Emsal Mahkeme Kararı Konya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/369 E. 2022/681 K. 15.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: … Esas – …
YÜCE TÜRK MİLLETİ ADINA KARAR
T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO :
KARAR NO :
HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇE YAZIM TARİHİ:

Davacı taraf vekilinin davalı taraf aleyhine açtığı işbu dava mahkememizin … Esas sırasına kaydedilmekle, mahkememizce yapılan aleni/açık yargılama sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; 03.07.2013 günü saat 19.35 sıralarında dava dışı sigortalı araç sürücüsü … idaresindeki … plaka sayılı kamyonet ile … Caddesini takiben … Mahallesi istikametinden gelip şehir merkezi istikametine seyri sırasında müvekkili yönetimindeki bisiklete çarpması sonucu meydana gelen trafik kazasında müvekkili … ın ağır şekilde yaralandığını ve malul kaldığını, kazaya karışan … plaka sayılı kamyonetin 20.02.2013- 20.02.014 vade tarihli ve … nolu Karayolları Trafik Kanunu Zorunlu Mali Sorumluluk Trafik Sigorta Poliçesi ile sigortalandığını, sigortacı sıfatı ile davalının sorumluluğuna gidilerek müvekkilinin geçici ve sürekli iş göremezliğinden doğan maddi zararının tazmini için Konya . Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas ve … Karar sayılı dosyasında maddi tazminat davası açıldığını, mevcut yaralanması nedeni ile uzunca bir süre tedavi gören ve tedavileri beklenen sonucu vermeyen müvekkilinin yaralanmasına bağlı olarak efor kaybına uğrar şekilde malul kaldığını ve aradan geçen süre zarfında maluliyetinde artış da olduğunu, müvekkilinin tedavi ve iyileşme süresinde yaralanmasının niteliği gereği bakıcıya muhtaç kalması sonucu bakıcı gideri zararı ile tedavisi için SGK tarafından karşılanmayan kaçınılmaz tedavi giderleri de olduğunu, davalı sigortacının maluliyetteki artış nedeni ile uğranılan maddi zarar, tedavi ve iyileşme süresinde uğranılan bakıcı gideri zararı ile SGK tarafından karşılanmayan ve fatura edilemeyen kaçınılmaz tedavi giderlerinden doğan maddi zararı tazmin etme sorumluluğu olduğundan uğranılan maddi zararların tazmini için dava açmak gerektiğini, bu nedenlerle 6100 sayılı HMK’niın 107. maddesine göre açılan belirsiz alacak davasında fazlaya ilişkin telep ve dava hakkı saklı kalmak üzere müvekkilinin oluşan ve artan maluliyeti nedeni ile uğradığı maddi zararı, tedavi ve iyileşme süresinde bakıcı giderinden doğan maddi zararı, kaçınılmaz tedavi giderlerinden doğan maddi zararı(her bir talep için 1,00TL) olmak üzere şimdilik 3,00TL maddi tazminatın kaza tarihinde geçerli kişi başı bakiye poliçe teminat İimitleri ile sınırlı olarak ilk davanın açılması ile kazanın ihbar edildiği ve temerrüdün oluştuğu 31.12.2013 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak müvekkiline verilmesini, dava şartı arabuluculuk faaliyeti ile açılan eldeki dava yönünden zorunlu olması nedeni ile arabuluculuk faaliyeti için yapılan giderleri, sarfına mecbur kalınacak yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalıya yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile özetle; Dava konusu trafik kazasının anılan zamanaşımı süreleri geçtikten çok sonra açıldığını, zamanaşımı itirazları doğrultusunda işbu davanın reddinin gerektiğini, yeni düzenlemeye göre zarar görenlerin doğrudan dava açma hakkının ortadan kaldırıldığını, dava öncesinde sigorta kuruluşu’na başvuru zorunluluğu getirildiğini, haliyle başvurunun tam yapılması gerektiğini, oysaki yapılan hasar başvurusunda genel şartlar gereği sunulması zorunlu evrakların sunulmadığını, müvekkili şirketçe başvuru sahibine ödeme yapılamadığını, dolayısı ile davacı tarafından yapılmış geçerli bir başvuru söz konusu olmadığından ilgili davanın başkaca hiçbir incelemeye gerek duyulmaksızın reddinin gerektiğini, davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte müvekkili şirketin karayolları trafik kanunu’nun 91. maddesi ve zorunlu mali mesuliyet sigortası (zmms) uyarınca, sigortalısının kusuru ile 3. şahıslara verdiği zararı poliçe teminat limiti ile sınırlı olmak üzere tazmin etmekle mükellef olduğunu, davacı tarafından dosyaya sunulan tedavi evraklarının, yargılama neticesinde müvekkili şirket aleyhine verilecek olası bir hükme esas teşkil etmesinin hukuken mümkün olmadığını, bu nedenle maluliyet oranının Yargıtayca da kabul edildiği üzere Adli Tıp Kurumu 3. ihtisas kurulu marifetiyle tespit ettirilmesi gerektiğini, müvekkili şirketin poliçe dahilinde geçici iş göremezlik geçici bakıcı süresi ve tedavi giderlerinden sorumlu olmadığını, kabul anlamına gelmemekle beraber bir an için söz konusu huzurda görülen davanın haklı olduğu varsayılsa bile müvekkili şirket’in faizden sorumluluğunun sınırlı olduğunu, davanın kabulü anlamına gelmemek kaydıyla aleyhlerine hüküm kurulması halinde müvekkili şirketin dava tarihinden itibaren ve ancak yasal faizle sınırlı olarak sorumlu tutulabileceğini, bu nedenlerle öncelikle zamanaşımı def’i ve gerekçeli itirazları dikkate alınarak haksız ve hukuka aykırı davanın reddini, kazaya karışan araç sürücüsünün kusur durumunun tespiti için Karayolları Genel Müdürlüğü Fen Heyeti’nden ve Adli Tıp Trafik İhtisas Dairesi’nden kusur raporu alınmasını, varsa derdest ceza davasının sonucunun bekletici mesele yapılmasını, davacının maluliyet oranının tespiti için Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Dairesi tarafından “Özürlüler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik’e” göre rapor alınmasını, aleyhlerine hüküm kurulacak olması halinde SGK tarafından yapılan-yapılacak ödemelerin müvekkili şirketin sorumluluğundan tenzilini, harç, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin başvurana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekilinin 19/04/2022 tarihli bedel artırım dilekçesi ile özetle; Müvekkilinin artan maluliyeti nedeni ile uğradığı maddi zararı olarak davanın başında belirtilen 1,00TL maddi tazminat talebini 28.996,18TL iyileşme süresinde bakıcı giderinden doğan maddi zararı olarak davanın başında belirtilen 1,00TL maddi tazminat talebini 765,13TL ve kaçınılmaz tedavi giderlerinden doğan maddi zararı olarak davanın başında belirtilen 1,00TL maddi tazminat talebini 749,00TL artırarak toplam 30.513,31TL maddi tazminatın kaza tarihinde geçerli kişi başı bakiye poliçe teminat limitleri ile sınırlı olarak ilk davanın açılması ile kazanın ihbar edildiği ve temerrüdün oluştuğu 31.12.2013 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak müvekkiline verilmesini, arabuluculuk faaliyeti için yapılan giderler ile sarfına mecbur kalınan yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalıya yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekilinin 25/11/2022 tarihli ıslah dilekçesi ile özetle; 08.08.2022 tarihli bilirkişi ek raporu’nda yapılan hesaplamaya göre fazlaya dair talep ve dava hakları saklı kalmak üzere müvekkilinin artan maluliyeti nedeni ile uğradığı maddi zararı olarak talep artırım dilekçesi ile istenen 28.997,18TL maddi tazminatı, kaza tarihinde geçerli ZMSS Sakatlanma ve Ölüm Teminatı Klozu kişi başı bakiye poliçe limiti ile sınırlı olarak 36.892,43TL nin kaza tarihinde geçerli kişi başı bakiye poliçe teminat limitleri ile sınırlı olarak ilk davanın açılması ile kazanın ihbar edildiği ve temerrüdün oluştuğu 31.12.2013 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak müvekkiline verilmesini, arabuluculuk faaliyeti için yapılan giderler ile sarfına mecbur kalınan yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalıya yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
I.DAVANIN NİTELENDİRİLMESİ
Taraflar arasında görülmekte olan davanın yeni gelişen durum sebebiyle artan maluliyet iddiasına dayalı trafik kazasından kaynaklı cismani zararların tazminine ilişkin olduğu, taraflar arasındaki ihtilafın ise dava konusu kazaya karışan sürücülerin kusur oranlarının ne olduğu, davacının 03/07/2013 tarihinde meydana gelen kaza sebebiyle kalıcı işgöremezlik, SGK tarafından karşılanmayan kaçınılmaz tedavi giderleri ve iyileşme süresindeki bakıcı gideri tazminatı/zararı oluşup oluşmadığı, oluşmuş ise bunun davalıdan tazmin edilip edilemeyeceği, edilebilir ise miktarının ne olduğu, hususlarına ilişkin olduğu görüldü.
II.HÜKME EMSAL ALINAN YÜKSEK MAHKEME İLAMLARI
1.T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 08/06/2021 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında;
“2918 sayılı KTK’nın 109/I. maddesinde “Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler, zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak 2 yıl ve her halde, kaza gününden başlayarak 10 yıl içinde zamanaşımına uğrar” hükmüne, yine aynı kanunun 109/II. maddesinde ise, “dava, cezayı gerektiren bir fiilden doğar ve Ceza Kanunu bu fiil için daha uzun bir zamanaşımı süresi öngörmüş ise, bu süre maddi tazminat talepleri için de geçerlidir” hükmüne yer verilmiştir.

Artan maluliyet oranı ve gelişen yeni durum nedeni ile zamanaşımı süresinin başlangıcı ise bu yeni durumun ortaya çıktığı tarih olup davacı vekilince de artan maluliyet oranına ilişkin tazminat talep edildiğine ve sigorta şirketince yapılan ödemenin ilk kalıcı sakatlığa ilişkin olduğu da gözetildiğinde düzenlenen ibranamenin artan maluliyet oranını kapsamadığı ve zamanaşımı süresinin de her halükarda bu hususlar göz önünde bulundurulduğunda ceza (uzamış) zamanaşımı süresinin dolmadığının gözetilerek işin esasına girilmesi gerekirken yanılgılı gerekçe ile karar verilmesi doğru görülmemiş hükmün bu nedenle bozulmasına karar vermek gerekmiştir. ” denilmiştir.
2.Mahkememizin, T.C. Konya Bölge Adliye Mahkemesi yargı çevresinde olması sebebiyle, davacının cismani zararlarının tespiti noktasında T.C. Konya Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesinin 20/10/2021 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı emsal alınmış, ilgili ilamda ise;
“AYM iptal gerkçesinde vurgulandığı üzere aynı kaza ile ilgili olmak üzere işleten ve fiili yapan kişiye yönelik açılan dava ile sigortanın davalı olması durumunda uygulanacak Yönetmelik ve hesaplama tablolarındaki farklılık sorumlular arasında eşitsizliğe ve idarenin tek taraflı olarak düzenleyici olan işlemlerin sonucunda sorumlu olacak tazminat miktarlarında farklılık oluşturacaktır.
Bu halde Aym’ce verilen iptal kararı sonrası düzenlenecek maluliyet raporlarında 01/06/2015 tarihinden itibaren uygulanan genel şartların bu halde genel şartlarla belirlenen özürlülük ölçütü yönetmeliği ile engelliler yönetmeliğinin uygulanma imkanı kalmadığından ;
Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesi veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşlardan, çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikayetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden, haksız fiilin gerçekleştiği tarihte yürürlükte olan hükümlere göre ,haksız fiil tarihi 11/10/2008 tarihinde önce ise Sosyal Sigortalar Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11/10/2008 tarihi ile 01/09/2013 tarihleri arasında ise Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01/09/2013 tarihinden sonra ise Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği (ancak Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği hükümlerine göre rapor düzenlenmesi teknik olarak mümkün olmadığı bu dönem için de yine 11 Ekim 2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği uygulanacak) hükümlerine uygun olarak düzenlenmesi gerekir. Kökleşmiş Yargıtay . HD uygulaması ve içtihatlarına göre maluliyet raporlarının düzenlenmesinde haksız fiilin gerçekleştiği tarihte yürürlükte olan yönetmelik ve yasa hükümlerine göre değerlendirme yapılması gerekmektedir.(Nitekim Yargıtay HD nin … esas … karar … esas … karar sayılı ilamları)” denilmiştir.
Emsal alınan ilam gereğince; davacının maluliyet oranının tespiti Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği (ancak Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği hükümlerine göre rapor düzenlenmesi teknik olarak mümkün olmadığı bu dönem için de yine 11 Ekim 2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği uygulanacak) hükümlerine tespit edilmiş, davacının Muhtemel Yaşam Süresi; Population Masculine Et – Feminine (PMF 1931) Tablosu esas alınarak belirlenmiş, muhtemel gelirinin her yıl için % 10 artırılıp % 10 iskonto edilmesi ile belirlenecek peşin değeri esas alınıp işleyecek dönem zararı hesaplanmıştır.
III.DEĞERLENDİRME VE NETİCE
1.ZAMANAŞIMI AÇISINDAN YAPILAN DEĞERLENDİRMEDE; Mahkememizce taraflar arasında görülen T.C. Konya . Asliye Ticaret Mahkemesinin 29/06/2016 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı dosyası ile dava konusu kaza sebebiyle sürücü aleyhine açılan T.C. Konya . Sulh Ceza Mahkemesinin 25/02/2014 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı dosyası dosyamız arasına alınmıştır. İlgili ceza dosyasının incelenmesinde dava dışı sürücü hakkında 5237 Sayılı TCK’nın 89/1 maddesi gereğince cezalandırılması talepli kamu davası açıldığı, yapılan yargılama neticesinde dava dışı sürücünün mahkumiyetine karar verildiği ve kararın ise 18/03/2014 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır. Dava konusu kaza ise 03/07/2013 tarihinde meydana gelmiştir. Eldeki davanın dava tarihi 29/07/2021 tarihidir. Bu sebeple yukarıda detayı verilen T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 08/06/2021 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı da emsal alındığında artan maluliyet oranı ve gelişen yeni durum nedeni ile zamanaşımı süresinin başlangıcının yeni durumun ortaya çıktığı tarih olup davacı vekilince de artan maluliyet oranına ilişkin tazminat talep edildiğine ve sigorta şirketince yapılan ödemenin T.C. Konya . Asliye Ticaret Mahkemesinin 29/06/2016 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı dosyasına ilişkin olduğu da gözetildiğinde düzenlenen ibranamenin artan maluliyet oranını kapsamadığı ve zamanaşımı süresinin de her halükarda bu hususlar göz önünde bulundurulduğunda ceza (uzamış) zamanaşımı süresinin dolmadığı kanaatine varılmakla Mahkememizce işin esasına geçilmiştir.
2.KUSUR AÇISINDAN YAPILAN DEĞERLENDİRMEDE; T.C. Konya . Asliye Ticaret Mahkemesinin 29/06/2016 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı dosyasında davalı sigorta şirketinin de davalı olarak yer aldığı, ilgili dosyada 30/06/2014 Tarihli ATK kusur raporunun alındığı, söz konusu raporda davacının %75 oranında asli, dava dışı sürücünün ise %25 oranında tali kusurlu olduğunun rapor edildiği, ilgili dosyanın 07/09/2016 tarihinde kesinleştiği anlaşılmakla ilgili dosyada hükme esas alınan kusur raporunun kesinleşmesi sebebiyle kusur yönünden yeniden inceleme yapılmasına gerek görülmemiş ve 30/06/2014 Tarihli ATK kusur raporunun hükme esas alınmasına karar verilmiştir.
3.MALULİYET RAPORU AÇISINDAN YAPILAN DEĞERLENDİRMEDE; Mahkememizce yukarıda detayı verilen T.C. Konya Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesinin 20/10/2021 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı emsal alınarak davacı T.C. Necmettin Erbakan Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesine sevk edilmiş, kaza neticesinde artan bir maluliyet olup olmadığı hususunda heyet raporu aldırılmış, 04/03/2022 tarihli Heyet Raporunda özetle; 11 Ekim 2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğine göre yapılan değerlendirmede davacının artan maluliy%5.1 olduğu, iyileşme(geçici iş göremezlik) süresinin 6 aya kadar uzayabileceği, bu sürenin 3 aylık zarfında bakıcıya ihtiyacı olduğu ve SGK tarafından karşılanmayan, belgeye bağlanamayan zorunlu tedavi giderinin ise 3.000,00 TL olduğu rapor edilmiş, bilirkişi raporlarının birbirleriyle çelişmemesi, birbirlerini desteklemesi ve ayrıntılı, gerekçeli ve yöntemine uygun değerlendirme yapıldığına kanaat edilmekle 18/02/2022 Tarihli heyet raporunun hükme esas alınmasına karar verilmiştir.
4.AKTÜERYA BİLİRKİŞİ RAPORU AÇISINDAN YAPILAN DEĞERLENDİRMEDE; Mahkememizce yukarıda hükme esas alınan kusur raporu ve maluliyet oranlarının tespitine ilişkin heyet raporu nazara alınarak dosya alanında uzman bilirkişiye tevdii edilmiş, Aktüerya bilirkişi tarafından hazırlanan 08/08/2022 tarihli bilirkişi ek raporunda bakiye kalan sigorta poliçe limitleri de nazara alınarak davacının sürekli iş göremezlik maddi zararının 36.892,43 TL, bakıcı gideri maddi zararının 766,13 TL ve SGK tarafından karşılanmayan, belgeye bağlanamayan zorunlu tedavi giderinin ise kusur oranı nazara alındığında 750,00 TL olduğu rapor edilmiş, bilirkişi raporunun ayrıntılı, gerekçeli ve yöntemine uygun değerlendirme yapıldığına kanaat edilmekle bu raporun hükme esas alınmasına karar verilmiştir.
5.NETİCE; Yukarıda yapılan açıklamalar, amir kanun hükümleri, bilirkişi raporları, T.C. Konya . Asliye Ticaret Mahkemesinin 29/06/2016 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı dosyası ile dava konusu kaza sebebiyle sürücü aleyhine açılan T.C. Konya . Sulh Ceza Mahkemesinin 25/02/2014 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı dosyası, Yüksek Mahkeme içtihatları ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde 03/07/2013 tarihinde meydana gelen trafik kazası neticesinde davacının yaralandığı, kazanın meydana gelmesinde davacının %75 oranında asli, davalı tarafından sigortalanan dava dışı sürücünün ise %25 oranında tali kusurlu olduğu, davacı tarafından T.C. Konya . Asliye Ticaret Mahkemesinin 29/06/2016 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı dosyası ile cismani zararlarının karşılanması talepli dava açıldığı, söz konusu davanın yapılan yargılaması neticesinde davacının sürekli iş göremezlik maddi zararı olarak 7.377,80 TL’ye hak kazandığı, ilgili dosyanın 07/09/2016 tarihinde kesinleştiği, bu sefer davacının kaza neticesinde ortaya çıkan maluliyetin arttığı iddiasıyla eldeki davayı açtığı, yukarıda detayıyla izah edildiği üzere talebin zamanaşımına uğramadığı, T.C. Necmettin Erbakan Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesinin 04/03/2022 tarihli Heyet Raporundan anlaşıldığı üzere 11 Ekim 2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğine göre yapılan değerlendirmede davacının artan maluliyetinin %5.1 olduğu, iyileşme(geçici iş göremezlik) süresinin 6 aya kadar uzayabileceği, bu sürenin 3 aylık zarfında bakıcıya ihtiyacı olduğu ve SGK tarafından karşılanmayan, belgeye bağlanamayan zorunlu tedavi giderinin ise 3.000,00 TL olduğunun rapor edildiği, 08/08/2022 tarihli bilirkişi ek raporunda ise bakiye kalan sigorta poliçe limitleri de nazara alınarak davacının sürekli iş göremezlik maddi zararının 36.892,43 TL, bakıcı gideri maddi zararının 766,13 TL ve SGK tarafından karşılanmayan, belgeye bağlanamayan zorunlu tedavi giderinin ise kusur oranı nazara alındığında 750,00 TL olduğu anlaşılmakla davacının davasının bu miktarlar üzerinden kabulüne karar verilerek Mahkememizde oluşan vicdani kanaatin tezahürü olarak aşağıdaki hükümler tesis edilmiştir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Davacı …’ın davasının KABULÜ İLE;
a) Davacının 03/07/2013 tarihinde meydana gelen trafik kazası sebebiyle mahrum kaldığı 36.892,43 TL sürekli iş göremezlik maddi zararının davalı … Sigorta A.Ş’den kaza tarihinde geçerli poliçe teminat limitleri ile sınırlı olmak üzere temerrüt tarihi olan 30/06/2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili DAVACIYA VERİLMESİNE,
b) Davacının 03/07/2013 tarihinde meydana gelen trafik kazası sebebiyle mahrum kaldığı 776,13 TL bakıcı gideri maddi zararının davalı … Sigorta A.Ş’den kaza tarihinde geçerli poliçe teminat limitleri ile sınırlı olmak üzere temerrüt tarihi olan 30/06/2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili DAVACIYA VERİLMESİNE,
c) Davacının 03/07/2013 tarihinde meydana gelen trafik kazası sebebiyle mahrum kaldığı 750,00 TL SGK tarafından karşılanmayan, zorunlu, belgeye bağlanamayan tedavi gideri maddi zararının davalı … Sigorta A.Ş’den kaza tarihinde geçerli poliçe teminat limitleri ile sınırlı olmak üzere temerrüt tarihi olan 30/06/2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili DAVACIYA VERİLMESİNE,
2- Alınması gereken 2.623,69-TL harçtan, peşin olarak alınan 59,30-TL harç ile ıslah ve tamamlama harcı olarak alınan 132,00-TL harç olmak üzere toplam 191,30-TL’nin mahsubu ile bakiye 2.432,39-TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Hazine tarafından karşılanan 1.320,00-TL arabuluculuk giderinin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 59,30-TL başvuru harcı, 8,50-TL vekalet harcı, 59,30-TL peşin harç, 132,00-TL ıslah ve tamamlama harcı, 850,00-TL bilirkişi gideri, 152,10-TL yazışma ve tebligat gideri, 1.493,00-TL hastane gideri olmak üzere toplam 2.754,20-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
7-Dosyada artan gider avansının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
8-6100 Sayılı HMK’nın 323–333. maddeleri gereğince hükmün verilmesinden kesinleşmesine kadar olan dönemde davacının sorumlu olduğu yargılama giderleri de ödendikten sonra var ise karar kesinleştiğinde; Kullanılamayan ve bakiye kalan gider avansının Hukuk Muhakemeleri Kanunun Gider Avansı Tarifesinin 5. Maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra talep eden tarafından hesap numarası bildirilmiş ise iade elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle, talep eden tarafından hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı avanstan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak İADESİNE,
DAİR; Davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda kararın 7201 Sayılı Kanununun 11. Maddesi gereğince taraf vekillerine tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde T.C. Konya Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinden istinaf kanun yoluna müracaat etme hakları açık olmak üzere Türk Milleti adına verilen karar duruşma tutanağına geçirilerek açıkça okunup usulen anlatıldı. 15/11/2022

Katip Hakim