Emsal Mahkeme Kararı Konya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/615 E. 2022/444 K. 28.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
YÜCE TÜRK MİLLETİ ADINA KARAR
T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO :
KARAR NO :
HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – … …
VEKİLİ :
DAVALI : … – … …
DAVA : Tazminat (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇE YAZIM TARİHİ:

Davacı taraf vekilinin davalı taraf aleyhine açtığı işbu dava mahkememizin … Esas sırasına kaydedilmekle, mahkememizce yapılan aleni/açık yargılama sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; Müvekkilİ şirket ile davalı yüklenici şirket arasında 19.06.2020 tarih ve iki adet su deposu yapımı konulu sözleşme imzalandığını, su depolarının her biri için 21.000 TL ücret için tarafların anlaştığını, müvekkilinin ise bunun karşılığında ilk su deposunun yapımı için davalıya 21.000 TL tutarında çek verdiğini, ödemelerin çek ile yapılacağını ve ödemenin ardından işin yapımına başlanacağının sözleşmede belirtildiğini, davalının sözleşmede yazan ilk su deposunun montaj tarihi olan 26.06.2020’de işe başlamadığını, TBK m. 117/2 kapsamında temerrüde düştüğünü, eser sözleşmelerinde kural olarak yüklenici işinin ehli ve basiretli bir iş adamı olarak yüklendiği imalatı fen ve sanat kurallarına, sözleşmeye, amacına uygun tamamlayarak teslim etmek zorunda olduğunu, müvekkilinin 23.07.2020 tarihinde davalıya Ankara . Noterliği vasıtasıyla ihtarname çekerek davalının yükümlülüklerini yerine getirmesi için süre vererek aksi halde sözleşmeyi feshedeceğini bildirdiğini, davalının ise hem işe başlamadığını hem de sözleşmeye karşılık verilen çeki üçüncü kişiye ciro ederek müvekkilinin haksız bir şekilde 21.000 TL ödetmeye mahkum ettiğini, müvekkilinin bu süreçte davalı tarafından yapılmayan işi başka bir firma ile anlaşarak 22.400 TL’ye yaptırmak zorunda kaldığını, bu nedenlerle davanın kabulüne karar verilmesini, tarafların ticari defterlerinin ilgili kısımlarının dosyaya ibrazı için taraflara kesin süre verilmesini, sözleşmenin ifa edileceği binada keşif yapılmasına, deliller toplandığında dosyanın alanında uzman bir bilirkişiye tevdi edilmesine, 21.000 TL maddi tazminat miktarının temerrüt tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte davalıdan alınarak müvekkili lehine verilmesini, yargılama giderleri ve AAÜT uyarınca Avukatlık Karşı Vekalet Ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalıya dava dilekçesi ekli meşruhatlı davetiye tebliğ edildiği halde cevap dilekçesi vermemiştir. Davalıya duruşma günü de tebliğ edildiği halde geçerli bir özür bildirmeksizin duruşmalara da katılmamıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
I.DAVANIN NİTELENDİRİLMESİ
Taraflar arasında görülmekte olan davanın eser sözleşmesinden kaynaklanan edimin yerine getirilmemesi sebebiyle davacı tarafça yapılan ödemenin sebepsiz zenginleşme hükümleri gereğince iadesi talepli açılan alacak davası olduğu, taraflar arasındaki ihtilafın ise dava konusu sözleşme gereğince davalının üzerine düşen edimini yerine getirip getirmediği, davacı tarafından herhangi bir ödeme yapılıp yapılmadığı, yapılmış ise miktarı ve bu ödeme dolayısıyla davacının, davalıdan herhangi bir alacak talep etme hakkı olup olmadığı hususlarında olduğu anlaşılmıştır.
II.HÜKME EMSAL ALINAN YÜKSEK MAHKEME İLAMLARI
1.T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 25/03/2015 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında;
“Davacının dava dilekçesinde nitelik ve oran belirtilmeden sadece faiz talebinde bulunduğu, bu durumda yasal faiz talep etmiş olduğu düşünülmeden HMK’nın 26.maddesine aykırı bir şekilde değişen oranlarda avans faizine hükmedilmesi de doğru görülmemiştir.” denilmiştir.
2.T.C. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesinin 23/03/2022 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında;
“Taraflar arasında düzenlenen eser sözleşmesi, ani edimli sözleşmelerden olup, feshi kural olarak geriye etkili sonuç doğurur. Bu durumda sözleşme hiç yapılmamış gibi taraflar aldıklarını sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre geri verirler. Ayrıca sözleşme feshedilmiş olduğuna göre, sözleşmede aksine bir düzenleme bulunmadığı takdirde sözleşmeye dayalı talepte bulunulamaz.
Eser sözleşmelerinde sözleşmenin sona ermesi üzerine, her iki tarafın da talep edebileceği tasfiyenin dayanağı, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 125/III. maddesidir. Bu maddeye göre sözleşmeden dönme halinde taraflar karşılıklı olarak ifa yükümlülüğünden kurtulur ve daha önce ifa ettikleri edimleri geri isteyebilirler. Sözleşmenin fesih ya da dönme suretiyle sona ermesi halinde geriye etkili sonuç doğuracağı yani, sözleşme hiç yapılmamış gibi başa dönüleceğinden, taraflar sözleşme ile üstlendikleri borçlarını ifa etme yükümlülüğünden kurtulacakları gibi, daha önce ifa ettikleri edimleri, sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre isteyebileceklerdir.” denilmiştir.
III.DEĞERLENDİRME VE NETİCE
1.Taraflar arasında dosya içerisinde yer alan 19/06/2020 tarihli sözleşme gereğince 2 adet su deposunun yapımı ve kurulumu konulu KDV dahil 42.000,00 TL üzerinden sözleşme akdedildiği, sözleşme bedelinin tamamının çek ile ödeneceğinin kararlaştırıldığı anlaşılmaktadır.
2.İlgili sözleşme hükümleri gereğince davacı tarafından Keşide Yeri … , keşide tarihi 31/08/2020, bedeli 21.000,00 TL olan çek keşide edilerek davalıya verilmiş, dosya içerisinde yer alan … ‘a ait 05/05/2021 tarihli müzekkere cevabında söz konusu çekin “… A.Ş” tarafından 22/07/2020 tarihinde takasa konması üzerine 31/08/2020 tarihinde hamile ödendiği ifade edilmiştir. Müzekkere cevabı ekinde yer alan çek suretinin incelenmesinde davacı tarafından keşide edilen çekin, davalı tarafından dava dışı … A.Ş’ye ciro edildiği ve ilgili tarafından da çekin takasa konulmak suretiyle tahsil edildiği anlaşılmıştır.
3.Dosya içerisinde yer alan Vatsap yazışmalarının incelenmesinde sözleşmeye konu ürünün teslimi için yazışmaların gerçekleştiği lakin yazışmaların içeriğinden ürünün teslim edilmediği anlaşılmıştır. Davacı tarafından sözleşmeye konu ürünün teslim edilmemesi üzerine T.C. Ankara . Noterliğinin 23/07/2020 tarih ve … Yevmiye nolu ihtarnamesi ile sözleşmeye konu ürünün teslim ve kurulumunun yapılmaması sebebiyle sözleşmenin feshedildiği, keşide edilerek verilen çekin iadesi talep edilmiştir. Bu ihtarnamenin akabinde sözleşmeye konu çekin ciro edilmesi sebebiyle “… A.Ş” tarafından 22/07/2020 tarihinde takasa konması üzerine 31/08/2020 tarihinde davacı tarafından ödenmek durumunda kalındığı anlaşılmıştır.
4-Mahkememizce tarafların ticari defter ve belgelerinin incelenmesi yönünde ara karar kurulmuş, davalıya yapılan usulüne uygun tebliğe rağmen ticari defter ve belgelerin ibraz edilmemesi üzerine davacının ticari defter ve belgeleri incelenmiş, dosya içerisinde yer alan 04/03/2022 Tarihli Bilirkişi raporunda özetle; 6100 Sayılı Kanunun 222/2 maddesi gereğince davacının ticari defterlerini eksiksiz ve usulüne uygun olarak tuttuğu, açılış ve kapanış onaylarını yaptırdığı, davacının incelenen ticari defterler ve belgelerinin birbirini doğruladığı, dava konusu çekin davalı şirkete verildiği, çekin ibrazı üzerine ilgili banka hesabından öndediği rapor edilmiştir.
5-Mahkememizin 08/07/2021 Tarihli duruşmasının 2 nolu ara kararı gereğince davalı şirkete, dosya içerisindeki teklif sözleşme formu ekli isticvap davetiyesi çıkartılarak, davetiye ekindeki sözleşmede yer alan imzanın şirket temsilcilerine ait olup olmadığı ve sözleşmenin içeriği konusunda duruşmada şirket yetkilisinin beyanının alınacağı ve gerekirse imza incelemesi yaptırılacağı, aksi halde sözleşme içeriğinin ve altındaki imzanın kabul edilmiş sayılacağı ihtaratlarının yapılmasına içerir isticvap davetiyesi çıkarılmış, usulüne uygun davetiyeye rağmen davalı şirket yetkilileri davete icap etmemişlerdir.
6-Yukarıda yapılan açıklamalar, amir kanun hükmü, bilirkişi raporu, sözleşme ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak yerine getirildiğinde; Taraflar arasında 19/06/2020 tarihli sözleşme gereğince 2 adet su deposunun yapımı ve kurulumu konulu KDV dahil 42.000,00 TL üzerinden sözleşme akdedildiği, sözleşme bedelinin tamamının çek ile ödeneceğinin kararlaştırıldığı, sözleşmenin niteliği itibariyle eser sözleşmesi mahiyetinde olduğu, 6098 sayılı TBK’nın 470 ve devamı maddeleri gereğince iş sahibinin bedeli çek ile ödemek suretiyle üzerine düşen edimini yerine getirmesine rağmen yüklenicinin sözleşme gereğince kararlaştırılan su depolarını belirtilen boyutlarda imal ederek teslim ve kurulumunu yapmamak suretiyle üzerine düşen edimi yerine getirmediği, bu nedenle sözleşmeyi fesh eden davacının yerine getirmiş olduğu edimleri sebepsiz zenginleşme hükümleri gereğince talep edebileceği, dosya içerisinde yer alan … ‘a ait 05/05/2021 tarihli müzekkere cevabında Keşide Yeri … , keşide tarihi 31/08/2020, bedeli 21.000,00 TL, keşicesi davacı, lehdarı davalı olan çekin “… A.Ş” tarafından 22/07/2020 tarihinde takasa konması üzerine 31/08/2020 tarihinde hamile ödendiği, müzekkere cevabı ekinde yer alan çek suretinin incelenmesinde davacı tarafından keşide edilen çekin, davalı tarafından dava dışı … A.Ş’ye ciro edildiği ve ilgili tarafından da çekin takasa konulmak suretiyle tahsil edildiğinin anlaşılması karşısında davacının davsının kabulüne karar verilmiş, yukarıda detayı verilen T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 25/03/2015 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı da emsal alınarak davacının dava dilekçesinde nitelik ve oran belirtilmeden sadece faiz talebinde bulunması ve dava konusu çekin ihtarnamesi tarihinden sonra 31/08/2020 tarihinde ödenmiş olması sebebiyle temerrüdün ödemenin yapıldığı bu tarihi itibariyle gerçekleştiği kabul edilerek davacının davasının kabulü ile 21.000,00 TL’nin temerrüt tarihi olan 31/08/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilerek Mahkememizde oluşan vicdani kanaatin tezahürü olarak aşağıdaki hükümler tesis edilmiştir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Davacının davasının KABULÜ ile 21.000,00 TL’nin temerrüt tarihi olan 31/08/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 1.434,51TL karar ve ilam harcından dava açılırken alınan 358,63 TL peşin harcın mahsubu ile kalan 1.075,88TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Hazine tarafından karşılanan 1.320,00TL arabuluculuk giderinin davalıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydına,
5-Davacı tarafından karşılanan 54,40TL başvuru harcı, 358,63TL peşin harç, 7,80TL vekalet suret harcı, 264,10TL posta ve tebligat gideri ile 600,00 TL bilirkişi gideri olmak üzere toplam ‬‬1.284,93‬TL nin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
6-Davacı vekili yararına AAÜT’ye göre hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-6100 Sayılı HMK’nın 323–333. maddeleri gereğince hükmün verilmesinden kesinleşmesine kadar olan dönemde davacının sorumlu olduğu yargılama giderleri de ödendikten sonra var ise karar kesinleştiğinde; Kullanılamayan ve bakiye kalan gider avansının Hukuk Muhakemeleri Kanunun Gider Avansı Tarifesinin 5. Maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra talep eden tarafından hesap numarası bildirilmiş ise iade elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle, talep eden tarafından hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı avanstan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak İADESİNE,
DAİR; Davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda kararın 7201 Sayılı Kanununun 11. Maddesi gereğince taraf vekillerine tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde T.C. Konya Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinden istinaf kanun yoluna müracaat etme hakları açık olmak üzere Türk Milleti adına verilen karar duruşma tutanağına geçirilerek açıkça okunup usulen anlatıldı. 28/06/2022

Katip … Hakim …