Emsal Mahkeme Kararı Konya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/203 E. 2023/68 K. 31.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: … Esas – …
YÜCE TÜRK MİLLETİ ADINA KARAR
T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO :
KARAR NO :
HAKİM :
KATİP :
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA İHBAR
OLUNAN :
VEKİLİ :
DAVA : Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇE YAZIM TARİHİ:
Davacı taraf vekilinin davalı taraf aleyhine açtığı işbu dava mahkememizin … Esas sırasına kaydedilmekle, mahkememizce yapılan aleni/açık yargılama sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; Müvekkilinin 20/05/2020 tarihinde … A.Ş. Konya bayisi olan … Tic. Ltd. Şti’den … numaralı, … 1.5DCI dct SKY marka, 2020 model, … plakalı aracı sıfır km. olarak satın aldığını, müvekkilinin satın aldıktan kısa bir süre sonra tesadüfen yapmış olduğu inceleme sonucunda, aracın sağ arka kapısının boyalı olduğunu ve kapıda sökme takma işlemi yapıldığını fark
ettiğini, bu durumu teyit etmek amacıyla 21/05/2020 tarihinde Antalya kumluca içerisinde faaliyet
gösteren … isimli oto ekspertiz şirketine yaptırmış olduğu inceleme sonucunda, aracın sağ
arka kapısının sökülüp takıldığı ve yine kapıda boyama işlemi yapıldığının tespit edildiğini, müvekkili tarafından aracın 22/05/2020 tarihinde … bayisine götürdüğünü, kontrolü yapılmış olmasına rağmen bu güne kadar davalıdan müspet bir karşılığın alınamadığını, Finike AHM’nin … D.İş dosyası ile delil tespiti yaptırdığını, satışı yapılan
firmadan ayıplı aracın kusursuz bir misli ile değiştirilmesi talebinde bulunduğunu, davalı satış yapan
firma tarafından taleplerin yerine getirilmediğini, davalının araçtaki ayıbı bilebilecek durumda olduğunu,
daha doğrusu araçtaki boya ve tamir işlemlerinin davalı tarafından yapıldığını ve fark etmemesi için
gizlendiğini, bu nedenlerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile ve HMK 107. Maddesi gereği dava değerinin tam ve kesin olarak belirlenebildiğinde arttırılmak üzere davanın kabulü ile ayıplı aracın, ayıpsız misli ile değişimine karar verilmesini, değişim taleplerinin kabul edilmediği takdirde aracın bedelinden ayıp oranında indirim taleplerinin kabulü ile satış tarihinden itibaren ticari faizi ile birlikte davacıya ödenmesine karar verilmesini, delil tespiti masrafları, ihtar masrafı, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile özetle; Davaya konu aracın 20/05/2020 tarihinde satıldığını ve davacı tarafından da tüm
kontrollerinin yapıldığını, davacı şirket yetkilisi tarafından teslim alındığını, müvekkili şirket tarafından
davacı ile akdedilen satış sözleşmesine uygun olarak tam, noksansız, ayıpsız ve hasarsız olarak teslim
edildiğini, müvekkili şirket tarafından … ithalatçı firmadan teslim alındığı şekli ile tespit isteyene/davacıya teslim edildiğini, müvekkili şirketin araca hiçbir müdahalesinin olmadığını, davanın üretici-ithalatçı Türkiye distribütörü … Otomotiv A.Ş.’ye ihbarının talep ettiğini, müvekkilinin hiçbir
kusurunun olmadığını,
şayet böyle bir hasar meydana gelmiş ise aracın davacı-alıcı tarafından teslim
alındıktan sonra davacı nezdinde ve sorumluluğunda uygun olmayan usüller ve taşınma esnasında
hasara uğrayabileceğini, davacının kusuru ile gerçekleşmiş bir hasarın müvekkili tarafından sorumlu
tutulamayacağını, bu nedenlerle işbu davanın üretici/ithalatçı … Otomotiv A.Ş.’ne ihbarını, öncelikle usule dair cevap ve beyanlarının kabulü ile davanın reddini, davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir. Dava ihbar olunan … Otomotiv A.Ş. vekili cevap dilekçesi ile özetle; Dava değeri aracın fatura değeri olduğunu, belirsiz alacak davası açılamayacağını, süresinde ayıp ihbarı yapılmadığını, ispat yükünün davacıda olduğunu, aracın ayıplı olmadığını, misli ile değişim talep edilemeyeceğini, dava konusu araçta varlığı ileri sürülen ayıbın aracın kullanımına etki etmediğini, nitekim teslim tarihinden itibaren 1,5 yıldır araçtan faydalanılmakta olduğunu, velev ki bir kusuru mevcudiyeti halinde dahi (ki kesinlikle kabul etmediklerini) misli ile değişim talebinin T.B.K. 227 uyarınca kabulüne olanak olmadığını, bu nedenlerle yukarıda izah edilen nedenlerle gerek usul gerek esas yönünden haksız davanın reddini talep ettiklerini,
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
I.DAVANIN NİTELENDİRİLMESİ
Taraflar arasında görülmekte olan davanın 20/05/2020 tarihli satış sözleşmesine konu … saşe numaralı, … motor numaralı, … … 1.5 DCİ DCT SKY marka, 2020 model, … plaka numaralı sıfır kilometre araçta bulunduğu iddia edilen gizli ayıp sebebiyle 6098 Sayılı Borçlar Kanununun 227. Maddesi gereğince misli ile değişim olmadığı takdirde ayıp oranında bedelden indirim talebine ilişkin olduğu,
Taraflar arasındaki ihtilafın ise 20/05/2020 tarihli satış sözleşmesine konu araçta herhangi bir ayıp olup olmadığı, ayıp var ise niteliği(gizli veya açık ayıp olup olmadığı), ayıbın kullanıcı hatasından ya da satıcıdan kaynaklanıp kaynaklanmadığı, ayıbının, aracın kullanım amacına aykırı bir durum oluşturup oluşturmadığı, değerini ya da alıcının ondan beklediği faydayı ortadan kaldırıp kaldırmadığı ya da azaltıp azaltmadığı, davacının halen araçtan kesintisiz fayda sağlayıp sağmadığı, araçtaki ayıbın ikinci el piyasasında aracın değerini azaltıp azaltmadığı, ayıbın aracın satış bedeline çok yakın olup olmadığı, çok yakın değilse davacının ayıp oranında satış bedelinden indirim talep edebileceği tutarın ne olduğu hususlarında olduğu anlaşılmıştır.
II.HÜKME EMSAL ALINAN YÜKSEK MAHKEME İLAMLARI
1.T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 21/06/2018 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında;
“Davacı, eldeki dava ile davalıdan satın alınan aracın ayıplı olduğunu ileri sürerek ayıpsız misli ile değişim talep etmiş; Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Her ne kadar davacı tarafından dava değeri 48.500,00 TL olarak gösterilmiş ve Mahkemece de bu değer üzerinden harç ve vekalet ücretine hükmedilmiş ise de; dava konusu aracın 18.02.2013 tarihli faturasındaki değerinin 44.395,75 TL olduğu anlaşılmakla, dava değerinin 44.395,75 TL olduğu kabul edilerek buna göre harç ve vekalet ücretine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde 48.500,00 TL üzerinden harç ve vekalet ücretine hükmedilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.” denilmiştir.
2.T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 20/11/2018 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında;
“Mahkemece, bu bilirkişi raporu esas alınarak hüküm kurulmuş ise de; yalnızca lokal bir bölgede yer alan boya kalınlığının araç değişimini gerektirip gerekmediği husunda yanılgıya düşülmüştür.

Hükme esas alınan bilirkişi incelemesinde, araçtaki ayıbın 2.000,00.-TL değer kaybına yol açacağı bildirilmiştir. Hal böyle olunca, mahkemece, davacının seçimlik haklarından bedel iadesini içeren sözleşmeden dönme hakkını kullanmasının TMK’nın 2. ve TBK’nın 227/3. maddeleri uyarınca hakkaniyete ve taraflar arasındaki hak ve menfaatler dengesine aykırı olacağından, araçtaki ayıp nedeniyle seçimlik hakkından bedel indirim uygulanmasının uygun olacağı değerlendirilerek sonucuna göre hüküm tesisi gerekirken, yazılı şekilde bedel iadesine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.” denilmiştir.
3.T.C. Konya Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesinin 26/05/2021 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında;
“Somut olayda davacı tarafça başvurulan delil tespiti niteliğinde bulunan Akşehir Sulh Hukuk Mahkemesinin … D.İŞ sayılı dosyasında yapılan tespit tek taraflı olarak davalının yokluğunda yapılmış olup, raporun tebliğine ilişkin delil tespit dosyasında herhangi bir kaydın bulunmadığı yargılama sırasında davalıya tebliğ edildiği görülmektedir. Delil tespitinde alınan rapora karşı davalı sunduğu cevap ve savunmalarında tespit raporunu kabul etmediğini bildirmiştir. Mahkemece, yargılama sırasında bilirkişi raporu alınmadan itiraza uğrayan tespit raporu esas alınarak hüküm kurulması doğru değildir (Yargıtay .H.D. 19.12.2018 T. … E. … K.). Bu durumda, satıma konu malda ileri sürülen ayıba ilişkin makinede ayıbın mevcut olup olmadığı kullanıcı hatasından kaynaklanıp kaynaklanmadığı buna göre malın ayıplı olup olmadığı konusunda, aracın bulunduğu yer mahkemesi aracılığıyla keşif icra ettirilip araç üzerinde inceleme yaptırılarak uzman bilirkişiden denetime elverişli rapor alınıp varılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmadığından hükmün bu nedenle kaldırılması gerekmiştir.” denilmiştir.
4.T.C. Konya Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesinin 26/10/2020 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında;
“Kabule göre; ayıp nedeniyle satış bedelinden indirilecek miktarın tespitinde, doktrinde, “mutlak metod”, “nisbi metod” ve “tazminat metodu” adıyla bilinen değişik görüşler mevcutsa da Yargıtay tarafından öteden beri uygulanan “nispi metod” olarak adlandırılan hesaplama yöntemi benimsenmektedir. Bu metoda göre; satış tarihi itibariyle satılanın, ayıpsız ve ayıplı değerleri arasındaki oranın, satış bedeline yansıma miktarı belirlenmektedir. Başka bir ifade ile satılanın, tarafların kararlaştırdıkları satış bedeli gözetilmeksizin, satış tarihi itibariyle gerçek ayıpsız rayiç değeri ile, ayıplı haldeki rayiç değeri ayrı ayrı belirlenerek, bu iki değerin birbirine bölünmesi suretiyle elde edilecek oran, satış bedeline uygulanmaktadır. Mahkemece, yukarıda açıklanan ilke ve esaslar doğrultusunda inceleme ve araştırma yapılarak, davacının talep edebileceği tazminat miktarı uzman bilirkişi aracılığı ile “nispi metod” olarak adlandırılan hesaplama yöntemi ile tespit edilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde dosya kapsamına uygun olmayan ve eksik inceleme ile hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olmuştur. ” denilmiştir.
5.T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 12/11/2020 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında;
“Somut olayda; Mahkemece dava konusu aracın ayıplı olduğu kabulü doğrultusunda, sözleşmeden dönme hakkının kullanılmasının hakkaniyete uygun düşmeyeceği değerlendirilmesi yapılmak suretiyle 1.500,00 TL değer kaybının tazmini hüküm altına alınarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Mahkemece; hakimin takdiri ile davacının talebinin hakkaniyet gereği değiştirilmek suretiyle kabul edilmiş olması halinde davacı tarafın aleyhine vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmesi mümkün değildir. Bu nedenle Mahkemece davacının talebine ilişkin olarak takdir hakkı kullanılmak suretiyle ulaşılan sonuç nedeniyle davacı aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.” denilmiştir.
6.T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 18/04/2022 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında;
” Davalı yükleniciler tacir olup, 6102 sayılı TTK’nın 19/2. maddesi gereğince taraflardan biri için ticari iş niteliğinde olan sözleşmeler, kanunda aksine hüküm yoksa diğer taraf için de ticari iş sayılmaktadır. Ticari işlerde 3095 sayılı Yasa’nın 2/2. maddesine göre avans oranında faiz istenebilecektir. Bu halde mahkemece hükmedilen alacağa avans faizine hükmedilmesi gerekirken, yasal faize hükmedilmesi hatalı olmuş kararın belirtilen nedenlerle bozulması gerekmiştir.” denilmiştir.
III.DEĞERLENDİRME VE NETİCE
1.GÖREV AÇISINDAN YAPILAN DEĞERLENDİRMEDE; Her ne kadar taraflar arasında akdedilen taşınır satış sözleşmesi 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanununda düzenlenmiş ve bu sebeple eldeki dava mutlak ticari dava değil ise de gerek davacı gerekse de davalının 6102 Sayılı TTK’nın 16/1 maddesi gereğince özel hukuk tüzel kişi tacir olması ve tüzel kişi tacirlerin tüm işlerinin ticari olması sebebiyle eldeki davanın nispi ticari davaya vücut verdiği ve Mahkememizin görevli olduğuna kanaat edilmekle işin esasına geçilmiştir.
2.DAVA DEĞERİ VE HARÇ İKMALİ AÇISINDAN YAPILAN DEĞERLENDİRMEDE; Her ne kadar davacı tarafından eldeki dava açılırken 1.000,00 TL üzerinden harçlandırılarak açılmış ise de dava dilekçesinin netice ve talep kısmında öncelikle dava konusu aracın misli ile değişiminin talep edildiği, mümkün olmaması halinde ayıp oranında bedelden indirim istenildiği anlaşılmakla yukarıda detayı verilen T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 21/06/2018 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı da emsal alınarak dava konusu aracın fatura satış bedeli olan 270.843,04 TL üzerinden bakiye kalan peşin harç ikmali 11/11/2021 tarihi itibariyle yapılarak yargılamaya devam olunmuştur.
3.TARAF DELİLLERİNİN TOPLANMASI VE BİLİRKİŞİ RAPORLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ;
a.21/05/2020 Tarihli Özel Eksper Raporunda; Davacı tarafından araç satışının gerçekleştiği 20/05/2020 tarihinin hemen ertesi gününde … isimli iş yerinde yaptırılan inceleme neticesinde düzenlenen özel eksper raporunda özetle aracın yapılan tüm detaylı incelemesinde sağ arka kapı dışında orjinal olduğu ve herhangi bir arızasının bulunmadığı, sağ arka kapısının ise “sökülmüş, takılmış, boyalı” olarak tespit edildiği rapor edilmiştir.
b.07/08/2020 Tarihli Bilirkişi Raporunda; Davacı tarafından eldeki dava açılmadan önce T.C. Finike Asliye Hukuk Mahkemesinin … D. İş Esas-… D. İş Karar sayılı dosyasında bilirkişi raporu alınmış, alınan bilirkişi raporunda özetle dava konusu aracın sağ arka kapısının sökülüp takıldığının kapı civatalarından anlaşıldığı ve yine sağ arka kapısının boyanmış olduğu rapor edilmiştir.
c.30/05/2022 Tarihli Kök Rapor ile 19/08/2022 Tarihli Ek Bilirkişi Raporunda; Mahkememizce yukarıda detayı verilen T.C. Konya Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesinin 26/05/2021 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı da emsal alınarak 21/05/2020 Tarihli Özel Eksper Raporu ile 07/08/2020 Tarihli D. İş Bilirkişi raporu yeterli görülmemiş ve yine yukarıda detayı verilen T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 20/11/2018 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı ile T.C. Konya Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesinin 26/10/2020 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı da emsal alınarak … Hususunda rapor aldırılmış, 30/05/2022 Tarihli Kök Rapor ile 19/08/2022 Tarihli ek raporda özetle dava konusu aracın sağ arka kapısının orjinal değerlerin üzerinde 130-160 mikron boyalı olduğu, söz konusu ayıbın dış gözlemle tespitinin mümkün olmadığı, sağ kapıda yer alan ayıbın gizli ayıp mahiyetinde olduğu, araçtaki ayıbın şekli ve derinliği itibariyle kullanıcı hatasından kaynaklanmadığı, mevcut ayıbın aracın kullanım amacına aykırı olmadığı, araçtan beklenen faydayı ortadan kaldırmadığı lakin aracın değerini azalttığı, araçtaki ayıp bedelinin satış bedeline yakın olmadığı, taraflarca satışın 270.843,00 TL üzerinden yapıldığı, aracın satış tarihi itibariyle ayıpsız bedelinin 275.000,00 TL olduğu, ayıplı satış bedelinin 250.000,00 TL olacağı, nispi metot nazara alınarak yapılan değerlendirmede davacının talep edebileceği zarar miktarının 24.622,00 TL olacağı rapor edilmiştir.
d.02/01/2023 Tarihli Heyet Raporunda; Mahkememizce tarafların rapora itirazları da nazara alınarak … Heyet raporu aldırılmış, 02/01/2023 tarihli heyet raporunda özetle dava konusu aracın sağ arka kapısında iki farklı işlem yapıldığı, sağ arka kapısının sökülüp takıldığı ve sağ arka kapıda boyama işlemi yapıldığı, aracın 20/05/2020 tarihinde davacı tarafından satın alındığı, 21/05/2020 tarihinde ise … eksper işlemi yaptırdığı, satışın gerçekleştiği ve eksper incelemesinin yapıldığı 1 günlük süre zarfında boyama ve kuruma işleminin yapılamayacağı, bu sebeple ayıbın davacıdan kaynaklanmadığı, araçta bulunan ayıbın basit muayene ile tespitinin mümkün olmadığı, ayıbın gizli ayıp mahiyetinde olduğu, mevcut ayıbın aracın kullanım amacına aykırı olmadığı, araçtan beklenen faydayı ortadan kaldırmadığı lakin aracın değerini azalttığı, araçtaki ayıp bedelinin satış bedeline yakın olmadığı, taraflarca satışın 270.843,00 TL üzerinden yapıldığı, dava konusu aracın satış tarihindeki kasko değerinin 272.510,00 TL olduğu, aracın ayıplı değerinin ise 250.000,00 TL olduğu, nispi metot nazara alınarak yapılan değerlendirmede davacının talep edebileceği zarar miktarının 22.372,30 TL olduğu rapor edilmişi, söz konusu heyet raporunun Yüksek Mahkemenin denetimine elverişli, ayrıntılı, gerekçeli ve yöntemine uygun olarak hazırlandığına kanaat edilmekle hükme esas alınmasına karar verilmiştir.
4.NETİCE; Yukarıda yapılan açıklamalar, amir kanun hükümleri, bilirkişi raporları, Yüksek Mahkeme içtihatları ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde davacı tarafından 20/05/2020 tarihinde dava konusu aracın 270.843,00 TL bedelle satın alındığı, ülkemizde ve dünyada meydana gelen Covid-19 pandemi salgını sebebiyle alınan tedbirler kapsamında dava konusu aracın davacı tarafından Konya ilinden alınarak nakliye ile Antalya iline götürüldüğü, ertesi gün 21/05/2020 tarihinde davacı tarafından … isimli iş yerinde yaptırılan inceleme neticesinde düzenlenen özel eksper raporunda özetle aracın yapılan tüm detaylı incelemesinde sağ arka kapı dışında orjinal olduğu ve herhangi bir arızasının bulunmadığı, sağ arka kapısının ise “sökülmüş, takılmış, boyalı” olarak tespit edildiğinin rapor edilmesi üzerine davacı tarafından vatsap üzerinde davalı çalışanlarına bildirildiği, akabinde T.C. Finike Asliye Hukuk Mahkemesinin … D. İş Esas-… D. İş Karar sayılı dosyasında delil tespiti yaptırıldığı, davalıya ayıp hususuna ilişkin olarak T.C. Finike Noterliğinin 08/06/2020 Tarih ve … Yevmiye nolu ihtarnamesinin tebliğ edildiği, ihtarname ve tebliğe rağmen taleplerinin karşılanmaması üzerine eldeki davanın açıldığı, Mahkememizce taraf delillerinin toplanması akabinde aldırılan 02/01/2023 tarihli heyet raporunda dava konusu aracın sağ arka kapısında iki farklı işlem yapıldığı, sağ arka kapısının sökülüp takıldığı ve sağ arka kapıda boyama işlemi yapıldığı, aracın 20/05/2020 tarihinde davacı tarafından satın alındığı, 21/05/2020 tarihinde ise … eksper işlemi yaptırdığı, satışın gerçekleştiği ve eksper incelemesinin yapıldığı 1 günlük süre zarfında boyama ve kuruma işleminin yapılamayacağı, bu sebeple ayıbın davacıdan kaynaklanmadığı, araçta bulunan ayıbın basit muayene ile tespitinin mümkün olmadığı, ayıbın gizli ayıp mahiyetinde olduğu, mevcut ayıbın aracın kullanım amacına aykırı olmadığı, araçtan beklenen faydayı ortadan kaldırmadığı lakin aracın değerini azalttığı, araçtaki ayıp bedelinin satış bedeline yakın olmadığı, taraflarca satışın 270.843,00 TL üzerinden yapıldığı, dava konusu aracın satış tarihindeki kasko değerinin 272.510,00 TL olduğu, aracın ayıplı değerinin ise 250.000,00 TL olduğu, nispi metot nazara alınarak yapılan değerlendirmede davacının talep edebileceği zarar miktarının 22.372,30 TL olduğu rapor edildiği, her ne kadar davacı tarafından aracın misli ile değişimi talep edilmiş ise de yukarıda detayı verilen T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 20/11/2018 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı da emsal alındığında davacının seçimlik haklarından misli ile değişim hakkını kullanmasının TMK’nın 2. ve TBK’nın 227/3. maddeleri uyarınca hakkaniyete ve taraflar arasındaki hak ve menfaatler dengesine aykırı olacağından araçtaki ayıp nedeniyle seçimlik hakkından bedel indirim uygulanmasının uygun olacağı değerlendirilerek davacının davasının 22.372,30 TL üzerinden kabulüne karar verilmiş LAKİN yine yukarıda detayı verilen T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 12/11/2020 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı da emsal alınarak davacının misli ile değişim talebinin hakkaniyet gereği değiştirilmek suretiyle kabul edilmiş olması karşısında davacı tarafın aleyhine vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmemiştir.
5.TEMERRÜT TARİHİ VE AYIP İHBARININ SÜRESİNDE YAPILIP YAPILMADIĞI AÇISINDAN YAPILAN DEĞERLENDİRMEDE;
a.Temerrüt Tarihi Açısından Yapılan Değerlendirmede; Her ne kadar davacı tarafından satış tarihinden itibaren faiz işletilmesi talep edilmiş ise de davalının 6098 Sayılı TBK’nın 117. Maddesi gereğince temerrüde düşürülmesi gerektiği, davacı tarafından T.C. Finike Noterliğinin 08/06/2020 Tarih ve … Yevmiye nolu ihtarnamesi ile temerrüt ihtarının yapıldığı, ihtar içeriğinde davalıya ihtarın tebliğinden itibaren 3 günlük süre verildiği, söz konusu ihtarın 25/06/2020 Perşembe günü davalıya tebliğ edildiği, 3 günlük sürenin 28/06/2020 tarihinde sonra erdiği ve temerrüdün 29/06/2020 tarihinde gerçekleştiği anlaşılmakla yukarıda detayı verilen
T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 18/04/2022 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı da emsal alınarak 22.372,30 TL’nin temrrüt tarihi olan 29/06/2020 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
b.Ayıp İhbarının Süresinde Yapılıp Yapılmadığı; Her ne kadar davalı vekili tarafından ayıp ihbarının süresinde yapılmadığı iddia edilmiş ise de yukarıda detayı verilen bilirkişi raporlarında ifade edildiği üzere ayıbın gizli ayıp mahiyetinde olduğu ve dahi davalı tanığı … 19/07/2022 tarihli duruşmada alınan beyanında aracın teslim edildiği günün gecesi saat 23.00 civarında davacı şirket yetkilisinin kendisini arayarak aracın kapısının boyalı olduğunu söyleyerek aracın fotoğraflarını kendisine gönderdiğini ve fotoğraflarda aracın kaza yaptığını gösterir herhangi bir emare bulunmadığını ifade etmesi karşısında ayıbın yasal süre içerisinde yapıldığına kanaat edilerek davalının bu yöndeki savunmasına itibar edilmemiş ve Mahkememizde oluşan vicdani kanaatin tezahürü olarak aşağıdaki hükümler tesis edilmiştir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunumuzun 227/4 maddesi gereğince davacının davasının KABULÜ İLE; 22.372,30 TL’nin temrrüt tarihi olan 29/06/2020 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
2-Davacının yargılama öncesinde yapmış olduğu delil tespiti ve ihtar masraflarının yargılama gideri içerisinde DEĞERLENDİRİLMESİNE,
3-Dava açılırken alınan 59,30TL peşin harcın ve 4.676,56TL tamamlama harcından Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 1.528,25 TL karar ve ilam harcının mahsubu ile fazladan alınan 3.207,61 TL nin dosyanın kesinleşmesi ve talep halinde davacıya iadesine,
4-Hazine tarafından karşılanan 720,00TL arabuluculuk giderinin davalıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydına,
5-Davacı tarafından karşılanan 59,30TL başvuru harcı, 1.528,25 TL peşin harç, 8,50TL vekalet suret harcı, 343,50TL posta ve tebligat gideri, 3.200,00TL bilirkişi ücreti gideri ile 1.266,90TL tespit gideri olmak üzere toplam ‬6.413,45‬‬TL’nin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
6-Davacı vekili yararına AAÜT’ye göre hesaplanan 9.200,00TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-6100 Sayılı HMK’nın 323–333. maddeleri gereğince hükmün verilmesinden kesinleşmesine kadar olan dönemde davacının sorumlu olduğu yargılama giderleri de ödendikten sonra var ise karar kesinleştiğinde; Kullanılamayan ve bakiye kalan gider avansının Hukuk Muhakemeleri Kanunun Gider Avansı Tarifesinin 5. Maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra talep eden tarafından hesap numarası bildirilmiş ise iade elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle, talep eden tarafından hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı avanstan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak İADESİNE,
DAİR;Davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın 7201 Sayılı Kanununun 11. Maddesi gereğince taraf vekillerine tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde T.C. KONYA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ . HUKUK DAİRESİ NEZDİNDE istinaf kanun yoluna müracaat etme hakları açık olmak üzere Türk Milleti adına verilen karar duruşma tutanağına geçirilerek açıkça okunup usulen anlatıldı.31/01/2023

Katip Hakim