Emsal Mahkeme Kararı Konya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/619 E. 2022/767 K. 13.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: … Esas – …
YÜCE TÜRK MİLLETİ ADINA KARAR
T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO :
KARAR NO :
HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLLERİ :

DAVALI :
VEKİLLERİ :
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇE YAZIM TARİHİ:

Davacı taraf vekilinin davalı taraf aleyhine açtığı işbu dava mahkememizin … Esas sırasına kaydedilmekle, mahkememizde yapılan açık yargılama sonunda, mahkememizin 27/02/2018 tarih … Esas … Karar sayılı kararında belirtilen nedenlerle davanın reddine ilişkin istinaf kanun yolu açık olan bu kararımıza karşı davacının istinaf kanun yoluna başvurması üzerine ANKARA Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesinin 05/11/2020 tarih … Esas … Karar sayılı kararı ile kararımızın kaldırılmasına ve dava dosyasının mahkememize gönderilmesine kesin olarak karar verilmesi üzerine mahkememize gelen dava dosyası mahkememizin … Esas sırasına kaydedilmekle, mahkememizce yapılan aleni/açık yargılama sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle; 30/09/2015 tarihinde sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı otomobilin … ili … istikametinden … ili … ilçesi istikametine seyir halindeyken sürücünün aracının direksiyon hakimiyetini kaybetmesiyle yoldan çıkarak kayalara çarptığını ve meydana gelen kazada müvekkili …’nın yaraladığını, bu kaza neticesinde müvekkili …’nın %99 engelli oranıyla yatalak haline geldiğini, aracın ZMMS poliçesi davalı sigorta şirketi tarafından yapıldığını ve müvekkiline 290.000,00 TL ödeme yapıldığını, ancak müvekkilinin hemşire olarak görev yaptığını ve davalı sigorta şirketinin asgari ücret üzerinden hesaplama yapılarak ve evde bakım ücreti hesap edilmemek suretiyle eksik ödeme yaptığını beyan ederek fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması kaydı ile şimdilik 2.000,00 TL sürekli iş göremezlik, 500,00 TL geçici iş göremezlik ve 500,00 TL kaçınılmaz tedavi gideri olmak üzere toplam 3.000,00 TL maddi tazminatın kaza tarihi olan 30/09/2015 tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalı şirketten tahsiline, KTK’nun 11. Maddesine göre yetersiz ve fahiş olan anlaşma ve uzlaşmanın iptaline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili mahkememize sunduğu cevap dilekçesinde özetle; trafik kazasına karıştığı belirtilen … plaka sayılı aracın 18/06/2015-2016 tarihleri arasında … numaralı ZMMS poliçesi ile … adına maluliyet halinde kaza tarihi itibariyle şahıs başına 290.000,00 TL’nin azami sorumluluk hadleri ile müvekkili şirkete sigorta ettirildiğini, ancak davacı vekilinin destekten yoksun kalma maddi tazminat talebinde yasal isabet bulunmadığını, davaya konu trafik kazası sonrasında yapılan başvuru üzerine müvekkili sigorta şirketi nezdinde 6100377192/1 numaralı hasar dosyası açıldığını ve kusur ve maluliyet oranlarına göre maddi tazminat hesabı yapıldığını, davacının 290.000,00 TL maddi tazminat alacağı olduğunun tespit edildiğini ve 10/05/2017 tarihinde bu tutarın davacı vekilinin hesabına ödendiğini, müvekkili şirketin poliçe limiti ile sigortalısının kusuru oranında sınırlı sorumlu olduğunu ve poliçe limitinin tamamının ödendiğini, teminat bakiyesinin mevcut olmadığını, bu nedenle davacı tarafa herhangi bir sorumluluklarının bulunmadığını beyan ederek haksız ve hukuki mesnetten yoksun davanın müvekkili şirket yönünden reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekilinin 27/10/2022 tarihli ıslah dilekçesi ile özetle; Fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydı ile 250,00 TL olan “bakıcı gideri” taleplerini 289.250,00 TL artırımla 289.500,00 TL olarak, 250,00 TL olan “SGK tarafından karşılanmayan tedavi ve sağlık gideri” taleplerini ise 250,00 TL artırımla 500,00 TL olarak ıslah ettiklerini, bu alacak kalemlerinin davalı sigorta şirketinden kaza tarihi olan 30/09/2015 tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte tahsilini, KTK.nun 1l1. maddesine göre yetersiz ve fahiş olduğu açıkça belli olan anlaşma ve uzlaşmanın iptalini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
I.DAVANIN NİTELENDİRİLMESİ
Taraflar arasında görülmekte olan davanın 30/09/2015 tarihinde meydana gelen trafik kazası sebebiyle davacının uğradığını iddia ettiği sürekli ve geçici iş göremezlik maddi zararı ile bakıcı ve tedavi gideri maddi zararının tazmini talepli maddi tazminat davası olduğu, taraflar arasındaki ihtilafın ise 30/09/2015 tarihinde meydana gelen trafik kazasında davalı sigorta şirketi tarafından sigortalanan araç sürücüsüne atfı mümkün herhangi bir kusur olup olmadığı, davacının uğradığını iddia ettiği bir maddi zararı olup olmadığı, var ise miktarı, davalının poliçe sigorta limitinin dolup dolmadığı, davalıdan maddi zararların tazmininin talep edilip edilemeyeceği hususlarında olduğu anlaşılmıştır.
II.HÜKME EMSAL ALINAN YÜKSEK MAHKEME İLAMLARI
1.Mahkememizin 27/02/2018 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamının kaldırılmasına dair T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesinin 05/11/2020 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında;
“Davacının 30.09.2015 tarihinde meydana gelen kaza sonucu yaralanması nedeniyle, dava açılmadan önce sigorta şirketine başvuru yapılmış, sigorta şirketi tarafından davacının %94 maluliyet oranına göre belirlenen tazminatın poliçe limitinin üzerinde olması nedeniyle kişi başı sakatlık teminatı olan 290.000,00 TL tazminat ödemesi yapılmıştır. Bu hale göre davacı, davalı sigorta şirketinin sakatlık tazminatına ilişkin teminat limiti kalmadığından geçici ve sürekli işgöremezlik tazminatı isteyemez. Ancak Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezinden gönderilen poliçe örneğinde ve 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunun, 5684 Sayılı Sigortacılık Kanunun ve Hazine Müsteşarlığı tarafından çıkarılan yönetmelik ve yayımlanan tarife ve talimatlara göre zorunlu mali sorumluluk sigortası ile teminat verilmesi zorunlu olan sağlık gideri teminatından davacıya herhangi bir ödeme yapılmadığı anlaşılmıştır.
Davacı vekili dava dilekçesi ile davacının kaçınılmaz tedavi giderleri ve bakıcı giderlerinin de davalıdan tahsilini talep ettiğine göre ve poliçede tedavi giderleri teminatı bulunduğuna göre, Yargıtay uygulamalarına göre bakıcı gideri de tedavi giderlerinden sayıldığı ve 2918 sayılı KTK.nın 90. maddesinde yer alan tazminatın kapsamının belirlenmesine ilişkin zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartlarına yapılan atfın Anayasa Mahkemesinin 17.07.2020 tarih … E – … K. Sayılı kararı ile iptal edildiği de gözetilerek öncelikle; davacının tedavisine ilişkin tüm belgeler getirilerek dava konusu kaza sonucu yaralanması nedeniyle maluliyetinin bulunup bulunmadığı, bakıcı ihtiyacı olup olmadığı ve süresinin belirlenmesi, ayrıca 2918 sayılı KTK.nın 98. Maddesine göre SGK’nın sorumluluğu kapsamında olmayan ve davacının yaralanmasına göre yapmak zorunda olduğu, belgelenmesi zorunlu olmayan tedavi giderlerinin belirlenmesi için Adli Tıp Kurumu veya üniversite hastanelerinin adli tıp kürsüsünden rapor alınarak sonucuna göre hüküm kurulması gerektiği halde yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi doğru görülmediğinden davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK.nın 353/1.a.6. maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve yeniden inceleme yapılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.” denilmiştir.
Mahkememizce kaldırma ilamında belirtilen hususlarla sınırlı olmak üzere yeniden yargılama yapılmıştır.
2.T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesinin 23/06/2022 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında;
“Hükme esas alınan maluliyet raporunun kaza tarihinde yürürlükte olan yönetmelik hükümlerine ve yerleşik Yargıtay uygulamalarına uygun olmasına, hükme esas alınan bilirkişi raporlarının hüküm kurmaya ve denetime elverişli bulunmasına … göre istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.” denilmiştir.
3.T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesinin 29/12/2021 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında;
” Gerek diğer kurumlar ile Yargıtay Daireleri arasında tazminat hesabında birliğin sağlanması açısından ve gerekse bu tablonun ülkemize özgü ve güncel verileri içerdiği de göz önüne alınarak, ülkemizce de tazminat hesaplamalarında TRH 2010 Tablosu’na göre bakiye ömür sürelerinin belirlenmesinin, güncel verilere ve ülkemiz gerçeklerine daha uygun olacağına Yargıtay .Hukuk Dairesi’nce de karar verilmekle görüş değişikliğine gidilmiştir. (Yargıtay .HD 22/12/2020 tarih, … E. – … K. sayılı ilamı, 14/01/2021 tarih … E. – … K. sayılı ilamı) Bu itibarla, desteğin yaşam süresinin TRH 2010 Yaşam Tablosu’na göre belirlenmesi, progresif rant tekniği uygulanmak suretiyle davacıların (özellikle davacı eş yönünden tazminat miktarının değişebileceği dikkate alınarak) talep edebileceği destekten yoksun kalma tazminatının hesaplanması (davalı … ve … tarafından hükmün istinaf edilmediği ve taraflar lehine kazanılmış usulü haklar da gözetilerek) için aktüer bilirkişiden ek rapor alınması ve oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde eksik incelemeye dayalı hüküm tesisi isabetli görülmemiştir.” denilmiştir.
4.T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 25/03/2015 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında;
“Davacının dava dilekçesinde nitelik ve oran belirtilmeden sadece faiz talebinde bulunduğu, bu durumda yasal faiz talep etmiş olduğu düşünülmeden HMK’nın 26.maddesine aykırı bir şekilde değişen oranlarda avans faizine hükmedilmesi de doğru görülmemiştir.” denilmiştir.
5.T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 01/12/2020 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında;
“Somut olayda, zarar veren araç hususi nitelikte olduğundan, hükmedilen tazminata yasal faizi uygulanması gerekmekte olup, avans faiz uygulanması doğru değil, bozma nedeni ise de bu yanılgının giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden, hükmün, 6100 sayılı HMK.’nun 3/2. maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK.’nun 438/7. maddesi delaletiyle düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.” denilmiştir.
III.DEĞERLENDİRME VE NETİCE
1.KUSUR RAPORU AÇISINDAN YAPILAN DEĞERLENDİRMEDE; Dosya içerisinde yer alan 31/12/2021 tarihli Kusur Raporunda ifade edildiği üzere kazanın meydana gelmesinde davalı sigorta şirketi tarafından sigortalanan araç sürücüsünün %100 oranında asli ve tam kusurlu olduğu rapor edilmiş davacının tek taraflı meydana gelen kazada kaza yapan araçta yolcu olduğu dikkate alındığında kendisine herhangi bir kusur izafe edilemeyeceği de değerlendirilmekle kusur raporunun hükme esas alınmasına karar verilmiştir.
2.MALULİYET RAPORU AÇISINDAN YAPILAN DEĞERLENDİRMEDE; Mahkememizce yukarıda detayı verilen T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesinin 05/11/2020 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı ile T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesinin 23/06/2022 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı emsal alınarak T.C. Tokat Gaziosman Paşa Üniversitesi Hastanesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığından kaza tarihinde yürürlükte bulunan yönetmelik hükümlerine göre maluliyet raporu aldırılmış, aldırılan 26/04/2022 Tarihli maluliyet rapor gereğince %96 oranında malul kalması sebebiyle sürekli bakıcıya ihtiyacı olduğu ve SGK tarafından karşılanmayan, zorunlu, belgeye bağlanamayan tedavi gideri maddi zararının 200.000,00 TL olduğu rapor edilmiş, söz konusu heyet raporunun Yüksek Mahkemenin denetimine elverişli, ayrıntılı, gerekçeli ve yöntemine uygun olarak hazırlandığına kanaat edilmekle hükme esas alınmasına karar verilmiştir.
3.AKTÜERYA RAPORU AÇISINDAN YAPILAN DEĞERLENDİRMEDE; Mahkememizce yukarıda detayı verilen hükme esas alınan kusur ve maluliyet raporları çerçevesinde yine yukarıda detayı verilen T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesinin 29/12/2021 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında belirtilen kriterler de nazara alınarak hesap raporu aldırılmış, 19/07/2022 tarihli bilirkişi raporunda davacının bakıcı gideri maddi zararının 2.283.942,00 TL, SGK tarafından karşılanmayan, zorunlu, belgeye bağlanamayan tedavi gideri maddi zararının ise 200.000,00 TL olduğu rapor edilmiş, söz konusu raporun Yüksek Mahkemenin denetimine elverişli, ayrıntılı, gerekçeli ve yöntemine uygun olarak hazırlandığına kanaat edilmekle hükme esas alınmasına karar verilmiştir.
4.TALEP AYRIŞTIRMA, BEDEL ARTIRIM, TEMERRÜT TARİHİ, FAİZ TÜRÜ VE POLİÇE LİMİTLERİ AÇISINDAN YAPILAN DEĞERLENDİRMEDE;
a-Talep Ayrıştırma; Dava dilekçesinin incelenmesinde davacının tedavi ve bakıcı gideri talebini tek bir başlık altında ve 500,00 TL dava değeri belirterek talep etmiş olduğu anlaşılmıştır. Bu sebeple davacı vekiline Mahkememizin 21/06/2022 tarihli duruşmasının 1 nolu ara karar gereğince bir haftalık kesin süre içerisinde taleplerini somutlaştırmak her bir talebi için ne kadar meblağ talep ettiğinin açıklanmasına, bu süre içinde eksikliğin tamamlanmaması halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin ihtarını içerir kesin süre verilmiş, davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde verilen 24/06/2022 tarihli dilekçe ile dava dilekçesinde talep etmiş oldukları 500,00 TL’nin 250,00 TL’sinin bakıcı, 250,00 TL’sinin ise tedavi giderine hasredildiği ifade edilmiştir.
b-Poliçe Limiti; Yukarıda detayı verilen T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesinin 05/11/2020 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında da ifade edildiği üzere bakıcı ve tedavi gideri maddi zararlarının sağlık gideri teminatı kapsamında olduğunun anlaşılması üzerine Mahkememizce davaya dayanak poliçe incelenmiş, poliçenin 18/06/2015-18/06/2016 tarihileri arasında geçerli olduğu, kazanın 30/09/2015 tarihinde meydana geldiği, kaza tarihi itibariyle sağlık gideri teminatının ise 290.000,00 TL olduğu anlaşılmıştır.
c-Bedel Artırım; Davanın 6100 Sayılı Kanunun 107/1 maddesi gereğince belirsiz alacak davası olarak açıldığı anlaşılmakla davacı vekiline adı geçen kanunun 107/2 maddesi gereğince bu aşamada alacağın miktarı veya değerinin tam ve kesin olarak belirlenebilmesi mümkün görülmekle talebini tam ve kesin olarak belirlemek ve belirlediği tutar üzerinden harçlandırmak üzere Mahkememizin 18/10/2022 tarihli duruşmasında iki haftalık kesin süre verilmiş, davacının yasal süre içerisinde harçlandırarak vermiş olduğu 27/10/2022 tarihli bedel artırım dilekçesinde bakıcı gideri maddi zararlarını 289.500,00 TL, tedavi gideri maddi zararlarını ise 500,00 TL’ye artırdığı anlaşılmıştır.
ç-Sigorta Temerrüt Tarihi; Davacı tarafından eldeki dava açılmadan önce sigorta şirketine müracaat edildiği, sigorta şirketine yapılan müracaatın 12/01/2016 tarihinde tebliğ edildiği, 2918 sayılı KTK.nun 98/1, 99/1.maddeleri ile Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi Genel Şartları`nın B.2-b.maddesi uyarınca bu tarihten itibaren 8 iş günü içinde sigortacının tazminatı ödeme yükümlülüğü olduğu, bu sürenin sonunda davanın belirsiz alacak mahiyeti de nazara alınarak tüm miktar yönüyle temerrüdün gerçekleştiği ve davalının 25/01/2016 tarihinden itibaren temerrüt faizinden sorumlu olduğuna kanaat edilmiştir.
d-Faizin Türü; Dava dilekçesi ve bedel artırım dilekçesinin incelenmesinde davacı vekilinin faiz talep ettiği lakin niteliğini ya da oranını belirtmediği, yukarıda detayı verilen T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 25/03/2015 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı ile T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 01/12/2020 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı da emsal alınarak talep edilen faizin yasal faiz olduğu Mahkememizce kabul edilmiştir.
5.DEĞERLENDİRME VE NETİCE;
a-Tedavi ve Bakıcı Gideri Talebi Açısından Yapılan Değerlendirmede; Yukarıda yapılan açıklamalar, hükme esas alınan bilirkişi raporları, emsal alınan Yüksek Mahkeme ilamları, kurumlardan gelen müzekkere cevapları, kolluk araştırması, sigorta poliçesi ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde 30/09/2015 tarihinde davacın da içinde bulunduğu davalı sigorta şirketi tarafından sigortalanan … plakalı araç sürücüsü … direksiyon hakimiyetini kaybederek tek taraflı trafik kazasına sebebiyet verdiği, kazanın meydana gelmesinde dava dışı sürücünün %100 oranında asli ve tam kusurlu olduğu, davacıya atfı mümkün bir kusur olmadığı, kaza neticesinde davacının yaralandığı, T.C. Tokat Gaziosman Paşa Üniversitesi Hastanesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığından kaza tarihinde yürürlükte bulunan yönetmelik hükümlerine göre aldırılan 26/04/2022 Tarihli maluliyet rapor gereğince kaza sebebiyle davacının %96 oranında malul kalması sebebiyle sürekli bakıcıya ihtiyacı olduğu ve SGK tarafından karşılanmayan, zorunlu, belgeye bağlanamayan tedavi gideri maddi zararının 200.000,00 TL olduğunun anlaşıldığı, kaza sebebiyle davalı sigorta şirketi tarafından sağlık teminatı yönüyle herhangi bir ödeme yapılmadığı, teminatın 290.000,00 TL olduğu anlaşılmakla davacının 27/10/2022 tarihli bedel artırım dilekçesi de nazara alınarak bakıcı ve tedavi gideri yönüyle açmış olduğu davasının kabulüne karar verilmiştir.
b-Sürekli ve Geçici İş Göremezlik Talebi Açısından Yapılan Değerlendirmede; Dava dilekçesinin incelenmesinde davacının 2.000,00 TL sürekli ve 500,00 TL geçici iş göremezlik maddi zararı talep ettiği anlaşılmıştır. Lakin sigorta şirketi tarafından ölüm/sakatlık teminatı tarafından 290.000,00 TL’lik ödeme yapılması sebebiyle Mahkememizin 27/02/2018 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı ile davacının dava ve taleplerinin reddine karar verilmiştir. Mahkememizin ilgili ilamının kaldırılmasına dair T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesinin 05/11/2020 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında ise “davacının %94 maluliyet oranına göre belirlenen tazminatın poliçe limitinin üzerinde olması nedeniyle kişi başı sakatlık teminatı olan 290.000,00 TL tazminat ödemesi yapılmıştır. Bu hale göre davacı, davalı sigorta şirketinin sakatlık tazminatına ilişkin teminat limiti kalmadığından geçici ve sürekli işgöremezlik tazminatı isteyemez.” denilmek suretiyle davacının bu yönde yapmış olduğu istinaf başvurusunun reddine karar verilmiş lakin sağlık gideri teminatından davacıya herhangi bir ödeme yapılmadığı gerekçesiyle bakıcı ve tedavi gideri açısından yapmış olduğu istinaf başvurusunun kabulüne karar verilmiştir. Dolayısıyla davacının ilk karar ile reddedilen sürekli ve geçici iş göremezlik maddi talepleri yönüyle redde ilişkin davası kesinleştiğinden Mahkememizce kaldırma konusu yapılmayan bu hususlarda yeniden hüküm tesis edilmemiş ve Mahkememizde oluşan vicdani kanaatin tezahürü olarak aşağıdaki hükümler tesis edilmiştir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Davacı …’nın davasının KABULÜ İLE;
a) Davacının 30/09/2015 tarihinde meydana gelen trafik kazası sebebiyle mahrum kaldığı 289.500,00 TL bakıcı gideri maddi zararının davalı … Sigorta A.Ş’den kaza tarihinde geçerli poliçe teminat limitleri ile sınırlı olmak üzere temerrüt tarihi olan 25/01/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili DAVACIYA VERİLMESİNE,
b) Davacının 30/09/2015 tarihinde meydana gelen trafik kazası sebebiyle mahrum kaldığı 500,00 TL SGK tarafından karşılanmayan, zorunlu, belgeye bağlanamayan tedavi gideri maddi zararının davalı Mapfre Sigorta A.Ş’den kaza tarihinde geçerli poliçe teminat limitleri ile sınırlı olmak üzere temerrüt tarihi olan 25/01/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili DAVACIYA VERİLMESİNE,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 19.809,90TL karar ve ilam harcından dava açılırken alınan 31,40TL peşin harcın ve 988,79TL ıslah harcının mahsubu ile 18.789,71TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından karşılanan 31,40TL başvuru harcı, 31,40TL peşin harç ve 988,79TL ıslah harcı, 4,60TL vekalet harcı, 944,50TL posta, tebligat ve talimat gideri, 1.235,00TL bilirkişi ücreti gideri ve 98,10 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı olmak üzere toplam 3.333,79‬TL’nin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
4-Davacı vekili yararına AAÜT’ye göre hesaplanan 43.600,00TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-6100 Sayılı HMK’nın 323–333. maddeleri gereğince hükmün verilmesinden kesinleşmesine kadar olan dönemde davacının sorumlu olduğu yargılama giderleri de ödendikten sonra var ise karar kesinleştiğinde; Kullanılamayan ve bakiye kalan gider avansının Hukuk Muhakemeleri Kanunun Gider Avansı Tarifesinin 5. Maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra talep eden tarafından hesap numarası bildirilmiş ise iade elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle, talep eden tarafından hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı avanstan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak İADESİNE,
DAİR; Davacı vekilinin ve Mapfre Sigorta vekilinin yüzüne karşı, kararın 7201 Sayılı Kanununun 11. Maddesi gereğince taraf vekillerine tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinden istinaf kanun yoluna müracaat etme hakları açık olmak üzere Türk Milleti adına verilen karar duruşma tutanağına geçirilerek açıkça okunup usulen anlatıldı.13/12/2022

Katip Hakim