüne yol açtığı takdirde, teminatın tamamı, sigortalının yardımından mahrum kalan hak sahiplerine ödenir. ” bu kapsamda, … marka … plakalı aracın zorunlu koltuk ferdi kaza sigorta poliçesine göre vefat nedeniyle müvekkillerine ödeme yapılması için davalı sigorta şirketine 05.08.2019 tarihinde başvuru yapıldığını, fakat davalı tarafından herhangi bir ödeme yapılmadığını, bunun yanında davalının dosya borcuna, faize ve fer’ilerine itiraz ederek alacağı sürüncemede bırakmak maksadıyla takibe itiraz ettiğini, bu nedenlerle Konya .İcra Müdürlüğü’nün … E. Numaralı dosyasına yapılan haksız itirazın iptaline, takibin devamına, asıl alacağın %20’sinden az olmamak üzere davalı aleyhine icra-inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile özetle; Davayı kabul anlamına gelmemekle, … Plaka sayılı aracın 26.10.2018-2019 tarihleri arasında Zorunlu Koltuk Ferdi Kaza Sigortası poliçesi ile müvekkili şirkete sigortalı olduğunu, meydana gelen trafik kazasında müteveffa sürücü asli ve tam kusurlu olduğunu, bunun yanı sıra müteveffanın yapılan otopsisinde kanında metoprolol isimli etkin maddenin bulunduğunun tespit edildiğini, ilgili etken madde etkisinin araç kullanımına etki etmekte olduğunu, ilaç kullanım uyarılarında da açık olarak “tepkilerde kötüleşmeye neden olabilir. Bu ilacın kullanımı sırasında baş dönmesi ve halsizlik gözlenebilir, bu sebeple araç ve makina kullanmayınız.” şeklinde uyarı bulunduğunu, yine etken maddenin yan etkilerinin şu şekilde olduğunu, yaygın baş ağrısı, sersemlik, baş dönmesi, kalp atım hızında azalma, çarpıntı, ellerde ve ayaklarda soğukluk, karın ağrısı, bulantı, kusma, ishal, kabızlık, yorgunluk, yaygın olmayan Depresyon, konsantrasyon bozuklukları, uyku hali veya uykusuzluk, kabus görme, karıncalanma ve uyuşukluk hissi, kalp yetmezliği belirtilerinin kötüleşmesi, kalp krizi sırasında kan basıncının önemli ölçüde düşmesi (kardiyojenik şok), göğüs ağrısı, kalp bloğu, nefes daralması, hava yollarında darlık hissi, kilo alma olduğunu, sigorta genel şartlarında kaza “Bu genel Şartlardaki kaza terimi, ani ve harici etkisi tespit edilen dogal afetler de dahil olmak üzere, sigortalının iradesi dışında meydana gelen ve sigortalının bedensel bir sakatlığa maruz kalmasına veya ölmesine sebebiyet veren ani ve harici olayı ifade eder.” denildiğini, devamla “Belirgin sarhosluk, uyusturucu ve zararlı madde kullanımı,” neticesinde meydana gelen ve sigortalının bedensel bir sakatlığa maruz kalmasına veya ölmesine sebebiyet veren olaylar kaza sayılmaz denildiğini, dava konusu talep de bulunana aracın sürücüsü olan tam kusurlu müteveffanın mirasçıları olup, araç kullanmasına engel etken madde kullanarak araç süren müteveffa tek taraflı kazadaki tam kusurunun yanı sıra araç kullanmasına engel madde kullanması nedeni ile sigorta teminatı dışında olduğunu, ayrıca tazminat ödenmesi halinde sürücü tam kusuru ile vefat ettiğini, yine genel şartlar gereği rücu hakkı oluşacağı ve mirasçılar olarak başvuranlardan talep edileceği dikkate alınarak alacaklı ve borçlu sıfatının birleşeceğinin de dikkate alınması gerektiğini, bu nedenle davacıların taleplerinin sigorta teminatı dışında olduğunu kabulünün mümkün olmadığını, tüm bu nedenlerle haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olarak taraflarına açılmış olan davanın reddini, davacı aleyhine %20 den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
I.DAVANIN NİTELENDİRİLMESİ
Taraflar arasında görülmekte olan davanın T.C. Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasında, takibe dayanak 19/04/2018 Keşide Tarihli, 30/07/2018 Ödeme Tarihli, 2.000,00 TL bedelli, 19/04/2018 Keşide Tarihli, 30/08/2018 Ödeme Tarihli, 2.000,00 TL bedelli, 19/04/2018 Keşide Tarihli, 30/09/2018 Ödeme Tarihli, 2.000,00 TL bedelli 3 adet bono altında bulunan imzaların keşideci/davacıya ait olmaması nedeniyle açılan menfi tespit davası olduğu anlaşılmıştır.
II.HÜKME EMSAL ALINAN YÜKSEK MAHKEME İLAMLARI
1.T.C. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 22/06/2021 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında;
“Menfi tespit davası, 2004 sayılı İcra ve İflâs Kanunu’nun (İİK) 72. maddesinde düzenlenmiştir. Bu maddeye göre, borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında ya da icra takibinden sonra borçlu bulunmadığını ispat için menfi tespit davası açabilir. Bu dava maddi hukuk ve usul hukuku bakımından genel hükümlere dayalıdır ve normal bir hukuk davası olarak açılır.
Eş söyleyişle kendisine karşı icra takibi yapılmış olan borçlu, ödeme emrine itiraz edilmemiş veya itiraz edilmiş olmakla birlikte yerinde görülmemiş olması sebebiyle icra takibi kesinleşse dahi maddi hukuk bakımından borçlu olmadığını ileri sürebilir. Bunun için, takip devam ederken alacaklıya karşı menfi tespit davası açabileceği gibi, böyle bir menfi tespit davası açmamış ve borcu cebri icra tehdidi altında ödemiş ise, ödemiş olduğu paranın kendisine verilmesi için alacaklıya karşı istirdat davası açabilir (… : İcra ve İflâs Hukukunda Menfi Tespit Davası ve İstirdat Davası, Ankara 2003, s. 233 ).
Ayrıca, adi senette borçlu olarak gözüken kimse, senet altındaki imzanın kendisine ait olmadığının ve dolayısıyla, senet borçlusu konumunda bulunmadığının tespiti amacıyla, cebri icra tehdidi ile karşı karşıya ise, icra takibinin yapılmasından önce; süresi içinde ödeme emrine karşı imzaya itirazda bulunmayı ihmâl etmiş ve takip kesinleşmişse, takibe başlanılmasından sonraki evrede sahtelik davası açabilir, böyle bir sahtelik davası hukukî niteliği itibariyle İİK’nın 72. maddesinde düzenlenmiş olan menfi tespit davasıdır ( … .: Medenî Usul Hukuku, C.1, Ankara 2016, s. 844-845).
Gerek doktrinde ve gerekse de uygulamada “imzanın sahte olması”, “senet metninde sahtekârlık (tahrifat) yapılmış olması”, “borçlunun borçlanma ehliyetinin bulunmaması”, “senette zorunlu şekil koşullarının bulunmaması”, “imza sahibinin temsil yetkisinin bulunmaması”,“senedin zamanaşımına uğramış bulunması” gibi def’iler senedin hükümsüzlüğüne yönelik olup her hamile (iyiniyetli olsa dahi) karşı ileri sürülebilen mutlak def’i olarak kabul edilmektedir.
Bu nedenledir ki, borçlunun hamil/alacaklıya karşı senet metninde sahtekârlık (tahrifat) iddiası mutlak def’idir ve mahkemece bu iddia incelenmelidir.” denilmiştir.
2.T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 23/10/2018 Tarih ve … Esas-… 0Karar sayılı ilamında;
“Mahkemece, alınan ATK raporu ile bahse konu mezkur bonolardaki imzanın davacının eli ürünü olmadığının tespit edildiği gerekçesiyle davanın kabulüne, tazminat talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davalı … tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı … yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün onanmasına, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davalı … alınmasına, 23/10/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.” denilmiştir.
3.T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 15/05/2018 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında;
“Mahkemece, benimsenen ATK raporu ile bahse konu bonodaki imzanın davacının eli ürünü olduğunu gösterir yeterlilik ve nitelikte bulgunun saptanamadığının belirlendiği, bu şekilde davacının iddiasını ispatladığı,davalının takip açmakta kötü niyetli olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne,asıl alacağın % 20’si olan oranında tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün onanmasına, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 15/05/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.” denilmiştir.
4.T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 04/11/2013 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında;
“Dava konusu senette davacı keşideci, davalı ise lehdar durumunda olup arada başka bir ciranta bulunmadığına göre davalının keşideci imzasının davacıya ait olmadığını bilebilecek durumda olduğunun ve bu nedenle takibinde kötüniyetli sayılacağının kabulü gerekir. O halde mahkemece İİK 72/5 maddesi uyarınca davacı yararına kötüniyet tazminatına hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmadığı gibi dava kabul edildiği halde nisbi karar ve ilam harcı yerine maktu karar ve ilam harcına hükmedilmesi de usul ve yasaya aykırıdır.” denilmiştir.
III.DEĞERLENDİRME VE NETİCE
1.Taraflar arasında görülmekte olan davanın T.C. Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasında, takibe dayanak 19/04/2018 Keşide Tarihli, 30/07/2018 Ödeme Tarihli, 2.000,00 TL bedelli, 19/04/2018 Keşide Tarihli, 30/08/2018 Ödeme Tarihli, 2.000,00 TL bedelli, 19/04/2018 Keşide Tarihli, 30/09/2018 Ödeme Tarihli, 2.000,00 TL bedelli 3 adet bono altında bulunan imzaların keşideci/davacıya ait olmaması nedeniyle açılan menfi tespit davası olduğu anlaşılmıştır.
2.Yukarıda detayı verilen T.C. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 22/06/2021 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamından anlaşıldığı üzere gerek doktrinde ve gerekse de uygulamada “imzanın sahte olması” definin senedin hükümsüzlüğüne yönelik olup sahtekârlık (tahrifat) iddiasının mutlak def’idir olması sebebiyle mahkememizce incelenmesi gerektiği anlaşılmıştır.
3.Mahkememizce usulüne uygun olarak davacının ıslak imzalı belgeleri ilgili kurumlardan temin edilmiş, Mahkememizce usulüne uygun olarak imza ve yazı örnekleri alınarak davaya konu bono altındaki imzanın davacıya ait olup olmadığı hususunda bilirkişi incelemesi yaptırılmış, dosya içerisinde yer alan T.C. Adalet Bakanlığı Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesinin 21/03/2022 tarihli bilirkişi raporunda Tersim biçimi, işleklik derecesi, alışkanlıklar, istif, eğim, doğrultu, seyir, hız ve baskı derecesi bakımından yapılan incelemede; İnceleme konusu senetler altında bulunan borçluya atfen atılı bulunan imzalar ile …’ın mevcut mukayese imzaları arasında ilgi ve irtibat tespit edilemediği rapor edilmiştir. Detayı verilen bilirkişi raporunun ayrıntılı gerekçeli ve yöntemine uygun olmuş olması ve aynı zamanda ilgili bilirkişi raporunda kullanılan teknik yöntemler ve optik aletler ile yukarıda izah edilen T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 23/10/2018 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı ile T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 15/05/2018 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı da nazara alınarak hükme esas alınmasına karar verilmiştir.
4.Yukarıda yapılan açıklamalar, amir kanun hükümleri, bilirkişi raporları, Yüksek Mahkeme ilamları ve somut olayımız bir bütün olarak değerlendirildiğinde; Davalı tarafından davacıya aleyhine T.C. Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasında, takibe dayanak 19/04/2018 Keşide Tarihli, 30/07/2018 Ödeme Tarihli, 2.000,00 TL bedelli, 19/04/2018 Keşide Tarihli, 30/08/2018 Ödeme Tarihli, 2.000,00 TL bedelli, 19/04/2018 Keşide Tarihli, 30/09/2018 Ödeme Tarihli, 2.000,00 TL bedelli 3 adet bono yönüyle takibe başlanıldığı, davacı tarafından takibe dayanak bonolar altında yer alan imzaların kendisine ait olmadığından bahisle eldeki davanın açıldığı, mahkememizce usulüne uygun olarak davacının ıslak imzalı belgeleri ilgili kurumlardan temin edildiği, davacıya ait imza ve yazı örnekleri alınarak davaya konu bono altındaki imzanın davacıya ait olup olmadığı hususunda bilirkişi incelemesi yaptırıldığı, dosya içerisinde yer alan T.C. Adalet Bakanlığı Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesinin 21/03/2022 tarihli bilirkişi raporunda Tersim biçimi, işleklik derecesi, alışkanlıklar, istif, eğim, doğrultu, seyir, hız ve baskı derecesi bakımından yapılan incelemede; İnceleme konusu senetler altında bulunan borçluya atfen atılı bulunan imzalar ile …’ın mevcut mukayese imzaları arasında ilgi ve irtibat tespit edilemediği rapor edildiği anlaşılmakla davacının davasının kabulü ile davacının, T.C. Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasında, takibe dayanak 19/04/2018 Keşide Tarihli, 30/07/2018 Ödeme Tarihli, 2.000,00 TL bedelli, 19/04/2018 Keşide Tarihli, 30/08/2018 Ödeme Tarihli, 2.000,00 TL bedelli, 19/04/2018 Keşide Tarihli, 30/09/2018 Ödeme Tarihli, 2.000,00 TL bedelli 3 adet bono yönüyle alacak aslı ile faiz ve feriyle birlikte (takip alacaklısı)davalıya borçlu olmadığının tespiti ile icra takibinin davacı yönüyle iptaline karar verilmesi hususunda vicdani kanaat hasıl olmuştur.
5.Yukarıda detayı verilen T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesinin 16/12/2021 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı ile T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 04/11/2013 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı emsal alınarak; Davaya konu bonoların keşidecisinin davacı, takibe koyan lehdarı ve hamilinin ise davalı olması, taraflar arasında yüz yüzelik bulunması, bono ilişkisi sebebiyle taraflar arasında başka bir ciranta bulunmadığı ve 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanununun 18/2 maddesi gereğince basiretli tacir olan davalının, dava konusu senetler üzerindeki imzanın davacıya ait olup olmadığını bilebilecek durumda olması karşısında takipte davalı(alacaklının) haksız, ağır kusurlu ve kötüniyetli olduğu anlaşılmakla 2004 Sayılı Kanunun 72/5. Maddesi gereğince Mahkememizin kabulü ve menfi tespit davası sonucu tespit edilen miktar üzerinden %20 oranında kötüniyet tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş ve Mahkememizde oluşan vicdani kanaatin tezahürü olarak aşağıdaki hükümler tesis edilmiştir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Davacının davasının KABULÜNE,
2-Davacının, T.C. Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasında, takibe dayanak 19/04/2018 Keşide Tarihli, 30/07/2018 Ödeme Tarihli, 2.000,00 TL bedelli, 19/04/2018 Keşide Tarihli, 30/08/2018 Ödeme Tarihli, 2.000,00 TL bedelli, 19/04/2018 Keşide Tarihli, 30/09/2018 Ödeme Tarihli, 2.000,00 TL bedelli 3 adet bono yönüyle alacak aslı ile faiz ve feriyle birlikte (takip alacaklısı)davalıya borçlu olmadığının TESPİTİ ile icra takibinin davacı yönüyle İPTALİNE,
3-2004 Sayılı Kanunun 72/5. Maddesi gereğince dava takip borçlusu lehine neticelendiğinden T.C. Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takiplerinin DERHAL DURDURULMASINA, bu hususta ilgili icra müdürlüklerine MÜZEKKERE YAZILMASINA,
4-Karar Kesinleştiğinde; 2004 Sayılı Kanunun 72/5. Maddesi gereğince münderecatına göre ve ayrıca hükme hacet kalmadan icra dosyalarının eski hale İADE EDİLMESİNE, bu hususta bu hususta ilgili icra müdürlüklerine MÜZEKKERE YAZILMASINA,
5-Takipte davalı(alacaklının) haksız ve kötüniyetli olduğu anlaşılmakla 2004 Sayılı Kanunun 72/5. Maddesi gereğince; T.C. Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyasında Mahkememizin kabulü ve menfi tespit davası sonucu tespit edilen miktar üzerinden %20 oranında hesaplanan 1.200,00 TL kötüniyet tazminatının davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
6-Alınması gereken 812,67TL harçtan peşin alınan 203,17TL harcın mahsubu ile bakiye 609,50TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
7-Hazine tarafından karşılanan 1.400,00 TL arabulculuk ücretinin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına.
8-Davacı tarafından karşılanan 59,30TL başvuru harcı, 203,17TL peşin harç, 8,50TL vekalet suret harcı, 243,70TL posta ve tebligat gideri ve 1.160,00TL adli tıp ücreti olmak üzere toplam ‬1.674,67‬TL nin davalıdan tahisili ile davacıya verilmesine.
9-Davacı vekili yararına AAÜT’ye göre hesaplanan 5.100,00TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine.
10-6100 Sayılı HMK’nın 323–333. maddeleri gereğince hükmün verilmesinden kesinleşmesine kadar olan dönemde davacının sorumlu olduğu yargılama giderleri de ödendikten sonra var ise karar kesinleştiğinde; Kullanılamayan ve bakiye kalan gider avansının Hukuk Muhakemeleri Kanunun Gider Avansı Tarifesinin 5. Maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra talep eden tarafından hesap numarası bildirilmiş ise iade elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle, talep eden tarafından hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı avanstan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak İADESİNE,
DAİR; Taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın 7201 Sayılı Kanununun 11. Maddesi gereğince taraf vekillerine tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde T.C. Konya Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinden istinaf kanun yoluna müracaat etme hakları açık olmak üzere Türk Milleti adına verilen karar duruşma tutanağına geçirilerek açıkça okunup usulen anlatıldı.14/06/2022

Katip … Hakim …