Emsal Mahkeme Kararı Konya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/414 E. 2023/405 K. 31.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: … Esas – …
T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

DAVACILAR : 1-
2-
3-
ÇOCUK : 4-
VEKİLLERİ :
DAVALI : 1-
VEKİLİ :
DAVALILAR : 2-
3-
VEKİLİ :
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :

Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
HEYETİMİZCE GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
TALEP :
Davacılar vekili mahkememize vermiş olduğu 01/09/2021 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; 16/12/2020 tarihinde davalı …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı aracın müvekkillerinin murisi olan …’ya çarpması sonucu meydana gelen trafik kazasında …’nın vefat ettiğini, kaza sonucu düzenlenen kaza tespit tutanağında davalı …’in kusurlu olduğunun tespit edildiğini, müvekkillerinden …’nın murisin eşi, diğer müvekkillerinin de murisin çocukları olduğunu, murisin işçi olarak çalışıp ailesinin geçimini sağladığını, murisin ölümü ile müvekkillerinin murisin desteğinden maddi ve manevi olarak yoksun kaldığını, müvekkillerinin derin üzüntü içinde olduğunu, davalı sigorta şirketinin kazaya sebebiyet veren aracın ZMMS kapsamında sorumluluğunun, diğer davalının da araç maliki olarak sorumluluğunun olduğunu, dava açılmadan önce davalı sigorta şirketine yapılan başvurunun sonuçsuz kaldığını, arabuluculuk görüşmelerinden de netice alınamadığını beyanla öncelikle davalılardan … adına kayıtlı kazaya sebebiyet veren araç üzerine satış ve devrini önleyici tedbir kararı verilmesini kabul edilmezse 110.200,00TL tutarına ihtiyati haciz şerhi konulmasına karar verilmesine, fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması kaydıyla ileride attırılmak üzere şimdilik müvekkillerinden … için 100,00TL, … için 100,00TL olmak üzere 200,00TL destekten yoksun kalma maddi tazminatın davalı sigorta şirketi yönünden sigorta limitleri aşılmamak üzere temerrüt tarihinden başlayacak avans faiziyle birlikte, diğer davalılar yönünden kaza tarihinden başlayacak avans faiziyle birlikte tahsiline, müvekkili … için 50.000,00TL, diğer müvekkilleri için ayrı ayrı 20.000,00’er TL olmak üzere toplam 110.000,00TL manevi tazminatın davalılar … ve …’den kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacılar vekili mahkememize vermiş olduğu 11/02/2023 havale tarihli talep arttırım dilekçesinde özetle; müvekkillerinden … için destekten yoksun kalma tazminat miktarını 124.846,51TL’ye, … için destekten yoksun kalma tazminat miktarını 820.903,37TL’ye yükselttiklerini beyan etmiştir.
CEVAPLAR:
Davalı sigorta şirketi vekili mahkememize vermiş olduğu 28/09/2021 tarihli cevap dilekçesinde özetle; öncelikle yetki itirazlarının olduğu, müvekkili şirketin adresinin İstanbul olup dosyaya bakmaya yetkili mahkemelerin İstanbul Anadolu Mahkemeleri olduğunu, yetkisizlik kararı verilmesini, davacı tarafından gerekli belgeler ibraz edilmeden iş bu davanın açıldığını bu nedenle de torba kanun gereğince davanın usulden reddine karar verilmesini, müvekkili sigorta şirketinin sorumluluğunun kusur durumuna göre ve poliçe limitleri ile sınırlı olduğunu, davacı tarafın kusur ve zararlarını ispat etmesi gerektiğini, kazadaki kusur durumunun mahkememizce usul ve esaslara uygun olarak tespit edilmesini, müvekkili şirketin temerrüt tarihinin dava tarihi olduğunu beyanla açılan davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacılar üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … ve … vekili mahkememize vermiş olduğu 15/10/2021 tarihli cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin yaşanan kazada tam kusurlu olmadığını, ceza dosyasında alınan raporda murisin asli kusurlu olduğunun ve müvekkilinin tali kusurlu olduğunun tespit edildiğini, maddi tazminatın davalı sigorta şirketine yönelmesi gerektiğini, ayrıca SGK ödeme yapılıp yapılmadığının tespit edilmesine, davacıların manevi tazminat taleplerinin hukuka aykırı olduğunu, öncelikle illiyet, zarar ve kusur durumlarının ispatlanması gerektiğini, talep edilen manevi tazminat miktarlarının da fahiş olup kabul etmediklerini, müvekkilinin hayatını zor idame ettiğini, inşaatlarda çalışarak geçimini sağladığını, manevi tazminat talebinin sebepsiz zenginleşmeye yol açacak düzeyde olmaması gerektiğini beyanla açılan davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacılar üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Mahkememizce, kazaya karışan aracın trafik kayıtları, Konya . Asliye Ceza Mahkemesinin … Esas dosyası, … A.Ş.’nden murisin maaş bordroları celp edilmiş, davacı ve davalı gerçek kişilerin nüfus kayıtları dosya arasına alınmış, davalı sigorta şirketine müzekkere yazılarak, poliçe ve bu poliçe kapsamında müracaat ve ödeme olup olmadığı araştırılmış, SGK İl Müdürlüğüne müzekkere yazılarak, davacılara ödeme yapılıp yapılmadığı araştırılmış, tarafların ekonomik ve sosyal durumları araştırılmış, Ankara Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinden kusur raporu ve aktüerya bilirkişisinden hesap raporu alınmıştır.
Ankara Adli Tıp Kurumu Genişletilmiş Uzmanlar Kurulunca düzenlenen 06/06/2022 tarihli kusur raporunda; davaya konu kaza nedeniyle davalı-sürücü …’in %75, muris yaya …’nın %25 oranında kusurlu olduğu kanaatleri bildirilmiştir.
Aktüerya bilirkişi … tarafından mahkememize sunulan 23/01/2023 tarihli hesap raporunda özetle;
“1-) TRH – 2010 Mortalite Tablosu’na göre yapılan hesaplamaya göre
a-) … Sigorta AŞ.’nin teminat limitine göre tazminle sorumlu olduğu eşi …’nın Destekten Yoksun Kalma Tazminatının ;363.251,62TL, Oğlu …’nın Destekten Yoksun Kalma Tazminatının ; 46.748,38TL,
b-) Sürücü … ile işleten …’ın tazminle sorumlu olduğu
eşi …’nın Destekten Yoksun Kalma Tazminatının;970.102,02TL, oğlu …’nın- Destekten Yoksun Kalma Tazminatının;124.846,51TL,
2-) PMF – 1931 Yaşama Tablosu’na göre yapılan hesaplamaya göre
a-) … Sigorta AŞ.’nin teminat limitine göre tazminle sorumlu olduğu
eşi …’nın Destekten Yoksun Kalma Tazminatının;355.876,74TL, oğlu …’nın Destekten Yoksun Kalma Tazminatının ; 54.123,26TL,
b-) Sürücü … ile işleten …’ın tazminle sorumlu olduğu; eşi …’nın Destekten Yoksun Kalma Tazminatının.;820.903,37TL, oğlu …’nın Destekten Yoksun Kalma Tazminatının ; 124.846,51TL olduğu ” kanaatleri bildirilmiştir.
DAVANIN NİTELİĞİ, DEĞERLENDİRİLME VE GEREKÇE :
Dava, trafik kazası sonucu meydana gelen ölüm sebebiyle destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Davacı vekili, davalı …’in sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile seyir halindeyken yaya olarak yolun karşısına geçmeye çalışan davacıların murisi …’ya çarpması ve …’nın vefat etmesi sebebiyle tüm davalılardan maddi tazminat ve ayrıca davalı sigorta şirketi dışındaki davalılardan manevi tazminat talebinde bulunmuştur.
Dava tarafları arasında, dava konusu trafik kazasındaki kusur durumu, davacının uğradığı zararın türü ve miktarı, zararın davalılardan tazmin edilip edilemeyeceği; edilebilir ise ne miktarlarda tazmin edilebileceği ihtilaflıdır.
Kazaya karışan … plakalı aracın, kaza tarihinde davalı … adına tescilli olduğu, kaza sırasında sürücüsünün davalı … olduğu ve bu aracın davalı sigorta şirketinin 05/01/2020-05/01/2021 tarihli, … poliçe numaralı ZMMS poliçesi ile sigortalı olduğu, kaza tarihinde geçerli ölüm klozu teminat limitinin 410.000,00TL olduğu dosya kapsamına celp olunan bilgi ve belgelerden anlaşılmıştır.
2918 sayılı KTK’nın 85/1. Maddesine göre; Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.
2918 sayılı KTK’nın 85/5. Maddesine göre; İşleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.
2918 sayılı KTK’nın 90. Maddesine göre; Zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamındaki tazminatlar bu Kanun öngörülen usul ve esaslara tabidir. Söz konusu tazminatlar ve manevi tazminata ilişkin olarak bu Kanun düzenlenmeyen hususlar hakkında 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun haksız fiillere ilişkin hükümleri uygulanır.
Anayasa Mahkemesi’nin 09/10/2020 tarihli resmi gazetede yayınlanan 17/7/2020 tarihli ve … E, … K sayılı Kararı ile, 2918 sayılı KTK’nın 90/1. maddesinin birinci cümlesinde yer alan “…ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda…” ibaresinin ve ikinci cümlesinde yer alan “…ve genel şartlarda…” ibaresinin Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline karar verilmiştir.
2918 sayılı KTK’nın 91. Maddesine göre; İşletenlerin, bu Kanunun 85 inci maddesinin birinci fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.
2918 sayılı KTK’nın 97. Maddesine göre; Zarar görenin, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerekir. Sigorta kuruluşunun başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması hâlinde, zarar gören dava açabilir veya 5684 sayılı Kanun çerçevesinde tahkime başvurabilir.
2918 sayılı KTK’nın 99. Maddesine göre; Sigortacılar, hak sahibinin zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartlarıyla belirlenen belgeleri, sigortacının merkez veya kuruluşlarından birine ilettiği tarihten itibaren sekiz iş günü içinde zorunlu mali sorumluluk sigortası sınırları içinde kalan miktarları hak sahibine ödemek zorundadırlar.
6098 sayılı TBK’nın 49. Maddesine göre; Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür. Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlaka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar veren de, bu zararı gidermekle yükümlüdür.
6098 sayılı TBK’nın 50. Maddesine göre; Zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır. Uğranılan zararın miktarı tam olarak ispat edilemiyorsa hâkim, olayların olağan akışını ve zarar görenin aldığı önlemleri göz önünde tutarak, zararın miktarını hakkaniyete uygun olarak belirler.
6098 sayılı TBK’nın 53. Maddesine göre; Ölüm hâlinde uğranılan zararlar özellikle şunlardır: 1. Cenaze giderleri. 2. Ölüm hemen gerçekleşmemişse tedavi giderleri ile çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar. 3. Ölenin desteğinden yoksun kalan kişilerin bu sebeple uğradıkları kayıplar.
6098 sayılı TBK’nın 55. Maddesine göre; Destekten yoksun kalma zararları ile bedensel zararlar, bu Kanun hükümlerine ve sorumluluk hukuku ilkelerine göre hesaplanır. Kısmen veya tamamen rücu edilemeyen sosyal güvenlik ödemeleri ile ifa amacını taşımayan ödemeler, bu tür zararların belirlenmesinde gözetilemez; zarar veya tazminattan indirilemez. Hesaplanan tazminat, miktar esas alınarak hakkaniyet düşüncesi ile artırılamaz veya azaltılamaz.
Anılan yasal düzenlemelere istinaden bir motorlu aracın işletilmesi sırasında meydana gelen trafik kazasında, zarar görenlerin zararından, 6098 sayılı TBK’nın 49. Maddesi uyarınca araç sürücüsü, 2918 sayılı KTK’nın 85. Maddesi uyarınca araç işleteni ve şartları varsa teşebbüs sahibi ve 2918 sayılı KTK’nın 91. Maddesi uyarınca sigortacı müştereken ve müteselsilen sorumludur.
Trafik kazası nedeniyle zarara uğradığını iddia eden hak sahipleri tarafından açılan tazminat davalarında ispat yükü 6098 sayılı TBK’nın 50. Maddesi uyarınca zarar gören üzerinde olup, zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat etmek zorundadır.
Haksız eylem nedeniyle oluşan zararın tazminine karar verebilmek için, hukuka aykırı kusurlu eylem sonucu oluşan zarar ve hukuka aykırı kusurlu eylem ile zarar arasında uygun illiyet bağının mevcut olması gerekir.
Destekten yoksun kalma tazminatı, haksız fiil sonucu bir kişinin ölümü sonucunda ölenin yardımından mahrum kalanlara ödenecek bir tazminat türüdür. Bu tazminatın kaynağı olan 6098 sayılı TBK m. 53 öngörmüş olduğu hal, ölüm sonucu vukua gelen bir kısım zararların tazminini hükme bağlamaktadır. Bu hükme göre, ölenin yardımından faydalananlar, bu yüzden yoksun kaldıkları faydayı, tazminat olarak, sorumludan isteyebilirler. Kanun metninden de anlaşılacağı gibi destekten yoksun kalma tazminatının konusu, desteğin yitirilmesi nedeniyle yoksun kalınan zarardır. Buradaki amaç, destekten yoksun kalanların desteğin ölümünden önceki yaşamlarındaki sosyal ve ekonomik durumlarının korunmasıdır. Olaydan sonraki dönemde de destek olmasa bile, onun zamanındaki gibi aynı şekilde yaşayabilmesi için muhtaç olduğu paranın ödettirilmesidir. Yani haksız bir eylem sonucu desteğini yitiren kimse BK’nın 45/2 maddesine dayanarak uğradığı zararın ödetilmesini isteyebilir.
Destekten yoksun kalma zararının hesabında, destekten yoksun kalanlara müteveffanın sağlığında sağlamış olduğu yardımın miktarı belirlenmelidir. Bu belirlemede destek ile destek olunan kimse arasındaki yakınlığın derecesi, aralarındaki manevi bağ, davacıların yaşları, dahil oldukları sosyal ve ekonomik çevre, yaşam standartları, cinsiyetleri gibi bakım ilişkisine ve miktarına etkili olabilecek unsurlar da göz önünde bulundurulacaktır. Hayatın olağan akışı içinde, destek sayılan kimsenin baktığı kimselere gelirini belli paylara bölerek baktığı pek söylenemese de tazminat hesabında bir paylaştırma yapmak zorunlu hale gelmektedir.
Buna göre öncelikle gelirin tamamının, yardım görenlere tahsis olunmuş varsayılamayacağı, ölenin gelirinden bir bölümünü kendisine ayıracağı, bu tahsisten vazgeçilemeyeceği ve bu suretle yardımın (payların) geliri yutmaması ilkesi dikkate alınmalıdır. Ayrıca ölenin kendi geçim masraflarından artan miktarın tamamının (hiçbir tasarruf düşüncesine yer bırakmadan) destek görenlere dağıtılması da kabul olunamaz. Öte yandan, destek görecek kimselere ayrılacak miktar da bunların ihtiyaçlarının toplamı kadar olmalıdır. Bunun dışında destekten yoksun kalanlardan bir kısmının davacı olup diğer kısmının davacı olmadığı durumda talepte bulunmayan destek görenlerin paylarının da hesaplamada göz önünde tutulması gerekmektedir.
Yargıtay . Hukuk Dairesinin yerleşmiş içtihatlarına göre; çocuklar için destekten yoksun kalacakları sürenin belirlenmesinde yaşları, okuldaki eğitim durumları, içinde yaşadıkları sosyal ve ekonomik koşulların ayrı ayrı değerlendirilmesi, yüksek öğrenim yapacaklar ise, 25 yaşının doldurulmasına kadar; yüksek öğrenim yapmamakta ise yerleşik ve kabul gören uygulamaya göre, erkek çocukları için 18 yaşın, kız çocukları için 22 yaşın desteğin sona ereceği yaş olarak kabul edilerek hesaplama yapılması gerekmektedir.
Davacı … , davaya konu trafik kazasında ölenin eşi, diğer davacılar ise ölenin çocukları olup, ölümle birlikte destekten mahrum kaldıklarını savunarak destekten yoksun kalma tazminatı isteminde bulunmuşlardır. Davacılar ile müteveffa arasındaki ölüm tarihindeki akrabalık durumu nedeniyle desteklik ilişkisi bulunduğu kabul edilmiştir.
Ankara Adli Tıp Kurumu Genişletilmiş Uzmanlar Kurulunca düzenlenen 06/06/2022 tarihli kusur raporunda; davaya konu kaza nedeniyle davalı-sürücü …’in %75, muris yaya …’nın %25 oranında kusurlu olduğu kanaatleri bildirilmiştir. Raporun dosya kapsamına ve kazanın oluş şekline uygun olduğu anlaşılmakla, hükme esas alınması gerekmiştir.
Aktüerya bilirkişi … tarafından mahkememize sunulan 23/01/2023 tarihli hesap raporunda özetle;
“1-) TRH – 2010 Mortalite Tablosu’na göre yapılan hesaplamaya göre
a-) … Sigorta AŞ.’nin teminat limitine göre tazminle sorumlu olduğu eşi …’nın Destekten Yoksun Kalma Tazminatının ;363.251,62TL, Oğlu …’nın Destekten Yoksun Kalma Tazminatının ; 46.748,38TL,
b-) Sürücü … ile işleten …’ın tazminle sorumlu olduğu eşi …’nın Destekten Yoksun Kalma Tazminatının;970.102,02TL, oğlu …’nın- Destekten Yoksun Kalma Tazminatının;124.846,51TL,
2-) PMF – 1931 Yaşama Tablosu’na göre yapılan hesaplamaya göre
a-) … Sigorta AŞ.’nin teminat limitine göre tazminle sorumlu olduğu eşi …’nın Destekten Yoksun Kalma Tazminatının;355.876,74TL, oğlu …’nın Destekten Yoksun Kalma Tazminatının ; 54.123,26TL,
b-) Sürücü … ile işleten …’ın tazminle sorumlu olduğu; eşi …’nın Destekten Yoksun Kalma Tazminatının.;820.903,37TL, oğlu …’nın Destekten Yoksun Kalma Tazminatının ; 124.846,51TL olduğu ” kanaatleri bildirilmiştir.
Aktüerya hesap bilirkişisinin raporunun davacının rapora yönelik herhangi bir itirazının da olmaması dikkate alınarak Pmf yaşam tablosuna göre hesaplanan miktarlar üzerinden hükme esas alınması gerekmiştir.
Davacıların manevi tazminat talebi açısından yapılan değerlendirme;
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 56. maddesinde ; “Ağır bedensel zarar veya ölüm halinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir” hükmü düzenlenmiştir. Anılan hükme göre, Manevi zarar; mutlak hak olan ve dolayısıyla herkese karşı korunmuş bulunan kişilik haklarının kapsamına giren değerlerden birisinin ihlali ile doğar. Şahsiyet hakkı hukuka aykırı bir şekilde tecavüze uğrayan kişi, uğradığı manevi zarara karşılık manevi tazminat namı ile bir miktar para ödenmesini talep edebilir. Şahsi menfaatleri ihlal edilen kimseye ihlalin ve kusurun özel ağırlığının haklı kılması halinde hakimin manevi tazminat olarak verilmesine hükmedeceği para miktarının belirlenmesinde hakkaniyet gözetilmelidir. Çünkü kanunun takdir hakkı verdiği hususlarda hakimin hak ve nisfetle hüküm vereceği Medeni Kanun’un 4. maddesinde belirtilmiştir. Ödettirilecek para miktarı ise aslında ne tazminat, ne de cezadır. Çünkü mamelek hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını amaç edinmediği gibi kusurlu olana yalnız hukukun ihlalinden dolayı yapılan bir kötülük de değildir. Aksine olarak zarara uğrayanda bir huzur duygusunu doğurmaktır. Aynı zamanda ruhi ızdırabın dindirilmesini amaç edindiğinden tazminata benzer bir fonksiyonu da vardır. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.06.1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hâkim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir. (Konya BAM . Hukuk Dairesi 19/06/2020 tarih … Esas … Karar)
Bu itibarla yukarıda açıklanan ilkeler, davaya konu somut olayın gerçekleşme şekli, yeri, zamanı, ceza dosyasındaki deliller, hükme esas alınan kusur raporu, davacılar ve müteveffa arasındaki yakınlık durumu, davacıların çekmiş olduğu ıstırap ve olay tarihinde paranın satın alma gücü birlikte değerlendirilerek davacıların manevi tazminat talebinin kısmen kabulü gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-DAVACILAR … VE …’NIN MADDİ TAZMİNAT DAVASININ KABULÜ İLE;
a-)Davacı … için 820.903,37TL destekten yoksun kalma tazminatı,
b-)Davacı … için 124.846,51TL destekten yoksun kalma tazminatı olmak üzere toplam 945.749,88TL maddi tazminatın davalı sigorta şirketinin sorumluluğu poliçe teminat limitleri dahilinde davacı … için 355.876,74TL ile sınırlı olmak, davacı … için 54.123,26TL ile sınırlı olmak kayıt ve şartıyla davalı sigorta şirketi yönünden temerrüt tarihi olan 05/02/2021 tarihinden, diğer davalılar yönünden kaza tarihi olan 16/12/2020 tarihinden işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak adı geçen davacılara verilmesine,
2-DAVACILARIN MANEVİ TAZMİNAT DAVASININ KISMEN KABULÜ İLE;
a-)Davacı … için 40.000,00TL,
b-)Davacı … için 15.000,00TL,
c-)Davacı … için 15.000,00TL,
d-)Davacı … için 15.000,00TL olmak üzere toplam 85.000,00TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 16/12/2020 tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …’dan müştereken ve müteselsilen alınarak adı geçen davacılara verilmesine,
-Fazlaya ilişkin taleplerin REDDİNE,
3-Hazine tarafından karşılanan 1.400,00TL arabuluculuk giderinin davalı sigorta şirketinden tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Harçlar Kanunu uyarınca kabul edilen maddi tazminat davası yönünden alınması gereken 64.604,17TL ve kabul edilen manevi tazminat davası yönünden alınması gereken 5.806,35TL olmak üzere toplam alınması gereken 70.410,52TL karar ve ilam harcından dava açılırken peşin olarak alınan 376,39TL harç ile yargılama sırasında alınan 3.229,50TL ıslah harcı toplamı olan 3.605,89TL’nin mahsubu ile bakiye 66.804,63TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye gelir kaydına, (Davalı … Sigorta A.Ş.’nin poliçe limitleri (410.000,00TL) dahilinde 28.007,10TL’sinden diğer davalılar ile birlikte sorumlu olmak kaydıyla, diğer davalıların tamamından sorumlu olmak kaydıyla),
5-Davacı tarafından yapılan 599,00TL başvuru harçları, 376,39TL peşin harç ve 3.229,50TL ıslah harcı olmak üzere toplam 4.204,89TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak tahsili ile davacılara verilmesine, (Davalı … Sigorta A.Ş.’nin poliçe limitleri (410.000,00TL) dahilinde 1.672,57TL’sinden diğer davalılar ile birlikte sorumlu olmak kaydıyla, diğer davalıların tamamından sorumlu olmak kaydıyla),
6-Davacı tarafından yapılan 385,50TL posta-tebligat gideri, 1.000,00TL bilirkişi ücreti, 2.331,80TL Adli Tıp Kurumu kusur raporları fatura bedelleri ve 8,50TL vekalet harcı olmak üzere toplam 3.725,80TL yargılama giderinden haklılık oranına göre hesaplanan (1.030.749,88/1.055.749,88) 3.637,57TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak tahsili ile davacıya verilmesine, (Davalı … Sigorta A.Ş.’nin (410.000/1.030.749,88 oranında) 1.446,91TL’den diğer davalılar ile birlikte sorumlu olmak kaydıyla, diğer davalıların tamamından sorumlu olmak kaydıyla),
7-Davalılar … ve … tarafından yapılan 17,00TL vekalet suret harçları yargılama giderinden haklılık oranına göre hesaplanan (25.000,00/1.055.749,88) 0,40TL’sinin davacıdan tahsili ile davalılar … ve …’a verilmesine, kalan kısmın davalılar … ve …’nin üzerine bırakılmasına,
8-Davacı … vekili yararına AAÜT’ye göre kabul edilen maddi tazminat yönünden hesaplanan 19.726,98TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı …’ya verilmesine,
9-Davacı … vekili yararına AAÜT’ye göre kabul edilen maddi tazminat yönünden hesaplanan 108.299,37TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı …’ya verilmesine,(Davalı … Sigorta A.Ş.’nin poliçe limitleri (410.000,00TL) dahilinde (410.000/820.903,37) 54.090,10TL’sinden diğer davalılar ile birlikte sorumlu olmak kaydıyla, diğer davalıların tamamından sorumlu olmak kaydıyla),
10-Davacı … vekili yararına AAÜT’ye göre kabul edilen manevi tazminat yönünden hesaplanan 9.200,00TL vekalet ücretinin davalılar … ve …’dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı …’ya verilmesine,
11-Davacı … vekili yararına AAÜT’ye göre kabul edilen manevi tazminat yönünden hesaplanan 9.200,00TL vekalet ücretinin davalılar … ve …’dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı …’ya verilmesine,
12-Davacı … vekili yararına AAÜT’ye göre kabul edilen manevi tazminat yönünden hesaplanan 9.200,00TL vekalet ücretinin davalılar … ve …’dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı …’ya verilmesine,
13-Davacı … vekili yararına AAÜT’ye göre kabul edilen manevi tazminat yönünden hesaplanan 9.200,00TL vekalet ücretinin davalılar … ve …’dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı …’ya verilmesine,
14-Davalılar … ve … vekili yararına AAÜT’ye göre davacı … yönünden reddedilen manevi tazminat nedeniyle hesaplanan 5.000,00TL vekalet ücretinin davacı …’dan alınarak davalılar … ve …’a verilmesine,
15-Davalılar … ve … vekili yararına AAÜT’ye göre davacı … yönünden reddedilen manevi tazminat nedeniyle hesaplanan 9.200,00TL vekalet ücretinin davacı …’dan alınarak davalılar … ve …’a verilmesine,
16-Davalılar … ve … vekili yararına AAÜT’ye göre davacı … yönünden reddedilen manevi tazminat nedeniyle hesaplanan 5.000,00TL vekalet ücretinin davacı …’dan alınarak davalılar … ve …’a verilmesine,
17-Davalılar … ve … vekili yararına AAÜT’ye göre davacı … yönünden reddedilen manevi tazminat nedeniyle hesaplanan 5.000,00TL vekalet ücretinin davacı …’dan alınarak davalılar … ve …’a verilmesine,
18-Taraflarca yatırılan gider avansından artan kısmın karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair; davacı vekili ile davalılar … ve … vekilinin yüzüne karşı, davalı sigorta vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 s. HMK’nın 345. maddesi gereğince (2) hafta içerisinde, ilgili BAM Hukuk Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere ve oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 31/05/2023

Başkan Üye Üye Katip