Emsal Mahkeme Kararı Konya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/323 E. 2022/692 K. 22.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: … Esas – …
YÜCE TÜRK MİLLETİ ADINA KARAR
T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO :
KARAR NO :
HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇE YAZIM TARİHİ:

Davacı taraf vekilinin davalı taraf aleyhine açtığı işbu dava mahkememizin … Esas sırasına kaydedilmekle, mahkememizce yapılan aleni/açık yargılama sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; Konya . İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyası ile davalı borçlu şirket aleyhine icra takip işlemi yapıldığını, borçlu tarafından başkaca bir neden ileri sürülmeksizin “…Müvekkil ile alacaklı arasında bir ticari ilişki olduğu ve bir takım alış verişler bulunduğu doğrudur. Ancak bu alışverişler sırasında müvekkil, … San. Tic. Ltd. Şti.’nin gönderdiği bir kısım ilaçların miadının dolduğu ve hemen bitmek üzere olduğunu belirlemiştir. Bu miadı dolan ve alım-satımı yapılmasının ticari olarak ve fiilen imkansız olan bir kısım ilaçlarla ilgili olarak da iade faturası kesmiştir. Buna rağmen … San. Tic. Ltd. Şti. müvekkilden alacaklı olduğu iddiasıyla bu takibi başlatmıştır. Müvekkilin haklı olduğu yapılacak yargılama ile anlaşılacaktır. Konu yargılamayı gerektirmektedir. Müvekkilin işbu takip sebebiyle … San. Tic. Ltd. Şti.’ne bir borcu bu sebeple bulunmamaktadır. Yukarıda izah edilen nedenlerle takibe konu asıl borca, faize ve ferilerine itiraz ediyoruz. İcra takibinin durdurulmasına karar verilmesini bilvekale arz ve talep ederiz” ibaresi ile borca tamamına ve ferilerine itiraz edildiğini, borçlunun icra dosyasına yapmış olduğu itirazın haksız ve kötü niyetli olduğunu, her iki tarafın ticari defterleri üzerinde yaptırılacak olan bilirkişi incelemesi neticesinde alacaklı olduklarının ortaya çıkacağını, davalı tarafın haksız ve kötü niyetli olarak borcu ne kadar geç öderse o kadar kendisi için iyidir mantığı ile hareket ettiğini, bu nedenlerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere, borçlunun yaptığı haksız ve hukuka aykırı itirazın iptali ile borçlunun haksız icra inkarının sabit olduğunu alacağın % 20 sinden aşağı olmamak üzere borçlu’ nun, müvekkili şirkete icra inkar tazminatı ödemesine, dava harç ve masrafları ile vekalet ücretinin karşı yana tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile özetle; Müvekkili ve karşı taraf arasında ticari ilişki bulunduğunu, ancak bu ilişkinin cari hesap şeklinde geliştiğinin söylenemeyeceğini, müvekkili aleyhine yapılan takibin dayanağı bölümünde “Cari Hesap Alacağı” denildiğini, davacı taraflar arasında bir cari hesap bulunduğunu ve sırf bu sebeple alacaklı olduğunu ispat ile mükellef olduğunu, davacının müvekkiline miadı hemen dolmak üzere olan malları … göz damlası 5 ml 2.300 adet 20.10.2020- Seker … fasttest 50 strıp 12.711 adet 07.10.2020- … 100 mg 30 tb 500 adet, … 200 mg 30 tb 396 adet 23.07.2020- … 2 gr kr 3.000 adet 08.05.2020 tarihinde gönderdiğini, müvekkilinin bu gönderilen medikal malzeme içinde miadı dolmak üzere olan … 100 mg 30 tb 235 adet 5.506,05tl(kdv hariç), … 200 mg 30 tb 8 adet 383,28tl(kdv hariç), … 2 gr kr 581 adet 9.296,00tl(kdv hariç), Seker … fasttest 50 strıp 4.474 adet 70.465,50tl(kdv hariç), … göz damlası 5 ml 1.775 adet 7.401,75tl(kdv hariç) malzemeleri davacıya iade ederek … nolu 08.01.2021 tarihli iade faturası kestiğini, müvekkiline geldiği zaman bu malzemelerin … 100 mg 30 tb 6 ay, … 200 mg 30 tb 6 ay, … 2 gr kr 10 ay , Seker … fasttest 50 strıp 5 ay, … göz damlası 5 ml 5 ay sonra miadı dolacağını, medikal sektörde bir yıldan aşağı miadı olan malzemeler kusurlu ve ayıplı sayıldığını, söz konusu malzemelerin hala müvekkilinin deposunda bulunduğunu, davacının müvekkiline … nolu faturada bulunan ürünleri aynı adet ve tutarda … nolu 12.01.2021 tarihli fatura ile iade faturası kestiğini, müvekkilinin tekrar ürünlerin bir kısımını sattıktan sonra çoğu ürünün miadının 1 aydan daha kısa bir süre kalması sonucunda miadı dolmak üzere olan malları … nolu 08.03.2021 Tarihli fatura ile iade gönderdiğini, davacının ürünleri kabul etmeyerek … nolu 08.03.2021 Tarihli faturaya istinaden aynı ürünleri aynı adet ve tutarda tekrar iade kestiğini, müvekkilinin davacıya borçlu olmadığını, davacının alacaklı olduğunu ispat ile mükellef olduğunu, bu nedenlerle davanın reddini, haksız ve kötü niyetli davacının takibin %20’sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
I.DAVANIN NİTELENDİRİLMESİ
Taraflar arasında görülmekte olan davanın; Faturaya/Cari Hesaba dayalı alacağın tahsili amacıyla yapılan icra takibine itirazın iptali davası olduğu, taraflar arasındaki ihtilafın ise ticari ilişkin sebebiyle gönderilen tıbbi malzemelerin miadının yakın olması sebebiyle ayıplı sayılıp sayılamayacağı,, icra takibine dayanak faturadan/cari hesaptan dolayı davalının herhangi bir borcu olup olmadığı, var ise borç miktarının ne olduğu hususunda olduğu anlaşılmıştır.
II.HÜKME EMSAL ALINAN YÜKSEK MAHKEME İLAMLARI
1.T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 21/06/2018 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında;
“Somut olayda; itirazın alacaklıya tebliğ edilmediği bildirildiğine göre, mahkemece davacı alacaklıya tebliğ yapılmadığından 1 yıllık hak düşürücü sürenin başlamadığı gözetilip, itirazın iptali davasının süresinde açıldığı kabul edilerek, işin esası hakkında yapılacak yargılama sonucunda, hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir.” denilmiştir.
2.T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 18/09/2018 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında;
“Dava, taraflar arasında mal alım sözleşmesinden kaynaklanan bakiye alacağın tahsiline yönelik icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. TTK’nın 1530.maddesi mal tedarik sözleşmesine ilişkin olup olayda uygulama yeri bulunmamaktadır. İcra takip tarihinden önceki dönem için temerrüt faizine hükmedilmesi TBK’nın 117.maddesi koşullarına bağlı olup icra takip tarihinden önce davalıya temerrüt ihtarı gönderilmesi gerekir. Taraflar arasında da sözleşme ile ödeme günü kararlaştırılmadığı için davacı alacaklı icra takip tarihinden önceki dönem için temerrüt faizi talebinde bulunamaz.” denilmiştir.
3.T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 28/03/2019 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında;
“İstinaf Mahkemesince, alacağın yargılamayı gerektirdiği ve likit olmadığı gerekçesiyle davacının icra inkar tazminat talebinin reddine karar verilmiş ise de dava konusu takip fatura ve cari hesap alacağından kaynaklandığından likit niteliktedir. Bu nedenle yasal olmayan gerekçe ile icra inkar tazminatı isteminin reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın bu yönden davacı yararına bozulması gerekmiştir.” denilmiştir.
4.T.C. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 28/03/2018 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında;
“6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun (TTK) 89. maddesine göre iki kişinin herhangi bir hukuki sebep veya ilişkiden doğan alacaklarını teker teker ve ayrı ayrı istemekten karşılıklı olarak vazgeçip bunları kalem kalem alacak ve borç şekline çevirerek hesabın kesilmesinden sonra çıkacak artan tutarı isteyebileceklerine ilişkin sözleşme cari hesap sözleşmesi olarak tanımlanmıştır. Aynı maddede cari hesap sözleşmelerinin yazılı yapılmadıkça geçerli olmayacağı belirtilmiştir. Buna göre, taraflar arasında yazılı bir cari hesap sözleşmesi bulunmadıkça TTK’ nın cari hesaba ilişkin hükümleri uygulanamayacaktır.
Açık hesap ilişkisi ise önceki borçlar tahsil edilmemesine rağmen taraflar arasındaki ticari ilişkinin devam etmesi durumudur. Açık hesap ilişkisinde taraflar tek taraflı ya da karşılıklı olarak alacaklarını hesaba kaydedip belirli hesap dönemlerine bağlı kalmaksızın hesaplaşma yaptıklarından, bu ilişkiye TTK’ daki cari hesaba ilişkin hükümleri uygulanamaz.

Yukarıdaki açıklamalar ışığında, eldeki davada, ispat yükünün davalı tarafta bulunduğu, yapılan ödeme savunmasının da yazılı delille ispatının gerektiği, taraflar arasında yazılı bir cari hesap sözleşmesi bulunmadığından aradaki ilişkinin açık hesap ilişkisi olarak değerlendirilebileceği ve Özel Daire kararında belirtildiği gibi mahkemece sadece takip konusu faturalar ve ödeme savunması bakımından araştırma ve değerlendirme yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği, aksi yönde yapılacak araştırmanın ise itirazın iptali davasının niteliği ile bağdaşmayacağı hususları açık olduğundan, mahkemece önceki kararda direnilmesi doğru değildir.” denilmiştir.
III.DEĞERLENDİRME VE NETİCE
1.TAKİBE DAYANAK İCRA DOSYASININ İNCELENMESİNDE;
T.C. Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyasının incelenmesinde özetle; Davacı tarafından açık cari hesap dayanak gösterilmek suretiyle 11/03/2021 tarihi itibariyle alacak aslı 71.223,23 TL, takip öncesi işlemiş faiz 2.222,56 TL olmak üzere toplam 73.445,79 TL üzerinden takibe geçildiği, yasal süre içerisinde davalı tarafından yapılan itiraz üzerine takibin durduğu, davalının takibe itirazının davacıya tebliğ edilmediği, yukarıda detayı verilen T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 21/06/2018 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı da emsal alındığında eldeki davanın hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
2.ECZACI BİLİRKİŞİ RAPORU AÇISINDAN YAPILAN DEĞERLENDİRMEDE;
Mahkememizce mahallinde dava konusu ürünlerin ayıplı olup olmadığı hususunda 21/12/2021 tarihinde keşif icra edilmiş, keşif mahallinde davacı ve davalı şirket yetkilileri dinlenmiştir.
Davalı şirket yetkilisi alınan beyanında özetle; Davacı şirket ile miadı yakın olan ürünlerin satışı hususunda anlaştıklarını, sözlü anlaşma gereğince satılamayan ürünlerin davacı tarafından geri alınacağı yönünde beyanda bulunmuştır.
Davacı şirket yetkilisi ile alınan beyanlarında özetle; Davalı ile miadı yakın olan ürünlerin satımı hususunda anlaştıklarının doğru olduğu ancak satılamayan ürünlerin geri alınması noktasında aralarında bir anlaşma olmadığını, ürünlerin miadının dolması sebebiyle ekstra iskonto yapılarak bedelinin altında satıldığını ifade etmiştir.
Mahkememizce yerine yapılan incelemeler neticesinde dosya alanında uzman Eczacı bilirkişiye tevdii edilmiş, ürünlerin ayıplı olup olmadığı, ayıplı ise niteliği, ürünlerin piyasa fiyatının altında satılıp satılmadığı hususunda rapor aldırılmış, 04/01/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle;
-Dava konusu ürünlerin yapılan incelemelerinde son kullanma tarihlerinin yakın olması dışında herhangi bir sorun olmadığı,
-Ürünlerde ayıp bulunmadığı,
-2300 adet … Göz Damlasının miadının dolmasına 5 ay kala perakende satış fiyatının 17,32 TL olduğu, depo fiyatının 13,85 TL olduğu, davalıya ise 4,50 TL’den satıldığı,
-500 adet … 100 mg 30 Tablet isimli ürünün miadının dolmasına 6 ay kala perakende satış fiyatının 113,14 TL olduğu, depo fiyatının 90,51 TL olduğu, davalıya ise 25,30 TL’den satıldığı,
-3000 adet … kremin miadının dolmasına 10 ay kala perakende satış fiyatının 37,28 TL olduğu, depo fiyatının 29,81 TL olduğu, davalıya ise 17,28 TL’den satıldığı,
-12.711 adet … isimli ürünün miadının dolmasına 5 ay kaldığı, satış fiyatının serbest piyasa koşullarına göre belirlendiği, depo fiyatının 28,84 TL olduğu, davalıya ise 17,01 TL’den satıldığı rapor edilmiştir.
Söz konusu raporun Yüksek Mahkemenin denetimine elverişli, ayrıntılı, gerekçeli ve yöntemine uygun olarak hazırlandığı anlaşılmakla hükme esas alınmasına karar verilmiştir.
3.TİCARİ DEFTERLERİN İNCELENMESİNE İLİŞKİN BİLİRKİŞİ RAPORUNUN DEĞERLENDİRİLMESİ; Mahkememizce taraflara ait ticari defter ve belgelerin bulunduğu yerde Ticari İşletme ve Şirketler Muhasebesi alanında uzman bilirkişiler tarafından defter ve belgeler incelettirilmiş, dosya içerisinde yer alan 22/12/2021 ve 04/04/2022 Tarihli bilirkişi raporlarında özetle; Tarafların incelenen ticari defter ve belgelerinin ayrı ayrı muhasebe usul ve esaslarına uygun olarak tutulduğu, dava konusu ticari ilişkiye istinaden ürünlerin satışına ilişkin faturaların tarafların ticari defterlerinde yer aldığı lakin ticari defter ve belgelerin birbirini doğrulamadığı, davacının incelenen ticari defterlerine göre davalıdan 71.225,06 TL alacaklı olduğu ancak davalının incelenen ticari defterlerinde davacıya borcunun bulunmadığı, ticari defter ve belgelerdeki farkın ise davacı tarafından davalıya iade edilen 71.227,36 TL bedelli faturanın davalının ticari defterlerinde yer almamasından kaynaklandığı, oysa ki incelenen BA/BS formlarından anlaşıldığı üzere bu faturanın davalı tarafından önce defter ve belgelerine işlendiği ancak dava sonra kayıtlarından çıkarıldığı rapor edilmiş, her iki raporun Yüksek Mahkemenin denetimine elverişli, ayrıntılı, gerekçeli ve yöntemine uygun olarak hazırlandığı anlaşılmakla hükme esas alınmasına karar verilmiştir.
4.YEMİN HUSUSUNDA YAPILAN DEĞERLENDİRMEDE;
Eczacı bilirkişi raporu gereğince ürünlerde herhangi bir ayıp olmadığının tespit edilmesi, yine ilgili bilirkişi raporu gereğince davacı tarafından dava konusu ürünlerin piyasa değerinin altında davalıya satıldığının anlaşılması, incelenen ticari defter ve belgelerde bu ticari alışverişe ilişkin faturaların her iki tarafın da ticari defterlerinde yer alması sebebiyle ürünlerin teslimi ve ticari ilişki hususunda bir ihtilaf kalmaması lakin iade faturaları sebebiyle tarafların ticari defterlerindeki alacak/borç miktarının çelişmesi sebebiyle Mahkememizce davalının cevap dilekçesinde yemin deliline dayandığı da görülmekle davalı şirket yetkilisinin 21/12/2021 tarihli Keşif Zaptının 2. Sayfasında ifade etmiş olduğu “Dava konusu ürünlerin son kullanma tarihlerinin yakın olması sebebiyle satılabilenin satılıp satılamayanın geri iade alınacağına” ilişkin olarak taraflar arasında sözlü bir anlaşma olup olmadığı hususunda yemin deliline dayanıp dayanmayacakları noktasında süre verilmiş, davalı vekilinin bu delile dayanması ve yemin metni ibraz etmesi üzerine Mahkememizce ilgili talimat Mahkemesine müzekkere yazılarak davacı şirket yetkilisinin yemini eda ettirilmiş, T.C. İstanbul Anadolu . Asliye Ticaret Mahkemesinin 01/11/2022 Tarihli Duruşmasında “Davalıya sattığım son kulanma tarihi yakın olan davaya konu medikal malmezeleri satılmaz ise geri iade alacağımı söylemediğime ve bu şekilde sözlü bir anlaşma yapmadığımıza, davalıyla davalı tarafından bu şekilde bir anlaşılmaya yol açacak görüşme yapmadığıma Allahım, namusum ve kutsal değerlerim üzerine yemin ederim.” şeklinde kendisine yöneltilen yemini eda ettiği anlaşılmıştır.
5.NETİCE; Yukarıda yapılan açıklamalar, amir kanun hükümleri, Yüksek Mahkeme içtihatları ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde; Davacı ile davalı arasında dava konusu miadı yakın ürünlerin satılması hususunda sözlü olarak anlaşmaya varıldığı, bu çerçevede ürünlerin davalıya teslim edildiği, davalı tarafından ürünlerin bir kısmının bedelinin davacıya ödendiği ancak bir kısmının ödenmemesi sebebiyle davacı tarafından 11/03/2021 tarihinde T.C. Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibine geçildiği, davalı tarafından yapılan itiraz üzerine eldeki davanın açıldığı, eczacı bilirkişinin alınan bilirkişi raporundan anlaşıldığı ürünlerde herhangi bir ayıp bulunmadığı ve davalıya satış tarihi itibariyle piyasa fiyatının altında satıldığı, tarafların incelenen ticari defter ve belgelerinde dava konusu ticari ilişki sebebiyle faturaların karşılıklı olarak kaydının yer aldığı ancak farkın iade faturaları sebebiyle ortaya çıktığı, taraflar arasındaki ihtilafın satılamayan ürünlerin geri alınıp alınmayacağına dair taraflar arasında bir anlaşma olup olmadığı noktasında toplandığı, davalının bu yöndeki iddialarının davacı tarafından kabul edilmediği gibi davalı yanca da bu hususta yazılı bir sözleşme ibraz edilmediği, dava değeri itibariyle davalının tanık dinletme talebine davacının muvafakat etmemesi sebebiyle Mahkememizin 30/11/2021 tarihli duruşmasıyla tanık dinletme talebinin de reddedildiği ancak davalının cevap dilekçesinde yemin deliline dayandığı da görülmekle davalı şirket yetkilisinin 21/12/2021 tarihli Keşif Zaptının 2. Sayfasında ifade etmiş olduğu “Dava konusu ürünlerin son kullanma tarihlerinin yakın olması sebebiyle satılabilenin satılıp satılamayanın geri iade alınacağına” ilişkin olarak taraflar arasında sözlü bir anlaşma olup olmadığı hususunda yemin deliline dayanıp dayanmayacakları noktasında süre verilmiş, davalı vekilinin bu delile dayanması ve yemin metni ibraz etmesi üzerine Mahkememizce ilgili talimat Mahkemesine müzekkere yazılarak davacı şirket yetkilisinin yemini eda ettirilmiş, T.C. İstanbul Anadolu . Asliye Ticaret Mahkemesinin 01/11/2022 Tarihli Duruşmasında “Davalıya sattığım son kulanma tarihi yakın olan davaya konu medikal malmezeleri satılmaz ise geri iade alacağımı söylemediğime ve bu şekilde sözlü bir anlaşma yapmadığımıza, davalıyla davalı tarafından bu şekilde bir anlaşılmaya yol açacak görüşme yapmadığıma Allahım, namusum ve kutsal değerlerim üzerine yemin ederim.” şeklinde kendisine yöneltilen yemini eda ettiği anlaşılmakla davacının davasının asıl alacak miktarı olan 71.223,23 TL üzerinden kısmen kabulüne karar verilmiştir.
6.İŞLEMİŞ FAİZ AÇISINDAN YAPILAN DEĞERLENDİRMEDE; Her ne kadar davacı tarafından dava konusu asıl alacak tutarı 71.223,23 TL’ye takip öncesinde faiz işletilmiş ise de dosya içerisinde dava tarihinden önce davacının temerrüde düşürüldüğünün davacı tarafından ispat edilemediği, yukarıda detayı verilen T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 18/09/2018 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı da emsal alınarak asıl alacağa 11/03/2021 tarihinden itibaren ticari avans faizi uygulanmasına, davacının fazlaya ilişkin faiz talebinin reddine karar verilmiştir.
7.İCRA-İNKAR TAZMİNATI AÇISINDAN YAPILAN DEĞERLENDİRMEDE; Taraflar arasındaki ticari ilişkinin faturaya dayalı açık cari hesap ilişkisi olduğu, faturaların tarafların ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, yukarıda detayı verilen T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 28/03/2019 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı da emsal alındığında takibe konu alacağın likit olduğu, davalı(borçlunun) takibe itirazında haksız olduğu anlaşılmakla 2004 Sayılı Kanunun 67/2. Maddesi gereğince T.C. Konya 8. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyasında Mahkememizin kabulü ve itirazın iptali davası sonucu tespit edilen asıl borç miktarı üzerinden %20 oranında hesaplanan 14.244,65 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesi hususunda mahkememizde vicdani kanaat hasıl olmuştur.
8-YAZILI CARİ HESAP SÖZLEŞMESİ OLMADIĞI YÖNÜNDEKİ DAVALI İTİRAZI AÇISINDAN YAPILAN DEĞERLENDİRMEDE; Yukarıda detayı verilen T.C. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 28/03/2018 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı da emsal alındığında tarafların ticari defter ve belgelerinin incelenmesinde taraflar arasındaki ilişkinin TTK’daki cari hesaba ilişkin hükümlerin uygulanmadığı açık hesap ilişkisi olduğu görülmekle davalının bu yöndeki itirazlarına itibar edilmeyerek işin esasına girilmiştir.
9-DAVALININ ECZACI BİLİRKİŞİ RAPORUNA KARŞI YAPMIŞ OLDUĞU İTİRAZ AÇISINDAN YAPILAN DEĞERLENDİRMEDE; Her ne kadar davalı vekili eczacı bilirkişi raporunda dava konusu ürünlerin piyasa fiyatının ve depo fiyatının tespiti noktasında satım tarih itibariyle rayicin tespit edilmesi gerektiği ifade edilmiş ise de taraflar arasındaki asıl ihtilafın “satılamayan ürünlerin iade alınıp alınmayacağı hususunda taraflar arasında bir anlaşma olup olmadığı” noktasında düğümlendiği, bu iddianın davalı tarafından ileri sürüldüğü, davacı yanca bu iddia kabul edilmediği, söz konusu anlaşma iddiasının dava değeri de nazara alındığında yazılı olarak ispatlanması gerektiği, davalı tarafından yazılı bir sözleşme sunulamadığı, bu sözleşmenin var olmadığı yönünde de davacı tarafında yemin edildiği anlaşılmakla bu yönde yapılacak bir araştırmanın yargılamaya bir yenilik katmayacağı ve söz konusu raporun hüküm kurmaya elverişli olduğu değerlendirilmiştir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE,
a) T.C. Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyasında davalı(borçlu) tarafından asıl alacak yönünden yapılan itirazın İPTALİNE, takibin asıl alacak olan 71.223,23 TL üzerinden DEVAMINA,
b) Asıl alacağa 11/03/2021 tarihinden itibaren ticari avans faizi UYGULANMASINA, davacının fazlaya ilişkin talebinin REDDİNE,
2-Davalı(borçlunun) takibe itirazında haksız olduğu anlaşılmakla 2004 Sayılı Kanunun 67/2. Maddesi gereğince; T.C. Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyasında Mahkememizin kabulü ve itirazın iptali davası sonucu tespit edilen asıl borç miktarı üzerinden %20 oranında hesaplanan 14.244,65 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
3-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 4.865,26TL karar ve ilam harcından dava açılırken alınan 887,05TL peşin harcın ve 367,23TL icra harcının mahsubu ile 3.610,98TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Hazine tarafından karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk giderinin davanın haklılık oranına göre (71.223,23/73.445,79)hesaplanan 1.280,06 TL nin davalıdan, fazlası olan 39,94 TL nin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
5-Davacı tarafından karşılanan 59,30TL başvuru harcı, 887,05 TL peşin harç ve 367,23TL icra harcı olmak üzere toplam 1.313,58‬TL’nin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
6-Davacı tarafından karşılanan 275,25TL posta ve tebligat gideri, 970,00TL bilirkişi ücreti gideri ve 150,00 TL yol ücreti, 8,50TL vekalet harcı gideri olmak üzere toplam 1.403,75‬TL’den davanın haklılık oranına göre (71.223,23/73.445,79) hesaplanan 1.361,27TL’nin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine, fazlasının davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafından sarfedilen 419,90TL keşif harcı, 485,00TL bilirkişi ücreti, 17,25TL posta gideri, 8,50TL vekalet harcı olmak üzere toplam 930,65TL yargılama giderinin haklılık oranına göre ( 2.222,56/73.445,79) hesaplanan 28,16TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, artan bölümün davalı üzerinde bırakılmasına,
8-Davacı vekili yararına AAÜT’ye göre hesaplanan 11.395,72 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
9-Davalı vekili yararına AAÜT’ye göre hesaplanan 2.222,56 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
10-6100 Sayılı HMK’nın 323–333. maddeleri gereğince hükmün verilmesinden kesinleşmesine kadar olan dönemde davacının sorumlu olduğu yargılama giderleri de ödendikten sonra var ise karar kesinleştiğinde; Kullanılamayan ve bakiye kalan gider avansının Hukuk Muhakemeleri Kanunun Gider Avansı Tarifesinin 5. Maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra talep eden tarafından hesap numarası bildirilmiş ise iade elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle, talep eden tarafından hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı avanstan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak İADESİNE,
DAİR; Mazereti kabul edilen davacı vekilinin yokluğunda, davalının yüzüne karşı, kararın 7201 Sayılı Kanununun 11. Maddesi gereğince taraf vekillerine tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde T.C. Konya Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinden istinaf kanun yoluna müracaat etme hakları açık olmak üzere Türk Milleti adına verilen karar duruşma tutanağına geçirilerek açıkça okunup usulen anlatıldı. 22/11/2022

Katip Hakim