Emsal Mahkeme Kararı Konya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/266 E. 2022/773 K. 15.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: … Esas – …
T.C.
KONYA TÜRK MİLLETİ ADINA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : …
KARAR NO : …
HAKİM :
KATİP :
ASIL VE BİRLEŞEN
DAVADA DAVACI :
VEKİLİ :
ASIL VE BİRLEŞEN
DAVA DAVALILARI : 1-
VEKİLİ :
: 2-
3-
VEKİLİ :
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
KARAR YAZMA TARİHİ:
Mahkememizde görülmekte olan Maddi ve Manevi Tazminat (Ölüm ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
ASIL DAVADA İDDİANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … plakalı aracın 29/09/2015 tarihinde müvekkili yaya olarak yürümekte iken tam kusurlu olarak geri geri gelmek suretiyle müvekkiline çarpması sonucu müvekkilinin yaralandığını, müvekkilinin aylarca tedavi gördüğünü, Konya . Asliye Ceza Mahkemesinde … Esas sayılı dosyasında alınan raporda davalı sürücünün tam kusurlu olduğunun tespit edildiğini, müvekkilinin ev hanımı olduğunu ve günlük işleri dahi yapmakta zorlandığını, müvekkilinin kaza neticesinde maluliyeti nedeniyle ciddi psikolojik rahatsızlık geçirdiğini, sigorta şirketine başvuru yapıldığını ancak 15/07/2016 tarihinde davalı sigorta şirketine yapılan başvuruya bugüne kadar olumlu veya olumsuz herhangi bir cevap verilmediğini, bu nedenlerle müvekkilinde oluşan daimi maluliyet, tedavi giderleri, bakıcı giderlerinden kaynaklanan zararın tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 5.000,00-TL maddi tazminatın sigorta şirketi açısından başvuru tarihinden itibaren ve diğer davalılar yönünden olay tarihinden itibaren yasal faiziyle beraber tazminini, davalılar … ile …’ın sorumluluğu kapsamında 70.000,00-TL manevi tazminatın müştereken ve müteselsilen olay tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte tazminini ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
ASIL DAVADA SAVUNMANIN ÖZETİ:
Davalılara usulüne uygun tebligat yapılmış, davalılar … ve … vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu kazada yaralanan … tarafından manevi tazminat talep edildiğini, ancak kusura ilişkin kesin nitelikte tespitlerin yapılmadığını, kaza mahallinde keşif yapılmadığını, tanıkların dinlenmediğini, davacının 70.000,00-TL manevi tazminat talep etmesinin hukuki zemini olmadığı gibi hakkaniyete de uygun olmadığını, maddi taleplere ilişkin olarak öncelikle tazminat konusu edilen kalemlerin tek tek incelenip delillerle ispat edilmesi gerektiğini, delillerin toplanmasının ardından dosyanın kusur tespiti için Trafik İhtisas Dairesi’ne gönderilmesi gerektiğini, bu nedenlerle yargılama icrasına ve yargılama sonucu “T. Konusu” sütununda belirtildiği şekilde karar verilmesini talep etmiştir.
Sigorta şirketine usulüne uygun tebligat yapılmış, davalı sigorta şirketi vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin merkezinin İstanbul olması sebebiyle yetki itirazlarının bulunduğunu, meydana gelen kazada tarafların kusur oranlarının belirlenmesi gerektiğini, davacının kalıcı bir sakatlığının bulunduğu iddia ediliyor ise öncelikle davacının bizzat muayene için sevkinin sağlanarak sakatlık durumunun adli tıp kurumundan heyet raporu aldırılması suretiyle belirlenmesi gerektiğini, müvekkili şirketin belirlenecek gerçek zararlardan sorumluluğunun sigortalısının kazadaki kusur oranına isabet eden oranda ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, bakıcı giderlerinin teminat kapsamı dışında kaldığını, davaya konu kazada davacının hatır için taşındığından hatır taşıması nedeniyle indirim yapılmasını talep ettiklerini, bu nedenlerle davanın reddi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
BİRLEŞEN DOSYADA İDDİANIN ÖZETİ:Davacı vekili birleşen dava dilekçesinde özetle; Davalı …’a ait ve sürücüsü … olan davalı sigorta şirketine ait … poliçe numarası ile sigortalı olan … plakalı aracın karıştığı kazada araç sürücüsünün tam kusurlu olduğunu, müvekkili …’ün oluşan kaza sebebi ile maluliyeti olduğunun ortaya çıktığını, iş bu kaza sebebiyle davalılara karşı önceden Konya . Asliye Ticaret Mahkemesinde açılan davada fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile … E. Sayılı dosyası ile dava açtıklarını, yapılan yargılamada bilirkişi raporu doğrultusunda yine fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile ıslah dilekçesi verdiklerini, ancak istinaf incelemesi neticesinde Anayasa Mahkemesinin kararı doğrultusunda önceki kararın kaldırıldığını ve dosyanın halen derdest olduğunu, yapılan yeni bilirkişi incelemesinde müvekkilinin alacak hakkının çok daha yüksek çıktığından ek dava açma zaruretinin olduğunu, ilk dava dosyasındaki bilirkişi raporuna göre ıslah neticesinde taleplerinin sürekli iş göremezlik için 44.273,60-TL bakıcı gideri için 910,43-TL iken BAM kaldırma kararından sonra yeni alınan bilirkişi raporunda sürekli iş göremezliğin 118.539,47-TL, bakıcı giderinin 1.273,50-TL olarak tespit edildiğini, aradaki oluşan fark olan sürekli iş göremezlik için 74.265,87-TL bakıcı gideri için 363,07-TL yi talep etme zaruretinin hasıl olduğunu, bu nedenlerle öncelikle ek dava olması sebebiyle dosyanın tensiple birlikte Konya . Asliye Ticaret Mahkemesi … Esas sayılı dosyası ile birleştirilmesini, müvekkilinde oluşan maluliyet ile ilgili olarak tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen (sigorta şirketi açısından poliçe limiti ile sınırlı olmak kaydıyla) fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydı ile Konya . Asliye Ticaret Mahkemesi … Esas sayılı dosyasındaki taleplerine ilaveten aradaki oluşan fark alacakları olan sürekli iş göremezlik için 74.265,87-TL fark alacağı, bakıcı gideri için 363,07-TL fark alacağının sigorta şirketi açısından başvuru tarihinden, diğer davalılar açısından olay tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsilini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
BİRLEŞEN DAVADA SAVUNMANIN ÖZETİ:
Davalılara usulüne uygun tebligat yapılmış, davalılar … ve … vekili cevap dilekçesinde özetle; Mezkur davaya konu olay hakkında Konya . Asliye Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasıyla yargılama yapıldığını ve mahkumiyete ilişkin hüküm kurulduğunu, ancak hukuk hakimi kusurun varlığına karar verebilmek için ceza hukukunun mesuliyetine dair hükümleri ile bağlı olmadığını, kusurun takdiri ve zararın miktarını tayin gibi hususlarda da ceza mahkemesi kararı ile bağlı olmadığını, dolayısıyla ceza mahkemesinin kusur tespitinin tazminat dosyası açısından kesin nitelikte olmadığını, mevcut deliller ile birlikte tüm yönleriyle tekrar incelenmesi gerektiğini, manevi zararın malvarlığı dışında kalan değerlerinin yani kişi varlığı değerlerinin zedelenmesi sonucu doğan rahatsızlık, duyulan elem ve acı olarak ifade edildiğini, manevi tazminatın ise; zarar görenin kişi varlığı değerlerindeki zedelenme sonucu oluşan elem ve acının (rahatsızlığın) genellikle ödenen bir tazminatla değerlendirilmesinden ibaret olduğunu, manevi tazminatın manevi zararın bir giderimi biçimi olduğunu, manevi tazminatın bozulan manevi dengenin yerine gelmesi için kanunun öngördüğü bir telafi şekli olduğunu, başka bir yönüyle de insanlardaki kırgınlık ve kızgınlığı, hatta intikam duygusunu tatmin etmenin aracı olduğunu, amacı olaydan duyulan acı, ızdırap, elem ve kızgınlığı kısmen olsun dindirmek, olayı unutturarak tekrar normal hayata dönüşü sağlamak olduğunu, ancak manevi tazminatın bir ceza olmadığı gibi mamelek hukukuna ilişkin bir zararın giderilmesine amaç edilemeyeceğini, bu ana özellikleri nedeniyle manevi tazminatın bir taraf için zenginleşme diğer taraf içinde fakirleşme aracı olarak görülmemesi gerektiğini, manevi tazminatın miktarının belirlenmesinde olayın özelliği, tarafların kusur durumu, sıfatı, işgal ettiği makam, diğer sosyal ve ekonomik durumlarının dikkate alınması gerektiğini, 29.09.2015 tarihinde meydana gelen trafik kazası sonrası yaralanan … tarafından manevi tazminat talep edildiğini, öncelikle mezkur olayın trafik kazası olduğunun unutulmaması gerektiğini, davaya konu kaza nedeniyle davacının maluliyetinin oluştuğu hususunun gerçekçi olmadığını, ispatlanmadığını, şahsın iddiaları genel geçer mahiyette olduğunu, iddia ettiği şikayetlerinin dava konusu kazadan kaynaklandığının kanıtıolmadığını, Adli Tıp Kurumu Raporu’nda da buna yönelik tespit söz konusu olmadığını, dolayısıyla Adli Tıp Kurumu tarafından belirlenen maluliyet oranını kabul etmediklerini ve haliyle mezkur raporda belirlenen %6,2 maluliyet oranına göre yapılan maddi tazminat hesabına ilişkin bilirkişi raporunun da hatalı olduğunu düşündüklerini, tazminata ilişkin bütün donelerin toplandıktan sonra makul ölçüde tazminata karar verilmesi gerektiğini, Yargıtay’ın içtihat kazanmış uygulamalarında açıkça izah edildiğini, davacının birleşen dosya dava dilekçesinde daimi maluliyet, tedavi giderleri ve bakıcı giderleri adı altında talepte bulunduğunu, öncelikle tazminat konusu edilen kalemlerin tek tek incelenip delillerle ispat edilmesi gerektiğini, bakıcı giderleri tazminat talebine ilişkin olarak; bakıcı gideri hesabı yapılırken %100 oranında kalıcı maluliyetin bulunması gerektiğini, kalıcı maluliyetin bulunmadığı ve geçici maluliyete istinaden yöneltilen taleplerde ise bakıcı giderinin hiçbir surette söz konusu olamayacağının içtihatlarla sabit olduğunu, bu nedenle haksız ve mesnetsiz olan davanın reddini, yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekilinin maddi tazminat taleplerini somutlaştırdığı 06/02/2017 tarihli dilekçesi ile dava dilekçesindeki 5.000,00-TL’lik maddi tazminat talebinin; 4.000,00-TL’sinin daimi maluliyet, 500,00-TL’sinin kaçınılmaz tedavi gideri ve 500,00-TL’sinin bakıcı giderinden oluştuğunu beyan etmiştir.
Davacı vekili 19/02/2022 tarihli ıslah dilekçesinde özetle; daimi maluliyet tazminatı olarak 44.273,60 TL, tedavi gideri olarak 3.000,00-TL, bakıcı gideri olarak 910,43 TL, geçici iş göremezlik tazminatı olarak 6.255,66-TL’nin davalı sigorta şirketinden poliçe miktarı ile sınırlı olarak başvuru tarihinden itibaren diğer davalılar açısından kaza tarihinden itibaren yasal faizi ile tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
ÇEKİŞMELİ HUSUSLAR, TOPLANAN DELİLLER, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Huzurda açılan dava; cismani zarar nedeniyle açılan maddi ve manevi tazminat davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın davalılardan …’ ın kullandığı diğer davalı …’a ait ve diğer davalı … Sigorta A.Ş. ( Eski … Sigorta A.Ş. ) tarafından sigortalanan aracın yaya olarak yürümekte olan davacıya çarpması sonucu meydana gelen trafik kazasında davacının yaralanması nedeniyle maddi ve manevi tazminat talebi ve davalı sigorta şirketi yönünden dava şartının gerçekleşip gerçekleşmediği hususunda olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce tarafların bildirdikleri deliller toplanmış, kazaya karışan araçlara ait trafik kayıtları, davacıya ait hasta takip dosyası ve belgeler, sigorta şirketlerine ait poliçe ve hasar dosyaları, tarafların sosyal ekonomik durumları, SGK kayıtları, Konya .Asliye Ceza Mahkemesinde … Esas sayılı dosyası ve tüm belgeler celbedilmiştir.
Davacı vekilinin maddi tazminat taleplerini somutlaştırdığı 06/02/2017 tarihli dilekçesi ile dava dilekçesindeki 5.000,00-TL’lik maddi tazminat talebinin; 4.000,00-TL’sinin daimi maluliyet, 500,00-TL’sinin kaçınılmaz tedavi gideri ve 500,00-TL’sinin bakıcı giderinden oluştuğunu beyan etmiştir.
Dosya kusur durumunun belirlenmesi için Ankara Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesine gönderilerek rapor alınmıştır. Raporda dosya kapsamına göre; davalı sürücü …’ın %100 oranında kusurlu olduğu , davacının ise kusursuz olduğu belirlenmiştir.
Dosya maluliyet oranlarının kaza tarihindeki mevzuat hükümlerine göre belirlenmesi, kaçınılmaz tedavi giderleri ve ayrıca bakıma muhtaçlık olup olmadığı hususunda Necmettin Erbakan Üniversitesi Adli Tıp Kurumundan Bilirkişi Hekim Raporu alınmış, gelen raporda; sürekli maluliyetin % 9,2 oranında olduğu, iyileşme süresinin 6 ayı bulacağı bu sürenin geçici iş göremezlik süresi olarak değerlendirildiği, bu 6 aylık sürede bakıcıya ihtiyaç olacağı ve 3.000,00-TL belgelenemeyen tedavi masrafının olduğu belirlenmiştir.
Tarafların itirazları doğrultusunda ve dosyadaki maluliyet raporları arasındaki farklılığın giderilmesi için İstanbul ATK 2. İhtisas Kurulundan yeniden maluliyet raporu alınmıştır. Raporda; Tüm vücut engellilik oranının %6 olduğu, iyileşme süresinin olay tarihinden itibaren 6 aya kadar uzayabileceği, başka birisinin bakımına muhtaç durumda olmadığı, ancak iyileşme süreci içindeki ilk 1 ayda başka birisinin yardımına ihtiyaç duyacağı ifade edilmiştir.
Maluliyet raporu sonrası dosya davacı …’ün talep edebileceği tazminat miktarının belirlenmesi için aktüerya bilirkişisine verilmiş, bilirkişi raporunu dosyaya ibraz etmiştir. Raporda; geçici iş göremezlik zararının 6.255,66-TL, kaçınılmaz tedavi giderlerinden doğan zararın 3.000,00-TL, 910,43-TL bakıcı gideri, 44.273,60-TL sürekli iş göremezlik zararının olduğu belirlenmiştir. Bunun üzerine davacı vekili tarafından 17/02/2020 tarihli talep artırım dilekçesi ile talebini artırmıştır.
6111 Sayılı Kanun gereği yasanın yayımlandığı tarihten önce ve sonra meydana gelen tüm trafik kazaları nedeni ile sunulan belgeli sağlık hizmet bedelleri Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacaktır. Bu nedenle davacının dava konusu tedavi giderlerinden belgeli/faturalı sağlık giderlerinin tümünden Sosyal Güvenlik Kurumu, belgesiz/paramedikal giderlerden ise davalı sorumludur. Yargıtay . Hukuk Dairesinin emsal ilamlarında da aynı hususta benzer mahiyette değerlendirmelerde bulunulmuştur. Dolayısı ile davalı belgelenemeyen kaçınılmaz tedavi giderlerinden ve de bilirkişi raporu ile bakıcıya ihtiyaç olduğunun belirlenmesi neticesi bakıcıya ödenmesi gereken bedellerden sorumlu olacaktır.
Cismani zarara uğrayan kişi; yaralanması nedeniyle sürekli iş göremezlik (Maluliyet) zararını isteyebilecektir. Geçici iş göremezlik zararı olarak belirlenen sürenin sonundan başlayarak muhtemel yaşam tablosuna göre belirlenecek süre için maluliyet zararı hesabı yapılmaktadır. Maluliyet hali “gelişen durum” olarak kabul edilmektedir. Kişi maluliyet olmadan önceki işinde çalışmaya devam etmesi bu zararın olmadığına işaret etmez, maluliyetten kasıt EFOR KAYBIDIR. Alınan Adli Tıp Raporuyla davacının % 6 oranında MALÜL olduğu, iyileşme süresinin 6 ayı bulacağını belirtmiştir.
Davacı taraf sigorta şirketi bakımından başvuru tarihinden itibaren yasal faiz talebinde bulunmuştur. 2918 Sayılı KTK’nın 99/1 maddesi ile Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın B.2.b maddesi gereğince trafik sigortacısının zarar giderim yükümlülüğünün süresi, rizikonun ihbarı ve gerekli belgelerin sigortacıya iletildiği tarihten itibaren 8 iş günü olarak belirlenmiştir. Bu sebeple usulüne uygun bir başvuru yapılıp yasada belirlenen süre dolmadan trafik sigortacısı bakımından alacağın muacceliyetinden ve dolayısıyla temerrüdünden söz edilemez. Davalı sigorta şirketine yazılı başvuru 15/07/2016 tarihinde yapılmış, talep 18/07/2016 tarihinde davalıya ulaşmış olup, temerrüt ise 29/07/2016 tarihinde oluşmuştur.
Şahsi menfaatleri ihlal edilen kimseye ihlalin ve kusurun özel ağırlığının haklı kılması halinde hakimin manevi tazminat olarak verilmesine hükmedeceği para miktarının belirlenmesinde hakkaniyet gözetilmelidir. Çünkü kanunun takdir hakkı verdiği hususlarda hakimin hak ve nesafetle hüküm vereceği Medeni Kanun’un 4. maddesinde buyurulmuştur. Ödettirilecek para miktarı ise aslında ne tazminat, ne de cezadır. Çünkü mamelek hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını amaç edinmediği gibi kusurlu olana yalnız hukukun ihlalinden dolayı yapılan bir kötülük de değildir. Aksine olarak zarara uğrayanda bir huzur duygusunu doğurmaktır. Aynı zamanda ruhi ızdırabın dindirilmesini amaç edindiğinden tazminata benzer bir fonksiyonu da vardır. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. Manevi tazminatın miktarını tayin etme de hükmedilecek miktarın uğranılan zararla orantılı, duyulan acıyı hafifletecek nitelikte olması gerekir. Takdir edilecek manevi tazminat hakkaniyete uygun olmalıdır.
Tazminatın sınırı onun amacına uygun olarak belirlenmelidir.Manevi tazminatın takdiri yapılırken tarafların sosyal ve ekonomik durumları gözetilmeli, manevi tazminatın miktarı bir taraf için zenginleşme aracı, diğer taraf için de yıkım olmamalıdır.Manevi tazminatın miktarının belirlemesinde her olaya göre değişen özel hal ve şartlar gözetilmelidir. Davacı meydana gelen kaza nedeniyle manevi olarak elem ve ızdırap duymuştur. Yukarıda açıklanan ilkeler konulduktan sonra, dosyamızda olayın şartları, tarafların kazadaki kusur durumu ve tarafların sosyal ve ekonomik durumları dikkate alınarak hakkaniyet gereği davacı için 10.000,00-TL manevi tazminata hükmedilmesi gerektiği yönünde mahkememizde kanaat oluşmuştur.
Davalı sigorta şirketi vekili yetki itirazında bulunmuştur. 6100 sayılı HMK’nın genel yetkiyi düzenleyen 6. maddesinin birinci fıkrasına göre; “Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir.” Yine aynı Kanunun 16. maddesinde ise, “Haksız fiilden doğan davalarda, haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi de yetkilidir hükmü yer almaktadır. Davalı vekili her ne kadar cevap dilekçesinde yetki itirazında bulunmuş ise de kazanın meydana geldiği yer ve de zarar gören davacıların yerleşim yeri Konya’dır. Bu nedenle davalı vekilinin yetki itirazının reddine karar vermek gerekmiştir.
Yine davalı sigorta şirketi vekili hatır taşıması indirimi yapılması talebinde bulunmuş ise de, olayda davacı bakımından hatır taşıması durumu söz konusu olmayıp, davalı sürücünün davacıya yaya haldeyken çarpması nedeniyle bu talep dikkate alınmamıtır.
Mahkememizce yapılan yargılama neticesinde kusur oranına göre aktüerya bilirkişisinden alınan rapora göre; kaçınılmaz tedavi giderinin 3.000,00-TL olduğu, geçici iş göremezlik zararının 6.255,66-TL olduğu, sürekli iş göremezlik bedelinin 44.273,60-TL olduğu, bakıcı giderinin de 910,43-TL olduğu, ancak davacı vekili tarafından maddi tazminat taleplerini somutlaştırdığı 06/02/2017 tarihli dilekçesi ile dava dilekçesindeki 5.000,00-TL’lik maddi tazminat talebinin 4.000,00-TL’sinin daimi maluliyet, 500,00-TL’sinin kaçınılmaz tedavi gideri ve 500,00-TL’sinin bakıcı giderinden oluştuğunun beyanı karşısında, maddi tazminat kalemlerinin içerisinde geçici iş göremezlik tazminatı bulunmadığından, her ne kadar talep artırım dilekçesinde geçici iş göremezlik tazminatı da istemiş ise de bu talebe itibar edilmeyerek dava dilekçesi ve somutlaştırma dilekçesinde talep edilmeyen geçici iş göremezlik tazminatının reddine karar verilmiştir.
Mahkememizce verilen karar davacı vekili tarafından istinaf edilmiş olup, Konya Bölge Adliye Mahkemesi’nin . Hukuk Dairesi’nin … Esas … Karar sayılı ilamı ile kaldırılarak mahkememiz … Esas sırasına kaydı yapılmıştır.
Kaldırma ilamında özetle; Dosyada mevcut maluliyet raporları arasındaki çelişkiyi Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğine göre giderir rapor alınması ve yine PMF 1931 Yaşam Tablosuna göre aktüerya raporu alınması gerektiği kanaati ile ilk verilen karar kaldırılmıştır.
Mahkememizce kaldırma ilamından sonra tarafların itirazları doğrultusunda ve dosyadaki maluliyet raporları arasındaki farklılığın giderilmesi için Adli Tıp 2. Üst Kurulundan yeniden maluliyet raporu alınmıştır. Raporda; daimi maluliyetin %6,2 oranında olduğu, iyileşme süresinin 6 ay olduğu, 1 ay boyunca da bakıcıya ihtiyaç duyulacağı rapor edilmiştir.
Akabinde yeniden aktüerya raporu alınmış olup, 22/08/2022 tarihli raporda özetle; geçici iş göremezlik maddi zararın 6.255,66 TL, sürekli iş göremezlik nedeni ile uğradığı maddi zararın 118.539,47 TL, iyileşme süresinde bakıcı giderinden doğan maddi zararın 1.273,50 TL, tedavi giderlerinden doğan maddi zararın 3.000,00 TL olduğu rapor edilmiştir.
Davacı vekili işbu rapor sonrasında mahkememiz … E. Sayılı dosyası ile ek dava açmış, açılan dava mahkememiz işbu … E. Sayılı dosyası ile birleştirilmiştir.
Birleşen ek davada davacı vekili 22/08/2022 tarihli rapor sonrasında bakiye oluşan sürekli iş göremezlik için 74.265,87-TL bakıcı gideri için 363,07-TL yi talep etmiştir.
Diğer taraftan kazanılmış haklar korunmak kaydı ve ilk kararı sadece davacı vekilinin istinaf etmiş olması da nazara alınarak ve çelişkileri giderir maluliyet raporuna göre belirlenen %6,2 oranındaki maluliyet de nazara alınarak ilk kararda hükmedilen 10.000,00-TL manevi tazminat miktarı yeniden değerlendirilmek sureti ile asıl davada 15.000,00-TL olarak takdir edilmiş, diğer kalemler bakımından asıl davadaki ilk kararın aynısı verilmiş, birleşen ek davada ise asıl davadaki fark kalemlere göre talep gibi karar verilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama ve değerlendirme neticesinde dosya kül halinde incelendiğinde, Konya Bölge Adliye Mahkemesi’nin . Hukuk Dairesi’nin … Esas … Karar sayılı kaldırma ilamı, alınan raporlar, birleştirilen ek dava da nazara alınmak sureti ile aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
A-)ASIL DAVAMIZ … ESAS SAYILI DOSYA BAKIMINDAN;
Davacının davasının KISMEN KABULÜ İLE;
1-)44.273,60-TL sürekli iş göremezlik tazminatı, 910,43-TL bakıcı gideri ve 3.000,00-TL belgelendirilemeyen tedavi gideri olmak üzere toplam 48.184,03-TL tazminatın sigorta şirketinin sorumluluğu poliçe limiti ile sınırlı olmak kayıt ve şartı ve faiz başlangıcının temerrüt tarihi olan 29/07/2016 tarihinden başlayarak diğer davalılar bakımından ise kaza tarihi olan 29/09/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin taleplerin reddine,
2-)Dava dilekçesindeki taleplerin somutlaştırıldığı 06/02/2017 tarihli dilekçede geçici iş göremezlik talebi mevcut olmadığından bedel arttırım dilekçesindeki bu talebe yönelik 6.255,66-TL’nin reddine,
3-)Davacı için takdir edilen 15.000,00-TL manevi tazminatın sigorta şirketi dışındaki diğer davalılardan kaza tarihi olan 29/09/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemlerin reddine,
4-)Alınması gereken 4.316,10-TL harçtan peşin alınan 256,17-TL ve ıslah harcı olarak yatırılan 151,79-TL harcın mahsubu ile bakiye 3.908,14-TL harcın davalılardan tahsili ile hazineye gelir kaydına, (davalı sigorta şirketinin 48.184,03/63.184,03 oranında 2.980,34-TL’den, diğer davalıların tamamından sorumlu olması kaydıyla)
5-)Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre maddi tazminat yönünden belirlenen 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
6-)Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre manevi tazminat yönünden belirlenen 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalılar … ve …’dan alınarak davacıya verilmesine,
7-)Davalılar … ve … kendilerini vekille temsil ettirdiklerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 10/2 maddesine göre manevi tazminat yönünden belirlenen 9.200,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılar … ve …’a verilmesine,
8-)Davacı tarafından sarfedilen 29,20-TL başvuru harcı, 256,17-TL peşin harç, 151,79-TL ıslah harcı olmak üzere toplam 437,16-TL harcın davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine, (davalı sigorta şirketinin 48.184,03/63.184,03 oranında 333,38-TL’den, diğer davalıların tamamından sorumlu olması kaydıyla)
9-)Davacı tarafından yapılan 823,05-TL adli tıp ve posta gideri, 500,00-TL bilirkişi ücreti, 700,00-TL hastane gideri, bozma sonrası yapılan 158,30-TL posta gideri, 3.390,00-TL adli tıp, 700,00-TL bilirkişi ücreti, 148,60-TL istinaf kanun yoluna başvurma ücreti, 4,30-TL vekalet harcı olmak üzere toplam 6.424,25-TL yargılama giderinden haklılık oranına (63.184,03/124.439,69) göre hesaplanan 3.261,90-TL’sinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına, (davalı sigorta şirketinin 48.184,03/63.184,03 oranında 2.487,55-TL’den, diğer davalıların tamamından sorumlu olması kaydıyla)
10-)Davalı … ve … tarafından yapılan 8,60-TL vekalet harcı giderinin haklılık oranına (61.255,66/124.439,69) göre hesaplanan 4,23-TL’nin davacıdan alınarak davalılar … ve …’a verilmesine,
11-)Davacı tarafından yatırılan ve dosyada kalan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
B-)BİRLEŞEN MAHKEMEMİZ … ESAS SAYILI DOSYA BAKIMINDAN;
Davacının maddi tazminat talebinin kabulü ile;
1-)74.265,87 TL Sürekli İş göremezlik tazminatı, 363,07 TL Bakıcı gideri olmak üzere toplam 74.628,94 TL (… Esas sayılı dosyasından bakiye kalan) tazminatın sigorta şirketinin sorumluluğu poliçe limiti ile sınırlı olmak kayıt ve şartı ve faiz başlangıcının temerrüt tarihi olan 29/07/2016 tarihinden başlayarak diğer davalılar bakımından ise kaza tarihi olan 29/09/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
2-)Alınması gereken 5.097,90-TL harçtan peşin alınan 254,90-TL harcın mahsubu ile bakiye 4.843,00-TL harcın davalılardan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-)Hazine tarafından karşılanan 3.120,00-TL arabuluculuk giderinin davalı sigorta şirketinden alınarak hazineye gelir kaydına,
4-)Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 11.940,63-TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
5-)Davacı tarafından sarfedilen 80,70-TL başvuru harcı, 254,90-TL peşin harç, 11,30-TL vekalet harcı olmak üzere toplam 346,90-TL harcın davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-)Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-)Davacı tarafından yatırılan ve dosyada kalan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair; davacı vekili ile davalılar … ile … vekilinin yüzüne karşı, mazereti reddedilen Sigorta Şirketi vekilinin yokluğunda, kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde Konya Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere yapılan yargılama sonunda karar verildi. 15/12/2022

Katip Hakim
¸