Emsal Mahkeme Kararı Konya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/311 E. 2022/34 K. 13.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

YÜCE TÜRK MİLLETİ ADINA KARAR
T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO :
KARAR NO :
HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Elatmanın Önlenmesi (Satın Almaya Dayalı)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇE YAZIM TARİHİ:

Davacı taraf vekilinin davalı taraf aleyhine açtığı işbu dava mahkememizin … Esas sırasına kaydedilmekle, mahkememizce yapılan aleni/açık yargılama sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; Müvekkil şirketin 21.05.2021 tarihli satış sözleşmesi ile …. Ltd.Şti den 2014 model GS 3300 M 12 C eksen CNC tornayı satın aldığını, satış sözleşmesinden sonra 25.05.2021 tarihli fatura tanzim edildiğini, müvekkili şirketin bu makinayı bir kaç gün sonra teslim aldığını, satış işlemi sonucunda makinanın mülkiyetinin müvekkiline geçtiğini, müvekkili şirketinin bu makinayı envanter defterine de kaydederek kullanmaya başladığını, satışa konu makina bedelini müvekkili şirket tarafından ödendiğini, davalı … ve beraberindeki üç kişinin müvekkilinin iş yerine gelerek talep konusu makinanın mülkiyetinin kendilerine ait olduğunu söylediklerini, bu hususta suç duyurusunda bulunduklarını soruşturma açıldığını ve makinanın kendilerine teslim edilmesi gerektiğini söylediklerini, müvekkilinin iş yerine köprübaşı polis karakolundan ekipler geldiğini ve satışa konu makinaya el koyma kararı olduklarını söylediklerini, müvekkilinin talep konusu makinayı yedieminden teslim alması nedeni ile makinenin müvekkilinde yedemin olarak bırakıldığını, ancak davalının halen savcılık vasıtası ile müvekkilinin mülkiyetindeki makinaya el atmaya çalıştığını, bu nedenlerle müvekkilinin mülkiyetinde olan makineye esas dava sonuna kadar ihtiyati tedbir konulmasını, haklı davalarının kabulü ile müvekkilin mülkiyetinde olan 2014 model GS 3300 M 12 C eksen CNC torna ya el atmanın önlenmesi ve bu husustaki muarazanın giderilmesine karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile özetle; Müvekkilinin tacir olmayıp eldeki davada görevli mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemeleri olmadığını, bu nedenle davanın görevsizlik nedeniyle reddi gerektiğini, davacının el atma olarak adlandırdığı fiil Kocaeli Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … numaralı soruşturması kapsamında verilen suça konu mallara el konulması ve ilgilisine yediemin sıfatıyla teslim edilmesinden ibaret olduğunu, davacının da bu husustan haberdar olup dava dilekçesinde de tüm yapılan işlemlerin kolluk kuvvetleri ve savcılık eliyle yapıldığını beyan ettiğini, müvekkili tarafından davacıya yapılan ziyaret kendisinin mağdur olmasını engellemek adına yapılmış bir bildirimden ibaret olduğunu, davacının hukuka uygun olarak aldığını iddia ettiği makine bir çalıntı mal olup aslen davacının da bir suç işlediğini, bu nedenle dava konusu mallara ilişkin bir soruşturmanın devam etmesi sebebiyle davacının ikame ettiği davada bir hukuki yarar bulunmadığını, bu nedenle davanın reddi gerektiğini, dava konusu 2014 model … marka GS3300M 12 C eksen CNC tezgahı müvekkilinin tek ortağı ve imzaya yetkili bulunduğu şirket olan … Tic. A.Ş.’ne ait olduğunu, söz konusu tezgahın müvekkilinin … ili … ilçesinde bulunan deposundan çalındığını, bu tezgahla birlikte 5 adet tezgahın daha müvekkilin deposundan çalınmış olduğunu, bunlardan davacıdaki de dahil olmak üzere Konya’da çeşitli şirketlere yasadışı olarak satıldığını, Kocaeli CBS tarafından … sayısıyla yürütülen soruşturmada tüm bu hususlar sabit olduğunu, müvekkilinin mallarının güvence altına alınmasının sağlandığını, söz konusu soruşturmanın halen devam etmekte olduğunu, soruşturma dosyasında mevcut tüm evraklarla sabit olduğu şekilde müvekkilinin mallarını yasadışı şekilde davacı dahil bir çok şahıs ve şirkete pazarlandığını ve satıldığını, bu satışı yapan … isimli şirketin sahibi olan … ın soruşturma dosyasında şüpheli olarak yer aldığını, davacının aslen çalıntı olduğunu dolaylı olarak bildiği veyahut basiretli tacir sıfatı gereği bilmesi gerekli bir malı, malın üzerinde tasarruf yetkisi bulunmayan bir kişiden satın aldığını, tüm bu nedenlerle davacının haksız ve hukuk öncelikli usulden reddini, aksi halde esastan reddine ve yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELLİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
I.DAVANIN NİTELENDİRİLMESİ
Davanın, davacı tarafından dava dışı 3. Kişiden satın alınan 2014 Model GS 3300 M 12 C Eksen CNC Tornadan kaynaklı el atmanın önlenmesi davası olduğu, taraflar arasındaki ihtilafın ise 2014 Model GS 3300 M 12 C Eksen CNC Tornanın mülkiyetinin kime ait olduğu hususunda olduğu görüldü.
II.HÜKME EMSAL ALINAN BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ İLAMI
1.T.C. Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 30/12/2021 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında;
“Somut olayda; asıl dava ve birleşen dosyalarda davacı tarafın haksız eylem niteliğindeki haksız işgal hukuki sebebine dayanarak elatmanın önlenmesi ve ecrimisil talebinde bulunduğu, taraflar arasında sözleşmesel herhangi bir ilişki bulunmadığı görüldüğünden, eldeki davanın mutlak veya nisbi ticari dava olarak nitelendirilemeyeceği ve TTK hükümlerinin veya özel kanun hükümlerinin uygulanmasını gerektirir ticari bir uyuşmazlıktan sözedilemeyeceği, uyuşmazlığın çözümünün genel mahkemelerin görevi kapsamında kaldığı sonucuna ulaşılmaktadır. Bu bağlamda, davaya genel mahkeme sıfatı olan asliye hukuk mahkemesi tarafından bakılması gerektiği anlaşılmıştır.
Bu itibarla; Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından Asliye Hukuk Mahkemesine yönelik verilen görevsizlik kararı yerinde olduğundan, davalı Lapa Turizm … Ltd.Şti’nin istinaf talebinin HMK’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki hüküm kurulmuştur.” denilmiştir.
2.T.C. Konya Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesinin 09/04/2021 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında;
“Her ne kadar davalı şirket ise de davacının gerçek kişi olduğu, tacir kaydının bulunmadığı, 6102 sayılı TTK 11/2 maddesi ile Esnaf ve Sanatkarlar ile Tacir ve Sanayicinin Ayrımına İlişkin 18/06/2007 tarihli Bakanlar Kurulu Kararı gereğince 2013 sayılı VUK mükerrer 177.maddesi gereğince bilanço hesabı esasına göre defter tutma hadlerine göre esnaf olduğu, işletme hesabına göre defter tuttuğu, bu sebeple davanın TTK 4.maddesi gereğince ticari dava niteliğinde olmadığı anlaşılmıştır.
Bu itibarla Konya Asliye . Ticaret Mahkemesince açılan davada genel hükümlere göre Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğundan bahisle davanın usulden reddine karar verilmesi usul ve yasaya uygun olduğundan, davalının istinaf kanun yoluna başvuru talebinin HMK’nın 353/1.b.1 maddesi gereğince esastan reddi gerektiği sonuç ve kanaatiyle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.” denilmiştir.
III.DEĞERLENDİRME VE NETİCE
Dosya içerisinde yer alan satış sözleşmesinin incelenmesinde dava konusu 2014 Model GS 3300 M 12 C Eksen CNC Torna’nın davacı tarafından dava dışı … Ltd. Şti ünvanlı firmadan satın alındığı anlaşılmaktadır.
Dosyamız davalısının taraflar arasındaki sözleşmenin tarafı olmaması ve gerçek kişi olması sebebiyle tacir sıfatı bulunup bulunmadığının tespiti amacıyla ilgili kurum ve kuruluşlara müzekkere yazılmıştır.
T.C. İstanbul Esnaf ve Sanatkarlar Odası Birliğinin 12/08/2021, T.C. Kocaeli Esnaf ve Sanatkarlar Odası Birliğinin 27/07/2021 ve T.C. Gelir İdaresi Başkanlığı Alemdağ Vergi Dairesi Müdürlüğünün 07/07/2021 tarihli müzekkere cevaplarında davalının herhangi bir kaydı veya vergi mükellefiyeti bulunmadığı bildirilmiştir.
Bir davanın ticari dava olup olmadığı 6100 Sayılı TTK’nın 4. maddesinde gösterilen ilkelere göre belirlenmekte olup, ticari davalar kendi aralarında mutlak ticari davalar ve nispi ticari davalar olmak üzere ikiye ayrılmaktadır. Mutlak ticari davalar için tarafların sıfatlarına ve dava konusunun ticari işletme ile ilgili olup olmadığına bakılmazken, nispi ticari davalarda dava konusunun ticari işletme ile ilgili olup olmadığı kriter olarak kabul edilmiştir.
Mutlak ticari davalar, tarafların tacir olup olmadığına ve işin bir ticari işletmeyi ilgilendirip ilgilendirmediğine bakılmaksızın sırf dava konusunun TTK’da düzenlenmesi nedeniyle ticari sayılan davalardır. Mutlak ticari davalar TTK’nın 4/1. maddesinde bentler hâlinde sayılmıştır. Bunların yanında Kooperatifler Kanunu (m.99), İcra ve İflas Kanunu (m.154), Finansal Kiralama Kanunu (m.31) gibi bazı özel kanunlarda belirlenmiş ticari davalar da bulunmaktadır. Bu gruptaki davaların ticari dava sayılabilmesi için taraflarının tacir olması veya ticari işletmeleriyle ilgili olması gibi şartlar aranmaz. TTK’nın 4/1. bendinde sınırlı olarak sayılan davalar arasında yer alması veya özel kanunlarda ticari dava olarak nitelendirilmesi yeterlidir. Bu davalar kanun gereği ticari dava sayılan davalardır.
Nispi ticari davalar ise, her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili olması hâlinde ticari nitelikte sayılan davalardır. TTK’nın 4/1.maddesine göre her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan ve iki tarafı da tacir olan hukuk davaları ticari dava sayılır. Bu hükme göre bir davanın ticari dava sayılabilmesi için, hem iki tarafın ticari işletmesini ilgilendirmesi hem de iki tarafın tacir olması gereklidir. Bu şartlar birlikte bulunmadıkça, uyuşmazlık konusunun ticari iş niteliğinde olması veya ticari iş karinesi sebebiyle diğer taraf için de ticari iş sayılması davanın ticari dava olması için yeterli değildir. Ticari iş karinesinin düzenlendiği TTK’nın 19/2. maddesi uyarınca, taraflardan biri için ticari iş sayılan bir işin diğeri için de ticari iş sayılması, davanın niteliğini ticari hale getirmez. TTK, kanun gereği ticari dava sayılan davalar haricinde, ticari davayı ticari iş esasına göre değil, ticari işletme esasına göre belirlemiştir. Hâl böyle olunca, işin ticari nitelikte olması davayı ticari dava hâline getirmez.
Yukarıda yapılan açıklamalar ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde; Her ne kadar davacı tüzel kişi tacir ise de davalının gerçek kişi olduğu, tacir kaydının bulunmadığı, davanın TTK 4.maddesi gereğince MUTLAK VEYA NİSPİ TİCARİ DAVA NİTELİĞİNDE OLMADIĞI anlaşılmakla, ibraz edilen satış sözleşmesinin tarafı olmayan davalının dava konusu taşınıra el atmasından kaynaklı davada 6100 sayılı HMK m. 114/1-c maddesi gereğince mahkememizin görevli olmadığı anlaşıldığından dava şartı yokluğundan usulden reddine, davaya bakmakla görevli Mahkemenin T.C. Konya Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunun tespitine karar verilerek Mahkememizde oluşan vicdani kanaatin tezahürü olarak aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Davanın 6100 sayılı HMK m. 114/1-c maddesi gereğince mahkememizin görevli olmadığı anlaşıldığından dava şartı yokluğundan USULDEN REDDİNE, davaya bakmakla görevli Mahkemenin T.C. KONYA NÖBETÇİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ OLDUĞUNUN TESPİTİNE,
2-Görevsizlik Kararımız Kesinleştiğinde ve Mahkememizin görevsiz olduğu yönünde hüküm kurulması durumunda; 6100 Sayılı Kanunun 20/1. Maddesi gereğince iki haftalık yasal süre içerisinde Mahkememize başvurularak dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesini talepte bulunulması halinde DOSYANIN GÖREVLİ T.C. KONYA NÖBETÇİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE, aksi takdirde dava açılmamış sayılacağının ve bu konuda resen karar verileceğinin İHTARINA,
3-6100 Sayılı Kanunun 331/2. Maddesi gereğince yargılama giderlerinin GÖREVLİ VE YETKİLİ MAHKEMECE DEĞERLENDİRİLMESİNE,
4-6100 Sayılı HMK’nın 323–333. maddeleri gereğince hükmün verilmesinden kesinleşmesine kadar olan dönemde davacının sorumlu olduğu yargılama giderleri de ödendikten sonra var ise karar kesinleştiğinde; Kullanılamayan ve bakiye kalan gider avansının Hukuk Muhakemeleri Kanunun Gider Avansı Tarifesinin 5. Maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra talep eden tarafından hesap numarası bildirilmiş ise iade elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle, talep eden tarafından hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı avanstan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak İADESİNE,
DAİR; Davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin e duruşma ile katılması üzerine yüzüne karşı, davalının yüzüne karşı, kararın 7201 Sayılı Kanununun 11. Maddesi gereğince taraf vekillerine tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde T.C. Konya Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinden istinaf kanun yoluna müracaat etme hakları açık olmak üzere Türk Milleti adına verilen karar duruşma tutanağına geçirilerek açıkça okunup usulen anlatıldı. 13/01/2022

Katip Hakim