Emsal Mahkeme Kararı Konya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/603 E. 2023/126 K. 22.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: … Esas – …
T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

Mahkememiz … esas sayılı dosyası yönünden (ana dava);
DAVACI :
VASİ :
VEKİLİ :
DAVALI : 1-
VEKİLİ :
DAVALI : 2-
VEKİLİ :
DAVALI : 3-
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ :
Konya . Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyası yönünden (birleşen dava);
DAVACI :
VASİ :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ:
KARAR TARİHİ :
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :

Mahkememizde görülmekte olan davaların yapılan açık yargılaması sonunda,
HEYETİMİZCE GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
TALEPLER :
Davacı vekili ana dava yönünden mahkememize vermiş olduğu 27/11/2020 tarihli dava dilekçesinde özetle; 25/09/2019 tarihinde meydana gelen trafik kazasında müvekkilinin anne ve babasının vefat ettiğini, müvekkilinin de kazada yaralandığını, kazaya … ve araca bağlı … plakalı römorkun sebebiyet verdiğini, kazaya karışan aracın davalı sigorta şirketinden sigortalı olduğunu, kazayla ilgili açılan soruşturma sonrasında Konya . Ağır Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dosyası ile açılan davada davalı sürücüye hapis cezası verilmesine karar verildiğini, kaza sonrası müvekkilinin uzun süre hastanede bilinci kapalı bir şekilde yattığını bu süreç içerisinde de dedesi olan … mahkeme kararı ile kendisine vasi olarak atandığını, sonrasında da müvekkilinin %97 malul kaldığını, müvekkilinin ömür boyu bakıma muhtaç hale geldiğini, dava açılmadan önce davalı sigorta şirketine yapmış oldukları müracaatın sonuçsuz kaldığını, arabuluculuk görüşmelerinin de olumsuz sonuçlandığını beyanla SGK’dan rücuya esas olmak üzere müvekkiline yapılan ödemelerin tespit edilmesini, davalı sigorta şirketinden sigorta poliçesi ve hasar dosyasının celp edilmesini, müvekkili ve davalı şahıs kişiler hakkında sosyal ve ekonomik durum araştırması yapılmasını, müvekkilinin zararlarının tespitini, BK’nun 76 maddesi uyarınca geçici ödeme yapılmasını, ileride arttırılmak üzere şimdilik 100,00TL tedavi gideri, 150,00TL bakıcı gideri, 250,00TL geçici iş göremezlik tazminatı, 500,00TL sürekli iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 1.000,00TL maddi tazminatın davalı sigorta şirketi yönünden poliçe limitleri ile sınırlı olmak kaydıyla temerrüt tarihi, diğer davalılar yönünden kaza tarihi itibariyle işleyecek faiziyle birlikte davalılardan tahsilini, 250.000,00TL manevi tazminatın davalılardan kaza tarihi itibariyle işleyecek faiziyle birlikte tahsilini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili birleşen Konya . Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyası yönünden vermiş olduğu 30/03/2022 tarihli dava dilekçesinde özetle; mahkememiz ana davasında konu kazaya sebebiyet veren … plakalı aracın kasko sigorta poliçesi kapsamında davalı … Sigorta şirketince sigortalı olduğunu, kasko poliçesi kapsamına davalının da sorumluluğunun bulunduğunu, davalıya usulünce yapılan başvuruya rağmen sonuç alınamadığını, mahkememiz 2020/603 esas sayılı dosyasından aldırılan rapor ile müvekkilinin %100 malul kaldığının tespit edildiğini, müvekkilinin sürekli olarak başkasının bakımına muhtaç olduğunu, arabuluculuk görüşmelerin de sonuçsuz kaldığını, ZMMS kapsamında sorumlu olan davalı sigorta şirketi, araç işleteni ve araç sürücüsünden maddi ve manevi tazminat talepleri hususunda mahkememiz … esas sayılı dosyası ile dava açıldığını, açılan bu davada tespit edilen zararların sigorta teminat limitlerini aştığını, bu nedenle Yargıtay içtihatları doğrultusunda kasko poliçesi kapsamında sorumlu olan sigorta şirketinden de zararların talep edilebileceğini beyanla öncelikle mahkememiz … esas sayılı dosyası ile birleştirme kararı verilmesini, müvekkilinin yargılama giderlerini karşılayacak imkanı olmadığından adli yardım taleplerinin kabulünü, 250.000,00TL sürekli iş göremezlik ve bakıcı giderinden oluşan maddi zararlarının kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsilini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu 30/03/2022 tarihli dilekçesinde ve 31/03/2022 tarihli duruşmadaki beyanında özetle; davalı … Sigorta A.Ş. yönünden manevi tazminata ilişki taleplerinden HMK’nun 150.maddesi gereğince takipsiz bıraktıklarını, bu davalı yönünden manevi tazminat talepleri hakkında davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu 23/01/2023 tarihli ıslah dilekçesinde özetle; sürekli iş göremezlik tazminat taleplerini 4.398.984,54TL’ye, bakıcı gideri taleplerini 5.198.352,24TL’ye, karşılanmayan tedavi gideri taleplerini 25.000,00TL’ye ıslah ettiklerini, geçici iş göremezlik tazminat taleplerinin 250,00TL olarak devam ettiğini beyanla toplamda 9.622.586,78TL maddi tazminatın talepleri gibi davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, yine manevi tazminat taleplerinin de 250.000,00TL olarak devam ettiğini ve manevi tazminatın talepleri gibi davalılar … ve … tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili tarafından mahkememize sunulan 29/11/2022 tarihli beyan dilekçesinde özetle; davalı … Sigorta A.Ş. ile yapılan sulh anlaşması neticesinde müvekkile ödenen 195.000,00TL tazminat bedelinin 97.500,00TL’sinin sürekli iş göremezlik zararına, 97.500,00TL’sinin bakıcı giderine karşılık olarak alındığını, tazminat hesaplanırken bu şekilde hesap edilmesini talep etmiştir.
CEVAPLAR:
Davalı … Sigorta A.Ş. vekili ana dava yönünden mahkememize vermiş olduğu 18/01/2021 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; öncelikle yetki itirazlarının olduğunu, müvekkili şirketin adresinin İstanbul ili olup yetkili mahkemelerin İstanbul Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu bu nedenle yetkisizlik kararı verilerek dosyanın yetkili mahkemeye gönderilmesine karar verilmesini, davacının belirsiz alacak davacı açmakta hukuki yararının bulunmadığını, mahkememizce kusur durumunun ilgili yönetmelikleri uygun olarak Adli Tıp Kurumu aracılığıyla tespit edilmesini, SGK’dan rücuya tabi ödeme olup olmadığının tespit edilmesini, aktüerya bilirkişisinden hesap raporu alınmasını, müvekkili şirketin geçici iş göremezlik zararından dolayı sorumluluğunun bulunmadığını, tazminat belirlenirken asgari ücret tarifesinin baz alınması gerektiğini, davacı tarafın manevi tazminat taleplerinin müvekkili yönünden teminat dışı olup müvekkilinin sorumluluğunun olmadığını beyanla davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş. vekili 22/04/2022 tarihli beyan dilekçesinde özetle; davacı tarafın müvekkili yönünden manevi tazminat talebi için dosyayı takipsiz bıraktıklarını ve bu yönden davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi taleplerini kabul etmediklerini, müvekkilleri yönünden davayı takip ettiklerini, manevi tazminat talebine ilişkin müvekkili yönünden davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili ana dava yönünden mahkememize vermiş olduğu 01/02/2021 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; açılan davanın belirsiz alacak olarak açılamayacağını, tazminat miktarının belirlenebilir olmasına rağmen belirsiz alacak olarak açılan bu davada öncelikle bu nedenle davanın usulden reddine karar verilmesini, davacı tarafın ceza yargılamasında müvekkilinin ceza aldığına yönelik beyanlarının olduğunu ancak ceza davasında verilen kararın henüz kesinleşmediğini, dosyanın temyiz aşamasında olduğunu, ceza dosyasında alınan kusur raporunun hukuk dosyasını bağlamayacağını, mahkememizce yeniden kusur durumunun tespit edilmesini, müvekkilinin asli kusurlu olduğu iddia edilerek 251.000,00TL tazminat talep edilmesinin kabul edilemez olduğunu, davacı tarafın geçici ödeme taleplerini de kabul etmediklerini, manevi tazminat taleplerinin fahiş olup Yargıtay içtihatlarına uygun olmadığını ve sebepsiz zenginleşmeye sebebiyet verebileceğini, manevi tazminat taleplerine ilişkin tarafların sosyal ekonomik durumları da dikkate alınarak tarafları mağdur etmeyecek şekilde belirlenmesi gerektiğini beyanla davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş. vekili birleşen ve ana dava yönünden mahkememize vermiş olduğu 17/05/2022 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin ZMMM poliçesi kapsamında teminat limitleri aşıldığı takdirde kasko poliçesi kapsamında teminat limitleri ile sorumluluğunun olduğunu, dava dilekçesinde ileri sürülen iddiaları kabul etmediklerini, davacının %100 malul olduğuna yönelik tespit ile davaya konu kaza arasında illiyetlik bağı kurulması gerektiğini, dava açılmadan önce sigorta şirketlerine usulüne uygun olarak başvuru ön şartının yerine getirilmediğini bu nedenle de davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiğini, davanın iki yıllık zamanaşımı süresinde açılması gerektiğini, zaman aşımı süresinde açılmamışsa davanın reddine karar verilmesini, kusur durumunun mahkememizce tespit edilmesini, aktüerya bilirkişisinden hesap raporu alınmasını, gelirin asgari ücret üzerinden hesaplanması gerektiğini, hatır taşıması ve müterafik kusur durumlarının da dikkate alınmasını, manevi tazminatın zenginleşme aracı olarak kullanılmaması gerektiğini beyanla davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş. vekili tarafından mahkememize sunulan 05/10/2022 havale tarihli sulh protokolü ekli beyan dilekçesinde özetle; davacı taraf ile müvekkili yönünden sulh olduklarını, yapılan sulh anlaşmasının dilekçe ekinde mahkememize sunulduğu, anlaşma nedeniyle davadan feragat nedeniyle reddine, karşılıklı vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmemesine karar verilmesini talep etmiştir.
Konya . Asliye Ticaret Mahkemesinin 20/04/2022 tarih, … esas, … karar sayılı birleştirme kararı ile birleştirme kararı verilerek dosyanın mahkememiz gönderildiği anlaşılmıştır.
DELİLLER:
Mahkememizce, kazaya karışan araçların trafik kayıtları, Konya . Ağır Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dosyası celp edilmiş, davacı ve davalı gerçek kişilerin nüfus kayıtları dosya arasına alınmış, davalı sigorta şirketine müzekkere yazılarak, poliçe ve bu poliçe kapsamında müracaat ve ödeme olup olmadığı araştırılmış, SGK İl Müdürlüğüne müzekkere yazılarak davacıya ödeme yapılıp yapılmadığı araştırılmış, tarafların ekonomik ve sosyal durumları araştırılmış, Konya Meram Tıp Fakültesi Hastanesi, Antalya Kepez Devlet Hastanesinden davacıların tedavi evrakları celp edilmiş, Ankara Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesinden kusur raporu, Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesinden maluliyet raporu, aktüerya bilirkişisinden hesap raporları alınmıştır.
Antalya . Sulh Hukuk Mahkemesinin 17/01/2020 tarih, … esas, … karar sayılı ilamı ile; mahkememiz dosyası davacısının MK’nun 405. maddesi uyarınca kısıtlanarak dedesi … vasi olarak atanmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Konya . Ağır Ceza Mahkemesinin 10/03/2020 tarih, … esas … karar sayılı ilamı ile; sanık … hakkında Taksirle Ölüme ve Yaralanmaya Neden Olma Suçundan 6 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, Konya BAM . Ceza Dairesinin 04/06/2020 tarih, … esas, … karar sayılı kararı ile sanık vekilinin istinaf talebinin reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
DAVANIN NİTELİĞİ, DEĞERLENDİRİLME VE GEREKÇE :
Ana dava ve birleşen dava, trafik kazası sonucu oluşan cismani zarar sebebiyle maddi ve manevi tazminat davasıdır.
Davacı vekili, 25/09/2019 tarihinde meydana gelen trafik kazası sebebiyle müvekkilinin yaralandığını ve iş göremez hale geldiğini ileri sürerek ana ve birleşen davadaki davalılardan tazminat talebinde bulunmuştur.
Dava tarafları arasında, dava konusu trafik kazasındaki kusur durumu, davacının uğradığı zararını türü ve miktarı, zararın davalılardan tazmin edilip edilemeyeceği; edilebilir ise ne miktarlarda tazmin edilebileceği ihtilaflıdır.
Davalı … Sigorta A.Ş. vekili tarafından mahkememizin yetkisine yönelik olarak ilk itirazda bulunulmuş ise de, dava konusu trafik kazasının meydana geldiği yer mahkememizin yetki sınırları içerisinde bulunduğundan ve haksız fiilden kaynaklı tazminat davası HMK’nun 16.maddesi uyarınca fiilin meydana geldiği yerde de açılabileceğinden davalının yetki itirazı yerinde görülmemiştir. Öte yandan yine zamanaşımı itirazında bulunulmuş ise de dava, kazanın meydana gelmesinden henüz iki yıl dolmadan açıldığından zamanaşımı itirazları da yerinde görülmemiştir.
Kazaya karışan … plakalı çekici ve bu çekiciye bağlı … plakalı dorsenin, kaza tarihinde davalı … adına tescilli olduğu, kaza sırasında sürücüsünün davalı … olduğu ve bu araç ve dorsenin davalı … Sigorta A.Ş.’nin … poliçe numaralı ZMMS poliçesi ile sigortalı olduğu ve aynı zamanda bu araç ve dorsenin birleşen dosya davalısı … Sigorta A.Ş.’nin … poliçe numaralı İMMS poliçesi ile sigortalı olduğu dosya kapsamına celp olunan bilgi ve belgelerden anlaşılmıştır. İMMS poliçesindeki teminat limitinin artan mali sorumluluk olarak 250.000,00TL olduğu, kaza tarihinde sakatlık teminat limitinin ZMMS poliçesi açısından 390.000,00TL ve yine sağlık teminat limitinin 390.000,00TL olduğu anlaşılmıştır.
2918 sayılı KTK’nın 85/1. Maddesine göre; Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.
2918 sayılı KTK’nın 85/5. Maddesine göre; İşleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.
2918 sayılı KTK’nın 90. Maddesine göre; Zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamındaki tazminatlar bu Kanun öngörülen usul ve esaslara tabidir. Söz konusu tazminatlar ve manevi tazminata ilişkin olarak bu Kanun düzenlenmeyen hususlar hakkında 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun haksız fiillere ilişkin hükümleri uygulanır.
Anayasa Mahkemesi’nin 09/10/2020 tarihli resmi gazetede yayınlanan 17/7/2020 tarihli ve … E, … K sayılı Kararı ile, 2918 sayılı KTK’nın 90/1. maddesinin birinci cümlesinde yer alan “…ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda…” ibaresinin ve ikinci cümlesinde yer alan “…ve genel şartlarda…” ibaresinin Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline karar verilmiştir.
2918 sayılı KTK’nın 91. Maddesine göre; İşletenlerin, bu Kanunun 85 inci maddesinin birinci fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.
2918 sayılı KTK’nın 97. Maddesine göre; Zarar görenin, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerekir. Sigorta kuruluşunun başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması hâlinde, zarar gören dava açabilir veya 5684 sayılı Kanun çerçevesinde tahkime başvurabilir.
2918 sayılı KTK’nın 99. Maddesine göre; Sigortacılar, hak sahibinin zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartlarıyla belirlenen belgeleri, sigortacının merkez veya kuruluşlarından birine ilettiği tarihten itibaren sekiz iş günü içinde zorunlu mali sorumluluk sigortası sınırları içinde kalan miktarları hak sahibine ödemek zorundadırlar.
6098 sayılı TBK’nın 49. Maddesine göre; Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür. Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlaka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar veren de, bu zararı gidermekle yükümlüdür.
6098 sayılı TBK’nın 50. Maddesine göre; Zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır. Uğranılan zararın miktarı tam olarak ispat edilemiyorsa hâkim, olayların olağan akışını ve zarar görenin aldığı önlemleri göz önünde tutarak, zararın miktarını hakkaniyete uygun olarak belirler.
6098 sayılı TBK’nın 53. Maddesine göre; Ölüm hâlinde uğranılan zararlar özellikle şunlardır: 1. Cenaze giderleri. 2. Ölüm hemen gerçekleşmemişse tedavi giderleri ile çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar. 3. Ölenin desteğinden yoksun kalan kişilerin bu sebeple uğradıkları kayıplar.
6098 sayılı TBK’nın 55. Maddesine göre; Destekten yoksun kalma zararları ile bedensel zararlar, bu Kanun hükümlerine ve sorumluluk hukuku ilkelerine göre hesaplanır. Kısmen veya tamamen rücu edilemeyen sosyal güvenlik ödemeleri ile ifa amacını taşımayan ödemeler, bu tür zararların belirlenmesinde gözetilemez; zarar veya tazminattan indirilemez. Hesaplanan tazminat, miktar esas alınarak hakkaniyet düşüncesi ile artırılamaz veya azaltılamaz.
Anılan yasal düzenlemelere istinaden bir motorlu aracın işletilmesi sırasında meydana gelen trafik kazasında, zarar görenlerin zararından, 6098 sayılı TBK’nın 49. Maddesi uyarınca araç sürücüsü, 2918 sayılı KTK’nın 85. Maddesi uyarınca araç işleteni ve şartları varsa teşebbüs sahibi ve 2918 sayılı KTK’nın 91. Maddesi uyarınca sigortacı müştereken ve müteselsilen sorumludur.
Trafik kazası nedeniyle zarara uğradığını iddia eden hak sahipleri tarafından açılan tazminat davalarında ispat yükü 6098 sayılı TBK’nın 50. Maddesi uyarınca zarar gören üzerinde olup, zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat etmek zorundadır.
Ankara Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesi tarafından düzenlenen 08/07/2021 tarihli kusur raporunda özetle; davaya konu kazada davalı sürücü …’ın %100 kusurlu olduğu, davacının kusursuz olduğu kanaatleri bildirilmiştir. Söz konusu raporun kazanın oluş şekline, ceza dosyası içeriğine ve dosyadaki delillere uygun olması sebebiyle hükme esas alınması gerekmiştir.
Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğine göre aldırılan Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı tarafından düzenlenen 14/12/2021 tarihli maluliyet raporunda özetle; davacının olağan yaşamına dönebilmesi için ihtiyaç duyduğu sürenin 12 aya kadar uzayabileceği, sürekli olarak bakıma muhtaç olduğu, sürekli iş göremezlik oranının %100 olduğu kanaatleri bildirilmiştir.
Adli Tıp Uzmanı bilirkişi … tarafından mahkememize sunulan 12/05/2022 tarihli raporda özetle; SGK tarafından karşılanmayan ve fatura edilmeyen tedavi giderinin 25.000,00TL olduğu, davacının kaza nedeniyle arızasının iyileşmesi mümkün olmayan hastalıklar grubunda olup ömür boyu bakıcıya ihtiyaç duyacağı kanaatleri bildirilmiştir.
Yukarıda sözü edilen kusur raporu ve adli tıp raporu esas alınmak suretiyle aktüerya hesap bilirkişisi tarafından düzenlenip mahkememize sunulan 10/01/2023 havale tarihli raporda; davacı için sürekli iş göremezlik tazminat bedelinin 4.398.984,54TL, bakıcı gideri tazminat bedelinin 5.198.352,24TL olarak hesap edildiği, geçici iş göremezlik tazminatının olmadığı kanaatleri bildirilmiştir. Aktüerya hesap raporu PMF 1931 Yaşam Tablosu ve %10 arttırım, %10 iskonto hesabı yöntemi uygulanmak suretiyle düzenlettirilmiştir.
Dava konusu kazadaki müterafik kusur durumu yönünden yapılan değerlendirmede; 6098 sayılı TBK’nın 52. Maddesine göre; Zarar gören, zararı doğuran fiile razı olmuş veya zararın doğmasında ya da artmasında etkili olmuş yahut tazminat yükümlüsünün durumunu ağırlaştırmış ise hâkim, tazminatı indirebilir veya tamamen kaldırabilir. Zarara hafif kusuruyla sebep olan tazminat yükümlüsü, tazminatı ödediğinde yoksulluğa düşecek olur ve hakkaniyet de gerektirirse hâkim, tazminatı indirebilir. Anılan yasal düzenlemede de belirtildiği üzere zarar görenin zararın oluşmasında ya da zararın artmasında bir ihmali varsa bu hususun tazminatın belirlenmesinde dikkate alınması gerekir. Bir başka deyişle zararın oluşumunda zarar görenin de müterafik kusurunun bulunması halinde tazminattan indirim yapılması gerekmektedir. Müterafik kusurun dikkate alınması için bu yönde yapılan bir savunmaya gerek olmayıp Mahkemece müterafik kusurun resen dikkate alınması gerekmektedir. Nitekim bu husus Yargıtay . Hukuk Dairesi’nin … E … K sayılı ilamında da vurgulanmıştır. Ayrıca müterafik kusur indirimi nedeniyle kısmen reddedilen tutar üzerinden davacı aleyhine vekalet ücretine hükmedilmeyeceği noktasında da duraksama bulunmamaktadır.
Somut olayda, kaza tespit tutanağında davacının emniyet kemerinin takılı olup olmamasının belirsiz olarak işaretlenmesi, soruşturma dosyası içerisinde davacının emniyet kemerinin takılı olmadığına dair bir beyan ve delilin bulunmaması, davacının kaza sonrasında araçtan fırlamış şekilde olay yerinde bulunduğu gibi bir tespite de yer verilmemesi nazara alındığında davacının emniyet kemerinin takılı olmadığı kesin bir şekilde saptanamadığından müterafik kusur indirimine gidilmemiştir. Ayrıca somut olayda hatır taşıması indirimi yapılmasını gerektirir bir durum, tespit veya iddiada bulunmamaktadır.
Birleşen Konya . Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyasında davalı kasko şirketine yönelik olarak sürekli iş göremezlik ve bakıcı giderinden kaynaklı maddi tazminat talebinde bulunulmuş ise de taraflar arasında düzenlenen ve bir örneği dosyaya sunulan 05/07/2022 tarihli ibra ve sulh protokolü ile davalı şirketin dava konusu uyuşmazlığa ilişkin tazminat talebinden poliçe tutarı olan 250.000,00TL kadar ibra edildiği ve ibranın sigortalıyı ve sürücüyü de kapsadığı ifade edilmiştir. Protokolde hangi alacaktan ne tutarda ibranın yapıldığı net olmadığından bu husus davacıya açıklattırılmış, davacı, 29/11/2022 tarihli dilekçesinde 195.000,00TL’lik tazminat ödemesinin 97.500,00TL’sinin sürekli iş göremezlik zararı, 97.500,00TL’sininse bakıcı gideri zararı ödemesi olduğunu belirtmiştir. Sulh protokolünde poliçe teminatı kadar bir ibra olduğundan yapılan ibranın ana dosya davalıları yönünden 125.000,00TL sürekli iş göremezlik zararı, 125.000,00TL bakıcı gideri zararı olduğu sonucuna varılmıştır. Her ne kadar araç sürücüleri fiili ödeme kadar ibradan yararlanır ise de, dosyaya sunulu ibra sözleşmesinde açıkça sigortalı ve araç sürücüsü de dahil edilerek ibra kapsamı genişletildiğinden poliçe teminatı kadar ana dosyadaki araç işleteni ve sürücüsünün sorumluluktan kurtulduğu anlaşılmıştır.
Bu itibarla aktüerya hesap bilirkişisi İMMS poliçesi sigortacısının yaptığı fiili ödeme üzerinden bir düşüm yapılmış ise de, düşülecek miktarın İMMS artan mali sorumluluk limiti olan 250.000,00TL kadar olması gerektiği ve davacının açıklamasına göre düşülecek miktarın 125.000,00TL sürekli iş göremezlik zararından, 125.000,00TL’de bakıcı gideri zararından olması gerektiği sonucuna varılarak mahkememizce resen ilave düşümler yapılarak ana dosyadaki maddi tazminat miktarı hüküm altına alınmıştır.
Manevi tazminat talebi açısından yapılan değerlendirmede ise;
Davacı vekili ana dosyada manevi tazminat talebini tüm davalılara yöneltmiştir.
Davacı vekili her ne kadar daha sonra davalı … Sigorta A.Ş.yönünden manevi tazminat davasını geri almak istemiş ise de adı geçen davalı buna karşı koyduğundan bu geri alma mahkememizce kabul görmemiştir. Adı geçen davalı şirketin manevi zararlar yönünden bir sorumluluğu olmadığından davalı sigorta şirketi için açılan manevi tazminat davasının reddi gerekmiştir. Diğer davalıların ise, hem araç işleteni olarak hem de haksız fiil faili olarak davacının manevi tazminat talebinden sorumlu olduğu sonucuna varılmıştır.
TBK’nın 56. Maddesine göre; Hâkim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir. Ağır bedensel zarar veya ölüm hâlinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir.
Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek, tazminata benzer fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde, bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.06.1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim, bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir. Hakimin, bu takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu, olayın ağırlığı, olay tarihi gibi özellikleri gözetilerek gelişen hukuktaki yaklaşıma da uygun olarak tatmin duygusu yanında caydırıcılık uyandıran oranda manevi tazminatı takdir etmesi gerekir( HGK 23/06/2004, … … )
Somut olayda; tarafların sosyal ve ekonomik durumları, kaza tarihinde paranın satın alma gücü, dosya kapsamına uygun olduğundan hükme esas alınan yukarıda belirtilen kusur raporu ve adli tıp raporu, davacının yaralanma bölgesi, sonrasında ortaya çıkan zararlar sebebiyle duyduğu manevi acı dikkate alınarak davacıların manevi tazminat isteminin kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Birleşen Konya . Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyası yönünden DAVANIN ESASI HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
A-) Hazine tarafından karşılanan 1.560,00TL arabuluculuk giderinin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
B-)Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken (Adli Yardım talebinin harçlar yönünden kabulü nedeniyle dava başında alınamayan) 179,90TL başvuru harcı ve 179,90TL karar ilam harcı toplamı 359,80TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
C-)Davalı … Sigorta Şirketi’ne yönelik maddi tazminat davası yönünden dosyaya sunulan feragat beyanı, sulh protokolü ve ibraname dikkate alınarak davacı ve davalı yararına yargılama gideri ile vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
2-Mahkememiz ana dava dosyası yönünden;
A-)Davacının maddi tazminat davasının KISMEN KABULÜ İLE;
a-)Davacının geçici iş göremezlik zararından kaynaklı tazminat talebinin REDDİNE,
b-)Davacının sürekli iş göremezlik zararından kaynaklı tazminat talebinin KISMEN KABULÜ İLE, 4.371.484,54TL sürekli iş göremezlik zararının davalı sigorta şirketinin sorumluluğu kaza tarihinde geçerli ölüm/sakatlanma teminat limiti olan 390.000,00TL ile sınırlı olmak kaydıyla, davalı sigorta şirketi yönünden temerrüt tarihi olan 04/03/2020 tarihinden, diğer davalılar yönünden kaza tarihi olan 25/09/2019 tarihinden işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
-Fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
c-)Davacının tedavi gideri ve bakıcı gideri zararından kaynaklı tazminat talebinin KISMEN KABULÜ İLE, 25.000,00TL tedavi gideri, 5.170.852,24TL bakıcı gideri toplamı olan 5.195.852,24TL tazminatın davalı sigorta şirketinin sorumluluğu kaza tarihinde geçerli sağlık/tedavi teminat limiti olan 390.000,00TL ile sınırlı olmak kaydıyla, davalı sigorta şirketi yönünden temerrüt tarihi olan 04/03/2020 tarihinden, diğer davalılar yönünden kaza tarihi olan 25/09/2019 tarihinden işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
-Fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
B-)a-)Davacının manevi tazminat davasının davalı sigorta şirketi yönünden REDDİNE,
b-)Davacının manevi tazminat davasının davalılar … ve … yönünden KABULÜ İLE; 250.000,00TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 25/09/2019 tarihinden işleyecek avans faizi ile birlikte adı geçen davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
C-)a-)Hazine tarafından karşılanan 1.320,00TL arabuluculuk giderinin davalı sigorta şirketinden tahsili ile hazineye gelir kaydına,
b-)Harçlar Kanunu uyarınca kabul edilen maddi tazminat davası yönünden alınması gereken 653.544,78TL ve kabul edilen manevi tazminat davası yönünden alınması gereken 17.077,50TL olmak üzere toplam alınması gereken 670.622,28TL karar ve ilam harcından dava açılırken peşin olarak alınan 587,30TL harcın mahsubu ile bakiye 670.034,98TL harcın davalılardan alınarak hazineye gelir kaydına, (Davalı … Sigorta A.Ş.’nin poliçe limiti dahilinde hesaplanan (780.000,00/9.817.336,78 oranında) 53.235,14TL’den diğer davalılar ile birlikte sorumlu olmak kaydıyla, diğer davalıların tamamından sorumlu olmak kaydıyla),
c-)Davacı tarafından yapılan 54,40TL başvuru harcı ve 587,30TL peşin harç olmak üzere toplam 911,70TL harcın davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine, (Davalı … Sigorta A.Ş.’nin poliçe limiti dahilinde hesaplanan (780.000,00/9.817.336,78 oranında) 72,44TL’den diğer davalılar ile birlikte sorumlu olmak kaydıyla, diğer davalıların tamamından sorumlu olmak kaydıyla),
d-)Davacı tarafından yapılan 1.073,50TL posta-tebligat gideri, 1.650,00TL bilirkişi ücretleri, 723,00TL Adli Tıp Kurumu kusur raporu fatura bedeli, 7,80TL vekalet suret harcı, 109,00TL Akdeniz Üniversitesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı Başkanlığından alınan maluliyet raporu fatura bedeli masrafı olmak üzere toplam 3.563,30TL yargılama giderinden haklılık oranına göre hesaplanan (9.817.336,78/9.872.586,78) 3.543,36TL’sinin davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine, (Davalı … Sigorta A.Ş.’nin poliçe limiti dahilinde hesaplanan (780.000,00/9.817.336,78 oranında) 281,52TL’den diğer davalılar ile birlikte sorumlu olmak kaydıyla, diğer davalıların tamamından sorumlu olmak kaydıyla), kalan kısmın davacılar üzerinde bırakılmasına,
e-)Davalı … Sigorta A.Ş. tarafından yapılan 8,50TL vekalet ücreti yargılama giderinden haklılık oranına göre hesaplanan (305.250,00/9.872.586,78 oranında) 0,21TL’sinin davacıdan tahsili ile davalı … Sigorta A.Ş.’ye verilmesine, kalan kısmın davalı … Sigorta A.Ş.’nin üzerine bırakılmasına,
f-)Davalı … tarafından yapılan 8,50TL vekalet ücreti yargılama giderinden haklılık oranına göre hesaplanan (55.250,00/9.872.586,78 oranında) 0,05TL’sinin davacıdan tahsili ile davalı …’a verilmesine, kalan kısmın davalı … üzerine bırakılmasına,
g-)Davacı vekili yararına AAÜT’ye göre kabul edilen maddi tazminat yönünden hesaplanan 333.673,37TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, (Davalı … Sigorta A.Ş.’nin poliçe limiti dahilinde hesaplanan (780.000,00/9.567.336,78 oranında) 27.203,52TL’den diğer davalılar ile birlikte sorumlu olmak kaydıyla, diğer davalıların tamamından sorumlu olmak kaydıyla)
h-Davacı vekili yararına AAÜT’ye göre kabul edilen manevi manevi tazminat yönünden hesaplanan 38.000,00TL vekalet ücretinin davalılar … ve …’dan alınarak davacıya verilmesine,
ı-)Davalılar … ve … Sigorta A.Ş. vekilleri yararına AAÜT’ye göre reddedilen maddi tazminat yönünden hesaplanan 9.200,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılar … ve … Sigorta A.Ş.’ye verilmesine,
i-)Davalı … Sigorta A.Ş. vekili yararına AAÜT’ye göre reddedilen manevi tazminat yönünden hesaplanan 9.200,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı … Sigorta A.Ş.’ye verilmesine,
3-)Taraflarca yatırılan gider avansından artan kısmın karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair ; davacı vekili, davalı … Sigorta A.Ş. vekili ve davalı … vekilinin yüzüne karşı, diğer davalıların yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 s. HMK’nın 345. maddesi gereğince (2) hafta içerisinde, ilgili BAM Hukuk Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere ve oy çokluğuyla verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 22/02/2023

Başkan Üye Üye Katip
¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır
(muhalif)

MUHALEFET ŞERHİ:
Dava konusu trafik kazası 25/09/2019 tarihinde meydana gelmiş olup, kaza tarihi itibariyle Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirilmesi Hakkında Yönetmelik hükümleri yürürlükte olduğundan davacının sürekli iş göremezlik durumu tespit edilirken bu yönetmelik hükümlerine göre bir maluliyet raporu alınması gerekirken Çalışma Gücü Yönetmeliği hükümlerine göre aldırılan raporun hükme esas alınabilir nitelikte olmadığı kanaatindeyim. Öte yandan Trafik kazasından kaynaklı tazminat davalarında esas alınan bakiye ömür daha önceki yıllarda Fransa’dan alınan 1931 tarihli “PMF” cetvellerine göre saptanmakta ise de; Başbakanlık Hazine Müsteşarlığı, Hacettepe Üniversitesi Fen Fakültesi Aktüerya Bilimleri Bölümü, BNB Danışmanlık, Marmara Üniversitesi ve Başkent Üniversitesi’nin çalışmalarıyla “TRH 2010” adı verilen “Ulusal Mortalite Tablosu” hazırlanmıştır. Gerçek zarar hesabı, özü itibariyle varsayımlara dayalı bir hesap olup, gerçeğe en yakın verilerin kullanılması gerekmektedir. Bu durumda tazminat davalarında zarar hesabında birliğin sağlanması ve yine bu tablonun ülkemize özgü ve güncel verileri içermesi göz önüne alındığında TRH 2010 Tablosu’na göre bakiye ömür sürelerinin belirlenmesi, güncel verilere ve ülkemiz gerçeklerine daha uygun olacaktır. Dava konusu olayda da, aktüerya bilirkişisi tarafından TRH 2010 Tablosu’na göre belirlenen muhtemel bakiye ömür süresi ve %1,8 teknik faiz uygulanmadan, bilinmeyen/işleyecek devre hesabı yapılırken, bilinen son gelirin her yıl için %10 artırılıp %10 iskonto edilmesi yöntemi kullanılarak hesap edilen zarar miktarına göre davanın kabulü gerekirken aksi yönündeki sayın çoğunluğun görüşüne katılmıyorum. (Yargıtay . Hukuk Dairesinin 27/09/2022 tarih … esas, … karar sayılı ilamı)