Emsal Mahkeme Kararı Konya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/164 E. 2022/362 K. 26.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: … Esas – …
T.C.
KONYA TÜRK MİLLETİ ADINA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :
HAKİM :
KATİP :
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI : 1-
VEKİLİ :
DAVALILAR : 2-
3-
VEKİLİ :
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
KARAR YAZMA TARİHİ :
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİANIN ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin 17.09.2020 tarihinde … plaka sayılı aracı ile … ili … ilçesi … Mahallesi’nde, … Sokak istikametinden … Sokak İstikametine dönüş yaptıktan sonra seyrine devam ederken, sürücü …’in sevk ve idaresindeki … plaka sayılı araç ile çarpıştığını, çarpmanın etkisi ile müvekkilinin sevk ve idaresindeki … plaka sayılı aracın savrularak kaldırımın üzerine çıktığını, bundan dolayı müvekkilinin aracında maddi hasar meydana geldiğini ve aracın değer kaybına uğradığını, ayrıca müvekkilin aracı kullanamamasından kaynaklı araç mahrumiyetinden doğan zararı bulunduğunu, 17.09.2020 tarihli kazanın akabinde polis memurları tarafından tutulan kaza tespit tutanağında; “Sürücü …’ in 2918 sayılı KTK’ nın 56/1-a maddesinde belirtilen “şerit izleme ve değiştirme kurallarına uymamak” kuralını ihlal ettiğini, Sürücü …’ in ise kural ihlalinin bulunmadığı kanaatine varılmıştır” şeklinde tespitte bulunulduğunu, kaza tespit tutanağından da anlaşılacağı üzere dava konusu kazada müvekkilin herhangi bir kural ihlali bulunmayıp, karşı tarafın kuralları ihlal eden hareketi sonucu kazanın meydana geldiğini, kazaya neden olan … plakalı aracın … Sigorta A.Ş. tarafından Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası … poliçe numarası ile sigortalı olduğunu, Karayolları Trafik Kanununun 97. Maddesine göre … Sigorta A.Ş.’ye iadeli taahhütlü başvuru yapıldığını, 27.01.2021 tarihinde tebliğ edilmiş ise de bir sonuç alınamadığını, davalı Nureddin Demir’in de araç maliki olduğunu ve bu sebepten sorumlu olduğunu, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere 100,00 TL değer kaybı, 100,00 TL araç mahrumiyet zararı olmak üzere toplam 200,00 TL’nin kaza tarihi olan 17.09.2020 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan (sigorta şirketi yönünden poliçede belirtilen limitler dâhilinde ve araç mahrumiyetinden doğan zarar hariç olmak üzere) müştereken ve müteselsilen tahsiline, davalı araç maliki adına kayıtlı … plakalı araç ve adına kayıtlı olan başkaca araç ve taşınmazlar üzerine takdiren teminatsız olarak 200,00 TL üzerinden ihtiyati haciz vaazına, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı yana yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiş, duruşmada da bu beyanlarını tekrar etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ:
Davalı taraflara usulüne uygun olarak davetiye tebliğ edilmiş olup davalı … Sigorta vekili cevap dilekçesinde özetle; HMK’nın 6.maddesinde “Genel yetkili Mahkeme; davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir” şeklinde düzenleme yapıldığını, işbu davada yetkili mahkemenin müvekkili sigorta şirketinin yerleşim yerinin İstanbul olması sebebiyle HMK madde 6/1 gereği; İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemelerinin yetkili olduğunu, dosyanın yetkili İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemelerine gönderilmesine karar verilmesini talep ettiklerini, davaya konu araç 165.000 km üzerinde olduğundan dolayı değer kaybı oluşmamış olup değer kaybına ilişkin taleplerin reddinin gerektiğini, davacının sigorta şirketine müracaatı üzerine Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının Ek-1’inde düzenlenen değer kaybı hesaplama formülü uyarınca değer kaybı oluşmadığının tespit edildiğini ve ödeme yapılmadığını, kazanç kaybı, hasar gören aracın onarım süresi boyunca kullanılamaması veya işletilememesi halinde meydana gelen zararı ifade ettiğini, dolayısıyla kazanç kaybının, araçta meydana gelen maddi ve fiziki zarar kapsamında değerlendirilemeyeceğini, bu kapsamda müvekkili sigorta şirketinin ZMMS Genel Şartların A.3. maddesi gereği kazanç kaybına ilişkin herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını davaya konu kazanın meydana geldiği 17.09.2020 tarihinde araç başı ZMMS teminat limitinin 41.000,00-TL olduğunu, müvekkili sigorta şirketi tarafından 07.01.2021 tarihinde 20.577,73-TL tedarikçi firmaya, 26.03.2021 tarihinde ise 8.428,28-TL olmak üzere toplam 29.006,01-TL tutarında hasar bedeli ödemesi yapıldığını, müvekkil sigorta şirketinin poliçe teminat limitinden kalan tutar olan 11.993,99-TL’den fazlasından sorumlu tutulamayacağını, bu nedenle açılan davanın reddi ile yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin karşı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … ve … vekili cevap dilekçesinde özetle: Davaya konu olay için davacı tarafından verilen beyanları kabul etmediklerini, kazaya konu olayın gerçekdışı izah edildiğini, somut şekilde müvekkili … ‘in bu olay ile ilgisi olmadığı ve bu sebeple talep edilen miktarlardan sorumlu olmadığını, hukuki yarar yoksunluğu sebebi ile davanın reddini talep ettiklerini, müvekkili … taraf olarak kazadan haberi dahi olmadığını, kazaya konu olayda müvekkili … hiçbir kusuru olmadığını, davacı tarafın talep ettiği değer kaybı ve mahrumiyet bedeli için müvekkillerin sorumluluğunun olmadığını, haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olan ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz talepleri ile birlikte aynı zamanda davanın reddine, mahkeme masrafları ile avukatlık ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
ÇEKİŞMELİ HUSUSLAR, TOPLANAN DELİLLER, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Huzurda açılan dava; 17/09/2020 tarihinde meydana gelen kaza nedeniyle davacıya ait araçta oluşan araç değer kaybı ve araç mahrumiyet zararının tazmini davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın 17/09/2020 tarihinde davacıya ait … plakalı araç ile davalılardan … idaresindeki … plakalı aracın karıştığı kaza nedeniyle davacının davalılardan araç değer kaybı ve araç mahrumiyet zararı talebi ( araç mahrumiyet zararını sigorta şirketi dışındaki davalılardan ) hususunda olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce tarafların bildirdikleri deliller toplanmış, kazaya karışan araçlara ait trafik kayıtları ve belgeler, sigorta şirketine ait poliçe ve hasar dosyası, yapılan ödemeye ilişkin belgeler, trafik kazası tespit tutanağı, Türkiye Reasürans Şirketler Birliğine ve Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezine yazılan müzekkere cevapları, kazaya uğrayan araca ilişkin fotoğraflar ile tüm bilgi ve belgeler dosya arasına alınmıştır.
Akabinde dosya makine mühendisi bilirkişiye verilerek kazadaki tarafların kusur durumu ve davacı aracındaki değer düşüklüğü ve araç mahrumiyet zararının belirlenmesi için rapor alınmasına karar verilmiştir.
Sunulan 24/01/2022 tarihli raporda özetle; İki aracın karıştığı maddi hasarlı trafik kazasında, … plakalı otomobil sürücüsü davalı …’in %100 oranında kusurlu olduğu, davaya konu … plakalı araçta ve dava konusu trafik kazası sonucunda araçta meydana gelen değer kaybının 25.000,00-TL olacağı, davacının davaya konu aracın tamir süresi içerisindeki araç yokluğu/araç mahrumiyeti nedeniyle oluşan zararının 3.000,00-TL olacağı, davacının aracın tamir süresi içerisindeki zararının, ZMMSP kapsamı dışında kaldığı, davaya konu aracın tamirinin davalı … Sigorta A.Ş. tarafından zmms poliçe kapsamında yaptırıldığı ve toplam hasar bedeli olarak 29.006,01 TL ödendiği, kaza tarihi itibariyle poliçeden dolayı teminat miktarının 41.000,00 TL ile sınırlı olup, poliçeden dolayı kalan teminat miktarının ise 11.993,99 TL olduğu, kusur oranına göre davacının, davalı … Sigorta A.Ş.’den talep edebileceği tazminat miktarının 11.993,99 TL olduğu ifade edilmiş, ancak bilirkişi raporunda sehven bakiye poliçe limiti değer kaybı olarak belirlenen 25.000,00-TL ile araç mahrumiyeti nedeniyle oluşan zarar tutarı olan 3.000,00-TL toplamından tenzil edilerek bakiye 16.006,01-TL olarak belirlenmiştir.
Oysa sigorta şirketi bakiye poliçe limiti olan 11.993,99 TL’den, diğer davalılar ise bilirkişi raporunda belirlenen araçta meydana gelen değer kaybı olan 25.000,00-TL ile davaya konu aracın tamir süresi içerisindeki araç yokluğu/araç mahrumiyeti nedeniyle oluşan zarar olan 3.000,00-TL olmak üzere toplam 28.000,00-TL’den sorumludurlar.
Davacı vekili 17/03/2022 tarihli talep artırım dilekçesi ile bidayette 100,00 TL değer kaybı ve 100,00 TL araç mahrumiyet zararı olmak üzere toplam 200,00 TL olarak belirlediği talebini, araç değer kaybı olarak 25.000,00-TL’ye, araç mahrumiyet zararı olarak 3.000,00-TL’ye iblağ etmiş ve harcını da yatırmış, söz konusu bedelin davalı sigorta şirketinin sorumlu olduğu bakiye poliçe limiti ve araç mahrumiyet zararından sorumlu olmaması kaydı ile müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı sigorta şirketine davadan önce yapılan başvurunun tebliği 27/01/2021 tarihi olup, temerrüt ise 09/02/2021 tarihinde gerçekleşmiş ve bu tarihten itibaren faize hükmedilmiş, davalı araç hususi araç olduğundan dolayı da yasal faize hükmedilmiştir.
Davalı sigorta şirketi vekili yetki itirazında bulunmuş ise de yapılan yetki itirazının reddi gerekmiştir. 6100 sayılı HMK’nın genel yetkiyi düzenleyen 6. maddesinin birinci fıkrasına göre; “Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir.” Yine aynı Kanunun 16. maddesinde ise, “Haksız fiilden doğan davalarda, haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi de yetkilidir hükmü yer almaktadır. Her ne kadar davalı sigortacı vekili cevap dilekçesinde yetki itirazında bulunmuş ise de kazanın meydana geldiği ve zarar gören davacının yerleşim yerinin Konya olması nedeniyle yetki itirazının reddine karar vermek gerekmiştir.
Davacı vekili kaza nedeniyle araçta oluşan değer kaybını talep etmiştir. Davaya konu olan kazada davacıya ait araç hasara uğramıştır. Bu tür kazalarda aracın kaza sonrası onarıldıktan sonra mübadele ( rayiç ) değerinin, olaydan önceki mübadele değerinden az olacağının kabulü gerekir. Çünkü araç tamamen onarılmış olsa bile bu aracın tahribatın izlerini taşıyacağı aşikardır. Aracın onarılmış durumdaki değeri, ne kadar iyi onarılmış olursa olsun, kural olarak aynı nitelikteki hiç hasara uğramayan araç değerinden daha düşük olacaktır. Bu da aracın cari değerini düşürecektir.
Zararı tazminle yükümlü olan kimse, tazmin borcunu doğuran eylemin meydana gelmesinden önceki durumu iadeye mecburdur. Kural olarak; araçtaki değer kaybı belirlenirken, aracın markası, yaşı, modeli ve hasar gören kısımları dikkate alınarak aracın kaza tarihinden önceki ikinci el satış değerinin tespiti ile aracın tamir edildikten sonraki ikinci el satış değeri arasındaki fark değer kaybını gösterir. Bilirkişi tarafından yapılan hesaplama da emsal Yargıtay içtihatlarına uygun olarak bahsi geçen şekilde yapılmış ve hükme mesnet alınmıştır. Ayrıca kusur belirlemesi de kaza tespit tutanağı ile uyumludur.
Araç mahrumiyet zararından ise davalı sigorta şirketi sorumlu olmayıp diğer davalılar sorumludurlar. Zaten davacı vekili de bu kalem bakımından talebini diğer davalılara yöneltmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama ve değerlendirme neticesinde dosya kül halinde değerlendirildiğinde davacı vekilince davalılar aleyhine açılan işbu davada, 17/09/2020 tarihinde davacıya ait … plakalı araç ile davalılardan … idaresindeki … plakalı aracın karıştığı kaza nedeniyle davacının davalılardan araç değer kaybı ve araç mahrumiyet zararının ( araç mahrumiyet zararını sigorta şirketi dışındaki diğer davalılardan ) tazmini talep edilmiş olup, alınan bilirkişi raporuna göre davacı aracında 25.000,00-TL araç değer kaybı ve 3.000,00-TL araç mahrumiyeti nedeniyle oluşan zarar belirlenmiş olup, sigorta şirketinin bakiye poliçe limitinin ise 11.993,99 TL olduğu anlaşılmakla buna göre davanın kabulüne ilişkin olarak aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davacının davasının talep arttırım dilekçesi de nazara alınmak suretiyle KABULÜ İLE;
1-)25.000,00-TL araç değer kaybı ve 3.000,00-TL araç mahrumiyet zararı olmak üzere toplam 28.000,00-TL tazminatın davalı sigorta şirketinin sorumluluğu bakiye poliçe limiti olan 11.993,99-TL tutarında araç değer kaybından sorumlu olması kayıt ve şartı ile temerrüt tarihi olan 09/02/2021 tarihinden itibaren, diğer davalılar bakımından ise kaza tarihi olan 17/09/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
2-)Alınması gereken 1.912,68-TL harçtan, peşin olarak alınan 59,30-TL harç ve ıslah harcı olarak alınan 474,76-TL harç olmak üzere toplam 534,06-TL’nin mahsubu ile bakiye 1.378,62 -TL harcın davalılardan alınarak hazineye gelir kaydına, (Davalı sigorta şirketinin 11.993,99/28.000 oranına göre hesaplanan 590,54-TL’den diğer davalılar ile birlikte sorumlu olduğuna, diğer davalıların tamamından sorumlu olduğuna,)
3-)Hazine tarafından karşılanan 1.320,00-TL arabuluculuk giderinin davalılardan tahsili ile hazineye gelir kaydına, (Davalı sigorta şirketinin 11.993,99/28.000 oranına göre hesaplanan 565,43-TL’den diğer davalılar ile birlikte sorumlu olduğuna, diğer davalıların tamamından sorumlu olduğuna,)
4-)Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden dolayı karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 5.100,00-TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, (Davalı sigorta şirketinin 11.993,99/28.000 oranına göre hesaplanan 2.184,62-TL’den diğer davalılar ile birlikte sorumlu olduğuna, diğer davalıların tamamından sorumlu olduğuna,)
5-)Davacı tarafından yapılan 59,30-TL başvuru harcı, 8,50-TL vekalet harcı, 59,30-TL peşin harç, 474,76-TL ıslah harcı, 700,00-TL bilirkişi ücreti, 221,10-TL yazışma ve tebligat gideri olmak üzere toplam 1.522,96-TL yargılama giderinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, (Davalı sigorta şirketinin 11.993,99/28.000 oranına göre hesaplanan 652,37-TL’den diğer davalılar ile birlikte sorumlu olduğuna, diğer davalıların tamamından sorumlu olduğuna,)
6-)Dosyada artan gider avansının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair; davacı vekili ile davalılar … ve … vekilinin yüzüne karşı, kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde Konya Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere yapılan yargılama sonunda karar verildi. 26/05/2022

Katip Hakim