Emsal Mahkeme Kararı Konya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/193 E. 2022/646 K. 01.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: … Esas – …
YÜCE TÜRK MİLLETİ ADINA KARAR
T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO :
KARAR NO :
HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLLERİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇE YAZIM TARİHİ:

Davacı taraf vekilinin davalı taraf aleyhine açtığı işbu dava mahkememizin … Esas sırasına kaydedilmekle, mahkememizde yapılan açık yargılama sonunda, mahkememizin 08/12/2020 tarih … Esas … Karar sayılı kararında belirtilen nedenlerle davanın kabulüne ilişkin istinaf kanun yolu açık olan bu kararımıza karşı davalının istinaf kanun yoluna başvurması üzerine KONYA Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesinin 30/03/2021 tarih … Esas … Karar sayılı kararı ile kararımızın kaldırılmasına ve dava dosyasının mahkememize gönderilmesine kesin olarak karar verilmesi üzerine mahkememize gelen dava dosyası mahkememizin … Esas sırasına kaydedilmekle, mahkememizce yapılan aleni/açık yargılama sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu 08/05/2018 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin 07/09/2016 tarihinde arkasında yolcu olarak bulunan … ile … plakalı motosiklet ile seyir halindeyken plakası 06 ile başlayan siyah renkli passat marka aracın virajda fren yapması nedeniyle araca çarpması sonucu motosikletin devrildiğini, aracın kaza yerinden kaçtığını, kaza yerinde kamera kayıtları olmadığından kazaya neden olan aracın tespit edilemediğini, kaza nedeniyle müvekkilinde yaralanmalar ve vücudunda kırıklar olduğunu, alınan raporla sürekli maluliyet oranının %18 olarak belirlendiğini, kaza nedeniyle müvekkilinin tedavi gideri ve bakıcı gideri gibi giderleri ile işgücü kaybına maruz kaldığını, davalı kuruma yapmış oldukları müracaat sonucunda da müvekkilinin kaza nedeniyle kusurlu olduğu iddiasıyla ödeme yapılmadığını beyanla davanın kabulü ile 100,00TL sürekli iş göremezlik ve 50,00TL bakıcı gideri olmak üzere 150,00TL belirsiz alacak tazminatının başvuru tarihi olan 26/03/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere davalıdan tahsilini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu 04/11/2020 tarihli ıslah dilekçesinde özetle; dava açarken talep ettikleri maddi tazminat taleplerini arttırarak; sürekli iş göremezlik yönünden 51.523,25TL, bakıcı gideri yönünden 2.470,50TL olmak üzere toplam 53.993,75TL’ye yükselttiklerini, talepleri gibi karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili mahkememize vermiş olduğu 15/01/2019 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; davacını maluliyet oranı belirlendiği iddiasıyla sunmuş olduğu rapor kabul etmediklerini, raporun doğru usul ve yönetmeliklerle alınmadığını, mahkememizce yeniden rapor alınmasını, davacının geçici iş göremezlik taleplerinin de bakıcı gideri taleplerinin de trafik poliçe teminatı kapsamında olmadığından reddine karar verilmesini, davacının sürekli iş göremezlik sakatlığının da bulunmadığını bu talebinin de reddine karar verilmesini, davacının taleplerinin SGK tarafından karşılanan kalemler olduğunu, müvekkili kurumun sorumluluğunun olmadığını beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
I.DAVANIN NİTELENDİRİLMESİ
Taraflar arasına görülmekte olan davanın 07/09/2016 tarihinde meydana gelen trafik kazası neticesinde davacının uğradığını iddia ettiği sürekli iş göremezlik ve bakıcı gideri maddi zararlarının tazmini talepli maddi tazminat davası olduğu, taraflar arasındaki ihtilafın ise 07/09/2016 tarihinde meydana gelen olayın trafik kazası olup olmadığı, trafik kazası ise dava dışı sürücünün herhangi bir kusuru olup olmadığı, davacının iddia ettiği bir maddi zararı olup olmadığı, var ise miktarının ne olduğu hususlarında olduğu anlaşılmıştır.
II.HÜKME EMSAL ALINAN YÜKSEK MAHKEME İÇTİHATLARI
Mahkememizin 08/12/2020 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamının kaldırılmasına ilişkin T.C. Konya Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesinin 30/03/2021 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında;
“1-Alınan ATK raporunda davacının % 4,2 oranında malul olduğu belirtilmiş,Konya eğitim ve araştıma hastanasi raporunda ise %18 maluliyet oranı tespit edilmiş olup Yargıtay HGK 17/06/2015 tarih … -… Esas,… Kararında da belirtildiği üzere alınan her 2 rapor arasında önemli bir fark (maluliyet oranları arasında bir misli oranında farklılık) olduğundan çelişki oluşmuş olup bu çelişki Adli Tıp Kurumu genişletilmiş ihtisas dairesinden alınacak rapor ile giderilmesi ve yeniden karar verilmesi gerekmekte olup bu nedenle davalı Sigorta Vekillerinin buna yönelik istinafı itirazı yerinde görülmüştür.
2-Trafik kaza tespit tutanağında olay tek taraflı kaza olarak geçmiş ve kazaya sebebiyet verdiği iddia edilen araçtan söz edilmemiştir. …’na başvurulabilecek hallere ilişkin olarak, 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 14/2-b maddesinde “Rizikonun meydana geldiği tarihte geçerli olan teminat tutarları dâhilinde sigortasını yaptırmamış olanların neden olduğu bedensel zararlar” düzenlemesine yer verilmiş; aynı mahiyetteki düzenleme, … Yönetmeliği’nin 9/1-b maddesinde de yer almıştır. Bu düzenlemelere göre; trafik kazası sonucu oluşan bedensel zarar nedeniyle …’na husumet yöneltilebilmesi için, bedensel zarara yol açan aracın kaza tarihi itibariyle zorunlu sigortasının yapılmamış olması gerekmektedir.
Davalı …’na kazayı sebebiyet veren aracın trafik sigortasının bulunmayışı nedeniyle husumet yöneltildiğinden, kimliği tespit edilemeyen kazaya sebebiyet verip vermediği,tek taraflı kaza mı çift taraflı kaza mı olduğu hususunun saptanması gerekmektedir.
Davacı tarafın kazanın çift taraflı kaza olduğunu ispat etmesi gerekmektedir. İDM tarafından davacıya bu hususta delillerini sunması ve varsa kazayı gören tanıkların dinlenmesi için süre verilerek sonucuna göre karar vermesi gerekmektedir. Davalı vekilinin itirazı yerindedir.
3-Bu durumda mahkemece, ilgili tanıklar dinlenip deliller toplandıktan sonra ilgili soruşturma dosyası ile birlikte dosyanın İstanbul Teknik Üniversitesinden seçilecek 3 kişilik kusur konusunda uzman bilirkişi kurulundan tüm dosya kapsamına göre, kazanın oluş şekli, çarpma noktaları,olayın görgü tanıklarının anlatımları da gözönünde bulundurularak sürücülerin olaydaki kusur durumlarının tespiti hususunda, önceki bilirkişi raporlarının da irdelendiği ayrıntılı, gerekçeye ve denetime elverişli bir rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu biçimde hüküm kurulması doğru olmayıp davalı vekillerinin istinafı yerindedir.” gerekçeleriyle kaldırılmasına karar verilmiştir.
Mahkememizce yukarıda detayı verilen kaldırma ilamı çerçevesinde araştırma yapılmış, istinaf başvurusunun yerinde görülmeyen kısımlarına ilişkin yeniden değerlendirme yapılmamıştır.
III.DEĞERLENDİRME VE NETİCE
1-KAZANIN ÇİFT TARAFLI GERÇEKLEŞİP GERÇEKLEŞMEDİĞİ; Mahkememizce yukarıda detayı verilen Yüksek Mahkeme kaldırma kararı çerçevesinde davacı tanıkları dinlenmiş, tanıklar … ve …’nin gerek 11/09/2016 Tarihinde olayın sıcağı sıcağına alınan soruşturma beyanlarında gerekse de talimat mahkemesince 27/10/2021 tarihli talimat duruşmasında alınan yeminli beyanlarında kazanın davacının seyir halindeyken viraja yakın bir yerde siyah renkli VW Passat marka bir aracın savurması neticesinde meydana geldiğini ifade ettikleri söz konusu beyanların davacı anlatımlarını desteklediği anlaşılmakla davanın çift taraflı trafik kazası olduğu Mahkememizce kabul edilmiştir.
2-KUSUR AÇISINDAN YAPILAN DEĞERLENDİRMEDE; Davacı tanıklarının dinlenmesi akabinde yukarıda detayı verilen Yüksek Mahkeme kaldırma kararı çerçevesinde İTÜ Trafik Heyetinden kusur raporu aldırılmış, 14/04/2022 Tarihli Heyet Raporunda kazanın meydana gelmesinde davacıya atfı mümkün herhangi bir kusur olmadığı, dava dışı plakası tespit edilemeyen araç sürücüsünün ise %100 oranında asli ve tam kusurlu olduğu rapor edilmiş, söz konusu raporun Yüksek Mahkemenin denetimine elverişli, ayrıntılı, gerekçeli ve yöntemine uygun olduğuna kanaat edilmekle hükme esas alınmasına karar verilmiştir.
3-MALULİYET RAPORU AÇISINDAN YAPILAN DEĞERLENDİRMEDE; Yukarıda detayı verilen Yüksek Mahkeme kaldırma kararı çerçevesinde maluliyet raporları arasındaki çelişkinin giderilmesi adına T.C. Adalet Bakanlığı Adli Tıp Kurumu Genişletilmiş İhtisas Dairesinden yeniden rapor aldırılmış, 31/08/2022 Tarihli raporda Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerine göre davacıda meydana gelen yaralanmanın %4.2 oranında kalıcı maluliyete sebebiyet verdiği, davacının 1,5 aylık geçici tedavi süresince bakıcıya ihtiyaç duyduğu rapor edilmiş, söz konusu rapor taraflara tebliğ edilmiş, davalı … yönüyle davacıda meydana gelen maluliyet ve tedavi giderlerinin teminat kapsamında olmadığı yönüyle itirazda bulunulmuş, söz konusu raporun Yüksek Mahkemenin denetimine elverişli, ayrıntılı, gerekçeli ve yöntemine uygun olarak hazırlandığına kanaat edilmekte hükme esas alınmasına karar verilmiştir.
4.AKTÜERYA BİLİRKİŞİ HESABI AÇISINDAN YAPILAN DEĞERLENDİRMEDE; Alınan kusur raporu ve maluliyet raporu çerçevesinde Mahkememizin 08/12/2020 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı dosyasında alınan kusur ve maluliyet raporlarının aynı olduğu ve aktüerya hesabında yapılmasını gerektirir bir değişiklik olmadığı, davacı vekili tarafından 04/10/2022 tarihli dilekçe ile de davanın kabulü talep edilmekle yargıda hedef süre, usul ekonomik ve yukarıda detayı verilen Yüksek Mahkeme ilamında hesaplamaya esas alınan PMF tablosunun usul ve yasaya uygun olduğuna ilişkin tespit karşısında 02/11/2020 tarihli aktüerya raporu hükme esas alınmıştır.
5.NETİCE; Yukarıda yapılan açıklamalar, Yüksek Mahkeme ilamları, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde davacının 07/09/2016 tarihinde seyir halindeyken viraja yakın bir yerde siyah renkli VW Passat marka bir aracın savurması neticesinde kazanın meydana geldiği ve yaralandığı, kazanın meydana gelmesinde davacıya atfı mümkün herhangi bir kusur olmadığı, dava dışı plakası tespit edilemeyen araç sürücüsünün ise %100 oranında asli ve tam kusurlu olduğu, kaza sebebiyle davacıda meydana gelen yaralanmanın %4.2 oranında kalıcı maluliyete sebebiyet verdiği, davacının 1,5 aylık geçici tedavi süresince bakıcıya ihtiyaç duyduğu, 02/11/2020 tarihli bilirkişi raporundan anlaşıldığı üzere davacının 51.523,25 TL sürekli iş göremezlik maddi zararı ile 2.470,50 TL bakıcı gideri maddi zararı olduğu anlaşılmakla bu tutarlar üzerinden (Mahkememizin 08/12/2020 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamıyla hükmolunan tazminat tutarlarıyla tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla) davasının kabulüne karar verilerek Mahkememizde oluşan vicdani kanaatin tezahürü olarak aşağıdaki hükümler tesis edilmiştir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Davacı …’nın davasının KABULÜ İLE; (Mahkememizin 08/12/2020 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamıyla hükmolunan tazminat tutarlarıyla tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla)
a) Davacının 07/09/2016 tarihinde meydana gelen trafik kazası sebebiyle mahrum kaldığı 51.523,25 TL sürekli iş göremezlik maddi zararının davalı … kaza tarihinde geçerli poliçe teminat limitleri ile sınırlı olmak üzere temerrüt tarihi olan 30/03/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili DAVACIYA VERİLMESİNE,
b) Davacının 07/09/2016 tarihinde meydana gelen trafik kazası sebebiyle mahrum kaldığı 2.470,50 TL bakıcı gideri maddi zararının davalı … kaza tarihinde geçerli poliçe teminat limitleri ile sınırlı olmak üzere temerrüt tarihi olan 30/03/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili DAVACIYA VERİLMESİNE,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 3.688,31TL. karar ve ilam harcından, dava açılırken alınan 35,90TL. peşin harç ile yargılama sırasında alınan 184,00TL. ıslah harcı olmak üzere toplam 219,90 TL.’nin mahsubu ile bakiye 3.468,41 TL. karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı vekili yararına AAÜT’ye göre hesaplanan 9.200,00TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 35,90 TL. başvuru harcı, 35,90TL. peşin harç, 5,20 TL. vekalet suret harcı, 184,00TL. ıslah harcı, 2.225,00TL adli tıp, posta ve tebligat gideri, 1.950,00 TL. bilirkişi ücreti, 607,66TL Selçuk Üniversitesi fatura gideri olmak üzere toplam 5.043,66‬TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafından sarfedilen yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
6-6100 Sayılı HMK’nın 323–333. maddeleri gereğince hükmün verilmesinden kesinleşmesine kadar olan dönemde davacının sorumlu olduğu yargılama giderleri de ödendikten sonra var ise karar kesinleştiğinde; Kullanılamayan ve bakiye kalan gider avansının Hukuk Muhakemeleri Kanunun Gider Avansı Tarifesinin 5. Maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra talep eden tarafından hesap numarası bildirilmiş ise iade elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle, talep eden tarafından hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı avanstan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak İADESİNE,
DAİR; Davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın 7201 Sayılı Kanununun 11. Maddesi gereğince taraf vekillerine tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde T.C. Konya Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinden istinaf kanun yoluna müracaat etme hakları açık olmak üzere Türk Milleti adına verilen karar duruşma tutanağına geçirilerek açıkça okunup usulen anlatıldı.01/11/2022

Katip Hakim