Emsal Mahkeme Kararı Konya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/200 E. 2022/5 K. 06.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
KONYA TÜRK MİLLETİ ADINA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :
HAKİM :
KATİP :
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
KARAR YAZMA TARİHİ :
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİANIN ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin … internet sitesi aracılığı ile … isimli alıcıya 18.999,00-TL bedelli … – … Ekran 3840×2160 100HZ UHD 4K … Tv satışını yaptığını ve ürünün aracı internet firması ile ve müvekkili firma ile anlaşmalı olan … Kargo taşımacılık firması aracılığı ile 10.12.2019 tarihinde … gönderi numarası ve … Taşıma irsaliye numarası ile ürünün gönderimini sigortalı olarak gerçekleştirdiğini, davalı … Kargo’nun gönderiyi ayrıca taşıma güvencesi için de müvekkilinden ücret tahsil ederek sigortalı olarak ürünün gönderimini gerçekleştirdiğini, buna ilişkin satılan ürünün E-Arşiv faturası, gönderime ait irsaliye formunu içeren evrakları dielkçe ekinde ibraz ettiklerini, anılan ürünün özensiz ve kurallara uyulmadan taşınması sebebiyle ürünün ağır hasara uğradığını ve kullanılamaz hale geldiğini, ayrıca elektronik eşya olması sebebiyle müşteriye imzası karşılığında teslim edilmesi gereken ürünün müşteriye hiçbir şekilde haber verilmeksizin müşterinin işte olduğu bir saatte ambalajı patlamış ve her yerden zarar görmüş vaziyette kapısının önüne bırakıldığını, müşteriye teslim edilmediğini, bu hususa ilişkin satılan ürünün müvekkili depodan çıkmadan önce görüntülediğini sağlam hali ve taşıma sonrasında müşterinin çektiği fotoğraf görüntülerinin çıktılarını ekte sunduklarını, davalı … kargo elinde olan davaya konu ürünün, alanında uzman bilirkişice incelenmesi neticesinde verilen zarara ilişkin durumun netlik kazanarak davadaki haklılıklarının ortaya çıkacağını, eve döndüğünde ürünü hasarlı gören müşterinin derhal müvekkili firmayla iletişim kurarak iade talebinde bulunduğunu, yine davalı … Kargo taşımacılık firmasına iade edilmek üzere ürünü teslim ettiğini, bu olay sonrası davalı kargo firması ile çözüm odaklı iletişimin hiç bir sonuç sağlamadığını, hasarlı ürünün de davalı kargo firması tarafından müvekkili firmaya teslim edilmediğini, yani hasarlı ürünün halen davalı kargo firması elinde tutulduğunu, ağır hasarlı olarak müşteriye teslim edilen ürüne ilişkin 18.999,00-TL bedel iadesinin … sitesi aracılığı ile müvekkili tarafından gerçekleştirildiğini, müvekkilinin davalıya teslim etmiş olduğu ürün bedelinin KDV dahil 18.999,00-TL olup yaşanılan hasar olayı nedeniyle 18.999,00-TL zarara uğranıldığını hem de müşteri memnuniyetsizliği sebebiyle aracı internet firmasında mağaza puanının olumsuz etkilendiğini, Arabuluculuk Bürosuna başvurulduğunu ve görüşmeler sonucunda anlaşmaya varılamadığını, müvekkilinin uğramış olduğu toplam zarar olan 18.999,00-TL maddi zararın işlemiş ve işleyecek yasal faizi ile ile birlikte davalı … Taşımacılık A.Ş. Kargo firmasından rücuan tahsiline, mahkeme masrafları ile avukatlık ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiş, duruşmada da bu beyanlarını tekrar etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ:
Davalı tarafa usulüne uygun olarak davetiye tebliğ edilmiş, davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Mahkemenin yetkisine ilişkin itirazları olduğunu, uyuşmazlıklarda genel yetkili mahkemelerin davalının davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesi olduğunu, müvekkili şirket … Taşımacılık A.Ş.’nin ikamet adresinin “… Mah. … Cad. No:… … Plaza … /… ” olması nedeniyle yetkili mahkemenin Konya Asliye Ticaret Mahkemeleri olmayıp İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğundan mahkemenin yetkisine itiraz ettiklerini, davaya karşı zamanaşımı defiinde bulunduklarını, taşınmak üzere teslim alınan ürünün alıcısına teslim edilmiş olup davalı müvekkilinin taşıma ilişkisinden kaynaklı edimlerini eksiksiz yerine getirdiğini, davacının, gönderinin alıcı … imzası alınmadan, kendisi evde dahi değilken kapısına bırakılmak suretiyle teslim edildiği iddiasının gerçeği yansıtmadığını, davaya konu gönderinin … isimli şahsa, kimlik numarası kayıt altına alınarak kimlik ibrazı karşılığında ve imzası alınarak teslim edildiğini, davalı müvekkilinin taşıma ilişkisinden kaynaklı edimlerini eksiksiz olarak yerine getirdiğini, davacının davaya konu gönderi içeriğini Türk Ticaret Kanununun 858. maddesinde düzenlenen taşıma senedi ile ispat etmek zorunda olduğunu, davacı tarafından gönderi içeriğini tevsik edici belge sunulamaması durumunda davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, gönderenin eşyayı ziya ve hasardan koruyacak ve taşıyıcıya zarar vermeyecek şekilde ambalajlamak zorunda olduğunu, yetersiz ambalajlamadan doğacak zararlardan gönderenin sorumlu olduğunu, davaya konu kargonun, ambalaj yetersizliği nedeniyle zayi olması durumunda, gönderen Türk Ticaret Kanunu 862. maddesindeki yükümlülüğünü yerine getirmediğinden dolayı taşıyıcının sorumluluğu bulunmadığını, taşımaya konu ürünün müvekkilinin kusuruyla hasara uğradığı düşünüldüğünde dahi davacının gerçek zararını ispat etmesi gerektiğini, gönderenin gönderinin içeriğinin ne olduğunu beyan etmek ve buna ilişkin belgeleri taşıyıcıya teslim etmekle mükellef olduğunu, davaya konu taşıma ilişkisinde taşınan ürünün niteliği, cinsi gibi özelliklerinin göndericisi tarafından bildirilmediğinden taşınan ürünün ne olduğunun bilinemediğini, davacı tarafından sunulan, herhangi bir satışa ait olabilecek faturanın, taşıması yapılan ürünün niteliğine yönelik delil olarak kabul edilebilmesinin de mümkün olmadığını, tüm bu nedenlele haksız ve hukuki mesnetten yoksun açılan davanın reddi ile yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
ÇEKİŞMELİ HUSUSLAR, TOPLANAN DELİLLER, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; Taşınmak üzere davalıya teslim edilen ürünün taşıma esnasında zarar görmesi nedeniyle uğranılan zararın tazmini talebidir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın davacı tarafça taşınmak üzere davalıya teslim edilen ürünün taşıma esnasında zarar görmesi nedeni ile davacının davalıdan zararının tazmini hususunda olduğu anlaşılmıştır.
Taraflarca bildirilen deliller toplanmış, arabuluculuk son tutanağı, faturalar, dava konusu ürüne ait fotoğraflar, ürün bedelinin iadesine ilişkin yazışmalar, kargo gönderimine dair evraklar dosya arasına alınmıştır.
Davalı vekili süresi içerisinde sunmuş olduğu cevap dilekçesi ile yetki itirazında bulunmuş ve mahkemenin yetkisine ilişkin itirazları olduğunu, huzurdaki uyuşmazlıkta genel yetkili mahkemelerin davalının davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesi olduğunu, müvekkili şirket … Taşımacılık A.Ş.’nin ikamet adresinin “… Mah. … Cad. No:… … Plaza … /… ” olması nedeniyle yetkili mahkemenin Konya Asliye Ticaret Mahkemeleri olmayıp, İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğundan dolayı davanın yetki yönünden reddine karar verilmesini talep etmiştir.
6100 sayılı HMK’nun yetki-genel yetkili mahkeme başlıklı 6. maddesi; “(1) Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir. (2)Yerleşim yeri, 22/11/2001 tarihli ve 4721 sayılı Türk Medenî Kanunu hükümlerine göre belirlenir.” hükmünü amirdir.
6100 sayılı HMK’nun yetki-yetki itirazının ileri sürülmesi başlıklı 19. maddesi; “(1)Yetkinin kesin olduğu davalarda, mahkeme yetkili olup olmadığını, davanın sonuna kadar kendiliğinden araştırmak zorundadır; taraflar da mahkemenin yetkisiz olduğunu her zaman ileri sürebilir. (2)Yetkinin kesin olmadığı davalarda, yetki itirazının, cevap dilekçesinde ileri sürülmesi gerekir. Yetki itirazında bulunan taraf, yetkili mahkemeyi; birden fazla yetkili mahkeme varsa seçtiği mahkemeyi bildirir. Aksi takdirde yetki itirazı dikkate alınmaz. (3)Mahkeme, yetkisizlik kararında yetkili mahkemeyi de gösterir. (4)Yetkinin kesin olmadığı davalarda, davalı, süresi içinde ve usulüne uygun olarak yetki itirazında bulunmazsa, davanın açıldığı mahkeme yetkili hâle gelir.” hükmünü amirdir.
6100 sayılı HMK’nun ilk itirazlar-konusu başlıklı 116. maddesi; “(1)İlk itirazlar aşağıdakilerden ibarettir: a)Kesin yetki kuralının bulunmadığı hâllerde yetki itirazı. b)Uyuşmazlığın tahkim yoluyla çözümlenmesi gerektiği itirazı. c) (Mülga:22/7/2020-7251/8 md.)” hükmünü amirdir.
6100 sayılı HMK’nun ilk itirazlar-ileri sürülmesi ve incelenmesi başlıklı 117. maddesi; “(1)İlk itirazların hepsi cevap dilekçesinde ileri sürülmek zorundadır; aksi hâlde dinlenemez. (2)İlk itirazlar, dava şartlarından sonra incelenir. (3)İlk itirazlar, ön sorunlar gibi incelenir ve karara bağlanır.” hükmünü amirdir.
6100 sayılı HMK’nun cevap dilekçesi verilmesinin sonucu başlıklı 131. maddesi; “(1)Cevap dilekçesinin verilmesinden sonra, cevap süresi dolmamış olsa bile ilk itirazlar ileri sürülemez.” hükmünü amirdir.
6100 sayılı HMK’nun genel yetkiyi düzenleyen 6. maddesinin birinci fıkrasına göre; “Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir.”
Huzurda açılan davada mahkememizin yetkili olmasını gerektirir başkaca bir yetki durumu (kuralı ) da söz konusu değildir.
Davalı da süresi içerisinde yapmış olduğu yetki ilk itirazı ile yetkili yer mahkemesinin davalının ikamet adresinin yer aldığı İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu beyanla yetki itirazında bulunmuştur.
Yapılan yargılama ve değerlendirme neticesinde davalının yetki itirazının kabulü ile yetkili mahkemelerin İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğu kanaati ile yetkisizlik kararı verilmekle aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Açılan davada mahkememiz yetkisiz olduğundan davanın yetki yönünden REDDİNE,
2-HMK nun 20. maddesi gereğince taraflardan birinin, verildiği anda kesin olan kararlarda kararın tebliği tarihinden, süresinde kanun yoluna başvurulmadığından kesinleşen kararlarda kararın kesinleştiği tarihten ve kanun yoluna başvurulan kararlarda da kanun yolu başvurusunun reddi kararının tebliği tarihinden itibaren yasal iki hafta içinde kararı veren mahkemeye başvurarak, dava dosyasının yetkili mahkemeye gönderilmesini talep etmesi halinde dava dosyasının görevli ve yetkili İSTANBUL ANADOLU NÖBETÇİ ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE,
Belirtilen iki haftalık süre içinde talepte bulunulmaması veya süresinden sonra talepte bulunulması halinde mahkememizce re’sen davanın açılmamış sayılmasına karar (ek karar) verileceğinin taraflarca bilinmesine,
3-H.M.K.’nun 331/2. maddesi gereğince harç, vekâlet ücreti ve yargılama giderlerinin yetkili ve görevli mahkemece bir karara bağlanmasına, yetkisizlik kararından sonra dosyanın İstanbul Anadolu Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmemesi halinde talep üzerine mahkememizce verilecek ek karar ile yargılama, harç giderleri hususunun karara bağlanmasına,
Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde Konya Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere yapılan yargılama sonunda karar verildi. 06/01/2022

Katip Hakim