Emsal Mahkeme Kararı Konya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/1 E. 2022/70 K. 26.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

DAVACILAR: 1-
2-
3-
VEKİLİ :
DAVALI : 1-
VEKİLİ :
DAVALILAR: 2-
3-

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
HEYETİMİZCE GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
TALEP :
Davacılar vekili mahkememize vermiş olduğu 13/03/2017 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; 21/11/2016 tarihinde davalı … sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile yol çalışmasının olduğu bölgede hızlı gitmesinden kaynaklı direksiyon hakimiyetini kaybederek … sevk ve idaresindeki … plakalı araca çarptığını, müvekkili …’ın … plakalı araçta yolcu koltuğunda olduğunu, kaza tarihinde 24 yaşında olan müvekkilinin kaza nedeniyle sağ gözünü kaybettiğini ve uzun bir tedavi süreci yaşamak zorunda kaldığını, kaza nedeniyle Konya C. Başsavcılığınca … soruşturma sayılı dosyası ile soruşturma açıldığını, oluşan kazada yolcu konumunda olan müvekkilinin kazada kusurunun olmadığını, davalılardan …’ın sürücü olarak, …’ın araç maliki olarak, sigorta şirketinin de araç sigortalayanı olarak sorumlu olduğunu, kaza tarihinde müvekkilinin kafede garson olarak çalıştığını, müvekkilinin Konya Meram Eğitim Araştırma Hastanesinde ve Konya Necmettin Erbakan Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesinde uzun süren tedavi sürecinde birçok ameliyat geçirdiğini ve sağ gözünü kaybettiğini, müvekkilinin fiziksel engeli nedeniyle hayatına ve günlük yaşantısına düzenli devam edemediğini, ekonomik olarak da olumsuz etkilendiğini, uzun tedavi ve ameliyatlar nedeniyle de birçok tedavi masrafı ve iyileşme sürecinde bakım masraflarını karşılamak durumunda kaldığını, müvekkilinin fiziksel engeli nedeniyle diğer müvekkilleri olan anne ve babasının da hissettikleri endişe ve üzüntü nedeniyle manevi zararlarının ortaya çıktığını beyanla fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması kaydıyla öncelikle hüküm altına alınacak alacağın tahsil edilememe riskine karşılık kazaya da karışan … plaka sayılı araç üzerine ihtiyati haciz şerhi konulmasına, müvekkili … lehine 200,00TL geçici iş göremezlik, 200,00TL beden gücü kaybı zararı, 200,00TL tedavi ve bakım gideri olmak üzere toplam 600,00TL maddi tazminatın davalı … şirketi yönünden sigorta limiti ile sınırlı kalması kaydıyla temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile, diğer davalılar yönünden kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsiline, müvekkili … lehine 50.000,00TL, anne … lehine 20.000,00TL, baba … lehine 20.000,00TL olmak üzere toplam 90.000,00 TL manevi tazminatın davalılar … ve …’dan olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacılar vekili mahkememize vermiş olduğu 10/07/2020 havale tarihli ıslah dilekçesinde özetle; dava açarken müvekkili … için 200,00 ‘er TL talep ettikleri geçici iş göremezlik taleplerini 5.026,87TL arttırarak 5.226,87TL’ye; sürekli iş göremezlik taleplerini 390.616,97TL arttırarak 390.816,97TL’ye; bakıcı ve tedavi gideri taleplerini 6.790,90TL arttırarak 6.990,90TL’ye yükselterek toplamda 403.034,74TL maddi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davacılar vekili 10/09/2020 tarihli duruşmadaki beyanında; dava ve ıslah dilekçelerinde tedavi ve bakım gideri olarak talep ettikleri maddi tazminat taleplerinden tedavi giderlerine yönelik taleplerinden feragat ettiklerini, bakıcı gideri yönünden taleplerinin devam ettiğini beyan etmiştir.
Davacılar vekili istinaf mahkemesinin kaldırma kararı sonrasında mahkememize vermiş olduğu 02/03/2021 havale tarihli ıslah dilekçesinde özetle; istinaf mahkemesinin kaldırma kararı sonrasında mahkememizce alınan bilirkişi raporu gereğince davalarını ıslah ettiklerini, geçici iş göremezlik tazminat taleplerinin 5.226,87TL, sürekli iş göremezlik taleplerinin 623.122,35TL, bakıcı ve tedavi gideri taleplerinin 6.990,90TL olduğunu beyanla toplamda 635.340,12TL maddi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davacılar vekili mahkememize vermiş olduğu 26/08/2021 havale tarihli geri alma dilekçesinde özetle; müvekkillerinin beyanı gereğince davalı … ve … yönünden davadan vazgeçtiklerini beyanla gereğince yapılmasını talep etmiştir.
Davacılar vekili 30/06/2021 tarihli duruşmadaki beyanında özetle; dava dilekçesinde 200,00TL olarak talep ettikleri tedavi ve bakıcı gideri taleplerinin 1,00TL’sinin tedavi giderini özgü, 199,00TL’sinin bakıcı giderine özgü olduğunu, 1,00TL olarak talep ettikleri tedavi giderlerinden önceki beyanları gibi feragat ettiklerini beyanla talepleri gibi karar verilmesini talep etmiştir.
Davacılar vekili 26/01/2022 tarihli duruşmadaki beyanında özetle; sigorta şirketinin sorumlu olduğu poliçe limiti miktarınca ödeme yaptığını ancak sigorta şirketi yönünden vekalet ücreti ve yargılama gideri taleplerinin devam ettiğini beyan etmiştir.
CEVAPLAR :
Davalı … ve … vekilinin mahkememize vermiş olduğu 31/03/2017 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; açılan davada mahkememizin görevsiz olduğunu, görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğunu bu nedenle öncelikle görevsizlik kararı verilerek dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesini, esasa ilişkin beyanlarında kazanın meydana geldiği yolda … /… şirketinin yolda kazı çalışması yaptığını, gerekli önlemleri almadığını, müvekkilinin yolun kapalı olduğunu son anda farkederek manevra yapmak zorunda kaldığını, kaza sonrası … /… şirketinin yoldaki önlemleri arttırdığını, kazada müvekkilinin tam kusurlu gösterilmesinin haksız olduğunu, yolda gerekli önlemleri almayan … /… şirketinin de kusurlu olduğunu bu durumun mahkememizce tespit edilmesini, kaza nedeniyle başlatılan soruşturma sonucu açılan ceza dosyasının neticesinin beklenmesini, oluşan kazada kastı olmayan müvekkilinin kaza sonrası da davacı ve ailesi ile görüşüp tedavi sürecinde gerekli desteği vermeye hazır olduğunun davacı tarafı bildirdiğini beyanla davanın reddini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasını talep etmiştir.
Davalı …Ş. vekilinin mahkememize vermiş olduğu 06/04/2017 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; açılan davanın dava şartı yerine getirilmeden açıldığını, dava açılmadan önce müvekkili sigorta şirketine usulüne uygun başvuru yapılmadığını, davacı tarafın müvekkili sigorta şirketine 12/01/2017 tarihinde yaptığı başvurunun eksiklik nedeniyle işlem yapılmadan davacı tarafı eksikliğin giderilmesi için bildirim yapıldığını ancak davacı tarafın eksikliği gidermek yerine dürüstlük kuralına da aykırı hareket ederek dava açtığını, davacı tarafın tazminat taleplerinin de kötü niyetli olduğunu bu nedenle öncelikle dava şartı eksikliğinden davanın usulden reddine karar verilmesini, esasa ilişkin beyanlarında müvekkili şirketin sorumluluğunun poliçe limiti ile sınırlı olup araç sürücüsü kusuru oranında olduğunu, araç sürücüsü ve araç malikinin kusursuz olduğu durumlarda müvekkili şirketin sorumluluğunun bulunmadığını, mahkememizce kazaya ilişkin kusur durumlarının usulüne uygun olarak tespit edilmesini, davacının talebine istinaden sürekli sakatlığının olup olmadığının da mahkememizce tespit edilmesini, kaza nedeniyle geçici iş göremezlik, tedavi ve bakıcı giderinden müvekkilinin sorumlu tutulamayacağını, bu giderlerden Sosyal Güvenlik Kurumunun sorumlu olduğunu, davacı tarafın faiz talebininde haksız olduğunu, davacının müvekkili şirketine usulüne uygun başvurusunun olmadığından dolayı temerrüd söz konusu olmadığını, mahkememizce faize hükmedilmesi durumunda dava tarihinin dikkate alınmasını beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar … ve … istinaf mahkemesinin kaldırma kararı sonrasında mahkememize vermiş olduğu 04/11/2021 havale tarihli beyan dilekçelerinde özetle; davacı tarafın geri alma taleplerine muvafakat ettiklerini, yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin olmadığını beyan etmiştir.
Mahkememizce verilen 10/09/2020 tarih, … esas, … karar sayılı karar davalı … vekilince istinaf edilmiş, Konya Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesinin 29/12/2020 tarih, … esas, … karar sayılı kaldırma kararı verilmiş, dosya mahkememize tevzi edilerek 04/01/2021 tarihinde yeni esasa kaydedilmiştir.
DELİLLER:
Mahkememizce taraf vekillerinin bildirdikleri deliller toplanmış, kazaya karışan araçların trafik kayıtları celbedilmiş, Meram Eğitim ve Araştırma Hastanesine müzekkere yazılarak tedavi evrakları celbedilmiş, davalı … şirketine müzekkere yazılarak, poliçe ve bu poliçe kapsamında müracaat ve ödeme olup olmadığı araştırılmış, SGK İl Müdürlüğüne müzekkere yazılarak, davacı … geçirmiş olduğu trafik kazası nedeniyle davacıya ödeme yapılıp yapılmadığı araştırılmış, tarafların ekonomik ve sosyal durumları araştırılmış, Konya C. Başsavcılığının … soruşturma sayılı dosyası celbedilmiş, … Büyükşehir Belediye Başkanlığından davacı …’ın kaza tarihi itibariyle son üç ayın maaş bordrosu celbedilmiş, Ankara Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi Başkanlığına gönderilerek kusur raporu alınmış, İstanbul Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Dairesi Başkanlığına müzekkere yazılarak davacıların maluliyetleri yönünden rapor alınmış, dosya aktüerya uzmanı bilirkişiye tevdi edilerek hesap raporu alınmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava; yaralamalı trafik kazası nedeni ile açılmış iş göremezlik, tedavi ve bakıcı giderlerine yönelik maddi ve manevi tazminat davasıdır.
Mahkememizce yapılan yargılama neticesinde mahkememiz … esas, …karar sayılı 10/09/2020 tarihli kararı ile; “Davacı …’ın maddi tazminat talebinin kısmen kabulü ile; 5.226,87 TL geçici iş göremezlik dönemi maddi zararı, 390.816,97 TL sürekli iş göremezlik dönemi maddi zararı, 6.990,90 TL bakıcı gideri olmak üzere toplam 403.034,74 TL maddi tazminatın davalı … şirketinin sorumluluğu sigorta poliçe limiti olan 310.000,00 TL ile sınırlı olmak ve temerrüt tarihi olan 30/01/2017 tarihinden işleyecek yasal faizle sınırlı olmak kaydıyla, diğer davalılar yönünden kaza tarihi olan 27/11/2016 tarihinden işleyecek yasal faizinden sorumlu olmak kaydıyla tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı …’a verilmesine, Davacının tedavi giderine yönelik tazminat talebinin feragat nedeniyle reddine, Davacıların manevi tazminat davasının kısmen kabulü ile; Davacı … için 25.000,00 TL, Davacı … için 5.000,00 TL, Davacı … için 5.000,00 TL, olmak üzere toplam 35.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 27/11/2016 tarihinden itibaren davalılar … ve …’dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine,” dair karar verilmiştir.
Mahkememizce verilen 10/09/2020 tarih, … esas, … karar sayılı karar davalı … vekilince istinaf edilmiş, Konya Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesinin 29/12/2020 tarih, … esas, … karar sayılı kaldırma kararı ile; ” …..Bu halde Aym’ce verilen iptal kararı sonrası düzenlenecek maluliyet raporlarında 01/06/2015 tarihinden itibaren uygulanan genel şartların bu halde genel şartlarla belirlenen özürlülük ölçütü yönetmeliği ile engelliler yönetmeliğinin uygulanma imkanı kalmadığından….
…..Bu halde mahkemece AYM iptal kararı doğrultusunda belirlenen esaslara göre daha önce rapor tanzim eden tazminat bilirkişisinden ATK 2. İhtisas dairesinden alınan 28/03/2018 tarihli raporu esas alınarak yukarıdaki esaslara uygun ek rapor tanziminin istenerek sonucuna göre hüküm kurulmalıdır…….” şeklinde ifade edilen gerekçelerle mahkememiz kararı kaldırılmıştır.
Kaldırma kararı doğrultusunda mahkememizce dosya aktüerya hesap bilirkişisine tevdi edilerek hükme ve denetime elverişli 05/02/2021 tarihli rapor aldırılmıştır. Bilirkişi, sözü geçen raporunda davacı …’ın dava konusu kaza sebebiyle uğradığı geçici iş göremezlik zararının 5.226,87TL, sürekli iş göremezlik zararının 623.122,35TL, bakıcı gideri zararının 6.990,90TL olduğunu tespit etmiştir.
Davacı …’ın tedavi giderine yönelik tazminat talebinin değerlendirilmesinde;
İşbu davanın yargılaması sırasında davacılar vekili kaldırma kararı öncesindeki 10/09/2020 tarihli celsede tedavi gideri taleplerine ilişkin davadan feragat ettiklerini mahkememize bildirmiştir.
HMK nun 307. maddesi “(1)Feragat, davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir.” hükmünü amirdir.
HMK nun 309. maddesi “(1)Feragat ve kabul, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır. (2)Feragat ve kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir. (3)Kısmen feragat veya kabulde, feragat edilen veya kabul edilen kısmın, dilekçede yahut tutanakta açıkça gösterilmesi gerekir. (4)Feragat ve kabul, kayıtsız ve şartsız olmalıdır.” hükmünü amirdir.
HMK nun 310. maddesi “(1)Feragat ve kabul, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir.” hükmünü amirdir.
HMK nun 311. maddesi “(1)Feragat ve kabul, kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. İrade bozukluğu hâllerinde, feragat ve kabulün iptali istenebilir.” hükmünü amirdir.
HMK nun 312. maddesi “(1)Feragat veya kabul beyanında bulunan taraf, davada aleyhine hüküm verilmiş gibi yargılama giderlerini ödemeye mahkûm edilir. Feragat ve kabul, talep sonucunun sadece bir kısmına ilişkin ise yargılama giderlerine mahkûmiyet, ona göre belirlenir. (2)Davalı, davanın açılmasına kendi hâl ve davranışıyla sebebiyet vermemiş ve yargılamanın ilk duruşmasında da davacının talep sonucunu kabul etmiş ise yargılama giderlerini ödemeye mahkûm edilmez.” hükmünü amirdir.
Davadan feragat, kesin hükmün yasal sonuçlarını doğuran ve davayı sonuçlandıran taraf işlemi olup, davalının kabulüne dâhi bağlı değildir. Bu durumlar karşısında davacının söz konusu talebine ilişkin davasından feragat etmesi nedeniyle davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
Davalılar … ve …’a Yönelik Tedavi Gideri Talebi haricindeki maddi tazminat davası ile manevi tazminat davası yönünden yapılan değerlendirmede;
6100 Sayılı HMK’nun 123. Maddesine göre; “Davacı, hüküm kesinleşinceye kadar, ancak davalının açık rızası ile davasını geri alabilir. Bu takdirde davanın açılmamış sayılmasına karar verilir.”
Davacılar vekili davanın yargılaması sırasında davalılar … ve …’a yönelik davayı geri aldıklarını 26/08/2021 tarihli dilekçesi ve aynı zamanda 03/11/2020 tarihli celsedeki sözlü beyanlarıyla dosyaya bildirmiştir.
Davalılar … ve … ise kimlik tespitlerinin yapıldığı müşterek imzalı 04/11/2021 tarihli dilekçe ile davanın geri alınmasına açıkça rıza gösterdiklerini dosyaya bildirmişlerdir.
Davalılar davanın geri alınmasına açıkça rıza gösterdiklerinden söz konusu talebe ilişkin dava yönünden davanın açılmamış sayılmasına karar vermek gerekmiştir.
Davalı …Ş.’ye yönelik tedavi gideri talebi haricindeki maddi tazminat davası yönünden yapılan değerlendirmede;
Kaza tarihinde yürürlükte bulunan 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 85/1 maddesinde, “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.”; 85/son maddesinde ise, “işleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükümlerine yer verilmiştir.
Trafik kazaları neticesi doğacak zarar sorumluluğunda müteselsillik esasını benimsemiştir. TBK 61. Maddesinde “Birden çok kişi birlikte bir zarara sebebiyet verdikleri veya aynı zarardan çeşitli sebeplerden dolayı sorumlu oldukları takdirde, haklarında müteselsil sorumluluğa ilişkin hükümler uygulanır.” demekle birden çok kişi aynı zarardan aynı sebeple yada çeşitli sebeplerden dolayı sorumlu olabileceği vurgulanmıştır. Bu durum iki veya daha çok kişinin şahsında sorumluluğun ya da herhangi bir tazminat yükümlülüğün şartlarının gerçekleşmesi halinde söz konusu olur. İşte bu tür durumlarda sorumlular hakkında müteselsil sorumluluk hükümleri uygulanacaktır. (Yargıtay . Hukuk Dairesi … E. … K.)
Davanın dayanağı olan trafik kazasında oluşa ve dosya kapsamına uygun Ankara Adi Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi Başkanlığından aldırılan rapora göre davalı sürücü …’ın %100 oranında kusurlu olması nedeni ile davalı sürücünün kullandığı aracın kaza tarihindeki zorunlu mali mesuliyet sigortacısı olan davalı …Ş.’nin bu sıfatı nedeniyle 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu ve Genel Şartlarına göre davacıların maddi tazminat taleplerinden sorumludur.
Davalı … şirketinin tanzim ettiği 21/10/2016- 21/10/2017 tarihli … poliçe numaralı ZMSS poliçesine göre kaza tarihinde geçerli kişi başına sağlık gideri teminatı 310.000,00TL, sakatlanma ve ölüm teminatının ise yine 310.000,00TL olduğu anlaşılmaktadır.
Mahkememizin ilk kararında davalı … şirketinin sorumluluğunun sözü geçen teminat limitleriyle sınırlı olduğu kabul edilerek buna göre hüküm kurulmuş olup kararın infazı için başlatılan Konya . İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasına davalı … şirketi tarafından poliçe limitlerini karşılar ve sorumluluğunu tüketir şekilde ödeme yapıldığı görülmektedir. Her ne kadar kaldırma kararı uyarınca alınan aktüerya hesap raporunda davacı …’ın talep edebileceği zarar tutarı daha fazla tespit edilmiş ise de, sigorta şirketi tarafından teminat limitleri kadar ödeme yapılması sebebiyle, bahse konu talep yönünden davanın kabulü gerekli ise de dava konusuz kaldığı anlaşılmıştır. Açıklandığı üzere davanın açılmasında davalı … şirketi kusurlu bulunduğundan önceki hüküm ve icra dosyasıyla tahsilde tekerrür olmaması kaydıyla aleyhine vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmetmek gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalılar … ve …’a Yönelik Tedavi Gideri Talebi haricindeki maddi tazminat davası ile manevi tazminat davasının, davanın geri alınması nedeniyle HMK’nun 123.maddesi gereğince AYRI AYRI AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
2-Tedavi gideri talebine ilişkin maddi tazminat davasının FERAGAT NEDENİYLE REDDİNE,
3-Davalı …Ş.’ye yönelik tedavi gideri talebi haricindeki maddi tazminat davasının KABULÜ gerekli ise de, ödeme nedeniyle KONUSUZ KALAN DAVANIN ESASI HAKKINDA BİR KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
4-Davacılar tarafından yatırılan 309,45TL peşin harç ve 2.168,44TL ıslah harçları olmak üzere toplam 2.477,89TL harçtan alınması gereken 80,70TL harcın mahsubu ile fazla alınan 2.397,19TL’nin harcın kararın kesinleşmesi ve talep halinde davacılara iadesine,
5-Mahkememiz … esas … karar sayılı kararı ve Konya . İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile tahsilde tekerrür olmamak kayıt ve şartıyla davacı tarafça yapılan toplam 3.791,62TL yargılama giderinden 322.217,77/725.340,12 oranında hesaplanan 1.684,35TL’nin davalı … Şirketinden alınarak davacılara verilmesine, kalan kısmın davacılar üzerinde bırakılmasına,
6-Mahkememiz … esas …karar sayılı kararı ve Konya . İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile tahsilde tekerrür olmamak kayıt ve şartıyla AAÜT’ye göre nisbi oranda hesaplanan 31.005,24TL vekalet ücretinin davalı … Şirketinden alınarak davacı …’a verilmesine,
7-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalanının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair ; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalıların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 s. HMK’nın 345. maddesi gereğince (2) hafta içerisinde, ilgili BAM Hukuk Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere ve oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 26/01/2022

Başkan … Üye … Üye … Katip …