Emsal Mahkeme Kararı Konya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/346 E. 2023/114 K. 16.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
KONYA TÜRK MİLLETİ ADINA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :
HAKİM : … …
KATİP : … …
DAVACILAR :1-) … – …
2-) … – … …
3-) … – … …
4-) …- …’ ye velayeten
… – … ve … …

VEKİLLERİ :
DAVALI :
VEKİLLERİ :
DAVA : Tazminat (Ölüm ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
KARAR YAZMA TARİHİ :
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİANIN ÖZETİ: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; 31/05/2014 tarihinde meydana gelen trafik kazası neticesinde müvekkillerinin ağır derecede yaralandıklarını, müvekkillerinin … Plakalı araçta yolcu sıfatı ile yer almaları sebebiyle hiçbir kusurlarının bulunmadığını, kaza neticesinde müvekkillerinin uzun süre hastanede yattıklarını, ameliyat olduklarını ve gördükleri tedavileri tamamlamış olmalarına rağmen malul kaldıklarını, müvekkillerinden …’nin baş bölgesinden aldığı yaralanma sonucunda sağ gözde kısmı kayıp, üst ve alt çene bölgesinde diş kayıpları yaşadığını ve vücudunda meydana gelen kırıklar nedeni ile vida/çivi yöntemi uygulanarak 01/06/2014-10/06/2014 tarihleri arasında hastanede tedavi edilse de maluliyet meydana geldiğini, hastaneden taburcu olan müvekkilinin bir ay boyunca kendi işlerini yapamaz bir halde istirahat ederek iyileşmeyi beklemek zorunda kaldığını, müvekkili …’nin de vücudunda meydana gelen kırıklar nedeni ile 01/06/2014-06/06/2014 tarihleri arasında hastanede tedavi gördüklerini, taburcu olduktan sonrada yaklaşık bir ay boyunca bakıma muhtaç bir halde evde istirahat süreci yaşadığını, müvekkili …’nin kaza sonucunda kalça kemiğinin kırıldığı ve yapılan ameliyat ile platin takılarak kendisine kırık tedavi uygulandığını, ancak bu tedaviye rağmen müvekkilinin malul kaldığını, müvekkili …’ninde kaza neticesinde ağır yaralandığını, müvekkillerinin kaza esnasında yolcu olarak seyahat ettiklerini … Plakalı aracın davalı … tarafından 06/04/2014-06/04/2015 tarihleri arasında oluşacak kazalar nedeni ile teminat altına alındığını, kaza neticesinde davalı … şirketine 29/04/2021 tarihinde yazılı olarak başvuruda bulunularak zararın tazminini talep ettiklerini, ancak sigorta tarafından talebin olumlu değerlendirilmediğini, bu nedenlerle fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydı ile; müvekkili …’nin geçici iş göremezlik, çalışma/kazanma gücü kaybı ve maluliyet tazminatı alacağının şimdilik 500,00-TL’lik kısmı ile SGK tarafından karşılanmayan tedavi sırasında yapılması zorunlu ve dolaylı giderler ile fatura şartı aranmaksızın yapılması muhtemel kaçınılmaz tedavi masrafları ve bakıcı masrafları için belirsiz alacağının şimdilik 250,00-TL’lik kısmının, müvekkili …’nin geçici iş göremezlik, çalışma/kazanma gücü kaybı ve maluliyet tazminatı alacağının şimdilik 500,00-TL’lik kısmı ile SGK tarafından karşılanmayan tedavi sırasında yapılması zorunlu ve dolaylı giderler ile fatura şartı aranmaksızın yapılması muhtemel kaçınılmaz tedavi masrafları ve bakıcı masrafları için belirsiz alacağının şimdilik 250,00-TL’lik kısmının, müvekkili …’nin geçici iş göremezlik, çalışma/kazanma gücü kaybı ve maluliyet tazminatı alacağının şimdilik 500,00-TL’lik kısmı ile SGK tarafından karşılanmayan tedavi sırasında yapılması zorunlu ve dolaylı giderler ile fatura şartı aranmaksızın yapılması muhtemel kaçınılmaz tedavi masrafları ve bakıcı masrafları için belirsiz alacağının şimdilik 250,00-TL’lik kısmının, müvekkili …’nin geçici iş göremezlik, çalışma/kazanma gücü kaybı ve maluliyet tazminatı alacağının şimdilik 500,00-TL’lik kısmı ile SGK tarafından karşılanmayan tedavi sırasında yapılması zorunlu ve dolaylı giderler ile fatura şartı aranmaksızın yapılması muhtemel kaçınılmaz tedavi masrafları ve bakıcı masrafları için belirsiz alacağının şimdilik 250,00-TL’lik kısmının sigorta poliçe limiti ile sınırlı olmak kaydıyla 29/04/2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini, yargılama gideri ile vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ:
Davalıya usulüne uygun davetiye tebliğ edilmiş davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu kazaya karışan … plakalı … adına kayıtlı aracın … poliçe numarası ile 06.04.2014-06.04.2015 tarihleri arasında müvekkili şirket nezdinde Karayolları Trafik Kanunu Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Poliçesi ile teminat altına alındığını, müvekkili şirketin poliçe kapsamında sorumluluğu, poliçe üzerinde yazılı azami teminat limitleri ile sınırlı olmak üzere, poliçede yazılı özel şartlar ve trafik sigortası genel şartları kapsamı ile sınırlı olduğunu, poliçeden dolayı sorumluluklarının sigortalılarının kusuru oranında olmak üzere, bedeni zararlarda azami 268.000,00-TL ile sınırlı olduğunu, söz konusu teminat limitinin tamamının defaten ödenmesi söz konusu olmadığını, zarar görenlerin kaza nedeniyle uğradığı gerçek maddi zararın tespiti ve sigortalının kusuru oranında bu gerçek zararın tazmininin esas alındığını, müvekkili şirketin sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında tazminat ödemesi yapmakla yükümlü olduğunu, davacının dava konusu kaza nedeniyle maluliyeti bulunup bulunmadığı hususu Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulu tarafından çalışma gücü ve meslekte kazanma gücü kaybı oranı tespit işlemleri yönetmeliği doğrultusunda incelenmesi gerektiğini, dava konusu kazada araba içerisinde istiap haddi aşıldığı dikkate alınarak tazminatta indirimin uygulanması gerektiğini, dava konusu kaza meydana geldiği esnada araçta 6 kişinin bulunduğunu, araçların 5 kişilik olduğu ve müteveffanın araçta istiap haddini aşacak kadar yolcu almasıyla zararın önlenemez boyuta geldiğini, yerleşik Yargıtay içtihatlarında da yer aldığı üzere istiap haddinin aşılmasıyla zararın artacağını öngördüğünü ve tazminat tutarlarında indirim yapılması gerektiğinin gözetildiğini, dava konusu kaza nedeniyle tazminat hesabı yapılmasına karar verilmesi halinde hesaplamanın, sigorta aktüerleri yönetmeliği uyarınca hazine müsteşarlığınca yetkilendirilen aktüerler listesine kayıtlı, lisanslı aktüerler tarafından ve TRH 2010 ulusal mortalite tablosunda yer alan verilere göre yapılması gerektiğini, davacıların dava konusu kaza nedeniyle elde ettiği gelir ve tazminatların mahsubunun gerektiğini, tedavi giderlerinden SGK’nın sorumluluğunda olduğunu, faturalandırılmamış masraflardan müvekkili şirketin sorumlu olmadığını, dava konusu kaza nedeniyle birden fazla kişinin zarar görmüş olması halinde teminatın paylaştırılması gerektiğini, davayı kabul anlamına gelmemek kaydıyla, dava konusu tazminat için dava tarihinden itibaren faiz işletilmesi gerektiğini, bu nedenlerle tüm yasal hakları saklı kalmak kaydıyla tedavi giderlerinden sayılan geçici iş göremezlik, tedavi masrafları, geçici bakıcı gideri zararlarına yönelik müvekkili şirketin poliçe kapsamında sorumluluğu olmadığından davanın reddini, davaya yönelik tüm beyanları dikkate alınmak suretiyle şartların varlığı halinde sigortalı araç sürücüsü ve işletenine rücu hakları saklı kalmak kaydıyla davanın reddini, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
ÇEKİŞMELİ HUSUSLAR, TOPLANAN DELİLLER, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi zararların tazmini istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın 31/05/2014 tarihinde davacıların içerisinde yolcu olarak seyahat ettikleri … plakalı aracın kaza yapması nedeniyle yaralanmalarından sebep davalıdan maddi tazminat talebi hususunda olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememize taraf vekillerinin bildirdiği deliller toplanmış, Konya . Asliye Ceza Mahkemesinin … E. sayılı dosyası, kaza tespit tutanağı, trafik kayıtları, hastane kayıt ve belgeleri, sigorta şirketi kayıtları ve tüm belgeler celbedilmiştir.
Dosyadan Adli Trafik Bilirkişisi kusur raporu, Necmettin Erbakan Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi Hastanesi Adli Tıp ABD Başkanlığı maluliyet raporu ve aktüerya bilirkişisinden tazminat hesap raporu alınmıştır.
Davalı vekili 10/01/2023 tarihli dilekçe ekinde “Makbuz, İbraname ve Feragatname” başlıklı anlaşma tutanağı ile davacılar ile anlaştıklarını, davacılar vekili tarafından davadan feragat edilmesi halinde yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin olmadığını, sulh uyarınca davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili 16/02/2023 tarihli duruşmada; Gelinen aşama itibarı ile tüm davacılar bakımından karşı taraf ile sulh olunduğunu, herhangi bir yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin olmadığını, ancak feragat nedeniyle arabuluculuk giderinden davalı tarafın sorumlu olduğunu, istemleri gibi karar verilmesini talep etmiştir.
HMK nun 307. maddesi “(1)Feragat, davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir.” hükmünü amirdir.
HMK nun 309. maddesi “(1)Feragat ve kabul, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır. (2)Feragat ve kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir. (3)Kısmen feragat veya kabulde, feragat edilen veya kabul edilen kısmın, dilekçede yahut tutanakta açıkça gösterilmesi gerekir. (4)Feragat ve kabul, kayıtsız ve şartsız olmalıdır.” hükmünü amirdir.
HMK nun 310. maddesi “(1)Feragat ve kabul, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir.” hükmünü amirdir.
HMK nun 311. maddesi “(1)Feragat ve kabul, kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. İrade bozukluğu hâllerinde, feragat ve kabulün iptali istenebilir.” hükmünü amirdir.
HMK nun 312. maddesi “(1)Feragat veya kabul beyanında bulunan taraf, davada aleyhine hüküm verilmiş gibi yargılama giderlerini ödemeye mahkûm edilir. Feragat ve kabul, talep sonucunun sadece bir kısmına ilişkin ise yargılama giderlerine mahkûmiyet, ona göre belirlenir. (2)Davalı, davanın açılmasına kendi hâl ve davranışıyla sebebiyet vermemiş ve yargılamanın ilk duruşmasında da davacının talep sonucunu kabul etmiş ise yargılama giderlerini ödemeye mahkûm edilmez.” hükmünü amirdir.
Mahkememizce yapılan yargılama ve değerlendirme neticesinde 6100 sayılı HMK’nin 312/1 maddesi gereğince feragat veya kabul beyanında bulunan taraf, davada aleyhine hüküm verilmiş gibi yargılama giderlerini ödemeye mahkûm edilir. Feragat ve kabul, talep sonucunun sadece bir kısmına ilişkin ise yargılama giderlerine mahkumiyet, ona göre belirlenir. 492 sayılı Harçlar Kanunu 22. maddesinde; davadan feragat muhakemenin ilk celsesinde vuku bulursa, karar ve ilam harcının üçte biri, daha sonra olursa üçte ikisi alınacağı açıkça düzenlenmiştir. Somut olayda feragat ilk celseden sonra vukuu bulmuş olduğundan dolayı karar ve ilam harcının üçte ikisi alınmıştır. Davacıların davasından feragat etmesi nedeniyle davanın feragat nedeniyle reddine ilişkin olarak aşağıdaki hükmün kurulması gerekmiştir.

HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-)Davacıların davasının FERAGAT NEDENİYLE REDDİNE,
2-)Taraf vekillerince talep edilmediğinden dolayı yargılama gideri ve vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
3-)Peşin ve ıslah yoluyla alınan toplam 1.022,30-TL peşin harçtan Harçlar Kanununun 22.maddesi gereğince alınması gereken 119,93-TL harcın mahsubu ile fazla alınan 902,37-TL’nin kararın kesinleşmesi ve talep halinde davacıya iadesine,
4-)Hazine tarafından karşılanan 1.320,00-TL arabuluculuk giderinin taraflar arasında düzenlenen ibranamede davalı tarafından karşılanacağı kararlaştırıldığından dolayı davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, mazereti kabul edilen davalı vekilinin yokluğunda kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde Konya Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere yapılan yargılama sonunda karar verildi. 16/02/2023

Katip … Hakim …